• Sonuç bulunamadı

Başlık: Kitap TanıtmaYazar(lar):ATALAR, MünirCilt: 23 Sayı: 1 DOI: 10.1501/Ilhfak_0000000581 Yayın Tarihi: 1979 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: Kitap TanıtmaYazar(lar):ATALAR, MünirCilt: 23 Sayı: 1 DOI: 10.1501/Ilhfak_0000000581 Yayın Tarihi: 1979 PDF"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Melımcd Hocaoğlu, Arşiv Vesikalarıyla Tarihte Ermeni ı11ezalimi ve Ermeniler, Er-Tu Matbaası, İstanbul, 1976, XXX+866 s., 75 Tl).

Bayburt'lu olan yazar henü", altı yaşlarında bir çocuk iken, önc(~ Ruslar'ın, sonra da Ermeniler'in Bayburt'a yaptıkları saldırı, vurgun ve işgillere tanık olduğunu belirterek Onsöz'e başlamaktadır. Geride kalan o acı günleri hatırlamakta hiç de zorluk çekmediğine işaret cden yazar, birkaç hatırasına kısaca değindikten sonra eserini yai\lş sebebini şöyle açıklamaktadır:

"İşte bu eser, çocuk iken yaşadığım o acıklı, sıkıntılı ve ızdıraph günlerin ilhamı ile yazılmıştır. Birçokları: "Ermeniler'le hesaplaştık; bu eski bir yaradır; tazelemeye lüzum yok" dediler. Düşündüm. Acaba öyle mi? Affetmek büyüklük, çok doğru... Türk milleti imparatorluklar kurmuş, bütün dünyaya adalet ve insanlığın canlı örneklerini göstermiş, büyük millettir. Ama ne yazık ki düşmanlarımız bu iyiliklerimizi hatır-lamadıkları gibi, fırsat bulunca bizi en çirkin biçimde arkadan vurmak-tan çekinmiyorlar. O halde, evet o halde biz de düşmanlarımızı tanıma-lıyız ...

İleride bütün ayrıntıları ilc açıklanacağı gibi, Ermeniler, bağlı ol-dukları Osmanlı devletine isyan ettikleri halde Türk'ün ezeli merhame-tinden ötürü gerekli biçimde cezalandırılmamışlar, Prof.Dr.Fa hirArma-oğlu'nun dediği gibi "Ermeni davası Ermeniler'in değil, Osmanlı İmpa-ratorluğu'nda çıkarları çarpışan iki büyük devletin, Rusya ile ingiltere'-nin davası olarak politik bir hüviyetle meydana getirilmiş" olduğunu kav-ramadan yıllarca Türk'e düşman olmuşlardı. Ermeniler bugün dahi hu gerçeği anlamamışlar, ya da anlamak istememektedirler. Durum değiş-ıııiş değildir. Ermeniler düşmanlıklannı sürdürmektedirler." (s.lV-V).

1 1976 Yılında yayımlanan, Ermeniler'i konu edinen diğer iki kitabın künyesini vermekle yetiniyoruz: a) Türkiye'de Ermeni Mcs'elesi Bir Şehit Anasına Tarihin Söyledikleri, Neşide

Ke-rem DEMİR (Em.Öğ.), Ankara, Şafak :\Iatbaası, 1976, 176 s, 23 resim. IS TL. b) Ermeni'nin Er-meni'ye Zilimü, (Perde kapandıktan sonra, dost ve koruyucu devletler: İngilizler, Ruslar, Fran-sızlar ve Amerikalılar, Errneniler'i nnsıl yüzüstü bıraktılar? Belgeleri ile), Niyazi Ahmet Buno~lu, Ankara, Gündüz Matbuacılık, 1976, 112 sayfa, 23 vcsika.

(2)

552 KİTAP TA:'IITMA

Yazaı', Ermeniler'in düşmanlıklarını devam ettirdiklerini yakın ta-rihimizden

(1965-1973)

sıraladığı olaylarla gözler önüne sergiledikten sonra, kitabını yazış sebebinİ şu cümlelerle bağlamıştır: "Olaylar, Erme-niler'in Türk düşmanlığını canlı olarak sürdürdüklerini belgelemektedir. O halde ne yapmalı, kendimizi nasıl savunmalıyız? Açık ve gerçek olan şudur: Düşmanı asla küçümsememeli, niyet ve maksatlarını iyice bilme-liyiz. İntikam fikıine kapılmamalıyız. Bunu yapamayız da; zira hiz hü-yük bir milletin çocuklarıyız, İntikam küçüklüktür. Düşmanı tanıma-mak da gafIet." (s.VII).

Bu eserin hirçok bölümleri

Bizim Anadolu

gazetesinde tefrika edil-miştir. Tefrikadan sonra kitap haline gelmesi için bu tefrikalar yeniden gözden geçirilmiş ve birçok ilaveler yapılmıştır. Yazar, Başbakanlık Ar-şivi'nde aylarca çalışmış ve Yıldız Evrakı arasında bulunan yüzlerce dosyayı gözden geçirmiştir. Vesikaların en önemlilerini de kitabına al-mıştır. Her vesikanın altına Yıldız Evrakı'nın kısım ve cvrak numarala-rının konmuş olması, ileride bu konuyu inceleyecek tarihçilerimize ko-laylık sağlamayı amaçlamıştır.

Ermeni Komitelerinin Anıaı ve Harekat-ı ihtiıaliyyesi

2 isimli eserden

de zaman zaman belge yönünden yararlanılmış olması, kitaba olan gü-venirliği daha artırmıştır. Çünkü yukarıda adını ettiğimiz eserin hem rcsmi yayım, hem de tarihi belge yönünden çok zengin olması, bu görü-şümüzü kuvvetlendirir niteliktedir.

Tanıtmaya çalıştığımız eser, yirmiiki sayfalık bir

Giriş'le

devam et-mektedir. Burada önce Ermeni tarihine özlü olarak değinilmektedir. Sonra Ermeniler'in yalan, aldatıcı ve safsatalarla dolu iddialannı çürüt-rnek, gerçekleri bütün çıplaklığıyla açıklamak için

Doğu Anadolu

ile

Ki.

likya'nın

ve Ermeniler'in but'alarda hak iddialarının yersizliği, çürüklüğii tarihinin şahitliği ile açıklanmaktadır. Daha sonra ise

XiX.

asrın son-larında Ermeniler'in kapıldıkları bağımsızlık hayalinin ve iddialarının ne derece çürük, yaygaracı ve hiçbir haklı temele dayanmayan demago-jik hak iddialarının yersizliğini açıklamak maksadiyle:

islam'da Devlet

2 Ermeni Komitelerinin Amal ve Iltlrekat-, lhti/{iliyyesi (l'tan., J'lfeşrutiyyetden Evvel ve Sonra). İstanbul. Matbaa-i Amire, 1332 H., 323 sayfa, 122 Vesika. Eserin müellifini göre-medik. İki kısımdan Illeydana gelmiştir: Birinci Kısım (5.7-41), Ermeni me,ele,inin ilk de-viderindeki şahıslar ilc koıııitcierin, Harb-i Umümi'ye (1914) kadar olan faaliyetlerini içine alır. lkinci K,sıııı (S.4.2-323), Meşri,tiyetin ilanından (1908) 'onra İstanbul'da ve VihiyetIerdeki komi. telerden bahseder. Eser, tarihi vesikamn çokluğu ile dikkati çekicidir.

(3)

KiTAP TANITMA

553

Kavramı, İslam Devletlerinde Adalet, ZımmUerin Hakları ve Bu Hakların Sınırları, İslam Devletlerinde Toprak Rejimi gibi konulara yer verilmiştir.

Kitap, oniki bölümdüı: Birinci Bölüm (s.I-64). ikinci Bölüm

(s.65-99): Ermeni meselesinin nasılortaya çıkarıldığı hakkındadır. Üçüncü

Bölüm (s.100-151). Komitderden önceki durum Dördüncü Bölüm'ün

(s.152-180) konusudur. tık Ermeni ayaklanmasından, 1908'e kadar olan isyanlar, Beşinci Bôlüm'de (s.180-405) anlatılmaktadır. Altıncı Bölüm

(s.405-478), Islahat mes'elesini ele alır. Meşrutiyet'in iliinından sonraki komitcIerden Yedinci Bölüm'de (s.478-571) bahsedilmiştir. Sekizinci Bölüm'de (s.572-645),

ı

908 Meşrutiyet'inden sonraki Ermeni isyanları ele alınmıştır. Dokuzuncu Bölüm (s.645-698). Çeşitli vilayetlerde

Ermeni-ler'in yaptıkları katliam olayları, Onuncu Bölüm (s.699-.828) dedir.

On-birinci Bölüm (s.829-855), Mondros Mütarekesi'nden (1918) sonra Doğu Anadolu'daki durumu incelemektedir. Ermeniler'e verilen dersler, {'seı'in

Onikinci Bölümü'nü (s.856-866) teşkil etmektedir.

Aradan geçen uzun yıllarda dilimiz sadeleşıniş olduğundan vesika-ların o günkü lisanla yayıınlanmasından beklenilen yararın elde edileme-yeceği düşüncesiyle yazarın, bunları sadeleştirmesi esere olumlu yönde tesir etmiştir. Ancak, o günkü atmosf\ıri yitirmeden, belgenin tarihi an-lamını zedelemeden gerçekleri aksettirmek hayli güç bir iştir. Müellifimi-zin bunda başarılı olduğunu söylemek, hakkı teslim etmektir. Her ne ka-dar dipnotlarında zaman zaman işaret edilmişse de, faydalanılan eserle-rin Bibliyografya'sına rastlayamadık. Genel de olsa Dizin'in bulunma-yışı, eserden yararlanmadaki sür'ati düşürmüştür.

Referanslar

Benzer Belgeler

Fakat gene yukarıdaki misâlde olduğu gibi, bizim fırtına sesi üzerine kalkıp kapıyı kapamamız veya temiz hava almak düşüncesiyle kapıyı daha da fazla açmamız, belli

Keza «komünist cemiyette de bir istihsal münasebeti olacağın­ dan, bu münasebete uygun bir hukuk nizamı da olacak demektir.» Zira, istihsal vasıtalarını, cemiyet adına

VAKA 1 — 1961 senesi ocak ayında, dövüldüğü ididasıyla An­ kara Mamak Karakoluna müracaat eden 39 yaşındaki A. G, kara­ koldan muayene için hastaneye gönderilir.

Enstitü kütüphanesinde kitap adedi. Master de­ recesi için çalışan hukukçuların ve ziyaretçi yabancı hukukçuların rahat çalışabildiği bu müracaat kütüphanesinde

Zira resmen ta­ nınmış bir hizmette âmme vasfı görmek imkânsızdır (78). Yabancı teşebbüs biletleri, Türkiye'de kullanılabildikleri nis- bette bu madde hükmüne dahil

(Ankara Baro Derg.. veya annenin zinadan mahkûmiyetinin, ailenin diğer unsurlarım teşkil eden çocuklara tesir etmiyeceği iddia edilemez. Şikâyet hak­ kı, kişiye sıkı

Hal­ buki hükümet tasarruflarında tasarruf bütünü ile hukuk kaideleri dışında kalır; binaenaleyh hâkim, bu gibi tasarruflardan doğan ih­ tilâflarda dâvayı iptidaen

Ancak, demokratik bir nizamın işleyebilmesi ve hukukçunun, bu nizam içinde kendisine terettüp eden vazifeleri, gerektiği şe­ kilde yerine getirebilmesi için, onun vasıflan