• Sonuç bulunamadı

ZOOTEKNİ VE HAYVAN BESLEME

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "ZOOTEKNİ VE HAYVAN BESLEME"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÖZETLER

ZOOTEKNİ

VE

HAYVAN BESLEME

SEMBEL, S. u, H, RJTTER : Stğtrlarda stfc gorüfen kMrltğm temel»ebebt alantlc yem~

leme ee bakım hatalan ü)xrinde aroftırmalar, Untersochungen uberFütterung» . tmd HaltungsfeUerals Grtmdursatjıe vx)n gehaeuften Faellen von Unfmetbaıkeit în Bin-

dertrestûenden. Mooat^ı^e für Tieriıeilkuncle6, No. 9, S. 211- (1^4),

Yazarlar

tarafından Almanya

da Westfalen ve

Lippe

bölgelerinde lOöTden 1953 yılı

Ekim ayına kadar

sığırlarda

beslenme

ve

bakım hatalarmm

lasırhk

üzerine

olan

etkisi araştırılmıştır.

Kontrol

ve

araştırmaya alınan

sığırların

sayısı:

1901

yılında

38261 1962 yılında 57151 1953 yılında

,30860 dır, '

Bu

araştırmada bilhassa

bakım

ve

beslenme

hatalarmm

kısırlığa

ne derece et­

kisi bulunduğu probleminin aydınlatılması üzerinde durulmuştur, kantitatif

ek

­ sik beslenme

yaşlı hayvanlar için önemli

olmayıp

bu

gibi beslenme

daha

çok

genç

hayvanların

yetiştirilmesinde zararlı etki

gösterir,

Kantitatif

eksik

beslen- me genç hayvanların

genital

organ ve bunların

fonksiyonlarında bozukluklara

sebep olur.

FoIIikül

olgunlaşması

oldukça

bakım ve beslenmeye

bağlı

bir olay

­

dır,

Kalıta

lif

eksik

beslenme ise daha

sık

görülür- Protein -Karbon hidrat me

­ tabolizması, Mineral

madde

- Vitamin

münasebeti ve

hormonlar arasmda komp­

like

ve

çok dar bir

korreîasiyon

mevcuttur.

Çok

dar bir

protein

-

nişasta değeri

oranı

çoğunlukla cinslik siklusunu

geriletir, durdurur.

Çok

fazla

veya

eksik pro

­ teinle beslenmelerde

çoğunlukla

erkek

ve

dişi

sığırlarda kısırlıklar

görülür.

Bo

­ ğaların

iyi bakılmaması

da

kısırlık faktörlerinden

sayılır. Mineral

madde

ihtiya- cımn kapatdmasıuda bilhassa kalsiyum

ye fosfor

Ön

plânda

gelir. Hayvanların

kısırlıktan

korunması için

en iyi

mineral karmalarmdan günde

100*150 g rasi-

yona kanştırılması

tavsiye

edilmektedir. Sığırlarda

mineral madde eksildiği

fi- ziyolojik

kısırlığa sebep olur.

Sığırlarda

düzenli bir cinslik

faaliyeti

için vita

­

minlerin

etkisi

deönemlidir. Kısırlıktankorunmada

hemen

hemenbütün

vitamin­

lerin rolü bulunmaktadır.

Vitamin

A

ve E

nin kısırlıktan korunmada özel

bir önemi

bulunduğu

bîr gerçektir. Sığır

organlarında

vitami miktarları besleme ile

alınan

vitamin

miktarlarına

bağlıdır (Vitamin B

ve C hariç). Hormonların

vita

­

minlerle bir

münasebeti

bulunduğu

düşünülürse sığırlarm

beslenmesinde bu maddelerin de önemli

olacağı tabiîdir. Kısulıkta

iz

elementlerin ayn

ayrı

rol*

(2)

leri

tamamen

açıklanamamıştır.

Ancak mineral tuz

kanmaları

yedirmelerinde İçerisinde tras element bulunup

bulunmadığına göre

bir etki farkı

tesbİt edile­

bilmiştir.

Sabri D'LME^

KOCB, W. und, G. HEIM Şerbetçi otu ve birada hortnonlar. Harmone m Hûjtfen urut Bier. Brauadtsemchaft JS, 1953.

Yazarlar

tarafından açıklandığına

göre

şerbetçi

otunda çok yüksek

inik

t

arda

oestrogen

hormonlar

bulunmaktadır.

100

g şerbetçi otunda 20(KX) ile 300000 I.E.

(Milletlerarası

ünite)

yahut

2-30

mg

arasında

oestrogen lıormon

tesbit edil

­ miştir.

Buna karşılık birada

hormon

miküarı düşük olup

içerisinde şerbetçi otu kionsantrasiyonu derecesine göre 10-360 I.E.

yahut 0.001-

ile

0.036 mg arasında değişir.

Yazarlara göre

yumurta,

taze

sebzeler gibi tabiî

yiyecekler içinde

de bu gibi hormonlann bulunduğu

kabul

edilebilir, Tohumlu bir yumurta içinde ortalama

olarak

350 ME (fare

ünitesi) bulunduğu

bildirilmektedir.

Bu

miktar

oestrogen hormon

ise ancak iki litre birada

bulunur.

Sofrri DİLMEN

NEUMANN -ELEINPAUL, K.. R. ZELLER u.ıd K, JAOOB: Tek taraflı yulaf yedir­

me ve sonuçlan, Bİnseitige Bafeff&teruns unü Stre Folgen, Zenlralbtt fSr Veterfno- ermedistfi I, S. 083<S»5 flSM).

Yazarlar koşu

atlarına

yalnız

başına yulaf

yedirmekle tabm'nen

üç

hafta

sonra klinik belirtileri iştihasızhkve yorgunluk olan bir

ha.stahk

müşahede

etmişlerdir.

Hasta hayvanların

kan serumunda mineral

element araştırılmasında Kaliunı

ek

­ sikliği

tesbit

edilmiştir.

Bu

durum

yulaftaki

fazla

fosfor

asidinin

nöytralizasî- yonu

ve vücuttan

atılması

için Kalium’

un

harcanmasmdan

ileri geldiği tahmin

edilmektedir.

Hastalığın

oldukça uzun süreli

bir yem

değişimi

ile önlenebildiği görü i

muştur.

StAri Dil MEN

_ , : (. ' ■> - 7;i. '

SCHLUtHEB, K. utıd. B. SCjhbFJBER ; Tadı san lüpen danesînm koyıuıİBrda ItazinüL- ma derecesi özerinde. E7₺er V^dmılickkeÜ der Ktfmer der galben SfiadiıMıe fLııpmu*luteus L,) İ>ei Landwirlac1tafliche FoncKung İH,S. 1-4.

AraşKncilar tarafradan San lüpon

danesiyJe koyunlarda

yapılan

hazım

deneroc-

terinden alınan

sonuçların şimdiye

kadar elde

edilen buluşlarla

aynı

değerde

olduğu

tesbit

edihniştir.

Sarı

lüpen (Lupînus

luteus L.) gerçekten

psotein

bakı

­

mından

zenğht

bîr

dafle oltı)^

îçeiüisindeM tekmil besin

maddeleriıtİB

hazmolma

derecesi ve

rtişatsfa dcğerJ ç6lt yüd»eİttir. Bu bakundan

san Küpen

^bndiye kadar

öldüğü

ğibi liaîüîihttrrtzd» da hayvan

besfenmesinde

çok önemli bâr

yem oJarali üzerinde

dufhlfrtıth lâzriridıt.

Safw< DİLMfA

0^

(3)

KOCH, W.! Konstitüsyon nedir? IVa» irt Konatİtutûm? ZâchruHgcbmde 24, S. TJSJ (tass).

Konstitüsyoo,

endivüdiiel olarak

vücudun m

ulut

faktörlerine karjı reaksiyon

gös

­

termesidir,

Muhit

faktörlerinden en önemlisi

yiyecek

olup bunun bilhassa ek- sik veya

fazla

verilmesi büyük rol

oynar.

Bundan başka enfeksiyon,

yaıalanma ve ikilin

etkileri gibi

hastalılara

sebep olan faktörler de önemlidir.

Zootekni

ve hekimlik bakımından

vücuduu

tembihlere

verdiği cevabın

bilinmesi ve bu gibi

tembilrler karcısında vücut reaksiyonunun nasıl teşekkül ettiği

problemi

çok Önemlidir .

Vücudun

feiibihlere karşı

reaksiyon

mekanizması

et

öd edi-

lirse

Konstitüsiyorııın

anlatılması kolaylaşır. 1

ve

duyma nidanla riyle alınıp

sinirlerle

TenbiİL,

sinir nihay

etleri

sinir

merkezine

götürülür, Bu-

radarı da reaksiyona kanlan

diğer

organlara

gider.

2

Organlar,

az veya

çok bu

gibi

tenbilılere kai'şı

reaksiyon gösterirler.

Epitel, kas

ve bağ

dokuların

reaksiyon

dereceleri

birbirine

benzemez.

Ancak gelişme

bozukluğuna yakalanmış

ve basta

şahıslarda

tenbihlere karşı alınan

cevap

normal şahıslara nazarn değişiktir.

3.

Organizma dışandan

besin

maddelerini

kan

yolu

ile alır.

Madde ahmında

kanın kudreti

organların ihtiyaçlarını

karşılayacak durumda*

dır.

Hattâ metabolizmanın çok

yüksek bulunduğu

sıralarda

bile

kan kapasitesi

metabolizma seviyesine göre

ayarlanır,

4,—

Metabolizma

proçeslerî,

metabolik

kapasite

ile ayarlanır. Bu

proçeslerin

gidişi, yiyecekler

içinde

bulunan besin maddeleriyle bilhassa

vitamin, mineral

madde ve bir

kısım

amino

asidlerle

­ zenlenir,

Bu

balomdan

bu gibi besin maddelerinin metabolizma

proçeslerinde rolü

çok

önemlidir.

Metabolizma nekadar

yüksek olursa bu

gibi maddelerin düzenli olarak verilmesinde Önem okadar

büyüktür.

Yani hayvanlardan

bekîe- rtÜen veriıri yükseldiikçe hastalık yapan faktörler

okadar

kuvvetlenir, Orga-

lülen

veriıri yükseldikçe hastalık yapan

faktör

niznıada

metabolizma ayarlanmastnda hormon sistahıînîn de rolü

önemlidir,

Bu

sistemdeki kapasite kademeleri bilhassa verim

kabiliyetinde endivüdîie?

ve­

rim farklarım

meydana

getirir.

Konstitüsyoü araştırmalarında

başlıca

teubih

olarak

beslenme

ile

enfeksiyon göz

Önüne al m

malı

dır. Konstîtiİsiyon problemle

­

rini

bifhassa beslenme

bakımından ele alan bu

çaltşmayı ilgililerin

orijinalinden ofcrimalarııu tavsiye ederiz-

MACKHOTT, H.: Hayvan be deme bilimnde enönendi terimler, Dfe wİchtisttvn Aim-

drüclce und B^griffe der Tietttaaehntsdehre. Deutiehe WirtKdu^»e9flüg^lxtte!ttt 48, S. 841 • 844 fl953X

Buğun ilmin

süratli ve

tHreöl

tefrşıhndsi prsririyehîer meslek

tcrfini- krinii kaVraıriskta

zöriufc

çedt*h4%tedîrlet,

Hâyv^ bteİesne

ahtiundd çalışan pra-

riSyenlerih

Ûmf

hareketİBri

tjfkibcAîb'ftdjeleri Şüphesi* bu lifindeki te­

rimleri

kolayca

anlaması lâziirtfiiT,

Yâzât (ıtraftödan

ele ahnandf

flzöribde

ilyfi

âyri ğeiHifcH Bilgi

verilen başlıca

mefhumlar

şunlardır:

Amino

asidler, Antibiyo-

(4)

tikler,

AP-FaktÖr,

balast.

Biyolojik değerlilik, protein ihtiyacı. Protein-Nişasta

birimi hesabı, proteinler.

Küspeler,

fermentler, yağlar,

hormonlar,

kalori.

Karo-

tin.

Karbon

hidratlar, mineral

madde

ve iz

elementler, optimal

beslenme

sevi

­

yesi, asido-îbazik

münasebet, değerlendirme sayısı,

vitaminler,

Weende yem

analiz metodu. Bu

terimler

üzerinde

geniş ölçüde bilgi veren

bu

yazıyı

ilgili

­

lerin

orijinalinden okumalarını tavsiye ederiz.

Sabri DİLMEN İSİ

LUTHER, H. G.s Kuma yemlerıde antihiyotilder. ântOrietîca in Min^uHenmitteln.

Kraftfutter 3, S. 6-7, tiSSS),

Bugün genel

olarak

antibiyotikler domuz,

civciv, buzağı, kürk

hayvanlan

ve hattâ köpeklerin

beslenmesinde kullanılmaktadır,

Penicîllin

bilhassa kanatlılar­

da

iyi bir etki

gösterdiği

halde

Terramyciu

ve

ve

Aureomyoin

yukarıda

adı

geçen

bütün hayvanlarda

etkilidir.

Yazar

tarafından

antibiyotiklerin

etki

mekanizma

­ sı ve

yedilme tekniği geniş

Ölçüde

açık!anmaktadır-

Sabri DİLMEN

BROÇUIST, HJ?. j Temve yemlemede entibiyotilcler. Aatibiotictt bt Fvtfar und terung Krafifattar 3, S.8-10 (19S3).

Yazar tarafından

tavuk ve

domuz

beslenmesinde

antibiyotiklerin etkileri

açık- lanmaktadır.

Bundan başka antibiyotiklerin

barsak

florasına antibakteriyel

etki­

siyle gelişmeyi hızlandıran

karakteri

belirtilmektedir.

Sabri DİT,MEN

NEHBING, K. i Hayvan belenmesinde protein arsftumas) paoUemleri, Probleme <for Eiteeissfoneaı^ bıder Tiefemaekrms- Fatter undFüMerungNo. 28, 211-213 (1953).

Bugün

hayvan

besleme biliminin gelişmesi içinde protein

önemli bir problem halinde

durmalctadır. Organizmada

protein, gerek yapı

maddesi

bakımından

diğer

besin maddelerinden ayn olması, gerekse canlı hücrenin

aktif maddesi­

nin

yapısında

yer

alması beslenmede

daima

Özel bir

durum gösterir.

Bundan

başka hemen her

hayvan türünün, her

organın

vehattâ her hücrenin özelliğine göre

proteinlerin değişik

yapı

ve

karakterde

bulunması da

bu besin

maddesine ayrı

bir

önem verdirir. Bugün

bütün hayvan türlerinde

proteinlerin

etkisine

ay­

değerin verilmesi mümkün

görülemez- Proteinleri diğerlendirme

bakınım*

dan hayvan iki büyük

grupta

toplanmaktadır.

Bunlar nitrogeııli

bileşimleri bak- teriyel etkilerle

protein halinde değerlendirebilen

geviş getiren

hayvanlarla

bu

gibi bileşimleri

değerlendiıemîyen monogastrik

hayvanlardır.

Monogastrik

hay­

vanlarda proteinlerin biyolojik değerliliği beslenme

bakmundan

önemli bir rol

oynar. Proteinlerin

biyosentazi ile

biyolojik

değerliliği

hemen

bütün protein araştumalarmdaki

problemin

çekirdeğini

teşkil

eder.

Sabri DİLMEN

70

(5)

SPÖRRI, H. I Zooteknide hormonlanu IcuUaıulman. Die Veneenduns ooı» Hotmonen (n der Tiersoidıt. Sschmeiserische landtıdrtecha}tUcheMonabAafte 31, S. 339-399 flSSSk Fizâyolojİde

son araştırmalara göre hayati

proçeslerde

hormonlara

merkezi bir görev verilmektedir. Hormonlar, sağlık

dengesinde

önemli bir rol oynadıkları

gibi,

bir

hayvanın et, süt

ve yumurta gibi

verimlerinm arttınimasında da çok

değerli

faktördürler.

Çeşitli

hormonların hayvani prodüksiyonun yükseltilme­

sindeki

prensip etraflıca

açıkUnmaktadır.

Sabri DİLMEN

JVON, P. i tUnunculusacerL. in silo yemi olarak niteilderi üzerinde. tİber dU Eigen"

ackaffen dea Babrumfngııea tda SÜofutter. Schteeisier Arckto fûr Tierbeitkmde 9S, S.

S06-S10 n953J.

aklaştırıcı tarafından

silo yemi

içerisine

fazla

miktarda

(Tahminen yansı

kadar)

Ranunculus acer L. katılarak

hazırlanan

silo yemlerinin

ineklerin sağlık

duru

­ muna, süt

verimi ve

süt kalitesine

zararlı bîr

etki göstermediği

tesbit edilmiş

­ tir.

Ancak

Ranunculus

acer L,

içindeki

etkili maddelerin silolama

ile

karakterle

­

rinin

değiştiği kabul

edilmekte İsede bu

değişikliğin

derecesi hakkında kesin bir sonuç alıntımamı^ olduğu

belirtilmektedir.

Sabri DİLMEN

MÜLLBR, E.: Hayvancılıkta verim arttarilmatında veteriner hekimlik pmbleaJeri.

TİeraerztIicke Probleme bei der ProdubtİvÜaatssteîsenmg tn der Viekıvirttchaft.

Wİe»er Tieraerştliche Monats scharill, 41, S. dSS-dSS fJ954J.

Bu

gün hayvani ürünlerin

arttırılması

ile

ilgili

problemler

bir memleketin

ekono­

misinde ana konulardan

birini teşkûl

eder.

Bu bakımdan prodüksiyon

giderlerinin

düşürülmesi

ve hayvanların ekonomik

verimlerinin

artırılması

lâzımdır.

Bu mak

­ sada

ancak muhit ve kalıtım hijîyeninde

alman

radikal

tedbirlerle erişilebilir.

Bilhassa verimi

azaltan kronik salgınların ortadan kaldırılması

ve

veraset patolo-

j İsindeki araştırmalardan elde

edilen sonuçların hayvan

populasiyonunda

dik­

katle uygulanması

gibi tedbirler başta

saydabilir.

Srtfcri dilmen

BÖUMTER, H, Sığırlarmasetoııeıııisi ctiyoiop, tedavi ve preflaksisi üzerinde. Üher die AetKİogie, Tkrapie und Pn>phpln(« der

Vmechttu 3, S. 2İ9S-396 (19S3),

Axtonaemie der Knder, TieraerrsÛİdte

Yazar taralından

sığırlarm

asetouemİsi üzerinde 57 vafa

açı

klanın

akta ve

bu hastalığın

etİyolojİ, tedavi

ve

profilaksisi

aydınlatılmaktadır.

Hastalığm sebebi

mineral

madde

eksikliğinden ileri geldiği belirtilmektedir. Bu bakımdan

en et­

kili

koruyucu

tedbir olarak hayvanlara

sürekli mineral tuz karmalan

yedirilmesi

tavsiye edilmektedir. SıAri DİLMEN

FBF.Tj yy. 1 Enfeksiyona lesrrtansın genetik faitürieri üzerinde. Dber genetitche Fok- tören der JnfeksionereeittertA. Schmener Arehiefür Tİerheükıatde 9S, S.5481558 (19S4).

Sah,i DİLMEN

(6)

P" CbO'ifTON, B. 1 Akyımulann Ömrü. Die LebenadMter der tveiaten mutkdrfrerchen, Mwcb. Mediaİnbche Wochenachrift 9S, S, 4S (1SS4).

Araştırıcılar

tarafından

radioaktif fosfor ile

tesbit edildiğine

göre

löksitlerin

ömür uzunluğu 13.2

gün kadardır. Bu

sürenin

9-2 günü kan dolaşımında geç­

mekte olduğu bildirilmektedir.

Sabri DİLMEN

B^pGC£!MANN, J.; Hayvanbedeamesiode anÜbîyotdderAntibiotica ût der. Tierema.

ehnmg. Mittedungen der Deutscben Land windır^g.Çesehçhaft So. İT, (1954),

Yazar tarafından Antibiotikleır

hakkında genel bilgi verildikten sonra bunların hayvan

beslenmesindeki yeri

etraflıca açıklanmaktadır.

Bilhassa

Antibiyotik-Vi-

tamin B

tadır.

'12 île yapılan

preparatlann beslenmedeki

önemi

üzerinde durulmak-

Sabri DİLMEN

SCHÜRCH, A.: Hazmolma derecesini tâyin'tQİn kromoıksid-eııdücstör metodu. Dfe CâromoXir<MndiitatorMedıode. Mttteilungen ata dem Cebiete der LebenemtUelunier.

auchımg und Hygiene 43, S. 335 - 342 (1952),

Yem

ve gübrede

Kromoksid (CriiOs) tâyini

içiıı basit

bir ıpetod ayıklanmakta

­

dır.

Kromoİsid-endikatör metodu

İle

diğer

klasik

baznaolma metpdu

aracında yapılan

karşılaştırmada her

ilâ

metodun da fare, insan

ve

domuzlarda

aynı

so­

nuçları

verdiği

tesbit edilmiştir.

Kromoksid metodu koyualarda

aneaik

otla

bir- İflrte büyük miktarda

kuvvetli

yem

rasiyonıı

verildiği zaman emniyetli

sonuç

4

alınabildiği

bildirilmektedir.

Sabri DİLMEN

72

Referanslar

Benzer Belgeler

AMAÇ: Sağlıklı ve Dengeli Beslenme Konusunda Yaşam Boyu Bilinçli ve Duyarlı Nesiller Yetiştirmek.. HEDEFLER: Okul Ortamında Öğrencilerin Sağlıklı

AMAÇ: Marmaraereğlisi Yeniçiftlik Nizamettin Demirdöven İlkokulu içerisinde Beslenme Dostu Okul Projesini yıl boyu uygulanabilir, devam ettirilebilir ve güncellenebilir duruma

AMAÇ: Denizli ili, Kale İlçesi Kale Ortaokulunda Beslenme Dostu Okul Programının, Türkiye Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Programında belirtilen Amaç,

Silo Yemleri Su içeriği % 50 den daha yüksek olan yeşil yemler Tarımsal kökenli yan ürünler ve Diğer bitkisel materyallerin SİLAJ ASİDİK +ANAEROB FERMANTASYON

• 13-18 aylık yaşta günlük canlı ağırlık artışı 600 g, • 19-24 aylık yaşta 500 g ı geçmemelidir. • Beslemede iyi kalitede kaba yeme ağırlık verilmeli, kesif

• Sütten kesimden bir hafta sonra kuzu meraya çıkartılabilir, ancak alıştırma yemi ve iyi kalite kaba yem meraya ek olarak verilmelidir.. • Sütten kesimden sonra alıştırma

Etlik piliçlerde canlı ağırlık gelişimi ve yemden yararlanma yıllara göre gelişme göstermiş, karkasta but etinin oranı azalırken göğüs eti oranında ise artış

Bu florayı düzenlemede günümüze dek etkin olarak kullanılmış olan antibiyotiklerin en önemli özelliği bakterilerin ürettiği toksik bilelşikleri azaltmak,