• Sonuç bulunamadı

Arýtma Çamuru Uygulanan Topraklarda Sulamadan Kaynaklanan Kirliliðin Azot Mineralizasyonuna Etkisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Arýtma Çamuru Uygulanan Topraklarda Sulamadan Kaynaklanan Kirliliðin Azot Mineralizasyonuna Etkisi"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Efsun DÝNDAR, Fatma Olcay TOPAÇ, Hüseyin S. BAÞKAYA Uludað Üniversitesi, Mühendislik-Mimarlýk Fakültesi, Çevre Mühendisliði

Bölümü, 16059 Görükle-BURSA

Sulamadan Kaynaklanan Kirliliðin Azot Mineralizasyonuna Etkisi

17, 66, 31-38 2008

Ekoloji

Özet

Bu araþtýrmada, Bursa-Özlüce bölgesinden alýnan toprak örneklerine üç farklý orijinli arýtma çamuru 100t/ha oranýnda uygulanmýþ ve 12 aylýk bir inkübasyon çalýþmasý yürütülmüþtür. Çalýþmada kullanýlan fiziksel özellikleri benzer toprak örnekleri kirli Ayvalý deresi sularýyla sulanmýþ ve herhangi bir sulama yapýlmamýþ iki farklý tarým arazisinden alýnmýþtýr. Topraklara yapýlan çamur uygulamalarý, topraktaki toplam ve anorganik azot formlarý ile organik azot mineralizasyonu açýsýndan kýyaslanmýþ ve sulamaya baðlý olasý deðiþiklikler irdelenmiþtir. Sonuçlar, arýtma çamuru uygulamasýnýn her iki topraðýn azot içeriklerini önemli ölçüde arttýrdýðý yönündedir. Topraklarda belirlenen mineralizasyon deðerleri 3'er aylýk inkübasyon dönemleri bazýnda incelendiðinde, çamur orijinine baðlý büyük farklýlýklar gözlenmiþtir (p<0,05). 12 aylýk inkübasyon dönemi sonunda ise tüm uygulamalarda organik azotun %48-66'sý mineralize olmuþtur. Çalýþma sonuçlarý, Ayvalý deresinden sulanan ve sulanmayan topraklar açýsýndan deðerlendirildiðinde, sulanmayan toprakta belirlenen nitrat azotu konsantrasyonlarýnýn inkübasyon periyodu süresince daha yüksek olduðu tespit edilmiþtir (p<0,001). 12 aylýk inkübasyon dönemi sonunda hesaplanan organik azot mineralizasyon yüzdeleri kirli dere suyuyla sulanan toprakta (ortalama %54) ve sulanmayan toprakta (ortalama %64) p<0,05 düzeyinde farklý bulunmuþtur.

Anahtar Kelimeler: Arýtma çamuru, azot formlarý, mineralizasyon, toprak kirliliði.

The Effects of Soil Pollution Originated from Irrigation on Nitrogen Mineralization in Sludge Amended Soils

Abstract

In this research, three wastewater sludges which were different in origin were amended to soil samples taken from Bursa-Özlüce region at rates equivalent to 100t/ha and an incubation study was performed during a period of 12 months. Soil samples which have similar physical properties were taken from two agricultural lands:

nonirrigated and irrigated from polluted Nilüfer-Ayvalý stream. Total and anorganic nitrogen forms and nitrogen mineralization ratios in sludge amended soils were compared and probable differences which might occur due to irrigation were studied.

The results of the study indicated that wastewater sludge amendments apparently increased the total nitrogen contents of both soil samples. The nitrogen mineralization occurred during the first three months were significantly differentiated with respect to the origin of wastewater sludge (p<0.05). At the end of the total incubation period, 48- 66% of the sludge organic nitrogen was mineralized in all amended pots.

When the results of the study were evaluated with respect to irrigated and nonirrigated soil samples, it was determined that the nitrate nitrogen concentrations in nonirrigated soils were significantly higher than those in irrigated soils for all sludge amendments (p<0.001). The calculated percentages of organic nitrogen mineralization at the end of 12 months in irrigated and polluted soils (average 54%) were significantly (p<0.05) different from calculated values in nonirrigated soils (average 64%) for all sludge amendments.

Keywords: Mineralization, nitrogen forms, soil pollution, wastewater sludge.

GÝRÝÞ

Günümüzde, atýk sularýn arýtýmý sonucu büyük miktarlarda oluþan arýtma çamurlarýnýn iþlenmesi ve çevreye en az zarar verecek þekilde uzaklaþtýrýlmasý atýk su arýtýmý kadar önem taþýmaktadýr. Genel olarak arýtma çamurlarýnýn bitki büyümesi için gerekli olan azot, fosfor ve iz elementleri içerdiði

bilinmektedir. Yapýlan çalýþmalar, kentsel, evsel ve gýda endüstrisi kökenli arýtma çamurlarýnýn, ürünün ihtiyaç duyduðu azot, fosfor ve mikro besin elementlerini saðlayabildiði, uygun þekilde ele alýndýðý takdirde tarýmsal arazilerde kullanýlabileceði doðrultusundadýr (Garcia ve ark. 1992, Ayuso ve ark.

1996).

(2)

Arýtma çamurlarýnda bulunan bitki besin elementleri, ticari gübrelerdekinin aksine bitkiler tarafýndan hemen kullanýlabilir formda deðildir.

Çamur içeriðindeki bitki besin elementlerinin büyük bölümü organik formdadýr ve organik maddenin mikroorganizma tarafýndan parçalanmasýyla bitki tarafýndan alýnabilir formlara dönüþmektedir. Organik maddenin ne oranda ve hangi hýzla mineralize olduðu þüphesiz arýtma çamurunun orijinine baðlý olarak büyük deðiþim göstermektedir. Çamur karakteristiklerinin potansi- yel azot mineralizasyonu üzerindeki etkilerini ortaya koyan çok sayýda çalýþma yapýlmýþtýr (Sims 1990, Serna ve Pomares 1992, Hernendez ve ark. 2002).

Diðer yandan, arýtma çamuru uygulamasýnýn yapýldýðý arazideki toprak özelliklerinin, daha önce araziye yapýlan gübreleme ve sulama uygulamalarý- nýn da çamurdaki organik maddenin mineralizasyo- nunu etkilemesi muhtemeldir. Özellikle atýk sularla ve atýk su deþarjlarýyla kirlenen nehir ve göllerden yapýlan sulamalar sonucu topraklarýn fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerinde meydana gelen deðiþimleri tespit eden çok sayýda araþtýrma yapýlmýþtýr (Okur ve ark. 2001, Ramirez Fuentes ve ark. 2002).

Yapýlan tüm bu çalýþmalar, toprak kalitesinin sulama suyu kalitesine baðlý olarak kýsa ya da uzun vadede büyük deðiþimler gösterebileceðini ve nihayetinde tarýmsal üretimin azalabileceðini göstermektedir. Tarýmsal üretimin hala çok önemli olduðu ülkemizde, maalesef topraklarýmýz kontrol- süz sulamalar ve atýk bertaraflarýna uzun seneler maruz kalmýþ ve toprak kalitesinde meydana gelen olumsuz deðiþimler göz ardý edilmiþtir. Bu nedenle ülkemiz toprak kalitesinin belirlenmesine yönelik çalýþmalar alýnmasý gereken önlemlerin tespiti açýsýndan þüphesiz çok deðerli olacaktýr.

Bu çalýþmada Bursa-Özlüce bölgesindeki iki farklý araziden alýnan toprak örneklerine üç farklý orijinli arýtma çamuru uygulanarak 12 aylýk bir inkübasyon çalýþmasý yürütülmüþtür. Kirli Ayvalý deresi sularýyla sulanmýþ ve herhangi bir sulama yapýlmamýþ benzer fiziksel özelliklere sahip toprak- lara yapýlan çamur uygulamalarý, topraktaki bazý azot formlarýnýn gösterdiði deðiþim açýsýndan kýyaslan- mýþtýr.

MATERYAL VE METOT Materyal

Çalýþmada, topraklara verildiðinde ciddi toprak kirliliði sorunlarý yaratmayacaðý düþünülen,

gübrelemeye alternatif olabilecek düzeyde bitki besini içeren ve aðýr metal içeriði, 31.05.2005 tarihli ve 25831 sayýlý "Toprak Kirliliðinin Kontrolü Yönetmeliði" 3. Bölüm, Ek 1-B'de belirtilen aðýr metal limitlerini aþmayan, üç farklý orijinli atýksu arýtma çamuru kullanýlmýþtýr (aerobik gýda sektörü çamuru-G1, anaerobik gýda sektörü çamuru-G2, evsel arýtma çamuru-E). Evsel arýtma çamuru, Bursa-Mudanya'daki enerji ve haberleþme kablolarý üreten fabrikanýn evsel nitelikli atýk sularýnýn arýtýldýðý paket atýk su arýtma tesisinden çýkarak kurutma yataklarýna giden çamurdan alýnmýþtýr.

Çalýþmada kullanýlan anaerobik arýtma çamuru örneði Manyas-Bandýrma arasýnda bulunan maya fabrikasýnýn arýtma tesisinin anaerobik reaktöründen temin edilmiþtir.

Araþtýrmada kullanýlan aerobik arýtma çamuru örneði, Bursa-Ýzmir karayolu üzerinde bulunan gýda sanayisinden temin edilmiþtir. Fabrikada baþlýca 40 çeþit üründe iþlenmiþ sebze ve meyve üretimi yapýlmaktadýr.

Laboratuvara getirilen arýtma çamuru örnekleri kurutulmuþ, ezilmiþ ve 4 mm'lik eleklerden elenerek inkübasyon çalýþmasýnda kullanýlmaya hazýr hale getirilmiþtir.

Arýtma çamurlarýnýn uygulandýðý toprak örnekleri Bursa-Nilüfer Ýlçesi Özlüce bölgesinden alýnmýþtýr. Örneklerin alýndýðý bölgeler alüviyal topraklar olarak sýnýflandýrýlmaktadýr (Anonymous 1995). Toprak örneklerinden biri bölgedeki sulama yapýlmayan bir tarým arazisinden alýnýrken diðeri Nilüfer Çayýnýn kollarýndan biri olan kirli Ayvalý deresi sularýyla uzun yýllardýr sulanan bir tarým arazisinden alýnmýþtýr. Nilüfer çayý Bursa'nýn önemli su kaynaklarýndan biridir. Þehrin içme ve kullanma suyu temininin yaný sýra Nilüfer çayý'nýn geçtiði ovalarda sulamalar da kýsmen Nilüfer ve kollarýndan yapýlmaktadýr. Nilüfer Çayý gerek evsel gerekse endüstriyel atýk sularýn büyük çoðunluðu- nun doðrudan deþarjýna maruz kalmak-tadýr. 1997 yýlýna kadar havzada bulunan yerleþim-lerin büyük kýsmýnýn evsel atýk sularý Nilüfer Çayý'na deþarj edilmiþtir. Halen kentin batý bölgesinde Ürünlü, Tahtalý, Çalý, Demirci, Kayapa, Yaylacýk ve Alaadinbey yerleþim yerlerinin atýk sularý DSÝ Sulama kanallarý ve Ayvalý Deresi vasýtasýyla Nilüfer çayýna ulaþmaktadýr. Ayrýca Nilüfer Çayý Havzasý'nda yer alan çeþitli sanayi tesisleri de atýk sularý ile havzayý kirletmektedirler (Kaynak 2002).

0-20 cm'lik yüzey topraðýndan alýnan örnekler

(3)

laboratuar ortamýnda kurutulmuþ, ezilmiþ ve 4 mm'lik eleklerden elenerek inkübasyon denemesine hazýr hale getirilmiþtir.

Arýtma çamuru ve toprak örneklerinin bazý kimyasal özellikleri Tablo 1'de görülmektedir.

Ýnkübasyon Denemesi

Hava kurusu durumuna gelen arýtma çamurlarý 100 ton ham çamur/ha (40 g/kg) oranýný saðlayacak þekilde 2 tekrarlamalý tesadüfi blok tasarýmý düzeninde 500 g kuru toprak içeren inkübasyon kaplarýna uygulanmýþtýr. Herhangi bir uygulamanýn yapýlmadýðý toprak örnekleri kontrol olarak hazýrlanmýþtýr. Karýþýmlar tarla kapasitelerinin %70'i oranýnda nemlendirilmiþ ve 28ºC'ye ayarlanmýþ inkübatörde inkübasyona alýnmýþtýr. Topraklardaki nem miktarýnýn sabit kalmasýna özen gösterilmiþtir.

3, 6, 9 ve 12 aylýk inkübasyon süreleri sonrasýnda kaplardan toprak örnekleri alýnmýþ, toplam azot, amonyum azotu ve nitrat azotu konsantrasyonlarý belirlenmiþtir.

Kimyasal Analizler

Arýtma çamuru ve toprak örneklerinin elektriksel iletkenlik ve pH deðerleri 1:5 saf su ekstraktýnda belirlenmiþtir. (Mc Lean 1982, Rhoades 1982).

Amonyum ve nitrat azotu konsantrasyonlarýnýn belirlenmesi için örnekler 2M KCl ile ekstrakte edilmiþ, ekstraktlardaki konsantrasyonlar MgO ve Devarda alaþýmý kullanýlmak suretiyle su buharý destilasyonu ve titrasyon yoluyla ölçülmüþtür (Keeney ve Nelson 1982). Örneklerin toplam azot içerikleri Kjeldahl yaþ yakma yöntemiyle tayin edilmiþtir (Bremner ve Mulvaney 1982).

Örneklerdeki yarayýþlý fosforu ekstrakte etmek için

0,5N'lik NaHCO3 çözeltisi kullanýlmýþtýr. Toplam fosfor tayini için ise sülfürik asit-nitrik asit karýþýmýyla yaþ yakma yapýlmýþtýr. Ekstraktlardaki fosfor konsantrasyonlarý askorbik asit metoduna göre belirlenmiþtir (Anonymous 1998). Toprak örneklerindeki kolay okside olabilir organik karbon konsantrasyonlarýnýn belirlenmesi için örnekler potasyum dikromat çözeltisi ile okside edilmiþ ve oluþan renk yoðunluðu 590 nm'de spektrofoto- metrik olarak tespit edilmiþtir. (Nelson ve Sommers 1982). Çamur örneklerindeki yanma kaybý 550ºC'de yakýlan örneklerdeki aðýrlýk kaybý dikkate alýnarak hesaplanmýþtýr (Kacar 1994).

Ýstatistiksel Deðerlendirme

Çamur uygulamalarýnýn ve inkübasyon süresinin topraklardaki toplam azot, amonyum azotu ve nitrat azotu konsantrasyonlarý üzerine etkilerini belirle- mek üzere TARÝST paket programý kullanýlarak varyans analizi yapýlmýþtýr. Kirli dere suyuyla sulanan ve sulanmayan topraklarda belirlenen parametreler ise "t" testi ile kýyaslanmýþtýr.

BULGULAR VE TARTIÞMA Azot Formlarý

Yürütülen 12 aylýk inkübasyon çalýþmasý boyunca toplam ve anorganik azot formlarýnda meydana gelen deðiþimler Tablo 2'de görülmektedir.

Yapýlan çamur uygulamalarý, her iki toprak örneðinde de toplam azot içeriðini önemli ölçüde arttýrmýþtýr (p<0,05). 3, 6, 9 ve 12 aylýk inkübasyon dönemlerinde belirlenen toplam azot konsantras- yonlarý, genel olarak, gerek sulama yapýlan, gerekse sulama yapýlmayan toprakta zamana baðlý belirgin bir deðiþimin olmadýðýný göstermektedir. Bu durum mevcut inkübasyon þartlarýnda meydana gelen azot kayýplarýnýn minimum seviyede olduðunu ifade etmektedir. Sývý formdaki arýtma çamuru uygulama- larý sonucu, buharlaþmaya baðlý olarak önemli miktarda azot kaybýnýn meydana gelebileceði pek çok çalýþmada vurgulanmýþtýr. Fine ve ark. (1989) suyu alýnmamýþ aktif çamur uygulamasý sonucu mineralize olan azotun %87'sinin amonyak olarak ortamdan uzaklaþtýðýný tespit etmiþlerdir. Sývý formdaki ham arýtma çamuru uygulamasý sonucu belirgin bir amonyak kaybýndan söz edilirken, suyu alýnmýþ çamurlarýn ve çamur kompostlarýnýn topraða uygulanmasýyla meydana gelebilecek azot kayýplarýnýn ihmal edilebilir düzeyde olduðunu gösteren çok sayýda çalýþma yapýlmýþtýr. (Smith ve ark. 1998, Adegbidi ve ark. 2003). Çamurun topraða karýþtýrýlarak uygulanmasýnýn da, amonyak kayýplarý- Tablo 1. Çalýþmada kullanýlan arýtma çamuru ve toprak

örneklerinin bazý kimyasal özellikleri.

G1: aerobik gýda, G2: anaerobik gýda, E: evsel

T1: Kirli Ayvalý deresinden sulanmýþ, T2: sulama yapýlmamýþ

(4)

nýn az oluþunda etkili bir diðer faktör olabileceði düþünülmektedir. Yürütülen bir çalýþmada toprak yüzeyine yapýlan gübre uygulamasýyla verilen toplam anorganik azotun %34 ila %100'ünün amonyak olarak buharlaþtýðý tespit edilirken, gübrenin yüzey topraðýyla karýþtýrýlarak uygulanmasý sonucu bu oran %3 düzeylerine kadar düþebilmiþtir (Huijsmans ve ark. 2003).

Tablo 2'deki amonyum azotuna iliþkin sonuçlar irdelendiðinde, gerek sulama yapýlan, gerekse sulama yapýlmayan topraða yapýlan uygulamalarda belirlenen amonyum azotu konsantrasyonlarýnýn tüm inkübasyon dönemlerinde istatistiki olarak kontrol deðerlerinden farklý olduðu görülmektedir.

Her iki toprakta da amonyum azotu deðerleri küçük salýnýmlar göstermiþ ve konsantrasyonlar sulama yapýlan toprakta 93 mg/kg kuru toprak deðerinin, sulama yapýlmayan toprakta da 71 mg/kg kuru toprak deðerinin altýnda kalmýþtýr.

Öte yandan topraða uygulanan arýtma çamurlarý her iki topraktaki nitrat azotu konsantrasyonlarýný kontrole göre önemli ölçüde arttýrmýþtýr (p<0,05).

Kirli dere suyundan sulanan topraklarda belirlenen nitrat azotu konsantrasyonlarý sulama yapýlmamýþ topraklarda belirlenen nitrat azotu konsantrasyon- larýndan belirgin olarak düþük bulunmuþtur (p<0,001). Kirli dere suyu ile sulanmýþ topraða

yapýlan uygulamalarda en yüksek nitrat azotu konsantrasyonu 1048 mg/kg kuru toprak olarak bulunurken, sulanmamýþ topraða yapýlan uygulamalarda bu deðer 1206 mg/kg kuru toprak'týr.

Gerek çamur uygulamasý yapýlmýþ topraklarda gerekse kontrol topraklarýnda inkübasyon süresine baðlý bir artýþ eðilimi gözlenmiþtir (Tablo 2).

Yürütülen inkübasyon çalýþmasýnda çamur uygulanmýþ topraklarda düþük seviyelerde amonyum azotu ve yüksek seviyelerde nitrat azotu belirlenmesi, mevcut çalýþma þartlarýnda nitrifikas- yon prosesini inhibe edici faktörlerin olmadýðýný göstermektedir. Taþatar (1997) tarafýndan yürütülen kýsa dönem inkübasyon çalýþmasýnda da inkübasyonun ilk birkaç haftasýnda hýzlý bir amonifikasyon olduðu belirtilmiþ, amonyum azotu konsantrasyonunun inkübasyon dönemi içinde kademeli bir azalma gösterdiði ve nitrat azotu konsantrasyonunun ise zamana baðlý olarak arttýðý tespit edilmiþtir. Yürütülen diðer bir benzer çalýþmada da inkübasyonun 14. gününden sonra nitrifikasyon prosesinin amonifikasyona göre daha hýzlý yürüdüðü, topraktaki amonyum azotu hýzla tükenirken, nitrat azotunda büyük bir artýþ meydana geldiði belirtilmiþtir (Wong ve ark. 1998).

Arýtma çamuru uygulamasý sonucu topraktaki nitrat azotu konsantrasyonlarýnýn önemli ölçüde artmýþ olmasý yeraltý sularý için olasý nitrat kirliliðini riskini de beraberinde getirmektedir. Ancak yürütülen inkübasyon çalýþmasý þartlarýnda amonifi- kasyon ve nitrifikasyon sonucu nitrat azotu konsan- trasyonunda meydana gelen artýþýn doðal þartlarda bu boyutta olmasý beklenmemektedir. Zira 28ºC'de sabit tutulan sýcaklýk, topraðýn nem durumu, havalandýrmalý iklim odasýnýn saðladýðý þartlar, çevresel þartlara karþý oldukça hassas olan nitroso- monas ve nitrobakterler için en elveriþli ortamý saðlamaktadýr. Þüphesiz doðal ortamdaki iklim olaylarýna baðlý deðiþimler sonucu bu düzeyde bir nitrat birikimi meydana gelmeyecektir. Öte yandan çeþitli toprak canlýlarýnýn ve bitkilerin mineral azot formlarýný kullanýyor olmasý bu birikimin daha da az olmasýný saðlayacaktýr. Geriye kalan nitrat azotu ancak toprak yapýsý müsaade ettiði ölçüde yeraltý suyu kirliliði açýsýndan bir baský oluþturacaktýr.

Organik Azot Mineralizasyonu

Kirli Ayvalý deresinden yapýlan sulamanýn azot mineralizasyonu üzerindeki muhtemel inhibisyon etkisini belirlemek üzere, uygulanan çamurdaki organik azotun mineralizasyon yüzdeleri her iki Tablo 2. Çamur uygulanmýþ topraklardaki azot formlarýnýn

zamana ve uygulamalara baðlý deðiþimleri ile istatistik sonuçlarý.

Küçük harf düþey olarak her bir çamur için uygulamalar arasý karþýlaþtýrmayý, büyük harf yatay olarak zamana baðlý karþýlaþtýrmayý ifade etmektedir.

(5)

toprak için hesaplanmýþ ve kýyaslanmýþtýr. Ýnkübe edilen topraklarda meydana gelen olasý azot kayýplarý ihmal edilmiþ ve mineralizasyon yüzdeleri, çamur uygulanmýþ topraklardaki organik azot konsantras- yonlarýndaki azalma baz alýnarak hesaplanmýþtýr.

Topraklardaki organik azot miktarýnýn hesabýnda, fikse -NH4+ analizleri yapýlmadýðýndan, toplam azottan inorganik ekstrakte edilebilir azot (serbest+deðiþebilir amonyum ve nitrat azotu) formlarýnýn çýkarýlmasý esas alýnmýþtýr. Bundan dolayý toplam organik azot içerisinde yer alan veya fikse formdan serbest hale gelebilen amonyum miktarý ihmal edilmiþtir.

% N mineralizasyon= 100 X [(Norganik)t=t- (Norganik)t=0]Çamur eklenmiþ - [(Norganik)t=t - (Norganik)t=0]Çamur eklenmemiþ/ [(Norganik)t=0]Çamur

eklenmiþ- [(Norganik)t=0]Çamur eklenmemiþ

Yukarýda verilen % azot mineralizasyonu formülüne göre, t anýndaki mineralizasyonu hesap- lamak için, çamur eklenmiþ topraklarda t anýndaki organik azottan baþlangýçtaki organik azot çýkartýl- makta ve organik azottaki azalmanýn minera-lize olan kýsmý ifade ettiði kabul edilmektedir. Bu deðerden topraðýn kendi bünyesindeki organik azottan kaynaklanan mineralize azot çýkartýlarak sadece çamur kaynaklý organik azotun bulunmasý esas alýnmýþtýr. Yapýlan çamur uygulamalarýnýn, toprakta hâlihazýrda bulunan organik azotun mineralizasyonunu etkilemediði varsayýlmýþtýr. Bu yaklaþým genellikle organik atýklarýn azot mineralizasyonuyla ilgili çalýþmalarda kabul edilmektedir. (Chae ve Tabatabai 1986, Hernandez ve ark. 2002).

Azot mineralizasyon oranýnýn bilinmesi, arýtma çamuru uygulama oranýnýn yani alýnabilir hale geçen azot miktarlarýnýn tahmininde önemli rol oynamaktadýr. Mineralize olmuþ azot miktarý birkaç çevresel faktöre ve uygulanacak arýtma çamuru tipine göre deðiþiklik göstermektedir. Mineralizas- yon oraný nem, sýcaklýk, C/N oraný, pH ve arýtma çamuru özelliklerine baðlýdýr. Arýtma çamurunun aerobik ve anaerobik olmasý ile baþlangýçtaki N içeriði, organik azot mineralizasyonunu etkileyebil- mektedir. Yapýlan bir araþtýrmaya göre, anaerobik çamur 15 haftalýk inkübasyon sonunda %40-42, 32 haftalýk inkübasyonda %56,4-71,6 oranýnda mineralize olurken, aerobik çamur 17 haftalýk inkü- basyondan sonunda %54-55 mineralize olmaktadýr (Epstein 2003).

Arýtma çamuru uygulanmýþ topraklarda meydana gelen organik azot mineralizasyonunun zamana baðlý deðiþimi Þekil 1'de görülmektedir. Þekil 1, 3'er aylýk inkübasyon dönemleri bazýnda incelendiðinde, mineralizasyon yüzdelerinde çamur orijinine baðlý büyük farklýlýklar gözlenmiþtir. Mineralizasyon kinetiklerinin arýtma çamurunun tipine, içeriðine ve uygulanan stabilizasyon prosesine baðlý olarak büyük deðiþim gösterebileceði pek çok çalýþmada vurgulanmýþtýr (Hattori ve Mukai 1986). Garau ve ark. (1986) tarafýndan yapýlan 16 haftalýk inkübasyon çalýþmasýnda aerobik olarak çürütülmüþ çamurlar- daki azot mineralizasyon oranýnýn, anaerobik çürütülmüþ çamurlara nazaran daha yüksek olduðu belirtilmiþtir. Benzer þekilde Wang ve ark. (2003) da aerobik olarak iþlem görmüþ çamurlarýn daha yüksek amonyum azotu konsantrasyonlarýna sahip olduðunu ve anaerobiklere göre daha hýzlý parçalan- dýðýný tespit etmiþlerdir.

12 aylýk inkübasyon dönemi sonundaki toplam mineralizasyon deðerlerine bakýldýðýnda ise tüm çamur uygulamalarýnda organik azotun %48-66 oranýnda mineralize olduðu tespit edilmiþtir.

Çalýþmada tespit edilen mineralizasyon deðerleri literatürde verilen deðerlerle de uyum göstermek- tedir. Genellikle çamur uygulamasýnýn ilk yýlýnda organik azotun %50' sinin, ikinci yýlýnda ise %5- 20'sinin mineralize olup yarayýþlý formlara dönüþtüðü düþünülmektedir. Uygulamayý izleyen üçüncü ve dördüncü yýllarda ise mineralizasyon oraný daha da düþmektedir (Anonymous 1996).

Çamur uygulamalarýnýn yapýldýðý topraklar (T1 ve T2) açýsýndan kýyaslama yapýldýðýnda, 3 aylýk inkübasyon dönemi sonunda G1 ve E uygulama-

Þekil 1. Çamur uygulanmýþ topraklarda inkübasyon süresince meydana gelen organik azot mineralizasyonu.

(6)

larýndaki mineralizasyon deðerlerinin birbirine yakýn olduðu belirlenmiþ, G2 çamuru uygulamasýn- da ise belirgin bir fark gözlenmiþtir (p<0,05).

Kirli dere suyuyla sulanmýþ topraða (T1) yapýlan G2 uygulamasýnda mineralizasyon yüzdesi 3.ay sonunda yaklaþýk %6 civarýnda kalýrken, diðer toprakta (T2) bu deðer %29'u bulmuþtur. 6.ay sonundaki toplam mineralizasyon yüzdeleri ince- lendiðinde ise, tüm çamur uygulamalarýnda, sulama yapýlmýþ T1 topraðýnda gerçekleþen minera- lizasyonun sulama yapýlmamýþ T2 topraðýndakine kýyasla daha fazla olduðu tespit edilmiþtir (p<0,001).

9.ay sonunda ulaþýlan mineralizasyon yüzdeleri, T1 ve T2 topraklarý arasýnda tüm çamurlarda belirgin bir fark olmadýðýný göstermektedir.

12 aylýk inkübasyon dönemi sonunda G1, G2 ve E uygulamalarý için hesaplanan organik azot mineralizasyon yüzdeleri kirli dere suyuyla sulanan toprakta (ortalama %54) ve sulanmayan toprakta (ortalama %64) p<0,05 düzeyinde farklý bulun- muþtur. Elde edilen bu sonuç, atýksu deþarjlarý sonucu belirgin bir kirlilik bulunan Ayvalý deresinden yapýlan sulamanýn azot mineralizasyon potansiyelini olumsuz yönde etkileyebileceðini ve uzun vadede topraklarýn tarýmsal kalitesini bozabileceðini göstermektedir. Ramirez-Fuentes ve ark. (2002) tarafýndan yapýlan bir çalýþmada da atýksuyla yapýlan uzun dönem sulama sonucu, topraktaki organik karbon, toplam azot, ve mikrobiyal aktivitenin arttýðý; ancak azot mineralizasyonunun inhibe olduðu belirtilmiþtir.

Çalýþmada kullanýlan topraklarda tuzluluk sorunu olmamakla beraber, sulamaya baðlý olarak toprak EC deðerinin artýþý da azot mineralizasyonunu az da olsa etkileyebilecek diðer bir faktördür (Mc Cormick ve Wolf 1980, Irshad ve ark. 2005).

Bunun yanýsýra, C/N oraný da mineralizasyonda önemli rol oynamaktadýr. Tarýmsal arazilerde C/N oraný <8 ise azot belirgin bir farkla serbest kalabilmekte, 8-9 arasýnda belli ölçüde serbest kalabilmekte, 9-11 arasýnda azot dengede olmakta, 11-14 arasýnda azot baðlý duruma geçmekte ve >14 olduðunda azot belirgin olarak yüksek miktarlarda baðlanmaktadýr (Amlinger ve ark. 2003). Tablo 1 incelendiðinde sulanmayan topraktaki C/N oranýnýn (9,512), sulanan topraktaki C/N oranýndan (11,074) daha düþük olduðu görülmektedir. Ýnkübasyon süresince çamur uygulanan topraklarda belirlenen C/N oranlarý da sulanan topraklardaki deðerlerin sulanmayan topraklardan genel olarak yüksek

olduðunu göstermektedir. Sulama yapýlan toprakta inkübasyon süresince belirlenen C/N oranlarý, G1 uygulamasý için 8,03-8,76, G2 uygulamasý için 8,33- 8,47 ve E uygulamasý için 8,46-8,78 arasýnda deðiþmektedir. Sulama yapýlmayan topraklarda ise bu deðerler G1 için 8,03-8,38, G2 için 7,68-8,05 ve E için 8,12-8,25 arasýnda salýným göstermektedir.

Sulamaya baðlý olarak topraðýn karbon miktarýnýn artmasý sonucu sulama yapýlan toprakta azotun nispeten baðlý formda bulunabileceði ve bu nedenle mineralizasyonun, sulama yapýlmayan toprakta daha yüksek oranda gerçekleþmiþ olabileceði düþünü- lmektedir.

SONUÇLAR

Evsel ve gýda endüstrisi kökenli üç farklý arýtma çamurunun kirli Ayvalý deresi sularýyla sulanan ve sulanmayan topraða uygulanarak yürütülen 12 aylýk inkübasyon çalýþmasý neticesinde aþaðýdaki sonuçlar bulunmuþtur:

-Ýnkübasyon süresince çamur uygulanan topraklarda belirlenen toplam ve anorganik azot konsantrasyonlarý çalýþmada kullanýlan arýtma çamurlarýnýn belirgin bir gübreleme kapasitesine sahip olduklarýný göstermektedir. Evsel ve gýda endüstrisi kökenli arýtma çamurlarýnýn topraða verilmesiyle arýtma çamurundaki azotun topraktaki azot döngüsüne katýlmasýyla, azotlu gübre ihtiyacýnýn azalabileceði ile tarýmsal üretimde ekonomik kazanç saðlanabileceði düþünülmektedir.

-3'er aylýk inkübasyon dönemleri bazýnda incelendiðinde, mineralizasyon yüzdelerinde çamur orijinine baðlý büyük farklýlýklar gözlenmiþtir. 12 aylýk inkübasyon dönemi sonunda ise tüm uygulamalarda organik azotun %50-60'ý mineralize olmuþtur.

-Genel olarak, kirli Ayvalý deresi suyuyla sulanmýþ topraklarda meydana gelen çamur organik azotunun yüzde mineralizasyonu, gerek kýsa vadede (3 ay), gerekse uzun vadede (12 ay) sulanmamýþ topraklarda tespit edilen oranýn altýnda kalmýþtýr. 3 aylýk inkübasyon dönemi sonunda sulama yapýlmamýþ topraklardaki mineralizasyon %30 olarak hesaplanýrken, sulama yapýlmýþ topraklarda bu deðer ortalama %20 olarak hesaplanmýþtýr. 12 aylýk inkübasyon dönemi sonunda G1, G2 ve E uygulamalarý için hesaplanan organik azot minerali- zasyon yüzdeleri kirli dere suyuyla sulanan toprakta ortalama %54 ve sulanmayan toprakta ortalama

%64'tür. Sulanmýþ ve sulanmamýþ topraklarda kýsa ve uzun vadede hesaplanan bu deðerler istatistiksel

(7)

açýdan önemli derecede farklý bulunmuþtur (p<0,05).

-Çalýþma sonuçlarý, Nilüfer-Ayvalý deresinden kontrolsüz olarak yapýlan sulamanýn topraktaki azot mineralizasyonunu olumsuz yönde etkilediðini göstermektedir. Sulamaya baðlý toksik maddeler

birikiminin/varlýðýnýn toprakta gerçekleþen mineralizasyon ve nitrifikasyon proseslerini inhibe ederek toprak verimliliðinin azalmasýna sebep olabileceði göz ardý edilmemelidir.

KAYNAKLAR

Adegbidi HG, Briggs RD (2003) Nitrogen mineralization of sewage sludge and composted poultry manure applied to willow in a greenhouse experiment. Biomass and Bioenergy 25, 665-673.

Amlinger F, Götz B, Dreher P, Geszti J, Weissteiner C (2003) Nitrogen in biowaste and yard waste compost: dynamics of mobilisation and availability- a review. European Journal of Soil Biology 39, 107- 116.

Anonymous (1995) Bursa Ýli Arazi Varlýðý. T.C. Baþbakanlýk Köy Hizmetleri Genel Müdürlüðü Yayýnlarý, Ýl Rapor No: 16, Ankara.

Anonymous (1996) Land Application of Biosolids, Process Design Manual. U.S. Enviromental Protection Agency, Center for Enviromental Research Information, Cincinnati, Ohio.

Anonymous (1998) Standart Methods for the Examination of Water and Wastewater. APHA, AWWA, WPCF, Washington.

Ayuso M, Pascual JA, Garcia C, Hernandez T (1996) Evaluation of urban wastes for agricultural use.

Soil Science and Plant Nutrition 42, 105-111.

Bremner JM, Mulvaney CS (1982) Nitrogen-total. In: Page AL (ed), Methods of Soil Analysis, Part 2. Chemical and Microbiological Properties, SSSA Book Series No: 9, Soil Science Society of America and American Society of Agronomy, Madison, Wisconsin, 595-622.

Chae YM, Tabatabai MA (1986) Mineralization of nitrogen in soils amended with organic wastes.

Journal of Environmental Quality 15, 193-198.

Epstein E (2003) Land Application of Sewage Sludge and Biosolids. Lewis Publishers, Washington.

Fine P, Mingelgrin U, Feigin A (1989) Incubation studies of the fate of organic nitrogen in soils amended with activated sludge. Soil Science Society of America Journal 53, 444-450.

Garau MA, Felipo MT, Ruiz De Villa MC (1986) Nitrogen mineralization of sewage in soils. Journal of Environmental Quality 15, 225-229.

Garcia C, Hernandez T, Costa F (1992) Variation in some chemical parameters and organic matter in soils regenerated by the addition of municipal solid waste. Environmental Management 16, 763-768

Hattori H, Mukai S (1986) Decomposition of sewage sludge in soil as affected by their organic matter composition. Soil Science and Plant Nutrition 32, 421-432

Hernandez T, Moral R, Perez-Espinosa A, Moreno-Caselles J, Perez-Murcia MD, Garcia C (2002) Nitrogen mineralisation potential in calcareous soils amended with sewage sludge. Bioresource Technology 83, 213-219.

Huijsmans JFM, Hol JMG, Vermeulen GD (2003) Effect of application method, manure characteristics, weather and field conditions on ammonia volatilization from manure applied to arable land.

Atmospheric Environment 37, 3669-3680.

Irshad M, Homna T, Yamamoto S (2005) Nitrogen mineralization under saline conditions.

Communications in Soil Science and Plant Analysis 36, 1681-1689.

Kacar B (1994) Bitki ve Topraðýn Kimyasal Analizleri: III. Toprak Analizleri. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Eðitim, Araþtýrma ve Geliþtirme Vakfý Yayýnlarý, Yayýn No: 3, Ankara.

Keeney DR, Nelson DW (1982) Nitrogen-inorganic forms. In: Page AL (ed), Methods of Soil Analysis, Part 2. Chemical and Microbiological Properties, SSSA Book Series No: 9, Soil Science Society of America and American Society of Agronomy, Madison, Wisconsin, 643-693.

Mc Cormick RW, Wolf DC (1980) Effect of sodium chloride on CO2evaluation, ammonification and nitrification in a sassafras sandy loam. Soil Biology and Biochemistry 12, 153-157.

Mc Lean EO (1982) Soil pH and Lime Requirement. In: Page AL (ed), Methods of Soil Analysis, Part 2. Chemical and Microbiological Properties, SSSA Book Series No 9, Soil Science Society of America and American Society of Agronomy, Madison, Wisconsin, 199-223.

(8)

Nelson DW, Sommers LE (1982) Total Carbon, Organic Carbon and Organic Matter. In: Page AL (ed), Methods of Soil Analysis, Part 2. Chemical and Microbiological Properties, SSSA Book Series No 9, Soil Science Society of America and American Society of Agronomy, Madison, Wisconsin, 539-577.

Okur N, Çengel M, Katkat V, Uçkan HS (2001) Kirlenme sürecindeki Ýznik göl suyuyla sulanan tarým topraklarýnda mikrobiyolojik aktivitenin deðiþimi. Ziraat Fakültesi Dergisi 38, 2-3, 119-126.

Ramirez-Fuantes E, Lucho-Constantino C, Escamilla-Silva E, Dendooven L (2002) Characteristics, and carbon and nitrogen dynamics in soil irrigated with wastewater for different lengths of time.

Bioresource Technology 85, 179-187.

Rhoades JD (1982) Soluble Salts. In: Page AL (ed), Methods of Soil Analysis, Part 2. Chemical and Microbiological Properties. SSSA Book Series No: 9, Soil Science Society of America and American Society of Agronomy, Madison, Wisconsin, 167-178.

Serna MD, Pomares F (1992) Nitrogen mineralization of sludge-amended soil. Bioresource Technology 39, 285-290.

Sims JT (1990) Nitrogen mineralization and eemental availability in soils amended with composted sewage sludge. Journal of Environmental Quality 19, 669-675.

Smith SR, Woods V, Evans TD (1998) Nitrate dynamics in biosolids-treated soils. I. Influence of biosolids type and soil type. Bioresource Technology 66, 139-149.

Taþatar B (1997) Endüstriyel Nitelikli Arýtma Çamurlarýnýn Bazý Toprak Özellikleri Üzerine Etkileri.

Doktora Tezi, Ankara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Toprak Anabilim Dalý, Ankara.

Wang H, Kimberley MO, Schlegelmilch M (2003) Biosolids-derived nitrogen mineralization and transformation in forest soil. Journal of Enviromental Quality 32, 1851-1856.

Wong JWC, Lai KM, Fang M, Ma KK (1998) Effect of sewage sludge amendment on soil microbial activity and nutrient mineralization. Environment International 24, 8, 935-943.

Referanslar

Benzer Belgeler

Araştırma kapsamında Çanakkale Merkez Pınar Sulama Birliği, Çanakkale Bakacak Barajı Biga Ovası Sulama Birliği ve Çanakkale Bayramiç-Ezine Ovaları Sulama Birliği

The aim of this study is to examine the following three items: (1) the antioxidant capacities of methanol, acetone and water extracts using six complementary methods,

l Yüksek basınç kuşağının kuzeye kayması sonucu ülkemizde egemen olabilecek tropikal iklime benzer bir kuru hava daha s ık, uzun süreli kuraklıklara neden olacaktır.. l

Sulama yöntemi , suyun toprağa bitki kök bölgesine

Çeltik vb bitkilerde NH 4 taşınarak gövdede asimile edilir Köklerde NH 4 asimilasyonu için karbon ihtiyacı artar. NH 4 ile beslenen bitkilerde C ihtiyacı &gt;&gt; NO 3 ile

Ekimden önce baklagil bitkilerinin tohumlarına o bitkiye özgü azot tesbit etme yeteneği yüksek olan nodozite bakterilerinin verilmesi işlemine aşılama

Yukarıda özellikleri verilen Tarih Öncesi Dönem aşağıdakilerden hangisidir? A) Eski Taş Dönemi (Paleolitik) B) Orta Taş Dönemi (Mezolitik) C) Yeni Taş Dönemi (Neolitik)

Ancak, aydınlanmaya ermek için eski bağlantı- ların koparılmasını istemesi; mevcut dinleri doğru-yanlış olarak tasnif etmesi ve kendisinin doğru, diğerlerinin yanlış