Toplantı Tutanağı
Toplantı Tarihi: 25.07.2013, Perşembe / 19:00-‐22:00 Toplantı Yeri: Cağaloğlu Anadolu Lisesi Sinevizyon Salonu
1. Mehmet Koçali (1998) CALMED adına açılış konuşmasını yaptı ve gelenlere teşekkür etti.
Toplanılma amacının, okulumuzun statüsünün korunması ve sınavla öğrenci almaya devam etmesinin sürdürülmesi olduğunu belirtti ve bugün “Neler yapabiliriz?”, “Neler yapmalıyız” gibi soruları cevaplandıracağız dedi. 2002’den beri mezun oluşumunun içinde yer alan birisi olarak en büyük eksikliğimizin insan gücü eksikliği olduğunu, gönüllü mezun sayısının artması gerektiğini, herkesin desteğine ihtiyacımız olduğunu ve okulla ilgili bu tarz sorunlar karşısında hızlı refleksler geliştirebilen bir camia olabilmenin önemli
olduğunu söyledi. Hepimiz CAL’ı gündelik hayatımız içine almalıyız diye de ekledi. Bugüne kadar CALMED olarak gerçekleştirilen projelere kısaca yer veren Mehmet Koçali, en son toplantı akışına dair bilgi verdi ve mezunumuz Beyza Burma’nın TEVDAK ile bir görüşme ayarladığını, bu görüşmede konuşulanları Tülin Çiftlik’in anlatacağını belirterek
konuşmasını sonlandırdı.
2. Daha sonra Tülin Çiftlik (1997) bir gün önce TEVDAK (Türk Eğitim Vakıfları Dayanışma Konseyi) temsilcisi Hakan Çobanoğlu ile yapılan konuşmayı anlatmak üzere söz aldı. Tülin, TEVDAK’ın tarihi liselerin bir arada toplandığı çok önemli bir sivil toplum kuruluşu
olduğunu, hem dernek olarak hem de direkt Cağaloğlu Anadolu Lisesi olarak üye
olunabileceğini, aynı zamanda bireysel olarak da üye olma imkanının olduğunu söylerken;
hem kurum olarak hem de bireysel olarak TEVDAK’a üye olmanın sesimizi daha fazla duyurmak adına oynadığı rolün önemine dikkat çekti. SBS sisteminin kalktığı ama yerine gelecek sistemin ve okulların durumunun henüz netlik kazanmadığı, bunun Eylül ayında belli olacağı, hedefin “tabela Anadolu liseleri” olduğu Hakan Bey’den alınan bilgiler. Tülin, Hakan beyin konuyla ilgili bizlere önerilerini aşağıdaki gibi sıraladı:
a. Kaliteli ve köklü Anadolu liseleri ile birlikte hareket etmek b. CAL olarak kendinizi olduğunuzdan da çok göstermek c. İstanbul Kız Liselilerin desteğini almak
d. Bir kişiyi bile atlamadan mezunlarınızı ortak bir hedef çerçevesinde buluşturmak ve tek vücut olmak
e. İsminizi daha çok kullanmak. Çok iyi bir isminiz var fakat bunu yeteri kadar kullanmıyorsunuz.
f. Basında pozitif haberlerle yer almak
3. Gökhan Kaya (2008), CALMED’in konuyla ilgili ortaya koyduğu kısa, orta ve uzun vadeli hedefleri anlatan bir sunum yaptı.1 Buna göre;
a. Kısa Vadeli Hedefler
i. Dönem Temsilciliklerinin oluşturulması
1 Sunum dosyası ayrıca ekte paylaşılmıştır.
ii. MEB’e sunulmak üzere önceden oluşturulmaya başlanmış okulumuzu anlatan bilgilerin yer aldığı dosyanın bitirilmesi. (Bu dosya aynı zamanda ilerde “abitur sistemi”ne başvurmak için de kullanılabilecek)
iii. Var olan komisyonlara güç katılması ve yeni çalışma komisyonlarının
oluşturulması 2 b. Orta Vadeli Hedefler
i. Tüm CAL mezunlarının bilgilerinin bir arada toplandığı veri tabanının oluşturulması
ii. Mezun toplantılarının düzenli hale getirilip belirli periyotlarla bu toplantıların düzenlenmesi
iii. CALMED’in bilinirliği ve tanınırlığının artırılması
iv. Yapılan çalışmalar hakkında tüm mezunları bilgilendirmek adına belirli aralıklarla bültenlerin yayınlanması
c. Uzun Vadeli Hedefler
i. Güçlü bir camia haline gelinmesi ii. Kapatılan vakfımızın yeniden kurulması
4. Fikir ve önerilerini belirtmek isteyen mezunlara söz verildi. Söz hakkını yönetmek üzere Ahmet Rıza Dalyan (1991) moderatör seçildi.
a. İlk söz alan mezunumuz Melike Acar (1996) abitura başvurmak istiyorsak
kapatılan fen laboratuvarları yeniden açılmalı, müzik ve resim odalarının sürekliliği sağlanmalı, okulun fiziki ihtiyaçlarının takipçisi olunmalı diye görüş bildirdi.
b. Emre Temelli (1997) geçmiş yıllarda yapılan okulumuz yeni binasının güçlendirilmesi hakkında kısa bir bilgi verdi ve okulun fiziki ihtiyaçlarının giderilmesi adına da bir komisyon kurulmasını önerdi. Ayrıca statü konusunda bürokratik kanalların kullanılmasının önemine dikkat çekti.
c. Filiz Koralay (veli), okul aile birliğinde iken okulda geçirdiği yıllar boyunca mevcut politikalar yüzünden hep okul için var olan tehditlerle uğraşmak zorunda
kaldıklarını anlattı. 2007 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı’nın okulumuzu ziyareti sırasında “Okulu bana verin, size Beylikdüzü’nde kampüs vereyim”
tarzındaki söylemlerini örnek olarak verdi. Okul idaresinin şu an okuldaki çöplüğü (ömrünü doldurmuş kullanımda olmayan her şey) temizlemekle uğraştığını söyledi.
Bundan birkaç yıl önce abitura başvurmak için girişimde bulunulduğunu, fakat kabul edilmediğini, üstelik böyle bir girişimde bulunulmasının bazı yetkililer tarafından hoş karşılanmayarak okul idaresine iletildiğini duyduğunu ekledi.
d. Ezgi (2007) bürokratik kanallarda bizlere yardımcı olacak mezunumuz mutlaka vardır, bu mezunlarımıza ulaşalım dedi.
e. Işıl Turan (2005) Alman Konsolosluğu ile görüşülebileceğini, okulumuzda görev yapmış Alman Bölüm Başkanları’nın süreçten bilgilendirilebileceğini, diğer okullarla birlikte ortak bildiri yayınlanabileceğini söyledi. Aynı zamanda adımızı
daha fazla duyurmak ve bağlılığımızı ifade etmek adına CAL’lılar olarak herkes gibi bizler de CAL tişörtü veya sweatshirtü kullanmalıyız diye ekledi.
f. Neriman Damgacı (veli), okulumuz öğretmenlerinden Baki Yazıcı’nın şu anki Alman Bölüm Başkanı ile görüştüğünü ve Alman Konsolosluğu’nun da konunun takipçisi olarak olayların içinde olduğunu öğrendiğini belirtti.
g. Mert Yılmaz (1997) iktidar partisi üyesi mezunumuz Seyyid Mahmut Nebati ‘96 ile konuştuğunu iletti. Mezunumuz, okul için gereken her şeyi yapacağını, gerekirse İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile de görüşebileceğini belirtmiş.
h. Daha sonra söz alan Osman Börütecene (1993), okul binasının ihtiyaçlarının çok doğal olduğunu ve bizlere bunun 160 yıllık bir tarihi hatırlattığını söylerken bu bağlamda İKL gibi bir değeri değerlendirmemenin bir delilik olduğunu vurguladı.
Okulun İKL’den CAL’a dönüştüğünde okulun ne müfredatının değiştiğini, ne de öğretmenlerinin değiştiğini her şeyin aynı kalıp sadece isim değişikliğinin
gerçekleştiğini söyledi. Bu konuda İKL ile iletişime geçmeye talip olduğunu ekledi.
Osman Börütecene konuşmasının ikinci kısmında kurum diye bir şey olmadığını, kurumları insanların oluşturduğunu, önemli olanın da insan olduğunun altını çizerek söyledi. Camia olmak için önce hissetmek gerektiğini, bunun bütün camia okullarında böyle olduğunu, camiaların böyle oluştuğunu, mezunların arasındaki ilişkilerin bu bağlamda çok önemli olduğunu belirtti. Mezunların düğün, doğum günü gibi haberlerini duyurmalıyız diye de ekledi.
i. Okan Metin (1996) okulumuza sahip çıkalım derken mezunlardan “Bana ne faydası var?” şeklinde geri bildirimler aldığını anlatırken burada hissi bir fayda ve tatmin olduğunu, bunun da çok önemli olduğunu söyledi. Mesleklerde birbirimizin elinden tutalım, eleman aranıyorsa kendi kardeşimizi çağıralım, aynı mesleğe adım atmış kardeşlerimize yol gösterelim diye ekledi. Bunu oluşturmak önemli bir fayda sağlar ve insanlar kendiliğinden buraya gelmeye başlar dedi.
j. Özgür Zeydanlı (1995) vakfın kurulmasını kısa vadeye çekmeyi önerdi. Cevap olarak söz alan mezunlar vakıf kurmanın kolay olduğunu ancak önemli olanın sürekliliği sağlayarak vakfa sahip çıkmak olduğunu, mevcut vakfın bu sebeplerle kapatıldığını söylediler.
k. Mimar olan mezunumuz Seda Çelikzincir (1997) statü konusunda ne kadar eminiz diye sordu. Birçok dedikodu duyuyoruz ve sonra bunlar gerçek oluyor diyerek bu noktaya dikkat çekti. Ayrıca okulun restorasyonunda para konusunda elimi taşın altına koyarım diye ekledi.
l. Emre Sağlam (2000) CALMED’i bu toplantıda böyle organize görmenin çok ümit vaat edici olduğunu, genç mezunlar olarak henüz var olma çabası içinde
olduklarını, bu yüzden yeteri kadar zaman ayıramasalar da maddi olarak yardımda bulunmak istediklerini söyledi. Bu amaçla bağış toplanması için vakıf gerekli midir yoksa dernek bağış toplayabilir mi diye sordu. Bu bağlamda okulun maddi
ihtiyaçlarının giderilmesi için komisyon kurulması fikrini tekrarladı.
m. Kapatılan vakfın (CALEV) başkan yardımcısı olarak görev yapmış olan Ali Akbudak (veli), maddi işler dernekle de vakıfla da olur, dernekler polislerin isteğiyle
kapatılabilir, vakıfların da sorumlu olduğu kurumlar olsa da bu konuda daha rahattır; ancak vakıf ilgi görmediği için kapandı ve sahiplenmeyecekseniz vakıf kurmayın dedi.
5. Toplantıya yarım saat ara verildi.
6. Tekrar toplanıldığında o gün ve iki gün önce doğum günü olan mezunlarımız Hasan Onur Süsler ve Emre Temelli için pasta kesilerek ufak bir kutlama yapıldı. Hasan Onur Süsler söz alarak bir teşekkür konuşması yaptı ve “CALMED’in geleceği adına üflüyorum”
diyerek mumları üfledi.
7. Yeni oluşturulan komisyonlarda görev almak isteyen mezunlar komisyon listelerine isimlerini yazdırdılar. 3
8. Toplantıya kaldığı yerden devam edildi.
a. Çağrı Sütken (2000) düşünülmemiş bir noktaya parmak basmak istediğini söyleyerek okulun statüsünde olduğu gibi ileride karşılaşabileceği sorunlar konusunda acil eylem planı oluşturmayı düşünmeliyiz dedi ve bu konuda da komisyon kurmayı teklif etti. Cevap olarak söz alan mezunlarımız, öncelikle bizler mezunları toplamalıyız böyle olduğu takdirde zaten hızlı refleksler verebilecek durumda oluruz, ayrıca her durumda bizden önce veliler ayağa kalkar dediler.
Bunun yanında bireysel hareket etmemenin önemli olduğu, habersizce basınla irtibata geçmemek gerektiği söylendi.
b. Yasemin Sönmez (1998) de öncelikle kendi aramızda iletişim sağlamamız
gerektiğini, velilerin de her türlü konuda farkındalık yaratmak adına çok büyük bir önemi olacağını, okulun bütün paydaşlarının birlikte hareket etmesinin gerektiğini belirtti.
9. Nesligül Yazıcı (1996) oluşturulan komitelerin çalışma yöntemlerini ve bir dahaki toplantı tarihini sorması üzerine konu hakkında karşılıklı görüşler bildirildi. Ağırlıklı olarak şu şekilde hemfikir olundu:
a. Bir dahaki genel toplantı tarihi olarak 15 Ağustos 2013 Perşembe günü seçildi.
b. Toplantı tarihine kadar komisyonlar kendi aralarında toplanacak ve çalışmaya başlayacak. 15 Ağustos tarihinde yapılacak toplantıda komisyonlar çalışmalarını paylaşacak.
c. Komisyon çalışmalarına yön verecek ilkelerimiz şu şekildedir:
1. Komisyonlar CALMED çatısı altında, CALMED'in tüm CAL’lılarla anlamlı bir bütün olduğunu bilerek çalışır.
2. Komisyon içi koordinasyonu sağlamak üzere her komisyona gönüllü koordinatörler belirlenmiştir. Zaman içinde, emek verecek yeni gönüllülere bu görevler devredilebilir.
3. Komisyonlar istedikleri zaman istedikleri yerde, üyelerin hemfikir olduğu şekilde toplanabilirler. Komisyonda gönüllü çalışan her CAL mezunu eşit söz hakkına sahiptir.
4. Her toplantının tutanağı ve çalışmaların raporları CALMED'e sunulur. Bu amaçla her komisyonda en az bir raportör seçilir. Amaç çalışmaları merkezileştirmek,
komisyonların ihtiyaç duyabileceği, bilgi, belge ve insan desteğinin aktarım kanallarının açılmasını sağlamaktır.
5. Komisyon Koordinatörleri, CALMED çatısı altında belirli aralıklarla toplanarak komisyonların birbirlerinin çalışmalarından haberdar olmasını, gerekli eşgüdüm ve çalışma ortaklıklarının yaratılmasını sağlar. Örneğin; hazırlanan bir metnin yasal olarak incelenmesi veya kariyer günleri için planlanan yaratıcı bir çalışmanın reklam ve tanıtımının ilgili komisyona danışılması gibi.
6. Üretilen fikir ve projelerin genel kabul görmesi amaçlanır ve sonuçta yasalar önünde sorumlu sıfatı üstlenen CALMED tarafından incelenmesi ve Hukuk Komisyonu’nun olumlu görüşüyle onaylanması gerekir. Bu bağlamda üretilen fikir ve projeler komisyonca CALMED'le paylaşılmadan hayata geçirilmez.