Konu : 5941 Sayılı Yeni Çek Kanunu Resmi Gazete’de Yayımlanarak Yürürlüğe Girmiştir.
5941 sayılı Çek Kanunu 20.12.2009 tarih ve 27438 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunmakadır. Yeni Çek Kanunu, çek defterlerinin içerikleri, çek düzenlenmesi, kullanımı, çek hamillerinin korunmaları ve kayıt dışı ekonominin denetim altına alınması önlemlerine ilişkin esaslar ile keşide edilen çekin karşılıksız çıkması ve diğer yükümlülüklere aykırılık durumunda uygulanacak yaptırımları düzenlemektedir. Kanunun amacı, çekin güvenilir bir ödeme aracı olmasını temin ve ekonomik işleyiş ile toplum ve kamu düzenine katkıda bulunmak olarak özetlenmiştir. 5941 sayılı Kanunu ile yapılan düzenlemeler ve uygulamada dikkat edilmesi gereken bazı hususlara aşağıda yer verilmiştir.
1. Bankaların Yükümlülükleri
Çekin ticari hayatta kullanımında en önemli işlev bankalara düşmektedir. Bu nedenle, çek uygulaması sırasında bankalar, çek hesabına sahip olmak isteyen kişilerin yasaklı olup olmadığını araştırıp, bunların ekonomik ve sosyal durumlarını tespit ederek gerekli basiret ve özeni göstermekle ödevli kılınmışlardır.
Bu kapsamda bankalar çek hesabı başvuru sahipleri ile ilgili aşağıdaki bilgi ve belgeleri temin etmek durumundadıralar.
• Yasaklılık durumuna ilişkin adli sicil kayıtları,
• Açık kimliklerini saptamaya yarayacak fotoğraflı nüfus cüzdanı, pasaport veya sürücü belgesi örnekleri,
• Yerleşim yeri belgeleri,
• Vergi kimlik numaraları,
• Tacirlerin ticaret sicil kayıtları,
• Esnaf ve sanatkarların esnaf ve sanatkar sicil kayıtları.
,
Bankalar bu belge ve bilgileri çek hesaplarının kapatılması halinde de hesabın kapatıldığı tarihten itibaren on yıl süreyle saklamakla yükümlüdürler. Ayrıca, ikametgahları yurt dışında olanlar adına çek hesabı açılabilmesi için, bu kişiler Türkiye’de bir adres bildirmek zorundadırlar.
Bankalar, çekin karşılıksız çıkması halinde (tamamen veya kısmen), çek düzenleyenin bankaca bilinen adreslerini talebi halinde çek hamiline vereceklerdir.
2. Çek Hesabının Açılması
• Çek hesabının açılabilmesi için ilgilinin, vekilinin veya yasal temsilcisinin imzası zorunludur.
• Çek hesabı açılmasını veya mevcut çek hesabından çek defteri verilmesini isteyen kişi her defasında yazılı beyanıyla; tacir veya esnaf ve sanatkar olup olmadığını, kendisi hakkında çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı bulunup bulunmadığını, bankaya yazılı beyan ile bildirecektir. Tüzel kişiler için bu beyan yönetim organında görev yapan, temsilci olan veya imza yetkilisi olan kişiler için de yapılacaktır.
• Çek defterleri bankalarca bastırılacaktır.
• Çek defterlerinin baskı şeklini belirleyen esaslar Maliye Bakanlığı, Türkiye Bankalar Birliği ve Türkiye Katılım Bankaları Birliğinin görüşü alınarak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca Resmi Gazete’de yayımlanacak Tebliğ ile düzenlenecektir.
• Tacir olan ve olmayan kişilere verilecek çekler ile hamiline düzenlenecek çekler açıkça ayırt edilebilecek şekilde bastırılacaktır. Böylelikle “tacir çeki” uygulamasına geçilerek itibar sahibi şirketlerin çeklerinin daha kolay dolaşımına olanak verecek ve çek uygulamasına güveni arttıracak bir uygulamaya geçilmesi amaçlanmaktadır.
• Hamiline düzenlenecek çekler için sadece bu tür çeklere ilişkin işlemlerin işlendiği ayrı çek hesapları açılacaktır. Bu çek yapraklarının üzerinde “hamiline” ibaresi matbu olarak basılacaktır.
• Her bir çek yaprağında aşağıdaki bilgiler yazılacaktır:
- Çek hesabının numarası,
- Çek hesabının bulunduğu banka şubesinin adı,
- Çek hesabı sahibi gerçek kişinin adı ve soyadı, tüzel kişinin adı, - Çek hesabı sahibi gerçek veya tüzel kişinin vergi kimlik numarası,
• Tüzel kişi adına çek düzenleyen kişinin adı ve soyadı çek üzerine açıkça yazılır.
• Türk Ticaret Kanununda yer alan unsurları taşıması kaydıyla çekin yukarıda belirtilen koşullara aykırı olması çekin geçerliliğini etkilemeyecektir.
• Çek hesabı, ancak sahibinin veya yasal temsilcisinin yazılı talebi ile ya da mevduat veya katılım fonu zamanaşımı süresinin dolması üzerine kapatılabilir.
• Çek hesabı kapatıldıktan sonra, üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibraz edilen çekler karşılıksız çek olarak işlem görecektir.
3. İbraz, Ödeme ve Karşılıksız Çeklerle İlgili İşlemler
Çekler muhatap bankanın herhangi bir şubesine ibraz edildiğinde hamilin varsa vergi kimlik numarası saptandıktan sonra ve eğer hesabın bulunduğu şubenin dışında bir şubeye ibraz edilmişse karşılığı sorulmak suretiyle ödenir.
“Karşılıksızdır” işlemi, muhatap bankanın kanunen ödemekle yükümlü olduğu tutarın dışında çek bedelinin karşılanamayan kısmıyla sınırlı olarak yapılır.
Çek Kanununa göre, muhatap bankaların ibraz eden düzenleyici dışındaki hamile süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için ödemekle yükümlü olduğu tutarlar aşağıdaki gibidir:
• Karşılığının hiç bulunmaması halinde;
- Çek bedeli altıyüz Türk Lirası veya üzerinde ise altıyüz Türk Lirası - Çek bedeli altıyüz Türk Lirasının altında ise çek bedeli,
• Karşılığının kısmen bulunmaması halinde
- Çek bedeli altıyüz Türk Lirası veya altında ise, çek bedelini aşmamak koşuluyla, kısmi karşılığı altıyüz Türk lirasına tamamlayacak bir miktar,
- Çek bedeli altıyüz Türk Lirasının üzerinde ise, çek bedelini aşmamak koşuluyla kısmi karşılığa ilave olarak altıyüz Türk Lirası,
Muhatap bankalar tarafından ödenecek bu tutarlar, banka ile hesap sahibi arasında çek defterinin teslimi sırasında yapılan dönülemeyecek bir gayrinakdi kredi sözleşmesi hükmündedir.
Karşılıksız çıkan çeklerle ilgili olarak banka ve hamil tarafından izlenecek yollar şunlar olacaktır:
• Hamilin talebi halinde çekin arka yüzüne bankaya ibraz tarihi, hesap durumu, bankanın yükümlülüğü çerçevesinde ödediği miktar, ibraz edenin adı ve soyadı, tüzel kişiler adına tahsil edilip edilmediği yazılarak banka yetkilisi tarafından imzalanır.
Banka tarafından ödenen miktar düşüldükten sonra karşılıksız kalan tutar açıkça belirtilir.
• Çek hamilinin imzalamaktan kaçınması halinde karşılıksız işlemi yapılmaz,
• Bankanın yasal ödeme yükümlülüğü dahil kısmi ödeme yapılması hamil tarafından kabul edilmezse ya da çek hesabında hiç karşılık bulunmazsa ve çek hamili tarafından bankanın yasal yükümlülüğü kadar bir ödemenin yapılması kabul edilirse yukarıdaki şekilde karşılıksız işlemi yapılır.
• Muhatap bankanın yasal olarak ödemekle yükümlü olduğu tutar dahil kısmi ödeme halinde, çekin ön ve arka yüzünün onaylı fotokopisi ücretsiz olarak hamile verilir. Çek hamili, bu fotokopiyle müracaat borçlularına veya kambiyo senetleri hakkındaki takip usullerine başvurabileceği gibi, Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunurken dilekçesine bu fotokopiyi ekleyebilir ve bunu icra daireleri ile mahkemelerde ispat aracı olarak kullanabilir. Mahkeme veya icra dairelerinin istemi halinde çekin aslı bu mercilere gönderilir.
• Bankalar; çekin karşılığı hesapta bulunmasına rağmen bu tutarı ya da kanunen ödemekle yükümlü olduğu tutarı hamile ödenmesini geciktirirse, çek hamiline her geçen gün için binde üç oranında gecikme cezası öder. Bu hallerde 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uygulanmaz.
4. Vadeli Çeklerin İbrazında Uygulama
Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihinden önce ibraz edilen çekin karşılığının Türk Ticaret Kanununun 707 nci maddesi uyarınca kısmen veya tamamen ödenmemiş olması halinde, bu çekle ilgili olarak hukuki takip yapılamaz.
İleri düzenleme tarihli çekle ilgili olarak hukuki takip yapılabilmesi için, çekin üzerindeki düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde bankaya ibraz edilmesi ve karşılıksızdır işlemine tabi tutulması şarttır.
Bu düzenlemeden anlaşılacağı üzere, çek üzerindeki tarihten önce ibraz edildiği durumda karşılığının bulunması halinde kısmen veya tamamen ödenecek, kısmen veya tamamen ödenememiş olması halinde ise çekle ilgili olarak bir hukuki takip yapılamayacaktır. Böylelikle vadeli çekler Çek Kanunu ile güvenceye alınmış olmaktadır.
Bu düzenlemeyle, son dönemde yaşanan ekonomik kriz ortamında çek düzenleyenleri korumak amacıyla 5838 sayılı Kanunun 18 inci maddesi ile 3167 sayılı Kanuna eklenen Geçici 2 nci maddedeki “31.12.2009 tarihine kadar, üzerinde yazılı keşide tarihinden önce çekin ödenmek için muhatap bankaya ibrazı geçersizdir.” hükmüne paralel bir düzenleme getirilmiştir.
Yeni Çek Kanunu ile 5838 sayılı Kanun ile getirilmiş olan geçici düzenleme çekin ibrazını tamamen geçersiz sayarken, 5941 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme çekin kısmen veya tamamen ödenememesi halinde kanuni takibat yapılmasını önlemektedir.
5. Vadeli Çeklerde Reeskont Uygulaması
Gelir İdaresi Başkanlığı VUK-41/2009-3/ Vadeli Çeklerde Reeskont Uygulaması-1 sayılı Sirküler ile 5838 sayılı Kanunun anılan maddesine istinaden vadeli çeklerde reeskont uygulaması yapılamayacağına ilişkin açıklamalarda bulunmuştur.
Bu açıklamaya göre, çekin ödeme aracı olmasından dolayı senet olarak kabul edilmesi mümkün olmadığından 5838 sayılı Kanunun 18 inci maddesiyle yapılan düzenlemeye uyan çeklere de reeskont uygulanması mümkün görülmemiştir.
Benzer şekilde, 5941 sayılı Kanun da vadeli çek uygulaması getirmeye yönelik olmayıp, yalnızca üzerindeki tarihten önce muhatap bankaya ibraz edilen çeklerin yeterli karşılığının bulunmadığı durumda çeki düzenleyenin hukuki takibe uğramasını engellemektedir. Bu düzenleme çekin ödeme aracı olma vasfını değiştirmemektedir.
Dolayısıyla, Gelir İdaresi Başkanlığınca yayımlanan VUK-41/2009-3/ Vadeli Çeklerde Reeskont Uygulaması-1 sayılı Sirküler ile vadeli çeklerde reeskont uygulaması yapılamayacağına ilişkin açıklamaların 5941 sayılı Kanun ile getirilen bu yeni düzenleme bakımından da geçerliliğini koruduğu kanaatindeyiz.
6. Bankaların Bildirim Yükümlülüğü
Kayıt dışı ekonomi ile mücadele kapsamında 5941 sayılı Çek Kanunu bankalara çek hesabı sahipleri ve yaptıkları işlemler ile ilgili olarak Gelir İdaresi Başkanlığına bildirim yükümlülüğü getirilmiştir.
Bankalar; hamiline çek hesabı sahiplerinin açık kimlikleri, adresleri, vergi kimlik numaraları, bu hesaplardan ödeme yapılan kişilere ait bilgileri, ödeme tutarlarını, üzerinde vergi kimlik numarası bulunmayan çeklere ait bilgileri Gelir İdaresi Başkanlığına bildireceklerdir.
Tacir tüzel kişi veya onun faaliyetleri ile ilişkilendirilmek kaydıyla, tüzel kişinin gerçek kişi ortakları, ortakların ilgili bulunduğu veya tüzel kişinin veya ortaklarının etkisi altında bulundurduğu gerçek kişiler ile tüzel kişinin yönetim organında görev alan veya temsilcisi sıfatını taşıyan gerçek kişiler adına açılmış olan çek hesapları, tacir tüzel kişiye ait kabul edilir. Söz konusu ilişkinin varlığına yönelik emarelerin bulunması halinde, hesabın bulunduğu banka şubesi durumu Gelir İdaresi Başkanlığına bildirir.
Bankalar, hamiline çek defteri yaprağını kullanmadan hamiline çek düzenlendiğini tespit etmeleri halinde, mevcut delilleriyle birlikte, durumu, tespit tarihinden itibaren en geç bir hafta içinde Cumhuriyet Başsavcılığına ve Gelir İdaresi Başkanlığına bildirirler.
7. Ceza Sorumluluğu ve Çek Düzenleme ve Çek Hesabı Açma Yasağı
• Üzerinde yazılı düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili “karşılıksızdır” işlemine sebebiyet veren kişi hakkında hamilin şikayeti üzerine her bir çekle ilgili olarak binbeşyüz güne kadar ve çekin karşılıksız kalan tutarından az olmamak üzere adli para cezasına hükmolunur. Adli para cezasının bir günlük karşılığı kişinin ekonomik ve diğer şahsî hâlleri göz önünde bulundurularak en az yirmi ve en fazla yüz Türk Lirası olarak takdir edilir. Ayrıca, Mahkeme tarafından çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına hükmedilir.
• Çek hesabı sahibi gerçek kişi, kendisi adına çek düzenlemek üzere başkasını temsilci veya vekil tayin edemeyeceği gibi, gerçek kişinin temsilcisi veya vekili olarak çek düzenlenmesi halinde, bu çekten dolayı hukuki veya cezai sorumluluk çek hesabı sahibine aittir.
• Hakkında çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararı verilmiş olan kişi, elindeki bütün çek yapraklarını ait olduğu bankalara iade etmekle yükümlüdür. Bu kişi adına yeni bir çek hesabı açılamaz.
• Hakkında çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı verilmiş olan kişi, kararın kendisine tebliğinden itibaren on gün içinde düzenlediği fakat henüz tahsil edilmemiş olan çekleri bir liste ile muhatap bankaya bildirir.
8. Etkin Pişmanlık ve Yasak Kararının Kaldırılması
Etkin pişmanlıktan yararlanabilmek için karşılıksız kalan çek bedelinin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticari işlerde temerrüt faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte tamamen ödenmesi gerekir. Bu halde;
• Soruşturma aşamasında cumhuriyet savcısı tarafından soruşturmaya yer olmadığına,
• Kovuşturma aşamasında mahkeme tarafından davanın düşmesine,
• Mahkumiyet hükmünün kesinleşmesinden sonra hükmün bütün sonuçlarıyla ortadan kalkmasına,
karar verilir.
Şikayetten vazgeçme halinde de yukarıdaki hükümler uygulanır.
Kişi, mahkum olduğu adli para cezası tamamen infaz edildikten veya bu cezayı ödemediği için hakkında hapis uygulanıp serbest bırakıldıktan itibaren üç yıl ve her halde yasağın konulduğu tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, hükmü veren mahkemeden çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kaldırılmasını isteyebilir, mahkemenin vereceği karara itiraz edebilir. Yasağın kaldırılmasına ilişkin kesinleşen kararlar Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına bildirilir ve ilan edilir.
9. Diğer Cezalar
5941 sayılı Kanunun 7 nci maddesi ile çek uygulamaları ile ilgili sorumlulukları olan banka görevlilerine de çeşitli cezalar öngörülmüştür.
• Tacir olmayan kişiye tacir kişiye verilmesi gereken çek defteri veren banka görevlisi hakkında elli günden yüzelli güne kadar adli para cezası,
• Beyanname almadan veya beyannameye rağmen, hakkında yasaklama bulunan kişiye veya bu kişinin yönetim organında görev yaptığı veya temsilcisi ya da imza yetkilisi olduğu tüzel kişiye çek defteri veren banka görevlileri hakkında elli günden yüzelli güne kadar adli para cezası,
• Talebe rağmen karşılıksızdır işlemi yapmayan banka görevlileri hakkında şikayet üzerine bir yıla kadar hapis cezası,
• Karşılığı bulunduğu halde ödeme yapmayan ya da bankanın kanunen ödemekle yükümlü olduğu miktarı hamile ödemeyen banka görevlisi hakkında şikayet üzerine bir yıla kadar hapis cezası,
• Hakkında yasaklama kararı bulunan kişiye çek hesabı açan banka görevlisi hakkında üç aydan bir yıla kadar hapis cezası,
Uygulanır.
Ayrıca;
• Tacirin ticari işletmesiyle ilgili iş ve işlemlerinde, tacir olmayan kişinin çek defterini kullanarak çek düzenleyen ve düzenleten kişi altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
• Hamiline çek defteri yaprağını kullanmadan hamiline çek düzenleyen kişi, bu aykırılığı içeren her bir çekle ilgili olarak bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
• İlgili Bankanın Kanunda belirtilen belgelerle ilgili bu belgeleri sağlama ve saklama hükümlerine uymaması ve karşılıksız çıkan çekin hamili tarafından istendiği halde düzenleyicinin adres bilgilerini kendisine vermemesi durumunda, ilgili bankaya cumhuriyet savcısı tarafından beşyüz Türk Lirasından beşbin Türk Lirasına kadar idari para cezası verilir.
10. Hesaben Ödeme ve Takas Odası Sistemi
3167 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinde bulunan hesaben tesviye uygulaması 5941 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde de korunmuştur.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası çeklerin banka şubeleri arasında hesaben ödenmesini sağlayacak tüzel kişiliği haiz sistemi kurmaya ve gözetimi altında yürütmeye yetkili kılınmıştır.
Kurulan sistem aracılığıyla çeklerin fiziki olarak ibraz edilmeksizin sadece çek bilgileri üzerinden bankalararası takas odaları aracılığıyla elektronik ortamda muhatap bankaya gönderilerek işlem görmesi, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 710 uncu maddesine göre takas odasına ibraz hükmündedir.
Takas odaları aracılığıyla ibraz edilmiş çekler için, 3 üncü maddenin üçüncü fıkrasında belirlenen sorumluluk miktarı dâhil, kısmî ödeme yapılmaz. Bu durum, muhatap bankanın sorumluluk tutarını ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.
Ancak, takas odaları aracılığıyla ibraz edilen çekin, hesapta yeterli karşılığının olmadığının belirlenmesi hâlinde muhatap banka tarafından, hesapta bulunan kısmî karşılık tutarı, çeki ibraz eden hamil lehine onbeş gün süreyle bloke edilir.
11. Geçiş Dönemi Düzenlemeleri
• Bankalar 5941 sayılı Çek Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde yeni çek defterlerini bastıracak ve 1.7.2010 tarihine kadar müşterilerine vererek eski çek defterlerinin imhasını sağlayacaklardır.
• Bankaların müşterilerine verdikleri eski çek defterleri hakkında 3167 sayılı Kanunun hükümlerinin uygulanmasına devam edilecektir. Ancak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun ceza hükümlerinin zaman bakımından uygulanma ilkelerini düzenleyen 7 nci maddesi hükümleri saklıdır. Buna gore, çek işlemleri ile ilgili işlenen bir suçtan dolayı eski ve yeni kanun arasında bir fark olması durumunda failin lehine olan hüküm uygulanacaktır.
• 31.12.2011 tarihine kadar, üzerinde yazılı düzenleme tarihinden önce çekin ödenmek için muhatap bankaya ibrazı geçersizdir. Bu düzenlemeyle, 5838 sayılı Kanun ile 3167 sayılı Kanuna eklenen geçici 2 nci maddedeki uygulamanın süresi 31.12.2009 tarihinden, 31.12.2011 tarihine uzatılmıştır.
Bize ulaşın
Vergi Hizmetleri
Yetkin Yeminli Mali Müşavirlik A.Ş.
Yapı Kredi Plaza C Blok Kat 5 Büyükdere Cad.
Levent 34330 İstanbul Tel. +90 (212) 317 74 50 Fax. +90 (212) 317 73 50 KPMG Ankara Ofis
Turan Güneş Bulvarı 15. Cadde No: 41 Yıldızevler
Çankaya 06550 Ankara Tel :+90 (312) 491 72 31 Fax : +90 (312) 491 71 31 KPMG İzmir Ofis
1456 Sokak No : 10/1 Punta İş Merkezi K: 13 Alsancak - İzmir
Tel : +90 (232) 421 26 00 Fax : +90 (232) 421 26 01
Bu dökümanda yer alan bilgiler genel içeriklidir ve herhangi bir gerçek veya tüzel kişinin özel durumuna hitap etmemektedir. Sürekli güncel ve doğru bilgi sunumuna özen gösterilmesine karşın bu bilgiler her zaman her durumda doğru olmayabilir. Hiç kimse özel durumuna uygun bir uzman görüşü almaksızın , bu dökümanda yer alan bilgilere dayanarak hareket etmemelidir.
KPMG International Cooperative bir İsviçre kuruluşudur. KPMG bağımsız şirketler ağının üye fir- maları KPMG International Cooperative’e bağlıdır. KPMG International Cooperative müşteriler- ine herhangi bir hizmet sunmamaktadır. Hiç bir üye firmanın KPMG International Cooperative’e veya bir başka üye firmayı üçüncü şahıslar ile karşı karşıya getirecek zorlayıcı yada bağlayıcı hiçbir yetkisi yoktur.
© 2010 Yetkin Yeminli Mali Müşavirlik A.Ş., KPMG International Cooperative'in üyesi bir Türk şirketidir. KPMG adı ve KPMG logosu KPMG International Cooperative’in tescilli ticari markalarıdır.
• 1.11.2009 tarihinden önce, 3167 sayılı Kanunun 16 ncı maddesine göre hakkında çek suçlarından dolayı soruşturma veya kovuşturma açılmış ya da kesinleşmiş yargı kararı bulunanlarla ilgili olarak bazı af düzenlemeleri getirilmiştir. Bu durumdaki kişilerin;
- Şikâyetçi ile belirledikleri miktarın belirli vadelerde ödenmesi hususunda anlaşmaya varmaları ve anlaşmanın bir nüshasının şikâyetçi veya yasal temsilcisi tarafından Cumhuriyet başsavcılığına veya mahkemeye verilmesi hâlinde, anlaşmada öngörülen süre kadar soruşturma veya kovuşturmanın durmasına, hükmün infazının ertelenmesine veya durdurulmasına karar verilir.
- Kanunun 6 ncı maddesi hükmü uyarınca düzenleme tarihine göre kanuni ibraz tarihinden itibaren işleyecek ticari işlerde temerrüt faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte, ödenmesi gereken miktarı belirli vadelerde ödeyeceğini taahhüt etmesi ve taahhütnamenin, kendisi veya yasal temsilcisi tarafından Cumhuriyet Başsavcılığına veya mahkemeye verilmesi hâlinde, anlaşma aranmaksızın, taahhütnamede belirtilen süre kadar, soruşturma veya kovuşturmanın durmasına, hükmün infazının ertelenmesine veya durdurulmasına karar verilir. Bu durumda, ödeme süresi, taahhütnamenin yapıldığı tarihten itibaren iki yılı geçemez. Taahhütnamede yer alacak birinci yıl taksidi, borcun üçte birinden az olamaz. Taahhütnamenin bir örneği alacaklıya gönderilir.
• Yukarıda belirtilen anlaşma veya taahhütnamenin ilgili mercie 1.4.2010 tarihine kadar verilmesi gerekmektedir.
• Soruşturma veya kovuşturmanın durması halinde dava zamanaşımı, hükmün infazının ertelenmesi veya durması halinde ceza zamanaşımı işlemez. Şikayetçinin başvurusu üzerine anlaşma veya taahhüde uyulmadığının tespiti halinde soruşturmaya, kovuşturmaya veya hükmün infazına devam edilir.
• Soruşturması veya kovuşturması durdurulan ya da hükmün infazı ertelenen ya da durdurulan kişi hakkında Ceza Muhakemesi Kanununun 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca yurt dışına çıkış yasağı uygulanmasına karar verilebilir.
5941 sayılı Çek Kanunu ile ilgili sorularınız için bizimle temasa geçmeniz halinde sizlere yardımcı olmaktan memnuniyet duyarız.
Saygılarımızla,
