• Sonuç bulunamadı

Yunus Emre

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yunus Emre"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

. - . ■;•:•?! y.*-. : ■ ' » • . ■ v.m'i . u ^ . ! ^ . ^ - .

Kitaplar

*' —' < .■-..'i...

Ali Hikmet

8il| lltS !^ « i i

—... - ..-:r-... .

Yunus

Emre

Sabahattin Eyüboğlu’nun çalışması.

Cem Yayınevi, 12.5 lira.

S

ABAHATTİN EYUBOĞLU, daha önce Çan Yayınlan ara­

sında çıkmış olan «Tunus E m re'ye Selâm» (1) adlı kitabını, bu kez, Yunus’tan yaptığı seçmelerle genişleterek yayımladı. Eyuboğlu’nun 1965 yılında Ankara Radyosunun «Türk Büyükle­

rini Anma» programı için özel olarak hazırladığı «Yunus Emre’ ye Selâm» Ankara ve İstanbul radyolannda okunmuştu. Ke­

sinlikle söylemek gerekirse Eyuboğlu’nun XIII. ve XIV. yüz­ yılların büyük Bektaşi ozanı Yunus için söyledikleri, onun hü­ manist yanını vurgulayan ilk tutarlı yorum sayılabilir. Eyuboğ- lu’ndan önce Yunus’un dünya görüşü’nü yorumlayanlar, onu Türk halk edebiyatını (tekke edebiyatını) oluşturan tasavvuf düşüncesi bağlamı içinde ele almışlar ve genel olarak, Yunus’u

«insanlara insanca seslenen bir ozan olarak» yüceltmeyi düşün­

memişlerdir. «Türk Edebiyatında ilk Mutasavvıflar» adlı kitabı ile Yunus’u bir derviş ve mistik olarak yorumlama çabasının öncülüğü Prof. Fuat Köprülü’nündür. Köprülü’yü izleyen ciddî çalışmalar (Abdülbaki Gölpmarlı ve Burhan Ümit Toprak’ın araştırmaları) Yunus’un, toplumdan ve doğadan kopmamış ol­ manın getirdiği bir gerçekçilikle halk kültürüne bağlanabilece­ ğini göstermişler; onun, çağının egemen kültür değerleri olan tasavvuf ilkelerinden soyutlamadan gerçekçi, halkçı bir ozan olduğunu ortaya koymuşlardır. Doğrusu Yunus’u tasavvufa iliş­ kin düşünce kökenlerinden koparmadan gerçekçi bir halk oza­ nı olarak değerlendiren Gölpınarlı olmuş; Burhan Toprak ise, gene tasavvuf bağlamı içinde, Yunus’un gerçeği arama ardında karşılaştığı bireysel çatışmaları ve bu çatışmanın ulaştığı bü­ yük ve yoğun trajediyi vurgulamakla yetinmiştir Sabahattin Eyuboğlu ise Yunus’un halkçılığını ve gerçekçiliğini tasavvuf düşüncesinin yeni-Platoncu bilgi kuramı ve bu kuramın ahlâk alanındaki görüntülerinden soyutlayarak, hümanist bir kültür ,1 2 bağlamı içine yerleştirmekte ve bu bağlam içinde ona çağdaş bir geçerlilik tanımaktadır. Eyuboğlu, Jan Kott’un Shakespeare için söylediği gibi, kitabına «Çağdaşımız Yunus Emre» adını da

verebilirdi.

Nitekim, Eyuboğlu, Yunus’un şiirlerinde görülen temaları da bu perspektiften değerlendirmekte, sözgelimi'Yunus’un şat- hiye’lerini, bu kavramın tasavvuf düşüncesindeki yerinden ve özel anlamından bağımsız olarak, bir «gülen düşünce» (humour) ürünü saymaktadır. Yunus’u hümanist kültür değerlerinin seç­ kin bir sözcüsü sayan Eyuboğlu’nun, onun şathiyelerini tasav­ vuf düşüncesinden soyutlayarak hümanist düşüncenin «humour» yanına bağlaması olağandır. Çünkü bu, Eyuboğlu’nun Yunus’u yorumlama doğrultusundaki genel tutumunun doğal bir sonu­ cudur. Buna karşılık Prof. Köprülü gibi Yunus’u derviş (mu­ tasavvıf) kimliğiyle inceleyenler için şathiyeler «tasavvuf rrü-

muzma lâyıkiyle âşinâ» olanlarca «pek sarih bir mânâ» taşır (2).

Eyuboğlu’nun Yunus’u, geniş ve evrensel bir hümanizma kül­ türü perspektifine yerleştirme projesi, şathiyelerin yorumlan­ masında olduğu kadar öteki konularda (ölüm vb.,) da tasavvuf düşüncesine uzak düşen bir yorumu hazırlamıştır.

Oysa, Yunus’un hümanizmasım çağının gerçeklerinden ve

o çağa egemen olan kültür değerlerinden (tasavvuf) soyutlama­

nın olanağı yoktur. Bu yüzden de Eyuboğlu’nun çalışması, Yu- nus’u hümanizma açısından «çağdaş» kılmakla birlikte, bu hü- manizmanın kültür dayanaklarını dikkate almadığı için, eksik kalmaktadır. Köprülü, Gölpmarlı ve Toprak, Yunus’a tasavvu­ fun mistik perspektifinden bakmışlar ve tasavvufun evrensel bir kültürün sınırlarına varan bir hümanizmayı da içerdiğini hesaba "katmamışlarsa, Eyuboğlu da Yunus’u tasavvufun bilgi ye. ahlâk kuramından kopararak soyut bir hümanizmaya bağ. lamış, dolayısiyle onu çağının egemen kültür değerlerinin, ister istemez, dışına itmiştir. Oysa somut anlamda çağdaş olan, ta­ savvuf düşüncesinin temelde bir hümanizmayı içerdiğini sağ­ lam tutamaklarla ortaya koymak ve Yunus’u bu Doğu/Batı sen­ tezi içinde yorumlamaktır. Şimdiye kadar yapılmamış olan da budur.

Eyuboğlu’nun Yunus Emre’sini bu anlamda temelli bir ça­ lışmaya yeni bir perspektif getirmiş olduğunu da belirtmek ge­ rekir.

(1) Yunus Emre’ye Selâm : Sabahattin Eyuboğlu, Çan Yayın­

ları, 1966

(2) Türk Edebiyatında ilk Mutasavvıflar s Prof. F. Köprülü, sayfa: 254

V E Ö T E K İ L E R

• KATMANDU YOLLARI. Barjavel’in romanı. Bir süre önce

filme alınarak büyük yankılar yaratan bu romanı dilimize Necla Erbakır çevirmiş. Yayınevi kitabı şöyle tanıtıyor :

«Bu romanda Avrupa’dan, Amerika’dan ve diğer bütün ül­ kelerden kalkıp Hindistan’a, Himalaya eteklerine, esrar ül­ kesi Katmandu’ya koşan gençlerin maceralarını anlatan bu roman, çağımız gençliğinin düşüncelerini, gönlünce yaşamak isteklerini, sevişmelerini, aşk konusunda görüş ve davranış­ larını da yansıtmaktadır». May Yayınları, 15 lira.

# IKBAL’DEN ŞİİRLER (Şarktan Haber ve Zebur-u Acem).

Pakistan’ın ulusal şairi İkbal’in şiirlerini derleyen bu kitap, Iş Bankası kültür yayınlan arasında çıktı. Şiirleri dilimize çeviren Prof. Ali Nihat Tarlan, kitaba aynca, ikbal’in kişi­

liği ile ilgili aydınlatıcı ve ayrıntılı bir de önsöz eklemiş. 15 lira. ;•

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

O n bir yıllık beraberliklerini nikâh ile noktalayan çiftten A tıf Yılm az'm ta­ nıklığını sinema oyuncusu Türkân Şoray, TUrkali’ninkiniyse yakın ar­ kadaşı

Asırlardan beri klâsik edebiyatın muhterem dünyasına girmiş olan bu eseri, Vedad Ne­ dim, Burhan Asaî ve Sadri Ertem gibi arkadaşlarımızın idare ettik­ leri bir

aegyptiaca dressing showed significant diffence in the enhancement healing when compared to cotton gauge. In histological observations, we could see

Yeni Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Çankaya Köşkü ndeki tö­ renden sonra Meclis Başkanı Yıldırım Akbulut'u Başbakan atayarak merak konusu olan yeni hükümetin Jet hızıyla

Çocuklar›n›n -az veya çok oranda- fliddet içeren video ya da bilgisayar oyunlar› oynamalar›nda sak›nca görmeyen, etkileri tüm uzmanlarca tekrarlan›p durdu¤u

Ateşli periyotlar sırasında karın ağrısı olan dört çocuğun ikisinde aynı zamanda ailesel akdeniz ateşi [familial Mediterranean fever (FMF)] geni pozitifliğinin de

T hyroid hemiagenesis, absence of one lobe of the thyroid gland, is a rare variant of thyroid congenital abnormalities.. Most patients with this condition are

Saatlarca benim = küçük müzik stüdyo’suna kapanır, bir yandan sanat S konuşmaları yaparken, öte yandan plâklar dinler ve 5 zamanın nasıl geçdiğini