• Sonuç bulunamadı

Diş Çürükleri ve Beslenme

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Diş Çürükleri ve Beslenme"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Diş Çürükleri ve Beslenme

Vahide Ö zbayer *

Giriş

Diş sağlığı kişinin genel sağlığının ön em li b ir parçası ola ra k d ü şü n ü lü r. N orm a l ve sağlam dişler ve dişleri saran d ok u lar, v ü c u d u n b ü y ü m e sin d e , gelişm esinde ve sağlığın k oru nm asın da ö n em li rol o y n a rla r. İy i geliş­ mem iş, çürük ve kayıp dişler, kişinin yeteri k a da r y iy e ce k tü k etim in i engellem ek suretiyle yetersiz beslenm esine v e dolayısı ile h a sta lık lara karşı direncinin azalm asına sebep olu r.

Diş çürükleri ile yiyecek ve beslen m e arasındaki ilgi A risto zam anından beri bilinm ektedir. F şk a t b u b ilgiler, son 20 sene içe rsin d e İlmî bir değer kazanm ıştır.

Diş Çürüklerinin Etiyolojisi

Diş çürükleri ile ilgili faktörler genel olarak iki g u ru p a ltın d a t o p la n a ­ bilir:

1. D işin gelişmesi ile ilgili fak törler:

Dişin çü rü m eye karşı hassas ve da ya n ık lı olm ası diş gelişim i sıra­ sındaki beslenm e du ru m u n a bağlıdır. B ebeklik ç a ğ ın d a b ir ç o k m in e ra l v e diğer besin m addelerin in yeterli m ikta rda tem in edilm esi dişlerin sağlam olarak gelişm esini sağlar. Bu besin m a d d e le rin in b a şın d a k a l­ siyum , fosfor, A , D , ve C vitam inleri gelir. L a b o r a tu v a r h a y v a n la rı üzerin de sentetik diyetle yapılan araştırm alarda1 A , D v ita m in i y etersiz­ liği ve kalsiyum -fosfor oran ın ın 1 /3 olarak değştirilm esinin, diy ete flo r id ilâve edilm esine rağm en dişlerin n orm a l gelişm esini e n g e lle d iğ i sa p ta n ­ mıştır.

K alsiyu m ve fosfor iskeletin y a p ı taşıdırlar. Bu b a k ım d a n iskeletin, dolayısı ile dişlerin teşekkülü ve gelişim i alınan kalsiyum - fosfor m ik ta r ve oran ın a bağlıdır.

* H acettep e Ü niversitesi Sağlık B ilim leri Fakültesi E v E k o n o m isi Y ü k sek O k u lu Beslenm e ve D iyetetik B ölü m ü n d e Asistan.

(2)

D vitamini, kalsiyum ve fosforun ince barsaklardan emilmesini ve kemiklerde depo edilmesini temin ederek iskeletin ve dişlerin normal gelişmesini sağlar.

A vitamini, vücudun gelişmesine yardım ettiği için yetersizliğinde dişlerin gelişememesi, vücudun genel olarak gelişememesinden ileri geldiği şeklinde izah edilmektedir. Ayrıca protein yetersizliğinde de dişlerin norm al olarak gelişemediği ve çürümeğe meyilli olduğu saptanmıştır.

A m erika’ da yapılan araştırmalarda bebeklerin beslenme şekilleri ile süt dişi çürük sıklığı arasında ilişki olduğu ortaya çıkmıştır.2 Annenin çocu ğu 6 aydan fazla veya az emzirmesi, ya da doğum dan itibaren hazır m am alarla beslemesinin, süt dişleri çürük sıklığına etkisi olduğu görülmüştür. Araştırma sonuçlarına göre hazır mamalarla ve 6 aydan az bir süre anne sütü ile beslenerek büyüyen çocukların süt dişlerindeki çürük oranı, 6 aydan çok anne sütü ile beslenen çocuklardan daha fazladır ve en iyi dişler anne sütü ile beslenen çocuklarda bulun­ m aktadır. Bunun nedenleri şöyle izah edilmektedir. Anne sütü laktoz ihtiva eder. Birçok çocuk mamasının içinde ise sakkaroz (çay şekeri) bulunm aktadır. Sakkaroz, laktoza nazaran mikroorganizmalar tara­ fından daha çabuk ve kolaylıkla m etabolize edilmekte dolayısı ile diş üzerinde artan asit, diş çürümesine sebep olmaktadır.

T ü rk iye’de köylerde, annelerin % 3 1 inin çocukları 2 yaş sonrasına kadar em zirdiğine işaret edilmektedir. Şehirlerde ise bu oran % 6 dır.3 Ek m am a olarak süt alan çocukların oram, köylerde % 62 iken, şe­ hirlerdeki gecekondularda % 42 dir. Şehir bölgelerinde şeker, ve nişasta karışımı m am aların (Paro-A rı) köylere nazaran daha fazla kullanıldığı görülm ektedir. Bu bölgelerde yapılan araştırmada2 şehirdeki çocukların süt dişlerinde köy bölgelerine nazaran fazla çürük görülmesinin çocuk besleme alışkanlıkları ile ilgili olduğu sonucuna varılmıştır. Fazla mik­ tarda karbonhidrat alim inin diş çürümesini kolaylaştırdığı, sütün ise çürüğü önleyici etkisi olduğu kabul edilen bir husustur.

2. Diş geliştikten sonra çürüm eyi etkileyen faktörler:

Araştırıcılar dişler geliştikten sonra m eydana gelen çürüklerin etiyolojisini çeşitli açılardan ve farklı tekniklerle incelemişlerdir. Bu araştırmaların çoğu bio-kim yasal, beslenme ve bakteriyel faktörler üzerinde toplanmıştır. Genellikle, diş çürümesi dişin minesi ve denti- ninde m eydana gelen bir harabiyettir. Bu harabiyet bakterilerin karbon­ hidratları ferm ente etmesi sonucu açığa çıkan organik asitler tarafından m eydan a getirilir:

(3)

5 0 D İŞ Ç Ü R Ü K L E R İ V E B E S L E N M E

Bakteri -> E nzim -(-K arbonhidrat A s it + D iş —> Ç ürük

K arbonhidrat (bilhassa sakkaroz) alınm asından b irk a ç saniye sonra dişin etrafındaki ortam ın p H sı 7 den 5,5 a düşer. Bu p H m in en in tahribi için yeterlidir. M inenin tam harabiyeti için yukarıda işaret edil­ diği gibi dişin organik kısımlarını eriten proteolitik enzim lere de ih tiy a ç vardır. p H 5,5 a düştükten sonra ortam nötrleşinceye kadar takriben yarım saat geçmektedir. Eğer diyetle yeterli m iktarda protein alınırsa, aminler ve üre de alınmış olacağından bunlar m eydan a gelen asidi tam pon ederek dekalsifikasyonu önlem ektedirler. A y rıca diyette yeterli miktarda yağ varsa bunlar da dişin üzerini bir tabaka h alin de sararak sakkarozun dişe nüfusuna m ani olm aktadırlar.

Yapılan çeşitli araştırmalar, diş çürüğü sıklığının yüksek o ld u ğ u memleketlerin diyetlerinde daha fazla şeker ve beyaz ekm ek b u lu n d u ğ u ­ nu göstermiştir. Bu bulgular diş çürüm esine, protein, A , D v ita m in i kalsiyum ve fosfor yetersizliğinden ziyade, fazla ve sık aralıklarla şeker tüketiminin sebep olduğunu göstermektedir.

Çürümeyi Başlatan Faktörler

Dişin çürümesi için aşağıdaki üç faktör gereklidir: 1. Y iyecek diş üzerinde kalmalıdır.

2. Besin m addesi karbonhidrat, bilhassa sakkaroz olm a lıd ır. 3. Ağızda, diş üzerinde bakteri bulunm alıdır.

A ca b a bütün karbonhidratlar aynı derecede ç ü rü tü cü m ü d ü r? Hayır. En fazla çürütücü olan sakkarozdur. Sonra sırasıyla g lik oz ve bir polisakkarit olan nişasta gelir. K a rbon h idratlar arasındaki b u farklılıklar; aktiviteleri, erimeleri, nüfuz edişleri, m olekül ağırlıklar! ve hidroliz sonucu açığa çıkan enerjilerinin farklı oluşundandır. G en ellik le dissakkaritlerin m olekül ağırlıkları az, erim e ve d iffü zy on kabiliyetleri fazladır. Fakat bunlardan sadece sakkarozun h idrolizin d e fa zla enerji m eydana gelir. Bakteriler yüksek enerjide dah a tahripkâr old u k la rın d a n karbonhidratlar içersinde en tehlikelisi sakkarozdur.

Diş çürüm eleri üzerine iki yanlış fikir ileri sürülm ektedir. Birincisi, tabii şekerlerin (bal, kuru m eyvalar v. s.) rafine şekerler kadar çü rü tü cü olm adığıdır. H albuki denem e sonuçları böyle olm a dığın ı gösterm iştir. T a b ii şekerler ve rafine şekerler eşit derecede çü rü tü cü dü rler. ik in c i fikir beyaz ekm eğin esmer ekmekten daha fazla çü rü tü cü o ld u ğ u d u r . Fakat hayvanlar üzerinde yapılan denem eler, b ö y le k a rb o n h id ra tlı yiyeceklerin de diş çürüğü m eydan a getirm e oranlarının aynı o ld u ğ u n u göstermiştir.

(4)

B ESLENM E V E D İY E T D E R G İSİ 5 1

Çürüm eyi Kolaylaştıran Faktörler

Diş çürüğü yaygınlığı, şekerin kullanılma sıklığına ve form una bağlı olarak artar. Bu iki faktörün önem i yapılan bir araştırma sonucu ortaya konm uştur.4 Denekler, diş çürümeleri başlangıç aşamasında olan kim selerden seçilmiştir ve bunlar 4 guruba ayrılarak aşağıdaki diyetler uygu lan m ıştır:

Birinci guruba norm al diyet; ikinci guruba normal diyete ek, şeker solusyon u ; üçüncü guruba, ekmekleri içersine şeker; dördüncü guruba da öğü n ler arasında şekerli tatlılar verilmiştir.

S on u ç olarak birinci gurup hariç diğer üç guruptaki deneklerin diş çürüklerinde artma görülmüştür. Ö ğünler arasında verilen tatlılar asgariye indirildiğinde diş çürüklerinde yine artma görüldüğünden şekerin m iktarının değil şeklinin önem li olduğu anlaşılmıştır. Bu tatlılar tam am en kaldırıldığında diş çürüklerinde azalmalar olmuş, ikinci ve ü çü n cü gurupta ise son guruba karşın daha az çürüme meydana gel­ miştir.

Ç ürüm eyi Önleyen veya Azaltan Faktörler

Diş çürüm eleri dış faktörlere bağlı olm akla beraber, dişin de çürümelere karşı koru yu cu bir direnci vardır. Diş çürümelerini önlem ede en etkili besin m addesi flordu r. Flor beslenmede önem li fizyolojik rolü olduğu b ilin en 16 m ineralden biridir. Asid solüsyonlara karşı diş minesinin diren cin i arttırır, m inenin yenilenmesini sağlar. Florun kullanılması için en u ygu n yol sulara eklenmesidir. A yrıca florun süte ve tuza eklen­ m esinin de yararlı olduğu araştırmalarla gösterilmiştir.

Ç ü rü m eyi önleyen diğer bir besin maddesi de fosfatlardır. Labora- tuvarlarda hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar çürütücü etkisi olan diyete, sodyum trimetafosfat eklenmesinin, hayvanların dişlerinde çürü­ m eleri % 80 oranında azalttığını göstermiştir. Başka bir araştırmayla d a çocu kların sabah kahvaltısında yedikleri tahıl mamüllerine eklenen % 1 lik ortofosfatın diş çürümelerini azalttığı saptanmıştır.5 Ayrıca fosfoprotein , kazein gibi organik fosfat bileşiklerinin de önemli koruyucu özellikleri oldu ğu bilinmektedir.

Ç ü rü m en in m eydana gelebilmesi için diş üzerine bakterilerin y ığılm aları gerekm ektedir. Eğer katı ve tem izleyici özelliği olan yiyecek­ ler yenilirse bu durum ortadan kalkar. Böyle yiyecekler sebzeler ve m eyvalardır.

Ö zetleyecek olursak diş çürüm elerini önlem ek ve yayılmasını engellem ek için yapılm ası gerekli işler şunlardır:

(5)

52

DİŞ Ç Ü R Ü K L E R İ VI'. B E SLE N M E 1. R afin e edilmiş karbonhidratlar (sakkaroz) m üm kün o ld u ğ u ka­

dar az tüketilmelidir.

2. K arbonhidratlı yiyecekler günde üç öğün alınm alı, yem ek ara­ larında sık sık şekerleme ve benzeri m addeler a lın m a m alıdır. Fakat ara öğünlerde birşeyler yenmesi önlen em iyorsa alınan yiyecekler şekerleme yerine m eyva ve sebze olm alıd ır. B öylece diyette temizleyici özelliği olan yiyeceklere dah a fazla yer verilmelidir.

3. Dişin direncini de proteinli, fosfatdan zengin yiyecekler ve flo r la arttırmalıdır. (Bilhassa diş teşekkülü ve gelişmesi esnasında) 4. K oka-kola ve pepsi-kola gibi içeceklerin yerine süt ve ayran

kullanılmalı, hem diş sağlığı hem de beslenm e y ö n ü n d e n faydalı bir alışkanlık kazanılmalıdır.

K A Y N A K L A R

1. Bibby, B. G . : T h e Sym posium on N utrition in T o o th F orm ation a n d D en tal Caries, T h e Journal o f the A m erican M ed ica l Association 11 7: 30 4-3 21, 1961. 2 . Usmen, E .: Ankara ve K öylerindeki İlkokul Ç ocu kların da Diş Ç ü rü ğü Prcvelansı

ve Bunu Etkileyen Bazı Faktörler, D oçen tlik T ezi. s. 3-5, 36-63, 1970. 3. Baysal, A .: Present Situation in T u rk ey R eg ard in g M aln u trition in Infants an d

Preschool C hildren: Types o f Problem s, M ag n itu d e o f Problem s, L o c a tio n , T h e Turkish Journal o f Pediatrics, 10: 73-87, 1968.

4 . Nizel, A . E., Shulman, J. S .: In teıaction o f Dietetics and N u trition vvith D entistry, Journal o f the A m erican Dietetic Association, 5 5 : 470, 1969.

5 . T h e Effect o f Phosphale in Breakfast Cereals on D ental Caries, N u trition R e v ie w , 25 : 263-267, 1967.

Referanslar

Benzer Belgeler

Hipotez 1: Bağırsak kanserinde etkili enzimler LAB tarafından ince ve kalın.

• Diş çürüğü üç büyük hipotez ortaya atılmıştır. 1) Spesifik plak hipotezine göre, Streptococcus mutons ve Streptococcus sobri-nus çür üğü başlatmaktadir. 2)

Fakat bazen çürük çukurcuğu gizli kalır ve diş hekimi ancak yardımcı teşhis vasıtalarıyla (diş röntgeni gibi) teşhis koyabilir.. Çürük daima dişin yüzeyinden başlar

Devletin var oluş ilkelerinin belirlenmesinde ve toplumsal-siya- sal düzenin örgütlenmesinde insan doğasının temel özelliklerinin devreye sokulduğu; toplumsal/siyasal

Türkiye’nin de içinde bulunduğu 31 OECD ülkesine ait veriler kümeleme analizine alınarak trafik kaza sayılarına göre hangi ülkelerin benzerlik gösterdiği ve

Science, Technology and the Arts), DCMS (Department of Culture, Media and Sport) and The Work Foundation. Brief information can be reached on their organizational

alındığında sadece anne sütü alan ile yapay beslenen grup arasında kilo açısından bir fark saptanırken boy. açısından bir fark

%28'inin en az 1 porsiyon sebze tüketemediğini göstermektedir [7, 8]. Bunun yanında küçük çocukların %30'undan fazlası günlük haşlanmış ya da kızarmış