• Sonuç bulunamadı

İstanbul festivali:koro:choral concerts:Yunus Emre

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İstanbul festivali:koro:choral concerts:Yunus Emre"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

I

stanbul

festivali

________________________________________

Choral con certs

YUNUS EMRE

ITÜ Konser Salonu/Concert Hall

Açılış Konseri/Opening Concert

Çarşamba, 20 Haziran 1973 — 21.00 / Wednesday, June 20, 1973 at 9 p.m.

Perşembe, 21 Haziran 1973 — 21.00 / Thursday, June 21, 1973 at 9 p.m.

(2)

Adnan

Saygun

Çağdaş Türk müziğinin başlıca yaratıcılarından ve en önemli kişiliklerinden biri olan Ahmed Adnan Saygun, 7 Eylül 1907'de İzm ir’de doğmuştur. Nev­ şehir'den gelip İzmir'e yerleşen matematik öğret­ meni Celâl bey iie Zeynep Seniha hanımın oğlu­ dur. ilk müzik eğitim ini, İttihat ve Terakki Mek- tebi'nüe okurken, müzik öğretmeni İsmail Zühtü Kuşçuoğlu'nun kurup yetiştirdiği dört sesli koroda görmüştür. 13 yaşındayken, Rossati’den piano der­ si almaya başlamış, iki yıl sonra Macar Tevfik beyle müzik çalışmalarını sürdürmüştür. Okulu bitirdikten sonra, müziği meslek olarak seçmeye karar veren Ahmed Adnan, Hüseyin Sadettin bey­ den iki ay armoni dersi almış, bulabildiği fransızca kitapların yardımıyla bu konudaki bilgisini a rttır­ maya ve kontrpuan öğrenmeye çalışm ıştır. 1925'de İzmir ilkokullarında müzik öğretmenliğine başla­ mış, Ankara’da bir sınavdan geçip, 1926'da İzmir Lisesi'ne müzik öğretmeni atanmıştır. 1928’de, açılan b ir sınavı kazanarak, devlet hesabına Pa­ ris'e gönderilmiş, orada, önce Mme Borrel'den har­ moni ve kontrpuan dersleri almış, sonra, Vincent d 'ln dy’nin sınıfında kompozisyona çalışmış, Eugène Borrel'den füg ve kompozisyon, Sourbielle'den org müziği, Amédée Gastoué’den de Gregor ezgisi derslerini görmüştür. O sıralarda opus 1 Divertis­ sement (Divertim ento) 1931'de Paris’te Sömürge­ ler Sergisi dolayısıyla açılan yarışmada ödül ka­ zanmış ve seslendirilm iştir.

1931 Nisanında yurda dönen Ahmed Adnan, An­ kara Musiki Muallim Mektebi'ne kontrpuan öğret­ meni atanmıştır. Besteci ve öğretmen olarak ça­ lışmalarını sürdürürken, 1934 yılında, Osman Zeki beyin Riyaseticumhur O rkestrasının yöneticiliğin­ den ayrılması üzerine, bu orkestranın yöneticiliği­ ne g e tirilm iştir. Geçirdiği önemli b ir kulak ameli­ yatının ardından, piano için İnci'nin Kitabı adlı sü­ iti bestelemiş, 1936 yılında İstanbul Belediye Kon­ servatuarına öğretmen olmuş, oranın arşivinde çalışarak Karadeniz oyun havalarını notaya almış ve yayınlamıştır. Gene 1936 yılında, yurdumuza gelen büyük besteci Bela Bartok’la Anadolu'yu do­

laşarak, halk ezgileri derlem iştir. 1939'da Ankara'­ ya dönen Saygun, Cumhuriyet Halk Partisi'nin mü­ zik danışmanı olmuş, Halkevleri m üfettişliği yap­ mış, Ar.kara Haikevi'nde b ir koro kursu ça lıştır­ mış, Ses ve Tel Birliği adına dinletiler düzenle­ miş, yurdun çeşitli bölgelerini gezerek yerel mü­ zikleri yakından incelemiştir.

25 Mayıs 1946 akşamı Ankara'da ilk kez seslendi­ rilen Yunus Emre Oratoryosu'yla, Saygun, yara­ tıcılığının olgunluk dönemine vardığını kanıtlamış, kazandığı büyük başarıyla, ününü yurda ve dünyaya yaymıştır. Oratoryo'yu izliyen, 1. Yaylı Dördülü. Kerem Operası, 1. Senfonu gibi eserler bu ünün alanını daha da genişletmiş ve besteciye günü­ müzün müziğinde önemli bir yer sağlamıştır. 1946 da Ankara Devlet Konservatuarıma kompozisyon ve modal müzik öğretmeni olarak atanan Saygun, 1947'de International Folk Music Council’n yönetim kuruluna üye seçilm iş, 1948'de İnönü Armağanı’- nı, 1949'da Fransız hükümetinin Palmes acadé­ miques nişanını, 1958'de İtalya'nın Stella délia So- lidarieta nişanının birinci rütbesini ve Harriet Co­ hen International Music Award'in Jean Sibelius kompozisyon madalyasını kazanmıştır. Uzun süre M illî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu üyeliği yapan, Devlet Konservatuarı öğretmeni ve kompozisyon bölümü şefi bulunan besteciye 1971 yılında Devlet Sanatçısı ünvanı seçilm iştir. Ulusal öğeleri çağdaş müzik tekniğiyle kaynaştırıp yeni bir bütüne varmayı amaçlıyan ve bunu ustaca gerçekleştirmeyi başaran bestecinin, sayısı 50'yi aşan eserleri arasında dört senfoni, Bir Orman Masalı adlı koreografik süit, yaylılar orkestrası için Deyiş, orkestra için Sivas Halayı, piano için Prelüdler, Aksak ta rtıla r üzerine On Etüd, Anado­ lu ’dan adlı süit, sonatin, keman ve piano için so­ nat, violonsel ve piano için sonat, solocu, koro ve orkestra için çeşitli eserler, yaylı dördülleri, Fe­ ridun, Taş Bebek ve Kerem adlı operalardan baş­ ka, Musiki Nazariyatı adlı bir kitap, birkaç okul kitabı ve müzikbilimi alanında çeşitli yazılar yer almaktadır.

(3)

A ŞK

G ELİCEK

CÜ M LE

EKSİKLER

BİTER

Ahmed Adnan SAYGUN

Bu oratoryo, sanat hayatımın en büyük tecrü­ belerinden biri oldu. Herşeyden önce Yunus Em- re’ye yaklaşabilmek için ruhumun gerektiği gibi hazır olmadığını, oratoryoyu yazmadan önce, yıllar yılı hissettim. Besteleme arzusuyla O'nun şiirlerine elim i her uzatışımda kolumun kanadımın kırıldı­ ğını, nefesimin kesildiğini duyar, acı ile hüsranla geri çekllrdim.

Çocukluğumdan beri yanımdan ayırmadığım diva­ nını okur, şiirlerinden bazısının beni büyülemesine karşılık bazısını da bir türlü benimsiyemediğiml sezer, bunu bir türlü kendime izah edemezdim. Zamanla divanın içinde sıralanmış olan şiirlerin hepsinin Yunus Emre'ye, benim sevdiğim Yunus Emre’ye a it olamıyacağı kanısına vardım; bugün daha da güçlenmiş olarak benimsediğim bu dü­ şünce beni, kendime göre, asıl Yunus'a maletti- ğim ş iirle ri ayrıca değerlendirmeğe yöneltti. O zaman, bu ulu insanın «VisâU’e ve «Huzur»a gö­ türen yoldaki çırpınışlarını, çilesini daha iyi sezer gibi oldum. Bu çile, aynı yolda yürümeye çaba­ layan her insanın, huzura susamış, ama bağlı göz­ lerle ne yola gideceğini bin yılla r boyu şaşırmış, uçuruma sürükleyen taşkın sularda hangi dala sa­ rılacağını bilememiş, görememiş bütün insanlığın çilesi idi. Yunus Emre'nin:

Aşk gelicek cümle eksikler biter

mısraıyla en engin bir özlemi dile getirdiğini, ne sözlü bir varışın kapılarını ardına kadar açıp hu­ zurun nur dolu âlemini gözler önüne seriverdiğlni artık içimde duyuyordum. O zaman bu aranışı, sürçmeleri, çileyi ve varışı kendime özgü bir ora­ toryo anlayışı içinde verebileceğimi düşündüm. A r­ tık Yunus benim için bir sembol olmuştu. Bu an­ layışıma uygun ş iirle ri Yunus Divanı adı verilen ş iirle r dergisinden seçtim. Kiminden birkaç dört­ lük, kiminden birkaç mısra aldım. Bazan mısraların yerlerini değiştirdim. Aldığım şiirlerden bazısı Yu- nus’un dahi olmayabilirdi. Bunların benim için bir önemi yoktu. Ben bir edebiyat tarihçisi değildim; zira, dediğim gibi, yazıma adını vermiş olan Yu­ nus, benim için İnsan'ın, İnsanlığın sembolü ol­ muştu. Oratoryo böylece meydana geldi, ve onu bir çırpıda yazdım, tamamladım.

Sanat hayatımın en büyük tecrübelerinden birinin bu oratoryo olduğunu söylemiştim. Onüçüncü ve ondördüncü yüzyıllarda yaşamış olduğu anlaşılan Yunus Emre’nin şiirle rini O'na aykırı düşmeyecek b ir hava içinde musikiye yansıtabilmek kolay bir iş değildi. Solistler, koro ve orkestra için çok seslilik tekniği ile yazacağım bu eserde en küçük bir sürçmeyi Yunus affedemezdl. Tamamiyle ma­ kamı bir anlayışın hâkim olduğu, İçinde yer yer kendime göre şekillendirdiğim İlâhîlerin bulunduğu bu yazı, bu yüzden geleneklerimize dayanıyor de­ mekti. Geleneğimize a it unsurları geleneğimizin dışında kalan bir çok seslilik ile bağdaştırmak... Bu hiç de kolay bir iş değildi. Ama Oratoryo'nun 1946'daki ilk icrasından sonra Türk ve yabancı ay­ dınlar bir yana, Anadolu’nun küçük şehir ve kasa­ balarında yaşayan türlü meslek ve yönlerdeki kim­ seler ile, bana kendi gönüllerince mektuplar ya­ zan, belki de köylerinden hiç ayrılmamış Türk köy­ lüsünü gördüğüm, beni son derece heyecanlandır­ mış olan olumlu ilgi, gözlerimi Yunus’a huzurla kaldırabileceğim ve ona «işte şimdi anlıyorum kİ sana ihanet etmemiştim» diyebileceğim kanısını bana verdi.

(4)

DEVLET OPERASI

T H E T U R K ISH ST A T E O PER A

İSTANBUL DEVLET OPERA ORKESTRASI

ORCHESTRA OF THE İSTANBUL STATE OPERA

Saim Akçıl (Konzertmeister/Leader) — Ersan Alper (Konzertmelster/Leader) — Okan Demlrlş Mine Dlnçer — Vural Doğu — Süheyl Petekoğlu — Armağan Yesügey — Cengiz Küçükyıldırım — Alim Alm at — Yılmaz Akaoğlu — Ayşe Küçükyıldırım — Emel Ergin — Panayot Abacı __ Türkay Teklnson — Hakkı Çakar — Salm Erkul — Ergun Kuşçu — Solln Salmaslı — Zafer Köke — Erol Akartürk — Günnur Perin — Ender Elagözlü — Ayser Vançın — Hüsnü Neglz __ Güler Acar — M acit Kızılay — Ahmet Ermaktar — Tülay Oğurman — O. Nuri Dlnçer _ Coşkun Akbabacan — Muzaffer Yalçın — Tacettln Özmen — Işıl Öztunç — İrfan Türkay — Osman Kut Dlnçer — Haluk Tümer — Vedat Y iğ it — Abdullah inaltekin — Gökmen Ahmet — Sırrı Altaş — Sabahattin Doğanöz — Neşet Betimen — Tülin Titiz — Yücel Berrak

M.S. / Guests

Gülden Turalı — Sevil Perker — Ayhan Turan — Figen Akçalı — Vahaken Aslanyan — Perihan Dem irer — Ülkü Tezel — Gllda Abrahamyan — Onur Kespel — Mürüvvet Atıkan Erdoğan Saydam — Berç Dlnanlyan —- Saim Perker — Türkmen Giner — Cahit Arallılar — Vartan Aslanyan — Necati Giray — Aydem ir Mete — Nami Şenel — Nazım Acar — Rafet Kazıl Muzaffer Karataş —• Kemal Yarar — Enver Kapelman — Stephan Papazyan — Cihangir Tutnay _ Engin Babahan — Uğurtan Aksel — İbrahim Tuncer

İSTANBUL DEVLET OPERASI KOROSU

CKORUS OF THE İSTANBUL STATE OPERA

KADINLAR / WOMAN

Handan Altaş — Gülen Sezer — Özcan Özman —• Umay Sezen — Ayla Çelikoğlu _ Berna Ertem — İnci Kozol —• Vartuhi Özslmon — Filiz Turanlı — Zuhal Dlnçer — Sevinç ¡zat _ Hülya Gündüz — Güneş Sevgen — Elçin Himalaya — Mine Mater — Jale Klng — Alis Kitapçı — Perihan Pamikbezcl — Sümeray Arıman — Gülten Tunceli — Tülay Atuner — Armen Belgin _ A ttlla Englnol — Güner Kurtböke — Janet Danik — Gül Sabar — Meral Altaş — Diana Boyacı — Anna İskarpatyatl — Füsun Topuzer — Tüliz Eyüpoğlu — Aytaç Manizade — Necla Ulu — Hülya Kırbağ — Ayşe Suda — Nurten Ayçan — Anahls — Hançer — Asime Mutlu

ERKEKLER / MEN

Göknan Ayelll — M ilton Durman — Nubar Yeşeren — İlhami Uyanık — Oskl Kavukçu _ Bilge Klper —• M elih Carudl — Kâmil Doğan — Vahram Alaçoğlu — Rıdvan Kaya — Sönmez Can _ Nuri Candaş — Kenan Ses — Rlyat Kavame — Faruk Göker — Songür Ünal — Leonidas Asterls — Gökşen Göktürk — Ferhan Tanseli — Osep Dimlci — Ferdi Atuner — Yalçın Başkurt Kerim İren — Vural Akbabagil — Adnan Yürür — Raslm Sezen — Timur Bedlrli — Erkan Tezcan _ Agop Kalustyan — Movses Koçak — Ümit Basalak — Yusuf Pamukbezci —■ Molz Behar Metin Ertem — Sabahattin Yıldız — Ekrem Çelikkol — Önder Gökseven — Klrkor Aracıyan Timur Önder — Haşan Konbul — Yavuz Baytekin — Levent Arslan — Nurettin Mol — Aziz Güngör

EFES FİLSEN

(5)

DEVLET OPERA SOLİST, KORO ve ORKESTRASI

SO LO ISTS, CH O R U S and O R C H E ST R A

OF T H E T U R K ISH ST A T E O PER A

GENEL SANAT YONETMENi/General A rtis tic Director :

Aydin GUN

A. Adnan Saygun

Y U N U S EMRE

Solistler, Koro ve Orkestra için Oratoryo Op. 26

Oratorio for Soloists, Chorus and Orchestra Op. 26

Orkestra Şefi/Conductor Robert WAGNER

Koro Şefi/Chorus Master Gustav F. KUHN

Oya TEKÎN, soprano

Ayhan BARAN, bas/bass

Belkıs ARAN, mezzo - soprano

Kevork BOYACI, tenor

Koro Şefi Yardımcısı/Assistant Chorus Master Cenan AKIN

Konzertmeister/Leader Saim AKÇIL

Solo viyolonsel/solo çello Saim ERKUL

(6)

YU N U S EM RE Oratoryosu, üç

esas bölümle ikinci ve üçüncü

bölümler arasındaki bir ara

parçadan meydana gelmiştir.

Konusu, Yunus Emre’nin hayat,

ölüm, Tanrı ve insanlığın alın

yazısı meseleleri karşısında türlü

çalışmaları ve nihayet «Dost

vaslına» erişmesidir.

BİRİNCİ BÖLÜM

Beş parçadan meydana gelen birinci bölümde, ha­ yatı seven, ölümü düşünen ve hayatın ötesi hak­ kında hiç b ir şey bilmediği ve bilemediği için ağ­ layan Yunus Emre’yi görüyoruz (No. 1, 2, 3). Ni­ çin ağlıyor? (No. 4). Çünkü alın yazısını değiş­ tirm ek mümkün değildir ve ona boyun eğmekten başka yapacak bir şey yoktur (No. 5).

No. 1 Grave (Koro ve orkestra)

Teferrüç eyleyû vardım sabahın sinleri gördüm Karışmış kara toprağa şu nazik tenleri gördüm Yaylalar yaylamaz olmuş kışlalar kışlamak

olmuş Bar tutmuş söylemez olmuş ağızda dilleri

gördüm Soğulmuş şol elâ gözler belürsüz olmuş ay

yüzler Kara toprağın altında gül deren elleri gördüm.

No. 2 Recitativo (Tenor solo, tembal ve

yaylı sazlar için)

Yalancı dünyaya konup göçenler Ne söylerler ne bir haber verirler Üzerinde türlü otlar bitenler Ne söylerler ne bir haber verirler. Kimisinin üstünde biter otlar Kiminin başında sıra serviler Kimi masum kimi güzel yiğ itle r Ne söylerelr ne bir haber verirler.

No. 3 Aria (Alto, iki obua ve org için)

Ağlamaktır berıüm işüm Ağla gözüm şlmden gerû Irmağ olan kanlu yaşum Çağla gözüm şimdiden gerû. Bilme yârin neydüğünü Ömür gülü solduğunu Gece gündüz olduğunu Bilme gözüm şimden gerû. Aldanma dünya alına Ağudur sunma balına Düşüp Dünya hayalına Dalma gözüm şlmden gerû.

No. 4 Aria (Bas solo, koro ve orkestra

için)

Sen bunda garip mi geldin Niçin ağlarsın bülbül hey Yorulup iz mi yanıldın Niçin ağlarsın bülbül hey Hey ne yavuz imlersin Benim derdim yenilersin Dostu görmek mi dilersin Niçin ağlarsın bülbül hey.

No. 5 Koral (Koro ve orkestra için)

Benim adım dertli dolap Suyum akar yalap yalap

Böyle emreylemlş Çalap Anın içün ben ağlarım Derdim vardır inilerim . Beni bir dağda buldular Kolum kanadım kırdılar Dolaba lâyık gördüler Anın içün ben ağlarım

Derdim vardır inilerim. Suyum alçaktan çekerim. Dönüp yükseğe dökerim Ben Mevlâ'yı zlkr ederim Anın içün ben ağlarım Derdim vardır inilerim.

(7)

İKİNCİ BÖLÜM

Beş parçadan meydana gelen ikinci bölümde, in­ sanın, kâinatın ve onların alın yazılarının yaratı­ cısı olan Tanrı'ya Yunus Emre’nin isyanını görü­ yoruz. Fakat hayata bağlı olan gönlünü Yunus Em- re'nin asıl benliği sarsıyor:

■ Noldun bey gönül, noldun? Senin işin yanmaktır. Ne yapıyorsun?» Ve bilinmeyen ellerden gelen bir ses gibi Yunus Emre'yi dost ülkesine davet ediyor: «Gel gönül seninle Dost'a gidelim»... Fakat yol nerede? Tanrıya sığınmaktan başka yol yoktur.

No. 6 Aria (Bas solo ve orkestra için)

Yâ İlâhi ger suâl itsen bana Eydürem işbu cevabı ben sana Gelmedin dedün kakuna kem deyû Doğmadın dedün asî âdem deyû Gözüm açup gördüğüm zindan içi Nefs-ü hevâ dop dolu şeytân içi Haps içinde ölmiyeyin devû aç Mısmıl-u murdar yedüm bir iki kaç Nesne eksilttüm mü mülkünden seni Nesne geçirdüm mü hükmünden senin Rızkın alup seni muhtaç mı kodum Yâ öğünün yiyüben aç mı kodum. Ben bana zûlm eyledüm ettüm günah Neyledüm, nettüm sana ey Pâdişâh. Geçmedi, gözüme toprak doldurup Bir avuç toprağa bunca kil-ü kâl..

No. 7 Agitato (Soli, koro ve orkestra için)

Yaktın beni, yandırdın... Noldun hey gönül noldun Âlemden usandırdın, noldun hey gönül noldun. Uçtun hey gönül uçtun, yedi deryayı geçtin Ol dost eline güçtün, noldun hey gönül noldun Yaktın beni yandırdın... Noldun hey gönül

noldun Âlemden usandırdın, noldun hey gönül noldun.

No. 8 Arioso (Soprano solo, koro ve

orkestra için)

Gel gönül seninle Dost'a gidelim Dost Yâd olma bilişelim Dost'a gidelim Dost O eller, güzel eller anda olan bülbüller Anlardan gelen yeller Dost'a gidelim Dost. Bir garâip hal oldu e lif kaddim dâl oldu Hakka doğru yol oldun Dost'a gidelim Dost.

No. 9 Recitativo (Tenor solo ve orkestra

için)

Bâd'ı sabâya sorsunlar Cânân elleri kandedür Bilenler haber versünler Cânân elleri kandedür. Hayli zamandır sorarım bir dertli âşık ararım Kalmadı sabr-u kararım Cânân elleri kandedür. Fikr ederdüm aklım ermez yürek yanar taşar durmaz Naçâr oldum gücüm yetmez Cânân elleri

kandedür.

No. 10 Koral (Koro ve orkestra için)

Yâ Rabbî dilerim aşkın ver şevkin ver Fazlından umarım aşkın ver şevkin ver. Mest eyle Sen beni bilmiyem ben beni Tâ bula cân Seni aşkın ver şevkin ver. Yolunda âşıklar derdinde yanıklar

ARA BÖLÜM

Bir recitativo'dan ibaret olan bu ara bölüm, Tanrı­ nın aşkına ermiş, fakat «Şevk» den uzak bulunan Yunus Emre’yi gösteriyor. Yunus Emre aşkı bul­ muş, fakat sükûna henüz kavuşmamıştır.

No. 11 Recitativo (Bas solo ve orkestra

için)

Gönlüm düştü bu sevdâya Gel gör beni aşk neyledi Başımı verdüm gavgâya Gel gör beni aşk neyledi. Kâh eserim yeller gibi Kâh tozarım yollar gibi Kâh akarım seller gibi Gel gör aşk beni, neyledi

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

iki parçadan kurulan üçüncü bölümde aşk içinde huzura kavuşmuş, Dost'a vâsıl olmuş ve son ne­ fesini vermeğe hazırlanmış Yunus Emre’yi bulu­ yoruz. Birinci parça Yunus Emre'nin şiirlerinden mısrağlar ve kıt'alar almak suretiyle meydana ge­ tirilm iş tir.

No. 12 Vivo (Soli, koro ve orkestra için)

Aşk gelicek cümle eksikler biter. Aşkın şarabın içeli kandalığım bilimezem Şöyle yavu kıldım beni isteyüben bulamazam. Derya-yı Ummân olmuşam gevherlerle kân

olmuşam Hüsnünde hayrân olmuşam kendüzüme

gelimezem. Aşkın aldı benden beni bana Seni gerek Seni Ben yanarım dünü günü baca Seni gerek Seni Aşkın şarabından içem Mecnûn olup dağa

düşem Şensin dünü gün endişem bana Seni gerek

Seni. Efendim Hû, Mevlâm Hû.

Ben benliğmden geçtim gözüm hicâbın açtım Dost vaslına eriştim günanım yağma olsun Varlık çün sefer kıldı Dost andan bize geldi Viran gönül nur oldu cihanım yağma olsun. Aşkın aldı beffiden beni bana Seni gerek Seni Ben yanarım dünü günü bana Seni gerek Seni Aşkın şarâbından içem Mecnun olup dağa

düşem Şensin dünü gün endişem bana Seni gerek

Seni. Efendim Hû, Mevlâm Hû.

No. 13 Koral (Koro ve orkestra için)

Şensin kerîm, Şensin rahîm, Allah sana sundum elim Senden artuk yoktur emim, Allah sana sundum elim. Ecel egldl vade erdi bu ömrüm kadehi doldu Kimdir ki içmedin kaldı Allâh sana sundum

elim. Canlardan geçtiler aşkın ver, şevkin ver. Kalbimi pâk eyle masivâ hubbünü sil Hubbünü atâ kıl aşkın ver şevkin ver,

(8)

Tercüman

;kÇşŞÎJP

DEMİREL «utaM ■ ^ a a ^ Ş değişmez düzeltilir,, DEDİ

, _t^ ~j . 1 " 'ı ŞüpTşja.

f * p i ’ '*» & & % . S E L

.-s^-yEr

Sariye kontroiiiııde

4

bw gerffla

loboani gWi

Bomba sanıklonndan e rsi için idam islendi

{itxon. hır İliğime

rüşvet teklif elmiş

B«»h£K* .Avcuw ) • Y ine t M yeıvıefjiKle yo ktu HERGÜN 4 BÜ YÜ K SA H İFE

MAGAZİN İLÂVESİ

H ER P E R Ş E M B E 4 BÜYÜK SA H tFE

SPOR İLÂVESİ

HER AY

İKTİSAT İLÂVESİ

graf

İ

k

düzenleme

";

sân

grafîk

(491122) »

baski

: İ

stanbul

matbaasi

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

aegyptiaca dressing showed significant diffence in the enhancement healing when compared to cotton gauge. In histological observations, we could see

Yeni Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Çankaya Köşkü ndeki tö­ renden sonra Meclis Başkanı Yıldırım Akbulut'u Başbakan atayarak merak konusu olan yeni hükümetin Jet hızıyla

Çocuklar›n›n -az veya çok oranda- fliddet içeren video ya da bilgisayar oyunlar› oynamalar›nda sak›nca görmeyen, etkileri tüm uzmanlarca tekrarlan›p durdu¤u

Ateşli periyotlar sırasında karın ağrısı olan dört çocuğun ikisinde aynı zamanda ailesel akdeniz ateşi [familial Mediterranean fever (FMF)] geni pozitifliğinin de

T hyroid hemiagenesis, absence of one lobe of the thyroid gland, is a rare variant of thyroid congenital abnormalities.. Most patients with this condition are

Saatlarca benim = küçük müzik stüdyo’suna kapanır, bir yandan sanat S konuşmaları yaparken, öte yandan plâklar dinler ve 5 zamanın nasıl geçdiğini

In recent years, blood culture systems have been introduced into clinical practice, and it has been demonstrated that this system may be a convenient tool for the culture of

Demek ki, kara tahta önünde fizik problemini izah ettikleri zaman yanlış telâffuzlarım hoca­ ları da düzeltmemiş; şüphesiz kendileri de doğru bilmedikleri