• Sonuç bulunamadı

MEVZUATTAKİ GELİŞMELER

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "MEVZUATTAKİ GELİŞMELER"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

MEVZUATTAKİ GELİŞMELER

R A P O R

09 /

1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6

15 OCAK 2009

(2)

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri

Grup Müdürlüğü)

TARİH : 01.12.2008

SAYI : B.07.1.GİB.4.34.16.01/GVK/70 -25141

KONU : Hisseli gayrimenkulün kiraya verilmesi halinde, kira tutarları- nın hissedarlardan biri adına hesap açılmasının 268 seri no.lu Gelir Vergisi GT uyarınca mümkün olup olmadığı hk.

….

İLGİ : ….10.2008 tarihli dilekçeniz.

İlgide kayıtlı dilekçenizde hissedarlı gayrimenkullerin kiraya verilme- sinde, kira ödemesinin hissedarlardan biri adına yapılıp yapılan tahsilatın hissedarlar adına aktarma yapılmasında 268 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği uyarınca bir sakıncanın olup olmadığı sorulmaktadır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 70.maddesinde; “Aşağıda yazılı mal ve hakların sahipleri mutasarrıfları, zilyetleri, irtifak ve intifa hakkı sa- hipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen iratlar gayrimenkul sermaye iradıdır.

1 - Arazi, bina (döşeli olarak kiraya verilenlerde döşeme için alınan ki- ra bedelleri dahildir.) …” hükmü yer almaktadır.

Yukarıda bahsedilen, mal ve hakların sahiplerinden kasıt; hem “malik”

hem de “hak” deyiminin karşılığı olarak kullanılmaktadır. Gerek maddi ge- rekse gayrimaddi hak üzerinde mülkiyeti olanları kapsar. Türk Medeni Ka- nunu’na göre gayrimenkuller üzerindeki sahiplik ise tapuya tescil ile mey- dana gelir.

Diğer taraftan, 29.07.2008 tarih ve 26951 sayılı Resmi Gazetede ya- yımlanan 268 Seri No'lu Gelir Vergisi Genel Tebliğ’i ile işyeri ve konut kira- lama işlemlerine ilişkin yapılacak tahsilat ve ödemelerin banka veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsikine ilişkin olarak açıklamalara yer verilmiştir.

Tebliğin “Tevsik Zorunluluğunun Kapsamı” başlıklı 1. maddesinde;

“Bakanlığımıza verilen yetkiye istinaden,

- Konutlarda, her bir konut için aylık 500 YTL ve üzerinde kira geliri el- de edenlerin,

- İşyerlerinde, işyerini kiraya verenler ile kiracıların

R A P O R

09 /

1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6

15 OCAK 2009

(3)

kiraya ilişkin tahsilat ve ödemelerinin 1/11/2008 tarihinden itibaren banka veya Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü tarafından düzen- lenen belgelerle tevsik edilmesi zorunluluğu getirilmiştir.

2. Tevsik Zorunluluğu Getirilen İşlemlerde Belge Düzeni

Vergi Usul Kanununun mükerrer 257. maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden 7.9.1995 tarih ve 22397 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 243 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği, 8.1.1996 tarih ve 22577 sayılı Resmi Gazete'de ya- yımlanan 246 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile bankalara düzenleme zorunluluğu getirilen, dekont veya hesap bildirim cetvelleri ile tevsik edilme zorunluluğu uygulaması eskiden olduğu gibi devam edecek- tir.

Önceki bölümde belirtilen banka veya Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü aracı kılınmak suretiyle, para yatırma veya havale, çek veya kredi kartı gibi araçlar kullanılmak suretiyle yapılan tahsilat ve ödemeler karşılığında dekont veya hesap bildirim cetvelleri düzenlendiğinden bu belgeler tevsik edici belge kabul edilecektir. Bankaların internet şubeleri üzerinden yapılan ödeme ve tahsilatlar da aynı kapsamdadır.

.…” denilmektedir.

Yukarıdaki açıklamalara göre, gayrimenkullerin mesken ve işyeri ola- rak kiraya verilmesinden elde edilen kira gelirleri gayrimenkul sermaye i- radıdır. Hisseli gayrimenkuller için düzenlenen kira sözleşmelerinin ispatı açısından hissedarların tümünün isimlerinin ve hisse miktarlarının yer al- ması en doğrusudur. Kira ödemelerinin banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenecek belgelerle tevsik zorunluluğunun tespitinde, hissedarların elde edecekleri aylık kira gelirlerinin hisseleri ora- nına bakılmaksızın konutların aylık tutarının 500.YTL. üzerinde olması, iş- yeri aylık kira bedelleri tutarına bakılmaksızın banka, benzeri finans kuru- mu veya posta idaresince düzenlenecek belgelerle tevsiki zorunludur.

Ancak, işyeri/konut aylık kira bedellerinin bankaca düzenlenecek de- kont veya hesap bildirim cetvelleri ile tevsikinde kira ödemesinin hissedar- lardan biri adına yapılması durumunda ödemeye ait bankaca düzenlenen dekontun açıklama kısmına hissedarların isimleri ile kira ödemesi olduğu- nun belirtilmesi gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

R A P O R

09 /

1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6

15 OCAK 2009

(4)

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri Katma Değer

Vergisi Grup Müdürlüğü)

TARİH : 19.12.2008

SAYI : KDV.MUK.B.07.1.GİB.4.34.17.01.09.11400

KONU : Kitap yazarlığı faaliyetinden elde edilen kazancın gelir ve KDV’den istisna olup olmadığı

… İlgide kayıtlı dilekçeniz incelenmiştir.

193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun "Serbest Meslek Kazancının Tarifi"

başlıklı 65. maddesinde "Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan ka- zançlar serbest meslek kazancıdır.

Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır." hükmü yer almaktadır.

Aynı Kanun'un 18. maddesinde; "Müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekâr, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve inceleme- leri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kira- lamak suretiyle elde ettikleri hasılat Gelir Vergisinden müstesnadır.

Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahildir.

Yukarıda yazılı kazançların arızî olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez.

Serbest meslek kazançları istisnasının, bu Kanunun 94 üncü maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur." hükmü yer al- maktadır.

Diğer taraftan, 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun "Vergi Tevkifatı"

başlıklı 94. maddesinde; "Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu mü- esseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar,

R A P O R

09 /

1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6

15 OCAK 2009

(5)

dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yöneten- ler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiple- rinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar." hükmü- ne yer verilmiş, maddenin 2/a bendinde de; yaptıkları 18'inci madde kap- samına giren serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden vergi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.

Öte yandan, 149 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nin I/d bölümü- ne göre, söz konusu serbest meslek kazancı istisnasının uygulanabilmesi, istisnaya konu eserlerin 5846 Sayılı Fikir Ve Sanat Eserleri Kanunu hüküm- lerine göre "eser" niteliğinde olması koşuluna bağlanmış olup, Fikir Ve Sa- nat Eserleri Kanunu'nun 1/B-a maddesinde, "eser"; "Sahibinin hususiyetini taşıyan ve ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri o- larak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleri" olarak ifade edilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, tarafınızdan yapılan çalışmaların 5846 Sayılı Fikir Ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine göre "eser" niteli- ğinde olması koşulu ile söz konusu çalışmaların satılması, devri, temliki ve kiralanmasından elde edilecek kazanç nedeniyle Gelir Vergisi Kanunu'nun 18. maddesinde yer alan istisnadan faydalanmanız mümkündür.

Ayrıca söz konusu çalışmalarınızın Gelir Vergisi Kanunu'nun 94. mad- desinde sayılanlara satılması halinde, ödemeyi yapanlarca gider pusulası düzenlenerek Gelir Vergisi Kanunu'nun 94/2-a maddesi gereğince gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir. Bu çalışmaların nihai tüketicilere satılması durumda ise, tarafınızdan serbest meslek makbuzu düzenlene- rek kazancınızın belgelendirilmesi, gelir vergisi tevkifatı yapılmaması ve söz konusu istisna kazançlarınızdan dolayı yıllık gelir vergisi beyannamesi verilmemesi gerekmektedir.

3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1/1. maddesinde ser- best meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma de- ğer vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 9. maddesinde; Mali- ye ve Gümrük Bakanlığı’nın gerekli görülen hallerde, vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği hükme bağ- lanmıştır.

Kanuna bağlı olarak yayımlanan 19 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nde konuya açıklık getirilmiş ve Gelir Vergisi Kanunu’nun 18.

maddesinde sözü edilen faaliyetleri mutad ve sürekli bir şekilde yapanların gerçek usulde katma değer vergisine tabi olacağı, arızi nitelik taşıyan ser- best meslek faaliyetlerinde ise vergi uygulanmayacağı ve Gelir Vergisi Ka- nunu’nun 3239 sayılı Kanunla değişik 18. maddesi kapsamına giren faali- yetlerde de yukarıdaki hükmün geçerli olacağı belirtilmiştir.

Bu itibarla, sözü edilen 18. madde kapsamına giren faaliyetlerin mutad ve sürekli bir çerçevede sürdürülmesi gerçek usulde katma değer vergisi

R A P O R

09 /

1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6

15 OCAK 2009

37

(6)

mükellefiyetini gerektirmektedir. Bu faaliyetlerin arızi olarak yapılması ha- linde ise yukarıdaki açıklama çerçevesinde vergi aranılmayacaktır.

Yukarıdaki açıklanan Tebliğ ile, bu yetkiye dayanılarak Gelir Vergisi Kanunu’nun sözü edilen 18. maddesi kapsamına giren teslim ve hizmetleri münhasıran aynı Kanunun 94. maddesinde zikredilen kişi ve kuruluşlara yapanların katma değer vergisinin bu kişi ve kuruluşlar tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilmesinin uygun görüldüğü, ancak serbest meslek erba- bının bu uygulamadan faydalanabilmesi için gerçek usulde katma değer vergisi mükellefiyetlerinin sadece Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. Maddesi kapsamına giren işlemlerden ibaret olması ve işlemlerin tamamının aynı Kanunun 94. Maddesine göre, gelir vergisi stopajına tabi tutulması gerek- tiği açıklanmıştır.

Ayrıca, bu şekilde işlem yapılabilmesi için Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesi kapsamına giren kişilerin bu durumu önceden vergi sorum- lusuna bildirmesi gerekmektedir. 18. madde kapsamına giren teslim veya hizmetleri 94. maddede sayılan kişi ve kuruluşlar yanında maddede yer almayanlara da yapanlar bu uygulamadan faydalanamayacaktır.

224 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nin; “5” maddesinde;

“Yukarıda belirtilen düzenlemelere paralel olarak, Gelir Vergisi Kanu- nu’nun 18. maddesinde belirtilen teslim ve hizmetleri münhasıran aynı ka- nunun 94. maddesinde sayılan kişi ve kurumlara yapanların katma değer vergisi yükümlülükleri, hasılatlarına bağlı olmaksızın, 19 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nde açıklandığı şekilde, tevkifat yapmakla so- rumlu olanlarca yerine getirilecektir.” denilmektedir.

Diğer taraftan, Bakanlık Makamı’ndan alınan … tarih ve … sayılı yazıda;

“…

Bu hükme göre, telif hakkına konu olan hususlarda devamlılık arzedecek şekilde faaliyette bulunulmaması ve bu işin mutad meslek hali- ne getirilmemesi, başka bir ifade ile aynı yılda veya birbirini takip eden yıl- larda birden fazla eser meydana getirilmemesi şartıyla, sözü edilen faali- yetlerin arızi serbest meslek faaliyeti kapsamına gireceğinden söz konusu kitabın ...tarafından satışı katma değer vergisine tabi olmayacak- tır.”denilmektedir.

Buna göre, tarafınızca yapılan çalışmaların aynı yılda yada birbirini ta- kip eden yıllarda birden fazla yapılması halinde faaliyetiniz mutad meslek faaliyeti kapsamına gireceğinden katma değer vergisinden istisna olması mümkün bulunmamakta olup, KDV mükellefiyeti tesis ettirmeniz gerek- mektedir. Söz konusu faaliyetin mutad meslek haline getirilmeden arızi o- larak yapılması halinde ise elde edilen kazanç arızi kazanç olacağından bu faaliyetle ilgili olarak herhangi bir katma değer vergisi mükellefiyeti te- sis ettirilmeyecektir.

Ancak, söz konusu çalışmalarınızın tamamının Gelir Vergisi Kanunu 94. maddesinde sayılan kurum ve kuruluşlara teslim edilmesi halinde KDV ile ilgili yükümlülükler tevkifat yapmakla sorumlu olan bu kurum ve kuru- luşlarca yerine getirilebileceğinden bu durumda KDV mükellefiyeti tesis et- tirmenize gerek bulunmamaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

R A P O R

09 /

1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6

15 OCAK 2009

(7)

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri Katma Değer

Vergisi Grup Müdürlüğü)

TARİH : 16.10.2008

SAYI : KDV.MUK.B.07.1.GİB.4.34.17.01.29.9310

KONU : Fabrika binası ve makinelere ödenen KDV’nin iade ko- nusu olup,olmayacağı,

…A.Ş.

İlgide kayıtlı dilekçeniz incelendi.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 11/1-c maddesinde, “İh- raç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisi, ihracatçılar tarafından ödenmez. Mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur.

Söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen vergi terkin olunur.

İhracatın yukarıdaki şartlara uygun gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacak- larının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51'inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte tahsil olunur. Ancak, ihraç edilmek şartıyla tes- lim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nede- niyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen vergi tecil edildiği tarihten itiba- ren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48'inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tah- sil edilir.

Tecil veya terkin edilen bu vergiler hakkında ihracatçılar bakımından bu Kanunun 32'inci maddesi hükmü uygulanmaz.

İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilecek Katma Değer Vergisi ihraç edilen mala ilişkin imalatçı satış bedeline göre hesaplanan vergiden imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ilişkin ver- ginin düşülmesinden sonra kalan tutardan fazla olamaz.

İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilmesi gereken Kat- ma Değer Vergisi, ihracat işlemlerinin tamamlanmasından sonra yapılır.

İade veya tecil olunacak vergi miktarı, mükellefin ilgili dönem beyanname- sinde yer alan bilgiler mukayese edilmek suretiyle hesaplanır.” hükmü yer almaktadır.

R A P O R

09 /

1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6

15 OCAK 2009

(8)

Kanunun 29/2. maddesinde “Bir vergilendirme döneminde indirilecek katma değer vergisi toplamı, mükellefin vergiye tâbi işlemleri dolayısıyla hesaplanan katma değer vergisi toplamından fazla olduğu takdirde, ara- daki fark sonraki dönemlere devrolunur ve iade edilmez. Şu kadar ki, 28 inci madde uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından vergi nispeti indirilen tes- lim ve hizmetlerle ilgili olup teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminde indirilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sını- rı aşan vergi, bu mükelleflerin vergi ve sosyal sigorta prim borçları ile ge- nel ve katma bütçeli idareler ile belediyelere olan borçlarına ya da döner sermayeli kuruluşlar ile sermayesinin % 51'i veya daha fazlası kamuya ait olan veya özelleştirme kapsamında bulunan işletmeler ile organize sanayi bölgelerinden temin ettikleri mal ve hizmet bedellerine ilişkin borçlarına mahsuben ödenir. Yılı içinde mahsuben iade edilemeyen vergi nakden ia- de edilir. Bakanlar Kurulu, vergi nispeti indirilen mal ve hizmet grupları ile sektörler itibarıyla, amortismana tabi iktisadi kıymetler dolayısıyla yükleni- len katma değer vergisinin iade hakkını kaldırmaya; Maliye Bakanlığı, bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.” hük- mü yer almaktadır.

Öte yandan, indirimli oranda vergiye tabi işlemlerden doğan yıllık ve aylık iade uygulamasına ilişkin usul ve esaslar 74, 76, 85, 99, 101, 105 ve 106 Seri No.lu KDV Genel Tebliğleri ile 03.08.2006 tarih, KDVK-41/2006-7 No.lu KDV Sirkülerinde belirlenmiştir.

64 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nin “ İhraç Kaydıyla Teslimlerde İade Edilecek Vergilerin Hesabı” başlıklı II. Bölümünde;

“Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde düzenlenen ih- raç kaydıyla teslimlerde teslim bedeli üzerinden hesaplanan verginin tecil edilemeyen kısmı, ihraç kaydıyla teslim yapanlara iade edilebilmektedir.

Ancak, sözü edilen madde hükmüne göre iade edilecek tutar ihraç kaydıy- la teslim bedeli üzerinden hesaplanan vergiden fazla olamamaktadır.

Ancak; nakliye, makine-teçhizat, ambalaj, enerji gibi girdilerde genel vergi oranının uygulanması nedeniyle, indirimli orana tabi malların ihraç kaydıyla teslimi dolayısıyla yüklenilen vergiler, bazı hallerde teslim bedeli üzerinden hesaplanan vergilerden fazla olabilmektedir.

Bu nedenle; Katma Değer Vergisi Kanununun 29/4. maddesinin Ba- kanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak indirimli orana tabi malların ihraç kaydıyla teslimlerinde iade edilecek verginin hesabında; ihraç kaydıyla teslim bedelinin genel vergi oranıyla çarpılması ile bulunacak tutardan faz- la olmamak kaydıyla, teslimin bünyesine giren vergilerin esas alınması uygun görülmüştür. Bu husus, vergilendirme dönemine bakılmaksızın, bu Tebliğin yayımı tarihinden sonra, indirimli orana tabi mallarla ilgili olarak tecil terkin kapsamında yapılacak iade ve mahsup işlemlerinde geçerli o- lacaktır.” denilmektedir.

76 Seri No.lu KDV Genel Tebliği’nin 3. bölümünde;

“ İndirimli orana tabi işlemlerin bünyesine giren vergilerin hesabına, genel imal ve idare giderleri ile amortismana tabi iktisadi kıymetler dolayı- sıyla yüklenilen vergiler dahildir. Bu konuyla ilgili olarak önceki Genel

R A P O R

09 /

1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6

15 OCAK 2009

(9)

Tebliğlerde yer alan açıklamalara uyulmak kaydıyla, indirimli orana tabi iş- lemlerde genel imal ve idare giderleri ile amortismana tabi iktisadi kıymet- ler dolayısıyla yüklenilen vergilerden bu işlemlere isabet eden tutarlar, ia- de hesabına dahil edilecektir.” denilmektedir.

Diğer taraftan, benzer bir konu ile ilgili olarak Bakanlık Makamı’nın … tarihli ve … sayılı yazılarında;

“Bilindiği üzere, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29.

maddesinin (2) numaralı fıkrasında 4369 sayılı Kanunla yapılan değişiklik ile indirimli orana tabi işlemler dolayısıyla yüklenilen, yıl içinde indirim yo- luyla telafi edilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulunca belirlenecek sınırı a- şan verginin mükelleflere iadesi imkanı getirilmiş ve iade uygulamasının usul ve esaslarına ilişkin açıklamalar 74, 76 ve 85 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğleri ile yapılmıştır.

Öte yandan, 24 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nin (E) bölümünde, faaliyetleri kısmen veya tamamen “iade hakkı doğuran iş- lem”lerden oluşan mükelleflerin amortismana tabi iktisadi kıymet için öde- dikleri vergilerin iadesinin mümkün bulunduğu, “iade hakkı doğuran iş- lemler”in Katma Değer Vergisi Kanununun 32 nci maddesinde sayılan is- tisnalar ile değişik 29/2 nci maddesinde belirtilen temel gıda maddelerine ilişkin olduğu, bu işlemler dolayısıyla yüklenilen vergilerin indirimi müm- kün olmaması halinde mükellefe iade edilebileceği, iade kapsamına mal ve hizmet alışları yanında genel giderler ve amortismana tabi iktisadi kıy- metler için ödenen vergilerin de dahil olduğu, ancak bir vergilendirme dö- neminde iade edilecek vergi, o dönemdeki iade hakkı doğuran işlemlere ait bedelin %10’u olarak hesaplanan miktardan fazla olamayacağı belirtil- miştir.

Bu durumda, genel oranda vergiye tabi işlemlerle indirimli orana tabi işlemlerde ortak olarak kullanılan amortismana tabi iktisadi kıymetler ne- deniyle yüklenilen vergilerden indirim yoluyla telafi edilemeyen vergilerin 74, 76 ve 85 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğlerinde yer alan esaslar çerçevesinde iadesine imkan bulunmaktadır.

Ancak, amortismana tabi iktisadi kıymetlere ve genel giderlere ilişkin olarak bir vergilendirme döneminde iade edilecek vergi, o dönemde iade hakkı doğuran işlemlere ait bedelin genel vergi oranı (%18) ile çarpılması sonucu hesaplanan miktardan fazla olmayacaktır.” denilmektedir.

Buna göre, indirimli oranda vergiye tabi malların ihraç kayıtlı teslimle- rinde, teslim bedeli üzerinden hesaplanan verginin tecil edilemeyen kısmı firmanıza iade edilecektir. Ancak, amortismana tabi iktisadi kıymetler gibi genel vergi oranının uygulanması nedeniyle, indirimli orana tabi malların ihraç kaydıyla teslimi dolayısıyla yüklenilen vergilerin, teslim bedeli üze- rinden hesaplanan vergiden fazla olması halinde iade edilecek verginin hesabında; ihraç kaydıyla teslim bedeline genel vergi oranının (%18) uy- gulanması sonucunda bulunacak tutardan fazla olmamak kaydıyla amor- tismana tabi iktisadi kıymetler (fabrika ve makine teçhizatlarına) nedeniy- le yüklenilen vergilerden de pay verilmesi mümkün bulunmaktadır.

R A P O R

09 /

1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6

15 OCAK 2009

(10)

Diğer taraftan, indirimli oranda vergiye tabi yurtiçi teslimleriniz nede- niyle iadesi talep edilecek vergi, indirimli oranda vergiye tabi işlem bedeli üzerinden hesaplanan KDV tutarından işlemin bünyesine giren ( fabrika ve makine teçhizatlar için ödenen vergiler dahil)verginin düşülmesi sonucun- da bulunacak tutar olacaktır. İadesi talep edilecek vergi, işlem bedeline genel vergi oranı (%18) uygulanması sonucu bulunan tutardan fazla ola- mayacaktır. Diğer bir deyişle, indirimli orana tabi işlemlerde amortismana tabi iktisadi kıymetler ( fabrika ve makine teçhizatları) dolayısıyla yükleni- len vergilerden bu işlemlere isabet eden tutarlardan da genel vergi oranını geçmemek üzere, iadeye pay verilecektir.

Öte yandan, hem indirimli oranda vergiye tabi malların ihraç kayıtlı tes- limlerinizin, hem de indirimli oranda vergiye tabi yurtiçi teslimlerinizin bir arada bulunması halinde de yukarıda açıklandığı gibi ayrı ayrı hesaplama- ların yapılması gerekmekte olup, indirimli oranda vergiye tabi teslimlerini- zin üzerinden hesaplanan vergilerin tamamının tek bir işlemmiş gibi iade hesabına dahil edilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

R A P O R

09 /

1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6

15 OCAK 2009

Referanslar

Benzer Belgeler

Gelir Vergisi Kanununa eklenen Geçici 80 inci madde ile Bakanlar Kurulunca istatistiki bölge birimleri sınıflandırması, kişi başına düşen milli gelir veya

Gelir Vergisi Kanununa eklenen Geçici 80 inci madde ile Bakanlar Kurulunca istatistiki bölge birimleri sınıflandırması, kişi başına düşen milli gelir veya

Sahte veya muhteviyatı itibarı ile yanıltıcı belge (SMİYB) düzenleme veya kullanma fiili ile doğrudan veya dolaylı olarak ilgisi bulunan mükelleflerin katma değer vergisi

bu Tebliğin müteselsil sorumluluğa ilişkin (III/1.1.) bölümünde belirtildiği şekilde yaptıklarını tevsik etmeleri halinde; kendileri hakkında olumsuz rapor veya

İlgide kayıtlı dilekçenizde, kiralamak/işletmek/sipariş üzerine fiilen deniz/hava/demiryolu taşıma aracı imal ettiğiniz belirtilerek, satıcı firmaya/gümrük idaresine

3065 sayılı Kanunun (12/2) nci maddesine göre yurtdışındaki müşteri, ikametgâhı, işyeri, kanuni ve iş merkezi yurtdışında olan alıcılar ile yurtiçinde

Gümrüksüz satış mağazalarında satılmak üzere bu mağazalara veya bunların depolarına yapılan teslimlerde, antrepo beyannamesi düzenlenecek olup, malın

MADDE 6 – (1) 193 sayılı Kanunun 76 ncı maddesinin 5281 sayılı Kanunun 44 üncü maddesiyle yürürlükten kaldırılan ikinci fıkrasında, 193 sayılı Kanunun 75 inci