• Sonuç bulunamadı

KÜRESEL SAĞLIK

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "KÜRESEL SAĞLIK"

Copied!
23
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

DERS 10

(2)

Dünyada gerçekleşen ölümlerin yaklaşık % 23’ü çevresel etkilerle gerçekleşmektedir.

Düşük ve orta gelirli ülkelerde çevresel hastalıklar daha fazla görülmektedir.

Erkekler, mesleki riskler ve yaralanmalara,

(3)

Bulaşıcı hastalıkların kontrolünde yayılma zincirinin bozulması gerekir.

Günümüzde veba, tifüs gibi hastalıklar artık nadir görülmektedir, çiçek hastalığı ise uluslararası çaba ile yok edilmiştir ama kolera dünyanın birçok

bölgesinde hala görülmektedir.

Gelişmekte olan ülkelerde özellikle sıtma gibi hastalıklar ciddi ve yaygın şekildedir.

(4)

Enfeksiyonlar farklı şekillerde yayılmaktadır. Doğrudan temas

Damla yayılım

Ortak yolla yayılım

Vektör yoluyla bulaşma

(5)

Dünya genelinde, 5 yaş altı çocuklarda düşük ağırlıklı olma oranı 1990 yılında %25 iken, 2014 yılında %14.3’e

düşmüştür.

Malnütrisyon, bulaşıcı ishal, difteri, boğmaca gibi

hastalıklar çocuk ölümlerinde önemli rol oynamaktadır. Ekolojik koşulların değişmesi,

yaşam koşullarının iyileşmesi, aile boyutunun küçülmesi,

(6)

MALARYA/SITMA

Dünya nüfusunun 1/3’ünden fazlasının yaşamını sıtma nedeniyle tehdit altındadır.

2013’te çoğu çocuk olmak üzere Afrika’da 584 bin ölüm sıtma yüzünden gerçekleşmiştir.

Sıtmaya neden olan parazitin 100’den farklı türü

bulunmaktadır, bunlardan dördü çoğunlukla insanlara bulaşmaktadır.

(7)

Parazit, kırmızı kan hücrelerinde bulunduğu için sıtma organ bağışı, kan aktarımı, kirli kan bulaşmış iğnenin kullanılması ile de bulaşabilir.

İklim hem parazit hem de sivrisinekleri etkiler. Sivrisinekler düşük nemde yaşayamaz.

Yağışın çok olduğu yerler ve birçok tropik bölgede

(8)

AIDS

1981’de ilk teşhis konulan hastalar şırıngaları ortak kullanan uyuşturucu bağımlıları ve eşcinsel erkeklerdir. Tedaviye yanıt vermeyen enfeksiyonlar ve hastalıklar ölümle sonuçlanmıştır. Başlarda bu hastalığın kökeni gizem perdesi ile örtülü

durumdaydı.

İlk olgu 1 Aralık 1981 yılında tanımlanmış olmasına karşın, bilim insanları 1957 yılına ait donmuş kan örneklerinde HIV'e

(9)

HIV-1 Sahra-altı Afrika’daki SVI ile yakından ilişkili gelişmiş ve 1930’ların ortalarında insan olmayan primatlardan insanlara geçmiştir.

Ardından virüs değişime uğramış ve ani mutasyonlarla HIV-1’e evrilmiştir.

(10)

HIV bulaştığı vücutta özellikle CD4T kan hücrelerine yerleşerek çoğalır.

Zarar gören CD4T hücreleri giderek azalır ve bunun sonucu olarak vücudun bağışıklık sistemi yıkıma uğrar. Vücut

direnci zayıflayan hastada, normalde zararsız olan, hafif geçen ya da ender rastlanan bazı hastalıklar belirir.

Kesin tanı için anti-HIV (ELISA) testi yapılır.

(11)

Sağlık Bakanlığı verilerine göre 30 Kasım 2016 tarihi itibari ile ülkemizde 1.661 HIV, 73 AIDS vakası olmak üzere toplam 1.734 vaka doğrulama testi pozitif tespit edilerek bildirilmiştir.

Bildirimi yapılan vakaların %84,3’ü erkek, %15,7’si ise kadındır. 2010 yılında HIV pozitif

(12)

Günümüzde doğru zamanda ilaç tedavisine başlayan HIV pozitifli bireyler kaliteli ve sağlıklı bir yaşam

sürdürebilirler.

Geç HIV tanısı alan ve AIDS evresinde olan kişiler dahi ilaç tedavisiyle sağlık ve yaşam kalitelerini artırarak yaşamlarını sürdürebilirler.

Bunların yanı sıra, HIV pozitif annenin; gebelik

döneminde, doğum sırasında ilaç tedavisi alması, doğum sonrasında bebeğe uygulanan ilaç tedavisi ve

(13)

“EVERYBODY COUNTS”

Hastalığın ilk tanımlandığı yıllardan beri HIV pozitif kişiler toplum tarafından ayrımcılığa uğramakta ve

dışlanmaktadırlar.

Dünya Sağlık Örgütü, hastalığın öneminin anlatılabilmesi, toplumun bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi ve korunma yollarının öğretilmesi için 1 Aralık gününü "Dünya AIDS Günü" olarak ilan etmiştir.

Her yıl 1 Aralık için bir slogan belirleyerek tüm ülkelerin bu slogan çerçevesinde toplumu bilgilendirmeye yönelik

(14)

HIV enfeksiyonu, HIV pozitif kişilerle aynı iş yerinde

çalışmak, aynı okulda okumak, aynı ortamda

bulunmakla, ortak çatal kaşık kullanmakla, dokunmak,

tokalaşmakla, telefon, kitap, defter gibi araçları ortak

kullanmakla, ortak duş-banyo alanlarını, havuzları,

tuvaletleri kullanmakla, böcek ve sinek sokması ile

bulaşmaz.

(15)

Eğitim ve gelir düzeyinin yükselmesi, beslenme alışkanlıklarının değişmesi, bulaşıcı hastalıkların kontrolü gibi etkenler beklenen yaşam süresinin artmasına neden olmuştur.

Yaşam süresinin uzamasına paralel olarak bulaşıcı olmayan

kronik hastalıkların görülme sıklığında artış meydana gelmiştir. Yaşlı nüfusun çocuk nüfusa oranla artması, sağlık sorunlarının çocukluk çağı hastalıklarından yaşlı nüfusta görülen bulaşıcı olmayan kronik hastalıklara doğru kaymasına yol açmıştır.

(16)

Kanser

Küresel hastalık yükünün % 8’ini oluşturmaktadır, yaklaşık % 19’u çevresel faktörler yüzünden

(17)

Katarakt , küresel olarak körlüğün %51’inden sorumludur ve yaklaşık 20 milyon insan dejeneratif göz hastalıklarıyla yaşamaktadır.

Katarakt prevelansı yaşla birlikte artmaktadır.

İskemik kalp hastalığı, küresel ölümlerin %13’ünden sorumludur, dünya çapında bireylerin engelli hale gelmesine veya ölümlere neden olmaktadır.

Yüksek tansiyon, diyet, fiziksel aktivite ve sigara en önemli risk faktörleridir ancak çevresel faktörler de hastalığın

(18)

Sağlıkla İlişkili Sosyal ve Davranışsal Belirleyiciler

Sağlık belirleyicileri, sağlığı etkileyen dış koşulların bütününe atıfta bulunmaktadır. Halk sağlığı terminolojisinde

belirleyiciler sağlıkla ilişkili çevresel ve sosyo-ekonomik faktörleri belirtmektedir.

Sağlık, sosyal, davranışsal, fiziksel ve biyolojik faktörlerden etkilenmektedir.

Meslek,

sosyo-ekonomik durum, sosyal çevre,

(19)

Yoksulluk veya eğitimsizlik ciddi semptomlara neden olan hastalıkların anlaşılmamasının da nedenidir.

Bunun yanı sıra yoksulların aldığı sağlık hizmetleri de yetersizdir.

Değişen çevre ve yaşam koşulları, beslenme

(20)

Koroner kalp hastalığı ve pek çok kanser çeşidinin nedeni olan faktörler yaşam şeklinin değişmesiyle artmaktadır.

Sigara kullanımı hastalıkların değişen örüntüsünün güçlü şekilde etkilemektedir. Hem kadınlarda hem erkeklerde prematüre ölümlerin ve hastalıkların nedenidir.

(21)

Günümüzde insanlar genel olarak kaslarını kullanma

imkanı bulamadıkları, tüm gün sabit oldukları masa başı işlerde çalışmaktadır.

Yoğun iş temposu kimi zaman fiziksel aktiviteye vakit ayrılmasını zorlaştırmaktadır. İyi dengelenmiş bir diyetle birlikte uygulandığında fiziksel aktivite sağlıklı kalmaya yardımcı olmaktadır.

(22)

Diyet şekli, egzersiz yapmak, sigara içmek, kahve tüketmek ve hatta emniyet kemeri kullanmak ya da

kullanmamak bile hastalık, yaralanma veya erken ölüm riski ve sağlıkla olan ilişkiyi göstermektedir.

(23)

Akut kalp krizi gibi nedenlerle aniden ölen bireylerde kronik hastalık terimini kullanmak oldukça zordur. Depresyon veya diğer duygusal bozukluklar da kronik hastalık kategorisine tam olarak uymamaktadır.

Trafik kazalarında yaralanmak gibi durumlar kronik engel hali yaratabilse de kronik hastalık olarak

Referanslar

Benzer Belgeler

İspanyol Kızılhaç örgütü, ülkede ekonomik krizden etkilenenler için ilk kez yardım kampanyası başlattı.Örgüt,.. İspanyol halkından en zor durumdaki 300 bin kişiye

Bu durum, bulaşıcı hastalıkların yayılması ve direncin düşmesinin nedenlerini anlamak için daha çevreci bir yaklaşım ortaya koymamız ve daha fazla veri elde

Zhang ve arkadaşları tarafından 2014 yılında sağlık okur yazarlığı ve ilaç uyuncu arasındaki ilişkiyi irdeleyen bir meta analiz kapsamında incelenen

Araştırma sonuçla- rına göre öğretmenlerin büyük bir çoğunluğu beslenme eğitimi almadıklarını, sigara ve alkol alışkanlı- ğının olmadığını, herhangi bir

Diyetin kültürel değişiminin kavramsal modeline göre, ev sahibi kültüre maruz kalma, sosyo- de- mografik (cinsiyet, yaş, yer değiştirme yaşı, ev sa- hibi ülkedeki

40-90 yılları arasında yaşamış olan hekim ve far- makolog Pedanius Dioscorides, Materia Medica adlı eserinde haşhaş kapsüllerinin çizilmesiyle akan sütten (opium) elde

1980-2000 döneminde konsolide bütçe harcamalarının GSMH içindeki payları ekonomik ayrıma göre Tablo 4’den incelendiğinde, cari harcamaların GSMH içindeki payının

Bu kapsamda ise her yazı Editörlük Birimi, Yayın Kurulu ve Hakemler tarafından ayrı ayrı incelenmekte ve bütün inceleme süreçleri kayıt altına