• Sonuç bulunamadı

Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi"

Copied!
18
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ı. DÜNYASA VAŞı ESNASıNDA AZERBAYCAN

TÜRKLERİ'NİN ERZURUM AHALİsİNE YAPTlGI "KARDAŞ

KÖMEGİ (YARDıMLARı)"

Betül ASLAN* Bilindiğigibi,Aralık1914-Ocak 19I5'te,Sarıkamış HarekatındaTürk Ordusu büyük bir yenilgiyeuğramışve Türk kuvvetlerinin büyük bir bölümü, savaştançok soğukve hastalıklardan dolayı kaybedilmişti. Sarıkamış'taRus kuvvetlerinekarşı uğranılan rıuyenilgi,aynızarrilnrja Erzurum yolunun veriiğerpek çok bölgenin Rus istilasına açılmasısonucunudoğurmuştur.Nitekim General Yudeniç komutasındaki Rus kuvvetleriSarıkamış harekatındanbiryılsonra Erzurumkapılanna daYD.nmışve nihayet i6Şubat i916'da Erzurum Rusişgaline düşmüştüri .Böyleceişgal esnasında şehirdenkaçamayan Türkler için iki yıl kadar süreceacılı, ızuraplı karanlıkgünlerde başlamıştır. Bu ıztıraplı, kara günlerde, Eflur"m ~ı;ııkının jrndadına .\zc;1:':ıycan Türkleri yetişmiş ve Baku Müslüman Cemiyet-i Hayriyesi vasıtasıylaErzurum halkının imdadına koşmuşlardır.

Baku Müslüman Cemiyet-i Hayriyesi Kafkas Cephesinde Türk-Russavaşının başlamasındanhemen sonra, Rus işgaline düşenve savaştanzarar gören Müslüman Türklere büyük bir yaraıııı .;alı~ıııası başlatınış,Karsla, Ardahanda, KaglLlnan'da, Batum veIğdırbölgelerinde binlerceinsanısefalet ve felaketlerdenkurtarmışlardır.

Erzurum'un işgal edildiğihaberi alınır alınmaz Baku Müslüman Cemiyet-i Hayriyesi harekete geçerek,çalışmalanmbu bölgeye de yaymak, bu bölge Türklerine de yardımgötürmek için girişimlere başlamış, izin almak için müracaat etmiştir. Ancak bu bölgeye yardım getirmek için İLİn almak hususunda Ccıniyeı~ pı.:k çok

*

AtalÜrk Üniversitesi Atatilrk likeleri ve Inkıliip Tarihi EnstitüsüAraştırmaGörevlisi Erzurum'un Ruslar tarafından işgal edilmesi hiliılıJd geniş bilgi i~::, bakınız. Enver KONUKÇU, Selçuklulardan Cumhuriyete Erıurum,Ankara, 1992, s.615-696; N.G.KORSUN, Erıurumskaya Operatslya, Moskova, 1938 ; M.LARCHER, Büyük Harpte Türk Harbi,

n,

IstanbuL, 1928, s.360-363; Ahmet Izzet Paşa, Feryadım, C.I, Istanbul. 1992, 5.209; Fahri BELEN, Birinci Cihan Harbinde Türk Harbi, eıv, Aııkara, 1966, 5.186; Birinci Dünya Harbi'nde Türk Harbi Kafkas Cephesi,

en,

Ankara, 1993, 5.109- 114.

(2)

zorluklar çıkarılmışve izin verilmek istenmemiştir.Çünkü Rus Hükümeti'nin

"Şehirler İttifakı" yeni işgal edilen yerlere yapılacak yardımı sınırlı tutuyor ve Cemiyetin, Erzurum'daki Müslümanlara yardımetme teşebbüsüne karŞı çıkıyordu. • i

Halbuki yeniişgal edilmiş,bu yerlerdeki Ermeni halkayardım yapılmasık.onusunda hiçbir sorunçık.anlmadı~ıgibi kendileri de destekoluyorlardı. İştebu nedenle Baku Müslüman Cemiyet-i Hayriyesi'nin Tiflis'deki BaştemsilcisiDr.Hüsrev Paşa Bey Sultanov, "Şehirler İttifakı" Başkanı ile, yeni istila edilmiş olan ycrlcıJcki Müslümanlara yardım konusunda sıkı bir irtibata girişerek, bölgede Ermenilere yapılan yardımların, aynı şekildeMüslümanlara dayapılmasını istemişve Cemiyetin bu hususta yaptığı birçok girişimler sonucunda yardım konusunda izin

a1ınabilmiştir

2

.

Bundan sonra Cemiyet-i Hayriye 1916

yılının

Haziran

ayında

3General Mayor

HanTalişinski ve llyasov'u Erzurum'a göndermiştir4. Halkın durumu ve ihtiyaçları

hakkında bir ön araştırma yapan bu temsilciler, Erzurum ve çevresinde 16 bin harpzede Müslümanan

bulunduğunu

belirleyerek.,

bunların

listelerini

çıkannışlardır

5

.

Rus işgali sırasında özellikle Rus ordusunda bulunan Ermeni askerler girdikleri köy ve kasabalarda Müslümanlan katletmiş,evleriyakmış, eşyalarınıve viveceklerini ellerinden almış olduklanndan, Müslüman halkın elinde hiçbirşey

kalmamış

ve büyük bir yiyecek

ihtiyacı dOğmuştu

6

.

Bu nedenle Cemiyet, ilk etapta bu ihtiyacı karşılamak amacıyla, temsilcileri llyasov, Abdullah Sultanov ve İsmail

2 Hüsrev Paşa Bey Sultanov, "Baku Müslüman Cemiyet.i Hayriyesi Harpzedelere

Yardım Şubesinin Faaliyeti", Kardaş Köme~i, Baku, 1917, s.48.

3 Kantarcızad~ Hacı Mustafahatıralarında,Cemiyet.i Hayriye temsilcilerinin Erzurum'a, Rus işgalinden 3 ay sonra geldiklerini yazmaktadırki, bu da Sultanofunverdiğitarihe uygun düşmektedir. (Kantarcız:1de Hacı Mustafa'nın Hatıraları, s.20. Bu

hatıralarYavuz Aslan tarafından günümüz harflerine çevrilerekyayınlarımıştır(Yavuz ASLAN, "Erzurum'da Ermeni Mezalimi Hakkında Kantareızade Hacı Mustafa'nın Haııraları, Atatürk Ünv. AİİTED., 1/6 (1993), s.85·103).

4 Do~ru Söz, 41yun/Haziran 1916, No:14.

5 Sultanov, "Bakü MüslUman Cemiyet.j Hayriyesi Harpzedelere Yardım Şubesinin

Faaliyeti", s.48.

(3)

.! Nazaraliyevaracılığıile önce Kars'tan 400 pud un, daha sonra 5000 pud un getirterek halkadağıunıŞ, ayrıca Hınısve Tortum'a da un gönderilerek ihtiyacıngiderilmesine

çalışılmışur.

Fakat bunlarda yeterli

olmayınca,

5000 pud da arpa

gönderilmiştir

7

.

Erzurum'da inceleme yapan Cemiyet temsilcilerinin üzerinde dun.i.ui!,u bir nokta da,

şehirde tıbbi

malzeme ve hastahaneye duyulan ihtiyaç sorunuydu8. Çilnkü, daha Rus işgalindenönce Erzurum'daki hastahaneler, Köprüköy ve diğer yerlerde yapılan savaşlardayaralanan Türk askerlcri iı" uolmuştu. Halla büıün camiier, kışlalar, okullar ve bazı büyük konaklar hastahane haline getirilmişti. Fakat yaralıların çoğu bakımsIZlıkvctıbbi maız.:rnc yokluğundan ölmekıeydi.Ruslarşehri işgal ettikleri zaman çoğu ölülerle dolu olan bu binaların büyük bir kısmını

boşaltmışlardl

9

.

Ccrniyet-i Hayriye temsilcileri işgalden sonra ErLu! um 'a geldiklerinde hastahanelerin ve Müslüman yaralıların bu kötü durumunu Cemiyct merkezine biJoırıııl~lerdi.Bunun üzerine BaştemsılcıSultanov, Tiflis'te KızılhaçCemiyeti'nin yetkilileriyle görüşmüşve onlardan Erzurum'da Müslümanlar için hir hastahane

açılmasını istemiştirlO.

Ancak Cemiyetin, Erzurum'da bir hastahane

açılması

hususunda yapmış olduğu girişimlerinsonuçsuz kaldığı anlaşılmaktadır.Çünkü bu dönemde Erzurum'da böyle bir hastahaneaçıldığınadair herhangi hir bilgi yoktur.

Cemiyet-i Hayriye'nin, ilk etapta üzerindedurduğumeselelerden biri de,diğer

bölgelerde olduğu gibi, sahipsiz Müslüman çocuklarınıntoplanarak, bakımlarının sağlanmasıydı.Cemiyet temsilcilerinin çabalan sonucunda Erzurum ve çevresinde, yüzlerce çocuk sokaklardan ve Rus askerlerinin ellerindenalınarakBaku ve Tiflis'teki

sığınacaklara göıürülmü~ ve buralarda bakılmıştır11.Cemiyet temsilcilerinin bu 7 Sultanov, "Baku Müslüman Cemiyct-i Hayriyesi Harpzedelcre Yardım Şubesinin

Faaliyeti", 5.48.

8 Açık Söz, 16 Mart 1916, No:134.

9 Ahmet HüRBAŞ, "1918 Erzurum Katliamı, Neden ve NasılOldu?", Ermeniler Hakkında "Makaleler·Derlemeler" C.II (Atatürk Ünivcrsitesi Yayınları: No:535)' Ankara. 1978 5.72·74.

~ LO Açık Söz, 16 Mart 1916, No:134. II Doğru Söz, 18 tyun/Haziran 1916. No:I5.

(4)

çalışmaları sayesinde daha ilk ay içinde 250 sahipsiz çocuk ve 150bakımamuhtaç

kadın

felaketten

kurtanlmışur

12

.

Cemiyet-i Hayriye'nin Erzurum'agöndermiş olduğu,ilk temsilcileri burada halkınacil ihtiyaçlarının karşılanmasıhususunda yaptıkları çalışmalardansonra

şehirden ayrılmışlardl

l3

.

Bundan sonra Cemiyet-i Hayriye Erzurum'da uzun süre kalacak ve halkı teşkilatlandırarak, uyanık tutmak ve aynı zamanda çeşitli ıhtiyaçlarını karşılamaküzere Cemiyetin bir~ubesini Erzuruın'daaçmak ama(;ıyla Seyidovbaşkanlığında bir heyet göndermiştir14.

Cafer Erçıkan, Seyidov'un Erzurum'a gelişi ve Cerniyet-i Hayriye'nin

çalışmaları hakkındaşunları anlatmaktadırı

5:

"Kafkas (Azerbaycan) Türkleri, Türklük ve Müslümanlık uğrunda(l915'de Kars ile Baıum tıleri'nde Oltu, Şenkaya-Olurve Artvin'deyaptıklarıgibi 1<)1 (i'da Rusların işgaline uğrayan Erzurum ve Trabzon Yilayetlerimizde) esarelte kalan Türklere birçok muavenetle, ian~ ve himaye de buiuıııııuşlardır.(Rus ıstilasmuaki) her Kaza ve Yilayette, Türklük için hayatını feda eden birer, beşerTürkler, Türk Müslümanları (Azerbaycanlılar) gelmişler. Ye bunlar meyanında Kafkas (Baku 12 Azerbaycan Cumhuriyeti Merkezi Devlet Yeni Tarıh Arşivi, F.335,

üp.l, D.l, L.18.

13 Doğru Söz, 4 IyunlHaziran 1916, No:14.

14 KantarclZade Hacı Mustafa'nın Hatıraları, s.20-22; (Köseoğlu Cafer ERÇIKAN), "Kurtuluşu'nun Beşinci Haftasında Erzurum'u Anlatan Bir Mektup", Ermenller Hakkında "Makaleler-Derlemeler",

c.n,

Ankara, 1978, s.302; Mehmet Nusret Efendi, Tarihçe-i Erzurum, Istanbul 1338 (1922), s.84-86; Refik

SAVAŞÇI'nın Hatıraları,s.16 (Bu hatıralardaha sonra günümüz harflerine çcvrilerek

yayınlanml~tır. Bakınız; Refik SA VAşçr, Sabır Taşı, Istanbul, ). Faruk Telli

hatıralarır,da Seyidov, Erzurum'a geldiğinde beraberindeki heyette, Selman Han, Abdülmabut ve Rıza Ahmet Han adındaki ki~ilerin bulunduğunu belirtmiştir (Faruk Telli'nin Hatıraları. s.54).

15 "Kurtuluşu'nun Beşinci HaftasındaErzurum'u Anlatan Bir Mektup", s.302.

Mehmed Nusret Efendi ise "Tarihçe-i Erzurum" adlı kitabında Cemiyet-i Hayriye ve Seyidofhakkında şunları bildirmi~tir:

"...Erzurum ahaliyi İslamiyesini açlık ve sefaletten kurtarmak niyet-i hayriyesiyle Kafkasya'da teşkil cdcn Cemiycı-i Hayriye'nin o sırada nümayendelik vazifesini Genceli Seyidov ifa ediyordu" (Mehmet Nusret Efendi, Tarıhçe-I

(5)

ol

! İslam) Cemiyet-i Hayriyesi Mümessili bulunan ve Kafkas Türkleri'nin verdikleri ianeleri,gazyağııan, unlarıve hatta zürra'a çiftkotanları (pul\u.kları)tevzi'ine memur edilen yirmiikiyaşındagenç ve dilbersimalı(Genceliaydınlardan)Saidov (Seyidov) Erzurum'a büyük hizmetlerdebulunmuş."

Kantarcııiıde HacıMustafahatıratında;"Seyidov'un Erzurum'ageldiğindeBakU Müslüman Cemiyet-i Hayriyesi Merkezi'nden Erzurum halkına ve belediyesine hitaben bir mektup getirdiğinianlatmakta ve bu mektubun içinde yazılı olanları şu

şekilde

dile gelinnektedir l6;

"Asularelan beri sizlerden ayndüşıüğümüzdenbugünekadarda baba1anr.-, ...Jan, annelerimizden duygulu sözlerle tarihlerimizin yazılışmdan, eski haritaların çizgisinden anlıyoruz ki, bizler sizin haritanızdan çıkarılmış bugün Rus elinde yaşamaktayız.Zaman geliyor ki bu haritabirl('~eceksizinle birlikte bir harita olarak görüneceğiz. 50-100 sene evvel bizlerin başına gelen felaket bugün de sizin başınızdadır.

"Bu acıklı feryadıarı duydukça iki kol açarak birisi Türkistan, Kafkasya Azerbaycan Cumhuriyetleri, siz kardaşlarımıza yardımiçin büyük cemiyetimizden siz islam kardaşlarımızaiane olarak gönderilen bu hedayeleri alınız, halkın ihtiyacı olanlara tevzi ediniz. İkincikolumuz,düşmanlarınızsizlere bir dakika olsundeğil... böyle bir yan bakarlarsa oraya gönderilen bu vekilimiz Seyyidov'a hemen malGmat veriniz. Vekilimiz derhal bizleri haberdar eder. Bu iki kol kapanmaz, yorulmaz, yumulmaz, yalmaz, uyumaz sizin gibi Türkkardaşlanmızm istirahaıınıbekler bir cemiyeuir.

Bütün özlerimiz halka birlikle selamlar."

Cemiyet-i Hayriye Heyeti Erzurum'ageldiğindeberaberinde Müslüman halka dagIlllmak üzere çok miktarda yiyecek ve giyecek malzemesi degetirmişlerdi.Bu yardım miktarı 62 bin telis un, arpa, mercimek, buğday, mısır gibi yiyecek maddeleriyle, 13.252 telis vesandıklariçerisindekadın,erkek ve çocuk elbisesi ile

(6)

ayyakkabıdan oluşmaktaydı17. Ayrıcabu yardımmalzemelerininyanındabir de Baku vediğerKafkasşehirlerinde basılmışgazete, dergi ve birçok edebı şiir kitabıarıda getiren Cemiyettemsilcileribunlarıtek tek kendi elleriyle halkadağıtıp,butürkitap ve dergilerin belirli zaman dilimleri içerisinde yenidengeleceğini bildirmişlerdi18.

Seyidov ve arkadaşlarıErzurum'a gelir gelmez Müslüman halkı uyanık tutmaya çalışmış, birlik ve beraberlik içinde olmalarını telkin etmişlerdi.Rus işgalindeErzurum'da bulunan RefikSavaşçı, yardımheyetinde bulunanAzerbaycanlı Türklerin bu konuda gayretlerinişöyleifade etmeklcdir 19 :

"... Hepsi münevver ki~iler olan Azerı gençleri taassup ve hurafelerden uyuşmuş,enerjisini kaybetmiş halkın uyarılmasına çalışıyorlardı.(Karyağandaelde üşürayak da) çare küsüp bir kenara çekilmekdeğilçare aramak,çalışmak lazımdır, diyorlardı."

Cemiyet-i Hayriye temsilcileri Rus ve Ermeni askerlerin Türklere karşı yaptıkları,hakaret ve saldırılarıengellemeye çalışarakve gerekirse bu askerleri

komutanlarına şikayet ederek, Türk halkını koruyoriardı.Özellikle Seyidov'un Türkleri korumak için yaptıkları hakkında Kantarcıziide Hacı Mustafa şunları

anlatmaktadır

20

:

"Bu milletvekili Seyidov, genç, çalışkan,cesur bir Türk evladı idi. Bir Türk'ün burnunun kanarnamasına çalışırdı.Hattaçarşılardagezerken bir Ermeni bir Türk'e ufak bir harekette bulunduğuvakit bu Ermeniye karşı koyar, bağırır ve söylerdi ki, "Şark'taki Büyük Türkistan, Kafkasya, Azerbaycan buradaki Türk kardaşiarınasahiptirler."

Devamlı bir surette Türklerin ittifak içinde olmaları gerektiğini, bu yapılmazsa Müslüman-Türk halkın büyük zarara uğrayacağını halka anlatan Azerbaycan heyeti, halkın aydınlatılmasıve çocukların yetiştirilmesi amacıyla

17 Kantarcızade Hacı \'tustara'nın Hatıraları, 5.21; Faruk Telli'nin

Hatıraları,5.54.

18 Refik Savaşçı'nın Hatıraları, 5.16. 19 Refik Savaşçı'nın Hatıraları, 5.16.

(7)

..

..

Erzurum'da

okulların açılması gir:şiminde

de

bulunmuşlardı.

Hatta, ilk, orta

okulIannın

ve lisenin

açılması

halinde, bütün

masraflarının

Cemiyet-i Hayriye

tarafından karşılanacağını

bildirmelerine

rağmen,

bu teklif ne Ruslar

tarafından,

ne de

şehirdeki bazı

"gericiler"

tarafından

kabul

edilmemiş okulIarın

yerine bir kaç adet

medrese2I ve

çeşitli tarikatlara mensup tckyeler açılmış, bunlann başları da dini lider

sayılmıştı. Diğer

dini

teşekküller

gibi tekyeler de Ruslar

tarafından

büyük himaye ve

teşvik görmüştü

22

.

Zaten, Cemiyet temsilcilerinin

halkı teşkilatlandırma

ve

uyanık

tutma

faaliyetleri gerek Ermeniler, gerekse Ruslar

tarafından

hissediliyor ve bu durumdan

rahatsız oluyorlardı.

Ruslar,

halkın uyanmamasına

büyük önem veriyordu, Halka

hoş

görünmek için, Rus idaresinin,

Müslümanların

dini vecibelerini yerine getirmelerine

çok önem

verdiğini

göstermek

istiyorlardı.

Hatta elleri

kırbaçl)

polislerini Cuma

günleri

şehirde dolaştuarak, halkı

zorla camiIere

sevkediyorlardı.

Dini

kıyafet

giyen

kişilere

dokunmuyor ve onlara serbest gezmek için kartlar vererek hürmetkar

görünmeye

çalışıyorlardı. Ayrıca

Belediyenin Ramazan günlerinde top

atmasına

da

izin veriyorlardl23 . Müslüman

halkın bir çoğu bu davranışları Rusların Islam dinine

olan hürmetlerine

bağlıyor,

hatta gizli

İslam

dininde olan Rus

genaralıerin

mevcudiyetinden bile

bahsediyorlardı. Papazların

en büyük amirierinin de gizli din

taşıdıkları,

fakat

maddı düşünce

ile

Müslümanlıklarını

belli etmedikleri

propagandası

yapllıyordu

24

.

Bu

sırada

Erlurum'un hakiki din

adamları,

vaizleri ve

imamlarının birçoğu

muhacir olup,

şehirden

gittikleri için

bunların

yerlerini alan,

eğitimsiz

ve cahil

21 Refik Savaşçı'nın Hatıraları, 5.17.

22 HÜRBAŞ,"1918 ErzurumKatliamı,Ncden veNasılOldu?",s.77.

23 Refik Savaşçı'nın Hatıraları, s.17 .

24 HORBAŞ."1918 Erzurum Katliamı,Nedcn ve NasılOldu?",s.77-79, AslındaRuslar gizli olarak halkı hristiyanlaştırmagayesi de glldüyordu. Bunun için Rusya'uan halkı hıristiyanlaştırmak amacıyla Er/urunı'a birkaç yü/ kişilik papaz kafilelerini getirmişlerdi. Ekserisi ycni mc/unlardan oluşan bu papazların yapmış oldukları propagandalar hiç sonuç vermediği gibi. halka alay konusu olmuş ve geri gitmek zorunda kalmışlardır (HÜRBAŞ,"1918 Erzurum Katliamı,Nedcn ve NasılOldu?", s. 78).

(8)

kişilerin kendilerini halkın mümessili olarak gördükleri ve halkı yanlış yönlendirdikleri göriilm

üştür

Z5

.

Rusların bütün bu halkı uyutma ve uyuşuk tutma çabalarına karşılık, li

Cemiyet temsilcilerinin Türklerin birlik içinde bulunmaları ve düşmanlarına karşı uyanık olmaları için çaba göstermesi üzerine, Ruslar tarafından Cemiyet temsilcilerinekarşıbir anti propagandabaşlatılmıştı. Ruslarınetkisiyle, halktan bazı kişiler cemiyet temsilcilerinin şii mezhcbinden olduklarını, şiiliği vaymak için geldikleri, hatta getirdiklerigıdamaddelerini bile yemenin günaholduğunuyayarak, Türkçe, gazcte ve

kitapların okunmasını yasaklamışlardl

26

.

25 Refik Savaşçı'nın Hatıraları, s.'< 17: HÜRBAŞ, "1918 Erzurum Katliamı. Neden veNasılOldu'?",s.77.

26 HÜRBAŞ, "1918 Erzurum Katliamı, Neden ve NasılOldu?", s.77-78; Refik

Savaşçı'nın Hatıraları, 5.16-17. Esarete düşmüş olan kardeş ve dindaşlarına

maddi ve manevi yardıma koşan Azerbaycan Türkleri, Türkler arasına sokulmak istenen bu şii, sünni gibi ayrılıkçı fikirlere yer verilmemesini ve birlik içinde

olunulması gerektiğini, "Kardaş Kömeği"dergisinde de dilegetirmişlerdir.

Ömer Faik "1emanzade "Ben Kimim" adlımakaleric hu amas,la Türklere şöyle

seslenmiştir:

"Sen ey Türk ne akidede ne meslekten olursam olhemişeTürksün!

Sen, gerek bilsen ki dünyada; hele Şi'a,Sünni, Babı- Şeyhi adlarıyok iken, sen var idin!

lslamiyyet Arabistan kumluklarında doğmadan evvel bile sen, Altay'ın eteklerinde etrafın güzelliğini tema.!ia edip, zevk alıyordun! Oradan uzun seyir ve seyahatlere hazırlanıyordun.

Ey özünden habersiz Türk! medeniyet eserleri, nizam, idare ve asayiş usulü, "Yasak" kanunları henüz Bağdat, Şam, Paris ve Londra'da yok iken, senin yurdunda

vardı.

Senin öz tatlı dilini çığırından çıkarıp, bugünkü acınacak hale salan Arap Elifba veyazısındanevvel senin gerçek Elifba veyazın vardı.

Ey şia, ey Babi, Sünni Türk kardeşlerim! Diriliğimizin Milli-lııihadda

olduğunubilenden sonra, daha reva görmemeli yiz ki milletimizin kütlesini meydana getiren azanın bir kısmı Anadolu'nun, ıssız, şenliksiz, dağılmış korkunç bucaklarında, yalnız başlarına aç, çıplak bırakılıp telef olarlar" (Ömer Faik Nemanzade, "Ben Kimim", Kardaş Kömeğl, BakG, 1917, s.6-11).

(9)

Refık Savaşçı.Erzurumhalkınınkendilerineyardımiçin Azerbaycan'dan gelen Türklere

karşı tutumları hakkında şunlan anlatmaktadııl

7

:

"Halk o zamana kadar ne Azerbaycan diye bir memleket ve ne de Azeri Türkü diyebirşey işitmişti.Bunlaraşüphcli gözlerlebakıyordu. Azerbaycanlıgençler güler yüzlü,tatlısözlüinsanlardı.Kendilerinin kimolduğunuhalka anlatmayaçalışıyorlar, rasgeldiklerine ihtiyar genç kim olursa olsun selam veriyor,hatır soruyorlardı."

Busırada ~ımeniıer de Ccrniycl-i n<ı)riyc ıemsilcilerinc kar~ı dü~mancabir

tavır içinde bulunuyorlardı. Türklere her fırsatta saldırmaktan geri durmayan

Ermeniler, Cemiyct-i Hayriye tcmsilcilerinin Türk ahali yikorumaları ve Ermeniler.: karşı, onlann haklarını savunmasından rahatsızoluyorlar, Türkler arasındakibu

yardımlaşmayı

önlemek istiyorlardl 28 . Hatta bu yüzden Cemiyet temsilcileri özellikle de Scyidov Ermenilertarafından artıkistcnmeyenkişi olmuştu.Ennenilerin Cemiyet temsilcilerine karşı tavırları hakkında Kantarcızade hatıralarında şunları

yazmakı.adır

29

.

"Seyidov, bir gündeçarşı, mahallatıyüz defa gezer,halkın istirahalini temin içinçalışırdı.Seyidov'un bu hareketinden böyle halka iane gctiripdağıtılmasından, İslam milletinin birbirlerineyardımetmesinden, çarşı vemahallatıgezip ufak ufak teftisinden Ermeniler hoşnut de\!ildiler. Yavaş yavaş kuşkulanmağa başladılar. Ellerinden gelse bir an evvel buadamıparçaparçaedeceklerdi. Lakinkorkularıda yok değildi. Ermenilerin bazılarıSeyidov'aTaşmağazaları çarşısındagözümün önünde hücum etmek, silaha davranmak istcdilerse de, Seyidov göğsünüaçarak kabara, kabara Ermenilere söylediki: "Ben bir tek adam banakarŞıgelmek, hatta Erzurum'da Türkkardaşlarımave bana ufak bir harekctiniz sonra sizin başınızagelen felaketlir.

27 HÜRBAŞ, "1918 Erzurum Katliamı. Neden ve Nasıl Oldu'I". s.77.78; Refik

Savaşçı'nın Hatıraları, s.16.

28 BazıErmeniler Az.erbaycan'dan gelen bu Türkleri halka kötü göstermek maksadıyla, kendilerini Rusya'daki Türklerden diye tanıtarakTürkçe konuşarakahaliyi aldatmaya

\(alışmışlardır (Askeri T:ırih Belgeleri Dergisi. <;;'<1, Bdge No:lR46, s.235-246).

(10)

Güneşin doğduğu tarafa bakın oradan yüz milyon İslam tarafındansadaya karŞı perişanolursunuz" derbağınrdı.

Erzurum'da Rus işgali devam ederken bu arada, Rusya'da önemligelişmeler olmuş,1917'de Petersburg ve Moskova'da meydana gelen olaylar,Çarlığın çöküşünü hazırlamışveBolşevikler idare yi elegeçirmişlerdi.Bu durum üzerine Rus ordusunda da bozulmalarbaşlamış,cephedeki Rus askerleri geri dönmeyebaşlamışlardı.Bütün bu olumsuzluklar üzerine Rus Kafkas ötesi komutanlığıTürklere mütareke teklifi etmek zorundakalmıştı.Türk ve Rus temsiıcileriErzincan'da 15Aralık 1917'de, bir araya gelerek mütareke maddeleri tesbit edilmiş ve 18 Aralık'ta mütareke imzalanmıştı.Bu mü12reke ile çekilmeye başlayanRus ordusu bölgeyi Rus topçusu ve

subayları

yönetiminde Ennenilere

bırakıyorlardl

30

.

3i Aralık i917'de Doğu Anadolu'dan çekilmeye başlayan Rus Ordusu'nun yerini çoğunluğunu Ermenilerin oluşturduğubirlikler almış ve Erzurum, Türk ordusunun ileri

harekatı

üzerine Erzincan'dan çekilen

fırari

Ennenilerle

dolmuş

idi 3 I. Erzurum halkı büyük bir tedirginlik içindeydi. Çünkü Ermeniler açıktan açığa saldırılara başlamışlardı.Türkleri gördükleri yerde öldürüyor,dükkanıarına,evlerine girip

yağma

ediyorlardl 32.

Bu sonu gelmeyen saldırılar karşısında,Cemiyet-i Hayriye temsilcileri Ermeni saldırılarına karşı Erzurum ahalisinin silahlandırılması gerektiğine inanıyorlardı.Bu amaçla Seyidov, Erzurum'un ileri gelen ve nüfuzlu kişilerinden, 30 Erzincan Mütarekesi ve sonrası gelişmeler hakkında bakınız. Akdes Nimet KURAT,

Türkıye \'e Rusya, Ankara, 1990, s.333; Richard G.HOVANNISIAN, Armenlan on The Road to Independence 191R, Los-Angeles, 1967, s.109; Ste[anos

YERASIMOS, Türk S()\'yet ılişkileri, Ekim DHriminden \-Iilli

\-Iücadeley'e, IstanbuL. 1979, s.13; Kamuran GÜRÜN, Türk-Sovyet ılişkileri

(1950-1953). Ankara, 1991. s.1: Nurcan YAVUZ. Birinci Dünya Harbi'nde Erzincan'da Rus ışgall ve Ermeni \1ezallmi (Basılmamış Doktora Tezi). Erzurum. 1995. s.llll-144.

31 KONUKÇU, Selçuklulardan Cumhurlyete Erzurum. s.692.

32 Zeki BAŞAR- Ermenilerden Gürdüklerlmlz, Ankara, 1974, s.89-110;

Muammer DEMIREL. Birinci Dünya Harbinde Erzurum ve Çevresınde

Ermeni Hareketleri, (Basılmamış Doktora Tezi), Istanbul, 1993. s.67,84-98,

(11)

Belediye Reisi Hakkı Paşa,Hoca Ahmet Efendi, Komiser Küçük Ali Efendi, Hafız Davut Bey ve diğer birkaç kişiden oluşan oniki kişilik bir heyetle Erzurum'da bulunan Rus Müstahkem Mevki Komutanı'namüracaat etmişlerdi. Heyet, Rus komutanından,Ermenilere silah verilmemesini, bu mümkün değilse,kendilerini korumak için Türklere de silah verilmesini ve Enneni taşkınlıklarınınbir an önce önünün alınmasını istemişti. Komutan bu talebe; Rus kanunlarının, Rus vatandaşlarınınharicindekikre silah vermeyiyasakladığını,bu yüzdenTürklere silah veremeyeceğini, yalnızcaCemiyet-i Hayriye temsilcilerine (bunlarında Rus tebası olması sebebiyle) silah verebileceğini bildirmiş, fakat Ermenilerin yaptıkları mezalimlerekarşıherhangi bir tedbiralacaklarıkonusunda hiçbirşey söylememiştir. Heyet, Ruslardan yalnızcaCemiyet-i Hayriye temsilcileri adına verilen SO silahı

alabilmişti

33

.

Rusların, Ermeni saldırıları karşısındaherhangi bir tedbiralmayacaklarıve Türklere de silah verme niyetlerinin olmadığı anlaşılınca, Seyidov ve heyetle .. bulunan Erzurumlular kendi başlarınınçaresine bakmaları gerektiği düşüncesiyle

Ermenilerekarşı şehirdeki silahlarıele geçirmek üzere bir hareketyapılmasınakarar verdiler. Bu hareket için önce şehirdahilindeki Müslüman halkınelinde bulunan silah miktarınıtesbit etmek gerekiyordu. Buiş Cemiyet-i Hayriye'nin temsilcileri ile birlikteçalışanZakir Bey'e verildi.

Zakir Bey bütün mahalleleri, ev ev dolaşarakhem Cemiyetinvermiş olduğu erzak ve giyecekleri dağıtmış, hem de herkesten evlerinde silah bulunup bulunmadığını öğrenerek bunlarıteker tekerkaydetmişti.Sonuçta; Erzurum'da 600

kadar silahbulunduğutesbitedilmişti.Bu tesbitten sonra, 16Şubat 1918'de Seyidov ve Zakir Bey'in debulunduğu 13kişilik bir heyet, Cemiyet-i Hayriye'nin şubesinin bulunduğu Hacı Hayri Efendi'nin evinde toplanarak yapılacak işleri

kararlaşurmışlardır

34.

33 "Acı Günlerimiz", Tarih Yolunda Erzurum, S.11-12, (12 Mart 1962), s.12.

(12)

Buna göre, Seyidov'un daha önceyaptırtıpCemiyetinbinasındasakladığı6 ei bombasından üçünü Seyidov ve üçünü de Seyidov'unyardımcılarındanAbdülmabud alacaklar ve Abdülmabud, Gez mahallesindeki Ruslara ait harp malzemesinin saklandığı kayık anbarınagiderek, oradaki nöbetçileri bombalarla imha edecek, bomba gürültüsü işitecekolan Gez, Murat Paşa,Yoncaltk, Dere Mahallelerinden silahlıMüslümanlar hemen orayakoşacak kayık ambarınızaptederekdiğerahaliyi de

silanlandıracak

ve

Gürcükapısı'na du~ru

yürüyeceklerdi35.

Aynı saatte Seyidov, elindeki bombaları Çifteminareler karşısındaki Ennenilere karakol vazifesi gören bir kahveye atacaktı. Bu sesi işitecek olan Hasanbasri mahallesi ahalisinden dörtyüz kişi, ikiyüz baltalt, ikiyüz silahlı olarak silah deposu vazifesi gören Camiikebir'e veDurmuş PaşaCamiine hücum edecekler ve orada silahlandıktansonra onlar da Taşmağazala. yolu ile Gürcükapısı'na ineceklerdi.

Bu plan uygulanabilirse, Erzurum'da Ennenilerin yapacakları katliamların önüne geçilebilecekti. Fakat bütün buçalışmalara rağmen, planıönceden haber alan Ermeniler derhal harekete geçerek şehir içinde her yerde Türk halkasaldınlarını

artınnış

ve

planın uygulanmasına

engel

0lmuşlardı

36

.

Seyidov vearkadaşlangittikçe anan Ermeni saldırıları karşısında,Türk halka devamlı olarak birlik içinde bulunmalarını yoksa Ermenilerin bu durumdan faydalanarak TürklerikaLledeceğinisöylüyor ve Erzurumlularla birlikte bu mezalime karşı durmanın yollarını arıyordu. Bu amaçla, Erzurum Türk halkının uğradığı mezalimi ve çektikleri sıkıntıları sık sık Tiflis'deki başmerkeze bildirerek Cemiyenen yardım istiyordu. Bu yardım istekleri üzerine Tiflis'de Sultanov'un girişimleri sonucunda bu sırada Tiflis'te bulunan "Tiflis Müslüman Milli Komitesi"de Enneni MilliŞurası'na başvurarak, RuslarınTürkiye'denalmış olduğu yerlerde özellikle Erzincan, Erzurum Bayezid vediğer yerlerde Ennenilerin Türk halka mezalim yaptıkları, bunun önüne bir an önce geçilmesi için, gerekli tedbirlerin

35 "AcıGünlerimiz", 5.12-13. 36 "AcıGünlerimiz", 5.13.

(13)

a

alınmasını isteyerek, bu kötü durumun Kafkasya'da her iki milleı arasındaki

. (Azerbaycan-ErmenisLan) münasebellere de kÖlÜ etki edeceklerini

bildirmişlcrdi

37

.

Türk ordusunun Erzurum'a yaklaşıığıbu tarihlerde Ermenilerin Müslüman halkakarşı saldırılarıdaha daartmışve bu sırada şehreErmenilerinmeşhurçele reisi Anlranik

kumandasında

bir müfreze

yerlcştirilmişti

38

,

Antranik'in gelmesinden sonra

37 Tiflis Müslüman Milli Komitesi, Ermeni Milli Şurası'na şöylebir mektupyar.mıştır: "Türkiye'tlen alınmış olan yerlerde müsell1ah Ermeni destelerinin dinç müslüman ahalisini tazyik ve tecavüzleri hakkında son zamanlarda Tiflis Milli Komitesi'ne heyccanlıhaberler gelmektedir.

Komitenin son iclasındada Erzincan, Erzurum ve Bayezid'dcn gelmişolan nümayendeleri: mezkur yerlcrde Rus koşununun çekilerek, Ermeni koşanlarının gelmesinden sonra dinç müslüman ahalinin düçar olduğu, nihayet derecede ağır var.iyeti hakkındamufassal maruzalar vermişlerdir,Vekillerin rivayetine göre dinç müslümanlarınöldürülmesi, tecavüz, gartları adi bir şeyolmuştur,Maateessiifane bu haberler Türkiye toprağındahulunan müslüman teşkilatlarınınresmi nünıayandeleri (BMCH Temsilcileri) ve gerekse birçok bilaraf şahıslar ıarafındanteyid olunur, Zakafkasya ve husıısenTifis guberniyası müslümanlarıTürkiye arazisinde dört yıldan beri mahvedilen ve bin türlü tecavüzlere maruz kalan, aç, çıplak ve muhafazasız müslüman kardaşIarınınahvalinden elbcııeçok narahat oluyorlar,

Bu vakte dek böyle hayasızlıklar,Rus koşunu tarafından icra ediliyordu. Bilhassa böyle facialarla beraber Rus saldatlarıaç körpeleri ve kocalar!, yemek verip saklamak, hayatınanecat vermek gibi hüsn-ü reflar dahi edemiyorlardı.

Lakin şimdi Miııi koşunlar teşkiliilc bu hareket çekilmez hir suret alıyorve buna artık tahammül edilmer., Şimdi herbir hırda harekete cemaat milli nokta-i nazardan bakıyor.Ona göre de mesel emüşkülleşiyor.

İşte bunların hepsini nazara alarak Tit1is Milli Komitesi, Ernıeni Miııi Şurası'namüracaatla Türkiye toprağındakidinç müslüman ahalisinin artık hasarat çekmemesi ve tecavüzIere maruz kalmamalarıiçin lazım binagüzarlıklaredip lazım gelen tedbirleri görsün,

Tiflis Müslüman Komitesi, inanıyor ki halihaztrda Türkiye ile sulh karşısında bulunduğumuzbüyük Rusya inkıli'lbınınazad elliği miııetleryeni ar.ad hayatına başlamaya hazırlandıkları hir zanıanda, burada Zakafkasya'da bütün milletlerin zahmetkeş halkının müııehiden sulh ile yaşamaları esası koyulan bir zamanda Ermeni Miııi Şurası Türkiye'den alınmış olan yerlerdeki ihıilaf ve hadiselerin önünü almak için her türlü tedbirleri görür. Çünkü bu hadiseler demokratlığaen yakın kısmının çalışmasınamani oluyor ve orada mahaııindeçok fena neticeler veriyor. Burada Zakafkasya'da dahi her iki milletin münasebetine su-i tesir ediyor. (AçıkSöz, 19 Fevral/Şubat 1918, No:685),

38 W,E.D.ALLEN-Paul MURATOFF, 1828-1921 Türk Kafkas Sınırındaki

(14)

durum daha da kötüleşmiş,Ermeniler şehrinbirçok yerlerinde hapishaneler tesis ederek,şehirdekiTürklerden ele geçirdiklerini buralaradoldurmuşlardi.

Busıradabelediyebinasına yerleşmişbulunan Antranik de,emelleıinibir an önce gerçekleştirmekve Erzurum halkını toptan katletmek amacıyla planlar kuruyordu. Antranik Erzurum'da bulunan Rus Topçu KomutanıÇiçeri ileanlaşarak bir planyapmışlard!.Buna göre, Erzurum Türkhalkısilah verileceğibahanesiyle bir yere toplanacak ve burada toplu halde Ermeniler tarafındankatledileceklerdi. Bu maksatla Şubat19ı8ortalarında,Rus Komutanı,içlerinde Seyidov'un dabulunduğu Belediye Heyeti'ni çağırarak;kendisinin şehirden gideceğinibu nedenle ellerinde bulunan silahları, kendilerini Ermenilere karşı müdafaa etmek için Türklere

vereceğini,fakat bunun için bütün Türkhalkınıneksiksiz olarak İstanbul Kapısı'nda Numune Hastahanesi'nin yanındaki talimgahda toplanmasının gerektiğini

bildirmişti

39

.

Seyidov'un da dahilolduğuBelediye Heyeti Rus komutanının yanından ayrılarak, aralarında görüşme yaptıktansonra, silah verilecek mevkinin çok tehlikeli bir yer olduğu, bu nedenle de silahların başka bir şekilde Türklere verilmesi konusunda karara varmış ve tekrar Rus komutanının yanına gitmişlerdir.Heyet, Komutana; ŞehrinhertarafındaErmenilerin Türkleri, gördükleri yerde öldürdüklerini, hal böyleyken evlerinden silah almak için gösterilen mevkiye gelecek olan Türklerin, yollarda Ermeniler tarafından katledileceğininkesin olduğunu, ayrıca halk bu mevkiye gelmeyi başarsabile,burasının boş bir düzlükolduğunu, halkınburada çok kolay kadledilebileceğini,söyleyerek, silahların Türklere başka bir şekilde dağıtılmasını istemişlerve şu teklifi sunmuşlardı: Öncelikle Rus komutanlığı Ermenilerin her tarafta silah atmalarınıyasak edip, kendi askerlerini şehirdebelirli noktalarayerleştirerekemniyetisağladıktansonra, her mahallenin muhtarıarabalarla gelip silah dağıtacak yerlerden bu silahları alarak kendi mahallesindeki halka

dağltmalıdırAO.

39 Kantarcızllde Hacı "'ustafa'nın Hatıraları, 5.26. 40 Kantarcızıide Hacı "lustufu'nın Hatıraları, s.27-28.

(15)

Belediye heyetinin bu teklifi Rus komutantarafındankabul edilmemişti.Bu \

teklifin kabul edilmemesi belediye heyetinin ne kadar yerinde bir karar verdiğini göstermişti.Seyidov ve Belediye Heyetinde bulunanlareğerbuşekilde davranmayıp halkıRuskomutanın istediğiyereıoplasalardı,Erzurumhalkıçoluk, çocuk toplu bir katliama

uğrayacaklardl

41

. Kantarcızlide Hacı

Mustafa, Türk Ordusu Erzurum'a girdikten sonraşehirdekatliamauğrayanahaliyi tespit içinçalışmalar yapılırken,bir

binanın kapısında asılı

Antranik

imzalı şu yazıyı bulduklarını

kaydctmektedir42 :

"Ey Belediye Heyeti sizeğermuvafakatetmişolsa idiniz,İst.anbul Kapısı'nda talimgah mevkiine eğer halk gelmiş olsa idi. Türk'Un Erzurum'da bir tek halkı

41 Kantarcızllde Hacı M usta fa'nın Hatıraları,s.28-29. Bu tarihlerde Erzurum'da iki Rus ıopçusu bulunmaktaydı.Bunlardan biri Çiçeri. diğeride Türklere esir dişen Ivan Gokilaviç Pilyaı·dır.Pilyat Erzurum lstilıkimTopçu Alay KumamJanl Tverdo Khlebofa ya/mış olduğumektupda; i2 parça çabuk atış yapan koşuluve dağ ıopları ile makineli tüfekleri Erzurum Baku Islam Cemiyet-i Hayriye Reisi Seyidov'a Erzurum'da Ermeni meıalimini durdurmak amacıyla vermek istediklerini, fakaı

silahlarıngelip alınmadığını bildirmiştir (lvan Gokilaviç Pilyat'ın Mektubu (Rus İhtilalibidayetinden itibaren 27 Şubat 1918'deOsmanlı KıtaatınınErzurum'u Tstirdad ettikleri tarihe kadar Ermenilerin Erzurum şehri ve havalisi Türk sakinesinekarşı tavır ve hareketlerine dair, s.i5).

Bu ifade ve bunun gibi "Ruslardan silahların alınmamasıve bu yü:ıden Erzurum'daki katliamların olduğu" şeklindeki ifade ve söylentiler. başta Ccmiyet·i Hayriye temsilcileri ve Belediye Reisi Hakkı Paşa'yı olmak üzere bütün belediye heyetini zan altında bırakmıştır. Halbukı yukarıdada görüldüğüü/.ere hadiseler çok farklı bir şekilde gelişmiş ve gerek Seyidov, gerekse Belediye heyeti, Türk halkını korumak için ellerinden gelen herşeyi yapmışlar. haua bu uğurda canlarını vermişlerdir.Rus topçusu Pilyat. Türklere esir bulunduğubir sırada yazmış olduğubu mektupta. silahları Türklere teslim etmek istediklerini belirlrnesine rağmen. bu silahları dağıtmakiçin neden bütün halkıçocuk. kadın. yaşlı demeden savunmasızbir şekilde. açık bir alana toplamak istemelerinin sebebini belirtmemiştir.Yine Ruslar. neden Ermeniler Türkleri kuıp keserken hiçbir müdahalede bulunmayıp.ancak Türk askerinin yaklaşmakta olduğu bu son günleri beklemişlerdir.Üstelik daha önce Seyidov ve Belediye Heyeti'nin kendilerinden yardım isteğinde bulunmalarına

rağmen. ayrıcazaten Ruslar emniyetIeri ve menfaatleri bakımındankendileri ile Türk ordusuarasındatampon va7.ifesini gören bir emniyet tedbiri almak. korkusuz ve rahat bir şekilde çekilmek için şehri. silahları ve topları ile birlikte Ermenilere bırakmak ıorundaydılar.Bu durumda Seyidov ve Belediye Heyeti'nin almış olduğukarar Erzurum halkınıtamamen yok olmaktan kurtaran bir kararolmuştur.

42 Kantareızııde Hacı :vIustafa'nın Hatıraları, s.34-35.

(16)

kalmayacak ve alacağımız inlikamırnızErmeni tarihine yazılacaktı.Sebep siz oldunuz. Şimdi siz burada yatınız. Ben yarın yine sizden intikam almağa Hasankale'ye gidiyorum."

Antranik, Cemiyet-i Hayriye tcmsilcileri ile Belediye Heyeti'ninhalkı uyanık tutup,. onlan yönlendirdiğini ve bu yüzdcn de kendi planlarını tam anlamıyla fiiliyatageçiremediğinigörünce,bunlarıortadankaldırmayakararvermişti.

Bu maksatla, Belediye hcyctinin toplanmasınıve kendisi ilc görüşmeye gelmelerini istcmiş,bunun üzcrine Belediye Rcisi Hakkı Paşa, Baş Katip Ahmct, belediye azalanndan Hacı Kazım, Hoca Ahmet, Tcvfik ile Hafız Davut, Haşmet, Komiser Ali Narrnan mahallesi imamı Ziya, K5be mescidi imamı Mehmed Molla

AğazadeTcvfik, HocaİbrahimEfendi ve Cemiyet-i Hayriye temsilcileri Seyidov ve Abdulmabud toplanarak hep birliktc Antranik'in

yanına gilmişlerdir

43

.

Antranik'in bulunduğubinaya üzerlerindeki para ve ne varsa herşeyleri alındıktansonra içeri alınan heyet, Antranik'e Ermenilerin Türklere karşı yapmış oldukları mezalimi anlatmışlardı. Antranik heyete; onları Trabzon'daki Sulh Konferansı'na katılmaküzere ve sulh un bir an önce yapılmasınatcsir etmeleri için Trabzon'agöndereceğini bildirmiştir.Bu durumdan şüphelenen heyeııckiler,bir an önce oradan ayrılmak bahanesiyle, evlerine gidip hazırlık yapmaları için izin istemişler,fakat Antranik bütün ihtiyaçıarıkendisinin karşılayacağınısöyleyerek hcyctin

ayrılmasına

izin

vcrmemiştir4

4

.

Bundan sonra heyeııekilcrizorla ve bir sıra halinde binanın kapısı önüne dizdiren Antranik,

dışarıda

bulunan halka hitaben

şunlan söylemişlir4

5

: "İslam

ve hıristiyan birdir. Bir çocuğun bile burnunun kanamasını istemiyorum. Bcn

43 Erzurum Vihi)eti'nde Vukubulan Ermeni :\1ezalimini Tahkik

He)'eti'nin Raporu, (Bu heyet Emniyct-i Umumiyc Müdürlüğü tarafından ıeşkil edilerek Erzurum'a gönderilmiştir) i9i8, s.52. (Bu rapor Enver Konukçu tarafından günümüz harOcrine çevrilerek yayınaa hazırlanmaktadır).

44 Erzurum Vila)'etl'nde Vukubulan Ermeni :viezailmin! Tahkık

Heyeti'nin Raporu, s.53-54.

45 Erzurum Vila)'eti'nde Vukubulan Ermeni :\1czalimini Tahkik

(17)

hükümetimin emri ile mevkii müstahkem kumandanıoldum. Muhasama nihayet bulmuşdur. Artık aramızdabir dostluk tesis edilmiştir. Emelim adalettir. Ahali müsterih olsun, dükkanlaraçılsınkorkulacakbirşey kalmamıştır."

Antranik'in bu şekilde davranmasının amacı şuydu: Halk Belediye heyetindekilere güveniyordu veonların verdiği direktinere göre de evlerinden ve gizlendikleri yerlerden dışarı çıkmıyordu.Fakat Antranik, Belediye heyetindekileri, kendi binasının önünde ve herkesin görebileceği şekilde bulundurarak, artık dostluğun kurulduğunuve bu nedenle de herkesin dışarı çıkmasını, dükkanıarını

açmasını

istiyordu ki, bundan sonra Türk ahaliyi rahatça katledebilsin46.

Artık kendilerine yol gösterecek Belediye Heyeti'nin de bulunmaması dolayısıylaAntranik'in sözlerine inanan bir çok kişi çarşılara çıkıp dükkanıarını açtılar.Bunufırsatbilen ErmenilerrastladıklarıTürkleri toplamaya ba.'llayarakşehrin

birçok yerinde hapishane olarak tesis ettikleri kışlalara,büyük evlere müsı.ahkem yerlere, isı.asyon civarındakibarakalara doldurdular. Halbuki Belediye Heyeti'nin almış olduğu karara göre halk hiçbir suretle evleriden çıkmayacaktı.Cemiyet-i Hayriye temsilcisi Seyidov'un da birlikıe olduğu Belediye heyeti de Ermeniler tarafındano zamanki Rus kilisesinin karşısında bulunan bir binaya götürülerek

harpsedilmişlerdi47.

Bundan sonra Türk ordusunun iyiceyaklaştığınıanlayan Ermeniler hastahane vediğerbinalaradoldurmuş olduklarıTürkleri yakmaya ba.'llamışlarve Ermenilerin bukatliamından, şehirden topladıklarıTürkler ve Belediye heyeti de dahil kurtulan

olmaınıştır

48

.

Rus ordusunun çekilmesisırasındaonlarla Azerbaycan'a dönmeyip Erzurum'da Türk kardeşlerine yardım eımek amacıylaburada kalan ve bunun için de her

46 Erzurum Villiyeti'nde Vukubulan Ermeni Mezalimini Tahkik

Heyeti'nin Raporu, s.54.

47 Erzurum Vilayeti'nde Vukubulan Ermeni Mezalimini Tahkik

Heyeti'nin Raporu, s.54.

48 Ahmet Refik (ALTlNAY). Kafkas Yollarında,Istanbul, 1919, s.3~; HeRBAş, "1918 Erzurum Katliamı,Nedcn vcNasılOldu?", 5.84-89.

(18)

fedakarlı~ı göze alan Cemiyeı-i Hayriye ıemsilcisi Seyidov ve arkadaşları da Ermeniler

tarafından

çok feci bir

şekilde öldürülmüşlerdir

49

. Aynı akıbele

uğramaktanson andakurıulanve belediye heyetinde bulunan Hoca ibrahim Efendi, Erzurum'dakikaıliamıve Belediye Heyeti'nin ölümühakkında şunları söylemiştirSO: ...Ermcnilersırfbenim mahallcmden 15 haneyegirmişler,bu hanelerde ele geçirdikleri 45 kişiyi kılıçve baltalarla katletmişlerdir.Tiflis'e götürüldüklerini zannettiğimizBelediye Reisi Hakkı Paşa'yı, arkadaşlarını ve o koca hastahaneyi dolduran masum halkımızıonaronar götürdükleri kabristan aralarında türlü işkencelerle katleunişler vakıabumakıü!leriben de gördüm ..."

BusıradaErzurum'a yaklaşan, KazımKarabekir komutasındakiTürk ordusu II Marl 1916 sabahı güneş doğmadanileri harekeıe başlamış, bir gün süren çarpışmalardansonra 12 Mart 1918'de, Erzurum'agirmiş,böylece Er.wrumhalkının iki

yıl

süren esarel

hayatı

da sona

enniştir

51.

İşte Anadolu halkının bu sıkıntılı günlerinde, onlara kardeşelini uzatan Azerbaycan Türkleri ve bu maksatla buralara göndermiş olduğuCemiyet-i Hayriye temsilcileri, Türk kardeşlerine yardım için ellerinden gelen her yardımı yapmışlar. Hatta Seyidov vearkadaşlarıgibibirçoğubuuğurda canlarını fedaetmişlerdir.

49 Kantarcızoide Hacı Mustafa'nın Hatıraları, 5.34.

50 "Erzurum Viliiyeıi'nde Vukubulan Ermcni Mcza!imini Tahkik Heyeti'nin Raporu. 1918, 5.57.

5i Kazım KARABEKIR, Doğunun Kurtuluşu (Erzincan ve Erzurum'un

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu konfe- ranslarda tropikal mimarlık, bir dizi iklime duyarlı tasarım uygulaması olarak tanım- lanmış ve mimarlar tropik bölgelere uygun, basit, ekonomik, etkili ve yerel

Sp-a Sitting area port side width Ss- a Sitting area starboard side width Sp-b Sitting area port side Ss- b Sitting area starboard side Sp-c Sitting area port side Ss- c Sitting

Taşınabilir kültür varlıkları için ağırlıklı olarak, arkeolojik kazı ve araştırmalara dayanan arkeolojik eserlerin korunması ve müzecilik hareketi ile daha geç

Sakarya İli Geyve İlçesi Geleneksel Konut Mimarisi (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi) Sakarya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Sanat Tarihi Anabilim Dalı,

Tasarlanan mekân için ortalama günışığı faktörü bilgisi ile belirlenen yapay aydın- latma kapalılık oranı, o mekân için gerekli aydınlık düzeyinin değerine

Şekil 1’de görüldüğü gibi otomatik bina yönetmelik uygunluk kontrol sistemlerinin uygulanması için temel gereklilik, nesne tabanlı BIM modellerinin ACCC için gerekli

yüzyıl başlarının modernist ve ulusal idealleri doğrultusunda şekillenen mekân pratiklerinin doğal bir sonucu olarak kent- sel ölçekte tanımlı bir alan şeklinde ortaya

ağaç payanda, sonra ağaç poligon kilit, koruyucu dolgu tahkimat: içi taş doldurulmuş ağaç domuz damlan, deneme uzunluğu 26 m, tahkimat başan­ lı olmamıştır (Şekil 8).