Ağız lezyonları
• Dişler
• Çiğneme Kasları
• Dil
• Yumuşak- sert damak
• Ağız tabanı
• Tükrük bezleri
• Tonsiller
• Diş etleri
• Dudak
• Ağız patolojilerinin teşhis ve tedavisinde dişhekimi rol oynar.
• Patolojilerin ön değerlendirmesi klinik olarak yapılır.
• Klinik muayene sonucunda ön tanının oluşturulur, gerekirse radyografik ve
laboratuvar testler kullanılarak kesin tanıya
gidilir.
• Ağız patolojisinin değerlendirilmesinde izlenen yollar:
1. Anamnezin alınması, ağız içi ve ağız dışı muayenenin yapılması
2. Lezyonun rengi, büyüklüğü, ülser varlığı ve kanama durumunun kaydedilmesi
3. Lezyonla birlikte çevre dişler ve dokuların muayenesi 4. Gerekirse görüntüleme tekniklerinin kullanılması
5. Gerekirse laboratuvar testlerinin kullanılması 6. Bazı durumlarda biyopsi yapılması
Tüm bunların sonucunda tedavi planlaması yapılır.
Mukozal lezyonlar
Vezikülobüllöz hastalıklar:
• Vezikül 0,5 cm’den küçük, bül 0,5 cm’den büyük içi sıvı dolu kese
• Viral, immünolojik veya kalıtımsal nedenli
Herpes enfeksiyonları:
• Herpes simpleks ve herpes zoster olarak ikiye ayrılır. Etken herpes simpleks virüsüdür. (HSV)
• Genital ve oral enfeksiyonlara neden olan viral bir hastalıktır.
• HSV-1 virüsü oral florada bulunur, vücut direncinin düştüğü durumlarda dudak
köşesinde uçuk denen lezyonlara sebep olur.
• Primer herpeste sistemik tutulum, sekonder herpeste lokal tutulum gelişir.
• Primer enfeksiyon çocuklarda veya daha önce virüsle karşılaşmamış yetişkinlerde görülür.
• Ağız çevresinde vezikül ve ülserler gelişir.
• İyileştiken sonra vücutta yerleşir ve bağışıklık sisteminin zayıfladığı dönemlerde sekonder
lezyonlara neden olur. Genellikle dudak köşesinde yerleşerek herpes labialise neden olur (Uçuk).
Herpes Simpleks
• Akut tablo 10 gün içerisinde iyileşir
• Lenfadenopati ve ateşe neden olur
• Asiklovir, bol sıvı tüketimi, analjezik-antipiretik
tedavi amaçlı hastaya verilir.
Herpes Simpleks
• Akut dönemde bulaşıcıdır.
• Enfekte bölgeye cildin teması halinde bulaşma olabilir.
• Kan tetkiklerinde HSV-1 HSV-2 ve HSV-3
değerlerine bakılır.
• Enfekte bölgeye temas edilirse, sağlık
personelinin parmağında herpetik whitlow (dolama) adı verilen lezyon görülebilir.
• Parmakta vezikül veya püstül oluşur,
sonrasında ülserasyon görülür. Ağrılıdır.
Varisella zoster (su çiçeği)
• Varisella zoster virüsünün neden olduğu primer olarak görülen çocukluk dönemi hastalığıdır.
• Kaşıntılı vezikül, püstül, ülserler ve ağız mukozasında çoklu ülserler görülür.
• Beraberinde enfeksiyon bulguları, akciğer,
beyin veya diğer organ komplikasyonları
gelişebilir.
• Herpes Zoster virüsünün sekonder olarak ZONA
neden olduğu bir hastalıktır.
• Genellikle çocukluk döneminde görülen
suçiçeği hastalığını etkeni olan virusün duyusal ganglionlara yerleşmesi sonucu ilerleyen
yaşlarda ortaya çıkan tablodur.
• Fasiyal veya trigeminal siniri tutarsa ağız ve çevresinde zona hastalığı görülebilir.
• Şiddetli ataklarda büyük ülsere lezyonlar ağrılı ve hasta için zorlayıcıdır.
• Tedavisinde asiklovir ve ağrı kesiciler kullanılır.
El-ayak-ağız
• Çocukluk döneminde görülen bulaşıcı bir hastalıktır.
• Etkeni coxsaki virüs, enterovirüs 71
• Solunum yoluyla,
tükürükle, yakın temasla ve dışkı yoluyla bulaşabilir.
• Yüksek ateş, bademcikte kızarıklık, ağız içinde aft ve ciltte döküntü
• Tedavisi semptomatiktir.
Ülseratif durumlar
• Ülser: yüzey epiteli ile birlikte altındaki bağ
dokusunun da bir miktar kaybı sonucu ortaya çıkan ağrılı yaralardır.
• Ağızda en sık görülen lezyonlardır.
• Travmatik, bakteriyel, viral veya fungal enfeksiyonlar, immünolojik ve neoplastik nedenlerle görülebilir.
• Dental işlemler sırasında sağlık personelinin hatalı veya kontrolsüz manipülasyonu da travmatik
ülserlere neden olabilir.
• Ağız içine kimyasalların akması, bazı bitki veya ilaçların koyulması, sıcak-sert gıdalar etken
olabilir.
• Baş-boyun bölgesi kanserlerinde uygulanan
radyoterapi veya kemoterapi sonucu ağızda
ülserasyonlar gelişir.
Aftöz Stomatitler
• Nedeni tam olarak
bilinmemekle beraber demir, vitamin B-12, folik asit eksikliği,
hormonlar ve stres etken olarak kabul edilmektedir.
• Minor ve major olmak üzere tipleri
bulunmaktadır.
• Ağrılı ve tekrarlayıcı ülserler görülür. Yüzeyel ve çevresi kırmızı-sarı renklidir.
• Tedavisinde topikal ajanlar kullanılır.
• Majör tipi skar bırakarak iyileşir. Daha büyük
ve çok daha ağrılıdır. Daha geç iyileşir.
Sistemik hastalıklar
• Sifiliz (frengi), gonore (bel soğukluğu)
tüberküloz (verem) ve behçet gibi sistemik
hastalıklarda da ağız içerisinde bu hastalıklara özel ülserasyonlar görülebilir.
• Behçet hastalığında görülen ağız lezyonları minör aftöz stomatit ile aynı klinik
görünümdedir.
Allerjik reaksiyonlar
• İlaçlara bağlı allerjik reaksiyonlar görülebilir.
Kırmızı alanlar, ülserler veya veziküller gelişebilir.
• Dudaklarda ve yüzde şişlik gelişebilir.
• Kontak allerjileri ise diş macunu, gargara,
protez kaide materyali, topikal ilaçlar ve dolgu
materyalleri gibi maddelere karşı ülsere kırmızı
lezyonlar şeklinde görülür.
Beyaz lezyonlar
• Bu tip lezyonlar ağız içerisinde herhangi bir
yerde ama genellikle yanak mukozası veya dilde
görülen beyaz renkli lezyonlardır.
• Bu grupta Lökoödem, beyaz süngerimsi nevus, nikotin stomatiti, kıllı dil, hairy lökoplaki, idiyopatik
lökoplaki, coğrafik dil, liken planus, lupus eritematozus ve kandida enfeksiyonları sayılabilir.
Kıllı Dil
• Kötü ağız hijyeni, aşırı sigara - alkol tüketimi, uzun süreli
antibiyotik kullanımı, alkollü ağız garagaralarının uzun süreli kullanımı, reflü, bazı ilaçların kullanımı, ağız
solunumu gibi etkenler sonucu dilin filiform
papillarında oluşan büyüme tablosudur.
• Hastanın oral hijyeni sağlanıp ilgili bölgeyi temizlemesi
önerildiğinde dil eski haline döner.
Lökoplaki
• Sebebi tam olarak bilinememektedir.
Sigara, alkol, kronik travma, mantar enfeksiyonları sonucu geliştiği
düşünülmektedir.
• Bulunduğu yüzeyde kazınmayan sert beyaz renkli lezyonlardır. Premalign (kansere neden olabilen)
lezyonlardır.
• Kıllı lökoplaki AIDS hastalarında
görülen genelde dil kenarında beyaz, yüzeyden kabarık lezyonlardır.
Liken planus
• Kronik bir mukoza ve deri hastalığıdır.
• Nedeni tam olarak bilinememektedir.
• Çok çeşitli formlarda görülebilir. Genelde
beyaz çizgiler halinde plak formunda görülür.
Kırmızı-mavi lezyonlar
• Lezyonun içeriğinde damarlanmanın mevcut olduğu veya mukozada atrofi sonu altındaki damarlanmanın belirgin hale geldiği bu yüzden kırmızı-mavi renkli
olarak görülen lezyonlardır.
• Hemanjiyom (kılcal damarların iyi huylu tümörü), piyojenik granülom, dev hücreli granülom,
eritroplaki (prekanseröz), kaposi sarkomu (AIDS ile ilişkili), B12 ve demir eksikliği (mukoza atrofisine bağlı) gibi patolojiler kırmız- mavi renkli görünüme neden olur.
B12 ve Demir eksikliği
• B12 ve demir eksikliğinde anemi gelişir.
• Dilde papillerin atrofisi (silinmesi, mukozanın incelmesi) sonucu parlak kırmızı görünür.
Yanma ve hassasiyet olur.
• Dudak köşesinde anguler şelitis görülür.
Peteşi ve ekimoz
• Peteşi ve ekimozlar da kırmızı renkli görünür.
Ancak diğer lezyonlardan farkı kanama sonucu gelişmesidir.
• Peteşi iğne ucu şeklinde, ekimoz daha büyük yama şekline kanama odaklarıdır.
• Genelde travmaya bağlıdır. Ancak kanama ve pıhtılaşma bozuklukları, ağız kanserleri, lösemi, kalıtsal hastalıklar veya enfeksiyon sonucu da görülebilir.
Pigmente lezyonlar
• Melanin pigmentine bağlı olan veya olmayan lezyonlar olarak iki gruptur.
• Oral melanotik maküller (lekeler) çeşitli sendromlarla
birlikte veya tek başına görülen melanin renklenmeleridir.
• Melanoma; cilt kanseridir. Melanotik maküllere çok benzer.
• Ağız mukozasında ayrıca amalgam tattoo, metal renklenmeleri, ilaca bağlı renklenmeler, fizyolojik renklenmeler ve sigaraya bağlı renklenmeler de görülebilir.