• Sonuç bulunamadı

Osmanlılarda Haberleşme ve Tören Ocağı: Peykân-ı Hassa

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Osmanlılarda Haberleşme ve Tören Ocağı: Peykân-ı Hassa"

Copied!
34
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Zeynel ÖZLÜ Özet

Osmanlı Devleti’nde hem toplum hem de devlet hayatında önemli bir görevli olan pey-kler devlet tarafından kurumsallaştırılarak Peykân-ı Hassa adı verilen bir ocak çerçevesinde hizmet vermişlerdir. Ocağın ulaklık görevi dışında bazı İslami törenlerde istihdam edildiği görülmektedir. Ocak mensuplarından bir kısmı “müjdeci” adı ile tesmiye edilmiş ve İstanbul’dan Mekke’ye giden hacıların karşılaştığı olaylarla ilgili olarak padişaha haberler getirmişlerdir. Her yıl müjdecibaşılar aracılığıyla Mekke’de bulunan muhtelif kişilere ferâş-ı şerife ve zevrak mektupları gibi muhtelif hediyeler gönderilmiştir. Bu mektuplardan zevrak mektubu Mekke’de zevrak denen testi ile hacılara zemzem suyu dağıtan hademeye, ferâşet mektubu ise Kâbenin temizlik işlerini yapan şahsa yaptıkları bu kutsal işten dolayı gönderilen hediyeyi bildiren mektuplardır. Ramazan ve Kurban bayramlarında ise altın ve gümüşlerle tezyin edilmiş elbiseler giyerek devlet-toplum kaynaşmasına önemli bir katkı sağladığını düşündüğümüz törenler icra etmişlerdir. Peykân-ı Hassa Ocağı mensuplarının sayıları her zaman aynı olmayıp zaman zaman artma veya azalmalar olmuştur. Ocak mensupları için mevsimine göre muhtelif kumaşlardan elbise ve aksesuar imal edilmiştir. Ocak için yapılan bütün masraflar İstanbul Duhan Gümrüğü Mukataası’ndan karşılanmıştır. Ocak mensuplarının başlarında tas denen kask ile destar-ı bendi denen sarık ve kavuk, üzerlerinde ise Musul orijinli don, Bursa orijinli entari ve İngiliz orijinli dolama bulunmaktadır. Ellerinde teber, bellerinde kuşak ve hançer, kask ve tabancalarında ise sorguç bulunmaktadır.

Anahtar Kelimeler: Bayram, peykân-ı hassa ocağı, hac yolculukları, sürre/hediye, Alevi ve

Bektaşilere ait törenler, Türk kültürü

THE CORPS OF COMMUNICATION AND CEREMONIES IN THE

OTTOMANS: PEYKÂN-I HASSA

Abstract

Peykân, one the most important offices for the Ottomans both at social and governmental status, served as corps and was called as Peykân-ı Hassa. As well as communication, it was employed at some Islamic ceremonies. Some members of the corps were called as harbin-gers and they took messages to the Padishah concerning events which some pilgrims faced during their pilgrimage from Istanbul to Mecca. Every year, various gifts such as zevrak and ferâş-ı şerife letters were sent to some people in Mecca with the chief harbingers. The zevrak

* Doç. Dr., Gaziantep Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, Gaziantep/Türkiye, zozlu@gantep. edu.tr

(2)

letter was sent to the care taker giving zamzam water (a famous well very near the Kaaba in Mecca) to the pilgrims in Mecca. And the ferâş-ı şerife letter was sent to the janitor at Kaaba to tell them they were sent gifts for doing very good deeds. They used to wear golden, silver or silver gilded, decorated dresses at festivals of Ramadan and Sacrifice and perform ceremo-nies that, we believe, contributed a lot to a state-people mergence. The number of the mem-bers of the peykânı hassa corps were not always the same, so their number either increased or decreased at times. For the members of the corps, various kinds of dresses and accessories were made for each season from different kinds of materials. The total cost of expenses was met by Tobacco Customs Mukataa of Istanbul. Members of the corps wore a helmet called “tas” and a “turban” called “destarıbendi” on their heads and a don of Musul origin, a dolama of Bursa origin on their bodies. There were axes in their hands, girdles and daggers around their waists and aigrettes on their helmets and pistols.

Keywords: Festival, Peykân-ı Hassa Corps, Hajj travels, surre/gift, ceremonies belonging to

Alewis and Bektashis, Turkish culture

Giriş

Kültür “insanın bir toplumun üyesi olarak edindiği bilgi, inanç, sanat, ahlak, gelenek ve göreneklerle her türlü beceri ve alışkanlıklarını içine alan karmaşık bir bütündür.” (Memiş, 2008:1). Osmanlı tarihî son derece zengin bir kültürel birikime sahiptir. Bu tarihin incelenmesi sadece geçmişin aydınlanması açısından değil aynı zamanda günümüzün sosyo-kültürel haritasının ortaya konması açısından da büyük önem arz etmektedir. Nitekim toplumda “tarihî” olanla “aktüel” olan birbirini ta-mamladığından, toplumun şimdiki zamanını geçmişinden tamamen koparmak pek mümkün görünmemektedir (Günay, 2003: 21).

Örf, adet, gelenek ve bu değerlerin sembolize edildiği törenler de kültürün önemli bir parçasını meydana getirmektedir. Nitekim tarihte muhtelif alanlarda is-tihdam edilen peykler haberleşme görevlileri olarak Bektaşi ve Alevîlere ait törenler vs. yerlerde karşımıza çıktığı gibi1 Bektaşi ve Alevi törenlerindeki işlevlerinden farklı

olarak devlet nezdinde “Peykân-ı Hassa Ocağı” adı altında kurumsallaşarak muhtelif alanlarda da istihdam edilmişlerdir. Ocak mensupları yaptıkları törenlerle Osmanlı toplumunda Müslüman kesimlerin hayatında önemli bir yeri olan Ramazan ve Kur-ban bayramlarında devlet halk bütünleşmesine katkı sağlamış, ayrıca haberleşme ve hacılarla ilgili birtakım törenlerde görev almışlardır. Ocağın incelenmesi bize Os-manlı sosyal hayatı konusunda birtakım ipuçları vererek OsOs-manlı devletinin kültürel niteliklerinin anlaşılmasına da önemli bir katkı sağlayacaktır.

(3)

Peykler padişahların iradelerini tebliğ için istihdam edilen, ayrıca saltanat şiarından sayılarak süslü elbiseleriyle gösteriş ve debdebe için kullanılan, Cuma ve Bayram namazlarında ve padişahların sefere gidişleri sırasında yapılan merasimlerde ön tarafta yürüyerek törenin gösterişli olmasını sağlayan hizmet bölüklerindendir. Kışlaları Sultan Ahmet Camisi civarında olup bu yer bugün dahi “Peykhane” olarak bilinmektedir (Uzunçarşılı, 1988: 439- 440, 443).

Devletin ihtişamını yansıtma olayı bugün olduğu gibi tarihin her döneminde de muhtelif şekillerde gerçekleşmiş bir olgudur. Osmanlı Devleti de bu ocak men-suplarını istihdam ederek hem hac görevi ile ilgili haberlerin getirilip götürülmesin-de hem götürülmesin-de diğer merasimlergötürülmesin-de götürülmesin-devletin gösterişini artırmıştır.

Yapılan bu araştırmanın amacı, Peykân-ı Hassa Ocağı adı verilen ocağı muh-telif yönleriyle ortaya koymaktır. Konu ile ilgili olarak meşhur tarihçimiz İsmail Hak-kı Uzunçarşılı tarafından genel bir bilgi verilmiş olup bu bilgiler burada teferruatlı bir hâle sokulacaktır. Araştırmada 18. ve 19. yüzyıl üzerine ağırlık verilmiştir. Kullanılan temel kaynaklar Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nde tespit edilen ve Peykân-ı Hassa Ocağı’nın başkanı olan serpeykân-ı hassa (peykbaşı) tarafından tutulan muhtelif de-tayların bulunduğu müfredat defterleri ve diğer vesikalardır.

A. Peykân-ı Hassa Ocağının Mevcudu ve Yöneticileri

Osmanlı sarayında haberleşme işlerine bakan ve muhtelif merasimlerde tö-renin gösterişini artırmak için törene katılan Birun’a bağlı bir hizmet bölüğüdür. Ocak özellikle müjdecilik denen hacıların Mekke’ye gidiş gelişleri ile ilgili haberle-ri ve onlara ait muhtelif hediyelehaberle-ri getihaberle-rip götürme hizmeti ve Cuma, Ramazan ve Kurban bayramları ile vesair evkât-ı meserrette (şenlik zamanlarında)2 törenlerin

daha canlı geçmesini sağlama hizmetlerini gerçekleştirmektedir. Ocağın başkanlığı-nı serpeykân-ı hassa veya peykbaşı unvabaşkanlığı-nıbaşkanlığı-nı taşıyan kişi yapmaktadır.

Peykân-ı Hassa Ocağı mensuplarının sayıları her zaman aynı olmayıp zaman zaman artma veya eksilmeler olmuştur. İncelenen defter ve vesikalar Peykân-ı has-sa mensuplarının genelde 25 kişiden meydana geldiğini göstermektedir. Nitekim Peykân-ı Hassa Ocağı için yapılan yazlık, kışlık ve bayramlık elbise alımı için düzen-lenen defterlerde ocak mensubu kişilerin sayısı genelde 25 olarak verilmiştir. Ocak mensuplarının unvanları incelendiğinde 1 serpeykân-ı hassa, 1 kethüda, 1 başeski, 1 serbölük, 2 mülazım, 4 mülazım-ı evvelin (1’i seroda) görev yaptığı görülmektedir (25 Ca 1216) 3.

(4)

Tablo 1. Peykân-ı Hassa Ocağının Mevcudu

Tarih Peykân Neferi Sayısı

26 S 11724 25 6 N 11755 16 26 S 11816 16 7 L 11827 25 20 L 11838 25 2 M 11849 25 3 Ra 118510 25 10 S 118611 25 23 M 118812 25 13 S 119113 25 11 L 119514 25 12 B 1204 15 25 3 Z 120816 16 21 Ra 121617 25 25 Ca 1216 18 31

1. Serpeykân-ı Hassa (Peykbaşı)

Serpeykân-ı hassa peyklerin en büyük zabitine verilen bir unvandır. Ocak mensuplarının yazlık, kışlık ve bayramlık elbiselerinin ve sorguçlarının yenilenmesi ve tamiri, bunlara yapılacak masrafların tespiti ve ocağa yapılacak tayin ve terfilerin Babüssaade Ağası’na arzı gibi hususlar peykbaşının görevleri arasındadır.

26 S 117219, 6 N 117520, 22 Ş 1181 ile 2 Safer 1188 arası21, 17 N 119022 ve 13

S 1191 23 tarihlerinde peykbaşı olarak Hacı Mehmet, 23 L 1194’de24 Osman Ağa,

1199 ve 29 Z 1200’de Hacı Hasan Ağa25, 12 B 120426 ve 3 Z 1208’de27 Hacı

Meh-met, 121928 ve 19 Za 122029, 4 B 122130 yıllarında ise Hacı Osman adlı kişilerin adı

geçmektedir. Görüldüğü gibi 1200 yıllarında görev yapan Hacı Hasan dışında, peyk-başı olarak görevlendirilen kişiler 1172-1221 yılları arasında Hacı Mehmet ve Hacı Osman adlı kişiler olup ilgili görev bu kişilerin tekelinde kalmıştır.

2. Başeski

Ocağın peykbaşıdan sonra en kıdemli görevlisi olduğu anlaşılmaktadır. Ni-tekim hazırlanan müfredat defterlerinin neredeyse tamamında ocağın sıradan men-suplarından farklı olarak peykbaşıdan hemen sonra kaydedilmiştir. Ocağın

(5)

idaresin-de peykbaşıya yardımcı olmuştur. Başeski’nin peykbaşıdan sonra ocağın en önemli ikinci kişisi olduğuna önemli kanıtlardan birisi başeskinin de peykbaşı gibi diğer ocak mensuplarından farklı olarak “beyaz sorguç” kullanmış olmasıdır.

3. Kethüda

Ocağın en yüksek rütbeli subaylarından üçüncüsüdür. Hazırlanan müfredat defterlerinde peykbaşı ve başeskiden hemen sonra kaydedilmiştir. Kethüdanın bili-nen anlamı gereği Peykân-ı Hassa Ocağı kethüdası da ocağın sarayla olan ilişkilerini düzenlemiş olmalıdır. Mesela ocakta bulunan çeşmenin suyollarının tamiri konu-sunda su nazırı birinci derecede sorumlu ise de ocak kethüdası da aylık 100 kuruş para karşılığında çırak olarak çalışmıştır (1 Cemâziye’l-evvel 1236)31.

B. Peykân-ı Hassa Neferlerinin İmajı

Ocağa yapılacak alımlarla ilgili olarak müfredat defteri adı verilen, alımların ayrıntılı bir şekilde kaydedildiği defterler tutulmuştur. Bu defterlerde “peykbaşı ağa” tarafından hazırlanan ve tecdîd (yenileme) veya tamire konu olan elbise ve sorguçlar ile işçi (hamal ve kalfa) ücretlerine dair detaylar anlatılmaktadır. Defterin başında genelde alımın niçin yapılacağı ve masrafı ile ilgili i’lâm veya arzuhaller bulunmakta, son kısımda ise malzemelerin kimler için ne kadar alındığı ve fiyatları ile ilgili detay-lar bulunmaktadır.

1. Üniformalar ve Fiyatları

Peykân-ı hassa mensuplarına yılda üç defa elbise alımı yapılmaktadır. Konuy-la ilgili müfredat defterini hazırKonuy-lama, mubayaa (toplu alım) ile ilgili işlemleri takip etme gibi hususlardan “peykbaşı ağalar” sorumlu olup, peykbaşı bayramlık32,

ba-harlık33 ve kışlık34 olmak üzere yılda üç defa kisve alımı yapmaktadır. Alımlarla ilgili

olarak serpeykân-ı hassa tarafından mubayaa için “vaktin duhûl ettiği”ne (zamanın geldiğine) ilişkin arzuhal verilmektedir. Peykbaşı kisvelerle ilgili mubayaayı yaptık-tan sonra alımla ilgili yaptık-tanzim ettiği “müfredat defterini” Başmuhasebe’ye kontrol et-tirerek yapılan masrafın kendisine ödenmesini istemektedir (12 B 1204 )35.

Müfredat defteri hazırlamanın zorunlu olduğu anlaşılmaktadır. Konuyla ilgili bir vesikada, yapılacak alımlarla ilgili peykbaşının “müfredat defterini takdim eyle-mek şartıyla” mubayaa işine başlayabileceği belirtilmiştir36.

Bahariye elbise alımı için düzenlenen bir vesikada, 1224 yılı Muharrem ayı başlangıcında hazine tezkiresi verildiği ancak alımın 6 Muharrem 1225 yılında ya-pıldığı tespit edilmiştir. Bu veri peykbaşının elbise alımı için işlemleri ortalama 1 yıl öncesinden başlattığını göstermektedir37. Elbise alımı için yapılan masraflar ise

(6)

1. 1. Bahariyelik Üniformalar

Peykân-ı Hassa Ocağı mensuplarına her yıl ilkbahar ve yaz üniforması (ba-hariye kisvesi) olarak donluk için sadelik Musul bezi, destar-ı bendi (sarık), kavuk, çantapanlarına (çaltapan) kalevişi atlas kumaş, çakşır, Bursa kutnusu entari, dizge, fılar, tozluk, çizme, çuka çakşır ve bazen de ğaytan alımı yapılmaktadır. Bunlardan donluk, entari, destar-ı bendi, kavuk ve çantapan 25’er adet alınmıştır.

Dizge, fılar, tozluk ise genelde 20 veya 24’er çift alınmıştır. Anlaşılan bu mal-zemeler sadece peykbaşı dışındaki ocak mensuplarına alınmıştır. Çakşır ve çizme alımı ise 4’er takım yapılmıştır. 4 adet çakşır ve 4 çift çizme alımı sadece peykba-şı, başeski ve kethüda için yapılmaktadır. Çakşırlardan 2 tanesi ve çizmelerin 2 çifti muhtemelen peykbaşı için alınmış olmalıdır.

Bahariyelik olarak alınan kisvelerin fiyatları incelendiğinde fiyatların 1172, 1183, 1184, 1185, 1186, 1188 ve 1204 yıllarında genel olarak sabit seyrettiği görül-mektedir. Ancak fiyatlar ve işçi ücretleri 1219’dan sonra olağanüstü artış kaydetmiş-tir. Kavuk fiyatı genelde 300 akçe olarak seyretmesine rağmen 1204’te 360 akçeye çıkmıştır. Çaltapanların fiyatı 1172’de 310 akçe iken, 1183-1888 arası 330 akçeye, 1204’te de 450 akçeye yükselmiştir. Çaltapanların her biri için 1172’de 200 akçe, 1183-1188 arası ve 1204’te ise 128’er akçe işçilik ücreti ödenmiştir. Ğaytan (kay-tan) alımına ilişkin sadece bir verinin tespit edilmesi bu aksesuarın diğer kıyafet ve aksesuarlara göre daha geç yıprandığını bu nedenle alımın nadiren yapıldığını akla getirmektedir. Entari fiyatları genelde sabit seyrederken 1172 yılında her bir entari için 230 akçe işçilik ücreti ödenmişken 1183-1188 yılları arası ve 1204’te 220 akçe işçiliğe verilmiştir. Fılar, 1172’de 210 akçeden alınmış iken, 1183-1188 yılları arası ve 1204’te 170 akçeden alınmıştır. Anlaşılan 1172 yılı diğer yıllara göre bazı fiyatla-rın yüksek olduğu bir yıldır. Fılar 1219-20 ve 1225 yıllafiyatla-rında ise 660 akçeye yüksele-rek olağanüstü bir artış kaydetmiştir.

Peykân-ı hassa mensuplarına her yıl her biri 160 akçeden 30 bin akçelik fılar parası da verilmektedir. Fılar parasının bahariye kisvesi alımı dışında verildiği anla-şılmaktadır (16 B 1174)39.

Tablo 2’de görüleceği üzere 1172-1204 yılları arasında bahariyelik kisve fi-yatları ve işçilik ücretleri sınırlı oranda yükselmişken 1219’dan sonra olağanüstü artış kaydetmiştir.

(7)

Tablo 2: Peykân-ı Hassaya Alınan Bahariye Kisveler Bahariye Kıyafet ve Aksesuarlar 1172 40, 1183-118841 Yılları Arası ve 1204’te42 121943-1220 44ve 122545 Yılı

Fiyatı (Akçe) İşçilik (Akçe) Fiyatı (Akçe) İşçilik (Akçe)

Donluk 600 330 1440 780

Destar-ı bendi 1400 - 2400

Kavuk 300-360 - 810

Çantapan Kalevişi Atlas 310-450 128-200 540 480

Çakşır 400 250 1080 540

Bursa Kutnusu Entari 1200 220-230 2040 780

Dizge 210 - 900 Fılar 210-170 660 Tozluk 200 330 Çizme 300 720 Ğaytan 26 (1204 Yılı) 1.2. Kışlık Üniformalar

Peykân-ı hassa mensuplarına kışlık elbise olarak genelde İngiltere çukasından dolama, destar-ı bendi, kavuk, fılar, fılarlar için ğaytan (kaytan), tozluk, Bursa kutnu-sundan mamul entari, salta çakşırlık çuka, çantapanlara kalevişi atlas, dizge ve çizme alımı yapılmıştır. Dolama, destar-ı bendi, kavuk ve entari her ocak mensubu için bi-rer adet alınmıştır. Dolamaların kapakları ve etekler atlas kumaştan olup dolamalar sırma dökmeler ile bezenmiştir. Kışlık çakşır sadece peykbaşı, başeski ve kethüda için toplam 5 adet, çizme ise sadece başeski ve kethüda için 5 çift alınmıştır. Fılar, tozluk ve dizge ise genelde sadece ocağın sıradan mensupları için 20 çift alınmıştır.

Bu malzemelerden bazıları muhtemelen daha az yıpranmış olmaları nedeniy-le bazen alıma tabi tutulmamıştır. Hem bu nedennedeniy-le hem de ekonomik istikrarsız-lıklar nedeniyle kışlık kisve alımlarında masraflar farklı oranlarda seyretmiş gözük-mektedir. Tablo 3’te görüleceği üzere bahariyelik kisve alımları genel olarak ince-lendiğinde, 1182-1195 yılları arasında gerek giysi fiyatları gerekse de işçilik ücretleri sınırlı oranda yükselmişken 1216’dan sonra çok daha yüksek oranda artış kaydet-miştir. Kışlık kıyafetler içerisinde en dikkat çekici olanı İngiltere çukasından yapılan dolamalarla ilgilidir. Nitekim bir adet dolamanın işçiliği, dolamanın kendi fiyatından bile yüksek seyretmiştir.

(8)

Tablo 3: Peykân-ı Hassaya Alınan Kışlık Kisveler Kışlık Kıyafet ve Aksesuarlar 118246 119147, 119548 121649 Fiyatı (Akçe) İşçilik (Akçe) Fiyatı (Akçe) İşçilik (Akçe) Fiyatı (Akçe) İşçilik (Akçe)

İngiltere Çuka Dolama 450 600 450 700 480 1320

Dolamaların Kapaklarına ve Eteklere Atlas

300 300 300

Dolamalara Sırma Dökme 9 9 15

Çakşır 400 180 400 300 600 480

Destar-ı bendi 1440 1440 1800

Kavuk 300 360 660

Fılar 180 240 480

Bursa Kutnusu Entari 1000 1000 1680

Tozluk 180 180 300

Çizme 300 360 480

Çantapanlara Kalevişi Atlas 320 200 300 240 480 360

Dizge 240 600

Fılarlara Ğaytan 54

1.3. Bayramlık Üniformalar

Peykân-ı hassa ocağına bayramlık olarak alınan malzemeler şunlardır: Kan-naturalara İstanbulkârî (İstanbul işi) kaftan, frenksiz eteklik, eteklik için sandal kumaş, çantapanlar için kalevişi atlas kumaş, kaftanlara sırma dökme, kaftanlara ve kannaturalara kılbedan (kılabdan) saçak, entari (orijini belli değil), dizge, fılar (fıla), tozluk, çizme ve çakşır.

Kannaturalar için alınan İstanbulkârî frenksiz diba kaftan, çantapanlar için kalevişi atlas ve entari 16’şar adet alınmıştır. Ocak mensuplarının sayıları 1175 ve 1181 yıllarında 16 kişiden meydana geldiği için bu alım normal gözükmekte iken 1208 yılında ocakta görev yapan kişi sayısı 25 olduğu halde alım yine eskiden oldu-ğu gibi 16 adet olarak yapılmıştır. Kaftanlar için 480 (muhtemelen dirhem) sırma dökme ve 1740 dirhem kılbedan saçak kullanılmıştır. Dizge, fılar ve tozlukta genel olarak 14’er çift alınmış olup peykbaşı ve kethüda için alım yapılmamıştır. Çizme ve çakşır ise ikişer çift alınmakta olup sadece peykbaşı ve kethüda için alınmıştır. Burada dikkati çeken noktalardan birisi başeski için baharlık ve kışlık elbise alımı yapılırken ve bu durum kayıtlarda ayrı bir şekilde kategorize edilmişken bayramlık için yapılan alımlarda adına rastlanmamasıdır.

(9)

Kışlık ve baharlık elbise alımlarında her ocak mensubu için kavuk ve destar-ı bendi adlı başlık alımı yapılırken bayramlık elbise alımlarında başlık alımı yapılma-mıştır. Kıyafetleri daha süslü ve canlı göstermek için kullanılan sırma ve dökmeler de sadece kışlık ve bayramlık kıyafetlerde kullanılmıştır. Bayramlık için alınan elbise masrafları incelendiğinde fiyatların 1175-1208 yılları arasında çok fazla artış kaydet-mediği görülecektir. Bakınız: Tablo 4.

Tablo 4: Peykân-ı Hassaya Alınan Bayramlık Kisveler Bayramlık Kıyafet ve

Aksesuarlar 1175Fiyatı 1181 1208

(Akçe) İşçilik (Akçe) Fiyatı (Akçe) İşçilik (Akçe) Fiyatı (Akçe) İşçilik (Akçe) Kannaturalara İstanbulkari

Frenksiz Diba Kaftan 660 660 660

Frenksiz Diba Eteklik 660 15750 660 660

Çantapanlar için Kalevişi Atlas 330 330 330

Kaftanlara Sırma Dökme 12 12 12

Entari 900 900 900 Dizge 230 240 240 Fılar/Fıla 180 180 180 Tozluk 210 210 210 Çizme 300 300 300 Çakşır 320 320 320

Eteklik İçin Sandal 72 72 72

Kaftan ve Kannaturalara

Kılbedan Saçak 45 45 45

2. Aksesuarlar ve Fiyatları

Peykân-ı hassa neferlerinin kullandığı belli başlı aksesuarlar şunlardır: Tas (başa takılan kask), ğadare (kadare/kılıç), kuşak (kemer), hışt, teber (balta), hançer vs. takımlardır. Bunlar 3 yılda bir defa ya tamir ya da tecdîd (yenileme) edilmektedir. Aksesuarlar için yapılan tamir ya da yenileme işlerini peykbaşı ya da kuyumcubaşı takip etmektedir. Zaman zaman işlemlerin uzadığı görülmektedir. Nitekim bazı bel-geler tamir ve tecdîd için 1210 yılı Muharrem ayında izin verilen malzemelerin 1210 yılı Ramazan ayında, 1213 yılı Şevval’inde izin verilen malzemeler için ise 1214 yılı Şevval’inde hazine tezkiresi çıkarıldığını göstermektedir50. Görüldüğü üzere 1210

yılı Muharrem’inde yapılan tecdîd ve tamir faaliyeti kısa bir sürede yapılarak Rama-zan ayına yetiştirilmişken 1213 yılında yapılan işlem ortalama 1 yıl sürmüştür.

(10)

Aksesuarların 1204, 1210 ve 1214 yıllarında tamir ve tecdîdi, Darphane-i Amire Emini’nin gözetiminde Rûz oğlu adlı zımmi (gayri Müslim vatandaş) tara-fından yapılmıştır.Bu dönemde Peykân-ı hassa mensuplarının (neferât) tamir ve tecdîd edilen takımları şunlardır: 16 adet tas, 16 adet sim (gümüş) teber, 28 ğadare, 28 adet sim kuşak, 14 adet sim sağîrî hışt ve 2 adet altın hışttır. Tamir ve tecdîd için 6750 kuruş masraf yapılmıştır. Bu masrafın 1033 kuruş 14 paresi sim, 1381 kuruş 13 paresi altın, 640 kuruş 10 paresi bakır (tas vs. için), 80 kuruşu atlas, kirpas gibi masraflara ayrılmıştır. Sim masrafı 12 ğadare, 16 kuşak, 16 teber ve 14 hışt için, al-tın masrafı ise 28 kuşak, 28 ğadare, 16 teber, 14 hışt ve 16 tas için yapıldığına göre peyklerin üzerinde bulunan aksesuarlarda altın ve gümüşün aksesuarlarda ortak kul-lanıldığını söyleyebiliriz. Bu aksesuarlardan tas dediğimiz başlıkta ise altın ve bakır birlikte kullanılmıştır (5 Ra 1217)51.

Peykân-ı hassa mensuplarının tabanca ve tasları, Cuma, Ramazan ve Kurban bayramları gibi bazı önemli zamanlarda52 çeşitli sorguçlarla süslenerek daha göz alıcı

bir şekilde hazırlanmıştır. Sorguçlar çabuk yıprandığı için bir yıl tecdîd bir yıl tamir edilmiştir53. Bununla beraber bunun istisnaları da olmuştur. Nitekim sorguçlar 1184

yılına gelinceye kadar her yıl tamir olunduğu halde, sefer zamanları yaklaşınca 1185 ve 1186 senelerinde olduğu gibi tamiri terk edilerek54 1187 yılında tamir, 1188

yılın-da tecdîd, 1189, 1190, 1191 yıllarınyılın-da tamir, 1192, 1193 ve 1194 yıllarınyılın-da ise tecdîd ve tamir edilmiştir (26 S 1194)55.

Sorguçlar genelde Ramazan aylarında tamir edilmektedir. Bu amaçla peyk-başı tarafından müfredat defteri hazırlanarak gerekli işlemler yürütülmektedir (23 Ş 1199)56. Sorguçlarla ilgili masraflar da İstanbul Duhan Gümrüğü malından

karşı-lanmaktadır 57.

Sorguç tamir ve yenilenmesinde dikkat çeken bir diğer nokta peyk sayısının fazla olduğu dönemlerde bile tamir ve tecdîdin 17 adet tas ve 12 adet tabanca sorgu-cu ile sınırlı tutulmasıdır.

12 adet tabanca sorgucunun tamiri için 2400 adet siyah, 108 adet beyaz sor-guç gerekmektedir. 12 adet tabancanın her birine ortalama 200 adet siyah sorsor-guç kullanılmaktadır. Bu sorguçların genelde 884 adedi sağlam olduğu için tamir geriye kalan 1624 adet sorguç üzerinde yapılmaktadır. 1624 adet sorgucun her biri için 30 akçe masraf yapılmaktadır. 12 adet tabancanın her biri için sorguç ustasına 240 akçe para verilmektedir. Yapılan diğer masraflarla beraber 12 adet tabancanın sorguç masrafları toplam 54.000 akçeye karşılık gelmektedir58. Tabancalar için kullanılan

siyah ve beyaz sorguçlar “balığçın” (balıkçıl) tüyünden yapılmaktadır (9 N 1175- 8 L 1180)59.

(11)

Tas denen kasklar için 14 adet siyah, 2 adet beyaz sorguç kullanılmaktadır. Serpeykan için ise 1 adet rengi belirtilmeyen sorguç kullanılmıştır60. Ancak 15 L

1194 tarihli vesikada sorguçlar siyah, beyaz ve balığçın (balıkçıl) olarak kategorize edilirken serpeykânın tas sorgucunun da beyaz olarak kategorize edildiği görülmek-tedir61. Buna göre peykler içerisinde sadece peykbaşı, kethüda ve başeski kasklarında

beyaz sorguç kullanılmaktadır, diyebiliriz. Başeski ve kethüdanın kullandığı 2 adet beyaz sorgucun her birine 3600’er akçe, peykbaşıya mahsus 1 adet sorguç için 1200 akçe, 14 adet Peykân-ı hassa mensubunun kullandığı sorgucun her birine ise 1400 akçe masraf yapılmıştır. Tasların ağızlarına atlas (600 akçe) ve 16 adet tasın tamiri vs. için verilen usta parası vs.yi de dikkate alırsak kask için toplam 32.440 akçe62

mas-raf yapılmıştır.

Kaskta kullanılan sorguçlara dikkat edilirse peykbaşının kullandığı sorguçla-rın hem sıradan neferlerin hem de başeski ve kethüdanın kullandığı sorguçlardan daha az masraflı olduğu görülecektir. Bunun nedeni sorguçların ucuzluğundan de-ğil, peykbaşının sorguçlarının daha az yıpranmış olmasından kaynaklanmış olmalı-dır (19 N1196)63.

Görüldüğü gibi Osmanlı Devleti, devletin büyüklüğünü halka adeta sergile-mek için peyklerini altın, gümüş ve sırmalardan meydana gelen aksesuarlar ile atlas ve kirpas kumaşlarla donatmıştır.

17 adet tas sorgucu için yapılan tamir masrafları incelendiğinde 1140 yılında 278,5 kuruş (8,5 kuruşu devlet lehine indirim yapılmış), 1159 yılında 440 kuruş (20 kuruşu devlet lehine indirim yapılmış), 1181 yılında ise 478 kuruş (48 kuruşu devlet lehine indirim yapılmış) masraf yapılmıştır. Tas sorguçlarından 14’ü 25’şer akçeden, 3’ü ise 30’ar akçeden tamir görmüştür. Belgede 3 tas sorgucu ayrı tasnif edildiğine göre muhtemelen bunlar peyklerin üst düzeylerine ait sorguçlardır. Tasların ağızla-rına ise 2,5 akçeden 2 hasa atlas harcanmıştır (22 Ş 1181)64. Harcanan atlas parası

23 L 1194’te de toplam 5 akçeye tekabül etmektedir65. Tasların ağızlarına harcanan

atlas miktarı değişmemekle beraber fiyatları ileriki tarihlerde olağanüstü artış kay-detmiştir. Nitekim 23 Ş 1199’da ve 4 B 1221’de66 toplam 600 akçeye yükselmiştir67.

Tasların ağızlarına atlas dışında 1 top da kırmızı “botuk bezi” (480 akçe) kul-lanılmıştır ( 4 B 1221)68.

(12)

Resim 1: Peyklerin İmajı69

3. Peykân-ı Hassa Ocağına Alınan Kıyafet ve Aksesuar Fiyatlarında Ya-pılan İndirimler

Ocak için yapılan muhtelif alımları takip etme görevi peykbaşıya ait olup peykbaşının yapmış olduğu masrafların bir kısmı “mîrî tenzili” adı altında devlet le-hine azalmıştır. Miri kesintileri hem 18. yüzyılda hem de 19. yüzyılda genelde aynı oranda seyretmiştir. Bakınız Tablo 5, 6, 7, 8.

(13)

Tablo 5: Bahariye Elbise Alımlarında Yapılan İndirimler

Alımın Türü Masraf

(kuruş) Miri İçin Yapılan İndirim(kuruş) Ödenmesi İstenen Masraf(kuruş) Miri İçin yapılan İndirim (%) Tarih Bahariye Elbise 1285 85 1200 0,07 26 S 117270 Bahariye Elbise 1286 136 1150 0,11 20 L 118371 Bahariye Elbise 1286 136 1150 0,11 2 M 118472 Bahariye Elbise 1286 136 1150 0,11 3 Ra 118573 Bahariye Elbise 1286 136 1150 0,11 10 S 118674 Bahariye Elbise 1286 156 1130 0,12 23 M 18875 Bahariye Elbise 1425,5 125,5 1300 0,09 12 B 20476 Bahariye elbise 2739,5 39,5 2700 0,01 121977 Bahariye elbise 2739,5 39,5 2700 0,01 19 Za 122078 Bahariye elbise 2739,5 39,5 2700 0,01 6 M 122579

Tablo 6: Kışlık Elbise Alımlarında Yapılan İndirimler Alımın Türü Masraf

(kuruş) Miri İçin Yapılan İndirim (Kuruş) Ödenmesi İstenen Masraf (Kuruş) Miri İçin yapılan İndirim (%) Tarih Kışlık Elbise 1827 330 1497 0,18 7 L 118280 Kışlık Elbise 1940 300 1640 0,15 13 S 119181 Kışlık Elbise 1940,5 240,5 1700 0,12 11 L 119582 Kışlık Elbise 1940,5 220,5 1720 0,11 29 Z 120083 Kışlık Elbise 3262,5 162,5 3100 0,05 21 Ra 121684 Kışlık Elbise 2739,5 39,5 2700 0,01 121985 Kışlık Elbise 4119 19 4100 0,005 12 C 122586

Tablo 7: Bayramlık Elbise Alımlarında Yapılan İndirimler

Alımın Türü Masraf

(kuruş) Miri İçin Yapılan İndirim (Kuruş) Ödenmesi İstenen Masraf (Kuruş) Miri İçin yapılan İndirim (%) Tarih Bayramlık Elbise 2541 141 2400 0,06 6 N 117587 Bayramlık Elbise 2531,5 131,5 2400 0,05 26 S 118188 Bayramlık Elbise 2636,5 136,5 2500 0,05 3 Z 120889

(14)

Tablo 8: Sorguç Alımlarında Yapılan İndirimler

Alımın Türü Masraf

(kuruş) Miri İçin Yapılan İndirim (Kuruş) Ödenmesi İstenen Masraf (Kuruş) Miri İçin yapılan İndirim (%) Tarih Tabanca ve tas sorguçlarının tamiri 720 35 685 0,05 17 N 1190 90 Tabanca ve tas sorguçlarının tamiri 720 20 700 0,03 119391 Tabanca ve tas sorguçlarının tamiri 720 20 700 0,03 19 N1196 92 Tabanca ve tas sorguçlarının tamiri 720 20 700 0,03 23 Ş 1199 93 Tabanca ve tas Sorguçlarının tamiri 1655 4 B 1221 94 Tabanca ve tas sorguçlarının tecdîdi 1251 51 1200 0,04 23 L 1194 95 Tabanca ve tas sorguçlarının tecdîdi 1251 51 1200 0,04 119496 Teber, kuşak, hışt vs. takımların tamir ve tecdîdi 7581 831 6750 0,11 5 Ra 121797 Sadece tabanca sorguçları tamiri (12 adet) 448 28 420 0,06 9 N 117598 Sadece tabanca sorguçları tamiri (12 adet) 448 28 420 0,06 8 L 118099

C. Peykân-ı Hassa Mensuplarının Maaş ve Terfileri

Peykân-ı Hassa Ocağı içerisinde yapılan görevler gedik (benefice) sistemi çerçevesinde yapılmaktadır. Emeklilik, ölüm100, yaşlılık101 veya terfiler dolayısıyla

görevinden ayrılan kişilerin gediği ocak mensupları arasında kurallara uygun bir şe-kilde dağıtılmaktadır. Böyle bir durumda peykbaşı tarafından bir i’lâm (bilgilendir-me yazısı) hazırlanmakta ve Babüssaade Ağası tarafından durum arz edilerek gerekli tayin veya terfiler yapılmaktadır102. Boşalan bazı müjdeciliklere tayin için sadece

serpeykân-ı hassa değil, müjdeci-i evvelin de (birinci müjdeci/müjdecibaşı) zaman zaman Babüssaade Ağası’na arzlar yaptığı görülmektedir103.

(15)

Boşalan gediklere alt düzeyde bulunan görevliler kıdemlerine göre getiril-mektedir. Bununla beraber gediklere tayin farklı şekillerde de olabilmiştir. Nitekim müjdecibaşılık gediği boşaldığı zaman bu göreve direkt olarak müjdeci şakirdi104

veya kethüda105olan kişi sahip olabilmiş, başeski serodalığa, seroda olan kişi

serbö-lük106 veya müjdeci-i sanilik (ikinci müjdecilik)107 gediğine yine serbölük olan kişi

de kethüdalık gediğine direkt olarak geçebilmiştir108. Vefat nedeniyle boşalan bazı

gediklerde ölen kişinin gediği ocak mensupları arasında kurallara uygun olarak pay-laştırılmıştır (10 L 1233)109.

Müjdecilik için yapılan atamalarda müjdecibaşıların görüşleri önemli görül-mektedir. Ancak müjdecibaşının da her zaman isabetli bir öngörü de bulunamadı-ğı anlaşılmaktadır. Mesela Ankara, Bolu, Kırşehir ve tevabii (civar) kazalara gelen hacıların haberlerini getirmek için müjdeci olarak atanan Abdullah veled-i Hüseyin birkaç ay sonra ihtiyarlığı nedeniyle “rukûb ve nuzûka” (inip kalkmaya) bile kudreti olmadığı gerekçe gösterilerek yerine Seyyid Mehmet veled-i Hacı İbrahim atanmış-tır (Şaban 1211-Zilhicce 1211)110.

Müjdeci vefat ettiği zaman aldığı aylığın yarısı ailesine kalmaktadır (20 M 1264)111.

Gedikten ayrılma bazen kişinin bir başkası lehine kendi isteği ile çekilmesi ile de söz konusu olabilmiştir (13 S 1172 /4 Ca 1218)112.

Mülazım-ı evvel olan kişi kethüda113, müjdeci-i sani114, başeski115 gibi muhtelif

görevlerde de bulunabilmiştir.

1088’li yıllarda peykler dışında ayrı bir merasim bölüğü olan şatırların da Peykân-ı Hassa Ocağı mensupları içerisinde sayıldıkları görülmektedir. Nitekim Şatır Ahmet Yusuf‘un gediği ile ilgili dağılım anlatılırken “şatır” Peykân-ı hassa men-supları arasında ifade edilmiştir. Şatır Ahmet Yusuf başka bir dirliğe geçtiği için gedi-ği, şatır İbrahim Halil, Serbölük Medan Abdullah, seroda Mustafa Kuru, Hasan Halil ve peykân çavuşu Süleyman Abdullah arasında paylaştırılmıştır (27 Ra 1088)116.

Gediği boşalan bir kişinin gediğinin ocak mensupları arasında nasıl dağı-tıldığına ilişkin şu örneği verebiliriz: Peykân-ı hassa mütekaidlerinden (emekli) Ahmet isimli mülazım sermüjde vefat edince 42 akçe yevmiyesi ocakta bulunan diğer mütekâidler arasında Tablo 9’da gösterildiği üzere bölüştürülmüştür (25 Ca 1216)117.

(16)

Tablo 9: Gedik Taksimi ( 25 Ca 1216) 118

Peykân-ı Hassa Mensuplarının Adı Görevi Yevmiyesi

(Akçe) Zam Miktarı (Akçe)

Toplam Aldığı Yevmiye

Mehmet Tabbah Kayseri Serpeykân-ı Hassa 18 1 19

Ahmet veled-i Hacı Hasan Kethüda 6 1 7

Hasan veled-i Mehmet Sinob(p) Serbölük 36,5 1 38

Osman Abdullah Seroda Mülazım-ı Evvel 28 1 29

Ali veled-i Mehmet 5 1 6

Mehmet Mehmet Başeski 29 1 30

Hasan veled-i Hasan 34 1 35

Mustafa veled-i Ahmet 21 1 22

Osman veled-i Hüseyin 23 1 24

Mustafa veled-i Mehmet 36 1 37

Mehmet Sadık veled-i Hasan 12 1 13

Yahya veled-i Abdullah Mülazım 45 1 46

Mehmet veled-i Mustafa Tabbah 29 1 30

Seyyid Ömer veled-i Ahmet Tabbah Mülazım-ı Evvel 12 2 14

Osman veled-i Ali Sinob (p) 32 1 33

Ömer veled-i Osman Mülazım 17 1 18

Ahmet veled-i Hasan Tabbah 7 2 9

Mehmet Emin veled-i Ali Köprü (Yer Adı) 79 1 80

Seyyid Osman veled-i Ahmet Boyabad 20 1 21

Abdullah veled-i Hüseyin 6 1 7

Mustafa veled-i Ahmet 11 1 12

Halil Hasan 10 1 11

Ahmet Hacı Mehmet 3 1 4

Hüseyin-Ahmet Mülazım-ı Evvel 3 1 4

İsmail Mustafa 3 1 4

Ahmet Ali Tabbah 7 2 9

Mehmet Musa 14 1 15

Mustafa Abdullah 3 1 4

Hasan veled-i Mehmet 4 6 10

Hasan Abdullah Mülazım-ı Evvel 36 4 40

(17)

D.Peykân-ı Hassa Mensuplarının Hac Görevi: Müjdecilik

Hacı kafilesi ile sürrenin (Hac vesilesiyle Mekke-Medine’ye gönderilen he-diyeler) Hicaz’a gidiş-dönüşünün güvenli bir şekilde gerçekleştirildiğini padişaha bildirmekle görevli Peykân-ı hassa görevlisi müjdeci olarak adlandırılmaktadır. Hac yapmanın zorluklarından dolayı bu kişilerin getirdiği haberler genellikle sevindirici olduğu için bu haberi getirene müjdeci denmiştir. Bu çerçevede peykler içerisinde kıdemli olan bazı kişiler, her yıl birinci ve ikinci müjdeci adıyla hac yolculuğunda görevlendirilmiştir. Padişahın Şam Valisi’ne gönderdiği fermanla Suriye’ye giden müjdecilerden birisi Şam’da kalıp hacıların hac yapıp dönmesini beklemiş, diğeri ise müjdecibaşı adıyla hacılarla beraber hacca gidip hac yaparak119 Mekke Emiri’nin

haccın esenlik içinde bittiğini bildiren mektubuyla Şam’a dönmüştür. Daha sonra müjdeciler Şam Valisi’nin de mektubunu alarak hac kafilesinden önce, haccın gü-venli bir şekilde yapıldığını müjdelemek amacıyla İstanbul’a doğru hareket etmişler-dir (Atalar, 1999: 182-183).

Müjdecilerden sadece hacıların gidiş-dönüşü ile ilgili bilgiler alınmamıştır. Devlet Şam valiliğine atama yapacağı zaman görevden azledilen valinin görevi bı-rakıp bırakmadığı konularında da müjdecilerden aldığı bilgi doğrultusunda hareket etmiştir120.

Hac yolcuğunda 6 müjdeci görev yapmaktadır. Bunlardan 3’ü birinci müjde-ci, 3’ü ise ikinci müjdeci olarak adlandırılmaktadır (22 Ra 1190)121.

Osmanlı Devleti içerisinde bulunan bütün müjdecilikler Peykân-ı Hassa Oca-ğına özgü olup müjdeci olarak görevlendirilen kişiler, müjdeci-i evvelin inhası (tayin yazısı) ve Babüssaade Ağası’nın arzıyla Peykân-ı Hümâyûn’a nişan-ı hümâyûn ve-rilmesi suretiyle atanmaktadır(8 N 1210)122 (…ber vech-i maişet tevcih ve nişan-ı

hümayun..). Müjdecilik kapsamında tutulan bütün kazaların müfredatı (içeriği), hangi kazaların hangi sancaklara dahil olduğu vs. mevkûfât ve divan-ı hümâyûn ka-lemlerinde belirlenmektedir (5 R 1211)123. Müjdecilerden birisi diğerinin başkanı

durumundadır. Başkan olan kişiye sermüjdeci (müjdecibaşı) veya müjdeci-i evvel denmektedir 124.

Müjdecibaşı tayin edilecek kişinin önceden devlete önemli görevlerde hiz-metler yapmış olması, yapılan tayinlerde önemli bir kriter olarak görülmektedir.Bu çerçevede kişinin yeniçerilerin en kıdemlisi olması, enderun orijinli olması, zülüflü teberdârân-ı hassa görevlilerinden (hademe, kethüda vs.) olması gibi unsurlar müj-decibaşı tayininde etkili olmuş gözükmektedir125.

1. Müjdecilerin Mevlit Törenlerindeki Rolleri

Müjdeciler Hicaz tarafına kendilerine bir emri ali verilerek gönderilmiştir. Bu emri alinin üst tarafında padişahın yazısı (mübarek hattı hümayunu) bulunmakta-dır126. Müjdeci-i evvel ve saniler, İstanbul’a gelirken Mekke Emiri’nin Osmanlı

(18)

ha-nına gönderdiği duanâme ve kâimesini127, ayrıca Şam Valisi’nin hacıların selametle

Şam’a ulaştıklarını gösteren kâimesi (buyruk) ve Şam Kadısı’nın bir kıta ilâmını (bilgi notu) getirmişlerdir. Belirtilen nâmeler her yıl, Sultan Ahmet Camisi’nde “mevlid-i şerif” töreni yapıldığı gün, padişahın huzurunda okunup daha sonra divan-ı hümâyûnda bir büroda muhafaza altına alınmıştır128. Mekke Emiri

müjdeci-başı aracılığıyla İstanbul’a hediye hurma da göndermiştir. Bu hurmalar mevlid-i şerif okunduğu gün valide sultan, şehzadeler vs. kişilere takdim edilmiş, 4 kutu hurma da Babıali’ye gönderilerek orada bulunanlara ikram edilmiştir129.

Müjdecibaşının getirdiği, Mekke Emiri ve Şam Valisi’ne ait mektupların, her yıl Hz. Peygamber’in doğumu nedeniyle yapılan Mevlit törenine getirilmesi gerek-lidir. Bu evraklar gelmeden törenin başlatılmadığı anlaşılmaktadır. Nitekim müjde-cibaşı bir nedenle karantinaya 130 alınıp da gelişi uzadığı zamanlar da bile gerekirse

bu mektupların vapurla İzmir’e oradan da İstanbul’a gönderilmesi konusunda acele edilmesi hususunda telgraflar gönderilmiştir (9 Ra 1276)131.

2. Müjdecilerin Mevlit Törenleri ve Hac Vesilesiyle Taltifi: Hil’at ve Bahşişler

Mevlit törenlerinde peykân-ı hassa mensuplarına Halep Cizyesi Mevkûfu akçesinden ihsanlarda (bahşiş) bulunulmaktadır. Bu amaçla Peykân-ı hassadan pa-dişaha bir arzuhal yazılarak yapılacak ihsan konusunda talepte bulunulmaktadır. Ya-zılan arzuhalde Peykân-ı hassa mensupları “ber mûtâd-ı kadîm ihsân-ı hümâyûnları i’tasıyla (kendilerinin) mesrûr buyrulması (sevindirilmesi)” taleplerini dile getir-mişlerdir132. Verilen bahşişin miktarı “1500 kuruş” tur133.

Birinci ve ikinci müjdecilere her yıl Miri Hazine’den (devlet hazinesi) 6 adet hilat (hil’at/kaftan) parası verilmektedir. Hilatlerin paraları Ruznamçe-i evvel kale-minden (bürosundan) derkenar olunup ödenmesi için sermüjde, müjdeci-i evvel, müjdeci-i sani tarafından ortak bir şekilde talepte bulunulmaktadır (19 Ra 1177)134.

Hac yolcuğu sırasında 6 müjdeci görev yapmaktadır. Bunlardan 3’ü birinci müjdeci, 3’ü ikinci müjdecidir (22 Ra 1190)135. Hilat talebi için verilen arzuhali

bi-rinci müjdecilerden birisi diğer bibi-rinci müjdeciler adına, ikinci müjdecilerden birisi de diğer ikinci müjdeciler adına ortak olarak vermektedir136. 22 Ra 1190’da arzuhali

veren birinci müjdeci olarak Hacı Ali, ikinci müjdeci olarak Hacı Mehmet137, 16 R

1212’de ise birinci müjdeci olarak Hacı Mehmet Emin Ağa’nın adı 138 geçmektedir.

Hilat olarak verilen elbiselerden üçü “hil’ât-i a’lâ-i cedîd”, üçü ise “hil’ât-ı hass-ı cedîd” olarak tanımlanmaktadır (22 Ra 1190)139. Bu elbiseler her yıl

(19)

Müjdeci-i evvel ve sanilere her yıl Birun Hazinesi’nde bulunan üç “cedid el-bise hilat kuşaklık” ve üç “cedîd alâ elel-bise hilat” giydirilmekte ve bunların masrafları devlet tarafından karşılanmaktadır. Bu elbiselerden hilat kuşaklık 28 kuruştan top-lam 84 kuruş, ala hilat elbise ise 19 kuruştan toptop-lam 57 kuruşa (genel toptop-lam 141 kuruş) tekabül etmektedir (19 Ra 1177) 141. Hilat parası 22 Ra 1190142 ve 15 Ra

1193’te143 her bir birinci müjdeci için 18 kuruş, her bir ikinci müjdeci için 12

ku-ruş olmak üzere toplam 90 kuku-ruştur. Görüldüğü gibi müjdecilere verilen hilat parası sonraki yıllarda 141 kuruştan 90 kuruşa düşmüştür.

Müjdecilere her yıl hacıların selametle İstanbul’a gelmesi nedeniyle de bah-şiş verilmektedir. İstanbul Gümrüğü’nden (İstanbul Mukataası Malı) karşılanan bu para, birinci müjdeciye 10 akçe, ikinci müjdeciye ise 5 akçe olarak verilmiştir144.

Hacıların Şam’a ulaştıklarını bildiren Şam Valisi’nin başçukadarı (başçuha-dar) ve ikinci çukadarına da İstanbul Gümrüğü’nden bahşişler verilmektedir. Bahşiş başçukadar (çukadar-ı evvel-birinci çukadar) için 20 akçe, ikincisi için ise 10 akçe olarak tespit edilmiştir145.

Hacılar Mekke’den dönerken konakladıkları her menzil için müjdeciler ta-rafından padişaha haber getirilmektedir. Bu haberleri getiren kişiler de “çukadar” (çuhadar) olarak anılmaktadır. Bu haberleri getiren kişilere padişah tarafından her yıl bahşiş verilmektedir. Bu bahşişler haber getiren birinci çukadar için 20 akçe, ikin-ci çukadar için ise 10 akçedir. Ancak ikinikin-ci çukadar için verilen 10 akçenin de 20 akçeye çıkarılması için talepte bulunulmuştur. Bu çukadarlara verilen bahşişlerde İstanbul Tütün Gümrüğü Mukataası’ndan karşılanmaktadır. Çukadarlara bahşiş verilmesi hususunu da birinci ve ikinci müjdeciler sultana dilekçe yazarak dile getir-mektedirler (22 Safer 1176)146.

3. Müjdecilerin Hac Yolculuğu Sırasında Takip Ettikleri Güzergahlar ve Harcırahları

Osmanlı döneminde hac yolculuğu kara ve denizyolu olmak üzere iki şekilde gerçekleştirilmiştir. Rumeli ve Anadolu’dan gelen hacı adayları devlet tarafından or-ganize edilen iki büyük kervana dahil olarak hac yapmışlardır. Yolculuk gidiş-dönüş olarak ortalama 8-9 ay kadar sürmektedir. Yolculuk süresinin uzun oluşu ve hacca giden kişilerin güvenli bir şekilde gidiş geliş yapabilmesi için belli yol güzergahları ve bu yollar üzerinde hacıların konaklama yapabilecekleri menziller kurulmuştur. Güzergah olarak çoğunlukla İstanbul-Şam (Damascus)-Mekke hac yolu kullanılır-ken az da olsa İstanbul-Kahire-Mekke yolu tercih edilmiştir. İstanbul-Kahire-Mekke hattında denizyolu önem kazanırken İstanbul-Şam-Mekke karayolu uzun olmakla birlikte elverişli bir güzergahtır. Üsküdar’dan başlayıp Anadolu’nun sağ kol güzer-gahını takip ederek Şam’a ve buradan da Medine ve Mekke’ye ulaşan güzergah

(20)

üze-rinde bulunan belli başlı menziller şunlardır: Üsküdar, Eskişehir, Ereğli, Adana, An-takya, Hama, Tabutkurusu, Bedr-i Huneyn, Güzelceburke, Konya, Ayn-ı Zerkâ ve Ma‘an, Bi’r-Ali, Müzeyrib ve Şam. Bu menzillerde toplam 62 günlük bir konaklama yapılmaktadır (Sak- Çetin, 2005: 199-200, 216, 259).

Sürre-i hümâyûn deniz yoluyla gönderildiğinde hareket Receb-i şerif’in 12. günü yapılmaktadır. Ancak hacıların, Şam’a vaktinden evvel gelerek sefil olduğu tes-pit edilince sürre-i hümâyûnun Şaban’ın 14. günü yani Berat Gecesi müjdecibaşılar-la beraber hareket etmesi kararmüjdecibaşılar-laştırılmıştır147. Bu amaçla gemilere binecek kişiler

için Moskov (Rus) ve Nemçe (Avusturyalı) tüccarından ve Akdeniz kayıklarından gemiler tedarik edilmesi, gümrükçü ve reisler kethüdası vs. kişilere emirler gönde-rilerek gelecek kişilerin kumanyalarının hazırlanması konusunda özen gösterilmesi istenmiştir148.

Bir sancakta bulunan bütün kazaların müjdecibaşılığı tek bir kişi tarafından idare edilmekle beraber bir müjdecibaşı birden fazla sancağın müjdecibaşılığını tek başına veya ortaklaşa birden fazla kişi ile de yürütebilmektedir. Nitekim Hacı İbra-him, Aydın, Saruhan, Menteşe, Kütahya, Teke, Karahisar-ı Sahib sancaklarıyla Hü-davendigar Sancağı kazalarından Bursa, Tarhala, Soma, Bergama, İlice-i Bergama ve Nevahi-i Bergama kaza ve köylerinin müjdecibaşılığı görevini yapmaktadır. Bun-lardan Ma’nisa (Manisa), Menteşe, İzmir, Gördes, Akhisar, Alaşehir, Karahisar-ı Sahib, Simav, Balıkesîrî (Balıkesir), Kütahya, Menemen, Güzelhisar, Biga, Sandıklı kasaba ve köyleri ile ‘Uşak kazaları müjdeciliğinin yarısı, müjdecibaşı İsmail veled-i Hacı Ali tarafından, diğer yarısı ise müjdecibaşı Hacı İbrahim tarafından ayrı ayrı beratlarla ortaklaşa yerine getirilmiştir (5 R 1211)149.

Hüdavendigar Sancağı müjdecibaşılığına dahil 5, Menteşe Sancağı müjdeci-başılığına dahil 33, Karahisar-ı Sahib Sancağı müjdecimüjdeci-başılığına dahil 15, Teke San-cağı müjdecibaşılığına dahil 8, Aydın sanSan-cağı müjdecibaşılığına dahil 18, Saruhan Sancağı müjdecibaşılığına dahil 16 ve Kütahya Sancağı müjdecibaşılığına dahil 26 kaza bulunmaktadır (5 R 1211)150.

Hangi müjdeciliklerin hangi sancak dahilinde olduğu ile ilgili detaylar mevkûfât ve divan-ı hümayun kalemlerinde hazırlanmaktadır (5 R 1211)151.

Görüldüğü gibi müjdecilik tahsis edilen yerler kendi içerisinde muhtelif şe-killerde kategorize edilmiştir. Buna göre Bursa (Hüdavendigar Sancağı) müjdeciliği müjdeci-i evvel olanlara152, Halep ve Şam müjdeciliği sadece Peykân-ı hassa ocağı

emekdarlarına özgü bila-tayin (tayin yapılmadan) yerine getirilen müjdecilikler ola-rak tespit edilmiştir153.

(21)

3.1. Amasya ve Mülhakatı Müjdeciliği

Amasya ve mülhakatına dahil müjdecilikler Nevşehir, Ürgüb(p), Karahisar, İncesu, Kayseriye (Kayseri), Bozok, Zile, Çorum, İskilib(p), Osmancık, Merzifon, Köprü, Çayıralan, Samsun, Bafra, Sinob(p), Boyabad kazalarını içermektedir. Bu kazaların müjdeciliğini Hacı Abdülkadir bin Hacı Hüseyin yapar iken ölünce yerine öz oğlu Seyyid Mehmet Sadık atanmıştır (1211)154.

3.2. Bursa (Hüdavendigar) Müjdeciliği

Bursa Sancağı müjdeciliği müjdeci-i evvel olanlara özgü bir müjdeciliktir. Hüdavendigar Sancağı Müjdecibaşılığına dahil belli başlı yerler Bursa, Tarhala mea Soma kazası, İlice-i Bergama, Bergama (Belğama) ve Nevâhi-i Bergama’dır (5 R 1211)155. Bergama ve tevabii müjdeciliği 8 N 1210’da156 Bursa Müjdecibaşılığı’na

ilhak edilmiş, 28 C 1210157 da da Hasan adlı kişi müjdecibaşı olarak tayin edilmiştir.

Hacı Hasan vefat edince yerine Hacı Mehmet Emin Ağa müjdeci-i evvel olarak tayin edilmiştir (17 B 1212)158.

3.3. Halep ve Şam Müjdeciliği

Halep ve Şam müjdeciliği sınırları içerisinde Üsküdar’dan Şam’a varıncaya kadar yol üzerinde bulunan İznikmid (İzmit), Geyve, Bilecik, Konya, Karaman, Ada-na, Sayda ve Trablus gibi kazalar bulunmaktadır. Buraların müjdeciliği Müjdeci-i evvel Hacı Salih’e tevcih edilmiştir 159.

3.4. Müjdecilere Verilen Harcırahlar

Müjdeci-i evvel ve sani olanlara her yıl Haremeyn-i Şerifeyn Hazinesi’nden 6250 kuruş, Babüssaade Ağası nezaretinde olan Haremeyn-i Muhteremeyn Evkafı’ndan 1500 kuruş160 olmak üzere toplam 7750 kuruş harcırah verilmektedir.

Müjdecilerin asıl görevleri hacıların mektup torbalarını getirip götürmek olduğu halde masraflarını çıkarmak için ücret karşılığında hacıların yüklerini de taşımaya mecbur kalmışlardır. Bu çerçevede müjdecilerin mektup torbaları artmış, buna bağlı olarak da menzilhanelerde daha fazla menzil bargirine (beygir) ihtiyaç duyulmuş-tur. Bu nedenle müjdecilerin harcırahlarına Hazine-i Amire’den 2250 kuruş daha eklenerek toplam harcırahları 10.000 kuruşa çıkarılmıştır (4 Ş 1211)161.

Harcırah talebiyle ilgili dilekçeyi diğer arkadaşları adına müjdeci-i evvel vermektedir. Harcırah dilekçesi verebilmek için müjdecilerin “bir yolu (yoldan) geldiği(nin) mukayyed” olması gerekmektedir162.

Görev sırasında vefat eden müjdecilerin harcırah ve aldıkları diğer bahşişler mirasçılarına kalmaktadır. Böylelikle geride kalan dul eş ve yetim çocukların geçim-leri de sağlanmış olmaktadır. Bu tür durumlarda dilekçeler Der-saadet’te müjdeci-lere mahsus teşrifat odasına verilmekte ve değerlendirmeye alınmaktadır. Dilekçe Meclis-i Vala’da görüşüldükten sonra alınan karar padişahın onayına sunulmaktadır (24 R 1266)163.

(22)

4. Müjdecilerin Yolculuk Sırasında Karşılaştıkları Sorunlar

Müjdecilerin görevlerine zaman zaman kötü niyetli bazı kişiler tarafından müdahale edilmiştir. Bu durumda müjdeci yaşadığı sorunu müjdecibaşıya bildirir, müjdecibaşı da sorunla ilgili gerekli araştırmayı yaptıktan sonra bir üst düzey gö-revli olan Babüssaade Ağası’na durumu bildirerek olayın aydınlatılmasını sağlamış-tır164. Müjdecilere kimsenin müdahale etmemesi ve165 müjdecilerin hacıların Şam’a

güvenle kavuştuğunu belirten yazıyı zamanında İstanbul’a götürmesi için yolcu-lukları esnasında “bir dakika (bile) oyalanmalarına izin verilmemesi ve kendilerine menzil bargirlerinin verilmesi konusunda özen gösterilmesi için bölgelerde görev yapan kadı ve naiplere zaman zaman fermanlar gönderilmiştir166. Bununla beraber

yollarda “nişancılık ve tanecilik” gibi nedenler ileri sürülerek müjdecilerin görevle-rine muhtelif müdahaleler olmuştur. Nitekim Aydın, Saruhan, Menteşe, Kütahya, Teke, Karahisar-ı Sahib sancaklarıyla Hüdavendigar Sancağı kazalarından Bursa, Tarhala, Soma, Bergama, İlice-i Bergama ve Nevahi-i Bergama kaza ve köylerinin müjdecibaşılığı, Hacı İbrahim adlı kişinin uhdesinde iken İzmir, Manisa ve Kırka-ğaç bölgelerinde Bursa, Tarhala mea Soma, Bergama, İlice-i Bergama ve nevahi-i Bergama kazalarının Hacı İbrahim’in uhdesi dahilinde bulunan müjdeciliklerden olmadığı dile getirilerek müdahaleler yapılmıştır167. Sürre-i hümâyûnun geçtiği

böl-gelerden, ihtiyaç duyulan malzemelerin makul fiyatlardan alınması konusunda da padişaha arzlar sunulmuştur. Nitekim geçilen bu yollar üzerinde bulunan bazı kişi-ler hac yolcularının yolcu olmalarından faydalanarak fiyatları yükseltip fazla kazanç sağlama eğilimi içerisine girmişlerdir168. Müjdecibaşıların görev sırasında hızlı

hare-ket edip oyalanmaması için geçtikleri yollar üzerinde bulunan kasaba ve şehirlerden zaman zaman güvenceler (taahhüt) alınmıştır. Bu konuda devlet özel olarak “tatar-ı âsâfi”(vezirliğe mensup bir haberci) çıkarıp kasaba ve şehirlere emirler göndererek halkın müjdecibaşıları oyalamamasını sağlamıştır. Böylelikle onların İstanbul’a daha hızlı haber getirmesi sağlanmıştır. Mesela 11 Ra 1212’de Tatar-ı Âsâfî Seyyid Ahmet ile gönderilen bir emir gereğince İznik, Lefke, Geyve, Seydigazi (Seyitgazi), Eskişe-hir, Bolvadin, Ilgın, İshaklı kazalarından bu şekilde bir taahhüt alınmıştır169.

5. Müjdeciler Aracılığıyla Gönderilen Hediyeler

Müjdecibaşılar hem İstanbul’dan kutsal topraklara hem de kutsal topraklar-dan İstanbul’a muhtelif hediyeler taşımışlardır.

Müjdecibaşıların Üsküdar’dan Şam’a gidinceye kadar 28 çift mektup hurcu taşıdıkları anlaşılmaktadırlar. Bu yükler için 35 adet bargir kullanılmaktadır. Bu bar-girlerin ücretleri devlet tarafından karşılanmaktadır. Ancak müjdecibaşıların dönüş-leri esnasında yükdönüş-leri daha fazla olduğu için 35 bargir yeterli olmamış bu nedenle bedelleri “ref’-i menzil” akçesinden karşılanmak koşuluyla 17 adet daha bargir ve-rilmiştir170.

(23)

Her yıl müjdecibaşılar aracılığıyla Mekke’de bulunan muhtelif kişilere ferâş-ı şerife ve zevrak mektupları gibi muhtelif hediyeler gönderilmiştir171. Bu

mektuplar-dan zevrak mektubu Mekke’de zevrak denen testi ile hacılara zemzem suyu dağıtan hademeye, ferâşet mektubu ise Kâbe’nin temizlik işlerini yapan kişiye yaptıkları bu kutsal işten dolayı gönderilen hediyeyi bildiren mektuplardır (Devellioğlu, 1962: 308, 1424). Müjdecibaşı Şaban-ı Şerif’in 15’inde hareket edeceği için Haremeyn-i Muhteremeyn’e mektup vs. gönderecek kişilerin hediyelerini belirtilen bir vakte ka-dar Evkaf-ı Hümâyûn Hazinesi’ne getirip müjdecibaşıya vermesi hususunda İstan-bul, Üsküdar, Galata ve Havass-ı Refia’da ilanlar yapılması için mahalle imamlarına, İstanbul Kadısı’na, zabtiye müşir ve kaymakamına muhtelif emirler gönderilmiş-tir172.

Müjdecibaşı’ya Mekke’den dönüşleri sırasında da ferâşet ve zevrak mektupla-rı torbalamektupla-rı verilmektedir. Bu torbalar sahiplerine, Evkaf-ı Hümâyûn Nezareti’nden gelen emir yazısı gereğince, Müdüriyet Hazinesi’nde müdürün gözetimi altında mü-hürle tasdik altına alınarak elden teslim edilmektedir173. Müjdecibaşılar’a teslim

edil-mek üzere emanet edilen bu hediyelerle ilgili bazı defterler tutulmuştur. Bu defterler müfredat defteri olarak adlandırılmaktadır. Bu defterlerde Mekke-i Mükerreme’de ferâş-ı şerife ve zevrâk vekilleri tarafından müjdecibaşına, İstanbul’da bulunan ehl-i ilim, ehl-i örf veya muhtelif vatandaşlara gönderilmek üzere verilen bazı hediyelerin bulunduğu torbalar ile ilgili kayıtlar bulunmaktadır. Bu kayıtlar, torbaların içeriğine ilişkin olmayıp sadece hediye torbalarının kimden kime gönderildiği ile ilgili isim-leri içermektedir. Mesela 38 nolu torba için “Babıali’de sakin Delil Merhum Sey-yid Haşim Efendi mahdumu SeySey-yid Abdülhamit Efendi’den Çarşanba (Çarşamba) Pazarı’nda Mehmet Ağa Cami-i Şerifi İmam-ı evveli Hacı Hafız Edhem Efendi’ye”, 601 Nolu torba için “Zemzem sakası Ömer’den Mahmut Paşalı Cami İmamı İbra-him Edhem Efendi’ye İlyaszade’den” vs. şeklinde kayıt tutulmuştur. Kayıtlarda ba-zen hediyelerin muhtelif kişilere gönderileceğine ilişkin genel ifadeler kullanılmıştır. Müfredat defterinde içeriğe ilişkin herhangi bir bilginin olmamasının nedeni gelen hediye torbalarının müjdecilerin hareket anı sırasında dar bir zamanda getirilerek hurçlara konması nedeniyledir. Belirlenen müfredat defterlerinden birisi bir defada 688 kişiye hediye torbaları gönderildiğini göstermektedir. 688 hediyeden 58 tane-si son anda getirilen torbalar olduğu için kime gönderildiği ile ilgili itane-simler deftere “bazı zevat” şeklinde yansımıştır (8 Safer 1293)174. Bu hediyeler dışında

müjdeci-başıya her yıl Şam valisi tarafından mehâri (mekâri) deve (dizginli yularlı deve) vs. verilmiş175, bu çerçevede müjdecibaşı Şam Valisi’nin çukadarı ile beraber İstanbul’a

“bögren bohçası” ve muhtelif hediyeler de getirmiştir. Bu hediyeler ise Enderun-ı hümâyûna gönderilmiştir176.

(24)

Resim 2: Haremeyn’e gönderilen hediyelerin konduğu torbalar177

Sonuç

Peykân-ı Hassa Ocağı tören ve haberleşme amaçlı kurulmuş bir ocaktır. Ocak mensupları özellikle kamuya açık olarak yapılan törenlerde altın, gümüş, bakır, sır-ma, dökme ve sorguçlarla bezenmiş kıyafet ve aksesuarlar giyerek törenlerin göste-rişini artırmışlardır.

Ocak mensupları için mevsimine göre muhtelif kumaşlardan elbise ve akse-suar imal edilmiştir. Ocak için yapılan bütün masraflar İstanbul Duhan Gümrüğü Mukataası’ndan karşılanmıştır.

Ocak mensuplarının başlarında tas adı verilen kask ile destar-ı bendi olarak isimlendirilen sarık ve kavuk, bedenlerinde ise Musul orijinli don, Bursa orijinli en-tari ve İngiliz orijinli dolama bulunmaktadır. Ellerinde teber, bellerinde kuşak ve hançer, kask ve tabancalarında ise sorguç bulunmaktadır. Peyklerin her birinin ta-bancası için 200 adet siyah, 9 adet beyaz sorguç kullanılmıştır. Bu sorguçlar balıkçıl tüyünden yapılmıştır.

Peyklerin tas denen kaskları için ise 14 siyah, 3 beyaz sorguç kullanılmıştır. Kasklarda kullanılan beyaz sorguçları sadece ocak zabitleri kullanabilmiştir. Bütün kaskların ağızlarına atlas kumaş ve kırmızı botuk bezi kullanılarak kaskın peykin bo-ğazına zarar vermesi engellenmiştir.

Peyklerin aksesuar olarak kullandığı 44 kuşak, 40 ğadare, 32 teber, 16 tas ve 28 hıştın sayısının ocak mensuplarından fazla olması ve bunların bir kısmının altın bir kısmının ise gümüşten mamul olması, bu aksesuarların farklı törenlere özgü ola-bileceğini düşündürmektedir.

(25)

Ocak mensupları dizge (dizlik) denen dize kadar gelen kısa pantolon, ayak-larında ise kaytan denen kordon iplerle bezenmiş hafif ayakkabı fılar178ve tozluk

giymektedir. Bu kıyafetler peyklerin, padişah emirlerini yerine ulaştırmada hareket etmelerini oldukça kolaylaştırmış gözükmektedir. Yapılan alımlardan peykbaşı ve diğer bazı ocak zabitlerinin fılar yerine çizme, dizge yerine de çakşır giydikleri anla-şılmaktadır. Peykbaşı dışındaki bazı zabitler için zaman zaman çizme yanında fılar ve dizge alımı da yapılmıştır.

Ocak mensuplarının çantapanları baharlık, kışlık ve bayramlık olmak üzere yılda dört defa yenilenmiştir. Bu amaçla çantapanlar kalevişi (muhtemelen kalem işi yani ince işçilikli) atlas kumaşlarla bezenmiştir.

Peyklerin her bayramda kannaturaları da yenilenmektedir. Kannaturalar179

İstanbul işi diba (ipekli) kaftandan mamul olup içine şeker konan şekerdenlik anla-mında olmalıdır. Bu kaftanlar sırma dökme ve kılabdan saçaklarla bezenmiştir.

Peykler uzak mesafelere yürüyerek veya koşarak gittiği için ağızları kuruduk-ça susuzluklarını gidermek amacıyla taşıdıkları şekerlerden yemişlerdir. Kannatu-raların sadece bayramlarda alınması bayramlarda yapılan törenlerde vatandaşlara peykler tarafından şeker ikramları yapıldığını da düşündürmektedir.

Peykân-ı Hassa Ocağı mensupları emekliye ayrıldıkları zaman daha önce devlete yaptıkları hizmet göz önüne alınarak Halep ve Şam müjdecibaşılığı gibi çok önemli bir görevle onurlandırılmış, böylece emekliliklerinde bile Kâbe’yi tekrar gör-me şerefini elde etmişlerdir.

Peyklerin yevmiyeleri kıdemlerine göre değişmektedir. Boşalan gedikler ocak mensupları arasında dağıtılmıştır. Ocakta terfi yolu her zaman açıktır. Devlet kendisine sadakatle hizmet eden ocak mensuplarını emekli oldukları zaman da ko-rumuş onlara emekli maaşı bağlamıştır. Vefat ettiklerinde ailelerine maaş bağlanmış-tır. Peyklerin maaşlarına “ulufe” adı verilmektedir.

Ocak mensuplarının yevmiyeleri zaman zaman artırılmıştır. Yapılan zamlar-da en düşük derecedeki peyk ile, en üst düzeydeki peyke genelde aynı oranzamlar-da terfi/ zam verilmiştir. Hatta bazen en düşük düzeydeki peyk daha fazla zam bile alabilmiş-tir.

(26)

Sonnotlar

1 Bektâşî ve Alevîler de çeşitli kimseler arasında tasnif edilmiş, oniki görev belirlenmiştir. Bunlar;

dede, rehber, gözcü, çerağcı, zakir, ferraş, saka, sofracı, pervane, peyk (haberci), iznikçi ve bekçidir (Sarıkaya, 2010: 7)./ Alevi adabı gereği bir Alevi köyüne pir gelmeden önce köyde bulunan “rehber”e bir sepet elma gönderilir, rehberde peyk vasıtası ile her haneye bir elma dağıtarak, dedenin geleceğini ve “görgü cemi”nin yapılacağı günü bildirirdi (Banaz Türkmen Kurultayı- http://www. hubyar.net/index.php?option=com_content&view=article&id=129&Itemid=97: 2010).

2 Başbakanlık Osmanlı Arşivi (BOA), C.. SM.., Dosya 36, Gömlek 1841, Vesika 1, 2,3. 3 BOA, C.. SM.., Dosya 147, Gömlek 7355.

4 BOA, C.. AS.., Dosya 1078, Gömlek 47514. 5 BOA, C.. SM.., Dosya 153, Gömlek 7662, Vesika 2. 6 BOA, C.. SM.., Dosya 7, Gömlek 349.

7 BOA, C.. SM.., Dosya 93, Gömlek 4691, Vesika 2,3. 8 BOA, C.. SM.., Dosya 116, Gömlek 5831, Vesika 1. 9 BOA, C.. SM.., Dosya 106, Gömlek 5324.

10 BOA, C.. SM.., Dosya 109, Gömlek 5478, Vesika 3. 11 BOA, C.. AS.., Dosya 954, Gömlek 41449, Vesika 1. 12 BOA, C.. SM.., Dosya 81, Gömlek 4069, Vesika 2. 13 BOA, C.. SM.., Dosya 94, Gömlek 4740. 14 BOA, C.. SM.., Dosya 107, Gömlek 5394.

15 BOA, C.. SM.., Dosya 34, Gömlek 1708, Vesika 2,3. 16 BOA, C.. SM.., Dosya 31, Gömlek 1591, Vesika 2,3. 17 BOA, C.. SM.., Dosya 15, Gömlek 757, Vesika 2. 18 BOA, C.. SM.., Dosya 147, Gömlek 7355. 19 BOA, C.. AS.., Dosya 1078, Gömlek 47514. 20 BOA, C.. SM.., Dosya 153, Gömlek 7662, Vesika 2.

21 BOA, C.. SM.., Dosya 36, Gömlek 1841, Vesika1, 2,3./BOA, C.. SM.., Dosya 7, Gömlek 349./BOA,

C.. SM.., Dosya 116, Gömlek 5831./ BOA, C.. SM.., Dosya 106, Gömlek 5324./ BOA, C.. SM.., Dosya 93, Gömlek 4691, Vesika 2,3./ BOA, C.. AS.., Dosya 954, Gömlek 41449, Vesika 1./ BOA, C.. SM.., Dosya 81, Gömlek 4069.

(27)

23 BOA, C.. SM.., Dosya 94, Gömlek 4740. 24 BOA, C.. SM.., Dosya 113, Gömlek 5678. 25 BOA, C.. SM.., Dosya 173, Gömlek 8687.

26 BOA, C.. SM.., Dosya 34, Gömlek 1708, Vesika 2,3. 27 BOA, C.. SM.., Dosya 31, Gömlek 1591, Vesika 2,3. 28 BOA, C.. SM.., Dosya 67, Gömlek 3384, Vesika 2. 29 BOA, C.. SM.., Dosya 172, Gömlek 8643, Vesika 2.

30 BOA, C.. SM.., Dosya 164, Gömlek 8243./ Miri tenzili yapıldığına ilişkin herhangi bir kayıt

bulunmamaktadır.

31 BOA, C.. SM.., Dosya 29, Gömlek 1467, Vesika 1, 2. 32 BOA, C.. SM.., Dosya 31, Gömlek 1591, Vesika 2,3. 33 BOA, C.. SM.., Dosya 34, Gömlek 1708, Vesika 2,3. 34 BOA, C.. SM.., Dosya 45, Gömlek 2290, Vesika 1, 2. 35 BOA, C.. SM.., Dosya 34, Gömlek 1708, Vesika 2,3. 36 BOA, C.. SM.., Dosya 67, Gömlek 3384, Vesika 2. 37 BOA, C.. SM.., Dosya 122, Gömlek 6115.

38 BOA, C.. SM.., Dosya 45, Gömlek 2290, Vesika 1, 2. / BOA, C.. SM.., Dosya 31, Gömlek 1591,

Vesika 2,3.

39 BOA, C.. SM.., Dosya 127, Gömlek 6388. 40 BOA, C.. AS.., Dosya 1078, Gömlek 47514.

41 BOA, C.. SM.., Dosya 109, Gömlek 5478, Vesika 1,2, 3. / BOA, C.. SM.., Dosya 116, Gömlek

5831./ BOA, C.. SM.., Dosya 106, Gömlek 5324./BOA, C.. SM.., Dosya 81, Gömlek 4069./ BOA, C.. AS.., Dosya 954, Gömlek 41449, Vesika 1.

42 BOA, C.. SM.., Dosya 34, Gömlek 1708, Vesika 3. 43 BOA, C.. SM.., Dosya 67, Gömlek 3384, Vesika 2. 44 BOA, C.. SM.., Dosya 172, Gömlek 8643, Vesika 2. 45 BOA, C.. SM.., Dosya 122, Gömlek 6115, Vesika 3.

46 1181 ve 7 L 1182’de 25 kişiye kışlık elbise için 1497 kuruşluk masraf yapılmıştır. (miri tenzili

yapıldıktan sonra) BOA, C.. SM.., Dosya 93, Gömlek 4691, Vesika 2,3.

(28)

48 BOA, C.. SM.., Dosya 107, Gömlek 5394. / BOA, C.. SM.., Dosya 113, Gömlek 5682. 49 BOA, C.. SM.., Dosya 15, Gömlek 757, Vesika 2.

50 Nitekim tamir ve tecdîd 1188’de peykbaşı, 1196’da ise kuyumcubaşı tarafından yapılmıştır. BOA,

C.. SM.., Dosya 124, Gömlek 6244, Vesika 1.

51 BOA, C.. SM.., Dosya 124, Gömlek 6244, Vesika 2. 52 BOA, C.. SM.., Dosya 36, Gömlek 1841, Vesika1, 2,3. 53 BOA, C.. SM.., Dosya 164, Gömlek 8243.

54 BOA, C.. SM.., Dosya 132, Gömlek 6630. Vesika 1. 55 BOA, C.. SM.., Dosya 113, Gömlek 5678, Vesika 1, 2, 3. 56 BOA, C.. SM.., Dosya 126, Gömlek 6331.

57 BOA, C.. SM.., Dosya 164, Gömlek 8243. 58 BOA, C.. SM.., Dosya 169, Gömlek 8472. Vesika 2.

59 BOA, C.. SM.., Dosya 54, Gömlek 2703, Vesika 2. / BOA, C.. SM.., Dosya 59, Gömlek 3000./ BOA,

C.. SM.., Dosya 54, Gömlek 2703, Vesika 2. / BOA, C.. SM.., Dosya 59, Gömlek 3000.

60 BOA, C.. SM.., Dosya 169, Gömlek 8472. Vesika 2. 61 BOA, C.. SM.., Dosya 113, Gömlek 5678.

62 Tas ve tabanca sorguçları için yapılan masraflar küçük değişiklikler dışında genelde aynı oranda

seyretmiştir. Mesela taslar için 1190’da 40 akçe daha az masraf gösterilmiştir. BOA, C.. SM.., Dosya 132, Gömlek 6630. Vesika 1,2.

63 BOA, C.. SM.., Dosya 169, Gömlek 8472. Vesika 2. 64 BOA, C.. SM.., Dosya 36, Gömlek 1841, Vesika1, 2,3. 65 BOA, C.. SM.., Dosya 113, Gömlek 5678.

66 BOA, C.. SM.., Dosya 164, Gömlek 8243. 67 BOA, C.. SM.., Dosya 126, Gömlek 6331. 68 BOA, C.. SM.., Dosya 164, Gömlek 8243. 69 (Uzunçarşılı, 1988: 602).

70 BOA, C.. AS.., Dosya 1078, Gömlek 47514. 71 BOA, C.. SM.., Dosya 116, Gömlek 5831, Vesika 1. 72 BOA, C.. SM.., Dosya 106, Gömlek 5324.

(29)

74 BOA, C.. AS.., Dosya 954, Gömlek 41449, Vesika 1. 75 BOA, C.. SM.., Dosya 81, Gömlek 4069, Vesika 2. 76 BOA, C.. SM.., Dosya 34, Gömlek 1708, Vesika 2,3. 77 BOA, C.. SM.., Dosya 67, Gömlek 3384, Vesika 2. 78 BOA, C.. SM.., Dosya 172, Gömlek 8643, Vesika 2.

79 Miri tenzili yapıldığına ilişkin herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. BOA, C.. SM.., Dosya 122,

Gömlek 6115.

80 BOA, C.. SM.., Dosya 93, Gömlek 4691, Vesika 2,3. 81 BOA, C.. SM.., Dosya 94, Gömlek 4740.

82 BOA, C.. SM.., Dosya 107, Gömlek 5394./ BOA, C..SM.., Dosya 113, Gömlek 5682. 83 BOA, C.. SM.., Dosya 173, Gömlek 8687.

84 BOA, C.. SM.., Dosya 15, Gömlek 757, Vesika 2. 85 BOA, C.. SM.., Dosya 67, Gömlek 3384, Vesika 2. 86 BOA, C.. SM.., Dosya 45, Gömlek 2290, Vesika 1, 2. 87 BOA, C.. SM.., Dosya 153, Gömlek 7662, Vesika 2. 88 BOA, C.. SM.., Dosya 7, Gömlek 349.

89 BOA, C.. SM.., Dosya 31, Gömlek 1591, Vesika 2,3. 90 BOA, C.. SM.., Dosya 132, Gömlek 6630, Vesika 1,2. 91 BOA, C.. SM.., Dosya 169, Gömlek 8472. Vesika 1. 92 BOA, C.. SM.., Dosya 169, Gömlek 8472, Vesika 2. 93 BOA, C.. SM.., Dosya 126, Gömlek 6331.

94 BOA, C.. SM.., Dosya 164, Gömlek 8243./Miri tenzili yapıldığına ilişkin herhangi bir veri

bulunmamaktadır.

95 BOA, C.. SM.., Dosya 113, Gömlek 5678. 96 BOA, C.. SM.., Dosya 169, Gömlek 8472. Vesika 1. 97 BOA, C.. SM.., Dosya 124, Gömlek 6244, Vesika 1. 98 BOA, C.. SM.., Dosya 54, Gömlek 2703, Vesika 2. 99 BOA, C.. SM.., Dosya 59, Gömlek 3000.

100 26 C 1171 tarihli belge.BOA, C.. SM.., Dosya 52, Gömlek 2643, Vesika 1./ 27 Cemâziyelevvel 1176

(30)

101 26 C 1171 tarihli belge. BOA, C.. SM.., Dosya 52, Gömlek 2643, Vesika 1. 102 BOA, C.. SM.., Dosya 96, Gömlek 4836.

103 BOA, C.. SM.., Dosya 77, Gömlek 3884.

104 BOA, C.. SM.., Dosya 18, Gömlek 911. / BOA, C.. SM.., Gömlek 94. 105 BOA, C.. SM.., Dosya 92, Gömlek 4641. / BOA, C.. SM.., Gömlek 1697. 106 BOA, C.. SM.., Dosya 92, Gömlek 4641.

107 BOA, C.. SM.., Gömlek 519.

108 BOA, C.. SM.., Dosya 92, Gömlek 4641. 109 BOA, C.. SM.., Dosya 115, Gömlek 5752.

110 BOA, C.. SM.., Dosya 96, Gömlek 4836./ BOA, C.. SM.., Dosya 96, Gömlek 4816.

111 Müjdeci Ömer Ağa vefat edince aldığı 100 kuruş maaşın yarısının eşine verilmesi için padişaha arz

yapılmıştır. BOA, İ. DH.., Dosya 163, Gömlek 8484.

112 BOA, C.. SM.., Dosya 13, Gömlek 700, Vesika 1, 2, 3. / BOA, C.. SM.., Dosya 23, Gömlek 1180. 113 BOA, C.. SM.., Dosya 18, Gömlek 911.

114 BOA, C.. SM.., Gömlek 519.

115 BOA, C.. SM.., Dosya 92, Gömlek 4641. 116 BOA, C.. SM.., Dosya 19, Gömlek 994. 117 BOA, C.. SM.., Dosya 147, Gömlek 7355.

118 BOA, C.. SM.., Dosya 147, Gömlek 7355./ 15 Ra 1173 tarihli bir diğer terfi ve maaş cetveli için

bakınız: BOA, C.. SM.., Dosya 140, Gömlek 7005.

119 Bazı müjdecibaşılar görevden ayrıldıkları zaman da kutsal topraklara olan ilgilerini devam

ettirmişlerdir. Hatta bazıları aileleri ile beraber oralara yerleşmişlerdir. Devlet bu durumda olan kişileri bile kendi korumasına alarak bu kişilerin her türlü ihtiyaçlarının karşılanması konusunda Mısır ve Cidde valilerine emirler göndermiştir. BOA, A. MKT., Dosya 23, Vesika No: 33, Vesika 1,2.

120 BOA, HAT, 227/12622.

121 BOA, C.. EV.., Dosya 613, Gömlek 30916. 122 BOA, C.. EV.., Dosya 299, Gömlek 15245. 123 BOA, C.. SM.., Dosya 21, Gömlek 1086, Vesika 1, 2.

124 Aynı konuyu anlatan aynı tarihli iki farklı belgede Hacı Hasan adlı kişinin Babüssaade Ağası’na

verdiği arz da Hacı Hasan’ın unvanı müjdecibaşı ve müjdeci-i evvel olarak verilmiştir. BOA, C.. SM.., Dosya 96, Gömlek 4836./BOA, C.. SM.., Dosya 96, Gömlek 4816./

Referanslar

Benzer Belgeler

Bulgular: Behçet hastalarında plazma Lp(a) ve diğer akut faz reaktanlarının düzeyleri, kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı

Genç şair Ne­ cip Fazıl’m nice güzel şiirlerini, “mürşit”liğini ilan etmiş yaşlı Necip Fazıl yok etmeye çalışmış, yayınla­ nan “Bütün Eserleri”

1961 yılından itibaren Tahran, Beyrut ve Zürih basın ataşeliklerinde bulunan Selim Baban, Türkiye Turizm Kurumu kurucuları.. arasında da yer

Tıp Fakültesindeki yüksek öğreni­ mini yanda bırakan Çambbel, ön­ ce yazarlık, sonra öğretmenlik, ar­ dından da milletvekilliği görevlerin­ de bulundu..

Kendisi on altı yaşında yani altmışında öldüğüne göre kırk yıldan fazla bir zaman evvel ( On beş yaşın geceleri ) adlı bir şiir nıecıııuasile

Bir otobüs şoförünün üstü­ ne sıktığı yangın söndürme cihazı ile kurtarılan Artin Penik el yazılı protesto mek­ tubunda “ Kahbece günahsız

Gü­ nün birinde , Saray bacalarının birin - de çıkan küçük bir yangın, fırsat olarak kullan ılır, bu yangının Şehtab tarafından yapıldığı söz b irliğ

tanıyanları bilen Ma’rûf!; K‟nın ismi; Ey bilinen Ma’rûfların en hayırlısı! 139 Diğer zikirler aynı şekilde devam etmişlerdir. 36 bakanların en iyisi!;