• Sonuç bulunamadı

2. Çeyrek Finansalları Sektör Beklentileri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "2. Çeyrek Finansalları Sektör Beklentileri"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

2. Çeyrek Finansalları

Sektör Beklentileri

(2)

13 Temmuz 2022

2. Çeyrek Finansal Dönemi Genel Görünüm Bankacılık Sektörü

Demir - Çelik Sektörü Enerji Sektörü

Gayrimenkul Yatırım Ortaklıkları Sektörü Gübre Sektörü

Havacılık Sektörü Kağıt Sektörü

Otomotiv Sektörü

Perakende Sektörü

Petrokimya Sektörü

Sigortacılık Sektörü

Telekom Sektörü

(3)

2. Çeyrek Finansal Dönemi Genel Görünüm

2. çeyrek finansallarının bayram dönüşü açıklanması bekleniyor. Konsolide olmayan bilançoların son açıklanma tarihi 9 Ağustos, konsolide bilançoların ise son açıklanma tarihi 19 Ağustos olarak belirlendi. Bu bilanço döneminde ana temanın enflasyon ve kur tarafındaki gelişmeler olmasını bekliyoruz. Son günlerde yukarı yönlü enflasyon verileri ile birlikte açıklanan PMI verilerinin ekonomilerde durgunluğa işaret etmesi, kredi derecelendirme kuruluşlarından ülkelerin büyüme verilerinde aşağı yönlü revizyonlar yapılması ile resesyon endişelerini artırıyor. Çok uzak bir döneme gitmeden Fed Başkanı Powell ve ECB Başkanı Lagarde’nin 2021 yılında coronavirüs pandemisinin etkilerine rağmen yüksek enflasyonun geçici olduğu vurgusunu yaptıklarını biliyoruz.

Majör Merkez Bankası Başkanlarının yaptığı açıklamalar piyasaları o dönemde rahatlatmış olsa da an itibariyle açıklanan enflasyonlardan sonra söylediğimiz en fazla cümle her seferinde son yılların en yüksek enflasyon vurgusu oluyor. Bu kapsamda da agresif faiz artışları kaçınılmaz oluyor. Hatta faiz artırımından en uzak gözüken ülkelerden olan ECB’nin bu dönemde faiz artırıp negatif faizden çıkması bekleniyor. Rusya – Ukrayna arasındaki savaşın başlaması sonrasında bilanço döneminin etkileri ile ve siyasi taraftaki ilişkilerle birlikte yükselen Borsa İstanbul’un resesyon endişelerinin fiyatlandığı globalden de bu dönemde de pozitif ayrışmasını beklemekteyiz.

Geçen yılın son çeyreği ve bu yılın ilk çeyreğinde hızla yükselen döviz kurlarının

öncelikli olarak olumlu etkilerinin şirket ve banka sonuçlarına yansıdığı bir

bilanço dönemini geride bırakmıştık. Yüksek enflasyon ortamından olumlu

etkilenecek şirketler ile Dolar / TL’nin birinci çeyrekten bu yana yaklaşık %13,6,

Euro / TL’nin %6,2 yükselmesi sonrasında ihracatı yüksek, satışları dövize

endeksli, kurdaki yükselişi satışlarına yansıtabilen ve kur farkı geliri elde edecek

şirketlerin ön plana çıkmasını beklemekteyiz. Sanayi tarafında kur artışı etkisi

cirolara daha hızla yansırken, stoklardan yapılan satışlar esas faaliyet karlılıklarını

yüksek tutmaya devam edecek gibi görünüyor.

(4)

13 Temmuz 2022

Bankacılık Sektörü

Bankalar, son üç bilanço döneminde açıklanan finansallar ile endeksin rekor kırdığı dönemlerde endekse öncülük etti desek yanlış olmayacaktır. Özellikle dalgalı makroekonomik ortamda da bankacılık sektörü ön plana çıktı diyebiliriz. Piyasa faizlerinin %14’lere kadar geri çekilmesi sonrasında fonlama maliyetlerindeki azalış, komisyon gelirlerindeki artış, kredi mevduat speradinin iyileşmesi, özsermaye karlılığı ve bizce far yaratan yüksek enflasyon kaynaklı olarak TÜFE endeksli borçlanma araçları getirileri ile bankalardan bu çeyrekte de güçlü finansallar beklemekteyiz. Ancak orta vadede TL’nin değeri, enflasyon muhasebesine geçiş ve regülasyon değişiklikleri ile bankacılık tarafındaki çekimserliğimizi koruyoruz.

Demir - Çelik Sektörü

Son günlerin en çok konuşulan konusu demir çelik sektörü paylarındaki geri çekilme ne kadar daha sürecek olabilir. Hatta yabancı yatırımcılarında en çok sattığı hisselerin başında bu paylar geliyor. Rusya – Ukrayna gerginliğiyle birlikte artan fiyatlamalar ile birlikte çelik ve hurda fiyatlarındaki sert yükselişe paralel olarak demir çelik sektörü payları birinci çeyrek bilanço döneminin de etkisiyle rekor kırmıştı. Ancak normalleşen çelik fiyatlamalarına ek olarak ABD’de açıklanan masada olmadığı belirtilen 75 baz puanın yapılması ardından resesyon endişelerinin fiyatlanması hiç şüphesiz demir çelik sektörünü etkiledi. Sanayisi en büyük ülkelerden olan Çin’in taleplerinde azalış beklentisi de sektörü baskıladı diyebiliriz. İkinci çeyrek dönemi için bakarsak demir çelik tarafındaki iyi bilanço beklentimizi korumaktayız. İkinci çeyrek bilanço döneminde ortalama çelik fiyatlarının yüksek kalması ve döviz tarafındaki yükselişin etkisi demir çelik sektörüne olumlu yansıyacaktır.

Enerji Sektörü

2022 yılında en çok konuştuğumuz konuların başında enflasyon geldi. Ancak enflasyon içerisindeki kalemlerden en çok hangisi konuşuldu diye sorarsanız gıda ile enerji arasında az bir fark vardır. Rusya – Ukrayna gerginliği ile birlikte özellikle Şubat sonu itibariyle sert yükselen enerji fiyatları, enflasyonu ve buna bağlı olarak da resesyon / stagflasyon endişelerini tetikledi. İkinci çeyrekte ptf tavan fiyatının 3.200 TL/MWh’ya çıkması ile birlikte ( 1 Temmuz itibariyle 3.750 TL/MWh) doğalgaz çevrim santrallerinden enerji üreten şirketlerin karlılığını olumlu bekliyoruz. Başka persfektiften bakarsak elektrik ve doğalgaz tarafındaki yükseliş sonrası kömürden üretim yapan şirketleri ön plana çıkıyor. Tabi kömür fiyatları da yükselmesine rağmen buradaki hedge mekanizması önemli nitelikte. Kısacası enerji sektörü tarafında bilançoları iyi bekliyoruz.

(5)

Gayrimenkul Yatırım Ortaklıkları Sektörü

GYO’lardan sınırlı olumlu bilanço beklemekteyiz. Yükselen kur, konut fiyat endeksinin artışı ve turizm sezonunun etkileri ile birlikte otel portföyü olan GYO’ların ön plana çıkması beklenebilir. GYO’lar tarafından daha çok değerlemelerin meyana gelmesi ile birlikte yeniden değerleme farkları sonrasında son çeyrek finansallarında etinin arttığı görülüyor. Mevcut koşullarda enflasyondan koruma amaçlı yatırım kalemlerinin başında gelen konut talebi ve emlak piyasasında fiyat artışları ekspertiz değerlemelerine yansırken, yüksek arsa değerlemeleri son çeyrekte GYO’ları ön plana çıkarabilir.

Gübre Sektörü

2. çeyrek itibariyle baktığımızda ise her ne kadar Rusya - Ukrayna tarafından gelen haber akışları stabil olsa da gübre fiyatlamaları yükselmeye devam ediyor. TÜİK tarafından açıklanan son verilere göre Tarımsal Girdi Fiyat endeksi de yıllık bazda %117 oranında artış kaydetti. Yıllıklandırılmış bakıldığında alt gruplar içinde gübre ve toprak geliştiriciler oranı %241,6 oranında artış kaydetti. Gübre şirketlerinde yükselişi satışlarına yansıtabilen şirketlerin güçlü finansal açıklamasını bekliyoruz.

Havacılık Sektörü

Hiç şüphesiz coronavirüs pandemisinden en çok etkilenen sektör havacılık oldu. 2020 yılını zor şartlar altında geçiren havacılık sektörü, normalleşme adımlarının artması, karantina sürelerinin azalması, aşılanmaların hızlanması ve ülkelerarası kısıtlamaların kalkması ile toparlanmaya başladı. Son olarak 2022 yılı içerisindeki yolcu trafik sayılarına bakıldığında ise 2019 yılına yaklaşıldığı hatta dış hat yolcu sayılarında geçildiği görülüyor.

İyi geçmesi beklenen turizm sezonu, iç hatlarda uygulanan tavan fiyat uygulamalarının etkisi ve dış hatlardaki artan trafik ile birlikte havacılık sektörü finansallarının ön plana çıkmasını beklemekteyiz. 2022 yılındaki gerek turizm beklentileri gerekse de kısıtlamaların azalması ile beklentilerin hisse fiyatlamalarına etkisine de şahit olduk.

2022 yılında en çok kazandıran sektör ~%128 ile ulaştırma olarak ön plana çıkıyor.

Kağıt Sektörü

Artan hammadde fiyatlamaları kağıt sektörüne de yansıdı. Burada artan fiyatlamaları satışlarına yansıtan şirketler ön plana çıkabilir. Kağıt sektöründen iyi bilanço beklentimiz mevcut. Yılbaşından itibaren baktığımızda kağıt sektörü payları ~%46 oranında yükseldi.

(6)

13 Temmuz 2022

Otomotiv Sektörü

Coronavirüs pandemisi ile birlikte alışkanlıklar değişti. 2020 yılında coronavirüs pandemisinin artması ile birlikte toplu taşımaların kullanılmasının azaldığına ve sosyal mesafe nedenleri ile kişilerin kendi araçlarına olan taleplerin arttığını gördük. Otomotiv satışları da çip krizine rağmen rekor kırdı. Ancak son aylarda gelen verilere göre araç satışlarında gözle görülür azalma mevcut. Finansallar özeline bakarsan iç piyasadaki satışlardaki azalmaya rağmen ihracat tarafındaki yükseliş ve kurdaki artışla birlikte birinci çeyreğe yakın otomotiv finansalları beklenebilir.

Perakende Sektörü

2022 yılının ana teması enflasyon. Burada enflasyonun yukarı yönlü seyre gitmesi ile birlikte alım gücünün azalması sonrasında indirim marketlerine olan ilgi artarak devam ediyor. 2022 yılı birinci çeyrek finansallarının ardından cirolarda yukarı yönlü revizyona gidilmişti. Enflasyon kırılımlarına baktığımızda da kalemlerdeki yukarı yönlü seyir (hazır giyim, ayakkabı … vb) ile birlikte perakende sektörü genelinde olumlu finansallar bekliyoruz.

Petrokimya Sektörü

Rafineri marjlarındaki artış, genele yayılan emtialardaki yükselişin etkisi ile petrokimya tarafında ılımlı finansallar beklenmektedir.

Telekom Sektörü

Tarife düzeltmeleri enflasyon gerisinde kalırken, personel giderleri, yatırım harcamaları ve yüksek borçluluğa bağlı kur farkı gideri gibi faktörler sebebiyle karlılıkların baskı altında kalmasını bekliyoruz.

Sigorta Sektörü

Prim üretiminde güçlü seyir korunabilecek olmasına rağmen, enflasyon artışı sebebiyle hasar giderlerinde daha yüksek bir artış faaliyet karlılığını baskılayacaktır. Asgari cürete gelen zam ile birlikte artan maliyetler ve finansal gelirlerde de düşük faiz seviyesi sebebiyle daha az getiri sağlanacağını düşünüyoruz.

(7)

Mecidiyeköy Yolu Cad. No: 14 V Plaza Kat:8/9 Mecidiyeköy-Şişli/İstanbul Mersis No:0478003678700011, Tel: 444 46 36 Web: www.infoyatirim.com

Çekince: Bu raporda yer alan her türlü bilgi, değerlendirme, yorum, istatistiki şekil ve bilgiler hazırlandığı tarih itibari ile mevcut piyasa koşulları ve güvenirliğine inanılan kaynaklardan elde edilerek derlenmiştir ve İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından genel bilgilendirme amacı ile hazırlanmıştır. Sunulan bilgilerin doğruluğu ve bunların yatırım kararlarına uygunluğu tarafımızca garanti edilmemektedir. Bu bilgiler belli bir getirinin sağlanmasına yönelik olarak verilmemekte olup alım satım kararını destekleyebilecek yeterli bilgiler burada bulunmayabilir.

Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Herhangi bir yatırım aracının alım-satım önerisi ya da getiri vaadi olarak yorumlanmamalıdır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu nedenle bu sayfalarda yer alan bilgilerdeki hatalardan, eksikliklerden ya da bu bilgilere dayanılarak yapılan işlemlerden, yorum ve bilgilerin kullanılmasından doğacak her türlü maddi/manevi zararlardan ve her ne şekilde olursa olsun üçüncü kişilerin uğrayabileceği her türlü doğrudan ve/veya dolaylı zararlardan dolayı İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş. ile bağlı kuruluşları, çalışanları, yöneticileri ve ortakları sorumlu tutulamaz. Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Özellikle ABD’nin 2018 yılının Ağustos ayında Türkiye’ye yönelik koruma tedbiri vergilerini %25’ten %50’ye çıkarması ve Türkiye’ye karşı finansal

Ham çelik üretiminin % 7.4 ve elektrik ark ocaklı tesislerin üretiminin % 13.8 oranında azaldığı 2015 yılında, çelik sektörünün toplam hurda tüketimi % 10.9 oranında

Türk demir çelik sektörü 2000 yılında, 14.3 milyon ton yıllık üretimi ve 7 milyon ton civarındaki toplam ihracatı ile, gelişmekte olan ülkeler arasında,

Demir çelik sektörü ülke ekonomisi ve sanayileşmesinde lokomotif sektör olma özelliğine sahiptir. Demir çelik sanayisinde gözlenen gelişmeler ile kalkınma

Kardemir (KRDMD) [Hedef Fiyat: 2,57 TL, Yükselme Potansiyeli: %11] – Uzun çelikte gümrük vergisinin %10 düzeyine düşürülmesiyle artmasını beklediğimiz arz fazlasının

Son yirmi yılda ise enformatik sektörünün önem kazanmasıyla birlikte özellikle gelişmiş ülkelerde yüksek katma değerli yeni ürün ve üretim yöntemleri

Demir çelik sektörü ülke ekonomisi ve sanayileşmesinde lokomotif sektör olma özelliğine sahiptir. Demir çelik sanayisinde gözlenen gelişmeler ile kalkınma

2013 yılı demir çelik ürünleri ihracatı önceki yılın aynı dönemine göre miktar bazında % 6,3 oranında azalarak 19 milyon tona ulaşmış ancak değer bazında