• Sonuç bulunamadı

Gaziantep Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Öğrencilerinin Benlik Saygıları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Gaziantep Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Öğrencilerinin Benlik Saygıları"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Yüksekokulu Hemşirelik Öğrencilerinin Benlik Saygıları

Gülendam KARADAĞ*, İlkay GÜNER*, Döndü ÇUHADAR*,Özlem UÇAN*

ÖZET

Çalışmamız; Gaziantep Üniversitesi Sağlık Yüksekokulunda öğrenim gören hemşirelik öğrencilerinin benlik saygısını etkileyen bazı sosyo-demografik faktörleri belirlemek amacıyla tanımlayıcı olarak planlandı. Araştırma 2005 yılında çalışmaya katılmayı kabul eden 167 öğrenci ile yapıldı. Veriler araştırmacılar tarafından hazırlanan soru formu ve Tufan ve Turan tarafından geçerlilik ve güvenirlik çalışması yapılan Stanley Coopersmith Benlik Saygısı Ölçeği ile toplandı. Araştırmada elde edilen veriler SPSS programında yüzdelik ve varyans analizi ile değerlendirildi. Öğrencilerin yaş ortalamasının 20.7 olduğu, %50.9’unun aylık gelirlerinin giderden düşük, %46.7’sinin 4-6 kardeş olduğu, %67.7’sinin şu anki okul yaşantısından memnun olmadığı,

%40.7’sinin bir üniversite okumuş olmak için tercih ettikleri belirlendi. Öğrencilerin benlik saygısı puan ortalamasının 69.1315.5 olduğu, aylık geliri düşük ve kardeş sayısı fazla olan öğrencilerin benlik saygısı puan ortalamaları düşük; 4. sınıftaki öğrencilerin ise yüksek bulundu (p<0.05). Çalışmanın sonucunda düşük ekonomik durumun ve kardeş sayısı fazlalığının öğrencilerin benlik saygısı üzerinde olumsuz etkisi olduğu belirlendi.

Anahtar Kelimeler: Hemşirelik öğrencisi, benlik, benlik saygısı.

* Gaziantep Üniversitesi Gaziantep Sağlık Yüksekokulu

(2)

Self Esteem at The Gaziantep University Health School of Nursing Students

ABSTRACT

Our study was done as descriptive to determine the some sociodemographic factors these effect self esteem of students who having education in Health School of Gaziantep University. Search was done 2005 with 167 students who want to join in the study.

Data collected with questionnaire form that created by searchers, Stanley Coopersmith Self Esteem Scale its validity and reality study have done by Tufan and Turan. Data that collected from study evaluated with frequency, varyans analyze in SPSS programme. These determined that; age mean of student was 20.7, %50.9 of thems mountly income was lower than outcome, %46.7 of them had 4-6 sister/brother, %67.7 of them weren’t satisfacted from school, %40.7 of them choose this school for being in university. It was also determined that self esteem point mean of student was 69.1315.55, self esteem point was meaningfully low among students whose mountlly income was low, whose number of sister/brother getting more and self esteem point mean was high among students who in fourth class (p<0.05). End of the study it was found that, economic statue and number of sister/brother have negative effect on students self esteem.

Key Words: Nursing student, self, self esteem.

GİRİŞ

Benlik kavramı bireyin kim olduğuna ilişkin fikrini ifade eder. Benlik saygısı ise bireyin kendisini ne olarak gördüğünün ve kabul edilme veya reddedilme beklentilerinin bir sonucudur ve bireyin kendini değerli bulup bulmadığı ya da ne derece değerli bulduğunu ifade eden bir kavramdır (Terakye, 1989; Baumeister et al, 2003; Cevher ve Buluş 2007). Benlik saygısı bireyin kendisi hakkında genel değerlendirmesini ve değerliliği ile ilgili yargısını içerir (Karaaslan, 1993; Başer ve ark. 1998; Taysi 2000; İzgiç ve ark.

2001). Benlik saygısı kavramı; öğrenilmiş bir yaşantıdır, yaşam boyu devam eden bir süreçtir (Karaaslan, 1993; Yılmaz, 2000; Adana ve Kutlu, 2006).

Bireyin kendini değerli hissetmesi, yeteneklerini, bilgi ve becerilerini ortaya koyabilmesi ve başarılı olması, toplum içinde kabul görmesi ve bedensel özelliklerini benimsemesi gibi etmenler benlik saygısının oluşmasında ve gelişmesinde önemli bir yere sahiptir (Karaaslan, 1993; Yılmaz, 2000; İzgiç ve ark. 2001).

(3)

Coopersmith benlik saygısı kavramını kişinin kendisi hakkında ve sürekliliği olan değerlendirmesi anlamında kullanmıştır. Bu değerlendirme kişinin kendisi için onayladığı veya onaylamadığı bazı özelliklerle ilgilidir.

Bireyin nelerin üstesinden gelebileceği, neleri başarabileceği, nelere ne düzeyde önem verdiği gibi özellikleri ile ilgili tutumunu ortaya koyar. Öznel olan bu değerlendirme çevreye sözel olarak ya da davranışlar yoluyla aktarılır Sağlıklı benlik saygısı; kendini daha az değerli ya da daha az önemli hissetmeksizin; kendine hata yapabilme izni veren, kendinden memnun olan amaçlarına gerçekçi olarak nasıl ulaşabileceğini bilen, kendi yaptığının sorumluluğunu alan, kendinden hoşnut, kendini yöneten bir birey olarak etkin işlev görmeyi sağlamaktır. (Başer ve ark,1998, Ünsar ve İşsever, 2003)

Benlik imgesi (gerçek benlik), ailede anne-babanın çocuğa ilişkin sözlü ya da sözel olmayan tavırlarıyla oluşur ve benlik saygısı yaşamın ilk yıllarında gelişmeye başlar. Çocuklar fiziksel özellikleri, yetenekleri, üstünlükleri gibi yönlerini ifade etmeyi öğrendikleri gibi kendilerini değerlendirmeye başlarlar.

Çocuğun ailede sevilip sevilmemesi, zeki ve yeterli olarak ya da düşük düzeyde zeki ve yetersiz olarak görülmesi onun kendisine ilişkin görüş oluşturmasına etki eder. Çocuğun zamanla sahip olduğu özelliklerin farkına daha çok varmasıyla, bu süreç, yani benlik imgesinin oluşumu hız kazanır. (Cevher ve Buluş 2007, Demiriz ve Öğretir, 2007)

Birçok yazar benlik saygısının öğrenilen bir fenomen ve yaşam boyu devam eden bir süreç olduğunu kabul ederler bu öğrenme süreci, bireyin sosyal çevre ile etkileşimi çerçevesinde ele alınmaktadır. Sosyal çevre; asıl kaynağı aile olarak ele alınan, bireyin yaşam boyu değişik durumlarda karşılaştığı ve kendisi için önem taşıyan diğer insanları da kapsayan bir çevredir (Ünsar ve İşsever, 2003). Anne ve babanın çocukla etkileşimi, çocuğun aile içindeki konumunu belirler. Ailenin en önemli işlevleri; çocuğun bakımı, eğitimi ve çocuğun sosyalleştirilmesidir. Bunların yanında koruyuculuk, çocuğa güven duygusu kazandırma ve çocuğun topluma uyumlu bir kişilik geliştirmesi görevleri de ön plandadır. Dolayısıyla çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişiminin bütünüyle sağlanmasında aile önemli rol oynamaktadır (Demiriz ve Öğretir, 2007).

İnsanlar yaşamlarının her döneminde yaşadığı çevreye uyum sağlayabilme, toplum içinde yer edinebilme, kendi kimliğini bulabilme ve davranışlarının, içinde yaşadığı çevre tarafından kabul görmesi gibi birçok durumu bir arada yaşamaktadırlar. Özellikle gençlik çağı bu durumlar için yoğun çabaların harcandığı bir dönemdir. Bu dönemdeki birey; nasıl biri olduğunu, olumlu ve

(4)

olumsuz yönlerini, ne olmak istediğini, ne yapmak istediğini, çevrenin onu nasıl gördüğünü ve kendisi hakkında neler hissettiğini anlamaya ve konularla ilgili sorularına cevap bulmaya çalışır. Bu çaba içinde hem kendi duygu ve düşünceleri, hem de çevre faktörlerinin etkisi ile kendisine karşı tutumunu belirler (Ryan et al, 1991; Tufan ve Turan 2000; Kahriman ve Polat, 2003; Öz, 2004; Adana ve Kutlu, 2006; Ören 2007). Böylece sağlıklı bir benlik kavramı gelişen birey çevreden yansıtılan değerlendirmelerle kendisinin güçlü ve güçsüz yönlerini kavrayarak kabullenir. Yüksek benlik saygısına sahip olan bireyler, daha az hata yapar, daha çok başarılı olur bunların sonucu kendini daha değerli hissedebilir. Bu bireyler belirledikleri amaçlara gerçekçi olarak nasıl ulaşabileceklerini bilirler ve yaptıklarının sorumluluğunu kabullenirler (Patrick et al, 2004). Başarısız olduklarında başa çıkma yollarını yeniden değerlendirirler ve başarısızlığı tümüyle bir hata olarak değil, kendilerini geliştirmek için bir olanak olarak değerlendirirler (Ünsar ve İşsever, 2003).

Benlik saygısının düzeyi, bireyin iş/okuldaki beceri ve başarısını, stresle baş edebilme yetisini, arkadaşlık ve dostluk ilişkilerinin gelişimini, canlılık ve eğlenebilirlik düzeyini etkilemektedir (Ünsar ve İşsever, 2003). Gençlerin sağlıklı baş etme yöntemleri geliştirmelerinin desteklenmesi, sorun yaratabilecek durumların erkenden fark edilerek belirtilerin önlenmesi geleceğe sağlıklı hazırlanabilmelerinde eğitimcilere ve koruyucu ruh sağlığı hizmetlerine önemli sorumluluklar düşmektedir (Başer ve ark,1998)

Meslek; bireylerin hayatını kazanmak için yaptığı kuralları topluca belirlenmiş ve belli bir eğitimle kazanılan bilgi ve becerilere dayalı etkinlikler bütünüdür (Yanıkkerem ve ark. 2004). Meslek seçimi bireyin yaşamında çok önemli bir olaydır. Birey bu tercihi yaparken belli bir çalışma ortamı ve yaşam biçimini de seçmiş olur. Böylece en iyi yapabileceğini düşündüğü faaliyetlerle, kendisini doyuma ulaştıracağına inandığı alana yönelir. Hemşirelik eğitimi öğrencilere hemşirelik mesleğini kazandırmayı amaçlayan planlı bir eğitim programıdır (Çam ve ark, 2000). Hemşirelerin sağlık problemlerinin belirlenmesinde aktif rol almamaları, mesleki eğitimde standardizasyonun ve meslek yasasının olmaması, ayrıca hemşirelik mesleğinin toplum tarafından olumsuz algılanması hemşirelik öğrencilerini çatışmaya itmektedir (Yanıkkerem ve ark, 2004). Hemşirelik öğrencileri bir üniversite öğrencisi olarak yaşadıkları çatışmaların yanı sıra, okul ve hastane çevresinin yarattığı birtakım sorunlarla da karşılaşmaktadırlar. Özellikle barınma, ders çalışma olanakları ve derslerle ilgili problemler, klinik uygulama/staja çıkma, hasta bireylerle uğraşma, eğitimciler ve hastanede çalışanlarla olan iletişim gibi

(5)

sorunlarla karşılaşmaktadırlar. Hemşirelik eğitimi bu yönleriyle oldukça stres yüklü bir eğitimdir. Böylesine stresli bir eğitim de öğrencilerin benlik saygılarını olumsuz olarak etkilemektedir (Yılmaz, 2000).

AMAÇ

Araştırma Gaziantep Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu hemşirelik öğrencilerinin benlik saygısı düzeylerini saptamak ve sosyo-demografik özelliklerin benlik saygısı ile ilişkisini incelemek amacıyla tanımlayıcı olarak yapılmıştır.

GEREÇ-YÖNTEM

Araştırma, 2005 yılı Kasım ayında Gaziantep Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu’nda yapılmıştır. Araştırmanın evrenini 2005 –2006 eğitim öğretim yılında Gaziantep Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümünde öğrenim gören tüm öğrenciler (n=223) örneklemini ise, araştırmaya katılmayı kabul eden ve soruları eksiksiz yanıtlayan 167 öğrenci oluşturdu. Araştırmanın verileri literatür taranarak hazırlanan soru formu ile toplandı. Araştırmaya başlamadan önce soru kağıdındaki soruların anlaşılırlığını belirlemek amacıyla her sınıftan 3 öğrenciye (toplam 12) ön uygulama yapıldı. Soru formu 2 bölümden oluşturuldu. I. bölümde, kişisel özellikleri içeren ve 26 sorudan oluşan soru kağıdı kullanıldı. II. bölümde ise Tufan ve Turan (1987) tarafından güvenirlik çalışması yapılan Coopersmith Benlik Saygısı Ölçeği (Coopersmith Self- Esteem Inventory = SEI) kullanıldı.

Coopersmith Benlik Saygısı Ölçeği, Stanley Coopersmith tarafından hazırlanan, çeşitli yaş gruplarına özellikle yetişkinlere uygulanabilecek şekilde geliştirilen bir ölçektir. Tufan tarafından ölçeğin alfa katsayısı r=0.62 olarak bulunmuştur. Yine Turan ve Tufan’ın birer yıl arayla yapmış oldukları çalışmalarda ölçeğin test-tekrar test güvenirliliği r=0.65, r=0.76 olarak saptanmıştır. Ölçek “benim gibi” veya “benim gibi değil” şeklinde işaretlenebilen 25 cümleden oluşmaktadır. Ölçeğin puanlaması şu şekilde yapılmaktadır; her doğru ifade “4”, yanlış ifade “0” puan olmak üzere ölçekten alınabilecek en yüksek puan 100, en düşük puan ise 0’dır. Ölçekten alınan puan yükseldikçe bireylerin özsaygıları da yükselmektedir. Ölçekte 50 puan altında benlik saygısı düzeyi düşük kabul edilmekte, 50 puan ve üzerinde benlik saygısı düzeyi artmaktadır. Bu ölçek kişinin lider olma, kendini kanıtlama, aşağı görme, hayata bakışı gibi değer yargılarının yanında aile ilişkileri, sosyal ilişkiler ve dayanma gücü ile ilgili tutumlarını ölçme esnekliğine sahiptir.

(6)

Araştırmanın istatistiksel değerlendirilmesinde SPSS paket programı kullanılarak verilerin analizinde yüzdelik ve varyans analizi kullanıldı.

BULGULAR

Tablo 1: Öğrencilerin Sosyodemografik ve Diğer Özelliklerinin Dağılımı Öğrencilerin Özellikleri Sayı (%)

Sınıf

1.sınıf 51 31.0 2.sınıf 20 11.0 3.sınıf 46 28.0 4.sınıf 50 30.0 Yaşadığı Yer

Köy 15 9.0 Kasaba 19 11.4 Kent 133 79.6 Aile Yapısı

Çekirdek 146 87.4 Geniş aile 12 7.1 Parçalanmış 9 5.5 Kardeş Sayısı

1-3 22 13.2 4-6 78 46.7 7-9 41 24.6 10 ve  26 15.6 Anne ve babanın hayatta

olma durumu

İkisi de hayatta 152 91.0 Anne yok baba var 4 2.4 Anne var baba yok 9 5.4 İkisi de kaybedilmiş 2 1.2 Ekonomik Durum

Gelir giderden düşük 85 50.9 Gelir gidere eşit 72 43.1 Gelir giderden yüksek 10 6.0 Okul yaşantısından memnun olma

Memnun 54 32.3 Memnun değil 113 67.7

Mesleği tercih etme nedenleri

(7)

Aile tercihi 36 21.6

İş imkanının fazla olması 20 12.0 Üniversite okumak için 68 40.7

İnsanlara yardım 20 12.0 Mesleği sevme 19 11.4 Yorumsuz 4 2.3 Toplam 167 100.0

Öğrencilerin sosyodemografik ve diğer özelliklerinin dağılımına bakıldığında (Tablo.1); %30’unun 4. sınıfta okuduğu, %79.6’sının kentte yaşadığı, %87.4’ünün çekirdek aileye sahip olduğu, %91’inin anne ve babasının hayatta olduğu belirlendi. Çalışmamızda öğrencilerin %50.9’unun aylık gelirlerinin giderden düşük olduğu ve %46.7’sinin kardeş sayısının 4-6 kardeş arasında değiştiği belirlendi. Öğrencilerin %67.7’si şu anki okul yaşantısından memnun olmadıklarını ifade ettikleri saptandı. Çalışma kapsamına alınan öğrencilerin %40.7’sinin hemşirelik mesleğini sadece üniversite eğitimi almak için tercih ettikleri belirlendi.

Tablo 2: Öğrencilerin Bazı Değişkenlere Göre Benlik Saygısı Puan Ortalamalarının (BPO) Dağılımı

Özellikler X±SD Önemlilik testi (p) Sınıflar

1. sınıf 67.8±15.6 p=0,019 2.sınıf 63.6±18.7

3.sınıf 67.0±14.3 4.sınıf 74.5±14.0 Genel ortalama 69.1±15.5 Okula Gelmeden Önce Birlikte

Yaşadığı Kişiler

Aile 69.9±15.2

Akraba 62.0±9.5 p=0,013 Diğer 52.0±17.0

Anne-Babanın Hayatta Olma Durumu

Anne-baba yaşıyor 70.1±15.1

Anne yok baba yaşıyor 55.0±11.4 p=0,012 Anne yaşıyor baba yok 56.8±16.4

Anne ve baba yok 56.0±15.0 Ailenin Gelir Düzeyi

Gelir giderden az 64.2±16.1

(8)

Gelir gidere eşit 74.6±13.5

Gelir giderden yüksek 72.5±9.8 p=0,000 Sağlığı Algılayış Şekli

İyi 76.0±11.7 Orta 65.3±16.4

Kötü 62.2±11.7 p=0,000 Kardeş Sayısı

1-3 74.1±14.1 4-6 71.0±13.8 p=0,011 7-9 67.7±18.4

Öğrencilerin bazı değişkenlere göre benlik saygısı puan ortalamalarına bakıldığında (Tablo.2); öğrencilerin benlik saygısı puan ortalamasının 69.115.5 olduğu belirlendi. Çalışmamızda tüm sınıflardaki öğrencilerin benlik saygılarının 50 puanın üzerinde olduğu ve sınıflar arasında 4. sınıfta okuyan öğrencilerin en yüksek benlik saygısı puan ortalamasına (74.5±14.0), 1. sınıfta okuyan öğrencilerin en düşük benlik saygısı puan ortalamasına (67.8±15.6) sahip olduğu belirlendi. Ayrıca sınıflar arasındaki benlik saygısı puan ortalamaları arasındaki farkın anlamlı olduğu saptandı (p=0,019). Okula gelmeden önce ailesiyle yaşayan ve anne babası hayatta olan öğrencilerin benlik saygısı puan ortalamaları daha yüksek bulundu. Ailenin gelir düzeylerine göre öğrencilerin benlik saygısı ortalamaları karşılaştırıldığında gelir düzeyi düşük olanların BPO ‘larının çok anlamlı şekilde düşük olduğu, geliri gidere eşit olanların ise anlamlı şekilde BPO’larının yüksek olduğu saptandı. Öğrencilerin okuldan memnun olma durumlarına göre BPO’ları arasında anlamlı bir fark bulunmadı. Öğrencilerin hemşirelik mesleğini tercih etme durumlarına göre BPO’ları arasında anlamlı bir fark görülmedi.

Öğrencilerin sağlığını kötü algılayışları ile BPO’ları arasındaki fark istatistiksel olarak çok anlamlı bulundu (p=0.000).

Öğrencilerin kardeş sayısının BPO’sına etkisine bakıldığında kardeş sayısı azaldıkça BPO’sının anlamlı şekilde arttığı belirlendi (p=0,011).

TARTIŞMA

Eğitim, çocukların ve gençlerin topluma sağlıklı bir biçimde uyum sağlamalarını yetenek ve bilgilerini geliştirip davranışlarında istenilen değişikliği yaratmalarını, toplumda daha başarılı, üretken ve aranılan bireyler olmalarını amaçlar. Yükseköğrenime başlamak bireye daha büyük bir güven ve sorumluluk kazandırır. Bunun yanı sıra barınma, yeme, okulun fizik ortamı,

(9)

sosyal ve kültürel olanakları da bireylerin bağımsızlık ve sorumluluğunu böylece benlik saygısını etkileyen etmenlerdendir (Kutlu ve ark. 1997).

Çalışmamızda öğrencilerin çoğunluğunun okul yaşantısından memnun olmadığı (%67.7) belirlenmiştir (Tablo 1). Hemşirelik öğrencilerinin okul yaşantısından memnun olmadıklarını vurgulayan başka çalışmalarda bulunmaktadır (Sertbaş ve Ovayolu 1998, Kahriman 2005). Çalışmamızda öğrencilerin hemşirelik eğitimini tercih etmelerinde ailelerinin etkisinin ve üniversite eğitimi almak istemelerinin çoğunlukta olduğu görülmektedir (Tablo 1). Diğer çalışmalarda da benzer şekilde öğrencilerin yarıdan fazlasının istedikleri bölümü kazanamadıkları için hemşirelik mesleğini tercih ettiği saptanmıştır (Altuğ ve ark. 1999, Yetkin ve Yiğitbaş 2003) Bu çalışmadan farklı bir sonuç olarak bazı çalışmalarda öğrencilerin çoğunluğunun mesleği tesadüfen tercih ettikleri saptanmıştır (Kutlu ve ark. 1997, Yurttaş 2001).

Öğrencilerin benlik saygısı puan ortalaması; 69.115.5 olduğu ve tüm sınıflarda benlik saygısı puan ortalamalarının 50 puanın üzerinde olduğu belirlenmiştir (Tablo 2). Taysi’nin (2000) çalışmasında hemşirelik öğrencilerinin BPO’sı 65.616.9; Kahriman’ın (2006) çalışmasında öğrencilerin BPO’sı 69.1±17.3 olarak belirlenmiştir.

Yüksek öğretime başlamak bireye daha büyük bir güven ve sorumluluk kazandırır. Bu dönemde öğrenci, kendi yaşamını kontrol etmek ve geleceği üzerinde etkili olmak daha fazla sorumluluk alır, bağımsız düşünme becerisini geliştirir ve sorunlarını çözebileceği konusunda güven kazanır. Ancak ilk dönemlerde aileden ayrılma, farklı bir ortama girme, tek başına olma gibi nedenlerle genç birey bocalamalar yaşayabilir ve güvensizlik yaşayabilir.

Çalışmamızda tüm sınıflardaki öğrencilerin benlik saygılarının 50 puanın üzerinde olduğu ve sınıflar arasında 4. sınıfta okuyan öğrencilerin en yüksek benlik saygısı puan ortalamasına, 1. sınıfta okuyan öğrencilerin en düşük benlik saygısı puan ortalamasına sahip olduğu belirlenmiştir. Ayrıca sınıflar arasındaki benlik saygısı puan ortalamaları arasındaki farkın anlamlı olduğu saptandı (p=0.019). Çalışmamızda 1. sınıf öğrencilerin BPO’ları en düşük, 4.sınıf öğrencilerin en yüksek bulunmuştur ve 4. sınıfların BPO ’larının istatistiksel olarak anlamlı şekilde yüksek olduğu saptanmıştır (Tablo 2).

Kahriman ve Polat’ın (2003) çalışmasında öğrencilerin BPO’ları 64.0+16.6, Ünsar ve İşsever’in (2003) çalışmasında ise 67.9+15.4 olarak belirlenmiştir.

Konuya ilişkin başka çalışmalarda öğrencilerin yarıdan çoğunun benlik saygısının yüksek olduğu saptanmıştır (İzgiç ve ark.2003; Çam ve ark. 2000).

Hemşirelik yüksekokulu öğrencilerinin benlik saygılarını ölçmek için yapılan

(10)

çalışmalarda da öğrencilerin sınıfı ilerledikçe benlik saygılarının yükseldiği belirtilmiştir (Yılmaz, 2000; Karaaslan ve ark., 1993; Kutlu ve ark. 1997). Sınıf ilerledikçe benlik saygısının artmasında, üniversite eğitimini sürdürürken yaşanan deneyim ve bilgi artışının olumlu etkisi olabilir. Son sınıf öğrencilerinin mesleki olarak daha bilgili ve deneyimli olmaları, öğretim elemanları ve sağlık çalışanları ile öğrenim süresince daha uzun süre birlikte olmaların benlik saygılarını arttırdığı düşünülebilir. Ayrıca bu doğrultuda, yüksek öğrenim yaşantısının benlik saygısını geliştiren bir ortam olduğu sonucuna varılabilir.

Ebeveyn eğitiminin benlik saygısı oluşmasında olumlu bir etkisi olduğu bilinmektedir. Anne ve babanın eğitim düzeyi yükseldikçe çocukların da benlik saygıları artmakta ve kendine güven duyguları gelişmektedir (Demiriz 2007).

Çalışmamızda ebeveynlerin eğitim durumu ile öğrencilerin BPO arasında anlamlı bir fark saptanmamıştır. Ancak yapılan araştırmalarda ebeveynlerin eğitim düzeyi arttıkça BPO’larının da buna paralel olarak artış gösterdiği belirlenmiştir (Yılmaz, 2000; Kahriman, 2005). Ünsar ve İşsever’in (2003) çalışmasında ebeveynlerin eğitim düzeyi ile BPO’ları arasında anlamlı fark bulunmamasına karşın ebeveynlerin eğitim düzeyi arttıkça öğrencilerin benlik saygılarının arttığı belirlenmiştir.

Üniversite eğitimine başlamadan önce ailesinin yanında yaşayan ve anne ve babası hayatta olan öğrencilerin BPO’larının diğer gruplara göre daha yüksek olduğu bulunmuştur (Tablo 2). Bu sonuçla aile yaşantısının özellikle annenin benlik saygısını geliştiren bir unsur olduğunu söyleyebiliriz.

Karaaslan’ın (1993) çalışmasında da ailesiyle birlikte yaşayan öğrencilerin BPO’ları diğerlerine göre daha yüksek bulunmuştur. Anne ve babası hayatta olan öğrencilerin benlik saygısının anlamlı şekilde yüksek olduğu belirlenmiştir.

Sporun önemli bir sosyalizasyon aracı olduğu, topluma uyumu sağladığı ve kişiler arası ilişkileri düzelttiği belirtilmektedir. Sporun ve fiziksel aktivitenin beden sağlığı üzerindeki olumlu etkilerinin yanı sıra ruh sağlığı açısından yararları da bilinmektedir. Spor ve fiziksel etkinliklerle stres, kaygı ve depresyon düzeyi arasında ters orantılı; benlik saygısı ve kendilik algısı ile doğru orantılı bir ilişki olduğunu saptayan birçok çalışma vardır (Pınar 2002;

Karakaya ve ark., 2006; Çam ve ark., 2000; Garry and Morrissey 2000 ). Son yıllarda yapılan çalışmalarda fiziksel etkinliklerin kendilik algısı, yaşıt ve anne- baba ilişkileri, akademik başarı üzerinde olumlu etkilerinin olduğu saptanmıştır. Yapılan fiziksel aktivitenin gençlerin kendilerini daha sağlıklı ve

(11)

formda hissetmelerinin yanı sıra, şimdiki ve ileri yaşlarındaki beden sağlıkları açısından da yararlı olduğu bildirilmiştir (Karakaya ve ark., 2006 ). HYO öğrencilerinde yapılan çeşitli araştırmalarda da öğrencilerin sağlığını algılayışlarının olumlu olması ile benlik saygılarının arttığı belirlenmiştir (Çam ve ark. 2000). Bizim araştırmamız bu çalışmalarla paralellik göstermektedir.

Çalışmamızda öğrencilerin düzenli spor yapanların sağlıklarını iyi algıladıkları spor yapmayanların sağlığını kötü algıladıkları ve bununla birlikte BPO’ları arasındaki fark istatistiksel olarak çok anlamlı bulunmuştur (p<0.001).

Karakaya ve arkadaşlarının (2006) çalışmasında yüzücülerin sağlıklarını iyi algıladıkları ve benlik saygılarının buna paralel olarak arttığı belirlenmiştir.

Aile içinde kardeş sayısı azaldıkça ebeveynlerin çocuklarına ayırdıkları zamanın kalitesi artmakta, çocuk duygu, istek ve düşüncelerini rahat söylemekte bu da benlik saygısını arttırmaktadır. Çalışmamızda öğrencilerin kardeş sayısı azaldıkça BPO düzeyinin anlamlı şekilde arttığı saptanmıştır (Tablo 2). Başer ve arkadaşlarının (1998) çalışmasında 1-2 kardeşi olan öğrencilerin benlik saygıları daha yüksek bulunmuştur. Kahriman’ın (2005) çalışmasında 3 ve daha fazla kardeş sahip olan öğrencilerin benlik saygıları düşük bulunmuştur. Bu sonuçlar çalışma sonuçlarını destekler niteliktedir.

SONUÇ ve ÖNERİLER

 Öğrencilerin BPO’sı 69.115.5 olduğu belirlendi. Sosyo-demografik özelliklerle BPO’ları karşılaştırıldığında 4 sınıf öğrencilerinin, ailesiyle birlikte yaşayanların BPO’larının anlamlı şekilde yüksek olduğu,

 Ailelerinin gelir düzeyi düştükçe ve kardeş sayısı arttıkça ve sağlığını kötü algılayanların öğrencilerin BPO’larının çok anlamlı şekilde düştüğü saptandı.

Bu sonuçlar doğrultusunda önerilerimiz;

 Öğrencilerin bedensel, ruhsal, sosyal ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri spor ve sanatla ilgili tesislerin çoğaltılması ile öğrencilerin sağlık düzeylerinin yükseltilmesi ve benlik saygılarının arttırılması sağlanabilir.

 Öğrencilerin benlik saygısını yükseltmek için benlik saygısını etkileyen etmenlerin belirlenmesi, daha sonra bu etkenlerle ilgili girişimlerde bulunulması gençlerin gelişimi açısından önemli bir faktördür. Benzer araştırmalar yapılarak genellenebilir sonuçlara ulaşılabilirse öğrencilerin benlik saygısını arttıracak girişimlerle ilgili ortak bir yaklaşımla eğitim programları geliştirilebilir.

(12)

KAYNAKLAR

Adana, F., Kutlu, Y. (2006). “İstanbul İlinde 12-15 Yaş Grubu Öğrencilerde Benlik Kavramının Araştırılması” Hemşirelik Forumu Dergisi, Eylül-Aralık 96-101.

Altuğ, S., Uysal, A., Bayık, A., ve Ark. (1999). “Hemşire Öğrencilerin Mesleğe İlişkin Görüşlerinin İleriye Dönük İncelenmesi” 4. Ulusal Hemşirelik Kongresi Kitabı, Erzurum, 345-350.

Başer, M., Bayat, M., Taşcı, S. (1998). “Öğrencilerin Benlik Saygılarının Belirlenmesi”

Hemşirelik- Ebelik Eğitim ve Uygulamalarında Kalite Sempozyumu Kitabı, 145- 151.

Baumeister, RF., Campbell, JD., Krueger, JI., Et al. (2003). “Does High Self-Esteem Cause Betterperformance, Interpersonal Success,Happiness, or Healthier Lifestyles?”

Psychological Science in The Public Interest. 4(1): 1-10.

Çam, O., Khorshid, L., Altuğ, Özsoy, S. (2000). “Bir Hemşirelik Yüksekokulundaki Benlik Saygısı Düzeylerinin İncelenmesi” Hemşirelikte Araştırma Dergisi, 1: 33-40.

Demiriz, S., Öğretir, AD. (2007). “Alt ve Üst Sosyo-Ekonomik Düzeydeki 10 Yaş Çocuklarının Anne Tutumlarının İncelenmesi” Kastamonu Eğitim Dergisi, 15 (1): 105- 122.

Garry JP., Morrissey SL. (2000). “Team Sports Participation and Risk-taking Behaviours Among a Biracial Middle School Population”. Clin. J. Sport Med;

10:185-190.

İzgiç, F., Akyüz, G., Doğan, O., ve Ark. (2001). “Üniversite Öğrencilerinde Sosyal Fobi ve Beden İmgesi İle Benlik Saygısı Arasındaki İlişkinin Araştırılması” 3P Dergisi, 9 (4): 591-598.

Kahriman, İ., Polat, S. (2003). “Adölesanlarda Aileden ve Arkadaşlardan Algılanan Sosyal Destek ve Benlik Saygısı Arasındaki İlişki” Atatürk Üniversitesi H.Y.O.

Dergisi, 6 (2): 13-24.

Kahriman, İ. (2005). “Karadeniz Teknik Üniversitesi Trabzon Sağlık Yüksekokulu Öğrencilerinin Benlik Saygıları ve Atılganlık Düzeylerinin Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi” Cumhuriyet Üniversitesi H.Y.O. Dergisi, 9 (1): 24-32.

Karaaslan, A (1993). “Öğrenci Hemşirelerin Benlik Saygısı Düzeyleri ve Bunu Etkileyen Etmenlerin İncelenmesi” Ege Üniversitesi H.Y.O. Dergisi, 9(2): 21-29.

Karakaya, I., Coşkun A., Ağaoğlu B.(2006). “Yüzücülerin Depresyon, Benlik Saygısı ve Kaygı Düzeylerinin Değerlendirilmesi” Anadolu Psikiyatri Dergisi, 7: 162-166.

(13)

Kutlu, Y., Buzlu, S., Sever, DA., ve ark. (1997). “İstanbul Üniversitesi Florence Nightingale Hemşirelik Yüksekokulu Öğrencilerinin 4 Yıllık Eğitim Süresi İçindeki Atılganlık Düzeyi ve Benlik Saygılarının Araştırılması” IV. Ulusal Hemşirelik Eğitimi Sempozyumu Bildiri Kitabı, 244-249.

Ören, N., Gençdoğan, B. (2007). “Lise Öğrencilerinin Depresyon Düzeylerinin Bazı Değişkenlere Göre İncelenmesi” Kastamonu Eğitim Dergisi, 15 (1): 85-92.

Öz, F. (2004). “Benlik Kavramı” Sağlık Alanında Temel Kavramlar Kitabı, İmaj İç ve Dış Ticaret A.Ş., Ankara, 83-94.

Patrick, H., Neighbors, CT., and Knee, CR. (2004). Social Comparison and Body Image: The Role of Contingent Self-esteem and Self-perceptions of Attractiveness.

Personality and Social Psychology Bulletin, 30: 501-514.

Pınar, R. (2002). “Obezlerde Depresyon, Benlik Saygısı ve Beden İmajı:

Karşılaştırmalı Bir Çalışma” C.Ü. H.Y.O. Dergisi, 6 (1): 30-41.

Ryan, RM., Plant, RW., and Kuczkowski, R.J. (1991). Relation of Self-projection Processes to Performance, Emotion, and Memory in a Controlled Interaction Setting. Personality and Social Psychology Bulletin, 17: 427-434.

Sertbaş, G., Ovayolu, N. (1998). “Gaziantep Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Öğrencilerinin Sosyodemografik Özellikleri ve Okulu Tercih Etme Nedenlerinin İncelenmesi” Hemşire Dergisi, 48(6): 23-26.

Taysi, E. (2000). “Benlik Saygısı, Arkadaşlar ve Aileden Sağlanan Sosyal Destek”

Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Psikoloji Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Ankara.

Terakye, G. (1989). “Huzurevinde Yaşayan Yaşlıların Benlik Saygısının İncelenmesi”

Ege Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 5(3): 15-24.

Tufan, B., Turan, N. (1987). Coopersmith Benlik Saygısı Ölçeği Üzerinde Geçerlik, Güvenirlik Çalışması. 23. Ulusal Psikiyatri Kongresi Bildirileri, İstanbul.

Ünsar S., İşsever H. (2003). “Trakya Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Öğrencilerinin Benlik Saygısını Etkileyen Faktörlerin İncelenmesi” Hemşirelik Forumu, 6(1): 7-11.

Yanıkkerem, E., Altıparmak, S., Karadeniz, G. (2004). “Gençlerin Meslek Seçimini Etkileyen Faktörler ve Benlik Saygıları: Manisa Sağlık Yüksekokulu Örneği”

Hemşirelik Forumu, 7(2): 60-67.

Yetkin, A., Yiğitbaş, Ç. (2003). “Van Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik ve Sağlık Memurluğu Son Sınıf Öğrencilerinin Eğitimlerine ve Mezuniyet Sonrasına İlişkin Görüşleri” Atatürk Üniversitesi H. Y.O. Dergisi, 6(2): 1-12.

(14)

Yılmaz, S. (2000). “Hemşirelik Yüksekokulu Öğrencilerinin Benlik Saygısı ve Atılganlık Düzeyi Arasındaki İlişki” Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Psikiyatri Hemşireliği Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Erzurum.

Yurttaş, A. (2001). “Sağlık Yüksekokulu Öğrencilerinin Empatik Becerileri ile Problem Çözme Becerilerinin Karşılaştırılması” Atatürk Üniversitesi H.Y.O. Dergisi, 6(1): 1-11.

Referanslar

Benzer Belgeler

“Bedii Rakslar” adını verdiği ilk bölümde, dansın tarihsel çerçevesini kendi modern dans tecrübesine ışık tu­ tan cepheleriyle ele alan Selma Hanım,

Mesleğini ve üniversitesini isteyerek seçen ve yeterli hemşirelik eğitimi aldığını düşünen öğrencilerin, öğrenci doyum ölçeği alt boyutlarından “öğretim

Bu araştırmanın amacı, Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesinde eğitim gören özel eğitim bölümü öğrencilerinin benlik saygıları ile mesleki benlik saygısı

Kemik a¤r›lar›, proksimal kas güçsüzlü¤ü, yürüme güçlü¤ü ile baflvuran hastalarda düflük serum kalsiyumu, dü- flük serum fosforu, yüksek kemik alkalen

Tekrarlayan benzer içerikli araflt›rmalar yerine birbirini dayanak alan, bilimi belli bir yere tafl›yan, yücelterek yükselten araflt›rmalara bir ayr›cal›k tan›ma

Selma KADIOĞLU (Ankara Üni.) Prof.. Metin KARTAL (Ankara

Türksoy (2014)‟un hemĢirelik öğrencileri ile yapmıĢ olduğu çalıĢmada öğrencilerin benlik saygısı düzeyleri ile ailelerinin gelir gider düzeyleri

Buna göre bu DNA molekülü ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?.. A) DNA molekülünde 1200