• Sonuç bulunamadı

FİNANS SEKTÖRÜ ve EKONOMİK BÜYÜME

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "FİNANS SEKTÖRÜ ve EKONOMİK BÜYÜME"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

FİNANS SEKTÖRÜ ve EKONOMİK BÜYÜME

Finans Sektörü

Toptan, perakende, resmi ve gayrıresmi kurumları ile genel olarak finans sektörü bir ekonomideki gerçek ve tüzel kişi müşterilere ve aynı zamanda diğer finans kurumlarına finansal hizmet sunma görevini yerine getirmektedir. Geniş tanımı ile kavram, bankaları, menkul kıymet borsalarını, sigorta şirketlerini, kredi birlik ve kooperatiflerini, mikrafinansman kuruluşlarını, leasing ve faktoring şirketlerini, faaliyet konuları ödünç verme olan diğer kuruluşları içermektedir.

Finans Sektörünün Gelişmişliği

Finans sektörünü ve onun gelişmişlik düzeyi ile ekonomik büyüme arasındaki ilişkinin incelenmesine geçmeden önce, gelişmiş bir finans sektörü ile neyin kasdedildiğinin d açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Bir ülkenin finans sektörünün gelişmiş olduğunu ifade etmede kullanılabilecek muhtelif göstergeleri şu şekilde sıralamak mümkündür:

 Gelişmiş bir etkinlik ve rekabet düzeyine ulaşmışlık,

 Sunulan finansal hizmetlerin kapsamında genişlik,

 Sektörde faaliyet gösteren kurumlarda yüksek çeşitlilik düzeyi,

 Sektör tarafından aracılığı yapılan fon tutarının yüksekliği,

 Piyasadan gelen sinyallere cevaben, devlet tarafından kamu bankalarının yönlendirilmesi ile açılan kredilerden ziyade, özel sektöre ait finansal kuruluşlar tarafından özel sektör kuruluşlarına aktarılan sermaye hacminin büyümesi,

 Sektörün düzenleme ve denetleme düzeyi ile istikrar seviyesindeki yükseklik,

 Özellikle fakirliğin önlenmesi bakış açısı çerçevesinde, daha fazla nüfusun finansal hizmetlere ulaşmasının sağlanması. 1

Görüldüğü üzere, finans sektörünün gelişmişliği üzerine yapılan tanımlamalar biribirlerinden farklı kriterleri esas alabilmektedir. Konu ile ilgili ampirik çalışmalarda veri

1 The Importance of Financial Sector Development for Growth and Poverty Reduction, Policy Division Working Paper, UK DFID, 2004, s. 6

(2)

elde etmekteki kolaylık ve güvenilirlik de göz önünde bulundurularak, finansal aracılar tarafından özel sektöre kullandırılan kredi hacminin GSMH’ya oranının ve, sektörün likit yükümlülüklerinin (M2) GSMH’daki payının finansal kalkınma göstergesi olarak kullanıldığı görülmektedir. 2

Finans Sektörü ve Ekonomik Büyüme Arasındaki İlişki

Finansal gelişme ve ekonomik büyüme arasındaki ilişki 19. yüzyılın sonlarından itibaren kalkınma iktisatçıları tarafından ele alınagelmiş bir konudur.

Finansal gelişme ve ekonomik büyüme arasındaki teorik ilişkiler, finansal aracılar tarafından sağlanan hizmetleri vurgulamış ve bunların yenilik ve büyüme için gerekliliğini savunmuş olan Joseph Schumpeter’in çalışmalarında yer almıştır. Schumpeter, finansal aracı rollerindeki bankaların, teknolojik yeniliği kolaylaştırdığını belirtmektedir. Bankalar tasarrufları bir araya getirmekte, yatırım projelerini değerlendirmekte, yöneticileri denetlemekte ve firmalar hakkında deteylı bilgileri daha düşük maliyetle elde edebilmektedir.

Finansal aracılar kaynakları daha verimli alanlara yönlendirerek, ekonomik sistem içerisinde çok önemli bir rol üstlenmektedirler. Schumpeter’ci görüşe göre, finansal aracıların gelişimi, büyümeyi, teknik değişimi ve verimlilik büyümesini olumlu yönde etkilemektedir.3,4

Modern büyüme teorisi finans sektörünün uzun vadeli ve sürdürülebilir büyümeye katkısında iki farklı kanaldan söz etmektedir: 5

i) Sermaye birikimindeki rolü ile büyümeye katkısı (gerek fiziki sermaye gerekse insan kaynakları-human capital)

ii) Teknolojik gelişim hızındaki etkisi ile büyümeye katkısı.

2 Harry Bloch, Sam Hak Kan Tang, The Role of Financial Development in Economic Growth, Progress in Development Studies, 2003, 3-3, s. 246, 248

3 Özgür Aslan, İsmail Küçükaksoy, , Finansal Gelişme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye Ekonomisi Üzerine Ekonometrik Bir Uygulama, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Ekonometri ve İstatistik Dergisi, İstanbul 2006, Sayı: 4, s. 27

4 Ross Levine, Financial Development and Economic Growth: Views and Agenda, Journal of Economic Literature, Vol: 35, Haziran 1997, s. 688

5 The Importance of Financial Sector Development for Growth and Poverty Reduction, Policy Division Working Paper, UK DFID, 2004, s. 7

(3)

Bu iki kanaldan gelen etki finans sektörünün;

a) Tasarrufları yatırımlara kanalize etmek üzere hareketlendirme,

b) Yabancı sermayenin yurda girişini kolaylaştırma ve teşvik etme, (Doğrudan yabancı sermaye-FDI, portfolyo yatırımları ve tahviller, havaleler vs. )

c) Birbiri ile rekabet halindeki kullanım alanları arasında sermayenin dağılımının optimizasyonu ve sermayenin en verimli alana akışını temin,

fonksiyonlarını yerine getirmesi ile ilşki içinde bulunmaktadır.

Finans Sektörünün Görevleri ve Ekonomik Büyüme

Bilgi edinme ve işlem yapma maliyetlerinin varlığı finansal piyasalar ve finansal aracıların ortaya çıkmalarının temel nedenini oluşturmaktadır. Finans sektörü bilgi edinme ve işlem maliyatlerinin piyasada sebep olduğu sürtünme sorununun olumsuz etkilerinin azaltılması ve hatta giderilmesi gayesi ile faaliyet göstermektedir. Finans sektörünün bu hedef doğrultusundaki öncelikli fonksiyonu “belirsizliklerin hüküm sürdüğü bir ortamda kaynak tahsisinin kolaylaştırılması” dır.

Bu çerçevede sektörü oluşturan aracı kurumlar beş temel görevi yerine getirmektedir:

 Tasarrufların mobilizasyonu

 Risk yönetimi, riskin çeşitlendirilmesi

 Yatırım olanakları ile ilgili bilgi temini ve kaynak tahsisi

 Borçluların izlenmesi ve kurumsal kontrol

 Mal ve hizmetlerin değişiminin kolaylaştırılması

(4)

Finans sektörü-ekonomik büyüme ilişkisini Levine 1997 tarihli makalesinde aşağıdaki tabloda özetlemiştir:6

6 Ross Levine, Financial Development and Economic Growth: Views and Agenda, Journal of Economic Literature, Vol: 35, Haziran 1997, s. 691

Piyasa Sürtünmesi

 Enformasyon Maliyetleri

 İşlem Maliyetleri

Finansal Piyasalar ve Aracılar

Finansal Fonksiyonlar

 Tasarrufların hareketlendirilmesi

 Bilgi temini ve kaynak tahsisi

 Kurumsal kontrol

 Risk yönetimini kolaylaştırma

 Malların, hizmetlerin ve sözleşmelerin ticaretini kolaylaştırma

 Likiditeyi arttırma

Büyüme Kanalı

 Sermaye birikimi

 Teknolojik yenilik

Ekonomik Büyüme

(5)

1.4.1 Tasarrufların Hareketlendirilmesi ve Ekonomik Büyüme

Tasarrufların hareketlendirilmesi,, finans sektörünün en açık ve önemli fonksiyonudur. Tasarruf araçları, hane halkının tasarruf fazlalarını güvenli kurumlarda saklamalarına imkan sağlarken, finans sektörünün aracı kurumları bu tasarrufların verimli alanlara plase edilmesine, daha açık bir ifade ile, yatırımlarını finanse etmek üzere gerçek ve tüzel girişimcilere yönlendirilmesine imkan vermektedir. Etkin bir şekilde faaliyet gösteren finans sektörünün bu fonksiyonu, sermaye birikimini özendirmekte, kaynakların en verimli alana aktarılmasını sağlayarak sektörel, ulusal büyüme ve kalkınmayı hızlandırmaktadır.

Globalleşen dünyada finans sektörünün artan etkinliği ve verimliliği bu rolü daha da güçlendirmektedir.

Hane halkının güvenli yatırım araçlarına ulaşamaması, insanları değerli madenler ve gayrımenkul gibi fiziki varlıklara yöneltmektedir. Bu tür tasarrufların daha verimli kullanılabilecek şekilde finansal sektöre yönlendirilebilmesi, ulusal ekonomilerin büyümesine ciddi katkılar sağlamaktadır.

Finans sektörü, daha yeni teknolojilerin geliştirilmesi ve adaptasyonunu kolaylaştırarak da büyüme ve kalkınmaya destek sağlamaktadır. Örneğin, tarım sektöründe, kendi tasarrufları ile yeni teknolojili bir ekipmanı satın alma imkanı bulunmayan üreticiye finans sektöründen sağlanan destek, yeni teknolojinin üretime girip, verimliliğin arttırılmasına ve dolayısıyla da büyümeye sebep olmaktadır. Tasarrufların mobilizasyonu ve kredi olanaklarının arttırılması ile finans sektörü ülke ekonomisi genelinde yeni teknolojilere yatırımı kolaylaştırmakta, verimliliği arttırmaktadır.

Aynı husus eğitim ve sağlık alanında da söz konusudur. Bu alanlara yapılan yatırım insan kaynaklarının niteliğinin artıp, ekonomik büyümeye katkıda bulunmasını sağlamaktadır.

1.4.2 Risk Yönetimini Kolaylaştırma ve Ekonomik Büyüme

Likidite riskinin kontrolü ve riskin çeşitlendirilmesi, finans sektörünün risk yönetimi fonksiyonu içinde yer almakta ve etkin çalışan bir finans piyasasının ekonomik büyümeye katkıda bulunmasını sağlamaktadır.

(6)

1.4.2.1 Likidite Riskinin Kontrolü

Likidite, ekonomideki birimlerin ellerindeki varlıkları üzerinde anlaşılan fiyatlardan satınalma gücüne dönüştürebilme hızı ve kolaylığı olarak tanımlanabilir. Anılan risk varlıkların ödeme aracına dönüştürülmesi ile ilişkili belirsizliklerden kaynaklanmaktadır.

Bilgi edinme olanaklarındaki asimetri ve işlam maliyetleri likiditeyi sınırlarken, likidite riskini arttırmaktadır. Piyasadaki bu sürtünme finansal piyasa ve finansal kurumların oluşumunu teşvik etmektedir.7

Diğer taraftan, yatırım projeleri orta ya da uzun vadeli sermaye taahhüdü gerektirirken, tasarruf sahiplerinin önemli bir kısmı tasarufflarını çekme ya da bir başka yatırım aracına aktarma olanağını ellerinde bulundurmak isterler. Bir başka anlatımla tasarruf sahipleri tasarruflarının likit kalmasını arzu eder.

Finans sektörü; yatırımcıların/girişimcilerin uzun vadeli fon talepleri ile hane halkının geleneksel kısa vadeli tasarruf tercihlerini çeşitli finans araçları kullanarak uyumlu hale getirip, uzun vadeli taahhüt gerektiren yatırım projelerinin gerçekleştirilmesini imkan dahiline sokmaktadır. Bu imkan, banka ve diğer finansal aracıların çok sayıda tasarruf sahibinden tasarruflarını toplarlarken, bütün tasarruf sahiplerinin aynı anda paralarını geri çekme talebinde bulunmamalarından, dolayısıyla da finansal aracıların hem yatırımcılara uzun vadeli sermaye hem de tasarrufçulara likidite sağlayabilme özelliklerinden doğmaktadır.

Finans sektörünün fon arz ve taleplerini zaman yönünden uyumlu hale getirip, likidite riskini kontrol altında tutması, uzun vadeli yatırım gerektiren teknolojik yeniliklere yönelik araştırma projelerinin finansmanını sağlayarak teknolojik gelişmelerin hızını dolayısıyla da büyümeyi etkileyebilmektedir.

Likidite ile iktisadi büyüme arasındaki ilişki; yüksek getirili yatırım projeleri uzun vadeli sermaye taahhüdünü zorunlu kılarken, tasarruf sahiplerinin tasarrufları üzerindeki kontrollerini bu derece uzun vadede kaybetmeme arzularından ileri gelmektedir. Finans

7 Ross Levine, Financial Development and Economic Growth: Views and Agenda, Journal of Economic Literature, Vol: 35, Haziran 1997, s. 692

(7)

sektörünün tasarrufların vadelerini yatırımların gerektirdiği yabancı kaynak vadeleri ile uyumlu hale getirme fonksiyonu yerine getirememesinin doğal sonucu yüksek getirili projelere daha az yatırım, dolayısıyla da daha düşük büyüme hızı ve daha düşük milli gelir olmaktadır.

İngiltere’de yaşanan sanayi devriminin önde gelen sebebinin likidite riskinin azaltılmasını sağlayan sermaye piyasasındaki gelişmeler olduğu, sanayi evriminin finansal devrimi beklemek zorunda kaldığı ifade edilmektedir. 8

1.4.2.2 Risk Çeşitlendirmesi

Belli bir projeye yatırım, getirileri birbirinden bağımsız birden fazla projeye yatırımdan daha risklidir. Tasarruf sahipleri doğal olarak düşük riski tercih ederlerken, finansal aracılar, risk çeşitlendirmesine olanak sağlayarak beklenen getirisi toplamda yüksek ve riski de yüksek projelere yatırım yapılmasını kolaylaştırmakta, bu da yatırımların getirisini yükseltip, sermayenin etkin kullanımını sağlayarak büyüme hızını arttırmaktadır.

Risk çeşitlendirmesi teknolojik değişim hızını da arttırabilmektedir.

Araştırma/geliştirme/keşif faaliyetlerinin riskli ve pek çoğunun da sonuçsuz kaldığı bilinmektedir. Finans sektörü; araştırma/geliştirme/keşif bazlı farklı girişimcilerin projelerinin finansmanı yolu ile riskin çeşitlendirilmesini ve daha fazla sermayenin araştırma faaliyetlerine aktarılmasını sağlayarak, teknolojik gelişme hızına ve büyümeye katkıda bulunmaktadır.

1.4.3 Yatırım Olanakları ile İlgili Bilgi Temini ve Kaynak Tahsisi

Kaynak ihtiyacı içindeki firmaları, sahip ve idarecilerini, piyasa koşullarını değerlendirmek güç ve maliyetli bir süreçtir. Bireysel tasarruf sahiplerinin çoğu zaman bu tür bir değerlendirmeyi yapabilecek ne zaman, bilgi ve kapasitesi ne de gerekli bilgiyi toplayıp işleyebilecek araçları bulunmaktadır. Doğal olarak tasarruf sahipleri, hakkında yeterince

8 Ross Levine, Financial Development and Economic Growth: Views and Agenda, Journal of Economic Literature, Vol: 35, Haziran 1997, s. 692

(8)

güvenilir bilgi bulunmayan yatırımlara birikimlerini yönlendirmekte çekingen davranmaktadır.

Bilgi edinme maliyetleri finansal aracıların ortaya çıkışının bir diğer uyarıcısıdır. Her bir tasarruf sahibinin tek tek yatırım olanaklarını değerlendirip karar vermeleriden ziyade, bu işin profesyonel bir aracı tarafından yerine getirilmesi, bu sayede bilgi edinme maliyetlerinin düşürülmesi ve edinilen bilgilerin daha etkin bir biçimde değerlendirilip karar alma mekanizmalarının güçlendirilmesi, ekonomide kaynakların tahsisini iyileştirip geliştirmektedir.

Finans sektörünün yatırım olanakları ve projeleri hakında bilgi sağlama ve bunu değerlendirme yeteneği ile ekonomik büyüme arasında yakın ilişki bulunmaktadır.

Ekonomide çok sayıda firma ve girişimci yatırım için kaynak arayışında iken, finansal piyasalar ve aracılar en çok getiri ve gelişim vaadeden ve güvenilir olan firma ve yatırım fırsatlarını kaynak sağlayarak teşvik etmek sureti ile sermayenin en etkin ve verimli şekilde tahsisine ve böylece de daha hızlı ekonomik büyümeye katkıda bulunmakdır.

Finans sektörü, yeni teknolojili üretim süreçlerini hayata geçirecek girişimcileri tespit edip fonlamak sureti ile ülkede teknolojik gelişmenin hızlanmasına da katkıda bulunmakta, bu yönüyle iktisadi büyümeyi desteklemektedir.

1.4.4 Borçluları İzlenmesi, Kurumsal Kontrol ve Ekonomik Büyüme

Finans sektörünün, yatırımcılar adına, yatırım yapılan girişimleri gözlemesi, yatırımcıları kurumsal kontrol altında bulundurması (örneğin kreditörlerin, borçlularla çalışma stratejisi hakkında yaptıkları toplantılar) şeklinde yürüttüğü borçluların izlenmesi ve kurumsal kontrol fonksiyonu; bir yandan tasarruf sahiplerine/yatırımcılara, yatırım yapılan şirketlerin performansına uygun getiri sağlanmasını temin, bir yandan da kredi alan/hisselerini halka arz eden vb. şekilde hane halkının tasarruflarını kullanan şirketlerin yöneticilerinin performanslarını yakından takip sureti ile hem sermaye birikimini hem de sermaye birikimi yolu ile büyümeyi teşvik etmektedir.

(9)

Yatırım olanakları hakkında bilgi temini ve etkin kaynak tahsisi finans sektörünün yatırımcılara fon kullandırımına kadarki süreci içeren bir fonksiyonu iken, borçluların izlenmesi ve kurumsal kontrol fiansman işlemi sonrasındaki aktiviteler içinde yer almaktadır.

Kredilendirilen firmanın dışında yer alan ve firmanın günlük yönetimine müdahale etme imkanı bulunmayan finansal aracı, kredilendirme ile beraber yürürlüğe konulmasını sağladığı finansal anlaşma koşulları ile, firma sahip ve yöneticilerini hariçteki kreditörün çıkarları doğrultusunda işletmeyi yönetmekle yükümlü kılmakta, hariçteki kreditörün haklarının zarara uğramasına, kredinin geri ödenmemesine sebep olabilecek iş ve işlemlere engel olmaktadır. Kurumsal kontrolü sağlayan ve geliştiren finansal koşulların uygulanmaması taarrufların verimli yatırımlara yönlendirilmesi anlamında hareketlendirilmesini olumsuz yönde etkileyecektir.

1.4.5 Malların, Hizmetlerin ve Sözleşmelerin Ticaretini Kolaylaştırma ve Ekonomik Büyüme

Finans sektörü; bir yandan ödemelerin yapılmasını sağlayan mekanizmaların uygulamasını temin ederek fiziksel olarak, bir yandan da bilgi edinme maliyetini düşürerek dolaylı yoldan, ekonomik faaliyetlerin yürütülmesini kolaylaştırmaktadır. Finansal aracılık faaliyetleri bu surette daha üst düzeyde uzmanlaşmaya imkan vererek; işlem maliyetlerini azaltarak ve mal ve hizmetlerin hane halkı ile üretici arasındaki ticaretini kolaylaştırarak verimlilik artışlarını, teknolojik yenilikleri ve dolayısıyla büyümeyi teşvik etmektedir.

(10)

2. FİNANS SEKTÖRÜ ve EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ HAKKINDA AMPİRİK ÇALIŞMALAR

Bloch ve Tang’in 2003 yılında yayımladığı ve 75 ülkenin 1960-1990 dönemi verilerini her bir ülke bazında zaman serilerini esas alarak inceleyen araştırmada, finansal aracılar tarafından özel sektöre sağlanan kredilerin GSMH içindeki payı finansal gelişme göstergesi kabul edilmek sureti ile finansal sektör-ekonomik büüyüme ilişkisi incelenmiştir. Araştırma sonuçları, 75 ülkeden 26’sında ekonomik büyüme ile finansal kalkınmışlık arasında pozitif yönlü ilişki tespit etmiş, buna karşılık 49 ülkede ters yönde ilişkiye rastlanmıştır. Dolayısı ile her bir ülkenin münferit zaman serisi verilerinden hareketle yapılan korelasyon testi sonuçlarının, finansal kalkınmışlık ile ekonomik büyüme arasında pozitif yönde ilişki bulunduğu sonucuna ulaşılmasına imkan vermediği görülmektedir. 9

Ram tarafından 1999 yılında yayımlanan ve finansal kalkınmışlık göstergesi olarak sektörün likit yükümlülüklerinin GSMH’ya oranını alan ve yine her bir ülkenin zaman serisi verilerinden hareket eden çalışma da iki değişken arasında anlamlı, pozitif yönlü ilişki tespit edememiştir. 10

Bloch ve Tang, münferit ülkelerin zaman serileri esas alınarak yapılan çalışmanın büyük resimde yer alan esas görüntüyü yansıtmayabileceğinden hareketle, çok sayıda ülkeden sağlanan ülkelerarası verilerin panel data regresyon modeli ile incelenmiştir. Çalışma, çapraz ülke ve panel data verileri kullanan ampirik çalışmaların paralelinde finansla kalkınmışlık ile ekonomik büyüme aarsında istatistiksel olarak anlamlı pozitif yönlü ilişki tespit etmiştir. 11

Levine tarafından 2003 yılında sonuçları yayımlanan çalışma da şo temel sonuçları ortaya koymuştur:12

9 Harry Bloch, Sam Hak Kan Tang, a.g.m., s. 248

10 R. Ram, Financial Development and Economic Growth: Additional Evidence, Journal of Development Studies, 1999, 35 (4), . 164-174

11 Harry Bloch, Sam Hak Kan Tang, a.g.m., s. 250

12 Ross Levine, More on Finance and Growth: More Finance, More Growth?, The Federal Reserve Bank of St. Louis, Temmuz/Ağustos 2007, s. 43

(11)

 Daha iyi işleyen finansal sistemlere sahip ülkeler daha hızlı büyümektedir.

Hem finansal aracılar hem de piyasalar büyüme açısından özellikle önem arz etmektedir. Bankacılık sisteminin büyüklüğü ve sermaye piyasasının likiditesi ile ekonomik büyüme arasında aynı yönde ilişki bulunmaktadır.

 Daha iyi işleyen finansal sistemler firma ve sanayilerin gelişmesini engelleyen harici finansman sorunlarını hafifletmektedir. Bu nedenle de harici sermaye, finansal kalkınmanın ekonomik büyümeye destek sağlamasında, firma ve sanayilerin büyümesinde önemli rol oynayan bir kanal olarak ortaya çıkmaktadır.

Özgür Aslan ve İsmail Küçükaksoy tarafından 1970-2004 dönemi yıllık verileri kullanılarak Türkiye’de finansal gelişme ve ekonomik büyüme ilişkisinin nedensellik boyutu incelenmiş, yapılan Granger nedensellik testleri, Türk Ekonomisinde finans büyüme ilişkisinde finansal gelişmeden ekonomik büyümeye doğru pozitif yönlü bir ilişki bulunduğunu ortaya koymuştur. 13

Oya Pınar Ardıç ve H. Evren Damar tarafından Türkiye’de finansal derinlik ve ekonomik büyüme ilişkisinin incelendiği çalışma ise ilginç bir sonucu ortaya çıkarmıştır.

Finansal gelişmişlik ve derinlik göstergesi olarak mevduat hacminin GSMH’ya oranını, bağımlı değişken olarak da fert başıma GSMH’yı alan çalışma, 1996-2001 yılları arasında 81 il için alınan verileri incelemiştir. Araştırma finansal derinleşmenin fert başına milli gelir üzerinde doğrudan, güçlü, ancak yazındaki pek çok çapraz ülke araştırmalarının sonuçlarının aksine negatif yönlü etkisinin bulunduğunu ortaya koymuştur. Araştırmacılar bu ilginç ve ilk bakışta biraz da kafa karıştıran sonucu, klasik finansal aracılık teorilerinde ortaya konulanın aksine, 1990’lı yılların sonlarına doğru Türk Bankacılık sektörünün, tasarrufları verimli yatırımlara kanalize etme gibi bir fonksiyon icra etmemesine bağlamışlardır. Anılan dönemde sektörün topladığı fonları bütçe açıklarının kapatılmasını teminen kamu sektörüne yönlendirdiği, bankacılık sektörü etkin bir şekilde kendisinden beklenilen fonksiyonları yerine

13 Özgür Aslan, İsmail Küçükaksoy, a.g.m., s. 25, 35

(12)

getirseydi, finansal derinleşmenin araştırma kapsamındaki illerde ekonomik büyümeye katkı sağlayabileceğini, belirtmişlerdir. 14

SONUÇ

Yapılan araştırmalar; gelişmiş etkinlik ve rekabet düzeyine ulaşmışlık, Sunulan finansal hizmetlerin kapsamında genişlik, faaliyet gösteren kurumlarda yüksek çeşitlilik düzeyi, Ssktör tarafından aracılığı yapılan fon tutarının yüksekliği, özel sektöre ait finansal kuruluşlar tarafından özel sektör kuruluşlarına aktarılan sermaye hacminin büyümesi, düzenleme ve denetleme düzeyi ile istikrar seviyesindeki yükseklik, daha fazla nüfusun finansal hizmetlere ulaşmasının sağlanması, finansal aracılar tarafından özel sektöre kullandırılan kredi hacminin GSMH’ya oranının, sektörün likit yükümlülüklerinin (M2) GSMH’daki payının yüksekliği gibi kriterlerle tanımlanan finans sektörünün gelişmişlik düzeyi ile ekonomik büyüme arasında pozitif yönlü ilişki bulunduğunu göstermektedir.

Finans sektörü yerine getirdiği; tasarrufların mobilizasyonu, risk yönetimi, riskin çeşitlendirilmesi, yatırım olanakları ile ilgili bilgi temini ve kaynak tahsisi, borçluların izlenmesi ve kurumsal kontrol, mal ve hizmetlerin değişiminin kolaylaştırılması fonksiyonları ile, sermaye birikimini (gerek fiziki sermaye gerekse insan kaynakları açısından) ve teknolojik gelişmeyi hızlandırarak ekonomik büyümeye katkıda bulunmaktadır.

İyi işleyen finansal sistemlere sahip ülkelerde firma ve sanayilerin gelişmesini engelleyen harici finansman sorunları hafiflemekte, ekonomi daha hızlı büyümektedir.

14 Oya Pınar Ardıç, H. Evren Damar, Financial Sector Deepining and Economic Growth: Evidence rom Turkey, s.17-18, http://www.luc.edu/orgs/meea/volume9/PDFS/Damar%20Ardic%20-%20paper.pdf

(13)

KAYNAKÇA

The Importance of Financial Sector Development for Growth and Poverty Reduction, Policy Division Working Paper, UK DFID, 2004

Harry Bloch, Sam Hak Kan Tang, The Role of Financial Development in Economic Growth, Progress in Development Studies, 2003, 3-3

Oya Pınar Ardıç, H. Evren Damar, Financial Sector Deepining and Economic Growth:

Evidence rom Turkey, s.17-18,

http://www.luc.edu/orgs/meea/volume9/PDFS/Damar%20Ardic%20-%20paper.pdf

Özgür Aslan, İsmail Küçükaksoy, , Finansal Gelişme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi:

Türkiye Ekonomisi Üzerine Ekonometrik Bir Uygulama, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Ekonometri ve İstatistik Dergisi, İstanbul 2006, Sayı: 4

R. Ram, Financial Development and Economic Growth: Additional Evidence, Journal of Development Studies, 1999, 35 (4)

Ross Levine, Financial Development and Economic Growth: Views and Agenda, Journal of Economic Literature, Vol: 35, Haziran 1997

Ross Levine, More on Finance and Growth: More Finance, More Growth?, The Federal Reserve Bank of St. Louis, Temmuz/Ağustos 2007

Referanslar

Benzer Belgeler

Burada aile kavramının önemi çok iyi yansıtılır çünkü yapıtta anneanne ile babaanne ailelerini kaybeder bu yüzden Maya için ailenin önemi daha da artar ve

Müverrih Raşid Efendi, 1127 (1715) vekayi’i arasında, Dergâh-ı âlî kapıcı-başılarından olup on sene kadar Tersane-i âmire emin-- liği eden ve vazifesinde

Bu tezde, ELIN filtrelerin alt kolu olan ESS filtrelerde üstel bir aktarım fonksiyonunun seçilmesi ile elde edilen logaritmik ortamlı filtrelerin sentezine ili kin

Araştırmada Richards Campbell Uyku ölçeğinin “uyanık kalma süresi” maddesinin ameliyat sabahı değerlendirmesinde çalışma grubunun madde puan ortalamasının

SMEs are gathered, in line with the Istanbul Kültür University’s cooperation of Cham- bers of Commerce and Industry in Trabzon, Adana, Mersin, Bursa, Tekirdağ, Balıkesir,

Location Quotient method has been used to identify industrial localization, and industrial localization is used to identify potential exports sectors for clustering. This

Şeffaflık merkez bankasını düşük enflasyon için inanılırlığı oluşturma ve korumaya yöneltir (Faust ve Svensson, 2001: 372).. 34 Sonuç olarak kamuoyu

Şurayı Devlet’ten Adana vilayetine gönderilen 14 Mart 1872 tarihli emirname ile Silifke’deki köprünün tamir ve inşası için gereken ek 47.000 kuruşun harcanmasına yetki