• Sonuç bulunamadı

PANDEMİ DÖNEMİNDE EĞİTİM VE ÖĞRENCİ PSİKOLOJİSİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "PANDEMİ DÖNEMİNDE EĞİTİM VE ÖĞRENCİ PSİKOLOJİSİ"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

PANDEMİ DÖNEMİNDE EĞİTİM ve

ÖĞRENCİ PSİKOLOJİSİ

(2)

Yaklaşık bir yıldır devam eden pande-mi sürecinde okul öncesi çağından, üniversite gençliğine kadar milyon-larca öğrencimiz uzaktan eğitim ile tanışmıştır. Biz eğitimcilerin bile bir çoğumuzun bi haber olduğu uzaktan eğitim modeli tombaladan çıkar gibi karşımıza çıkmıştır. Oldukça uzun sa-yılabilen bu süreçte eğitim eşitsizliği ortaya çıkmıştır. Devlet okullarında öğrenim gören öğrencilerin neredey-se yüzde elliden fazlası teknolojik ne-denlerle bu eğitimden yararlanama-mıştır. İlk zamanlarda EBA’ya ulaşımda zorluk yaşayan öğrenciler, uzun bir süre eğitimden yoksun kalmışlardır. Bu öğretim yılının başında başlatılan giri-şimlerle kısmen de olsa EBA’ya erişim sağlanmaya çalışılsa da istenen hedef-lere ulaşılamamıştır. EBA’ya erişimde Burdur ili her ne kadar 1. olsa da, Tür-kiye genelinde durum hiç iç açıcı de-ğildir.

Özel eğitim kurumlarında okuyan öğ-renciler ise kısa bir zaman diliminde dijital eğitime başlamıştır. Yerel ölçekli ya da kurumsal eğitim kurumları uzak-tan eğitime gerekli özeni göstermiş, daha iyi bir eğitim sunmaya gayret göstermişlerdir. Yüz yüze eğitim kadar olmasa da özel okul öğrencileri eğitim açısından çok şanslıydılar. Ancak dev-let okullarında okuyan da özel okulda okuyan da uzaktan eğitimin olumsuz-luklarını birlikte yaşamaya başlamıştır. Geçen yıl ve bu yıl 1. Sınıfta okuyan öğrenciler o kadar şanssız bir eğitim - öğretim ile karşılaştılar ki; sanırım öğ-retmenlerinin ve arkadaşlarının sima-larını bile unutmuşlardır. Özel öğretim kurumları okulların açılması için her türlü önlemi alıp, gerekli yatırımları ya-parak yoluna devam ederken, devlet okullarında aynı önlemler yeterli ölçü-de alınamamıştır.

Uzaktan eğitim sırasında ölçme ve de-ğerlendirme işlemlerinin de ne kadar doğru yapıldığı da ayrı bir sorundur. Öğretmenlerin kimi, neye göre değer-lendirdiği hakkında da soru işaretleri oluşmuştur. Özellikle Özel eğitim ku-rumlarının ilkokul birimlerinde sınıf

(3)

öğretmenlerine bağlılık ile dersler bütün ve ders disiplini içinde işlenir-ken, bazı branşlarda öğrenci tarafın-dan öğretmenler yok sayılabilmiştir. Derse devam zorunluluğu olmadığı için de ders verimliliği azalmıştır. Geçen yıl LGS ve YGS sınavlarına girecek olan öğrencilerimizin yaşa-dıkları talihsizlikler ise işin en tuhaf yanıdır. Sınav tarihlerinin sürekli olarak değiştirilmesi sınava girecek olan öğrencilerimizin psikolojilerini olumsuz yönde etkilemiştir. Sınav kaygısını aşmış olan öğrencilerde bile sınav kaygısı ortaya çıkmıştır. Sınava girecek olan bu öğrencileri-mize ruhen çöküntü yaşatılmıştır. 2019 - 2020 eğitim öğretim yılında üniversitelerin iki yıllık ön lisans bö-lümlerine yerleşen gençlerimiz ne-redeyse hiç okula gitmeden mezun olmaya adaylardır. Aldıkları meslek eğitimleri ile nasıl verimli bir iş ha-yatı sunacakları merak konusudur. Şöyle ki; sürekli ekran karşısında oturan öğrencilerde görme ve ek-lem bozuklukları meydana gelmiş-tir. Bunların yanı sıra obezite bir nesil ortaya çıkmıştır. Buna bir de sürekli eve kapanan öğrencilerimizde oluşan psikolojik bozuklukları ekleyecek olur-sak, uzaktan eğitim sürecinin yarattığı olumsuzlukları açık ve net olarak göre-biliyoruz.

Obezite bir nesil…

Pandemi döneminde eve kapanan hem yetişkinler hem de çocuklarda can sıkıntısından ötürü sürekli ye-me-içme isteği hasıl olmuş, toplumun %90’ı aşırı şekilde kilo almıştır. Alınan fazla kilolar bile insanların psikolojisini bozmaya yetmiştir.

Yüz yüze eğitim ile birlikte öğrencile-rimizin akademik yönden eksikliklerini tespit edip, desteklenmesi

(4)

tedir. Bundan da önemlisi, öğrencilerin bozulan psikolojilerini de çok iyi gözlemlemeli ve gerekli çalışmalar yürütülmelidir.

Koronavirüs salgını sonrası öğrencilerin psikolojik konuda destek-lenmesi ve yönlendirilmesi sürecidir. Olağanüstü bir dönemden geçerken öğrencilerin onları olumsuz etkileyecek haberlere ve olaylara maruz kalması, uzun süre ev dışına çıkamamaktan kaynaklı bunalım, akranlarıyla iletişim kuramamaları ve sosyalleşememeleri öğrencilerin psikolojik durumlarını doğrudan etkilemektedir. Virüs salgını sonrası bu etkileri en aza indirmek için öğrencilerin gerekli psikolojik destek ve rehberlik hizmetlerinden faydalanması gerek-mektedir. Öğrencilere sunulacak bu hizmetlerin doğru şekilde doğ-ru kişilere sunulması için psikolojik danışmanlık ve rehberlik öğret-menlerinin süreçte aktif olması gerekmektedir.

Bu süreçte eğitim kurumlarına düşen görev kadar, ebeveynlere de büyük görev düşmektedir. Aileler çocukları ile daha etkili bir ileti-şim kurmalı, olumlu davranışları takdir ederek psikolojik iyileşmele-re ışık tutmalıdırlar. Kısacası bu zorlu süiyileşmele-reci hep birlikte el ele, gönül gönüle atlatmamız gerekiyor.

TEK DERDİMİZ KAYIP BİR NESİL YETİŞTİRMEMEK….

Referanslar

Benzer Belgeler

Sektörün finansal analiz sonuçları bir bütün olarak düşünüldüğünde likidite sorunu olmadığı yıllar itibari ile kısa vadeli bir kaynak yapısından uzun

Dünyada kamu tekeli firmalar tarafından gerçekleştirilen kömür, petrol, doğalgaz gibi enerji üretimi ve dağıtımı faaliyeti daha sonra özel firmaların daha etkin

firmasının mevcut kalite sistemi hakkında bilgiler verilip, PAF (Önleme - Değerlendirme - İç Başarısızlık) yöntemine göre 2018 yılına ait kalite

Fakültesi Dergisi 1 2,8 28 Total Quality Management & Business Excellence 1 2,8 11 Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 1 2,8 29 Uluslararası Global Turizm Araştırma

Anti sosyal davranışlar alt boyutuna ilişkin ortalama puanlarına bakıldığında, mesleki teknik liselerinin diğer lise türlerine göre daha yüksek ortalamaya sahip

Şekil 4’e göre günde 3,20 $ kapsamında ölçülen yoksulluk açığı endeksi ile toplam dağıtılan mikro kredi miktarları arasında negatif ilişki olduğu

Öte yandan kentin bir gezinme alanı olarak avare tarafından kullanımı modern kentin kuruluş esasıyla uygundur, bir diğer deyişle avareliğin toplumsal ilişkileri

olumsuz ekonomik etkilerinin en çok kadınları etkilemesi konuları halen ağırlıklı olarak feministler tarafından gündeme taşınan konular. Söz konusu toplumsal cinsiyet