• Sonuç bulunamadı

Kadınlar daha uzun süre işsiz kalıyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kadınlar daha uzun süre işsiz kalıyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

KADINLAR DAHA UZUN SÜRE İŞSİZ KALIYOR

Seyfettin Gürsel, Duygu Güner, Burak Darbaz

Yönetici Özeti

Türkiye işgücü piyasası, işgücüne katılım, işsizlik oranı gibi önemli göstergelerde cinsiyete bağlı olarak büyük farklılıklar göstermekte ve bu farklılıklar işsiz kalma sürelerine de yansımaktadır. Kadınlarda uzun süreli işsizlerin toplam içindeki payı, erkeklere kıyasla çok daha yüksektir. İşgücüne katılan kadınların, erkeklere kıyasla daha iyi eğitim almış olmaları kadınlarda işsizlik sürelerinin uzamasına etki eden nedenlerden biridir. Bir diğer neden ise kadınların iş tecrübelerindeki yetersizliktir. İşsiz her 10 kadından 3’ünün daha önce hiç çalışmamış olması kadınların işgücü piyasasına uyumunu

güçleştirmekte, işsiz kalma sürelerini uzatmaktadır. İşsizlik sürelerinin kısaltılması ancak işgücüne katılan kadınların iş arama / iş bulma yetkinliklerinin geliştirilmesi, iş garantili meslek kursları, işverenlere yönelik kadın istihdamı teşvikleri benzeri projelerle gerçekleştirilebilir.

Kadınlar daha uzun süre işsiz kalıyor

Türkiye’de 2008’in 2. çeyreğinden beri gözlemlenen işsizlik artışı, küresel krizin de etkisiyle ivme kazanmış, mal ve hizmet talebinde yaşanan azalma üretim seviyesini ve dolayısıyla istihdam

olanaklarını daraltmıştır. Diğer taraftan tarım dışı işgücünün krizin etkisiyle trendinin üzerinde artması da işsizlik artışında etkili olmuştur. Ekonomik konjonktürün etkisinin yanında işsizlik oranını yükselten yapısal nedenler de bulunmaktadır. Bu araştırma notunda bu nedenlerden biri olan işsizlik sürelerini inceleyeceğiz. Türkiye işgücü piyasası, işgücüne katılım, işsizlik oranı gibi önemli göstergelerde cinsiyete bağlı olarak büyük farklılıklar göstermekte ve bu farklılıklar işsizlik sürelerine de yansımaktadır.

TUİK tarafından açıklanan Mayıs 2009 işsizlik süreleri istatistikleri incelendiğinde bu farklılaşma açıkça görülmektedir. Tablo 1’deki rakamlara göre işsizler arasında uzun dönemli işsizlerin payı kadınlarda yüzde 33 iken, erkeklerde yüzde 24’tür. Bir başka ifadeyle kadınlarda uzun süreli işsizlerin toplam işsizlere oranı erkeklerdekine kıyasla 9 yüzde puan daha yüksektir. Kısa dönemli işsizlik ise tam tersine işsiz erkekler arasında daha yaygın bir durumdur. Erkeklerde kısa dönemli işsizlerin toplama oranı, kadınlardakinden 6 yüzde puan daha yüksektir. Bu rakamlar kadın erkek işsizlik süreleri arasındaki yapısal farklılıklara işaret etmektedir.

Tablo 1 İşsizlik süreleri (Mayıs 2009)

Kadın Erkek Kısa (01-05 ay) % 45 % 51 Orta (06-11 ay) % 22 % 25 Uzun (12 ay ve üzeri) % 33 % 24 Toplam %100 %100 Kaynak: TÜİK

Şekil 1’de üç ayrı panelde sırasıyla 1-5 aydır, 6-11 aydır ve 12 ay ya da daha uzun süredir işsiz olanların toplam işsizler içerisindeki payları verilmektedir.

Prof. Dr. Seyfettin Gürsel, betam, Direktör, seyfettin.gursel@bahcesehir.edu.tr Duygu Güner, betam, Araştırmacı, duygu.guner@bahcesehir.edu.tr

Burak Darbaz, betam, Araştırmacı

Araştırma Notu 09/47

(2)

Şekil 1 İş arama sürelerine göre işsizlerin toplam işsizler içindeki payı

Kaynak: TÜİK, betam

(3)

Bu araştırma notunda işsizlik süreleri arasındaki bu farkı daha detaylı veriler içeren 2006 Hanehalkı İşgücü Anketi (HİA) ham verilerini kullanarak inceleyeceğiz.1 Kadınlarda uzun süreli işsizlerin toplam

içindeki payının erkeklere kıyasla daha yüksek olmasının arkasında yatan nedenler arz (rezervasyon ücretleri) ve talep (işgücü piyasasında olası ayrımcı eğilimler) yönlü olmak üzere iki ana çerçevede açıklanabilir. Ancak işe alım sürecinde yaşanan olası bir cinsiyet ayrımcılığını saptamak HİA verileriyle mümkün olmadığı için bu araştırma notunda arz yönlü değişkenlerin işsiz kalma süreleri üzerindeki olası etkilerini incelemekle yetineceğiz.

KUTU 1: Rezervasyon ücreti nedir?

İşgücü piyasasındaki kişiler kendilerine sunulan iş tekliflerini değerlendirirken bir fayda-maliyet analizi yaparlar. İş teklifini kabul etmenin faydası kazanılacak maaş ya da ücretle ölçülürken, iş teklifini kabul etmenin maliyeti çalışmama durumunun yada evde çalışmanın faydasından/ getirisinden

vazgeçmektir. Bu bağlamda, iş teklifini kabul etmenin fırsat maliyeti, iş teklifini kabul etmediği takdirde kişinin elde edeceği fayda/ getiri olarak tanımlanır. İş teklifini kabul etmenin fırsat maliyeti, gelecekte alınacak olası iş tekliflerinden elde edilecek kazanç olabileceği gibi işsizlik sigortasından yararlanmaya hak kazanan biri için işsizlik sigortası ödeneği ya da ev işleriyle uğraşan bir kadın için ev içi üretimin ekonomik değeri de olabilir.

İşin sağlayacağı fayda/ getiri, istihdam edilmenin fırsat maliyetinden daha yüksek olursa kişi o teklifi kabul edecek; aksi takdirde teklifi geri çevirip iş aramaya devam edecektir. Dolayısıyla kişinin iş teklifini kabul etmek için razı olacağı en düşük fayda (maaş ya da ücret), istihdam edilmenin fırsat maliyetine eşit olacaktır. Bu eşik değere “rezervasyon ücreti” adı verilir.

İş tekliflerini değerlendirmede belirleyici olan rezervasyon ücreti bireyin işsiz kalma süresi üzerinde de etkilidir. Örneğin benzer profesyonel donanıma sahip bir diğer kişi ile kıyaslandığında daha yüksek rezervasyon ücreti olan bir kişi (beklediği getiri daha yüksek olduğu için) iş teklifleri karşısında daha seçici davranacaktır. Daha yüksek rezervasyon ücretine sahip kişinin istihdam edilme olasılığı azalacağından işsizlik süresi de uzayacaktır.

İşgücündeki kadınlar daha eğitimli

Rezervasyon ücretlerinin HİA verileriyle incelenebilir önemli bir belirleyicisi beşeri sermayedir. Beşeri sermaye genelde eğitim ve iş tecrübesi seviyeleriyle tanımlanır ve özellikle eğitim seviyesi işgücü arzını şekillendirmekte; artan eğitim hem işgücüne katılım oranını arttırmakta hem de rezervasyon ücretlerinin seviyesini yükseltmektedir. Bu nedenle erkeklerden farklı olarak kadınların daha uzun süre işsiz kalmalarının arkasında kadınların yüksek eğitim seviyelerine paralel olarak daha nitelikli işler aramaları yatıyor olabilir.

Çalışanların ve işsizlerin eğitim düzeyine göre dağılımını gösteren Tablo 2’de işsiz kadınların eğitim seviyelerinin işsiz erkeklere göre oldukça yüksek olduğunu görülüyor. Dikkat çeken bir diğer nokta ise üniversite mezunu kadınların ağırlığı. İşsiz erkekler arasında üniversite mezunlarının payı oldukça düşükken (yüzde 9,4), kadınlarda bu pay yüzde 21,3’tür.2 Lise mezunlarının payları da kadınlarda

daha yüksektir; işsiz kadınların % 39,6’ sı lise mezunu iken aynı oran erkeklerde sadece % 25,4’ tür. Benzer şekilde çalışan kadınların da erkeklere kıyasla çok daha büyük bir kısmı üniversite mezunudur (yüzde 30,5’e yüzde 13,8). Yüksek eğitim seviyesi rezervasyon ücretlerinin seviyesini de

yükseltmektedir.

12007 HİA verileri henüz yayınlanmadığı için analizler 2006 HİA verileri kullanılarak tarım dışı işgücü için yapılmıştır. Kullanılan örnekleme tarım sektöründe ve/veya tarımla ilgili mesleklerde çalışanlar ve geçmiş dönemlerde tarım sektöründe ya da tarımla ilgili mesleklerde çalışmış olanlar ve/ veya tarımla ilgili mesleklerde iş arayan işsizler dahil edilmemiştir.

2Eğitim seviyesi artıkça işgücüne katılım artmakta, ama bu artış kadınlarda çok daha belirgin yaşanmaktadır.

İşgücüne katılım oranlarıErkekKadınLise altı 72.612.9Lise73.131.1Lise üstü86.070.9

(4)

Tablo 2 Eğitim durumları

Erkek Kadın

Çalışan İşsiz Çalışan İşsiz

Lise Altı %59,9 %65,2 %41,7 %39.1

Lise %26,3 %25,4 %27,8 %39,6

Lise üstü %13,8 %9,4 %30,5 %21,3

Toplam %100 %100 %100 %100 Kaynak: TÜİK, betam

Üniversite mezunlarının uzun süreli işsiz kalma ihtimalleri daha yüksekse, kadınlarla erkeklerin işsizlik süreleri arasındaki fark işsiz kadınlar arasında üniversite mezunlarının çokluğuyla açıklanıyor olabilir. Ancak Tablo 3’deki rakamlar bunu desteklememekte, uzun süreli işsizliğin her eğitim seviyesi için kadınlarda daha yaygın olduğunu göstermektedir. Kadınların ve erkeklerin arasındaki eğitim farkı, işsizlik süreleri arasındaki farkın bir kısmını açıklasa da, bütünü açıklamakta yetersiz kalmaktadır.

Tablo 3 Eğitim durumuna göre işsizlik süreleri

Lise altı Lise Lise üstü

Erkekler Kadınlar Erkekler Kadınlar Erkekler Kadınlar

01-05 ay %54,9 %42,1 %41,8 %37,9 %45,2 %39,6

06-11 ay %15,3 %15,2 %16,6 %12,8 %16,7 %15,9

12 ay ve üzeri %29,9 %42,6 %41,7 %49,3 %38,1 %44,5

Toplam %100 %100 %100 %100 %100 %100

Kaynak: TÜİK, betam

Kadınların iş tecrübesi daha az

Rezervasyon ücretlerinin belirlenmesinde işgücü piyasasında olanların eğitimi kadar iş tecrübesi de rol oynamaktadır. İş tecrübesini doğrudan ölçmek eldeki verilerle mümkün olmasa da kişinin daha önce çalışıp çalışmadığı bilgisi en azından iş tecrübesi olup olmadığının göstergesidir. Şekil 3’te görüldüğü gibi daha önce çalışmış olmak işsizlik sürelerini oldukça kısaltmaktadır. Daha önce çalışmış kişilerde kısa süre (1-5 ay) işsiz kalanların oranı yüzde 53 gibi yüksek bir seviyededir. Yine aynı grupta bir yıldan uzun süre işsiz kalma ihtimali yüzde 32 iken, daha önce herhangi bir işte çalışmamış kişiler için aynı ihtimal yüzde 55’tir.

Şekil 3 Daha önce herhangi bir işte çalışmış yada çalışmamış olma durumuna göre işsizlik süreleri

Kaynak: TÜİK, betam

Tablo 4’ de daha önce herhangi bir işte çalışıp çalışmama durumunun cinsiyete göre nasıl değiştiği verilmektedir. Kadın işsizlerde daha önce herhangi bir işte çalışmamış olanların oranı yüzde 36, erkeklerde ise bu oran yüzde 16’dır.

(5)

Tablo 4 İş tecrübesi

Kadınlar Erkekler Daha önce çalışanlar %63,7 %84,0 Daha önce çalışmayanlar %36,3 %16,0

Toplam %100 %100

Kaynak: TÜİK, betam

Bu nedenle daha önce çalışmamış olanlar için gözlemlenen uzun işsizlik süreleri özellikle kadınları etkilemektedir. Bu veriler ışığında, kadınların işsizlik sürelerinin daha uzun olmasında iş tecrübesi eksikliklerinin etkili olduğu görülmektedir. Bu bağlamda, kadınların işgücü piyasasındaki durumlarını düzeltmek için daha önce çalışmamış olan kadınların işgücü piyasasına uyumunu kolaylaştırıcı politikaların önemi büyük. Bu da ancak işgücüne katılan kadınların iş arama / iş bulma yetkinliklerinin geliştirilmesi, iş garantili meslek kursları, işverenlere yönelik kadın istihdamı teşvikleri benzeri projelerle kadın işgücünün desteklenmesi ile gerçekleştirilebilir.

Bir diğer açıklama da kadınların iş bulmak konusunda daha kararlı olduğu; iş bulma umudunu kolay kolay kaybetmeyerek daha uzun süreler işgücü piyasasında kaldıkları şeklinde olabilir. Ancak iş bulma umudu kalmadığı için iş aramayan kişilerin toplam işsizlere oranı incelendiğinde bu yargının da isabetli olmadığı anlaşılmaktadır. Umudu kırılan kadınların işsiz kadınlara oranı yüzde 32 gibi çok yüksek bir düzeyde seyretmekteyken erkeklerde bu oran yüzde 18 seviyesinde kalmaktadır. Açıkça

görülmektedir ki umudu kalmadığı için işgücü piyasasından çekilme kadınlarda göreli olarak daha yaygın bir olgudur, yani kadınların daha uzun süreli işsiz kalışının arkasında işgücü piyasasında kalmak için gösterilen bir kararlılık yatmamaktadır.

Toplumsal roller

Öte yandan örneklem daha önce herhangi bir işte çalışmış kişilerle sınırlandığında bile işsizlik süreleri kadınlarda daha uzundur ve kadınlarda işsizlik sürelerinin daha uzun olması her eğitim seviyesi için geçerliliğini korumaktadır. Diğer bir deyişle, eğitim ve iş tecrübesi göz önünde bulundurulduğunda bile işsizlik sürelerinde görülen cinsiyete dayalı farklılaşma tam olarak açıklanamamaktadır.

Sosyokültürel yapı kadınların işgücüne katılımını ve dolayısıyla istihdam ve işsizlik durumlarını belirleyen bir diğer önemli faktördür. Toplumsal roller ve cinsiyet algısı ev içi ekonomik aktivitelerle uğraşıyor olmayı kadınların işgücü piyasasına katılımına önemli bir alternatif haline getirerek rezervasyon ücretlerinin belirlenmesinde, dolayısıyla kadın istihdamının şekillenmesinde etkili olmaktadır. Ataerkil aile yapısında kadın gelirinin ek gelir olarak değerlendirilmesi ve kadınların temel sorumluluğunun ev içi işler olduğu algısı da bu duruma katkıda bulunmaktadır. Bir başka deyişle iş bulamayan kadınlar için ev işleri ile meşgul olmak her zaman kabul edilebilir ve üretken bir faaliyet olduğu için iş arayan kadınlar olası iş fırsatlarını değerlendirirken ev işlerindeki üretkenliklerini de göz önünde bulundurarak hareket etmektedir. Rezervasyon ücretleri ev işlerindeki üretkenlikleri de kapsayacağından bir kadın ile bir erkeğin rezervasyon ücretleri farklılaşacak, ev içi üretimin ekonomik değeri nedeniyle kadınların rezervasyon ücretleri görece daha yüksek bir seviyede oluşacaktır. Ev işlerindeki üretkenlik rezervasyon ücretlerini yükselterek bu beklentileri karşılayacak iş bulma olasılığını düşürecek, dolayısıyla kadınların işsiz kaldıkları süreyi uzatacaktır. Bu nedenle kadın istihdamının önündeki en önemli engellerden biri belki de bu ev içi sorumluluklardır.

Eğitim, iş tecrübesi ve ev içi üretkenlik vb. arz yönlü etkenler analize dahil edildiğinde bile talep yönlü etkenler göz ardı edilmemelidir. Zira işgücü piyasasındaki talep yönlü bir cinsiyet ayrımcılığı da benzer sonuçlar doğuracaktır. İşverenlerin, aynı üretkenliğe sahip bir kadın ve bir erkek arasında tercih yaparken erkeği istihdam etme eğiliminde olması, kadınların iş arama sürelerini ve dolayısıyla işsiz kalma sürelerini uzatacaktır. Bu nedenle, mevcut çalışmanın, işverenlerin olası cinsiyet ayrımcılığını ölçmeye izin veren işveren anketleriyle desteklenmesi gerekmektedir.

Şekil

Şekil 1 İş arama sürelerine göre işsizlerin toplam işsizler içindeki payı
Tablo 3 Eğitim durumuna göre işsizlik süreleri

Referanslar

Benzer Belgeler

PREMIUM Yüksek standartları ile sürüş konforu ve zevkinizi en üst seviyede yaşatacak olan Premium donanım, görsel destekli arka park sensörü, Suedia - Kumaş koltuk

Terlik sistemlerine yönelik tüm ihtiyaç ve proseslere özel onlarca farklı çözüm sunan Kimpur, Ar-Ge çalışmaları ile sert ve yumuşak terlik sistemleri için yeni

Yurtdışında çalışıp yaşamayı tercih eden işsizlerin bir önceki seçimde oy verdikleri partilere göre dağılımlarına baktığımızda özellikle İyi

Haştemoğlu, Serap İnci, Mehmet Kaya, Bünyamin Kocaoğlu, Mehmet Köseoğlu, Miloš Lukovic, Ömer Metin, Cengiz Mutlu, Tuncay Öğün, Kemal Saylan, Alfina

Gösterme Eki: Ünlüler ve ötümlü ünsüzlerden sonra -dı/-di, ötümsüz ünsüzlerden sonra - tı/-ti, birinci ve ikinci kişi teklik iyelik eklerinden sonra -nı/-ni,

Üstün sertlik ve tokluğu bir araya getiren Hardox ® aşınma plakası, en zorlu ortamlarda her türlü ekipman, parça ve yapının servis ömrünü uzatmak için tercih

Eğer klinik testler de, hayvan ve hayvan doku kültürü testleri gibi sonuçlanırsa, bu madde grip virüsüne karşı olağanüstü bir koruma sağlayacak.. Michigan

 Eğer ücret katılıkları varsa, fiyatlar düştükçe ücretler reel anlamda yükselir ve toplam talep artar. Diğer bir neden olarak, reel balans etkisi de talebin artmasına