• Sonuç bulunamadı

OBEZİTE CERRAHİSİ VE SİGARA ALIŞKANLIĞI: NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "OBEZİTE CERRAHİSİ VE SİGARA ALIŞKANLIĞI: NELERE DİKKAT EDİLMELİ?"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

OBEZİTE CERRAHİSİ VE SİGARA ALIŞKANLIĞI: NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

Uzun yıllardır yapılan çalışmalar sigaranın sadece bağımlılık yapmadığı aynı zamanda sağlığımız için çok tehlikeli olduğu kanıtlanmıştır. Sigara; ağız, boğaz, yemek borusu, akciğer, mide kanserleri gibi birçok hastalık riskini arttırmaktadır. Obezite tek başına birçok hastalığa etkenken sigara kullanımı bu hastalıkların riskini daha çok arttırmaktadır.

Sigara gastric bypass ve gastric band gibi obezite cerrahisi işlemlerinde cerrahi riski yükseltmektedir. Ameliyat sırasında sigara içenlerin, içmeyenlere göre ; anesteziye bağlı komplikasyon, enfeksiyon, kalp krizi, inme, pnömoni gibi riskleri daha yüksektir. Buna ek olarak yoğun bakımda kalma ya da hastanede uzun süre kalma olasılığı daha yüksektir. Sigara içen kişilerin içmeyenlere göre komplikasyon riski 3-4 kat daha fazladır.

Sigara kullanımı ülsere bağlı komplikasyonlara neden olabilir. Aynı zamanda ülser ilaçlarının etkinliğini engellemektedir. Ameliyat sonrasında sigara kullanımı mide girişinde darlıklara, kusmaya ve mide bulantısına sebep olabilir. Bunun sebebi ise sigaranın kan damarlarını daraltması ve yeni midenize kan akışını azaltmasıdır. Karbon monoksitde hücrelerin oksijen taşıma kapasitesini azaltır bu da ameliyat sonrası iyileşme sürecenizin uzamasına neden olabilir.

Sigara ayrıca kanın pıhtılaşma riskini arttırdığı için kan pıhtıları inme ve kalp krizine neden olabilir.

Sağlıklı Bir Gelecek için Sigarayı Bırakın

İnsanlar sigarayı bıraktıklarında kilo alacaklarını düşünürler. Yapılan bir araştırmada sigarayı bırakan kişilerin yaklaşık 12 kg aldıkları gözlenmiştir. Bu sonuç söylentileri kanıtlar niteliktedir ve bu yüzden kilo alma korkusu sigarayı bırakmaya en büyük engeldir. Sigarayı bırakmak kısa vadede kilo almaya neden olabilir fakat uzun vadede sağlıklı bir yaşam için çok büyük bir adımdır. Bununla birlikte sigarayı bırakmak başarılı bir ameliyat için ve kısa iyileşme süreci için gereklidir. Bu yüzden obezite cerrahisinden 30 gün önce sigarayı bırakmak veya ciddi derecede azaltmak gerekir.

Yardım Alabilirsiniz

Uzun yıllar sigara kullanmış biri için sigarayı bırakmak çok kolay olmayabilir. Kendi imkanlarınızla sigarayı bırakamıyorsanız mutlaka bir sağlık kuruluşundan yardım alınız.

Doktorunuza Danışın

Doktorunuza sigara kullandığınızı söylemekten çekinmeyin. Daha önce sigarayı bırakma girişimleriniz olmuşsa doktorunuza bahsedebilirsiniz. Doktorunuzun önerilerini dikkate almanız ve ameliyat süreniz yaklaşmadan sigarayı bırakmanız ameliyat süreciniz için en doğru karardır.

Risklerin farkında olun.

Sigarayı bırakmak zor fakat bunu başaramamanız için hiçbir neden yoktur.

Unutmayın ameliyat kararı alarak sağlıklı bir yaşam için adım attınız. Bu mutlu gelecek için

(2)

yolculuğa başlamışken sigarayı da hayatınızdan çıkarınız.

Dyt. Nida Yıldız

BU AMELİYATI OLUP PİŞMAN OLAN

HASTAM YOK! DOÇ. DR. HALİL COŞKUN

Obezite cerrahisini Türkiye’de başarılı bir şekilde gerçekleştiren Doç. Dr. Halil Coşkun’la, bu ameliyatların bütün ayrıntılarını konuştuk.

Haberler.Com/Oğuzhan Saruhan

Obezite, ne yazık ki dünyada ve ülkemizde bir çok insanın hayatındaki acı gerçeklerden biri. Türkiye nüfusunun 3′te 2′si bu problemle karşı karşıya. Obezitenin bu kadar yaygın olmasıyla birlikte obeziteyle mücadelede de farklı yöntemler uygulanmaya başlandı. Bunların arasında obezite cerrahisi de var. Operasyonlarla ilgili merak edilenleri, ülkemizde bu ameliyatları başarılı bir şekil gerçekleştiren Doç. Dr. Halil Coşkun’la konuştum. Ameliyatın öncesini, sonrasını ve risklerini ben sordum Halil Hoca bütün içtenliğiyle cevapladı.

Röportajıma geçmeden önce Halil Coşkun’la ilgili birkaç şey söylemek istiyorum. Halil Hoca ofisinde beni güler yüzüyle karşılayıp tüm sorularıma da bütün içtenliğiyle cevap verdi. Şık duruşuyla ‘işte bir doktor böyle olmalı’ dedirtti bana. Beni sevindiren bir başka konu ise Halil Hoca’nın sosyal medyayı çok iyi kullanması. Sosyal medya hesaplarında bu operasyonların teknik detaylarının dışında kendi stilini, hastalarındaki fiziksel değişikleri de paylaşıyor. Güzel bir haberim daha var Halil Hoca’nın bir de İOS uygulaması var. Bu uygulamayı cep telefonunuza indirip obezite cerrahisi konusunda geniş bilgilere sahip olabilirsiniz. Şimdi röportajımıza başlayabiliriz.

Bize genel hatlarıyla obezite cerrahisinde hastaya nasıl bir işlem uygulandığını anlatabilir misiniz?

Obezite ameliyatları belli kilonun üzerinde bulunan, daha önce diyet, egzersiz veya medikal tedavilerle kilo veremeyen ya da verdiği kiloları geri alan hasta grubunda uygulanan bir yöntem.

Genelde medyada tüp mide ameliyatını duyuyoruz ama tek tip bir ameliyat uygulanmıyor. Tüp mide ameliyatı dışında eskiden kelepçe ameliyatı vardı, gastrik by-pass ameliyatı var. Bu ameiliyatlarla insanların sindirim sistemlerinde yapılan değişikliklerle daha az yemek yemelerini ya da yedikleri gıdaların emilimini engelleterek kilo vermelerini sağlıyoruz. Tüp mide ameliyatında midenin yaklaşık

%80′lik kısmını alıp devre dışı bırakıyoruz. Midenin devre dışı kalmasıyla birlikte açıkma hissi veren hormonda da azalma oluyor. Hastalar bu ameliyattan sonra hem midenin küçülmesinden dolayı hem de açlık hormonun azalmasıyla kolay kolay acıkmıyorlar ve kolay bir şekilde kilo veriyorlar.

Peki bu ameliyatı kimler olmalı?

(3)

Burada hastanın vücut kitle endeksine bakıyoruz. Vücut kitle indeksi 18-25 arası olanlar normal indeks değerindeki insanlar, 25-30 arasındakiler fazla kilolu, 30-35 arası obezitenin 1. grubu, 35-40 arası obezitenin 2.grubu, 40′ın üzerindekilere morbid obez, 50′nin üzerindekilere de süper morbid obez diyoruz.

Vücut kitle endeksi 40′ın üzerinde olanları ameliyat yapabiliyoruz. Endeks değeri 35-40 olan hastaların bununla birlikte kiloya bağlı şeker hastalığı, tansiyon problemi, uyku apne sorunu, karaciğerde yağlanma gibi yandaş hastalıkları da varsa ameliyat edebiliyoruz. Bununla birlikte en az 3 yıldır obezitenin varolması gerekiyor.

(Vücut kitle endeksi hesaplama örneği: Örneğin kilosu 97 kg, boyu 1,7 m olan bir kişinin VKİ’si: 97/

(1,7×1,7)= 33,5 kg/metrakare’dir)

Ameliyatın uygulanmasında yaş sınırı var mı?

Standartta 18-65 yaş arası hastalarda uygulanıyor. Ama deneyimli merkezlerde 65 yaş üzerindeki hastalarda da uygulanabilir. Benim 71 yaşında bir hastam vardı. 18 yaşın altında ise seçerek yapmak mümküm. Biz 15-16 yaşındaki bazı hastaları ameliyat ettik ama ülkemizde çok fazla yapılmıyor. Bu yaştaki hastalar için daha özel tetkiklerin yapılması gerekiyor ve mutlaka psikiyatri onayı almak gerekiyor. Çocuk reşit olmadığı için anne ve babanın da izni olması gerekiyor.

Ameliyat olacak hastaların ameliyattan önce hangi tetkikleri yaptırması gerekiyor?

Ameliyat olacak hastaya göre hazırlık yapılıyor. Rutin olarak genel kan tahlillerini yaptıyoruz, vitamin düzeylerine bakıyoruz, mutlaka endoskopi yapıyoruz ve bunlarla birliktel ultrasonografi yapıyoruz. Hastanın uyku apne sendromu varsa uyku testi yaptırıp gerekirse bu hastalarımıza ameliyattan önce CPAP ve BİBAP dediğimiz makinalı kullandırtıp oksijenizasyonlarını artıyoruz ki ameliyattan sonra sıkıntı yaşamayalım. En sonunda da anesteziye gösteriyoruz, anestezi de yapılmış tüm tetkiklere bakıyor, anesteziden onay gelirse hastayı ameliyata alıyoruz.

Ameliyat olan hasta, ameliyattan sonra yemek yeme kültürünü nasıl değiştirmeli?

Benim kendi uygulamalarımda mutlaka ameliyattan önce ameliyata uygun bir beslenme eğitimine çağırıyoruz hastayı. Bu eğitimle hastaya ameliyattan sonraki beslenme profilini öğretiyoruz.

Hastalar ameliyattan sonra ilk 2 hafta sıvı diyet, sonraki 2 hafta ise püreli diyet yapması lazım.

Birinci aydan sonra yavaş yavaş normal gıdaya geçebiliyorlar. Bu tarz ameliyatlardan sonra proteinli beslenme lazım. Ameliyattan sonra tüketilen besin miktarı azaldığından dolayı alınan protein miktarı da azılıyor bu yüzden ameliyattan önce ciddi bir eğitim veriyoruz.

Bu ameliyat kimlere uygulanmıyor?

Hastanın alkol ve uyuşturucu bağımlılığı varsa öncelikle bunların tedavi edilmesi lazım. Psikiyatrik hastalarda da hekimiyle konuşulup onay alındıktan sonra bu ameliyat uygulanılabilir ama hastanın kontrol edilemeyen ağır depresyonu varsa bu hastaları ameliyat edemiyoruz.

Peki bu ameliyat estetik kaygılarla yapılabilir mi? Mesela hastanın 5-10 kilo fazlası varsa bu ameliyatı olabilir mi?

(4)

Hayır bu hastaları ameliyat yapmıyoruz.

Hastaların en çok sorduğu soruyu sormak istiyorum. Bu ameliyatın riski nedir? Fazla kiloyla yaşamak mı daha riskli, bu operasyonu geçirmek mi?

Obez olarak yaşamak tabii ki daha riskli. Bu ameliyatların riski çok yüksek değil aslında. Bir hasta apandisit ya da bademcik ameliyatından da kaybedilebiliyor. Tabii ki bu ameliyatlarda hayatını kaybeden hastalar vardır ama genel olarak oranlara baktığımızda %0,3 lük bir risk oranı görüyoruz.

Bu oran safra kesesi ameliyatının riskinden yüksek bir oran değil. Tüp mide ameliyatı; kanser ameliyatından, kalp ameliyatlarından, yemek borusu ameliyatından, akeciğer ameliyatından çok daha az riskli bir ameliyat.

Şunu çok iyi bilmemiz lazım belli bir kiloyu aşmış kişilerin diyetle, egzersizle kilo vermesi imkansız artık. Hastanın bu konuda çok iyi karar vermesi gerekiyor.

Ameliyattan sonra kilo verme süreci nasıl işliyor?

İlk bir yıl boyunca kilo verme devam eder. Genelde de hasta, birinci yılın sonuna doğru fazla kilonun

%70 ile %80′nini kaybeder. 18. aydan sonra hastanın kilo vermesini beklemiyoruz. İkinci yıldan sonra da hastanın dikkat etmesini istiyoruz çünkü ikinci yıldan sonra mide büyüyebilir, beslenme alışkanlıkları değişebilir.

Hastaların ilk bir sene bol bol kıyafet masrafı çıkar diyebilir miyiz?

Hastaların birinci yılın sonuna kadar kilo verebilecekleri için hemen alışverişe gitmelerini önermiyorum.

SGK bu ameliyatı karşılıyor mu?

Normalde SGK belli bir oranda ödüyor ama 2015′in Ocak ayından itibaran obezite ameliyatları zorunlu sağlık hizmeti kapsamı dışına alındı. Özel sigortaların da karşılamadığı bir ameliyat. Devlet hastanelerinde de SGK’nın ödediği düşük bir miktar var bunun üç katına kadar fark alarak ameliyat edebileceklerini söylediler. Devlet hastaneleri ve devlet üniversitelerinde ücretsiz olması gerekirken fark alınarak ameliyat yapılıyor.

SGK, fıtık ameliyatını, apandisit ameliyatını ya da bademcik ameliyatını öderken neden obezite ameliyatını ödemiyor? O zaman ‘obezite bir hastalık değil’ denmesi lazım.

Bu ameliyatı olup pişman olan hastanız var mı?

Bu ameliyatı olup da pişman olan hiçbir hastam yok. Uzun süre kilolu yaşayıp bu kilolardan kurtulan hastalar yeni bir hayata geçtiklerini ifade ediyorlar.

Obezite ameliyatlarının kilo verme dışında insan sağlığına ne tür faydaları var?

Hasta kilo verdiği için sosyal açıdan daha pozitif oluyor bu kesin. Çünkü kilolu olmak kişiyi depresyona sokan temel sebeplerden biri. Kilo iş hyatatınızdan tutun da okul yaşantınıza kadar herşeyi etkiler. Kilo özgüven eksiliğine neden oluyor. Bana göre güzel bir kadın ya da yakışıklı bir erkek hayatta her zaman 1-0 öndedir. Kilolu olmak da malesef negatiflik verir.

(5)

Ayrıca kilo verilerek şeker hastalığı, uyku apnesi, karaciğer yağlanması, tansiyon, kolestrol yüksekliği, gut hastalığı gibi problemlerin de önünü geçiliyor. Kilo vermek insanı her alanda normalize eden bir kavram.

Ameliyattan sonra hastanın vücudunda operasyon izi kalıyor mu?

Ameliyatları laparoskopik ya da robotik cerrahiyle yapıyoruz. Kullandığımız özel çubuklar vasıtasıyla içeri giriyoruz. Vücutta genelde 5 yerde birer santimlik küçük insizyonlar yapıp oralardan özel kanülleri sokup onların içinden çalışıyoruz dolayısıyla onlar çıktığında geriye kalan kısmı estetik olarak kapatıyoruz. Geriye çok küçük izler kalıyor.

Bu ameliyatların herhangi bir yan etkisi var mı? Saç dökülmesi olabilir diye duydum bunun sebebi nedir?

Olduğunuz ameliyat tipini göre değişiyor. Vitamin ve minarel eksikliği olabilir. Bütün kilo verme programlarında belli oranlarda geçici saç dökülmesi görülebilir. Genelde üçüncü ayda meydana gelir, sekizinci aya kadar devam eder. Bir kanser hastasının saç dökülmesi gibi bir olay değil kesinlikle. Saç kırılması şeklinde görülür. Genellikle sekizinci aydan sonra saç eski haline gelir.

Bunun dışında obezite ameliyatlarının ortaya çıkardığı negatif birşey yok.

Ameliyattan sonra hasta acı hissediyor mu?

Hasta uyandıktan sonra 3-4 saat gibi kısa bir sure az da olsa acı hissedebilir. Zaten ağrı kesiciler de verildiği için bu ameliyatlardan sonra çok fazla acı olmaz.

Hastanın ameliyattan sonra kendine gelme, yürümeye başlama ve taburcu olma süreci nasıl işliyor?

Ameliyattan 6-8 saat sonra hasta kalkıp yürüyebilir. Bu tarz ameliyatlarda hastanede kalma süreci ortalama 3 gün. İkinci gün kontrol filmlerini çekiyoruz üçüncü gün de hastayı taburcu ediyoruz.

Taburcu olduktan sonra doktor kontrol sistemi nasıl işliyor?

Ben kendi programımı anlayatayım. Ameliyattan önce kendi beslenme uzmanımız mutlaka eğitim veriyor, ameliyattan sonraki ilk bir hafta on gün ben mutlaka kontrole çağırıp görüyorum. Birinci ayında hem görüyorum hem beslenme uzmanımız tekrar eğitim veriyor hem de psikiyatrik olarak bizim akedemisyenimiz eğitim veriyor. Sonra 3-6-9 ve 12. aylarda kontrollere çağırıp kan tablosuna bakıp vitamin ve minarel düzenlemesini ona göre yapıyoruz.

Ameliyat ettiğiniz en yüksek kilolu hasta kaç kiloydu?

Ameliyat ettiğim en yüksek kilolu hasta 250 kiloydu. 2 kez balon uygulamasıyla 228 kiloya kadar indirdik. Sonra 100 kiloya yakın verdi.

Hastalarınızla yaşadığınız ilişkileri göz önüne alacak olursanız yaşadığının en ilginç olayı anlatır mısınız?

Bu tarz ameliyatlarda evli olanlarda boşanma, bekar olanlarda da evlenme olabiliyor. Çünkü kilolu olmak genelde eşler arasında problemdir, kilouyu kaybedince özgüven yükselerek farklı şeyler görülebilir. Bekar olanlarda ise kilo verdikçe evlenme olabiliyor.

(6)

‘Başarılı olmak için diyetinize sosyal medyayı dahil edin’ diyorsunuz. Sosyal medyanın kilo vermeye ne tür katkıları olabilir.

Ben sosyal medyayı iyi takip ediyorum. Sosyal medyanın bir negatif yönü var bir de pozitif yönü var.

Doğru ve düzgün kullandığınızda çok ciddi etkisini görebilirsiniz. Bizim Facebook’ta ‘Obezite ve Metabolizma Cerrahisi’ grubu Türkiye’nin bu konuda en büyük grubu. Grubumuzun 21 Bin üyesi var.

Bu grupta hastalarımız paylaşımlarda bulunuyor.

Sosyal medya aslında hekimi de iyi bir şekilde yönlendiriyor. Siz iyi bir şey yaptığınızda orayada iyi şekilde yer alıyor, kötü şeyler yaptığınızda kötü şekilde yer alıyor.

Sosyal medyada insanlar birbirlerini pozitif yönde etkileyerek diyetlerini daha iyi kontrol altında tutabiliyorlar. Örnek veriyorum Van’da ameliyat olmuş ama bir türlü kimseyle görüşemiyor sosyal medya aracılığıyla İstanbul’daki gerçek biriyle bir şeyler paylaşabiliyor olması çok önemli.

Röportaj: Oğuzhan Saruhan

http://www.haberler.com/halil-coskun-bu-ameliyati-olup-pisman-olan-bir-7117349-haberi/

OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI EN ÇOK YAPILAN 10 HATA!

Bazı hastalar ameliyatlarının başarısız olduğunu düşünür. Ancak bakıldığında; geneli ameliyat sonrası kontrollerini yaptırmamışlar, vitamin almamışlar, su içmemişler ve karbonhidrattan uzak durmamışlardır. Bazıları doğru beslenirken ve protein alırken ve doyarken, diğerleri neden sürekli aç hissettiklerini anlayamazlar. Çoğu ameliyat olmayı yeterli görüp, hiç çaba göstermiyor gibidir.

Henüz operasyonun üzerinden iki yıl geçmişken bile o kadar yoldan çıkmışlardır ki, yirmi yılda kimbilir durum ne olacaktır?

Eksik olan nedir peki? Sorumluluk! Elde edeceğimiz sonucun nasıl olacağı çoğunlukla bize bağlıdır.

Midenizi küçültmek hekiminizin, onun öyle kalmasını sağlamak ve sağlıklı beslenmek sizin görevinizdir.

İlk başlarda ne kadar hızlı ve başarılı kilo vermiş olmanıza bakılmaksızın, işte yanlış olan 10 şey!

1.Katı ile Birlikte Sıvı Almak

Ağzı doluyken lıkır lıkır su içmek çoğunluk için normaldir. Ama kilo verme operasyonundan sonra, yemek yerken bir şeyler içmek, midenizin mevcut yeni şekli dolayısıyla midenizde hacim oluşturacak ve hem almanız gereken katı besin miktarını azaltacak – dolayısıyla protein/vitamin ve mineralinizi eksik almanızı sağlayacak, hem de katıların daraltılmış geçiş noktanıza tepelenmesini sağlayıp

(7)

rahatsız edici bir tıkanma hissi sağlayacaktır.

İnsanlar susadıkları için bir şeyler içtikleri bahanesini öne sürüyorlar. Yemekten 20 dakika önce bir bardak su için. İşte sorun çözüldü. Bir kez yemek başladıktan sonra, genzinize bir şey kaçmadıysa, içmek yok. Uzun vadeli başarıda bu son derece önemlidir. Yemeklerle içmek yasak. Sonsuza kadar.

Nokta. Bitti.

2. Gazlı İçecek İçmek

Bir tane gazlı içecek içmek insanın midesini patlatmasa da, milim milim mideyi genişletecek, çoğu kişiyi günde on iki tane veya daha fazla gazlı içecek içtiği günlere geri döndürecektir. Ameliyatından önce ÇOK FAZLA gazlı içecek içmiş olan çok kişi vardır. O günleri geri dönmemek lazım. Ameliyat olduktan sonra kişilerin yemeklerde gazlı içecek içme ihtimali daha yüksektir ve işte bu gazlı içecek ile yemek bileşimi sizi sonunda geri kilo almanıza neden olacaktır.

3. İyi Yiyecek Seçimleri Yapmamak

İyi seçimlerden çok, kötü seçimler yaptığımız ortada yoksa kilo verme operasyonuna ihtiyacımız olmazdı. Zayıf kişileri genetik yönden Tanrı tarafından kutsandıkları için hep kıskanırız ve yiyeceklerini iyi seçtiklerinin, normal egzersiz yaptıklarının farkına varmayız. Doğal olarak zayıf ve formunda arkadaşlarımızla yemek yerken, ‘O kadar zayıflar ki, neden salata üzerinde ızgara somon balığı?’ yiyorlar diye düşünürüz. Rahat rahat çizburger ve patates kızartması yiyebilirler!’

Hamburger ve patates kızartması yemedikleri için ve oturma odasında her sabah egzersiz yaptıkları için zayıf oldukları hiç aklıma gelmez. Kilo alma ve verme matematiktir. Tüketilen kalorilere karşı yakılan kaloriler, bizler yaktığımızdan daha fazla tükettiğimiz için 150 kiloları görmüştük. Hatta daha fazlasını. Operasyondan sonra kilo vermediysek, bu HÂLÂ yaktığımızdan daha çok kalori aldığımızı gösterir. Bir hacim kısıtlamamız var, bu da yanlış yiyecekleri seçtiğimiz anlamına geliyor.

‘Ölü’ işlenmiş yemeklerden, fast food’dan, kolay ve hazır yemeklerden uzak durun, taze yemek pişirin ve çevrenize daha iyi seçenekler yerleştirin. Hayatınızın geri kalan bölümü için, yapacağınız plan “Önce Protein, ardından kalsiyum, sonra vitaminli, lifli ve posalı sebze/meyveler”

olmalıdır. Bunu tekrarlayın. Asla bunlardan vazgeçmeyin. Operasyonu yapacağınız anlaşmada bunlar olduğunu bilerek seçtiniz. Toksik yiyecek seçimlerinizi değiştirme gibi bir niyetiniz yoktuysa, neden midenizi küçülttürdünüz?

4. Alkolü Anlamamak

Alkolün kalorisi en kalorili besinlerle dahi kıyaslandığında çok yüksektir . Özellikle ilk altı ayınızda alkolün asit ve kalori seviyesinden kaçınmak gerekir. Muazzam kilo kaybı detoksu ile karaciğer ve diğer organlar zaten normal sınırlarının ötesine zorlanmışlardır. Bu tartışmasız böyledir

Bariatrik operasyon geçirenlerde kompulsif davranışın iletilmesi sonucunda meydana gelen alkolizm oranında hafif bir artış olduğunu gösteren araştırmalar vardır. Buna dikkat edin. “Arada bir”den daha fazla içtiğinizi veya duramadığınızı fark ederseniz, yardım alın. Cerrahınızın muayenehanesini arayın, onlar sizi yargılamazlar ve ne yapılması gerektiğini bilirler.

Obezitenin prangalarından kurtulduktan sonra dışarı çıkıp dans etmek ve partilere katılmak için muazzam bir istek duyacaksınız, sosyal içicilik de bu hayatın bir parçası haline gelebilir. Biz size içki

(8)

içmemeniz gerektiğini söyleyen bir internet sitesi değiliz, sadece o ilk yudumdan önce iyi bir plan yapın.

5. Vitamin veya Besin Takviyesi Almamak

Lafı dolandırmadan konuya girelim. Midenizin büyük bir bölümü çıkartıldığı ve/veya bağırsaklarınız yarıdan kesilerek bypass yapıldığı ve bu durumda vitamin almaya GEREK OLMADIĞINI düşünmek gülünçtür. Uzman doktorlar BİZE bariatrik takviyelerimizi ALMAMIZI söylerler ama biz almayız.

Çoğu kişinin bunları almadığını ve neden hastalandıklarını anlamadıklarını görmek bizi şoke ediyor.

Yiyecek alımı kısıtlıysa ve besinleri sindiremezlerse, insanlar ne kadar yaşayabilir? Vitamin alın…

Vitamin alın… Vitamin alın..! 35 yaşında bariatrik operasyon geçirirseniz 25 yıl vitamin eksikliğinden sonra size neler olacağını hiç düşündünüz mü? Sizde vitamin, protein veya mineral eksikliği varsa, size zarar verebilecek çok ciddi hastalıklar da söz konusudur.

6. Yeterince Su İçmemek

Susuzluk hastaneye yatma sebeplerinin başında gelir ve çoğunlukla engellenebilir bir komplikasyondur. Cerrahi ekibiniz su içmeye devam etmenizi söylerken şaka etmiyorlar. Çoğu kişi ameliyattan kendini iyi hissederek çıkmakta ve ilk on günden sonra başı dönmekte, midesi bulanmakta, başı ağrımakta, bir şeye odaklanamadan cümlenin ortasında uykuya dalmaktadır.

Durum giderek kötüleşirse ve gerekli miktarsa su alımı sağlanmazsa ne yazık ki kendilerini kollarına serum takılmış bir halde bir hastane yatağında bulurlar. Bu sorunu yaşamamak için programlı olarak su için [Günde minimum 6 bardak].

Yeterli su alımı, kilo verdikçe sisteminizden yağ metabolitlerinin de vücuttan atılmasına yardım edecektir. Su içmek, su ağırlığını da serbest bırakacağı için daha çok kilo verirsiniz.

7. Abur cubur yemek

Gerçek yemekler planlayın ve yiyin. Üç öğün yemek artı iki küçük protein atıştırmalık; buna aynı zamanda beş küçük yemek de denir. Abur cubur, karın doyurmadan ara ara atıştırmaktır. Küçük mideniz en güçlü araçtır ve onu doldurmamak da karın doluluğunu kontrol etmenin güçlü bir yoludur.

Tabağınızı alıp sofraya oturun, sonra yavaş yavaş yemeğe başlayın; karın tokluğu size ne zaman duracağınızı söyleyecektir. Abur cubur yemek, mideniz dolmadığı için daha uzun sürede daha fazla miktarda yiyecek tüketmenize izin veren bir davranıştır.

Abur cubur yemek dediğimiz olayın, çoğu aç olduğumuzu sandığımız veya sadece yapacak bir şeyler aradığımız zaman meydana gelen ‘beyinde açlığın’ sonucudur. Tespih çekin, bilgisayarda oyun oynayın, okuyun, düşüncelerinizi yiyecekten uzak tutacak herhangi bir şey yapın.

8. Egzersiz Yapmama

Obez kişiler spor salonuna giden kişilerin egzersiz yapmayı sevdiklerini düşünürler. Gerçek şu ki egzersiz yapan kişiler kendilerini iyi hissetmek ve iyi görünmeyi isterler. Egzersiz yapma duygusunu ve sonuçları gerçekten severler.

(9)

Daha az yiyin, daha çok yakın! Kilo vermek matematiksel bir formüldür. Her gün 10 dakikalığına bile olsa kalp atışlarınızı hızlandırmanın getirdiği enerji, daha hızlı kilo vermenizi sağlayacak, daha uzun süre verdiğiniz kiloyu muhafaza edebileceksiniz ve hem daha iyi görünecek hem de kendinizi daha iyi HİSSEDECEKSİNİZ.

Şu anda ‘yapardım’ ama dizlerim kötü, hastalıklarım var, spor salonu üyeliği için param yok gibi sessizce bahaneler üretiyorsanız, evde yapılabilen, hiç alet kullanılmayan, eklemlere hiç yük bindirmeyen ve günde sadece 10 dakikanızı alacak egzersiz planları da var. İyi denemeydi.

Bahaneniz kalmadı. Spor yapın ve spora devam edin!

9. Çok fazla karbohidratlı yiyecek yemek

Şimdi bu konuyu masaya yatıralım. Operasyon sonrası en büyük sorun hızlı acıkmaktır ve bir çok kişide bunun sebebi karbonhidrat ağırlıklı beslenmektir.

Aldığımız karbonhidrat kaliteli (kompleks karbonhidrat) olmalıdır. (Meyveler, kuru meyveler, kuru baklagiller, lifli gıdalar, yulaf) Küçük bir süslü pasta, bir kase yaban mersini ile aynı miktarda karbonhidrat içerse de, sıfır besin değeri vardır. Küçük bir pasta hiçbir besleyici değeri olmayan işlenmiş veya ölü yiyecektir. Onun yerine daha az kalorisi olan, tonlarca besleyici maddesi bulunan, tadı nefis ve depolanmış yağı yakacak enerjiyi kullanan yaban mersinini tercih edin. Her yönüyle çok daha iyi.

Kraker veya bisküvi gibi karbonhidratlar hızla yanarak sizi daha da aç bırakırlar. Hiç fark ettiniz mi?

Balık kraker yedikçe canınız daha fazla kraker yemek istemiyor mu?

İnsanlar kilo alırken ve birkaç gün bir yiyecek günlüğü tutarken, karbonhidratlar da çaktırmadan mutfağa girivermişlerdir. Bunları mutfaktan atın, almaktan vaz geçin ve besin yönünden zengin taze, daha düşük karbonhidrat olan yiyecekler alın.

10. Diyelim ki Operasyon Morbid Obezitenizi Tedavi Etti

Buna Balayı Dönemi adı vermek doğru bir tariftir. Kilo vermeye başladınız ve birden bire dünya daha iyi görünüyor, her şey daha iyi, morbid obezite sorunlarıyla tekrar karşı karşıya geleceğinizi düşünmek aklınızdan bile geçmiyor.

Operasyon geçirmiş kişiler, farklı yiyecekleri seçmez, sağlıklı beslenme sistemini oturtmaz ve bunları benimsemezlerse, hedefledikleri kiloya kadar bütün kiloları verememek veya birkaç yıl içinde verdikleri kilonun %10-15′ini almak sıkça görülüyor. Çok dikkat edenler dahi, tıpkı hiç kilo verme operasyonu olmamış kişiler gibi, tekrar kilo alabilirler. Çoğu başarıda olduğu gibi, uzun vadeli bir plan yapıp bunu izlemelisiniz. Kilo verme operasyonu çaba gösterilmeden gerçekleşen bir iş değildir, yarattığınız yeni yaşam biçimine ciddi olarak sadık kalmazsanız sonsuza kadar sürmez.

Kilo verme operasyonuyla bile, değişiklik çok zordur. Hepimiz bunun daha az zor ve daha kalıcı olacağını düşünürken, tıpkı ameliyatsız bir yaşamda olduğu gibi, bir kez yüklerinizi geride bırakınca, iş yine rejime, egzersiz yapmaya ve değişme arzusuna kalmaktadır.

Bu makale “bariatriceating.com”dan alınarak düzenlenmiştir.

Doç. Dr. Halil Coşkun

(10)

Referanslar

Benzer Belgeler

Daha yüksek verimlilik, daha düşük gider Paletli ürünlerin depolanması için tasarlanmış olan rulolu palet kayar raf sistemleri kullanıcılarına bir çok avantaj sunmakta

Sherman ve arkadaşları, KOAH’lı olguların KOAH olmayan sigara içicilerine göre bırakma açısından daha fazla tıbbi destek almalarına karşın, sigarayı bı- rakma

Demir eksikliği anemisi olan kadınlarda cinsel işlev bozukluğu üzerinde demir takviyesinin kısa vadede etkileri: Bir ön çalışma.. KADIN CİNSEL SAĞLIĞI Güncel

Sigarayı bıraktıktan sonra kilo alanların kilo almayanla- ra göre daha düşük sosyoekonomik düzeye sahip olduk-.. ları, daha genç oldukları ve sigarayı bırakmadan

1-) Sigara içenlerde, nefes alma zorluğu, yorgunluk ve halsizlik sık görülüyor. 2-) Sigara içmek tüm kardiyovasküler sisteminize zarar verir. Nikotin, kan damarlarının

Ülkenin kaynaklarını, kentlerini bir anda berhava edebilecek bir iklim felaketine maruz kalmamak, bu tür felaketlere zemin hazırlayan ülkelere de uluslararası

• Reel döviz kuru (q US/EU ) : İki ülkenin ürün sepetlerinin relatif fiyatını gösterir... Copyright © 2009

Çalışmada EDOÖ modelinin işe koşulduğu deney grubu öğretmen adayları ile kontrol grubunda yer alan öğretmen adaylarının akademik başarı son test