• 1- Toz (Pulveres): Bitki parçalarının bir havanda dövülmesi veya bir değirmende çekilmesi ile elde edilirler. Parça büyüklüklerine göre kaba, orta ve ince olmak üzere üç kısma ayrılırlar. Hap veya kaşe içinde alınacak tozların ince olması tercih edilir. Tozların
alınmasında kullanılacak en kolay yol, ince tozun yarım bardak su içine dökülmesi ve karıştırıldıktan sonra karışımın içilmesidir.
• 2- Hap (Pilulae): İnce toz halindeki droğun bir yardımcı madde yardımı ile hap haline getirilmesi ile elde edilir. Hapların
ağırlıkları 1-2.5g arasında olmalıdır. Daha büyük hapların
alınması güçtür. Sıvağ olarak bal, şeker şurubu, nişasta, leblebi unu, arap zamkı gibi tedavi etkisi bulunmayan maddeler
seçilmelidir. Drog tozu uygun sıvağ maddesi ile hamur haline getirilir, bu hamur avuç arasında döndürülerek uzun çubuklar
haline getirilir, bu çubuklar bıçak ile uygun büyüklükte parçalara bölünür. Herbir parça yuvarlanarak hap şekline sokulur.
• 3- İnfüzyon (demleme): ufalanmış bitki parçaları üzerine kaynar su dökülür, kapalı kapta ve su banyosunda sık sık karıştırılarak 5-15 dakika tutulur, soğuduktan sonra sıkılır ve elde edilen mayi ince bir tülbentten veya pamuktan süzülür (TK 1948).
Drogların ilaç olarak kullanılmasında en çok tercih edilen şekildir. Kullanılacak drog miktarı genellikle 100g su için 2g drog şeklindedir (%2). İnfüzyonu hazırlanacak olan droglar genellikle çiçek, yaprak, meyva ve tohum (özellikle uçucu yağ taşıyanlar) gibi narin yapılı olan droglardır. İnfüzyonlar her defasında taze olarak hazırlanmalıdır. Kendi tatlarıyla tüketilmeleri tavsiye edilir ancak bal veya şeker ile de tatlandırılabilirler.
• 4- Dekoksiyon (kaynatma): ufalanmış bitki parçaları üzerine soğuk su dökülür, sık sık karıştırılarak kaynatılır, kaynatma işlemine 30 dakika devam edilir ve sıcakken sıkılır. Kullanılacak drog miktarı genellikle 100g su için 2g drog şeklindedir (%2). Dekoksiyonlar da infüzyonlar gibi her defasında taze olarak hazırlanıp kullanılmalıdır.
Dekoksiyonu yapılacak olan droglar kabuk, kök, meyve ve tohum gibi sert dokulara sahip olan droglardır.
• İnfüzyon ve dekoksiyon tıbbi bitkilerin ilaç haline getirilmesinde en çok tercih edilen yollardır. Bu tip preparatların hazırlanması için tartı ve ölçü olanakları bulunmayan durumlarda çay kaşığı dolusu miktar da kullanılır. Çay kaşığı dolusu miktar genellikle bir defada bir su bardağı (≈ 200 ml) ile alınacak miktardır.
• 5- Maserasyon (oda ısısında bekletme): ufalanmış bitki parçaları üzerine soğuk su dökülür, 1gün boyunca sık sık karıştırılarak oda sıcaklığında bekletilir. Droğun bileşiminde ısı uygulaması ile bozulacak maddeler varsa bu işlem tercih edilmelidir. Yüksek miktarda müsilaj taşıyan hatmi, psyllium, keten tohumu ve islanda likeni gibi drogların maserasyon yöntemi ile hazırlanması tavsiye edilir. Fakat soğukta bekletmenin hijyenik problemleri vardır.
Kullanılacak ham madde (bitki) mikroorganizmalar tarafından kontamine edilmiş olabilir. Zayıf hijyenik şartlarda hasat edilmiş ve saklanmış olan bitkiler marketlerde yine olumsuz koşullarda satılabilir. Bu ürünler Escheria coli, Salmonella ssp., Pseudomonas aeruginosa ve Staphylococcus aureus gibi bir çok mikroorganizmayı taşıyabilir. Kaynamış suya maruz kalan bitki, muhtemelen bakteri sayısının %90’ını kaybedecektir. Aslında, bazı toptan bitki satan firmalar ve bitki sağlayıcı firmalar müşterilerine ürünü tüketecekleri zaman kaynar su kullanmalarını tavsiye ederler
• 6- Merhem (unguenta): Katı yağ, sıvı yağ,
lanolin ve vazelin gibi sıvağlara emdirilerek
hazırlanan ve genellikle haricen kullanılan ilaç
şekilleridir. Merhem hazırlamak için, merhem
içine konulacak bitki kısmı veya kısımları önce
havanda iyice toz edilir. Sonra çok az sıvı yağ ile
ezilir ve en son olarak sıvağ maddesi (genellikle
eşit miktarda lanolin ve vazelin karışımı) azar
azar etkili madde üzerine ilave edilir. Havanda
iyice karıştırılır. Hazırlanan merhemler kapalı
kaplarda ve serin yerlerde saklanmalıdır.
• 7- Tıbbi Yağ (Olea Medicata): Genellikle haricen kullanılan bir ilaç şeklidir. 10 kısım kuru droğun 100 kısım zeytin yağı veya haşhaş yağı içinde bir müddet (iki hafta) güneşte tutulması ve sonra bezden süzülmesi ile elde edilen ürünlerdir. Kantaron yağı ve kudretnarı yağı bu yolla elde edilen ürünlere örnektir.
• 8- Tentür (Tincturae): Bitkisel materyalin su, alkol veya eter gibi çözücüler ile tüketilmesi sonucunda elde edilen sıvı preparatlardır.
1 kısım kurutulmuş toz drog 5 kısım alkol ile kapalı bir şişe içinde, sık sık çalkalanarak 10 gün tutulur ve sonra süzülür. Bekletme karanlık bir yerde ve oda sıcaklığında yapılır.
• 9- Hulasa (Extracta): Bitkisel materyalin su, alkol veya eter gibi uçurulabilen çözücüler ile tüketilmesi sonucu elde edilen çözeltinin belirli bir orana kadar uçurulması ile ile elde edilen preparatlardır.
Bunlar genellikle bal kıvamında veya toz halinde preparatlardır.
• 10- Lapa: bitkilerin kaynatılmasıyla elde edilen, sıcak olarak tülbent içinde vücuda dışarıdan uygulanan ilaç şekli.
Etnobotanik Çalışma Etnobotanik Çalışma
• Etnobotanik çalışmalar, yalnızca insanlarla bitkilerin yüzyıllardan beri devam eden karşılıklı etkileşimlerini kaydetmekle kalmaz aynı zamanda bu etkileşimden doğan sonuçların,
• kırsal kesimde yaşayan halkın gelişiminde kullanılmasına,
• biyolojik çeşitliliğin korunmasına,
• kullanılan, ihraç edilen ve tehlike altında olan türlerin belirlenmesi ile
• yasal düzenlemelerin yapılabilmesine de temel oluşturur.
• Ayrıca, hastalıklara dayanıklılık yönünden üstün olan bitkilerin kültüre alınmalarında,
• daha kalıcı renklere sahip solmayan boyaların elde edilebileceği yeni bitki türlerinin belirlenmesinde de kaynak oluşturabilmektedir.