• Sonuç bulunamadı

KISITLI ŞARTLARDA ÜRÜN YÖNETİMİ ÇORAK TOPRAK

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "KISITLI ŞARTLARDA ÜRÜN YÖNETİMİ ÇORAK TOPRAK"

Copied!
26
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÇORAK TOPRAK

Emre KILIÇ 10050168

KISITLI ŞARTLARDA ÜRÜN YÖNETİMİ

Doç. Dr. Selim AYTAÇ

(2)

Çorak topraklar, bitkilere zarar verecek düzeylerde eriyebilir tuz veye sodyum ( yada her ikisini birden) içeren

topraklardır. Bazı yerlerde zeminin altındaki toprak ya tuzlu yada süzek değildir.

Bundan dolayı bu toprağa su verildiğinde suyu tamamen yerin dibine çekemez ve su toprağın 1 kaç metre altına birikerek tuz barındırır hale gelir. Su seviyesi sürekli

yükseldiğinden bu tuz toprak yüzeyinede etki ederek

çoraklaşır yani verimsizleşir. 2

(3)

TUZLULAŞMA

Kurak ve yarı kurak bölgelerde , toprağın bitki kök bölgesinde

çözünebilir tuzların birikmesine “tuzlulaşma” denir. Deniz suyunun rüzgar ile taşınması gibi özel oluşumlar dışında, yağışlı iklim

bölgelerinde tuzlulaşma olmaz. Drenaj yetersizliği, yüksek tabansuyu, düşük hidrolik geçirgenlik tuzlulaşmanın başlıca

nedenleridir. Tuzlulaşma, arazi ve toprak profili incelendiğinde üç boyutlu bir olgudur. Dolayısiyle çorak arazinin genişliği, tuzların profildeki dağılımı ile birlikte bir anlam taşır. Burada konu edilen

“sulanan arazilerdeki tuzlulaşma ve toprak tuzluluğu” dur. Bu

tanımlamalardan , tuzun, doğada, sulama suyu ile yer değiştirdiğini, taşındığını ve yüksek verim beklenen alanlara yayılıp, biriktirildiğini anlamalıyız.

(4)

SODYUMLULAŞMA (SODİKLEŞME)

Toprak kolloidleri, yüzeylerinde, sahip oldukları elektrik yükleri aracılığiyle katyonları adsorbe ederler. Adsorbe edilen bu katyonlar toprak zerreleri ile kimyasal yoldan birleşirken, toprak solusyonunda bulunan diğerdiğer katyonlar ile yer değiştirebilirler. Bu şekilde;

sulusyondaki bir katyonun , kolloide adsorbe bir katyonun yerini alıp, onu solusyona iade etmesi olayına “katyon değişimi” denir.

Solusyonda erimiş tuz konsantrasyonu artarsa( Na+ konsantrasyonu yükselirse) , adsorbe haldeki CaSO4, CaCO3 ve MgCO3 ‘ın erime

limitleri aşılır ve bunlar çöker, dolayısıylede, Na’un oransal miktarı artar. Dolayısiylede sodyumlulaşma başlar.

(5)

Dünyada toplam arazi yüzeyinin yaklaşık % 10' unu kaplayan çorak topraklar tarımı etkileyen temel sorunlardan birisi olduğu gibi,

çevresel yönden de bir dünya sorunu olarak kabul edilmektedir. Bütün

iklim kuşaklarında oluşabilen

tuzluluk, kurak koşullarda daha fazla ve çabuk bir şekilde ortaya çıkar. Bu nedenle kurak ve yarı kurak iklim koşullarının egemen olduğu

bölgelerde yaygın olarak bulunurlar.

(6)

Tuzların kimyasal yapılarının farklı olmasına bağlı olarak, değişik çevresel koşullarda değişik tuzlu topraklar oluşur. Çorak topraklar, orijinleriyle ilgili doğal faktörlere ek olarak, çoğunlukla insanların yanlış toprak ve su yönetimleri sonucunda oluşurlar. Uygun

olmayan sulama yöntemlerinin kullanılması ve drenaj yetersizliği, tuzlu toprakların oluşumunda insan faktörünün önemini gösterir.

(7)

TÜRKİYE’DE ÇORAK TOPRAKLARIN OLUŞUMUNA ETKİ EDEN FAKTÖRLER

Türkiye’deki tüm mevcut veriler çoraklığın oluşmasında iklim,

drenaj, tarımsal işlemler ve toprak karakteristiklerinin etkili

olduğunu, bu faktörlerin etkilerini birbirinden ayrı olarak

değerlendirmenin çok zor olduğunu ortaya koymaktadır.

(8)

Türkiye'de kurak ve yarı kurak iklim koşullarının etkisiyle beraber, kuru tarımdan sulu tarıma geçildiği ilk

dönemlerdeki yüksek ürün artışına aldanarak, birçok sulama projesi tarla içi hizmetleri tamamlanmadan,

çiftçilere sulama konusunda gerekli bilgiler aktarılmadan ve önlemler alınmadan hayata geçirilmiş, bunun

sonucunda da verimli topraklar da çoraklaşma

başlamıştır. Böylece doğal olarak var olanlara, yeni çorak

topraklar eklenmiştir

(9)
(10)

ÇİVRİL OVASI TUZLU-SODYUMLU VE BOR’LU TOPRAKLARININ ISLAHI

Çivril Ovası toprakları kökenleri itibari ile aluviyal olup, Büyük Menderes nehri , Küfi çayı ve diğer yan dere ve yamaç sularının getirdiği taşıntı malzemelerin birikmesi sonucu oluşmuştur. Genel olarak derin profilli, ağır

bünyeli, granüler yapıda orta ve hızlı geçirgenlikte, organik madde ve jipsce fakir, kireçce zengindirler. Yapılan

incelemelerde 3 900 hektar arazi tuzluluk, alkalilik,

tabansuyu ve düşük toprak geçirgenliği gibi faktörlerin etkisi altında 5. sınıf (ıslaha muhtaç arazi) olarak

sınıflandırılmıştır. Bu sahaların 2 699 hektarında tuzluluk ve alkalilik, 980 hektarında yalnızca alkalilik, 21

hektar’ında yalnızca tuzluluk, 200 hektarında yüksek taban

suyu sorunu vardır 10

(11)

Metot

Deneme; tesadüf blokları deseninde üç yinelemeli olarak yürütülmüştür. Deneme konuları; 0.0 (tanık), 2.5-5.0-7.5-10.0 ton/dekar ıslah maddesi

uygulamasıdır. Denemede parsel ölçüleri ; 4 m x 4 m = 16 m2 ‘dir. Yıkama suları parsellere 20 cm lik

porsiyonlar halinde uygulanmıştır. Deneme süresince alınan toprak ve su örneklerinin analizlerinde

ABDTuzluluk Laboratuvar’ınca uygulanan Richards’

daki yöntemlerden yararlanılmıştır.

(12)

Toplam Çözünebilir Tuzların Yıkanması

Toplam çözünebilir tuzlar, toprak örneklere ait saturasyon ekstraktının elektriki iletkenliklerinin mmhos/cm olarak ölçülmesi ile bulunmuştur. Yıkamalar öncesi ve 40, 80, 120, 160 , 200, 240 cm yıkama suyu uygulamalarından sonra

alınan örneklerin tuz analiz değerleri 3 tekrar ortalaması olarak Çizelge 3.1’de verilmiştir. Bu çizelgeden

yararlanarak 100 cm ‘lik toprak profilinin her 20 cm ‘si için verilen tuzluluk değerlerinin 0-20, 0-40, 0-60, 0-80, 0-100 cm toprak derinlikleri için ortalamaları alınmıştır. Bu

şekilde oluşturulan veriler Çizelge 3.2 ‘de, başlangıca göre toprakta kalan tuz yüzdeleri verilmiştir.

(13)

Değişebilir Sodyum Fazlasının Giderilmesi

Toprak profilinin 100 cm derinliğine kadar yıkama öncesi ve 80,160 ve 240 cm yıkama suyu uygulamaları sonrasında değişebilir Na+ değerleri ve değişik jips düzeylerinde yıkamaların topraktaki değişebilir Na+

%’lerine etkileri Çizelge 3.7’de, deneme konularında belirli yıkama düzeylerinde giderilen değişebilir Na+ miktarları Çizelge 3.8’de

verilmiştir. Çizelge 12’de görüldüğü gibi toplam 240 cm yıkama suyu uygulamasından sonra ıslah maddesi uygulanan tüm parsellerin 0-20 cm toprak katmanında DSY 15 ve bu düzeyin altına düşürülebilmesine karşın, diğer katmanlarda bu hedefe ulaşılamamıştır. Ancak başlangıca göre önemli oranlarda iyileşmeler sağlanmıştır. Çizelge 3.8’deki

verilerin incelenmesinden de görüleceği gibi tanık konuda DSY hedeflenen düzeylere indirilememesine karşın 0-100 cm toprak katmanında yaklaşık 4 Ton/dekar jips’e eşdeğer bir ıslah

(14)

Yıkama Süresinin Saptanması

Deneme yeri topraklarının geçirgenlikleri oldukça düşüktür. Islah maddesi uygulanan konularda geçirgenlik biraz artış göstersede bu iyileşme oldukça sınırlıdır. Konulara göre saptanan eklemeli infiltrasyon eğrileri Şekil 3.4’ de verilmiştir. Uygulama konularına ait yıkama süresi denklemleri ise şöyledir:

Islah Maddesi Konu Yıkama Süresi Denklemi

0.0 ton/da A Tc=8.5447 Ic1.1012 r= 0.9981

2.5 ton/da B Tc=4.3267 Ic 1.0383 r= 0.9956

5.0 ton/da C Tc=3.6542 Ic1.0339 r= 0.9854

7.5 ton/da D Tc=3.9173 Ic0.9973 r= 0.9886

10.0 ton/da E Tc=5.3292 Ic0.9266 r= 0.9939

(15)

Sonuçlar

0-100 cm toprak derinliğindeki tuzlarının % 70’inin

yıkanabilmesi için Şekil 3.1’den de görüleceği gibi ıslahı düşünülen toprak derinliğinin 7.9 katı, 0-100 cm toprak derinliğindeki bor’un % 70’inin yıkanabilmesi içinde Şekil 3.2‘den de görüleceği gibi 8.2 kat’ı yıkama suyu verilmelidir.

Islah maddesi uygulanan parsellerde ıslahın kuramsal

olarak üst sınırı kabul edilen % 15 DSY (ESP) düzeyine 0- 20 cm lik üst toprak katında ulaşılabilmesine karşın diğer katmanlarda bu hedefe ulaşılamamıştır. Ancak başlangıca

(16)

Öneriler

Yöredeki sorunlu alanların iyileştirilebilmesi için önerebilecek uygulamalar aşağıdaki gibi sıralanabilir :

-Periyodik derin toprak işleme

-4-7 ton/da çiftlik gübresi

-0-90 cm toprak derinliğinin jips içeriği düşük ise,kimyasal ıslah maddesi uygulaması

-Bitkili ve bitkisiz şartlarda yıkama

-3-3.5 m.derinliğe kadar toplayıcı drenler

-Islah yıkamaları sırasında geçici-sığ-açık dren sistemi

-Kapalı ve açık drenaj

(17)

Bu süreç sonunda, alt

yapı olmadan sulanan alanlarda sürekli bir üretim

artışı sağlamanın söz konusu olamayacağı, sulama

yatırımlarının toprak ve su

kaynakları açısından entegre bir proje olmasının gerekliliği açık bir şekilde anlaşılmıştır.

Çoraklığın genellikle ovalarda ve kapalı havzalarda, sulamaya

elverişli derin topraklarda oluşumu aslında verim potansiyeli yüksek

olması gereken bu

toprakları hemen hemen istifade edilemez duruma getirmiştir.

(18)

Tuzluluk derecesi Alan (ha) Toplamdaki %’si

Hafif Tuzlu 614 617 41

Tuzlu 504 603 33

Alkali 8 641 0.5

Hafif Tuzlu Alkali 125 863 8

Tuzlu Alkali 264958 17.5

Toplam 1 518 722 100

Türkiye topraklarının tuzluluk derecesi ve alanları

(19)

Su Uygulama İşlemleri Yıkama, Sulama,Drenaj

Fiziksel İşlemler

Arazi tesviyesi, Arazi hazırlğı ve derin sürüm, Ekim işlemleri ve tohum yatağının hazırlanması, Kumlama

Kimyasal İşlemler

Islah maddeleri, Toprak düzenleyicileri,Gübreleme

Biyolojik İşlemler

Organik ve yeşil gübreler, Ekim nöbeti, Malçlama

ÇORAK TOPRAKLARIN ISLAHI

(20)

ÇORAK TOPRAKLARDA YETİŞEBİLEN BİTKİLER

(21)

Çavdar bitkisi süzek kumlu ve gevşek toprakları sever. En iyi kumlu-tınlı ve killi topraklarda yetişir. Alkali ve asitik topraklarda yetişebilen tipleri vardır. Ağır topraklardan hoşlanmaz. Yüksek tuz konsantrasyona dayanıklı

olduğundan çoraklaşmış topraklarda yetişebilir ve bu

özelliğinden dolayı buğday, arpa, mısır ve pirinç tarımına elverişli olmayan en verimsiz topraklarda bile öbür

tahıllardan daha iyi ürün verir. Topraktaki su, toprak su

ÇAVDAR

(22)

Yulaf, tek yıllık bir bitkidir.Yulaf toprak

seçiciliği, çavdardan sonra en az olan serin iklim tahıl

cinsidir. Yeterli nemi olan fakir topraklarda bile

yetiştirilebilmektedir. Yulaf bataklık alanların tarım

arazisine çevrilmesinde

kullanılabilecek bitkilerden biridir.

YULAF

(23)

Tritikale her tür toprak

koşulunda yetişmesine rağmen, özellikle kıraç koşullarda

buğdaya ve arpaya göre daha verimli olmaktadır. Tritikale,

baba ebeveyn çavdar bitkisinden kötü yetişme koşullarına

mukavemet özelliklerini aldığı için; Tuzlu tarım alanlarında,bazı hastalıkların görüldüğü

problemli tarım alanlarında

buğday ve arpadan daha iyi sonuç

TRİTİKALE

(24)

Toprak yapısı bakımından seçici olmayan Sorgum ve Sudanotu bitkisi genel olarak tınlı-kumlu ve drejanlı topraklarda iyi gelişir.

Tuzlu ve alkali topraklara dayanıklıdır.

SORGUM VE SUDANOTU

(25)

OTLAK AYRIĞI

Bu bitki kısa boylu kışa ve kurağa dayanıklı bir iklim bitkisidir. İç

Anadolu’nun kıraç şartlarına iyi dayanır. Otlakların önemli bir

Domuz ayrığı serin ve nemli iklimlere çok iyi uyum sağlamaktadır. Bunun yanısıra, kuraklığa ve soğuklara da oldukça toleranslıdır.

DOMUZ AYRIĞI

(26)

TEŞEKKÜRLER

Kaynakça:

SÖNMEZ, B.; AĞAR, A.; BAHÇECİ, İ., MAVİ, A., 1996. Türkiye Çorak

Islahı Rehberi Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü, APK Dairesi Başkanlığı,Toprak ve Su Araştırma Şube Müdürlüğü Yayınları Yayın No: 93 Ankara

SÖNMEZ, B. 2003. Türkiye Çoraklık Kontrol Rehberi. Köy Hizmetleri Genel

Müdürlüğü, Toprak ve Gübre Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Teknik Yayın No: 33.

Ankara.

TOPRAKSU, 1980. Toprak Kaynakları İl Envanter Raporları. TOPRAKSU Genel

Müdürlüğü Yayınları ANKARA 26

Referanslar

Benzer Belgeler

Bitki Besin Maddeleri (Toprak Kimyasal Özellikleri) 11..

Kök bölgesi Kapillar yükselme Derine sızma Alt toprak akışı Buharlaşma Terleme Sulama Yağış Yüzey akış.. Doygun Doygun

Topraktaki Bitki Ve Hayvan Kalıntılarının Ayrışması Bitki kalıntıları Organik döküntü faunası Fauna kalıntıları Dışkılar Bakteri kalıntıları Bakteri,mantar

Bu çalışmanın amacı aerodinamik (laboratuar) ve aerodinamik + radyasyon (açık hava) şartlarında kurumakta olan tuzlu ve tuzsuz toprak yüzeyinden meydana gelen buharlaşmayı

Genellikle, bir pulluk veya rototiller'in ulaşabileceği seviyenin hemen altında sert bir tabaka (çizimde daha koyu kahverengi, ancak gerçek toprakta renk ile ayırt edilmez)

Bitki Besin Maddeleri (Toprak Kimyasal Özellikleri) 11..

erozyon gibi olaylar sonucunda toprağın fiziksel bütünlüğünün zarar görmesi ve toprak vasıflarında kayıplar meydana gelmesi. • Bu sürecin devamında karşımıza çıkan en

 Dünyada belli başlı doğal sınıflandırma sistemleri:  Eski Amerikan sınıflandırma Sistemi,..  Rusya, Almanya, Fransa, Avustralya ve benzeri sınıflandırma sistemleri