• Sonuç bulunamadı

Özet. Anahtar sözcükler: Okuma, Okuma Alışkanlığı. Abstract

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Özet. Anahtar sözcükler: Okuma, Okuma Alışkanlığı. Abstract"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İLKOKUL 4. SINIF ÖĞRENCİLERİNİN OKUMA ALIŞKANLIKLARININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ (YOZGAT ÖRNEĞİ)

Mustafa BAŞARAN1, G. Şebnem ALTUNER2 Özet

İlkokul 4. sınıf öğrencilerinin, okuma alışkanlığına sahip olup olmadıkları ve öğrencilerinin bu alışkanlığı kazanmasında etkili olan faktörlerin tespiti amacıyla yapılan bu araştırma bir alan araştırması niteliğinde olup; araştırmada ilişkisel tarama yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma evreni Yozgat il merkezinde bulunan ilkokulların 4. sınıfına devam eden öğrencilerdir. Bu öğrencilerden 294’ü örneklem olarak seçilmiştir. Araştırma sonucunda öğrencilerin okuma alışkanlığına sahip oldukları sonucuna ulaşılmıştır. Bu yaş grubu öğrencilerin okuma alışkanlığını oluşturan davranışları yapmalarını engelleyen en önemli değişkenler ise ödev yapmak ve sınavlara hazırlanmanın çok zaman alması ve yorucu olması ile bilgisayar oyunları oynamak olduğu görülmüştür.

Anahtar sözcükler: Okuma, Okuma Alışkanlığı

Abstract

A Study about Reading Habits of Primary School 4. Class Students for Several Variables(Yozgat Example)

The aim of this research is to determine Primary School 4. Class students’ reading habits status. This research is a field study. Relational survey method was used in the research. The study population consisted of 4th grade students attending primary school in Yozgat city center. 294 students were selected as the sample from this population. It was found in research students generally have reading habits. The most important factors that prevent this age group students gain the habit of reading are: a-doing homework and studying for exams are very exhausting and a lot of time b- playing computer games.

Key words: Reading, Reading Habits

1. Giriş

Okuma eyleminin zamanla değişen pek çok tanımı bulunmaktadır. Bu durum tarihte, temel dil be- cerilerinden biri olan okumayla ilgili çok sayıda incelemenin yapıldığı ve okumayla ilgili algının sürekli gelişip değiştiği şeklinde yorumlanabilir. Günümüzde de en çok araştırılan ve geliştirilmesi için sınıf öğ- retmenlerinin en çok çaba gösterdiği dil becerisinin okuma olduğu söylenebilir. Okuma becerisini bu kadar önemli kılan sebepleri tartışmadan önce bu tartışmaya temel oluşturması amacıyla okumanın zaman içinde değişen tanımlarının incelenmesi yerinde olacaktır. Okumak çok eski zamanlardan beri yazlı sembollerin seslendirilmesi olarak tanımlanmaktaydı. Ancak günümüzde okumanın “yazılı sembolleri seslendirme” ola- rak yapılan tanımının neredeyse hiçbir geçerliliği kalmamıştır. Çünkü sadece yazılı sembolleri seslendirmek ancak ortaçağ katiplerinden beklenen bir becerinin tanımı olabilir. Ancak yine de yazılı sembollerin doğru bir şekilde seslendirilmesinin önemsiz olduğu söylenemez. Zira okuduğunu anlama asıl hedef; yazılı sembolleri seslendirme ise nihai hedefe ulaşmada bir araç ve basamaktır. Günümüzde okuma, ön bilgilerin kullanıldığı,

1Doç. Dr., Bozok Üniversitesi Eğitim Fakültesi

2Arş. Gör., Bozok Üniversitesi Eğitim Fakültesi

(2)

yazar ve okuyucu arasındaki etkili iletişime dayalı, uygun bir yöntem kullanarak ve bir amaç doğrultusunda, düzenli bir ortamda gerçekleştirilen anlam kurma süreci olarak tanımlanmaktadır (Akyol, 2005:1).

Okumanın öğrenilmesi, öğretilmesi ve geliştirilmesi hem bireysel açıdan hem de ülkenin bu günü ve geleceği açısından kritik bir öneme sahiptir. Zira günümüzde bir bireyin okuyup yazabilmesi ve hesaplama bilgisine sahip olması çok önemlidir. Ancak bu iki beceriye sahip olmak, modern yaşamda bireyin karşılaştı- ğı güçlükleri aşmasında ve hayatını normal şekilde sürdürmesinde yeterli olmamakta; bireyler, bilgi okurya- zarlığı, teknoloji okuryazarlığı, hayat boyu öğrenme vb. başka yeterliliklere de ihtiyaç hissetmektedirler. Bu süreçte özellikle okuma becerisi, diğer tüm becerilerin kazanılmasında temel teşkil etmektedir.

Okumanın birey ve ülke için bu denli önemli olmasını sağlayan diğer bir husus da okumanın, aynı anda kullanılan, anlamanın oluşması için gerekli ve birbirini destekleyen birçok zihinsel süreci gerektirmesi ve okuma esnasında bu becerilerin de kullanılıp geliştirilmesidir. Bu becerilerden bazıları sesleri tanımak, harf-ses ilişkisini kavramak, dikkati toplamak ve okuma esnasında sürdürmek, okuduğunu anlamak, hatırla- mak, okunan metinden hareketle yeni bilgilere ulaşmak, tahmin etmek, sorgulamak, eleştirmek, soru sormak, stratejik düşünmek olarak sıralanabilir. Ayrıca okuma, bireyin benlik bilincine ulaşması, üyesi olduğu top- lumla ilişkilerini düzenlemesi, yeryüzündeki yerini, varoluş nedenini anlaması ve bilgi dağarcığını geliştir- mesinde hayati öneme sahiptir. Bir toplumun geri kalmasının ve sömürülüyor olmasının temel sebebi o top- lumun okumaz-yazmazlığıdır. Günümüzde sömürgeci anlayışa sahip devletlerin geri kalmış toplumlara her türlü insani veya ekonomik yardımı yapması ancak eğitim alanında –misyonerlik vb. maksatlar hariç- hiçbir yardım yapmamalarının temelinde de mevcut dünya düzeninin devamının sağlanması isteği yatmaktadır.

Zira okuma bilgiyi, bilimi, demokratik bakış açısını, özgür ve yaratıcı düşünceyi geliştirir; toplumu evrensel değerler çerçevesinde biçimlendirir ve her türlü üretimi sağlayıcı toplumsal bir olgudur. Ulusal ve evrensel kültürü oluşturan tüm kazanım ve değerler de ancak okumayla kalıcı ve anlamlı hâle gelir (Kimmel ve Se- gel, 1983; Özdemir, 1990:17; Gömleksiz, 2004; Yılmaz-aydın, 2006). Günümüzde bireysel ve toplumsal gereksinimleri karşılamak için okuma ne kadar önemli ise, bireyin okuma becerisini kullanması ve beklediği kazanımları elde edebilmesi için okuma alışkanlığına sahip olması da o kadar önemlidir. Zira bireyin yaşamı boyunca çevresine uyum sağlaması için gerekli olan öğrenme, bireyin ömrü boyunca düzenli bir şekilde oku- masına bağlıdır (Odabaş vd.,2008) .

2. Okuma Alışkanlığı

İlgili literatürde okuma alışkanlığının özünde benzer olan çok sayıda tanımına rastlamak mümkün- dür. Örneğin Yılmaz (2004) okuma alışkanlığını, insanların bireysel gereksinimlerin bir gereği olarak sürekli, düzenli ve eleştirel bir biçimde okumayı sürdürmesi olarak tanımlamaktadır. Odabaş vd.(2008) ise okuma alışkanlığını belli sürelerde, farklı görüşler ve kaynaklardan etkin bir şekilde okumak olarak tanımlamakta- dır. Odabaş vd.(2008)’e göre okuma alışkanlığı, bireylerin yaşamları boyunca elde ettikleri bilgileri, becerile- ri, anlayışları güçlendirip artıran ve aynı zamanda bu değerlerin bireysel ve toplumsal yaşama uyarlanmasına olanak sağlayan beceridir. Dökmen (1994) ise okuma alışkanlığını tanımlamak için bazı kriterler önermiştir:

Okuyucunun ne tür yayınlar okuduğu; ne sıklıkla okuduğu; hangi türleri ne oranda okuduğu; Bir seferde ara- lıksız ne kadar okuduğu; yılın, haftanın ya da günün hangi zamanlarında okumayı tercih ettiği; ne zamanlar neleri okumaktan hoşlandığı ve okuduğu kitapları hangi yolla elde ettiği. Görüleceği üzere okuma nispeten kolay öğrenilen bir beceridir. Ancak okuma alışkanlığı, oluşup gelişmesi birçok duyuşsal ve bilişsel özellik- lerin bir araya gelmesi ile mümkün olan ve oldukça zor kazanılan bir beceridir (Arslan vd., 2009).

Okuma alışkanlığı okumaya karşı geliştirilen tutumla doğrudan ilgilidir. Her tutumun gücü o tu- tumun geliştirilmeye başlandığı yaşa bağlıdır ve tutum veya alışkanlık ne kadar erken yaşta geliştirilirse o nispette güçlü olmaktadır. Bu durumda okuma alışkanlığının ilerleyen yaşlarda kalıcı olabilmesi için erken

(3)

yaşlarda kazanılmasının son derece önemli olduğu söylenebilir (Odabaş vd.,2008; Yılmaz-Aydın, 2006). Öğ- rencilerin kitap okuma alışkanlığı kazanmalarında ailenin yanı sıra öğretmenlerin de önemli katkıları vardır.

Öğretmen ve ebeveynlerin bu alışkanlığı kazandırmaları her şeyden önce kendilerinin bu alışkanlığa sahip olmalarına bağlıdır (Gömleksiz, 2004). Küçük yaşlardaki çocuklar öncelikle ebeveyn ve öğretmen, daha ge- nel olarak aile büyükleri, yakınları ve kütüphaneciler gibi yaşam alanlarının içinde olan kişileri kendilerine örnek alırlar. Bu nedenle okuyan ve okumaya teşvik eden ebeveynlerin, öğretmenlerin, kütüphanecilerin ve çocuğun çevresinde bulunan diğer kişilerin, okuma alışkanlığı yüksek bir toplum yaratmada önemli rolleri bulunmaktadır (Aktaş ve Gündüz, 2004).

Okuma alışkanlığı kazanma ve bu alışkanlığı sürdürmeyi olumsuz yönde etkileyen birçok faktör bu- lunmaktadır. Bu faktörlerden ilk akla geleni ise teknoloji bağımlılığıdır. Teknoloji bağımlılığı bireylerin boş vakitlerinde ya da daha kötüsü çalışmaları gereken vakitlerinde aralıksız ve uzun süre televizyon seyretme veya bilgisayar oyunu oynama gibi teknolojik eşyalarla vakit geçirmeleridir. Bireyler kitap okuyabilecekleri boş vakitlerini bu tür teknolojik aletleri amaçsızca kullanarak doldurmaktadır. Aslında bilgisayar ve TV hem zihinsel gelişimi arttıran hem de bireyleri bilgilendiren araçlardır. Ancak uzun süre kullanılmaları özellikle çocukların olmak üzere her yaştan insanın gelişimine, sosyal ilişkilerine ve sağlığına zarar verebilir (Aksaç- lıoğlu ve Yılmaz, 2009; Kurtoğlu ve Karaman, 2009). Aynı şekilde müzik dinlemek de beden yorgunluğunu alır ve ruhsal dinginlik sağlar. Ancak yaşamın vazgeçilmezlerinden biri olan müzik, insan yaşamına olumlu katkılar sağlayacak şekilde kullanılmalıdır. Müzik dinlemek bazen okuduklarına odaklanmayı zorlaştırabilir.

Ayrıca müzik dinlemek için ayrılan vaktin okuma için ayrılacak zamandan alabilir diğer bir ifade ile müzik dinleme güdüsü okumaya başlamayı öteleyebilir (Aktaş ve Gündüz, 2004).

Ülkemizde özelinde okuma alışkanlığının gelişmemesinin diğer önemli bir sebebi de henüz yazılı kültürün tam olarak hâkim olmamasıdır. Ülkemizde insanlar okumak yerine dinlemeyi veya sohbet etmeyi tercih etmekte; çocuklar ise birbirleriyle sürekli oyun oynamak istemektedir. Okuma alışkanlığının geliş- memesinin diğer önemli sebepleri ise özellikle çocukların istediği kitaba ulaşamaması ile çocuk ve genç- lere okuma konusunda yeterli bilgilendirme veya yönlendirmenin yapılmamasıdır. Kütüphanelerin sayıca az olması, kaynaklarının yeterli olmaması, eğitimli kütüphanecilerin sayısının azlığı ve gelişmiş hizmetler sunmak için yeterli bütçe ayrılmaması, yeterli sayı ve nitelikte çocuk kitabının basılmaması vb. bu sorunu ortaya çıkaran diğer nedenler olarak sıralanabilir (Arıcı, 2008).

Ülkemizde yapılan birçok araştırma sonucuna göre insanlarımız okumayı sevmekte ama okumamak- tadır. Maalesef her sosyo-ekonomik düzeydeki veya her eğitim düzeyinde bu olumsuz durum gözlenmek- tedir. Nüfusumuza kıyasla son derece az sayıda gazete basılmakta ve satılmaktadır. Ülkemizde her yıl yeni çıkan veya yeni basım yapan kitap sayısı son derece azdır. Üniversite öğrencileri ve öğretmenler de dâhil düzenli okuyan kişilerin oranı son derece düşüktür. (Bucak, 1995, Esgin ve Karada, 2000; Gömleksiz,2003;

Arsalan, 2009).

3. Araştırmanın Amacı

Araştırma ilkokul 4. Sınıf öğrencilerinin, erken yaşlarda kazandırılması gereken ve bireyin hayatında son derece önemli işlevleri olan okuma alışkanlığına sahip olup olmadıkları ve 4. Sınıf öğrencilerinin bu alışkanlığı kazanmasında etkili olan faktörlerin tespiti amacıyla yapılmıştır.

4. Yöntem

Araştırma bir alan araştırması niteliğinde olup; araştırmada ilişkisel tarama yöntemi kullanılmıştır.

(4)

5. Evren ve Örneklem

Araştırmanın çalışma evreni Yozgat il merkezinde bulunan ilkokulların 4. sınıfına devam eden öğrencilerdir. Bu öğrencilerden 294’ü örneklem olarak seçilmiştir. Bu öğrencilerin 145’i kız, 149’u erkektir.

6. Ölçme Aracı

Araştırmada, araştırmacılar tarafından geliştirilen anket kullanılmıştır. Anket üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde örnekleme alınan öğrencilere ilişkin demografik bilgilerin toplanması amacıyla geliştirilen 17 soru bulunmaktadır. İkinci bölümde ise genel olarak öğrencilerin okuma alışkanlığına ne derece sahip olduklarının belirlenmesi amacıyla geliştirilen 28 soru ve üçüncü bölümde ise okuma alışkanlığını etkileyebileceği düşünülen değişkenlere ilişkin 40 maddeden oluşan 13 soru yer almaktadır.

Anket geliştirilirken öncelikle ilgili literatür taranmıştır ve araştırmanın amacına uygun bir soru havuzu oluşturulmuştur. Bu havuzdan seçilen 75 soruluk bir anket formu 50 kişilik bir öğrenci grubuna uygulanmış ve ankete son şekli verilmiştir. Anketin geçerliliği uzman görüşüne başvurularak sağlanmıştır. Anketin güvenilirliği için test-tekrar test tekniği kullanılmış ve iki uygulama sonuçları aradaki korelasyona bakılmıştır.

Ankettin son halindeki maddelerin tamamının Pearson Korelasyon Katsayısı (r) .80’in üzerindedir.

7. Uygulama

Anket formu sınıf ortamında sınıf öğretmenlerinin gözetiminde uygulanmıştır. Araştırmanın bulgu- larına anket formundaki sözel verilerin sayısal verilere dönüştürülüp SPSS 20. Programı kullanılarak ulaşıl- mıştır.

8. Bulgular ve Yorum

Bu bölümde araştırma sonucunda elde edilen bulgular tablolar halinde gösterilmiş ve yorumlan- mıştır. Tablolarda gösterilen sayısal verilere anket formundaki sözel ifadelerin sayısallaştırılması sonucu ulaşılmıştır. Öğrencilerin okuma alışkanlığına sahip olma durumlarına, okuma alışkanlığını oluşturan davra- nışları ölçmek amacıyla geliştirilen 9 sorudan aldıkları toplam puan hesaplanarak ulaşılmıştır. Aynı şekilde okumaya karşı geliştirilen tutum öğrencinin okumaya ilişkin tutumu ölçen 8 tutum cümlesinden aldığı puan hesaplanarak ve teknoloji bağımlığı da teknoloji bağımlılığını gösteren davranışlarla ilgili 3 maddeden aldığı toplam puana bakarak hesaplanmıştır.

Tablo 1. 4. Sınıf Öğrencilerin Kitap Okuma Alışkanlığını Oluşturan Davranışları Yapma Oranları

Maddeler

Katılmıyorum Kısmen

katılıyorum Katılıyorum

F % F % F %

Hafta içi her gün kitap okurum. 11 3,7 145 49,3 138 46,9

Hep aynı saatlerde kitap okurum. 63 21,4 150 51,0 81 27,6

Hafta sonları düzenli bir şekilde kitap okurum. 32 10,9 112 38,1 150 51,0 Yarıyıl ve yaz tatilinde düzenli bir şekilde kitap okurum. 32 10,9 84 28,6 178 60,5 Okumak için farklı konularda (gezi, macera, duygusal) kitap seçerim. 23 7,8 59 20,1 212 72,1 Okumak için farklı türde (şiir, hikaye, roman) kitap seçerim. 31 10,5 77 26,2 186 63,3 Okuduklarımı anlamaya ve yorumlamaya çalışırım. 34 11,6 72 24,5 188 63,9 Kitap okumaya başladığımda sık sık ara vermem; o günkü okunacak

sayfa hedefime ulaşana kadar aralıksız okurum. 24 8,2 98 33,3 171 58,2

Uzanarak okurum. 80 27,2 88 29,9 125 42,5

Okurken müzik dinlerim. 237 80,6 21 7,1 35 11,9

(5)

Tablo 1. incelendiğinde öğrencilerin genel olarak okuma alışkanlığına sahip olduğu görülmektedir. Öğren- cilerin büyük çoğunluğu hafta sonu ve yaz tatillerinde de okumaya devam etmekte; farklı tür ve konularda kitap okumaktadır. Tablo 1.’de en dikkati çeken bulgu ise öğrencilerin sadece %4’ünün hafta içi her gün dü- zenli olarak okumadığını belirtmesidir. Diğer bir deyişle öğrencilerin %96’sı hemen her gün kitap okumakta- dır. Öğrencilerin okuma alışkanlığı ile ilgili en çok ihmal ettikleri davranış ise oturarak okumaktır.

Tablo 2. Öğrencilerin Günlük Kitap Okuma, Bilgisayar Oyunu Oynama ve TV İzleme Saatleri

Değişken F %

Günlük okuma miktarı Hiç okumuyorum 24 8,2

30 dakika okuyorum 86 29,2

30 dk. -1 saat arası okuyorum 123 41,8

1-2 saat arası okuyorum 44 15,0

2 saatten fazla okuyorum 17 5,8

Günlük bilgisayar oyunu oy-

nama miktarı Hiç oynamıyorum 54 18,4

30 dakika oynuyorum 45 15,3

30 dk. -1 saat arası oynuyorum 103 35,0

1-2 saat arası oynuyorum 57 19,4

2 saatten fazla oynuyorum 35 11,9

Günlük TV. Seyretme miktarı Hiç seyretmiyorum 12 4,1

30 dakika seyrediyorum 38 12,9

30 dk. -1 saat arası seyrediyorum 77 26,2

1-2 saat arası seyrediyorum 90 30,6

2 saatten fazla seyrediyorum 77 26,2

Tablo 2. incelendiğinde örnekleme alınan öğrencilerin yaklaşık %90’nının okuma saati dışında ve verilen ödevler harici günlük olarak okuduğu görülmektedir. Öğrencilerin yaklaşık yarısı her gün 0.5-1 saat arası kitap okumaktadır. Yine öğrencilerin %82’si her gün bilgisayar oyunu oynamakta ayrıca %96’sı da her gün TV. izlemektedir. Öğrencilerin hemen tamamın her gün 30 dk.’dan fazla TV. İzliyor olması oldukça manidardır.

Tablo 3. Cinsiyet, Okul, Öğrenciye Ait Kitaplık Bulunması, Evde Kitaplık Bulunması ve Süreli Yayın Takibi Değişkenlerinin Okuma Alışkanlığı Üzerine Etkisi

Değişkenler Sd:292 Değişkenin alt boyutları N X S t p

Cinsiyet Kız 145 24,92 2,63

3,781 ,000

Erkek 149 23,43 3,95

Okul A devlet okulu 103 24,30 3,04 ,477 ,634

B devlet okulu 191 24,09 3,65

Çocuklara yönelik süreli yayınları takip etme Evet 91 25,46 2,52 4,433 ,000

Hayır 203 23,59 3,65

Evde bir kitaplık var mı? Evet 115 24,97 3,03 3,255 ,001

Hayır 179 23,65 3,60

Öğrenciye ait bir kitaplık var mı? Evet 232 24,65 2,96 4,887 ,000

Hayır 62 22,33 4,42

Tablo 3. İncelendiğinde cinsiyet, süreli yayın takip etme, evde kitaplık olması ve öğrencinin kendine ait bir kitaplığının olması değişkenlerinin öğrencilerin okuma alışkanlığına sahip olmaları üzerinde manidar bir etkisinin olduğu (p<.05) ve öğrencilerin gittiği okul değişkeninin ise okuma alışkanlığı üzerinde manidar bir

(6)

etkisinin olmadığı görülmektedir (p>05). Bu bulgular ilgili betimsel veriler yardımıyla incelendiğinde, kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre, süreli yayın takip eden öğrencilerin süreli yayınları takip etmeyen öğren- cilere göre, evinde kitaplık olan öğrencilerin olmayan öğrencilere göre son olarak kendine ait kitaplığı olan öğrencilerin olmayan öğrencilere göre okuma alışkanlığına daha çok sahip olduğu şeklinde yorumlanabilir.

Tablo 4. Öğrencinin En Sevdiği Ders, Anne-Baba Mezuniyeti ve İşi, Değişkenlerinin Okuma Alışkanlığı Üzerindeki Etkisi

Değişkenler Varyansın kaynağı K.T. Sd. K.O. F p Fark

(Tukey)*

Anne Mezuniyeti

Gruplar arası 60,007 4 15,002

1,266 ,284 -

Gruplar içi 3425,489 289 11,853

Toplam 3485,497 293

Baba Mezuniyeti

Gruplar arası 52,465 3 17,488

1,477 ,221 -

Gruplar içi 3433,031 290 11,838

Toplam 3485,497 293

Anne İşi

Gruplar arası 43,794 4 10,948

,919 ,453 -

Gruplar içi 3441,703 289 11,909

Toplam 3485,497 293

Baba işi Gruplar arası 80,302 4 20,076

1,704 ,149 -

Gruplar içi 3405,194 289 11,783

Toplam 3485,497 293

En Sevdiği Ders

Gruplar arası 388,157 5 77,631

7,218 ,000 1-4; 1-5 2-4; 2-5

Gruplar içi 3097,339 288 10,755

Toplam 3485,497 293

*) 1-Matematik 2-Türkçe 3-Fen Bilgisi 4- Sosyal Bilgiler 5-Din Kül ve Ah. Bil.

Tablo 4.’e İlişkin Betimsel Tablo

Öğrencinin en sevdiği ders N X S

Matematik 144 24,94 3,15

Türkçe 36 25,33 2,34

Fen Bilgisi 26 23,84 3,31

Sosyal Bilgiler 28 22,07 3,52

Din kültürü ve Ah. Bil. 39 22,56 4,38

Diğer 21 23,04 2,61

Tablo 4. İlgili betimsel veriler ışığında incelendiğinde anne-baba işi ve mezuniyeti değişkenlerinin öğrencilerin okuma alışkanlığı üzerinde manidar bir etkisinin olmadığı görülmektedir (p>.05). Ancak öğrencilerin en sevdikleri dersin okuma alışkanlığı üzerinde bir etkisi vardır [F=(5-293)7,218 ve p<.05]. Yapılan Tukey Çoklu Karşılaştırma testi ve betimsel veriler incelendiğinde, matematik ve Türkçe dersini seven öğrencilerin okuma alışkanlığıyla ilgili davranışlara, sosyal bilgiler ve din kültürü dersini seven öğrencilere göre daha fazla sahip olduğu söylenebilir.

(7)

Tablo 5. Okumaya Karşı Geliştirilen Tutum, Teknoloji Bağımlılığı, Günlük Bilgisayar Oynama Miktarı Ve Günlük TV İzleme Miktarının Okuma Alışkanlığı Üzerindeki Etkisi

N=294

Okuma alış- kanlığıyla ilgili davranışları yapma sıklığı

Okumaya karşı gelişti- rilen tutum

Teknoloji bağımlılığı

Günlük Bilgi- sayar oyunu oynama mik- tarı

Günlük TV. İzleme miktarı Okuma alışkanlığıyla ilgili davranışları

yapma sıklığı

r 1

p

Okumaya karşı geliştirilen tutum r ,699** 1 p ,000

Teknoloji bağımlılığı r -,112 -,033 1

p ,054 ,570

Günlük Bilgisayar oyunu oynama mik-

tarı r -,127* -,051 ,257** 1

p ,029 ,385 ,000

Günlük TV. İzleme oranı r ,045 ,027 ,074 ,241** 1

p ,443 ,642 ,205 ,000

Tablo 5.’te okumaya karşı geliştirilen tutum, teknoloji bağımlılığı, günlük bilgisayar oynama ve TV seyretme miktarının öğrencilerin okuma alışkanlıkları ile ilişkisi görülmektedir. Tabloya göre okuma alışkan- lığı ile okumaya karşı geliştirilen tutum arasında pozitif yönlü güçlü; teknoloji bağımlılığı ve günlük bilgisa- yar oyunu oyna miktarı arasında negatif yönlü zayıf bir ilişki vardır. Son olarak günlük TV izleme miktarı ile okuma alışkanlığı arasında ise bir ilişki olmadığı söylenebilir.

Tablo 6. Öğrencilerin Kütüphanelerden Yararlanma Durumları

Kütüphanelerden yararlanma sıklığı Hiçbir zaman Nadiren Ara sıra Sık sık Her zaman

F % F % F % F % F %

Sınıf kütüphanesi 41 13,9 21 7,1 41 13,9 37 12,6 154 52,4

Okul kütüphanesi 72 24,5 29 9,9 66 22,4 31 10,5 96 32,7

İl kütüphanesi 129 43,9 41 13,9 43 14,6 17 5,8 64 21,8

Tablo 6.’ya göre öğrenciler en çok sınıf kütüphanesinden daha sonra okul ve il kütüphanelerinden yararlanmaktadır.

Tablo 7. Öğrencilerin Okuma Amaçları

Okuma amaçları Hiçbir zaman Nadiren Ara sıra Sık sık Her zaman

F % F % F % F % F %

Eğlenmek için 106 36,1 7 2,4 32 10,9 25 8,5 124 42,2

Öğrenmek için 48 16,3 2 ,7 15 5,1 35 11,9 194 66,0

Boş zaman aktivitesi 91 31,0 9 3,1 23 7,8 36 12,2 135 45,9

Anne-baba istediği için 163 55,4 15 5,1 31 10,5 18 6,1 67 22,8

Öğretmen istediği için 162 55,1 19 6,5 22 7,5 18 6,1 73 24,8

Tablo 7.’ye göre öğrenciler daha çok öğrenmek ve boş vakitlerini değerlendirmek için okumaktadır. Eğlenmek ve anne-baba ve öğretmen istediği için okuyan öğrenciler nispeten daha azdır. Tabloda anne baba ve öğretmen istediği için okuyan öğrencilerin neredeyse her seçenek için aynı sayıda olduğu dikkati çekmektedir. Bu

(8)

duruma öğretmen ebeveyn ilişkisinin güçlü olması ya da hem öğretmenlerin hem de ebeveynlerin öğrencilerin kitap okumasıyla ilgili olarak neredeyse aynı hassasiyete sahip olması sebep olabilir.

Tablo 8. Öğrencilerin Kitap Temin Etme Yolları

Okuma kitaplarını temin yolu Hiçbir zaman Nadiren Ara sıra Sık sık Her zaman

F % F % F % F % F %

İnternet 216 73,5 19 6,5 26 8,8 9 3,1 24 8,2

Kitapçı 65 22,1 11 3,7 25 8,5 40 13,6 153 52,0

Sınıf kitaplığı 108 36,7 15 5,1 33 11,2 31 10,5 107 36,4

Okul kütüphanesi 155 52,7 22 7,5 34 11,6 22 7,5 61 20,7

Arkadaşlarla değiş tokuş 134 45,6 26 8,8 40 13,6 20 6,8 74 25,2

Tablo 8.’e göre öğrenciler okuma kitabı ihtiyacını daha çok kitapçılardan kitap satın alarak veya sınıf kitaplığından ödünç kitap alarak karşılamaktadırlar. Okuma kitabı ihtiyacını arkadaşlarıyla kitap değiş tokuşu yaparak veya okul kütüphanesinden ödünç kitap alarak karşılamak öğrencilerin nispeten daha az tercih ettikleri yollardır. Öğrencilerin neredeyse 4’te 3’ü internetten kitap almamaktadır. Bu duruma 4. sınıf öğrencilerin ihtiyaç duyduğu kitaplara ulaşmanın nispeten daha kolay olması sebep olabilir.

Tablo 9. Öğrencilerin Boş Zamanlarında Yapmayı Tercih Ettikleri Aktiviteler

Boş zamanlarınızda hangisini yapmayı tercih

edersiniz Hiçbir zaman Nadiren Ara sıra Sık sık Her zaman

F % F % F % F % F %

Kitap okumak 81 27,6 10 3,4 28 9,5 30 10,2 145 49,3

Arkadaşlarla dışarıda oynamak 85 28,9 21 7,1 45 15,3 43 14,6 100 34,0

Bilgisayar oyunu oynamak 119 40,5 36 12,2 65 22,1 30 10,2 44 15,0

TV izlemek 116 39,5 35 11,9 76 25,9 23 7,8 44 15,0

Müzik dinlemek 137 46,6 31 10,5 55 18,7 24 8,2 47 15,6

Resim yapmak 190 64,6 18 6,1 21 7,1 14 4,8 51 17,3

İnternette gezinmek 171 58,2 31 10,5 44 15,0 9 3,1 39 13,3

Sosyal paylaşım sitelerine girmek 185 62,9 28 9,5 25 8,5 12 4,1 44 15,0

Gezmek 106 36,1 21 7,1 47 16,0 36 12,2 84 28,6

Spor yapmak 105 35,7 27 9,2 27 9,2 32 10,9 103 35,0

Test çözmek 200 68,0 7 2,4 21 7,1 11 3,7 55 18,7

Tablo 9. İncelendiğinde öğrencilerin boş vakitlerinde daha çok kitap okumak, arkadaşlarıyla oyun oynamak ve spor yapmayı tercih ettikleri görülmektedir. Bu yaş grubundaki öğrenciler bilgisayar oyunları oynamayı sevmektedir ancak boş vakitlerinde internette gezinmek veya sosyal paylaşım sitelerine girmeyi genelde tercih etmemektedirler. Ayrıca müzik dinlemek ve resim yapmak da bu yaş grubu öğrencilerinin pek de tercih etmediği boş zaman etkinliklerindendir.

Tablo 10. Öğrencileri Okumaktan Alıkoyan Nedenler

Okumaktan alıkoyan sebepler Hiçbir zaman Nadiren Ara sıra Sık sık Her zaman

F % F % F % F % F %

İstediğim kitaba ulaşamıyorum 177 60,2 20 6,8 49 16,7 13 4,4 35 11,9

Annem babam istediğim kitabı okumama izin vermiyorlar 234 79,6 6 2,0 13 4,4 4 1,4 37 12,6 Okumak benim için gerçekten çok sıkıcı 226 76,9 19 6,5 21 7,1 6 2,0 22 7,5 Çok fazla ödevim oluyor zaman bulamıyorum. 171 58,2 28 9,5 42 14,3 13 4,4 40 13,6 Test çözme vb. sınavlara yönelik hazırlanıyorum. 123 41,8 19 6,5 36 12,2 34 11, 82 27,9

Okumak beni çok yoruyor. 218 74,1 21 7,1 20 6,8 12 4,1 23 7,8

Okurken dikkatim hemen dağılıyor 185 62,9 24 8,2 30 10,2 11 3,7 44 15,0

(9)

Okurken aklıma sürekli dışarı çıkmak bilgisayarda oyna-

mak vb. geliyor. 218 74,1 17 5,8 22 7,5 6 2,0 31 10,5

Okuduğumu anlamıyorum. 216 73,5 25 8,5 16 5,4 10 3,4 27 9,2

Arkadaşlarım kitap okumuyor. 212 72,1 25 8,5 20 6,8 8 2,7 29 9,9

Okumak sevdiğim şeyleri yapmamı engelliyor. 223 75,9 20 6,8 18 6,1 7 2,4 26 8,8 Okurken başım, gözüm veya sırtım ağrıyor. 203 69,0 32 10,9 17 5,8 8 2,7 34 11,6

Tablo 10. İncelendiğinde yukarıda sıralanan ve öğrencilerin kitap okumasını engelleyen nedenlerin hemen tamamının çok etkili olmadığı görülmektedir. Ancak ödev yapmak ve sınavlara hazırlanmak nedenle- rinin çok etkili olmamakla birlikte öğrencilerin kitap okumasını olumsuz yönde etkileyen en önemli nedenler olduğu söylenebilir.

9. Sonuç

Araştırma sonucunda şu bulgulara ulaşılmıştır:

Yozgat il merkezindeki ilkokullara devam eden 4. sınıf öğrencileri genel olarak okuma alışkanlığına sahiptir. Öğrenciler tatiller de dâhil hemen her gün okumaktadırlar. Zaten öğrencilerin boş vakitlerinde daha çok kitap okumayı, arkadaşlarıyla oyun oynamayı ve spor yapmayı tercih ettikleri tespit edilmiştir. Kav- ramsal çerçevede de görüleceği üzere toplumumuz okumayan bireylerden oluşmaktadır. Okuma alışkanlığı ile ilgili bilimsel çalışmalar “ülkemizde erken yaşlarda okuma alışkanlığına sahip bireylerin ileriki yaşlarda niçin bu alışkanlıktan vazgeçtiği üzerine yoğunlaşmalıdır. Bu yaş grubundaki öğrenciler bilgisayar oyunları oynamayı sevmekte ancak boş vakitlerinde internette gezinmek veya sosyal paylaşım sitelerine girmeyi ge- nelde tercih etmemektedirler. Ayrıca müzik dinlemek ve resim yapmak da bu yaş grubu öğrencilerinin pek de tercih etmediği boş zaman etkinliklerindendir. Öğrencilerin genel olarak doğru okuma ile ilgili davranışları yapmak konusunda sıkıntı yaşadıkları söylenebilir. Öğretmen ve ailedeki bireylerin “günlük şu kadar oku da nasıl okursan oku” diye özetlenebilecek yaklaşımdan vaz geçmeleri; çocukların hem okuduklarına hem ne kadar okuduklarına hem de nasıl okuduklarına dikkat etmeleri gerektiği söylenebilir. İlgili literatürün taran- ması sonucu tespit edilen “insanları okumaktan alıkoyan nedenlerin” hemen hiç birinin bu yaş grubu öğren- cileri kitap okumaktan alıkoymadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ancak bu yaş grubu öğrencileri kitap okumaktan alıkoyan en önemli nedenlerin “ödev yapmak” ve “sınavlara hazırlanmak” olması oldukça manidardır.

Öğrencilerin hemen tamamı her gün TV izlemektedir. Ancak TV izleme ile okuma alışkanlığına sahip olma arasında manidar bir ilişki yoktur. Var olan ilişkinin de pozitif yönlü olduğu sonucuna ulaşılmış- tır. Bu durum ebeveynler ve devletin ilgili kurumlarının çocuklara yönelik programlar konusunda hassas olmasından kaynaklanmış olabilir. Öğrencilerin ne kadar ve hangi programları izlediği kontrol edildiğinde TV izlemenin faydalı olabileceği söylenebilir. Ancak bilgisayar oyunları oynama ve teknoloji bağımlılığıyla ilgili davranışları yapma söz konusu olduğunda durum değişmektedir. Öğrencilerin %80’i her gün bilgisayar oyunu oynamaktadır. Ancak bilgisayar oyunu oynama miktarı arttıkça günlük okuma ve okuma alışkanlığıy- la ilgili davranışları yapma miktarı düşmektedir. Ebeveynlerin çocuklarının bilgisayar oyunu oynamalarına mümkün olduğunca izin vermemeleri gerekmektedir.

Kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre, süreli yayın takip eden öğrencilerin süreli yayınları takip etmeyen öğrencilere göre, evinde kitaplık olan öğrencilerin olmayan öğrencilere göre son olarak kendine ait kitaplığı olan öğrencilerin olmayan öğrencilere göre okuma alışkanlığına daha çok sahiptir. Bu bulgular ışı- ğında evde çocuklara ait bir kitaplık kurulması ve erkek çocukların istedikleri kitapları okumasına müsaade edilmesi tavsiye edilebilir.

(10)

Anne-baba işi ve mezuniyeti değişkenlerinin öğrencilerin okuma alışkanlığı üzerinde manidar bir etkisinin olmadığı görülmektedir. Diğer bir ifadeyle öğrencinin sosyo-ekonomik durumu kitap okuma alış- kanlığını etkilememektedir. Aileler eğitim ve ekonomik durumu ne olursa olsun çocuklarının mümkün oldu- ğunca çok okumasını istemekte ve çocuklarına bu konuda yardımcı olmaktadır.

Matematik ve Türkçe dersini seven öğrencilerin okuma alışkanlığıyla ilgili davranışlara, sosyal bil- giler ve din kültürü dersini seven öğrencilere göre daha fazla sahip olduğu söylenebilir.

Öğrencilerin genel olarak sınıf kütüphanesinden yararlandığı; il kütüphanesinden oldukça az yarar- landığı görülmüştür. Bu durum öğrencinin evinin il kütüphanesine uzak olmasından, il kütüphanesin uzun süreli tadilatta olmasından veya kütüphanede bu yaş grubu çocuklara hitap eden kitapların nitelik ve nicelik olarak yetersiz olmasından kaynaklanabilir. Sınıf kütüphanelerinin daha da zenginleştirilmesi; il kütüpha- nesinin bu yaş grubu öğrencilerinin ilgisini çekecek şekilde tasarlanması ve öğrencilere bu konuda yeterli yönlendirmenin yapılması önerilebilir.

Öğrenciler daha çok öğrenmek ve boş vakitlerini değerlendirmek için okumaktadır. Eğlenmek ve anne-baba ve öğretmen istediği için okuyan öğrenciler nispeten daha azdır. Anne baba ve öğretmen istediği için okuyan öğrencilerin her seçenek için neredeyse aynı sayıdadır. Bu duruma öğretmen ebeveyn ilişkisinin güçlü olduğu ve hem öğretmenlerin hem de ebeveynlerin öğrencilerin kitap okumasıyla ilgili olarak nere- deyse aynı hassasiyete sahip olduğu şeklinde değerlendirilebilir. Öğrenciler okuma kitabı ihtiyacını daha çok kitapçılardan kitap satın alarak veya sınıf kitaplığından ödünç kitap alarak karşılamaktadırlar. Öğrencilerin neredeyse 4/3’ü internetten kitap almamaktadır.

10. Kaynakça

Akyol, H. (2005). Türkçe İlk Okuma Yazma Öğretimi. Ankara: PegemA Yayıncılık.

Aktaş, Ş. ve Gündüz, O. (2004). Yazılı Ve Sözlü Anlatım: Kompozisyon Sanatı. Ankara: Akçağ.

Aksaçlıoğlu, A. G. ve Yılmaz, B. (2007). Öğrencilerin Televizyon İzlemeleri ve Bilgisayar Kullanmalarının Okuma Alışkanlıkları Üzerine Etkisi. Türk Kütüphaneciliği. 21 (1), ss. 3-28.

Arıcı A. F. (2008) Okumayı Niye Sevmiyoruz? Üniversite Öğrencileri İle Mülakatlar. Mustafa Kemal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 5 (10) ss. 91-100.

Arslan, Y., Çelik, Z. ve Çelik, E. (2009). Üniversite Öğrencilerinin Okuma Alışkanlığına Yönelik Tutumlarının Belirlenmesi. Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, S. 26, ss. 113-124.

Esgin, A., Karadağ, Ö. (2000). Üniversite Öğrencilerinin Okuma Alışkanlıkları, Popüler Bilim, 25 (175):

19-20.

Gömleksiz M. N. (2004) Geleceğin Öğretmenlerinin Kitap Okumaya İlişkin Görüşlerinin Değerlendirilmesi (Fırat Üniversitesi Eğitim Fakültesi Örneği). Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Online Eğitim Fakültesi Dergisi 1(1)

Karaman, M. Kemal ve Kurtoğlu, Meltem (2009). Öğretmen Adaylarının İnternet Bağımlılığı Hakkındaki Görüşleri. Akademik Bilişim’09 - XI. Akademik Bilişim Konferansı Bildirileri 11-13 Şubat 2009, Şanlıurfa.

Kimmel, M. ve Segel, E. (1983). For Reading Out Loud: A Guide to Sharing Books With Children.

Delacorte Press: New York.

(11)

Odabaş, H., Odabaş, Y. ve Polat, C. (2008). Üniversite Öğrencilerinin Okuma Alışkanlığı: Ankara Üniversitesi Örneği. Bilgi Dünyası 9 (2), ss.431-465.

Özdemir, E. (1990). Okuma Sanatı. Remzi Kitabevi: İstanbul.

Yılmaz, B. (2004). Öğrencilerin okuma ve kütüphane kullanma alışkanlıklarında ebeveynlerin duyarlılığı.

Bilgi Dünyası, 5 (2), ss. 115-136.

Yılmaz A. Z. (2006). Sınıf Öğretmeni Adaylarının Okuma Alışkanlığı. İlköğretim Online, 5 (1), ss. 1-6.

Yılmaz, B., Köse, E. ve Korkut Ş. (2009) Hacettepe Üniversitesi ve Bilkent Üniversitesi Öğrencilerinin Okuma Alışkanlıkları Üzerine Bir Araştırma. Türk Kütüphaneciliği 23 (1) ss. 22-51.

Referanslar

Benzer Belgeler

sınıf öğrencilerinin okuduğunu anlama becerilerini inceledikleri çalışmalarında her iki ülkedeki okuma güçlüğü olan öğrencilerin tüm soru türlerini yanıtlamada

Bu araştırma, Freinet Yaklaşımında, okuma-yazma hazırlık çalışmalarının nasıl yapıldığını ve bu çalışmalar sonunda kazandırılan okuma-yazma becerilerinin

tesbit edili. Sadeec 4 nolu hastanın ek olarak quini- dine s ulfat alınası gerekti. Bir no'lu h astanın Bolter tetkikinde, taşikardinin başlaması ve pacemaker ile

Carpentier-Edwards supra-annular biyoprotez domuz kökenli kapak kullanılan 592 hastada iki yıllık bir süre sonunda komplikasyonların düşük oranda. görüldüğü,

• Yanlış okuma, pozisyon değiştirme, yerine koyma, değiştirme hatalarında bu hataların sözcük ya da sözcük grubunda üzeri çizilerek hatalı okunan şekli yazılır.

sınıf öğrencilerinin okul olgunluklarının okuma yazma sürecine etkisinin okula uyum, sosyal beceriler, kurallara uyma, öz bakım becerisi bakımından incelenmesi açısından

Hastaların ilk muayenesindeki yaşı, düzeltilmiş görme keskinliği(Snellen eşeli, logMAR), sferik ve silindirik gözlük değerleri, düz keratometri (K1) ve dik keratometri

Buna göre altı ana tema belirlenmiştir: Okumaya ayrılan zaman, okuma için tercih edilen materyal, okuma yapılan konular, Türkçe yayın takibi, geliştirilen