• Sonuç bulunamadı

Anadolu'da Salgın Hastalıklar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Anadolu'da Salgın Hastalıklar"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ANADOLU’DA

SALGIN HASTALIKLAR

1

1 Yazarı belli olmayan bu yazı, Eşref Edib Fergan bey ait olduğunu düşündüğümüz, Sırat-ı Müstakim, 7 Temmuz 1327/23 Recep 1329/20 Temmuz 1911, C. 6, S. 150, s. 317’de yayınlanan bir makalenin sadeleştirilmesinden müteşekkildir, (Sad.).

(2)

Çok defalar söyledik ve yine de söyleyeceğiz, asla söylemekten usanmayacağız ki Osmanlı Devleti’nin

asıl gövdesi Anadolu’dur. Böyle olmakla beraber yetim gibi en az ba-kılan da o mübarek parçadır. Zavallı Anadolu, vatanı iç ve dış düşmanlara karşı saklamak için gürbüz evlatları-nı, Karadağ, Bulgar hudutlarına, Ma-lisör kayalıklarına, Yemen çöllerine gönderir, ana, ata ocaklarından ayı-rır; o soğuk dağlar, o ateşli kumlar, bu itaatkâr, bu sâdık kahramanların birçoğuna kardan, ottan mezar olur; böylece seneden seneye tarlayı sü-recek sağlam kullar, nesli arttıracak koçyiğitler eksilir, durur. Sanki bunlar yetişmemiş gibi, diğer taraftan salgın hastalıklarla o ana, ata ilini kavurmak-ta, ıssızlamakta (sahipsiz bırakmakta), isyanlar, muharebelerle yarışa çıkmış gibidir. İşittiklerimiz doğru ise şu sıra-larda; kolera, Anadolu’nun bazı köyle-rini zehirli diliyle yalayıp büsbütün yok etmiştir. Memleketin her tarafından çok iyi havadis alan Renin geçen

nüs-halarının birinde şu bilgileri veriyor ki, ne kadar çok okur, çok düşünülürse o kadar faydadır.

“Kütahya’da bir müddet-ten beri hüküm süren kolera şiddet kazanmıştır. Edindiğimiz bilgilere göre hastalığın ortadan kaldırılması için İstanbul’dan gönderilen doktorlar ile mahallince istihdam edilen hekimler büyük bir netice elde edememişlerdir. Hiç kimse hastasını haber vermediğin-den hastalık bağlı olarak ilerlemekte-dir. Hastalığa yakalanmış pek çok kim-se varsa da gizli kalmaktadır.

Kütahya kasabasında vaziyet böyle pek elîm, pek feci olduğu gibi buraya bağlı olan yerler de bize iyim-serlik verecek bir mahiyette değildir. Kütahya köylerinde kolera kıştan beri mevcut imiş, kışın şiddeti ve yerli hal-kın cahilliği sonucu olarak hastalık o

(3)

zaman duyulmamış. Beş on gün önce kolera pek ziyade tehditkâr bir vaziyet aldığından köylüler hükümete mü-racaat etmişler. Nahiye merkezi olan Tavşanlı’da kolera çok zarar vermekte olduğu gibi mezkûr nahiyeye bağlı köylerde bu hastalığa yakalanan ve ölenlerin miktarı korkunç rakamlara ulaşmıştır.

Böyle bir elîm durum karşısın-da her hamiyetli Osmanlı’nın kalbinde derin bir eza hissetmemesi mümkün değildir; her yerde nüfusun artma-sı için akla gelen gelmeyen bin türlü araçlara başvuruluyor. Bekârlardan vergi almak gibi üçten çok evladı olan pederlere yardım vermek gibi tedbir-ler şimdi kalemimizin ucuna gelen araçlar cümlesindendir. Müzmin, da-imî, hastalıkların ortadan kaldırılma-sını araştırmada ihmal göstermek bir günah ise kolera gibi afetlerin imhası

emrinde müsamaha göstermek cüret-kârâne bir cinayet olur.

Biz toplumumuzun böyle bir cinayeti kabul etmeyeceğine katiyet-le eminiz. Binaenakatiyet-leyh ümit ederiz ki İçişleri ve Sağlık Bakanlıkları vs. mer-ciler hemen Kütahya’nın imdadına yetişirler. Kolerayı oradan def etmek pek kolay: Mademki burada toplanan doktorlar her nasılsa halkın güvenini elde edememişlerdir. Yerlerine başka-ları, uzman olanbaşka-ları, buraya getirilmeli ve bunlar bu uğurda ne gerekiyorsa, para, alet, edevat ve kimyevi maddeler vb. gibi araçlarla donatılmalı ve des-teklenmelidir.

Bu gibi durumlarda bir dakika-lık gecikme tamiri mümkün olmayan büyük bir hata teşkil eder. Kütahya, milli tarihimizde pek muazzez bir yeri olan, bu temiz ve feyyaz-kâr Osmanlı

yurdunun, bir zamanlar güzel sanatları dillerde destan olan bir güzellik par-çasının kolera gibi bir facia afetinden kurtarılması küçük bir çabaya bağlıdır. Bu çabanın esirgenmesi en kutsal va-tanın sinesinde kapanmaz yaralar aça-caktır.”

Anladık: İsyanları, yabancılar teşvik

ediyor, birtakım şöhret düşkünü, şahsi menfaat kölesi müfsitler de onlara alet oluyor… Bu isyanları bir defa patlat-tıktan sonra, askersiz, silahsız söndür-mek de mümkün değil. Binaenaleyh birkaç senedir sonu gelmeyen askeri sevkiyat zorunludur, bunları yapmakta hükümet mazurdur. Peki amma, Ana-dolu’yu bitirmekte, tüketmekte o sev-kiyattan asla geri kalmayan bu salgın hastalıklar da mı öyle? Bunlara karşı da hükümetin hiçbir çaresi, tedbiri yok mu?

Referanslar

Benzer Belgeler

Убирайтесь немедленно, иначе вам конец, Всех перестреляю» (Айтматов, 2014: с. 204), чем подписывает себе смертный приговор. Если у Мальчика

Sektörün finansal analiz sonuçları bir bütün olarak düşünüldüğünde likidite sorunu olmadığı yıllar itibari ile kısa vadeli bir kaynak yapısından uzun

Dünyada kamu tekeli firmalar tarafından gerçekleştirilen kömür, petrol, doğalgaz gibi enerji üretimi ve dağıtımı faaliyeti daha sonra özel firmaların daha etkin

firmasının mevcut kalite sistemi hakkında bilgiler verilip, PAF (Önleme - Değerlendirme - İç Başarısızlık) yöntemine göre 2018 yılına ait kalite

Fakültesi Dergisi 1 2,8 28 Total Quality Management & Business Excellence 1 2,8 11 Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 1 2,8 29 Uluslararası Global Turizm Araştırma

Anti sosyal davranışlar alt boyutuna ilişkin ortalama puanlarına bakıldığında, mesleki teknik liselerinin diğer lise türlerine göre daha yüksek ortalamaya sahip

Şekil 4’e göre günde 3,20 $ kapsamında ölçülen yoksulluk açığı endeksi ile toplam dağıtılan mikro kredi miktarları arasında negatif ilişki olduğu

olumsuz ekonomik etkilerinin en çok kadınları etkilemesi konuları halen ağırlıklı olarak feministler tarafından gündeme taşınan konular. Söz konusu toplumsal cinsiyet