• Sonuç bulunamadı

27 Mart Değerli Meslekdaşlarım.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "27 Mart Değerli Meslekdaşlarım."

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1

27 Mart 2017 Değerli Meslekdaşlarım.

239. Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) Toplantısı 23 Mart 2017 tarihinde Yükseköğretim Kurulu toplantı salonunda yapılmıştır. 21 Aralık 2016 tarihinden 3 ay sonra yapılan ÜAK Genel Kurul toplantısında, rutin gündem maddelerinin yanında Türk Yüksek Öğretim Sistemi ile ilgili 3 konuda Genel Kurulun bilgilendirilmesine yönelik sunuşlar yapılmıştır. ÜAK Genel Kurul toplantısında yapılan sunuşlar ve gündem maddelerinden Siz öğretim üyesi meslektaşlarımı doğrudan ilgilendiren konular aşağıda özetlenmiştir.

1) ÜAK Genel Kurulunda Milli Eğitim Bakanlığı Yükseköğretim ve Yurtdışı Eğitim Genel Müdürü Bülent Çiftçi, “ 1416 Sayılı Kanun Kapsamında Yurtdışındaki Bursiyerler” konulu sunumunda; Kanun kapsamında yurtdışında halen burslu öğrenci statüsünde bulunanların toplam sayısının 3610 olduğunu ( Uludağ Üniversitesinin, halen yurtdışında bulunan burslu öğrenci sayısı 13; daha önce bu Kanun kapsamında yurtdışından döndükten sonra mecburi hizmeti devam eden öğretim üyesi sayısı 23), bu öğrencilerin Türkiye’nin gönderme amaçlarına uygun olarak eğitimlerini sürdürmelerini sağlamak ve bu öğrencilere rehberlik yapmak üzere belli ülkelerde MEB ataşelerine ilaveten YÖK tarafından da eğitim ataşesi görevlendirileceğini belirtmiştir. Bu amaçla her üniversitenin en kısa zamanda 1416 sayılı Kanun kapsamında burs almış olan öğretim üyeleri arasından bir Akademik Danışman seçmelerini talep etmiş, bütün üniversitelerden gelecek akademik danışmanlarla 26 Nisan 2017’de Ankara’da bir çalıştay düzenleneceğini belirtmiştir. ( MEB Yurt Dışı Lisansüstü Öğrenim Burs Programları için bkz, https://yyegm.meb.gov.tr/)

2) Avrupa Birliği Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ahmet Yücel, “ Erasmus Plus Programı Kapsamında Ülkemize Gelen Öğrenciler” başlıklı bir sunum yapmış, 2014-2015 yılı itibarıyla bu program kapsamında yurtdışına gönderilen Türk öğrenci (14.708), ile gelen yabancı öğrenci (7950) sayıları arasındaki farkın kapandığını, Türkiye’nin AB tarafından sağlanan fonlar ve imkanları kullanma konusunda elindeki bütün imkanları kullanması gerektiğini belirtmiştir. Ancak, 15 Temmuz 2016 sonrası dönemde Türkiye ile AB ülkeleri arasında yaşanan sıkıntıların Erasmus Plus programını olumsuz etkilemeye başladığını, gelen öğrenci sayısının azalması yanında gönderilecek öğrencilere yönelik iptallerin de söz konusu olmaya başladığını, bu sebeple Üniversitelerin bütün bağlantılarını ve imkanlarını kullanarak Erasmus Programlarının genişleyerek devamı için özel bir çaba göstermelerini beklediklerini belirtmiştir. Gelen öğrenci sayısının azalması ve sözleşme iptallerinin güvenlik endişesi, Türkiye hakkında yaratılan olumsuz algı ve bu algıdan kaynaklanan karşı tavır sebeplerinden kaynaklandığını, Üniversitelerin bu yanlış algı ve karşı tavrı değiştirmeye yönelik çabalar göstermeleri gerektiği vurgulanmıştır.

3) Göç İdaresi Genel Müdürü Atilla Toros, “Ülkemizde Bulunan Yabancı Öğrenciler ve Yabancı Öğrencilere İlişkin Politikalar” başlıklı bir sunum yapmış; 2013 yılında Kurulan Göç

(2)

2

İdaresi Genel Müdürlüğünün, halen Türkiye’de yüksek öğrenim gören 63.000 yabancı öğrenciye (Uludağ Üniversitesindeki yabancı öğrenci sayısı 1692), ikamet, sağlık ve eğitim hizmetlerinin verilmesine yönelik bilişim alt yapısını oluşturduğunu, hedefin 100 bin yabancı öğrenciye ulaşmak olduğunu, üniversitelerin öğrenci seçiminde ve mevcut öğrencileri ile ilgili ikamet değişiklikleri başta olmak üzere çeşitli bilgileri Genel Müdürlükten alabileceklerini belirtmiştir. Alo 157 hattı ile bütün yabancı öğrencilere 6 farklı dilde danışmanlık hizmeti vermeye başladıklarını belirten Toros, nitelikli yabancı öğrencilerin Türkiye’de kalmalarını sağlayacak çalışmalar kapsamında Doktorasını tamamlayanların ikamet ve çalışma izinlerini kolaylaştıracak düzenlemeleri gerçekleştirdiklerini ifade etmiştir. Atilla Toros, Türkiye’nin yabancılara yönelik göç politikalarını geliştirmek üzere Genel Müdürlük olarak hakemli Göç Araştırmaları Dergisi’ni (bkz, http://www.goc.gov.tr/icerik6/goc-arastirmalari-dergisi) çıkarmaya başladıklarını, Üniversitelerde bu konularda çalışma yapan öğretim üyelerinin yayınlarını beklediklerini belirtmiştir.

YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. Safa Kapıcıoğlu tarafından yapılan açılış konuşmasında dile getirilen konular ve Konsey ve Komisyon Raporlarında görüşülen konulardan öğretim üyesi arkadaşlarımızı ilgilendiren genel nitelikteki kararlar şunlardır:

1) Yüksek Öğretim Kurulu olarak; YÖK bilgi sisteminin oluşturulması, Doktora programı giriş ve devam şartlarının değiştirilmesi, BAP çalışmaları, Akademisyenlere akademik teşvik verilmesi, proje tabanlı uluslararası değişim programlarının geliştirilmesi, diploma programlarının akreditasyonu, bölgesel kalkınma odaklı misyon üniversitelerinin oluşturulması, hukuk ve mühendislik gibi alanlarda taban puan uygulamasına geçilmesi ile ilgili mevzuat çalışmalarını tamamladıklarını; YÖK Kalite Kuruluna idari ve mali özerklik verilmesi, öğretim üyelerine sabatikal izni verilmesi, sözleşmeli doktora öğrenci çalıştırılması, BAP projelerinde burslu öğrenci çalıştırılmasına yönelik mevzuat çalışmalarının ise devam ettiğini belirtmiştir.

2) Mevzuat Komisyonu, 683 sayılı KHK çerçevesinde getirilen düzenlemeler kapsamında özellikle Doçentlik aşamasında bulunan akademisyenlerle ilgili olarak Mevzuat Komisyonu görüşlerini aşağıdaki başlıklar altında toplamıştır. (Mevzuat Komisyonu Kararları, özetlemeye dayalı bilgi aktarımından kaynaklanabilecek eksikliklere ve yanlış anlamalara yol açmamak için Komisyon Raporu metninden aynen aktarılmıştır).

a) Doçentlik Sınav Yönetmeliğinin 7. Maddesi kapsamında Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Komisyonları tarafından halihazırda incelenen ve 683 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile başvuruları iptal edilen doçent adayları hakkında yapılan etik incelemenin devam ettirilmesine;

(3)

3

b) Doçentlik Sınav Yönetmeliğinin 7. Maddesi kapsamında Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Komisyonları tarafından halihazırda incelenen ve 683 Sayılı KHK’da “Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olması ya da değerlendirilmesi sebebiyle görevden uzaklaştırılan veya haklarında adli soruşturma ya da kovuşturma yapılan doçent adaylarının, görevden uzakta geçirdikleri süre boyunca veya adli soruşturma ya da kovuşturma sonuçlanıncaya kadar doçentlik başvurularına ilişkin işlemler durdurulur.” Şeklinde yer alan hüküm gereğince ile başvuruları durdurulan adayların başvuruları iptal edilinceye kadar ya da doçentlik başvurusunun durdurulmasını gerektiren hal ortadan kalkıncaya kadar bu adaylar hakkında yapılan etik incelemenin durdurulmasına;

c) 6754 Sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 2547 Sayılı Yükseköğretim Kanununun 53. Maddesi yeniden düzenlenerek disiplin cezasını gerektiren fiiler arasına bilimsel araştırma ve yayın etiğine yönelik hükümlerin eklendiği ve aynı Kanunun 53. Maddesinde yer alan “…Fiili işleyenin emeklilik veya başka nedenlerle görevinin sona ermesi, hakkında soruşturma açılmasına ve soruşturmanın devamına engel olmaz. Bu durumda soruşturma sonunda verilen disiplin cezası, özlük dosyasında saklanır. Aylıktan veya ücretten kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması veya birden fazla ücretten kesme cezaları ilgilinin kamu görevine dönmesi ya da bir vakıf yükseköğretim kurumunda göreve başlaması halinde uygulanır.” Şeklinde ifade edilen hüküm de göz önüne alındığında bilimsel araştırma ve yayın etiğine aykırılık iddiası hakkında yapılacak inceleme neticesinde etik ihlalde bulunduğuna karar verilmesi halinde gerekli işlemlerin yapılması için alınan karar Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına gönderilmesine, aday yükseköğretim kurumu mensubu değil ise bağlı bulunduğu kamu kurumuna bildirilmesine;

d) Eser inceleme aşamasından başarısız sayılmasından sonra başvuru dosyasında sunmuş olduğu herhangi bir eserinde bilimsel araştırma ve yayın etiğine aykırılık bulunduğu iddiasını içeren şikayet/ihbar dilekçesi gelmesi halinde; Doçentlik Sınav Yönetmeliğinin 7. Maddesi kapsamında Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Komisyonları tarafından inceleme yapılmasının önünde bir engel bulunmadığına;

e) Bu dilekçeler hakkında Doçentlik Sınav Yönetmeliğinin 7. Maddesi kapsamında Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Komisyonları tarafından yapılan inceleme sonucunda alınan etik ihlal olduğu yönündeki karara

(4)

4

ilişkin olarak adaya; Anılan Yönetmeliğin 7. Maddesinin 6. Fıkarasında yer alan “Bilimsel araştırma ve yayın etiğine aykırılık iddiası hakkında yapılacak inceleme neticesinde etik ihlalde bulunduğuna karar verilen aday, doçentlik sınavı başvurusunda başarısız sayılır.” hükmünün uygulanmasının yerinde olduğuna; karar verilmiştir.

3) 23 Ocak 2017 tarih ve 29957 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 683 sayılı KHK’nin 4. Maddesi gereğince doçentlik başvuruları iptal edilen adayların yeniden doçentlik sınavlarına müracaat etmeleri durumunda başvuruları hakkında yapılacak işlemler konusunda Komisyon görüşlerimiz aşağıdadır:

a) Durumun değerlendirilmesi neticesinde; 23 Ocak 2017 tarih ve 29957 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 683 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 4. Maddesi (amaçsal) yorumlandığında kamu görevinden çıkarılan kişilerin yeniden doçentlik sınavına başvuramayacağına, başvurmaları halinde ise başvurularının iptal edilmesine karar verilmiştir.

b) 683 sayılı KHK’nin 4. Maddesi gereğince doçentlik başvuruları iptal edilmesi ya da doçentlik başvurularına ilişkin işlemlerin durdurulması gerekirken sehven 15 Temmuz 2016 tarihinden sonra doçentlik sözlü sınavına alınarak doçent olan ve doçentlik belgesi düzenlenen adaylar hakkında yapılacak işlemler konusunda Komisyon görüşümüz aşağıdadır:

1) 23 Ocak 2017 tarih ve 29957 sayılı 683 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımlandığı tarihe kadar doçentlik sınavına girerek başarılı olan adaylar hakkında Üniversitelerarası Kurul Başkanlığınca yapılacak bir işlem bulunmadığına,

2) 23 Ocak 2017 tarih ve 29957 sayılı 683 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımlandığı tarihten sonra sözlü sınava girerek doçent olan adaylar hakkında KHK da aranılan şartlar gerçekleşmişse, idarece açık hata hallerinde doçentlik unvanının geri alınabileceğine karar verilmiştir.

c) Adayların doçentlik başvurularını geri çekmesi durumu:

1) Doçentlik Başvurusunu, jüri belirlenmeden önce herhangi bir nedenle geri çeken adaylara “başarısız sayılma” durumu ile Doçentlik Sınav Komisyonunun 02.12.2016 tarihli toplantısında alınan izleyen ikinci dönem kuralının uygulanmasına gerek olmadığına,

2) Doçentlik Başvurusunu, jüri belirlendikten sonra herhangi bir nedenle geri çeken adaylar için, doçentlik sınavında başarısız sayılmalarına, daha sonraki dönem başvurularında aynı jürinin tayin olunmasına, ayrıca haklarında Doçentlik Sınav Komisyonunun

(5)

5

02.12.2016 tarihli toplantısında alınan karar uyarınca izleyen ikinci dönem kuralının da uygulanmasının gerekliliğine,

3) Doçentlik jürisi belirlendikten sonra Üniversitelerarası Kurul Başkanlığının internet sayfasında yer alan “Jüri Üyelerine Gönderilecek Belgeler” de belirtilen belgeleri içeren “Yayın Dosyasını” hazırlayıp, yazının tebliği tarihinden itibaren en geç 10 gün içinde tüm jüri üyelerine taahhütlü posta/kargo ile göndermesi veya jüri üyesinin görevli olduğu akademik birimin sekreterliğine evrak girişi yaptırarak teslim etmesi gerektiğine ilişkin bildirim yazısına rağmen adayların 10 gün içerisinde yayın dosyasını jüri üyelerine göndermemesi halinde, adayların doçentlik sınavından başarısız sayılmalarına, sonraki dönem başvurularında kendilerine aynı jüri üyelerinin tayin olunmasın ve ayrıca haklarında Doçentlik Sınav Komisyonunun 02.12.2016 tarihli toplantısında alınan karar uyarınca izleyen ikinci dönem kuralının da uygulanmasına,

4) Doçentlik jürisi belirlendikten sonra jüri üyelerine “Yayın Dosyasını”

hiç göndermeyen adayların da, doçentlik sınavından başarısız sayılmalarına, sonraki dönem başvurularında kendilerine aynı jüri üyelerinin tayin olunmasına ve ayrıca haklarında Doçentlik Sınav Komisyonunun 02.12.2016 tarihli toplantısında alınan karar uyarınca ikinci dönem kuralının uygulanmasına karar verilmiştir.

Bilgilerinize sunulur Saygılarımla

Prof. Dr. Yusuf Alper Uludağ Üniversitesi

Üniversitelerarası Kurul Temsilcisi

Referanslar

Benzer Belgeler

Plan değişikliğine konu Şarhöyük Mahallesi, Hat Boyu 2 Caddesinde TCDD Ankara- İstanbul Hızlı Tren Projesi kapsamında yapılan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği

Mahkeme kararı ve onaylı 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği doğrultusunda, plan değişikliğine konu 14911 ada 19 parsel (eski 249 parsel) ve çevresinin

Eskişehir ili, Tepebaşı Bölgesi 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Plan Notları 06.12.2011 tarih ve 309 sayılı Tepebaşı Belediyesi Meclis Kararı ile kabul edilmiş

Eskişehir İli, Tepebaşı İlçesi, Şirintepe Mahallesi 21M-1d pafta, Avcılık Sokak ve Demirel Sokak 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planında imar yoluna isabet

Belediye ve mücavir alan dışında kalan yerlerde yapılacak planlar valilik veya ilgilisince yapılır veya yaptırılır. Valilikçe uygun görüldüğü takdirde

25.03.2009 http://www.mevzuat.gov.tr/Metin.Aspx?MevzuatKod=1.3.5434&MevzuatIliski=0&so..... Emekli Sandığına yazılı olarak başvurdukları tarihteki öğrenim durumu

Geçici 5 inci maddeye göre 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile ilişkilendirilenlerin İdarede 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tâbi olarak

Vergi levhaları sistem tarafından internet vergi dairesi hesaplarına aktarıldıktan sonra, mükellefler, internet vergi dairesinden bizzat kendileri veya 3568 sayılı