• Sonuç bulunamadı

TÜRKÇE VE ARAPÇADAKİ İÇİNDE SAYI GEÇEN BAZI DEYİM VE SÖZ ÖBEKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI (A Comparison of Some Turkish and Arabic Idioms and Phrases Comprising Numerical Expressions )

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "TÜRKÇE VE ARAPÇADAKİ İÇİNDE SAYI GEÇEN BAZI DEYİM VE SÖZ ÖBEKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI (A Comparison of Some Turkish and Arabic Idioms and Phrases Comprising Numerical Expressions )"

Copied!
20
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

487

Öz

Bu çalışmada, Türkçe ve Arapçadaki içinde sayı ifadesi geçen bazı deyim ve söz öbek-leri anlamsal yönden karşılaştırılmaktadır. Burada, iki dilde tespit edilen bazı deyim ve söz öbeklerinden hareketle, benzer –ya da aynı- anlama gelmek üzere, iki dildeki deyim ve söz öbeklerinde karşılıklı olarak aynı sayıların kullanılıp kullanılmadığı tartışılmaktadır. Türk-çe ve Arapçada, içinde sayı geTürk-çen deyim ya da söz öbeklerinin anlamsal yönden karşılaştı-rıldığı bu çalışmada, ilk önce, en fasih Arapça metin olan Kur’an-ı Kerimden örnekler ele alınmış olup, bunların yapı bakımından Arapçadaki sıfat tamlaması yapılarının/biçimleri-nin hepsini de içerdiği görülmüştür. Daha sonra sayı içeren deyim ve söz öbekleri, 1) İçinde Sayı Geçen Bazı Türkçe Deyim ve Söz Öbeklerinin Arapça Karşılıkları, 2) İçinde Sayı Ge-çen Bazı Arapça Deyim ve Söz Öbeklerinin Türkçe Karşılıkları, 3) Arapça ve Türkçesinde Aynı Sayı Geçen Bazı Deyim ve Söz Öbekleri, 4) Arapça ve Türkçesinde Farklı Sayı Bulunan Bazı Deyim ve Söz Öbekleri olmak üzere dört kategoride ele alınmıştır.

Anahtar Kelimeler: Dilbilim, Deyim Karşılaştırma, Sayılar, Arapça, Türkçe.

A Comparison of Some Turkish and Arabic Idioms and Phrases Comprising Numerical Expressions

Abstract

In this study, we have cross-matched and semantically compared a number of idioms and phrases comprising numerical expressions that are used in Turkish and Arabic languages. Here, we have selected some idioms and phrases in the two languages that have similar or same meanings and discussed whether or not the same numerical expressions are used in both languages. In this study, we have cross-matched and semantically compared a number of idioms and phrases comprising numerical expressions that are used in Turkish and Arabic languages. First we took examples from the Holy Qur’an, as its language is with the most fluent Arabic, and saw that these examples include all adjective clause structures and forms available in Arabic. Then we selected idioms and phrases that involve numerical expressions and, examined and compared them in the following aspects: 1) Arabic equivalents of Turkish idioms and phrases that involve numerical expressions, 2) Turkish equivalents of Arabic idioms and phrases that involve numerical expressions, 3) Idioms and phrases that involve the same numerical expressions both in Arabic and Turkish, and 4) Idioms and phrases that involve different numerical expressions in Arabic and Turkish.

Keywords: Linguistics, Idiom Comparison, Numbers, Arabic, Turkish.

TÜRKÇE VE ARAPÇADAKİ İÇİNDE SAYI GEÇEN

BAZI DEYİM VE SÖZ ÖBEKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

*) Prof. Dr., İpek Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Türk Dili ve Ed. Bölümü (e-posta: nceviz@gmail.com).

**) Yrd. Doç. Dr., Kırıkkale Üniversitesi Fen-Ed. Fakültesi Arapça Mütercim ve Tercümanlık Ana Bilim Dalı (e-posta: senemsoyer@gmail.com)

Nurettin CEVİZ

(*)

Senem SOYER

(**)

(2)

488 / Prof. Dr. Nurettin CEVİZYrd. Doç. Dr. Senem SOYER EKEV AKADEMİ DERGİSİ 1. Giriş Türkçe ve Arapça gibi, hem sözdizimi (syntax/nahv), hem de kelime bilgisi (morpho-logie/sarf) alanlarında birbirinden oldukça farklı gramer özelliklerine sahip, bir o kadar da birbirine uzak dil ailelerine ait lisanlar üzerinde yapılacak karşılaştırma çalışmalar, bu dillerin ve onların kültürel çevrelerinin tanınmasına fayda sağlayabilir. Böylece hem bu dillerin ana dil ve yabancı dil olarak öğretilmesine, hem de çeviri sorunlarına katkıda bulunulabilir. Türkçe ve Arapça, farklı dil ailelerine (Ural-Altay/Sami) mensup olduğu gibi, tipolo-jik olarak da ayrı (bağlantılı/bükümlü) sınıflarda yer almaktadır. Söz konusu farklılıklar göz önüne alındığında, sayı ifadesi içeren deyimlerin ne derece benzerlik, ya da farklılık göstereceği konusu, çalışmanın ana eksenini oluşturmaktadır. Türkçe ve Arapçada içinde sayı geçen deyimlerin karşılaştırılmasına dair bu çalışmanın, bundan sonra konuyla ilgili yapılacak daha kapsamlı çalışmalar için yol gösterici olabileceği düşünülmektedir. Dillerin önemli zenginlik unsurlarından olan deyimler, ait oldukları toplumun dilsel ve kültürel özelliklerini içeren, çeşitli söz sanatlarıyla anlatıma güç katan en önemli söz kalıplarındandır. “Bir durumu veya düşünceyi, öneri ve öğüt amacı gütmeksizin çarpıcı bir şekilde betimleyen, genellikle mecazî içerikli olan, halk tarafından benimsenerek yay-gın bir kullanıma ulaşmış bulunan, nadiren tek, çoğunlukla da iki ya da daha fazla söz-cükten oluşan, büyük oranda kalıplaşmış ve anonimleşmiş kısa ama özlü ifadelere deyim denir” (Doğru, 2011: 33). Bu tanıma ek olarak, çoğu zaman birbiriyle karşılaştırılabilen atasözlerinin aksine deyimlerin hüküm bildirmediğini vurgulamak gerekmektedir.

Türkçedeki deyim teriminin karşılığı olarak Arapçada bir terim bulunmamaktadır. Daha önceden deyim ve atasözü terimleri için ayrı ayrı tanımlar da belirlenmemiştir. “Mesel” sözcüğü, Arapçada hem deyimleri hem de atasözlerini içine alan genel bir terim olarak kullanılırken, Türkçeye aynen ya da “darb-ı mesel” olarak geçmiş, deyimlerden daha çok atasözlerini içeren bir anlam alanında kullanılmıştır”(Doğru, 2011: 14). Ancak günümüz modern dillerinde bu iki terimin farkları bakımından daha net tanımlamaları yapılmış ve ayrı bir sınıflandırmaya tabi tutulmuştur. Çalışmada yöntem olarak, her iki dildeki belli başlı sözlükler taranmış ve ayrıca ana dili Arapça olan kişilerle de doğrudan görüşülerek sayı içeren bazı deyimler ya da söz öbekleri tespit edilmiştir. Ardından bunların, iki dilde ne derece benzerlik gösterdiği -ya da göstermediği- karşılaştırılmış ve kategorilere ayrılarak sunulmuştur.

2. Türkçe ve Arapçada Oluşum ve Söz Dizimi Açısından Sayılar

Türkçe ve Arapçada sayıların sözdizimi ve oluşumları açısından önemli farklılıklar bulunmaktadır. Türkçede sayılar, hem oluşturma ve hem de sözdizimi açısından fazlaca karmaşıklık göstermeyen konulardandır. Örneğin sayı ile sıfat tamlaması yapılırken önce sayı sonra sayılan getirilir; başkaca bir ek ya da uyum aranmaz. Çoğu Batı dilinde görülen, sayı-lanın çoğul olması ve Arapçada olduğu gibi cinsiyet ve belirlilik/belirsizlik yönünden

(3)

489 TÜRKÇE VE ARAPÇADAKİ İÇİNDE SAYI GEÇEN

BAZI DEYİM VE SÖZ ÖBEKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

uyum gibi şartlara Türkçede gerek yoktur. Örneğin, “işsiz insanlar” tamlamasında isim çoğul olduğu halde sıfat tekil olarak kullanılmaktadır. Sıfatın işaret sıfatı olması halinde de durum aynıdır: “Bu insanlar”. İsim, sıfat ve fiillerde belirlilik/belirsizlik, erillik-dişillik ve tekillik-ikillik-çoğulluk gibi kavramların öne çıktığı Arapçada ise bir sayı kullanarak(sıfat) tamlaması oluşturmak ve bunu oldukça ayrıntılı sözdizimi kurallarının bütünlüğü içinde, cümlede doğru bir yere yerleştirmek, Arapça öğrenenler kadar öğretenlerin de “zor” olarak nitelendirdiği konular arasında yer almaktadır1. Arapçanın ikinci dil olarak öğretilmesi esnasında, yabancıların sayılarla ilgili olarak karşılaştıkları problemleri ele alan son zamanlarda yapılmış bir çalışmaya da burada işa- ret edeceğiz. (Câsim, el-Belûşî ve Hamîd ed-Dîn, 2014) Bu çalışma uygulamalı bir çalış- ma değildir. Ancak çalışma, Suudi Arabistan’daki bir Üniversitede ikinci dil olarak Arap-çayı öğrenmekte olan, Türk, İranlı ve Malezyalı öğrencilerin sadece sayıları öğrenirken çektikleri sıkıntıların gözlemlenmesi sonucunda elde edilen sorunlara işaret etmekte ve sorunun aşılması yolunda öğrenci, öğretmen ve müfredat hazırlayıcılarına bazı öneriler sunmaktadır. Arapçada sayıları ifade etmenin sadece lehçe konuşan halk düzeyinde değil, klasik dönemde yazılan eserlerde de rastlanan bir olgu olarak karşımıza çıktığının ifade edildiği bu satırları aynen almakta fayda görüyoruz: Arapçada sayılar, temelde üç farklı dizim halinde oluşturulur: 1) Çalışmamızın amacı, dillerin zorluğu ya da kolaylığı tartışmasına girmek değildir. Zorluk-kolaylık algısının tespiti için yapılan çalışmalar, herhangi bir dili öğrenenlerin sahip olduğu dilden hareketle yapılmaktadır. Esasen Türkiye’de ya da başka bir yerde, “Türkçe konuşanların herhangi bir dille, bu arada Arapça ile ilgili zorluk-kolaylık algısı” alanında yapılmış uygulamalı bir çalışma da bu-lunmamaktadır. Ancak anadili İngilizce olanlar üzerinde, Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılmış uygulamalı bir çalışmanın sonuçlarını içeren şu çalışmaya göre Arapça, Çince, Japonca ve Korece ile birlikte “en zor dört dil” arasında sayılmaktadır: Stevens, Paul B., Is Spanish Really So Esay? Is Arabic Really So Hard?: Perceived Difficulty in Learning Arabic as a Second Language, Handbook for Arabic Language Teaching Professionals in the 21 st Century, Routledge, 2006, Newyork & London. Bu durumda, ana dili Türkçe olanların, Arapçanın zorluğu ya da kolaylığına dair algısını ölçecek çalışmanın ülkemizde Arapça öğretenlerle birlikte yapılması gerektiği düşünülebilir.

6

ٚجٗ"

ش٤ؽ ،ٙش٤ضًٝ ِٚ٤ِه ،دذؼُا خٌِؾٓ ٟاإ ٠ٓاذوُا ةشؼُا ءبِٔؼُا

غو٣ ٢زُا ءبطخلأا ٖٓ يُر ش٤ؿٝ سٜٞؽ خؼغرٝ سٞؾث خؼجع :ٍبو٣

ٟذُ لابٌؽإ دادض٣ شٓلأاٝ ،خٓبؼُا َجه ةشؼُا ٖٓ خصبخُا بٜ٤ك

غٔغُا بٓأ ،خ٤ثشؼُا ش٤ؿ ٢ك ٠٘ضُٔا خـ٤ص ذعٞ٣ لا ش٤ؽ ،تٗبعلأا

ا ٢ك بٗب٤ؽأ حذؽاٝ خـ٤ص ِٚك

...خ٤ثشؼُا فلاخ ٠ِػ ٟشخلأا دبـُِ

دذؼُا ٍبٔؼزعا ٢ك خٔع دبثٞؼص تٗبعلأا ةلاطُا ٚعاٞ٣ ازُٜٝ

خـُِا ٖػ ّّلأا ْٜربـُ فلازخلا اشظٗ ٚربجؼؾرٝ ٚربػشلر حشضٌُ يُرٝ

...خ٤ثشؼُا

"

Arapçada sayılar, temelde üç farklı dizim halinde oluşturulur:

I.

Sıfat tamlaması dizimi: isim+sıfat; bir ve iki sayı sıfatları

için kullanılan yapıdır: Örnek: )ٌحذؽاٝ ٌخج٤وؽ / ٌذؽاٝ ٌِْه(.

II.

İsim tamlaması dizimi: tamlanan+tamlayan; üç ile on

arasındaki sayı sıfatları ile yüz ve bin sayı sıfatları için kullanılan yapıdır.

Örnek:

(

ٍحَّشَٓ ُقَُْأ / ٍةبزً ُخئبٓ

/

ٍدب٘ث سلا

ص / ٍّلاهأ خصلاص

).

III.

Temyiz dizimi: sayı (mümeyyez)+isim (temyiz); 11 ile 99

arasındaki sayı sıfatları için kullanılan yapıdır. Örnek:

ًخعسذٓ حشؾػ ٟذؽإ / بًجُبغ شؾػ ب٘صا(

بًػاسر ٕٝشؾػ /

)

Bu üç dizim biçiminin de kendi içinde istisnaî durumları,

incelikleri ve farklılaşan alt dizimleri vardır.

Esasen anadili Arapça olanların da yazılı, ya da sözlü olarak

sayıları ifade etme konusunda sıkıntı çektikleri bilinmektedir. Bu

durumun pratikteki yansıması şu şekilde görülmektedir: Fas, Tunus ve

(4)

490 / Prof. Dr. Nurettin CEVİZYrd. Doç. Dr. Senem SOYER EKEV AKADEMİ DERGİSİ I. Sıfat tamlaması dizimi: isim+sıfat; bir ve iki sayı sıfatları için kullanılan yapıdır: Örnek:

6

ٚجٗ"

ش٤ؽ ،ٙش٤ضًٝ ِٚ٤ِه ،دذؼُا خٌِؾٓ ٟاإ ٠ٓاذوُا ةشؼُا ءبِٔؼُا

غو٣ ٢زُا ءبطخلأا ٖٓ يُر ش٤ؿٝ سٜٞؽ خؼغرٝ سٞؾث خؼجع :ٍبو٣

ٟذُ لابٌؽإ دادض٣ شٓلأاٝ ،خٓبؼُا َجه ةشؼُا ٖٓ خصبخُا بٜ٤ك

غٔغُا بٓأ ،خ٤ثشؼُا ش٤ؿ ٢ك ٠٘ضُٔا خـ٤ص ذعٞ٣ لا ش٤ؽ ،تٗبعلأا

ا ٢ك بٗب٤ؽأ حذؽاٝ خـ٤ص ِٚك

...خ٤ثشؼُا فلاخ ٠ِػ ٟشخلأا دبـُِ

دذؼُا ٍبٔؼزعا ٢ك خٔع دبثٞؼص تٗبعلأا ةلاطُا ٚعاٞ٣ ازُٜٝ

خـُِا ٖػ ّّلأا ْٜربـُ فلازخلا اشظٗ ٚربجؼؾرٝ ٚربػشلر حشضٌُ يُرٝ

...خ٤ثشؼُا

"

Arapçada sayılar, temelde üç farklı dizim halinde oluşturulur:

I.

Sıfat tamlaması dizimi: isim+sıfat; bir ve iki sayı sıfatları

için kullanılan yapıdır: Örnek: )ٌحذؽاٝ ٌخج٤وؽ / ٌذؽاٝ ٌِْه(.

II.

İsim tamlaması dizimi: tamlanan+tamlayan; üç ile on

arasındaki sayı sıfatları ile yüz ve bin sayı sıfatları için kullanılan yapıdır.

Örnek:

(

ٍحَّشَٓ ُقَُْأ / ٍةبزً ُخئبٓ

/

ٍدب٘ث سلا

ص / ٍّلاهأ خصلاص

).

III.

Temyiz dizimi: sayı (mümeyyez)+isim (temyiz); 11 ile 99

arasındaki sayı sıfatları için kullanılan yapıdır. Örnek:

ًخعسذٓ حشؾػ ٟذؽإ / بًجُبغ شؾػ ب٘صا(

بًػاسر ٕٝشؾػ /

)

Bu üç dizim biçiminin de kendi içinde istisnaî durumları,

incelikleri ve farklılaşan alt dizimleri vardır.

Esasen anadili Arapça olanların da yazılı, ya da sözlü olarak

sayıları ifade etme konusunda sıkıntı çektikleri bilinmektedir. Bu

durumun pratikteki yansıması şu şekilde görülmektedir: Fas, Tunus ve

II. İsim tamlaması dizimi: tamlanan+tamlayan; üç ile on arasındaki sayı sıfatları ile yüz ve bin sayı sıfatları için kullanılan yapıdır. Örnek:

6

ٚجٗ"

ش٤ؽ ،ٙش٤ضًٝ ِٚ٤ِه ،دذؼُا خٌِؾٓ ٟاإ ٠ٓاذوُا ةشؼُا ءبِٔؼُا

غو٣ ٢زُا ءبطخلأا ٖٓ يُر ش٤ؿٝ سٜٞؽ خؼغرٝ سٞؾث خؼجع :ٍبو٣

ٟذُ لابٌؽإ دادض٣ شٓلأاٝ ،خٓبؼُا َجه ةشؼُا ٖٓ خصبخُا بٜ٤ك

غٔغُا بٓأ ،خ٤ثشؼُا ش٤ؿ ٢ك ٠٘ضُٔا خـ٤ص ذعٞ٣ لا ش٤ؽ ،تٗبعلأا

ا ٢ك بٗب٤ؽأ حذؽاٝ خـ٤ص ِٚك

...خ٤ثشؼُا فلاخ ٠ِػ ٟشخلأا دبـُِ

دذؼُا ٍبٔؼزعا ٢ك خٔع دبثٞؼص تٗبعلأا ةلاطُا ٚعاٞ٣ ازُٜٝ

خـُِا ٖػ ّّلأا ْٜربـُ فلازخلا اشظٗ ٚربجؼؾرٝ ٚربػشلر حشضٌُ يُرٝ

...خ٤ثشؼُا

"

Arapçada sayılar, temelde üç farklı dizim halinde oluşturulur:

I.

Sıfat tamlaması dizimi: isim+sıfat; bir ve iki sayı sıfatları

için kullanılan yapıdır: Örnek: )ٌحذؽاٝ ٌخج٤وؽ / ٌذؽاٝ ٌِْه(.

II.

İsim tamlaması dizimi: tamlanan+tamlayan; üç ile on

arasındaki sayı sıfatları ile yüz ve bin sayı sıfatları için kullanılan yapıdır.

Örnek:

(

ٍحَّشَٓ ُقَُْأ / ٍةبزً ُخئبٓ

/

ٍدب٘ث سلا

ص / ٍّلاهأ خصلاص

).

III.

Temyiz dizimi: sayı (mümeyyez)+isim (temyiz); 11 ile 99

arasındaki sayı sıfatları için kullanılan yapıdır. Örnek:

ًخعسذٓ حشؾػ ٟذؽإ / بًجُبغ شؾػ ب٘صا(

بًػاسر ٕٝشؾػ /

)

Bu üç dizim biçiminin de kendi içinde istisnaî durumları,

incelikleri ve farklılaşan alt dizimleri vardır.

Esasen anadili Arapça olanların da yazılı, ya da sözlü olarak

sayıları ifade etme konusunda sıkıntı çektikleri bilinmektedir. Bu

durumun pratikteki yansıması şu şekilde görülmektedir: Fas, Tunus ve

III. Temyiz dizimi: sayı (mümeyyez)+isim (temyiz); 11 ile 99 arasındaki sayı sıfatları için kullanılan yapıdır. Örnek:

6

ٚجٗ"

ش٤ؽ ،ٙش٤ضًٝ ِٚ٤ِه ،دذؼُا خٌِؾٓ ٟاإ ٠ٓاذوُا ةشؼُا ءبِٔؼُا

غو٣ ٢زُا ءبطخلأا ٖٓ يُر ش٤ؿٝ سٜٞؽ خؼغرٝ سٞؾث خؼجع :ٍبو٣

ٟذُ لابٌؽإ دادض٣ شٓلأاٝ ،خٓبؼُا َجه ةشؼُا ٖٓ خصبخُا بٜ٤ك

غٔغُا بٓأ ،خ٤ثشؼُا ش٤ؿ ٢ك ٠٘ضُٔا خـ٤ص ذعٞ٣ لا ش٤ؽ ،تٗبعلأا

ا ٢ك بٗب٤ؽأ حذؽاٝ خـ٤ص ِٚك

...خ٤ثشؼُا فلاخ ٠ِػ ٟشخلأا دبـُِ

دذؼُا ٍبٔؼزعا ٢ك خٔع دبثٞؼص تٗبعلأا ةلاطُا ٚعاٞ٣ ازُٜٝ

خـُِا ٖػ ّّلأا ْٜربـُ فلازخلا اشظٗ ٚربجؼؾرٝ ٚربػشلر حشضٌُ يُرٝ

...خ٤ثشؼُا

"

Arapçada sayılar, temelde üç farklı dizim halinde oluşturulur:

I.

Sıfat tamlaması dizimi: isim+sıfat; bir ve iki sayı sıfatları

için kullanılan yapıdır: Örnek: )ٌحذؽاٝ ٌخج٤وؽ / ٌذؽاٝ ٌِْه(.

II.

İsim tamlaması dizimi: tamlanan+tamlayan; üç ile on

arasındaki sayı sıfatları ile yüz ve bin sayı sıfatları için kullanılan yapıdır.

Örnek:

(

ٍحَّشَٓ ُقَُْأ / ٍةبزً ُخئبٓ

/

ٍدب٘ث سلا

ص / ٍّلاهأ خصلاص

).

III.

Temyiz dizimi: sayı (mümeyyez)+isim (temyiz); 11 ile 99

arasındaki sayı sıfatları için kullanılan yapıdır. Örnek:

ًخعسذٓ حشؾػ ٟذؽإ / بًجُبغ شؾػ ب٘صا(

بًػاسر ٕٝشؾػ /

)

Bu üç dizim biçiminin de kendi içinde istisnaî durumları,

incelikleri ve farklılaşan alt dizimleri vardır.

Esasen anadili Arapça olanların da yazılı, ya da sözlü olarak

sayıları ifade etme konusunda sıkıntı çektikleri bilinmektedir. Bu

durumun pratikteki yansıması şu şekilde görülmektedir: Fas, Tunus ve

Bu üç dizim biçiminin de kendi içinde istisnaî durumları, incelikleri ve farklılaşan alt dizimleri vardır.

Esasen anadili Arapça olanların da yazılı, ya da sözlü olarak sayıları ifade etme ko-nusunda sıkıntı çektikleri bilinmektedir. Bu durumun pratikteki yansıması şu şekilde görülmektedir: Fas, Tunus ve Cezayir gibi, Arapçanın Fransızcanın fazlasıyla etkisinde kaldığı/konuşulduğu ülkelerin mensupları gündelik konuşmaları esnasında sayıları, çoğu zaman Arapça değil de Fransızca ifade etmek eğilimindedirler. Sayıları Fransızca ifade etmek, Arapçanın yukarıda kısaca temas ettiğimiz “çok kurallı” sayılarını ifade etmekten daha kolay gelmektedir. Söz konusu ülkelerdeki bu durumun sosyo-politik sebepleri var-dır ve bunlar çalışmamızın sınırlarını aştığından bu bahse girilmeyecektir.

3. Kuran-ı Kerim’de Geçen Deyim ve Söz Öbeklerinde Sayı İfadelerinden Örnekler

Kur’an-ı Kerim’de, içinde sayı ifadesi geçen çok sayıda deyim ve söz öbeği bulun-maktadır. Bunların sadece bir kısmı, çalışmanın sınırları itibariyle gerektiği kadarı, bir fikir vermesi ve Kur’ân-ı Kerim’de sayıların nasıl ele alındığını göstermesi amacıyla, sayılara göre gruplandırılarak sunulmaktadır.

(5)

491 TÜRKÇE VE ARAPÇADAKİ İÇİNDE SAYI GEÇEN

BAZI DEYİM VE SÖZ ÖBEKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Tablo 1. Üç ve Otuz Sayıları:

Tablo 2. Dört ve Kırk Sayıları:

8

Tablo 1. Üç ve Otuz Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Üç kat س َلا َص ٍدبٔ ُِ ُظ ٢ك ٍن ِْ َخ ِذ ْؼ َث ْٖ ِٓ Zümer; 6 Üç yüz َٖ٤٘ ِع ِخ ِٓ َئ َس َلا َصْٜ ِل ْٜ ًَ ٢ك اٞض ِجٝ َُ Kehf; 25 Üç defa ٍدا َّش َٓ َس َلا َص ْْ ْ٘ ٌُ ِٓ ُِ َْ ُؾُا اٞـ ْج ُِ َ٣ َُ ْْ Nûr; 58 Üç gece ب ِٞ ًّ٣ َع ٍٍب٤ َُ َس َلا َص َطبُ٘ا َْ ٌَ ِِّ ُر َّلا َأ َي ُرب٣آ Meryem; 10 Üçün üçüncüsü ٍخ َصلا َص ُش ُِبص َّالل َّٕ ِإ اُٞبه Mâ‟ide; 73 Üç ay ٍش ُٜ ْؽ َأ ُخ َصلا َص َّٖ ُٜ َّذ ُر ِؼ َك Talak; 4 Üç gün ا ًض ْٓ َس َّلا ِإ ٍّب َأ َّ٣ َخ َصلا َص َطبُ٘ا ٌَُِِْر ّلاأ Âli „İmrân; 41 Otuz ay ا ًش ْٜ َؽ َٕٞصلا َص ُٚ ُُبص َٝ ِك ُٚ ْٔ ُِ َؽ َٝ Ahkâf; 15 Otuz gece ًخ ْ٤ َِ َُ َٖ٤ ِصلا َص ٠ َعٞ ُٓ بٗ ْذ َػاٝ َٝ Araf; 142

Üçte iki ىشر بٓ ب ُِ ًض ُص ُّٖٜ َك َِ Nisâ; 11

Gecenin üçte ikisi َِ ْ٤ َُِّا ْ٢ ُِ َض ُص ْٖ ِٓ ٠ ْد َٗ َأ ُّٞو َر َي َأ َّٗ Müzzemmil; 20

9

Tablo 2. Dört ve Kırk Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Dört (ayak) ٍغ َث ْس َأ ٠ َِ َػ ٢ؾ ْٔ َ٣ ْٖ َٓ ْْ ُٜ ِٓ ْ٘ َٝ Nûr; 45 Dört şahit ِّللب ِث ٍدادبٜ َؽ َث َغ ْس َأ َذ َٜ ْؾ َر ْٕ َأ Nûr; 8 Dört ay ٍش ُٜ ْؽ َأ َخ َث َؼ ْس َأ َّٖ ِٜ ِغ َأ ْٗ ُل ِث َْٖص َّث َش َ٣ َز Bakara; 234 Dört gün ٍّب َأ َّ٣ ِخ َث َؼ ْس َأ ٢ك بَٜراٞ ْه َأ بٜ٤ك َس َّذ َٝ َه Fussilet; 10 Kırk gece ًخ ْ٤ َِ َُ َٖ٤ؼ َث ْس َأ ٠ َعٞ ُٓ بٗ ْذ َػاٝ ْر َٝ ِإ Bakara; 51 Kırk sene َ٘ ًخ َع َٖ٤ؼ َث ْس َأ ْْ ِٜ َِ ْ٤ َػ ٌخ َٓ َّش َؾُٓ ْْ ُٜ ِئ َّٗ َك ٍَبه Mâ‟ide; 26

Tablo 3. Beş Sayısı:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Beş bin ْٖ ِٓ ٍفلاآ ِخ َغ ْٔ َخ ِث ْْ ُّث ٌُ َس ْْ ًُْدِذُْٔ٣ Ali İmran; 125 Beşte bir ٍِٞع َّشِ ُِ َٝ َُٚغُُٔخ ِّ ِلل َّٕ َك َأ Enfal; 41

Tablo 4. Altı Sayısı:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Altı gün ٍّب َّ٣ َأ َّز ِخ ِع ٢ك َض ْس َلأا َٝ ِداٝبٔ َّغُا َن َِ َخ A‟râf; 54 Altı gün ٍّبَّ٣َأ ِخَّزِع ٢ك َضْسَلأاَٝ ِداٝبَّٔغُا َنََِخ Yûnus; 3 Altı gün ٍّبَّ٣َأ ِخَّزِع ٢ك َضْسَلأاَٝ ِداٝبَّٔغُا َنََِخ Hûd; 7

(6)

492 / Prof. Dr. Nurettin CEVİZYrd. Doç. Dr. Senem SOYER EKEV AKADEMİ DERGİSİ Tablo 3. Beş Sayısı: Tablo 4. Altı Sayısı: Tablo 5. Yedi ve Yetmiş Sayıları: 9

Tablo 2. Dört ve Kırk Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Dört (ayak) ٍغ َث ْس َأ ٠ َِ َػ ٢ؾ ْٔ َ٣ ْٖ َٓ ْْ ُٜ ِٓ ْ٘ َٝ Nûr; 45 Dört şahit ِّللب ِث ٍدادبٜ َؽ َث َغ ْس َأ َذ َٜ ْؾ َر ْٕ َأ Nûr; 8 Dört ay ٍش ُٜ ْؽ َأ َخ َث َؼ ْس َأ َّٖ ِٜ ِغ َأ ْٗ ُل ِث َْٖص َّث َش َ٣ َز Bakara; 234 Dört gün ٍّب َأ َّ٣ ِخ َث َؼ ْس َأ ٢ك بَٜراٞ ْه َأ بٜ٤ك َس َّذ َٝ َه Fussilet; 10 Kırk gece ًخ ْ٤ َِ َُ َٖ٤ؼ َث ْس َأ ٠ َعٞ ُٓ بٗ ْذ َػاٝ ْر َٝ ِإ Bakara; 51 Kırk sene َ٘ ًخ َع َٖ٤ؼ َث ْس َأ ْْ ِٜ َِ ْ٤ َػ ٌخ َٓ َّش َؾُٓ ْْ ُٜ ِئ َّٗ َك ٍَبه Mâ‟ide; 26

Tablo 3. Beş Sayısı:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Beş bin ْٖ ِٓ ٍفلاآ ِخ َغ ْٔ َخ ِث ْْ ُّث ٌُ َس ْْ ًُْدِذُْٔ٣ Ali İmran; 125 Beşte bir ٍِٞع َّشِ ُِ َٝ َُٚغُُٔخ ِّ ِلل َّٕ َك َأ Enfal; 41

Tablo 4. Altı Sayısı:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Altı gün ٍّب َّ٣ َأ َّز ِخ ِع ٢ك َض ْس َلأا َٝ ِداٝبٔ َّغُا َن َِ َخ A‟râf; 54 Altı gün ٍّبَّ٣َأ ِخَّزِع ٢ك َضْسَلأاَٝ ِداٝبَّٔغُا َنََِخ Yûnus; 3 Altı gün ٍّبَّ٣َأ ِخَّزِع ٢ك َضْسَلأاَٝ ِداٝبَّٔغُا َنََِخ Hûd; 7

9

Tablo 2. Dört ve Kırk Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Dört (ayak) ٍغ َث ْس َأ ٠ َِ َػ ٢ؾ ْٔ َ٣ ْٖ َٓ ْْ ُٜ ِٓ ْ٘ َٝ Nûr; 45 Dört şahit ِّللب ِث ٍدادبٜ َؽ َث َغ ْس َأ َذ َٜ ْؾ َر ْٕ َأ Nûr; 8 Dört ay ٍش ُٜ ْؽ َأ َخ َث َؼ ْس َأ َّٖ ِٜ ِغ َأ ْٗ ُل ِث َْٖص َّث َش َ٣ َز Bakara; 234 Dört gün ٍّب َأ َّ٣ ِخ َث َؼ ْس َأ ٢ك بَٜراٞ ْه َأ بٜ٤ك َس َّذ َٝ َه Fussilet; 10 Kırk gece ًخ ْ٤ َِ َُ َٖ٤ؼ َث ْس َأ ٠ َعٞ ُٓ بٗ ْذ َػاٝ ْر َٝ ِإ Bakara; 51 Kırk sene َ٘ ًخ َع َٖ٤ؼ َث ْس َأ ْْ ِٜ َِ ْ٤ َػ ٌخ َٓ َّش َؾُٓ ْْ ُٜ ِئ َّٗ َك ٍَبه Mâ‟ide; 26

Tablo 3. Beş Sayısı:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Beş bin ْٖ ِٓ ٍفلاآ ِخ َغ ْٔ َخ ِث ْْ ُّث ٌُ َس ْْ ًُْدِذُْٔ٣ Ali İmran; 125 Beşte bir ٍِٞع َّشِ ُِ َٝ َُٚغُُٔخ ِّ ِلل َّٕ َك َأ Enfal; 41

Tablo 4. Altı Sayısı:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Altı gün ٍّب َّ٣ َأ َّز ِخ ِع ٢ك َض ْس َلأا َٝ ِداٝبٔ َّغُا َن َِ َخ A‟râf; 54 Altı gün ٍّبَّ٣َأ ِخَّزِع ٢ك َضْسَلأاَٝ ِداٝبَّٔغُا َنََِخ Yûnus; 3 Altı gün ٍّبَّ٣َأ ِخَّزِع ٢ك َضْسَلأاَٝ ِداٝبَّٔغُا َنََِخ Hûd; 7

10

Tablo 5. Yedi ve Yetmiş Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Yedi zayıf (inek) ٌفبغ ِػ ٌغ ْج َع َّٖ ُٜ ًُ ُِ َ٣ ْأ Yûsuf; 46 Yedi zor (kıtlık) yılı ٍداذ ِؽ ُغ ْج َع َي ُِ َر ْٖ ِٓ ٢ر ْأ َ٣ َُّْص Yûsuf; 48

Yedi gök ٍداٝبٔ َع َغ ْج َع َّٖ ُٛا ََّٞغَك Bakara; 29

Yedi başak ََ ِثب٘ َع َغ ْج َع ْذَز ْٗ َج َأ َّج ٍخ َؽ َِ ِٔ ْض ًَ Bakara; 261 Yedi inek ٍٕبٔ ِع ٍداش َو َث َغ ْج َع ٟ َس َأ ٢ ِإ ِّٗ Yûsuf; 46 Yedi yol َن ِئاش َغ َغ ْج َع ْْ ُٜ َه ْٞ َك ب٘ َِ ْو َخ ْذ َو َٝ َُ Mu‟minûn; 17 Yedi gök ب ًهبج ِغ ٍداٝبٔ َع َغ ْج َع َن َِ َخ ١ز َا َُّ Mülk; 3 Yedi gece ٍٍب٤ َُ َغ ْج َع ْْ ِٜ َِ ْ٤ َػ بٛ َش َّخ َع Hâkka; 7 Yedi ُْْٜ ُج ًَ ِْ ْْ ُٜ ُ٘ ِٓبص َٝ ٌخ ْج َؼ َع َُٕٞٞو َٝ َ٣ Kehf; 22

Yedi kapı ٍةاٞ ْث َأ خ ْج َؼ َع بٜ َُ Hacer; 44

Yetmiş arşın ب ًػاس ِر َٕٞؼ ْج َع بٜ ُػ ْس َر َِ ٍخ ِغ ِْ ِع ٢ك َُّْص Hâkka; 32 Yetmiş defa ًح َّش َٓ َٖ٤ؼ ْج َع ْْ ُٜ َُ ْش ِل َز ْـ ْغ َر ْٕ ِإ Tevbe; 80

Tablo 6. Sekiz ve Seksen Sayısı:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Sekiz sene ٍظَغِؽ َ٢ ِٗبٔ َص ٢ٗ َش ُع ْأ َر ْٕ َأ ٠ َِ َػ Kasas; 27

Sekiz eş-çift ٍطاٝ ْص َأ َ٤ َخ ِٗبٔ َص En‟âm; 143

(7)

493 TÜRKÇE VE ARAPÇADAKİ İÇİNDE SAYI GEÇEN

BAZI DEYİM VE SÖZ ÖBEKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Tablo 6. Sekiz ve Seksen Sayısı:

Tablo 7. Dokuz ve Doksan Sayıları:

Tablo 8. Yüz-İki Yüz Sayıları:

10

Tablo 5. Yedi ve Yetmiş Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Yedi zayıf (inek) ٌفبغ ِػ ٌغ ْج َع َّٖ ُٜ ًُ ُِ َ٣ ْأ Yûsuf; 46 Yedi zor (kıtlık) yılı ٍداذ ِؽ ُغ ْج َع َي ُِ َر ْٖ ِٓ ٢ر ْأ َ٣ َُّْص Yûsuf; 48

Yedi gök ٍداٝبٔ َع َغ ْج َع َّٖ ُٛا ََّٞغَك Bakara; 29

Yedi başak ََ ِثب٘ َع َغ ْج َع ْذَز ْٗ َج َأ َّج ٍخ َؽ َِ ِٔ ْض ًَ Bakara; 261 Yedi inek ٍٕبٔ ِع ٍداش َو َث َغ ْج َع ٟ َس َأ ٢ ِإ ِّٗ Yûsuf; 46 Yedi yol َن ِئاش َغ َغ ْج َع ْْ ُٜ َه ْٞ َك ب٘ َِ ْو َخ ْذ َو َٝ َُ Mu‟minûn; 17 Yedi gök ب ًهبج ِغ ٍداٝبٔ َع َغ ْج َع َن َِ َخ ١ز َا َُّ Mülk; 3 Yedi gece ٍٍب٤ َُ َغ ْج َع ْْ ِٜ َِ ْ٤ َػ بٛ َش َّخ َع Hâkka; 7 Yedi ُْْٜ ُج ًَ ِْ ْْ ُٜ ُ٘ ِٓبص َٝ ٌخ ْج َؼ َع َُٕٞٞو َٝ َ٣ Kehf; 22

Yedi kapı ٍةاٞ ْث َأ خ ْج َؼ َع بٜ َُ Hacer; 44

Yetmiş arşın ب ًػاس ِر َٕٞؼ ْج َع بٜ ُػ ْس َر َِ ٍخ ِغ ِْ ِع ٢ك َُّْص Hâkka; 32 Yetmiş defa ًح َّش َٓ َٖ٤ؼ ْج َع ْْ ُٜ َُ ْش ِل َز ْـ ْغ َر ْٕ ِإ Tevbe; 80

Tablo 6. Sekiz ve Seksen Sayısı:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Sekiz sene ٍظَغِؽ َ٢ ِٗبٔ َص ٢ٗ َش ُع ْأ َر ْٕ َأ ٠ َِ َػ Kasas; 27

Sekiz eş-çift ٍطاٝ ْص َأ َ٤ َخ ِٗبٔ َص En‟âm; 143

Seksen sopa ًح ِْ َذ َع َٖ٤ ِٗبٔ َص ْْ ُٛٝذِِْعاَف Nûr; 4

11

Tablo 7. Dokuz ve Doksan Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sure ve ayet

Doksan dokuz koyun ًخ َغ ْؼ َٗ َٕٞؼ ْغ َٝ ِر ٌغ ْغ ِر ُٚ َُ ٢خ َأ از َٛ َّٕ ِإ Sa‟d; 23 Apaçık dokuz ayet ٍدب٘ ِّ٤ َث ٍدب٣آ َغ ْغ ِر ٠ َعٞ ُٓ ب٘ ْ٤ َرآ َو ْذ َٝ َُ İsrâ‟; 101 Dokuz ayet َٕ ْٞ َػ ْش ِك ٠ ِإ َُ ٍدب٣آ ِغ ْغ ِر ٢ك Neml; 12

On dokuz َش َؾ َػ ُخ َؼ ْغ ِر بٜ َِ ْ٤ َػ Muddessir; 30

Tablo 8. Yüz-İki Yüz Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Yüz tane َّج ٍخ َؽ َئ ُخ ِٓ ٍخُِجُْ٘ع ًَُِّ ٢ك Bakara; 261

Üç yüz yıl َٖ٤ِ٘ع ِخ ِٓ َئ َسلا َص ْْ ِٜ ِلًَْٜ ٢ك اٞض ِج َٝ َُ Kehf; 25

Yüz yıl ٍّبػ َئ َخ ِٓ ُّالل ُخ َربٓ َك َأ Bakara; 259

Yüz sopa ٍحذ ِْ َع َئ َخ ِٓ بٔ ُٜ ِٓ ْ٘ ٍذ ِؽاٝ ًََُّ اٝذ ِِْعب َك Nûr; 2

İki yüz ِٖ ْ٤ َئ َز ِٓ اٞج ِِ َ٣ ْـ Enfâl; 65

Tablo 9. Bin Sayısı:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sure ve ayet

Üç bin melek َٖ٤ُ َض ْ٘ ُٓ ِخٌ ِئلا َٔ ُْا َٖ ِٓ ٍفلاآ خصلا ِث َض Âli „İmrân; 124 Beş bin melek َٖ٤َِّٓٞغُٓ ِخٌ ِئلا َُٔا َٖ ِٓ ٍفلاآ ِخغ ْٔ َخ ِث Âli „İmrân; 125 Bin yıl َ٘ ٍخ َع َق ُْ َأ ُش ََّٔؼُ٣ ُْٞ ُُْْٛذ َؽ َأ ُّد َ٣ َٞ Bakara; 96 Dokuz yüz elli yıl ب ًٓبػ َٖ٤غ ْٔ َخ َّلا ِإ َ٘ ٍخ َع َق َأ ُْ ْْ ِٜ٤ك َشِجََِك Ankebût; 14 Elli bin yıl َ٘ ٍخ َع َق ُْ َأ َٖ٤غ ْٔ َخ ُُٙساذْوِٓ َٕبً Me‟âric; 4

Bin ay شْٜؽ قُأ ٖٓ ش٤خ ِسْذَوُا خَِْ٤َُ Kadr; 3

11

Tablo 7. Dokuz ve Doksan Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sure ve ayet

Doksan dokuz koyun ًخ َغ ْؼ َٗ َٕٞؼ ْغ َٝ ِر ٌغ ْغ ِر ُٚ َُ ٢خ َأ از َٛ َّٕ ِإ Sa‟d; 23 Apaçık dokuz ayet ٍدب٘ ِّ٤ َث ٍدب٣آ َغ ْغ ِر ٠ َعٞ ُٓ ب٘ ْ٤ َرآ َو ْذ َٝ َُ İsrâ‟; 101 Dokuz ayet َٕ ْٞ َػ ْش ِك ٠ ِإ َُ ٍدب٣آ ِغ ْغ ِر ٢ك Neml; 12

On dokuz َش َؾ َػ ُخ َؼ ْغ ِر بٜ َِ ْ٤ َػ Muddessir; 30

Tablo 8. Yüz-İki Yüz Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Yüz tane َّج ٍخ َؽ َئ ُخ ِٓ ٍخُِجُْ٘ع ًَُِّ ٢ك Bakara; 261

Üç yüz yıl َٖ٤ِ٘ع ِخ ِٓ َئ َسلا َص ْْ ِٜ ِلًَْٜ ٢ك اٞض ِج َٝ َُ Kehf; 25

Yüz yıl ٍّبػ َئ َخ ِٓ ُّالل ُخ َربٓ َك َأ Bakara; 259

Yüz sopa ٍحذ ِْ َع َئ َخ ِٓ بٔ ُٜ ِٓ ْ٘ ٍذ ِؽاٝ ًََُّ اٝذ ِِْعب َك Nûr; 2

İki yüz ِٖ ْ٤ َئ َز ِٓ اٞج ِِ َ٣ ْـ Enfâl; 65

Tablo 9. Bin Sayısı:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sure ve ayet

Üç bin melek َٖ٤ُ َض ْ٘ ُٓ ِخٌ ِئلا َٔ ُْا َٖ ِٓ ٍفلاآ خصلا ِث َض Âli „İmrân; 124 Beş bin melek َٖ٤َِّٓٞغُٓ ِخٌ ِئلا َُٔا َٖ ِٓ ٍفلاآ ِخغ ْٔ َخ ِث Âli „İmrân; 125 Bin yıl َ٘ ٍخ َع َق ُْ َأ ُش ََّٔؼُ٣ ُْٞ ُُْْٛذ َؽ َأ ُّد َ٣ َٞ Bakara; 96 Dokuz yüz elli yıl ب ًٓبػ َٖ٤غ ْٔ َخ َّلا ِإ َ٘ ٍخ َع َق َأ ُْ ْْ ِٜ٤ك َشِجََِك Ankebût; 14 Elli bin yıl َ٘ ٍخ َع َق ُْ َأ َٖ٤غ ْٔ َخ ُُٙساذْوِٓ َٕبً Me‟âric; 4

(8)

494 / Prof. Dr. Nurettin CEVİZYrd. Doç. Dr. Senem SOYER EKEV AKADEMİ DERGİSİ Tablo 9. Bin Sayısı: Görüldüğü gibi, Kur’an-ı Kerim’de, neredeyse bütün sayıların içinde bulunduğu de-yim ve söz öbekleri geçmektedir. Esasen Kur’an-ı Kerim, fesâhat ve belâgat açısından Arap dilinin en doğru ve zirvedeki metni olarak kabul edilmektedir. Bu durumda, fasih Arapçada nispeten az rastlanan sayı içeren deyim ve söz öbeklerinin Kur’an-ı Kerim’de çokça, zorlanmadan ve çeşitli şekilleriyle/varyasyonlarıyla kullanıldığına dikkat çekmek gerekmektedir. Örnekler incelendiğinde, sayıların oluşum biçimlerinden sıfat tamlaması, isim tamlaması ve temyiz gibi dizim biçimlerinin hepsinin de defalarca kullanıldığı gö-rülecektir.

4. İçinde Sayı Geçen Bazı Türkçe Deyim ve Söz Öbeklerinin Arapça Karşılıkları Bu bölümde, içinde sayı bulunan deyim ve söz öbekleri geçen Türkçe ifadelere ve onların Arapça karşılıklarına yer verilmiştir. İncelenmesinden de anlaşılacağı üzere çok sayıda deyim ve söz öbeğinin Arapça karşılıklarında herhangi bir şekilde sayı ifadesi yer almamaktadır. Birçok Türkçe deyimin ise, Arapçadaki karşılığı deyim olmayıp bazen bir fiil cümlesinden, bazen bir söz öbeğinden ve nadiren de -aslında yargı ifade eden bir cümle olan- atasözünden oluştuğu görülmektedir. Tablo 10. İçinde Sayı Geçen Bazı Türkçe Deyim ve Söz Öbeklerinin Arapça Karşılıkları

11

Tablo 7. Dokuz ve Doksan Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sure ve ayet

Doksan dokuz koyun ًخ َغ ْؼ َٗ َٕٞؼ ْغ َٝ ِر ٌغ ْغ ِر ُٚ َُ ٢خ َأ از َٛ َّٕ ِإ Sa‟d; 23 Apaçık dokuz ayet ٍدب٘ ِّ٤ َث ٍدب٣آ َغ ْغ ِر ٠ َعٞ ُٓ ب٘ ْ٤ َرآ َو ْذ َٝ َُ İsrâ‟; 101 Dokuz ayet َٕ ْٞ َػ ْش ِك ٠ ِإ َُ ٍدب٣آ ِغ ْغ ِر ٢ك Neml; 12

On dokuz َش َؾ َػ ُخ َؼ ْغ ِر بٜ َِ ْ٤ َػ Muddessir; 30

Tablo 8. Yüz-İki Yüz Sayıları:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sûre ve âyet no

Yüz tane َّج ٍخ َؽ َئ ُخ ِٓ ٍخُِجُْ٘ع ًَُِّ ٢ك Bakara; 261

Üç yüz yıl َٖ٤ِ٘ع ِخ ِٓ َئ َسلا َص ْْ ِٜ ِلًَْٜ ٢ك اٞض ِج َٝ َُ Kehf; 25

Yüz yıl ٍّبػ َئ َخ ِٓ ُّالل ُخ َربٓ َك َأ Bakara; 259

Yüz sopa ٍحذ ِْ َع َئ َخ ِٓ بٔ ُٜ ِٓ ْ٘ ٍذ ِؽاٝ ًََُّ اٝذ ِِْعب َك Nûr; 2

İki yüz ِٖ ْ٤ َئ َز ِٓ اٞج ِِ َ٣ ْـ Enfâl; 65

Tablo 9. Bin Sayısı:

Anlamı Deyim/Söz öbeği Sure ve ayet

Üç bin melek َٖ٤ُ َض ْ٘ ُٓ ِخٌ ِئلا َٔ ُْا َٖ ِٓ ٍفلاآ خصلا ِث َض Âli „İmrân; 124 Beş bin melek َٖ٤َِّٓٞغُٓ ِخٌ ِئلا َُٔا َٖ ِٓ ٍفلاآ ِخغ ْٔ َخ ِث Âli „İmrân; 125 Bin yıl َ٘ ٍخ َع َق ُْ َأ ُش ََّٔؼُ٣ ُْٞ ُُْْٛذ َؽ َأ ُّد َ٣ َٞ Bakara; 96 Dokuz yüz elli yıl ب ًٓبػ َٖ٤غ ْٔ َخ َّلا ِإ َ٘ ٍخ َع َق َأ ُْ ْْ ِٜ٤ك َشِجََِك Ankebût; 14 Elli bin yıl َ٘ ٍخ َع َق ُْ َأ َٖ٤غ ْٔ َخ ُُٙساذْوِٓ َٕبً Me‟âric; 4

Bin ay شْٜؽ قُأ ٖٓ ش٤خ ِسْذَوُا خَِْ٤َُ Kadr; 3

13

Tablo 10. İçinde Sayı Geçen Bazı Türkçe Deyim ve Söz Öbeklerinin

Arapça Karşılıkları

Bir elmanın iki yarısı حشٔزُبث حشٔزُا ٖٓ ٚث ٚجؽلأ ٚٗإ

Bir ses bir nefes شوك غظكأ حذؽُٞا

Bir ayağı çukurda olmak شجوُا خكبؽ ٠ِػ ٕبً

Bir dediğini iki etmemek ٚجِط٣ بٓ ًَ ُٚ زّلَٗ

Bir baltaya sap olamamak خَكْشِؽ َِْٖٜزَْٔ٣ ُْ

Bir atımlık barutu kalmak َ٤ِه لاإ ٙسٝذوٓ ٢ك ظ٤ُ

Bir araba laf ّلاٌُآٖ ش٤جً دذػ

Bir avazı/dudağı yerde bir

avazı/dudağı gökte ملأػ

Bir arpa boyu yol almak خِٔٗأ ذ٤ه ّذوز٣ ُْ

Bir ayağı kıyıda bir ayağı kuyuda شجوُا ٢ك َعس ٝ ب٤ٗذُا ٢ك َعس

Bir gülüp bir ağlamak ىبث بٌؽبظ ٙاشر

Bir avuç toprak olmak ٕبك )ٕبغٗا(

Bire beş katmak َؾ َُبث

Bir elin nesi var iki elin sesi var نلصر لا بٛذؽٝ ذ٤ُا

Bir lisan bir insan ٕبغُ ًَ /ٚؼلٗ شضٌ٣ ءشُٔا دبـُ سذوث

ٕبغٗئث

Bir çuval inciri berbat etmek ةّشخ / ذغكأ

Bir daha yüzüne bakmamak غٓ خهلاػ غطه

Bir dediği bir dediğini tutmamak ّلاٌُا طهب٘زٓ

Bir deri bir kemik kalmak ّبظػ ٠ِػ ذِع / لا٣ضٛ ٕبً

Bir dikili ağacı olmamak ش٤وٗ ٟٝشؽ ئِ٣ لا

Bir eli yağda bir eli balda olmak ًبّٔؼَُ٘ٓ ػبػ

Bir elini bırakıp diğerini öpmek ّاشزؽلإا ٢ك ؾُبث

(9)

495 TÜRKÇE VE ARAPÇADAKİ İÇİNDE SAYI GEÇEN

BAZI DEYİM VE SÖZ ÖBEKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

13

Tablo 10. İçinde Sayı Geçen Bazı Türkçe Deyim ve Söz Öbeklerinin

Arapça Karşılıkları

Bir elmanın iki yarısı حشٔزُبث حشٔزُا ٖٓ ٚث ٚجؽلأ ٚٗإ

Bir ses bir nefes شوك غظكأ حذؽُٞا

Bir ayağı çukurda olmak شجوُا خكبؽ ٠ِػ ٕبً

Bir dediğini iki etmemek ٚجِط٣ بٓ ًَ ُٚ زّلَٗ

Bir baltaya sap olamamak خَكْشِؽ َِْٖٜزَْٔ٣ ُْ

Bir atımlık barutu kalmak َ٤ِه لاإ ٙسٝذوٓ ٢ك ظ٤ُ

Bir araba laf ّلاٌُآٖ ش٤جً دذػ

Bir avazı/dudağı yerde bir

avazı/dudağı gökte ملأػ

Bir arpa boyu yol almak خِٔٗأ ذ٤ه ّذوز٣ ُْ

Bir ayağı kıyıda bir ayağı kuyuda شجوُا ٢ك َعس ٝ ب٤ٗذُا ٢ك َعس

Bir gülüp bir ağlamak ىبث بٌؽبظ ٙاشر

Bir avuç toprak olmak ٕبك )ٕبغٗا(

Bire beş katmak َؾ َُبث

Bir elin nesi var iki elin sesi var نلصر لا بٛذؽٝ ذ٤ُا

Bir lisan bir insan ٕبغُ ًَ /ٚؼلٗ شضٌ٣ ءشُٔا دبـُ سذوث

ٕبغٗئث

Bir çuval inciri berbat etmek ةّشخ / ذغكأ

Bir daha yüzüne bakmamak غٓ خهلاػ غطه

Bir dediği bir dediğini tutmamak ّلاٌُا طهب٘زٓ

Bir deri bir kemik kalmak ّبظػ ٠ِػ ذِع / لا٣ضٛ ٕبً

Bir dikili ağacı olmamak ش٤وٗ ٟٝشؽ ئِ٣ لا

Bir eli yağda bir eli balda olmak ًبّٔؼَُ٘ٓ ػبػ

Bir elini bırakıp diğerini öpmek ّاشزؽلإا ٢ك ؾُبث

Bir gömlek aşağı حدٞع ٚ٘ٓ َّهأ

14

Bir gömlek fazla eskitmiş olmak حشجخ ـ خثشغر ٚ٘ٓ شضًأ

Bir günden bir güne ًبهلاغإ / ًاذثأ

Bir içim su ٍبٔغُا خ٣بؿ ٢ك

Bir kapıya çıkmak ٠ُإ ٟدأ / بٓٝس ٠ُإ ١دؤر مشطُا ًَ

بٜغلٗ خغ٤زُ٘ا

Bir kaşık suda boğmak ٢ك ٚهشؿأ / ٚ٤ِػ ٚجعؿ ّبع ّتص

ءبٓ شجؽ

Bir kıyamettir kopmak خّغظ دسبص

Bir lokma bir hırka حذٛاص حب٤ؽ

Bir pula satmak ٚٗبخ

Bir sıkımlık canı olmak ّبظػ ٠ِػ ذِع / لا٣ضٛ ٕبً

Bir tahtası eksik olmak ء٢ؾُا طؼث ٍٞجخٓ

Bir tek atmak شٔخ طأً ةشؽ

Bir varmış bir yokmuş ٕبً بٓ ب٣ ٕبً

Bir torba kemik اذع َجؾٗ

Bir yaşına daha girmek ًاذ٣ذؽ ًاشُّ٤ؾر شّ٤ؾر

Bir yiyip bin şükretmek ء٢ؽ ًَ ٠ِػ الل ذٔؽ

Bir yolunu bulmak لاؽ ذعٝ

Bir çift sözü olmak ٚؼٓ خًِٔ ُٚ

Bir gıdım- bir tık )حذؽاٝ( خعسد /اذع َ٤ئظ / َ٤ِه

Biri eşikte biri beşikte ٍب٤ؼُا ش٤ضً

Bir kalemde silip atmak ٚزهلاػ غطه / اسْٞك ٚ٘ػ ٠٘ـزعا

Bir solukta شصجُا ؼُٔ ٢ك

Bir yastığa baş koymak بعّٝضر

Bir temiz dövmek َثلإا تئاشؿ َةْشظ ٚثشظ

İki ayağı bir pabuca girmek/ sokmak َغؼزعا

İki arada bir derede kalmak ٠ؽشُا ٢وؽ ٖ٤ث ٕبً

(10)

496 / Prof. Dr. Nurettin CEVİZYrd. Doç. Dr. Senem SOYER EKEV AKADEMİ DERGİSİ

14

Bir gömlek fazla eskitmiş olmak حشجخ ـ خثشغر ٚ٘ٓ شضًأ

Bir günden bir güne ًبهلاغإ / ًاذثأ

Bir içim su ٍبٔغُا خ٣بؿ ٢ك

Bir kapıya çıkmak ٠ُإ ٟدأ / بٓٝس ٠ُإ ١دؤر مشطُا ًَ

بٜغلٗ خغ٤زُ٘ا

Bir kaşık suda boğmak ٢ك ٚهشؿأ / ٚ٤ِػ ٚجعؿ ّبع ّتص

ءبٓ شجؽ

Bir kıyamettir kopmak خّغظ دسبص

Bir lokma bir hırka حذٛاص حب٤ؽ

Bir pula satmak ٚٗبخ

Bir sıkımlık canı olmak ّبظػ ٠ِػ ذِع / لا٣ضٛ ٕبً

Bir tahtası eksik olmak ء٢ؾُا طؼث ٍٞجخٓ

Bir tek atmak شٔخ طأً ةشؽ

Bir varmış bir yokmuş ٕبً بٓ ب٣ ٕبً

Bir torba kemik اذع َجؾٗ

Bir yaşına daha girmek ًاذ٣ذؽ ًاشُّ٤ؾر شّ٤ؾر

Bir yiyip bin şükretmek ء٢ؽ ًَ ٠ِػ الل ذٔؽ

Bir yolunu bulmak لاؽ ذعٝ

Bir çift sözü olmak ٚؼٓ خًِٔ ُٚ

Bir gıdım- bir tık )حذؽاٝ( خعسد /اذع َ٤ئظ / َ٤ِه

Biri eşikte biri beşikte ٍب٤ؼُا ش٤ضً

Bir kalemde silip atmak ٚزهلاػ غطه / اسْٞك ٚ٘ػ ٠٘ـزعا

Bir solukta شصجُا ؼُٔ ٢ك

Bir yastığa baş koymak بعّٝضر

Bir temiz dövmek َثلإا تئاشؿ َةْشظ ٚثشظ

İki ayağı bir pabuca girmek/ sokmak َغؼزعا

İki arada bir derede kalmak ٠ؽشُا ٢وؽ ٖ٤ث ٕبً

İki büklüm olmak ٖغُا ٢ك ٖؼغ

15

İki canlı َٓبؽ

İki lafı bir araya getirememek ِٚخاذث بّٔػ شِّجَؼُ٣ ْٕأ غ٤طزغ٣ لا

İki ucunu bir araya getirememek ٙشْٓأ ْشّْثَذُ٣ ُْ

İki gözü iki çeşme ağlamak ءبٌجُبث ؼٜعأ / شغلٗا

İkide birde ًاساشٓ

İki hırtı bir pırtı غِهذُٓ ٌشوك

İki ucu sivri değnek ٍبؾُا تؼص غظٝ

İki seksen uzanmak ًبظسأ ؼطجٗا

İki paralık etmek ُٚرأ / ٚؾعك

İki eli kanda olsa … ٍبؽ خّ٣أ ٠ِػ / فٝشظُا ٌٖر بٜٔٓ

İki cami arasında kalmış beynamaza dönmek

لاا ٢ك ُٙدُّدَشَر ٍبغ خ

عبظأ ٠زؽ سب٤ز

بٜٔ٤ًِِ

İki cambaz bir ipte oynamaz حٞجُ داٞع ٌَُ

İki lafın belini kırmak ػدسد

İki yüzlü olmak مبلٗ / ءب٣س

İki adımlık yer ٍداٞطخ ذؼُث ٠ِػ

İki dirhem bir çekirdek خٓذُٜ٘ا ّبٔر ٢ك

Üçkâğıt عاذخ ،خػْذُخ

Üç beş tane َ٤ِه

Üç nalla bir topal eşeğe kalmak ٢ُب٤خ ُْبػ ٢ك ؼ٤ؼ٣

Üç buçuk atmak اذ٣ذؽ بكٞخ فبخ /بكٞخ ظعٞز٣

Üç kuruşa beş köfte َٔػ ٕٝذث ػبغٗ

Üç otuzunda ّٖغُا ٢ك ٌٖػبغ

Üç aşağı beş yukarı ٢ُاٞؽ / بج٣شور

Üç aylar ٕبعٓسٝ ٕبجؼؽٝ تعس شٜؽأ

Üç kuruş ٚكبر ٝأ ذ٤ٛص ء٢ؽ

Üçü beşi aramamak شؼغُبث ٢ُبجُ٣ لا

(11)

497 TÜRKÇE VE ARAPÇADAKİ İÇİNDE SAYI GEÇEN

BAZI DEYİM VE SÖZ ÖBEKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

15

İki canlı َٓبؽ

İki lafı bir araya getirememek ِٚخاذث بّٔػ شِّجَؼُ٣ ْٕأ غ٤طزغ٣ لا

İki ucunu bir araya getirememek ٙشْٓأ ْشّْثَذُ٣ ُْ

İki gözü iki çeşme ağlamak ءبٌجُبث ؼٜعأ / شغلٗا

İkide birde ًاساشٓ

İki hırtı bir pırtı غِهذُٓ ٌشوك

İki ucu sivri değnek ٍبؾُا تؼص غظٝ

İki seksen uzanmak ًبظسأ ؼطجٗا

İki paralık etmek ُٚرأ / ٚؾعك

İki eli kanda olsa … ٍبؽ خّ٣أ ٠ِػ / فٝشظُا ٌٖر بٜٔٓ

İki cami arasında kalmış beynamaza dönmek

لاا ٢ك ُٙدُّدَشَر ٍبغ خ

عبظأ ٠زؽ سب٤ز

بٜٔ٤ًِِ

İki cambaz bir ipte oynamaz حٞجُ داٞع ٌَُ

İki lafın belini kırmak ػدسد

İki yüzlü olmak مبلٗ / ءب٣س

İki adımlık yer ٍداٞطخ ذؼُث ٠ِػ

İki dirhem bir çekirdek خٓذُٜ٘ا ّبٔر ٢ك

Üçkâğıt عاذخ ،خػْذُخ

Üç beş tane َ٤ِه

Üç nalla bir topal eşeğe kalmak ٢ُب٤خ ُْبػ ٢ك ؼ٤ؼ٣

Üç buçuk atmak اذ٣ذؽ بكٞخ فبخ /بكٞخ ظعٞز٣

Üç kuruşa beş köfte َٔػ ٕٝذث ػبغٗ

Üç otuzunda ّٖغُا ٢ك ٌٖػبغ

Üç aşağı beş yukarı ٢ُاٞؽ / بج٣شور

Üç aylar ٕبعٓسٝ ٕبجؼؽٝ تعس شٜؽأ Üç kuruş ٚكبر ٝأ ذ٤ٛص ء٢ؽ Üçü beşi aramamak شؼغُبث ٢ُبجُ٣ لا Üç günlük dünya حش٤صوُا حب٤ؾُا

16

Üç beyaz حذثضُاٝ شٌغُاٝ ن٤هذُا

Üçler yediler kırklar ءب٤ُٝلأا خػبٔع

Dört başı mamur ّّبر ،َٓبً

Dört etekli ٍ ْٞغ ٝر

Dört dönmek ُٚٞؽ ّقزُا

İşe dört elle sarılmak ،ٍِ َٚهبع عشه

َظ٤لُ٘اٝ َظْلُّ٘ا ٍزث Dört ayaküstüne düşmek بلِهاٝ )بٔئاد( ُغو٣ Dört dörtlük (kusursuz) صبزٔٓ ،ّّبر ،َٓبً Dörtnala koşmak )ٕبصِؽ( اذػ Dört köşe tekerlek َ٤ؾزغٓ Dörtgen, dörtkenar ِعلاْظلأا ُغَّثَشُٓ Dört üstü murat üstü ُُٚؾ٣س ْذّجٛ Dört gözle beklemek شجصُا ؽسبلث Dört kaşlı ةبؽ / غكب٣ Dört kollu دٞثبر Dörtnala koşmak خػشُع ٠صهأث طشلُا ُْٝذَػ / ةبٜٗ / ةٜٞٗ

Dört yanı deniz kesilmek خِ٤ؾُا ْٚز٤ػأ

Dört köşe olmak ظٜزجٓ

Beş paralık oldu ؼعزكا

Beş parasız ََََٔع لاٝ ُٚ خهبٗ لا / ش٤وك / ٖ٤ٌغٓ

Beş-altı tane َ٤ِه / حذػ

Beş çayı َ٤صلأا ١بؽ

Beş kardeş (şaka) خؼْلَص / خٔطُ

Beş-on tane َ٤ِه

Beş para etmez َصجُا حشؾه ١ٝبغ٣/ خٔ٤وُا ْ٣ذػ / بئ٤ؽ ١ٝبغ٣ لا

ٚكبٗ / ش٤وؽ /

(12)

498 / Prof. Dr. Nurettin CEVİZYrd. Doç. Dr. Senem SOYER EKEV AKADEMİ DERGİSİ

16

Üç beyaz حذثضُاٝ شٌغُاٝ ن٤هذُا

Üçler yediler kırklar ءب٤ُٝلأا خػبٔع

Dört başı mamur ّّبر ،َٓبً

Dört etekli ٍ ْٞغ ٝر

Dört dönmek ُٚٞؽ ّقزُا

İşe dört elle sarılmak ،ٍِ َٚهبع عشه

َظ٤لُ٘اٝ َظْلُّ٘ا ٍزث Dört ayaküstüne düşmek بلِهاٝ )بٔئاد( ُغو٣ Dört dörtlük (kusursuz) صبزٔٓ ،ّّبر ،َٓبً Dörtnala koşmak )ٕبصِؽ( اذػ Dört köşe tekerlek َ٤ؾزغٓ Dörtgen, dörtkenar ِعلاْظلأا ُغَّثَشُٓ Dört üstü murat üstü ُُٚؾ٣س ْذّجٛ Dört gözle beklemek شجصُا ؽسبلث Dört kaşlı ةبؽ / غكب٣ Dört kollu دٞثبر Dörtnala koşmak خػشُع ٠صهأث طشلُا ُْٝذَػ / ةبٜٗ / ةٜٞٗ

Dört yanı deniz kesilmek خِ٤ؾُا ْٚز٤ػأ

Dört köşe olmak ظٜزجٓ

Beş paralık oldu ؼعزكا

Beş parasız ََََٔع لاٝ ُٚ خهبٗ لا / ش٤وك / ٖ٤ٌغٓ

Beş-altı tane َ٤ِه / حذػ

Beş çayı َ٤صلأا ١بؽ

Beş kardeş (şaka) خؼْلَص / خٔطُ

Beş-on tane َ٤ِه

Beş para etmez َصجُا حشؾه ١ٝبغ٣/ خٔ٤وُا ْ٣ذػ / بئ٤ؽ ١ٝبغ٣ لا

ٚكبٗ / ش٤وؽ /

Beşlik simit gibi kurulmak .... ٢ك غّعٞر

17

Aklı beş karış havada olmak ٍبجُا ٢ُبخ / ّ٢ئاٞٛ

Beş parmağın beşi bir mi? غ٤طه ًَ ٢ك / ٍٞطُا خ٣ٝبغزٓ ذ٤ُا غثبصأ ذغ٤ُ

ءادٞع خغؼٗ

Bilmediği beş vakit namaz خكشؼُٔا غعاٝ

Altı aylık olmak لاغؼزغٓ ب٤ٗذُا ءبع

Altı okka etmek ٠ِػ ِٙٞٔؽ / ٚ٤ِعسٝ ٚ٣ذ٣ ٖٓ بصخؽ َٔؽ

مب٘ػلأا

Altı kapıya bağlamak ًَٞر ٝ بِٜوػا

Altmış altıya bağlamak ب٤ئبٜٗلاؽ خٌِؾٓ َّؽ

Yedi iklim dört bucak ُْبؼُا ءبؾٗأ غ٤ٔع ٢ك،ٕبٌٓ ًَ ٢ك

Yedi kat el اذع ت٣شؿ

Yedi denizin attığı ِٚجو٣ لا ةاشزُا ٠زؽ

Yedi kat yerin dibine geçmek )ءب٤َؽ ٝأ( لاَغَخ ةار

Yedi bela ش٣شؽ ،ظًبؾُٓ Yediden yetmişe ،َّةَدٝ َّتَٛ َٖٓ ًَ غ٤ٔغُا ،طبُ٘ا ًَ Yedi düvel ٍٝذُا ًَ Yedinci sanat بٔ٘٤غُا Yedi uyuyanlar قٌُٜا ةبؾصأ

Yedi kralla barışık olmak ُْبغٓ / ؼُبصزٓ

Yedi mahalle ًَّ / طبُ٘ا غ٤ٔع

Yedi kubbeli hamam peşinde koşmak / kurmak

٢ك ًاسٞصه ٠٘ث / ّ٢ٔٛٝ / ٢ُب٤خ ءاُٜٞا

Yedisinde ne ise yetmişinde de o olmak ٚ٤ِػ ةبؽ ء٢ؽ ٠ِػ ّتؽ ٖٓ

Yedi gömlek uzak olmak ًاذع ذ٤ؼث ت٣شه

Yedi göbek ٕٞٓذهلأا ءبث٥ا

Bildiğini yedi mahalle bilmez خِ٤ؾُا / شٌُٔا ش٤ضً

(13)

499 TÜRKÇE VE ARAPÇADAKİ İÇİNDE SAYI GEÇEN

BAZI DEYİM VE SÖZ ÖBEKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

17

Aklı beş karış havada olmak ٍبجُا ٢ُبخ / ّ٢ئاٞٛ

Beş parmağın beşi bir mi? غ٤طه ًَ ٢ك / ٍٞطُا خ٣ٝبغزٓ ذ٤ُا غثبصأ ذغ٤ُ

ءادٞع خغؼٗ

Bilmediği beş vakit namaz خكشؼُٔا غعاٝ

Altı aylık olmak لاغؼزغٓ ب٤ٗذُا ءبع

Altı okka etmek ٠ِػ ِٙٞٔؽ / ٚ٤ِعسٝ ٚ٣ذ٣ ٖٓ بصخؽ َٔؽ

مب٘ػلأا

Altı kapıya bağlamak ًَٞر ٝ بِٜوػا

Altmış altıya bağlamak ب٤ئبٜٗلاؽ خٌِؾٓ َّؽ

Yedi iklim dört bucak ُْبؼُا ءبؾٗأ غ٤ٔع ٢ك،ٕبٌٓ ًَ ٢ك

Yedi kat el اذع ت٣شؿ

Yedi denizin attığı ِٚجو٣ لا ةاشزُا ٠زؽ

Yedi kat yerin dibine geçmek )ءب٤َؽ ٝأ( لاَغَخ ةار

Yedi bela ش٣شؽ ،ظًبؾُٓ Yediden yetmişe ،َّةَدٝ َّتَٛ َٖٓ ًَ غ٤ٔغُا ،طبُ٘ا ًَ Yedi düvel ٍٝذُا ًَ Yedinci sanat بٔ٘٤غُا Yedi uyuyanlar قٌُٜا ةبؾصأ

Yedi kralla barışık olmak ُْبغٓ / ؼُبصزٓ

Yedi mahalle ًَّ / طبُ٘ا غ٤ٔع

Yedi kubbeli hamam peşinde koşmak / kurmak

٢ك ًاسٞصه ٠٘ث / ّ٢ٔٛٝ / ٢ُب٤خ ءاُٜٞا

Yedisinde ne ise yetmişinde de o olmak ٚ٤ِػ ةبؽ ء٢ؽ ٠ِػ ّتؽ ٖٓ

Yedi gömlek uzak olmak ًاذع ذ٤ؼث ت٣شه

Yedi göbek ٕٞٓذهلأا ءبث٥ا

Bildiğini yedi mahalle bilmez خِ٤ؾُا / شٌُٔا ش٤ضً

Sekiz köşe olmak خ٤ٛب٘زٓ لا حدبؼع ؼ٤ؼ٣

18

Seksen kapıya doksan değnek çalmak /

Seksen kapının ipini çekmek خلِزخٓ ًٖبٓأ ٠ُإ ددشر

Seksen tarakta bezi olmak ٍبٔػلأا ًَ َعس

Dokuz ayın çarşambası bir araya gelmek ٍبٔػلأا ْذعذٌر

Dokuz körün bir değneği ذ٤ؽٝ َئبػ

Dokuz köyden kovulmuş عذ٣ ُْْ نؾُا ٍٞه ٕإ /دٝشطٓ / ظٌؽ

بو٣ذص ٢ُ

Dokuz yorgan eskitmek لا٣ٞغ ب٘ٓص ػبػ / شّٔػ

Onuncu köy شوزغُٔا خ٣شوُا / ٕبٌُٔا

On para etmemek ُٚ خٔ٤ه لا

On metrelik sopa ile bile dokunmamak ةاشزهلاا عٞ٘ٔٓ

On parmağım yakasında ٚ٤ِػ طجوُا ذٌٔؽأ

On paraya on takla atmak ِِٜٚعٝ ءبٓ ماسأ

On parmağında on marifet مربؽ / شٛبٓ

On parmağında on kara ءاشزكلاا ش٤ضً / شزْلُٓ

On paralık etmek ٚؾعك / ُّٚرأ

On ikiden vurmak ّضؾُٔا ةبصأ

Bin dereden su getirmek ٍٞؽ داسٝ ّقُ / خِ٤عٝ ٌَُِّث عّسزر

عٞظُٞٔا

Kılı kırk yarmak ٚ ّوك

Yirmilik diş َوؼُا طشِظ

Bin pişman olmak ّذُ٘ا ّٖع عشه / ّذٗ

Bini bir paraya gitmek ًاذع ص٤خس / ش٤كٝ

Binin yarısı beş yüz o da biz de yok ٍبجُر لا / خ٤ٔٛأ ْشِؼُر لا

Bin türlü خلِزخٓ عاٞٗأ

Adı çıkmış dokuza inmez sekize تؽبص / ٚز٤ص عار / ٙشجخ شؾزٗا

خؼٔع

(14)

500 / Prof. Dr. Nurettin CEVİZYrd. Doç. Dr. Senem SOYER EKEV AKADEMİ DERGİSİ

5. İçinde Sayı Geçen Bazı Arapça Deyim ve Söz Öbeklerinin Türkçe Karşılıkları Bu bölümde, içinde sayı bulunan deyim ve söz öbekleri geçen Arapça ifadeler ve onların Türkçe karşılıkları yer almaktadır. Bir önceki bölümden farklı olarak burada, çok sayıda Arapça deyim ve söz öbeğinin Türkçe karşılıklarında -açık ya da gizli- herhangi bir şekilde sayı ya da ilgili sayının türediği kökten türemiş bir ifadenin yer aldığı görül-mektedir.

18

Seksen kapıya doksan değnek çalmak /

Seksen kapının ipini çekmek خلِزخٓ ًٖبٓأ ٠ُإ ددشر

Seksen tarakta bezi olmak ٍبٔػلأا ًَ َعس

Dokuz ayın çarşambası bir araya gelmek ٍبٔػلأا ْذعذٌر

Dokuz körün bir değneği ذ٤ؽٝ َئبػ

Dokuz köyden kovulmuş عذ٣ ُْْ نؾُا ٍٞه ٕإ /دٝشطٓ / ظٌؽ

بو٣ذص ٢ُ

Dokuz yorgan eskitmek لا٣ٞغ ب٘ٓص ػبػ / شّٔػ

Onuncu köy شوزغُٔا خ٣شوُا / ٕبٌُٔا

On para etmemek ُٚ خٔ٤ه لا

On metrelik sopa ile bile dokunmamak ةاشزهلاا عٞ٘ٔٓ

On parmağım yakasında ٚ٤ِػ طجوُا ذٌٔؽأ

On paraya on takla atmak ِِٜٚعٝ ءبٓ ماسأ

On parmağında on marifet مربؽ / شٛبٓ

On parmağında on kara ءاشزكلاا ش٤ضً / شزْلُٓ

On paralık etmek ٚؾعك / ُّٚرأ

On ikiden vurmak ّضؾُٔا ةبصأ

Bin dereden su getirmek ٍٞؽ داسٝ ّقُ / خِ٤عٝ ٌَُِّث عّسزر

عٞظُٞٔا

Kılı kırk yarmak ٚ ّوك

Yirmilik diş َوؼُا طشِظ

Bin pişman olmak ّذُ٘ا ّٖع عشه / ّذٗ

Bini bir paraya gitmek ًاذع ص٤خس / ش٤كٝ

Binin yarısı beş yüz o da biz de yok ٍبجُر لا / خ٤ٔٛأ ْشِؼُر لا

Bin türlü خلِزخٓ عاٞٗأ

Adı çıkmış dokuza inmez sekize تؽبص / ٚز٤ص عار / ٙشجخ شؾزٗا

خؼٔع

Bin gemle bağlanmak ٢ك مشطُا ًَ دّذُع / ًَشؼٓ َٔػ

19

ٜٚعٝ

Bin bir ayak bir ayaküstüne ّبٜغُا ٠ِػ ّبٜغُا ذٌٓٞر

Yiğitlik dokuzdur, sekizi kaçmak, biri hiç

görünmemek خػبغؾُا قصٗ ةٝشُٜا

Ayaküstünde elli yalan söylemek خعٓٝ ٢ك / ٠ِػ ةزٌُا

5.

İçinde Sayı Geçen Bazı Arapça Deyim ve Söz

Öbeklerinin Türkçe Karşılıkları

Bu bölümde, içinde sayı bulunan deyim ve söz öbekleri geçen

Arapça ifadeler ve onların Türkçe karşılıkları yer almaktadır. Bir önceki

bölümden farklı olarak burada, çok sayıda Arapça deyim ve söz öbeğinin

Türkçe karşılıklarında -açık ya da gizli- herhangi bir şekilde sayı ya da

ilgili sayının türediği kökten türemiş bir ifadenin yer aldığı

görülmektedir.

(15)

501 TÜRKÇE VE ARAPÇADAKİ İÇİNDE SAYI GEÇEN

BAZI DEYİM VE SÖZ ÖBEKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Tablo 11. İçinde Sayı Geçen Bazı Türkçe Deyim ve Söz Öbeklerinin Arapça Karşılıkları

20 Tablo 11. İçinde Sayı Geçen Bazı Türkçe Deyim ve Söz Öbeklerinin Arapça

Karşılıkları

Bir ayağı çukurda olmak شجوُبث َْعسٝ ب٤ٗذُبث َْعِس

Bir bardak suda fırtına koparmak ٕبغ٘ك ٢ك خؼَثَْٝص

Bir lisan bir insan ٕبغٗئث ٕبغُ ًَ

Bir Allah‟ın kulu ّالل دبجػ ٖٓ ذجػ

Lise eğitimi ّ١ٞٗبص ْ٤ِؼر Lise diploması خّ٣ٞٗبص حدبٜؽ Çifte vatandaşlık خ٤غ٘غُا ّ٢ئبُ٘ص Toptan fiyatına حشؾػ خؼثسأث بٛسٝضث ٝ ٢ٛ Pazartesi (günü) ِْٖ٤ْ٘صلاا )ّٞ٣( Salı (günü) ءبضَُِّضُا )ّٞ٣( Çarşamba (günü) ءبؼِثْسَلأا )ّٞ٣( Perşembe (günü) ظ٤َٔخُا )ّٞ٣( Pazar (günü) ذؽلأا )ّٞ٣(

Hıristiyanlarda muhtelif bayram ve ayinler ،ساشعلأا ظ٤ٔخُا ،طذؤُا ظ٤ٔخُا ،ِذَْٜؼُا ُظ٤َٔخ ِؼْصِلُا ُظ٤َِٔخ

Kâbe‟yi tavaf etmek غاٞؽأ خؼجع فٞط٣

Tebrikler ىٝشجٓ قُأ

Her çift eş değildir ٖ٤عٝص ٖ٤٘صا ًَ بٓ

Bugünkü tavuk yarınki kazdan iyidir حشغؾُا ٠ِػ حشؾػ ٖٓ ش٤خ ذ٤ُا ٢ك سٞلصػ

İnsanlar çift yaratılmış ٖ٤ؼثسأ ٚجؾُا ٖٓ نِخ٣

Birlikten kuvvet doğar ٖ٤٘صا ٖٓ َعكأ ٟشر ٕٞ٤ػ غثسأ

Azla yetinmeyen çoğu bulamaz ضجخ لا ٖٓ َعكأ ق٤ؿس قصٗ

Başlamak bitirmenin yarısıdır شخ٥ا قصُ٘ا ذؾر ٖكذُ٣ خٌِؾُٔا قصٗ ٟش٣ ٖٓ

Akıl akıldan üstündür ذؽاٝ َوػ ٖٓ َعكأ حش٤ضً ٍٞوػ

Her halükarda ا ًش٤خأٝ لاٝأ

21

Kesin boşanma خصلاضُبث خوِغ

Kafası karışık olmak )طاذعأ ٢ك( طاذْعلأ بًعبْٔخأ َةَشظ

Ayağını yorganına göre uzatmak ٚكبؾُ سذه ٠ِػ ْٚ٤ِعس ّذٓ

Üçgen شِّضُٓ

Çeşitkenar üçgen علاْظلأا قَِِزخُٓ شِّضُٓ

İkizkenar üçgen ْٖ٤هبغُا ٟٞزْغُٓ شِّضُٓ

Eşkenar üçgen علا ْظلأا ٟٞزْغُٓ شِّضُٓ

Helal süt emmiş ٖ٣ذ٤ُا ق٤ظٗ

6. Arapça ve Türkçesinde Aynı Sayı Geçen Bazı Deyim ve

Söz Öbekleri

Bu bölümde ise iki dilden deyim ve söz öbekleri eşleştirilirken,

öncekilerden farklı olarak, her iki dilde de içinde herhangi bir şekilde

benzer sayı ifadesi geçenler yer almaktadır.

(16)

502 / Prof. Dr. Nurettin CEVİZYrd. Doç. Dr. Senem SOYER EKEV AKADEMİ DERGİSİ

6. Arapça ve Türkçesinde Aynı Sayı Geçen Bazı Deyim ve Söz Öbekleri

Bu bölümde ise iki dilden deyim ve söz öbekleri eşleştirilirken, öncekilerden farklı olarak, her iki dilde de içinde herhangi bir şekilde benzer sayı ifadesi geçenler yer almak-tadır. Tablo 12. Arapça ve Türkçesinde Aynı Sayı Geçen Bazı Deyim ve Söz Öbekleri 21 Kesin boşanma خصلاضُبث خوِغ

Kafası karışık olmak )طاذعأ ٢ك( طاذْعلأ بًعبْٔخأ َةَشظ

Ayağını yorganına göre uzatmak ٚكبؾُ سذه ٠ِػ ْٚ٤ِعس ّذٓ

Üçgen شِّضُٓ

Çeşitkenar üçgen علاْظلأا قَِِزخُٓ شِّضُٓ

İkizkenar üçgen ْٖ٤هبغُا ٟٞزْغُٓ شِّضُٓ

Eşkenar üçgen علا ْظلأا ٟٞزْغُٓ شِّضُٓ

Helal süt emmiş ٖ٣ذ٤ُا ق٤ظٗ

6. Arapça ve Türkçesinde Aynı Sayı Geçen Bazı Deyim ve

Söz Öbekleri

Bu bölümde ise iki dilden deyim ve söz öbekleri eşleştirilirken,

öncekilerden farklı olarak, her iki dilde de içinde herhangi bir şekilde

benzer sayı ifadesi geçenler yer almaktadır.

22

Tablo 12. Arapça ve Türkçesinde Aynı Sayı Geçen Bazı Deyim ve

Söz Öbekleri

Sıfırdan… شلصُا ٖٓ

Bir Köroğlu bir Ayvaz ٕبعٝص / ٕاذ٤ؽٝ

Bir kulağından girip diğerinden çıkmak ٚ٤ٗرأ شثد ٚٓلاً َؼع

Birlik olmak حذؽاٝ ذ٣

İki ateş arasında kalmak ٖ٣سبٗ ٖ٤ث

İki güzellikten (rahmetten) biri ْٖ٤َ٤َْ٘غُؾُا ٟذؽإ

İki cihan ٖ٣ساد /ٕاساد İkili خّ٤ئب٘ص– ّ٢ئبُ٘ص İki taraflılık خّ٤ئبُ٘ص İkili antlaşma ّ٢ئبُ٘ص مبلّرا İki boyutlu ذْؼُجُا ّ٢ئبُ٘ص İki dilli خـُِا ّ٢ئبُ٘ص İki dillilik خـُِا خّ٤ئبُ٘ص İki meclislilik َ٤ضٔزُا ّ٢ئبُ٘ص İki kutuplu تطُوُا ّ٢ئبُ٘ص İki merkezli ضًشُٔا ّ٢ئبُ٘ص Üçlü bahis خصلاضُا ٠ِػ ٕبٛشُا Üç boyutlu تٗاٞغُا ّ٢صلاُص ،دبؼثلأا ّ٢صلاُص Üçlü antlaşma ٢صلاُص ٌقِِْؽ

Üç koldan saldıran düşman شِّضُٓ ُّٝذَػ

Üç yıllık plan خ٤صلاص خّطِخ

Üçüncü dünya شُبضُا ُْبؼُا

Üçüncü dünya ülkeleri شُبضُا ُْبؼُا ٍُٝد

Üç maymunu oynamak خصلاضُا دٝشوُا خٌٔؾث َٓبؼر

(17)

503 TÜRKÇE VE ARAPÇADAKİ İÇİNDE SAYI GEÇEN

BAZI DEYİM VE SÖZ ÖBEKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

22

Tablo 12. Arapça ve Türkçesinde Aynı Sayı Geçen Bazı Deyim ve

Söz Öbekleri

Sıfırdan… شلصُا ٖٓ

Bir Köroğlu bir Ayvaz ٕبعٝص / ٕاذ٤ؽٝ

Bir kulağından girip diğerinden çıkmak ٚ٤ٗرأ شثد ٚٓلاً َؼع

Birlik olmak حذؽاٝ ذ٣

İki ateş arasında kalmak ٖ٣سبٗ ٖ٤ث

İki güzellikten (rahmetten) biri ْٖ٤َ٤َْ٘غُؾُا ٟذؽإ

İki cihan ٖ٣ساد /ٕاساد İkili خّ٤ئب٘ص– ّ٢ئبُ٘ص İki taraflılık خّ٤ئبُ٘ص İkili antlaşma ّ٢ئبُ٘ص مبلّرا İki boyutlu ذْؼُجُا ّ٢ئبُ٘ص İki dilli خـُِا ّ٢ئبُ٘ص İki dillilik خـُِا خّ٤ئبُ٘ص İki meclislilik َ٤ضٔزُا ّ٢ئبُ٘ص İki kutuplu تطُوُا ّ٢ئبُ٘ص İki merkezli ضًشُٔا ّ٢ئبُ٘ص Üçlü bahis خصلاضُا ٠ِػ ٕبٛشُا Üç boyutlu تٗاٞغُا ّ٢صلاُص ،دبؼثلأا ّ٢صلاُص Üçlü antlaşma ٢صلاُص ٌقِِْؽ

Üç koldan saldıran düşman شِّضُٓ ُّٝذَػ

Üç yıllık plan خ٤صلاص خّطِخ

Üçüncü dünya شُبضُا ُْبؼُا

Üçüncü dünya ülkeleri شُبضُا ُْبؼُا ٍُٝد

Üç maymunu oynamak خصلاضُا دٝشوُا خٌٔؾث َٓبؼر

Üç gün aralıkla gelen humma شِِّْضُا ٠َُّٔؽ

23

Dördüncü dünya غثاشُا ُْبؼُا

Dört duvar arasında kalmak ٕبط٤ؽ خؼثسأ ٖ٤ث

Dört yol (ağzı) ،خؼثسلأا مشطُا ٠وزِٓ مشطُا مشزلٓ خؼثسلأا Dört işlem غثسلأا دب٤ِٔؼُا Kırkayak ٖ٤ؼثسأٝ ٍغثسأ ّأ Dört ayaklılar, hayvanlar غثسلأا ُداٝر Kırkıncı gün ٖ٤ؼثسلأا ٟشًر

(Malın) beşte birini almak ٍَبُٔا َظََٔخ

Beşinci olmak ََّْٞوُا َظََٔخ

Beş duyu ظٔخُا طاٞؾُا / ظٔخُا دبًسذُٔا

Beş vakit (namaz) ظٔخُا داٝلاص

Beş yıldızlı ّٞغٗ خغٔخ ٝر

Malın altıda birini almak; بًعْذَع َطَذَع

Altıncı olmak َّٞوُبَعَذَع Altıgen ٌَؾُا ّ٢عاذُع Altıncı his خعدبغُا خعبؾُا Yediz doğurmak َُٓبؾُا َغَّجَع Yedili ّ٢ػبجُّغُا Yedi köşeli غَّجَغُُٔا

Yedi ayda doğan bebek ُغَجْغُُٔا

Sekizgen َّٖٔضُٓ

Onlarca (eşya) ءب٤ؽلأا داشؾػ

On parmağını kandil edip yakmak بػٞٔؽ حشؾؼُا ٚؼثبصأ َؼؾ٣

Onda bir سبؾؼِٓ

Tam bin(lik) قََُّؤٓ ٌقُْأ

Yetmişe merdiven dayamak شٔؼُا ٖٓ ٖ٤ؼجغُا ةسبه

(18)

504 / Prof. Dr. Nurettin CEVİZYrd. Doç. Dr. Senem SOYER EKEV AKADEMİ DERGİSİ

7. Arapça ve Türkçesinde Farklı Sayı Bulunan Bazı Deyim ve Söz Öbekleri Son bölümde ise, benzer anlamlar ifade etmekle beraber, Arapça ve Türkçesinde bir- birinden tamamen farklı sayıların ya da söz öbeklerinin kullanıldığı deyim ve söz öbek-lerine yer verilmektedir. Burada dikkati çeken husus, aynı anlama gelen bir deyim ya da söz öbeğinde Türkçe ve Arapçada farklı sayı ifadeleri kullanılmasıdır.

23

Dördüncü dünya غثاشُا ُْبؼُا

Dört duvar arasında kalmak ٕبط٤ؽ خؼثسأ ٖ٤ث

Dört yol (ağzı) ،خؼثسلأا مشطُا ٠وزِٓ مشطُا مشزلٓ خؼثسلأا Dört işlem غثسلأا دب٤ِٔؼُا Kırkayak ٖ٤ؼثسأٝ ٍغثسأ ّأ Dört ayaklılar, hayvanlar غثسلأا ُداٝر Kırkıncı gün ٖ٤ؼثسلأا ٟشًر

(Malın) beşte birini almak ٍَبُٔا َظََٔخ

Beşinci olmak ََّْٞوُا َظََٔخ

Beş duyu ظٔخُا طاٞؾُا / ظٔخُا دبًسذُٔا

Beş vakit (namaz) ظٔخُا داٝلاص

Beş yıldızlı ّٞغٗ خغٔخ ٝر

Malın altıda birini almak; بًعْذَع َطَذَع

Altıncı olmak َّٞوُبَعَذَع Altıgen ٌَؾُا ّ٢عاذُع Altıncı his خعدبغُا خعبؾُا Yediz doğurmak َُٓبؾُا َغَّجَع Yedili ّ٢ػبجُّغُا Yedi köşeli غَّجَغُُٔا

Yedi ayda doğan bebek ُغَجْغُُٔا

Sekizgen َّٖٔضُٓ

Onlarca (eşya) ءب٤ؽلأا داشؾػ

On parmağını kandil edip yakmak بػٞٔؽ حشؾؼُا ٚؼثبصأ َؼؾ٣

Onda bir سبؾؼِٓ

Tam bin(lik) قََُّؤٓ ٌقُْأ

Yetmişe merdiven dayamak شٔؼُا ٖٓ ٖ٤ؼجغُا ةسبه

Milyonda bir ٕٞ٤ُِٔا ٢ك ذؽاٝ

24

Bin bir gece masalları خِ٤ُ ٝ خِ٤ُ قُأ دب٣بٌؽ

Bin kat حشٓ قُأ ٚ٘ٓ أٞعأ / َعكأ

Bin ölçüp bir biçmek ةبغؽ قُأ َٔؼ٣

Bin şahit ister ذٛبؽ قُأ ٠ُإ طبزؾ٣

Ramazan ona ulaşınca bitti sayılır شّؽد شّؾػ ارإ

Müşterinin yüz, satıcının bir gözü olmalı ٖ٤ػ خئبٓ ٠ُإ ١شزؾُٔا طبزؾ٣

حذؽاٝ ٚ٤لٌزك غئبجُا بٓأ

Birinin görmediğini iki kişi görür ذؽاُٞا ٙاش٣ لا بٓ ٖ٤٘صلاا ٟش٣

İki kişinin bildiği sır değildir شع ظ٤ُ ٖ٤٘صا ٖٓ شضًأ ٖ٤ث شغُا

İki karpuz bir koltuğa sığmaz ٖ٤زخ٤طث َٔؾر لا حذؽاٝ ذ٣

Bir taşla iki kuş vurmak ذؽاٝ شغؾث ٖ٣سٞلصػ ةبصأ

Bir elle verdiğini öbür elle almak ٟشخلأبث زخأ٣ ٝ ٍذ٤ِث ٢ِطْؼُ٣

7.

Arapça ve Türkçesinde Farklı Sayı Bulunan Bazı

Deyim ve Söz Öbekleri

Son bölümde ise, benzer anlamlar ifade etmekle beraber, Arapça

ve Türkçesinde birbirinden tamamen farklı sayıların ya da söz

öbeklerinin kullanıldığı deyim ve söz öbeklerine yer verilmektedir.

Burada dikkati çeken husus, aynı anlama gelen bir deyim ya da söz

öbeğinde Türkçe ve Arapçada farklı sayı ifadeleri kullanılmasıdır.

Referanslar

Benzer Belgeler

Pulse oksimetre cihazı ile oksijen satürasyonunun ölçümü, temel hemşirelik uygulamaları içerisinde yer alan yaşamsal bulguların değerlendirilmesi

2)The structure of dialogic genre is not only a reflection of social reality; it not only arises out of the socio-cultural or pragmatic context; rather it shapes the social

Bu çalışmada, uluslararası spor organizasyonlarına yönelik tutumların belirlenmesi için ölçek geliştirme çalışması gerçekleştirilmiştir. Elde edilen sonuçlardan

Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği dersinin, çalışmaya katılan öğrencilere toplumsal cinsiyete ilişkin eşitlikçi bakış açısı

In one study similar to present study, as a result of 6-week core strength training(Core strength, elastic resistance, medicine ball exercises) service velocity of young

Şimdi bunları toparlar, düşünmenin ve dilin temelinde tikel olanın ve olumlu olanın olduğunu söylersek, o halde tümel olumlu ve tümel olumsuz olan her ifadeyi de

Bu çalışmanın amacı; sıcak dövme kalıbı olarak yaygın kullanımı olan 1.2714 kalıp çeliği üzerine ticari ismi Thermo Dur olan elektrot ile kaplama yapılarak

Bütüncül yaklaşıma göre tasarlanan matematiksel modellemeyi öğrenme ortamına katılan veya katılmayan öğretmen adaylarının modelleme yeterlikleri