• Sonuç bulunamadı

Tokat Yöresi Geleneksel Yazma Baskı Sanatının Tarihsel Süreci ve Öğretiminin Çözümlenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Tokat Yöresi Geleneksel Yazma Baskı Sanatının Tarihsel Süreci ve Öğretiminin Çözümlenmesi"

Copied!
139
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)

TOKAT YÖRESİ GELENEKSEL YAZMA BASKI SANATININ

TARİHSEL SÜRECİ VE ÖĞRETİMİNİN ÇÖZÜMLENMESİ

Mehtap Coşkun

Ay

YÜKSEK LİSANS TEZİ

GÜZEL SANATLAR EĞİTİMİ ANABİLİM DALI

GRAFİK EĞİTİMİ BİLİM DALI

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

(3)

TELİF HAKKI VE TEZ FOTOKOPİ İZİN FORMU

Bu tezin tüm hakları saklıdır. Kaynak göstermek koşuluyla tezin teslim tarihinden itibaren ……… (…..) ay sonra tezden fotokopi çekilebilir.

YAZARIN

Adı: Mehtap

Soyadı: COŞKUN AY

Bölümü: Grafik Eğitimi Bilim Dalı İmza:

Teslim tarihi:

TEZİN

Türkçe Adı : Tokat Yöresi Geleneksel Yazma Baskı Sanatının Tarihsel Süreci ve Öğretiminin Çözümlenmesi

İngilizce Adı : Analysis to history and teaching of Tokat region’s traditional block printing art.

(4)

ETİK İLKELERE UYGUNLUK BEYANI

Tez yazma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyduğumu, yararlandığım tüm kaynakları kaynak gösterme ilkelerine uygun olarak kaynakçada belirttiğimi ve bu bölümler dışındaki tüm ifadelerin şahsıma ait olduğunu beyan ederim.

Yazar Adı Soyadı: Mehtap COŞKUN AY İmza: ……….

(5)

JÜRİ ONAY SAYFASI

Mehtap COŞKUN AY tarafından hazırlanan ‘Tokat Yöresi Geleneksel Yazma Baskı Sanatının Tarihsel Süreci ve Öğretiminin Çözümlenmesi’ adlı tez çalışması aşağıdaki jüri tarafından oy birliği/ oy çokluğu ile Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı’nda Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiştir.

Danışman: Prof. Dr. Birsen ÇEKEN

Başkan: Prof. Dr. Canan DELİDUMAN

Üye: Doç. Dr. Gültekin AKENGİN

Tez Savunma Tarihi: 10/07/2018

Bu tezin Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı’nda Yüksek Lisans Tezi olması için gerekli şartları yerine getirdiğini onaylıyorum.

Prof. Dr. Selma YEL

(6)

TEŞEKKÜR

Tez çalışmam sırasında bana yol gösteren ve sınırsız desteğini esirgemeyen değerli hocam Sayın Prof. Birsen ÇEKEN’e özel teşekkürlerimi iletmeyi bir borç biliyorum.

Bu günlere gelmemde her zaman yanımda olan, maddi ve manevi desteklerini her zaman yanımda hissettiğim sevgili aileme sonsuz teşekkürler. Son olarak, eğitim ve öğretim hayatıma katkısı bulunan herkese sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

(7)

TOKAT YÖRESİ GELENEKSEL YAZMA BASKI SANATININ

TARİHSEL SÜRECİ VE ÖĞRETİMİNİN ÇÖZÜMLENMESİ

(Yüksek Lisans Tezi)

Mehtap COŞKUN

AY

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Temmuz 2018

ÖZ

Medeniyetler yuvası Anadolu’da geçmişten bu güne birçok el sanatları varlık göstermiş, bir kısmı zamana karşı yenilerek ortadan kaybolmuş, bir kısmı ise bugüne kadar varlıklarını sürdürebilmiştir. Tokat el baskısı yazmacılık sanatı, varlığını sürdürebilen ender el sanatlarından birisidir. Ağaç kalıplarla baskı yapılarak veya elle çizilip resmedilerek pamuklu veya ipekli kumaşların süslenmesi sanatı olarak bilinen yazmacılık, geleneksel el sanatlarımızdan birisidir. 600 yıllık bir tarihi geçmişe sahip olan yazmacılık, özellikle Tokat yöresinde yoğun bir şekilde yapılmış, sanatın en güzel örnekleri bu ilimizde verilmiştir. Tokat yazmaları karakalem ve elvan olarak adlandırılan iki tür teknikle yapılmaktadır. Baskı kalıpları için genellikle Ihlamur ağacı kullanılmakta, kalıp hazırlamak ayrı bir ustalık gerektirmektedir. Yazmalarda kullanılan motifler, tarihler boyunca Tokat’a yerleşen birçok uygarlığın izlerini taşımaktadır. Bu çalışmada Tokat ilinde el baskısı yazmacılık sanatı ile faaliyet gösteren ustalarla atölyeleri ziyaret edilerek yüz yüze görüşmeler yapılmış, sanatın geçmişi ve bugünü hakkında bilgiler toplanmıştır. Sanatı icra eden ustaların görüşleri derlenerek var olan durum ortaya konulmaya çalışılmıştır. Elde edilen sonuçlar doğrultusunda ustaların bu sanatı yürütmekte zorlandıkları, sanatı öğretebilecekleri yeni çıraklar bulamadıkları, fabrikasyon ürünler ile rekabet edemedikleri, bundan dolayı değişik yöntemler ve modeller denemek durumunda kaldıkları, piyasa koşullarına ayak uyduramayan atölyelerin kapanmaya başladığı bulgulanmıştır.

(8)

Anahtar kelimeler : Yazmacılık, Tokat Yazmaları, El Sanatları Sayfa Adedi : 120

(9)

ANALYSIS TO HISTORY AND TEACHING OF TOKAT REGION’S

TRADITIONAL BLOCK PRINTING ART

(M.Sc. Thesis)

Mehtap COŞKUN

AY

GAZİ UNIVERSITY

INSTITUTE OF EDUCATIONAL SCIENCES

July 2018

ABSTRACT

The purpose of the study is to determine the historical process of Tokat’s art of yazma-baskı from past to present and the characteristics of yazma- yazma-baskı art. The study was designed as a qualitative research. Data were collected by using semi-structure interviews. Data were analyzed by using descriptive analysis method. The population of the study was craftsmen who deal with in Tokat. Sample was nine craftsmen and they were identified according to purposeful sampling method. According to the findings of the interview analysis, most of the craftsmen continued the job of yazma- baskı as ancestor profession. They started as an apprentice and they were trained by craftsmen by learning whatever you could and they learned other necessary instructions with the puzzle technique. The result of the study indicated that there were notable differences between past and present of yazma- baskı art, competition was over economically because of serigrafi baskı techniques and mass production, changing preferences of customers about quality of the products, thus profession started to losing its importance and attraction of the job, for that reason new craftsmen weren’t trained for a long time and people didn’t see this job as a tool for earning money.

Key words : Yazmacılık, Tokat Yazmaları, Handicrafts. Page Number : 120

(10)

İÇİNDEKİLER

TELİF HAKKI VE TEZ FOTOKOPİ İZİN FORMU ... i

ETİK İLKELERE UYGUNLUK BEYANI ... ii

JÜRİ ONAY SAYFASI ... iii

TEŞEKKÜR ... iv

ÖZ ... v

ABSTRACT ... vii

İÇİNDEKİLER ... viii

TABLOLAR LİSTESİ ... xiii

ŞEKİLLER LİSTESİ ... xiv

SİMGELER VE KISALTMALAR LİSTESİ ... xvi

BÖLÜM 1 ... 1

GİRİŞ ... 1

1.1. Problem Durumu ... 1 1.2. Amaç ... 2 1.2.1. Alt amaçlar ... 2 1.3. Önem ... 2 1.4. Varsayımlar ... 3 1.5. Sınırlılıklar ... 3 1.6. Tanımlar ... 3

BÖLÜM 2 ... 5

(11)

KURAMSAL ÇERÇEVE ... 5

2.1. Tokat Yöresi ve Geleneksel El Sanatları ... 5

2.1.1. Tokat İlinin Tarihçesi... 6

2.1.2. Kültürel Çeşitlilik ... 7

2.1.3. Tokat ve Çevresi Geleneksel El Sanatları ... 8

2.1.3.1. Yazmacılık ... 8 2.1.3.2. Dokumacılık ... 9 2.1.3.3. Bakırcılık ... 9 2.2. Baskı ... 10 2.2.1. Baskının Tanımı... 10 2.2.2. Baskının Tarihçesi ... 10

2.2.3. Yazma Baskı Teknikleri... 11

2.2.3.1. Ağaç Baskı... 11

2.2.3.2. Serigrafi Baskı ... 12

2.3. Yazma ... 12

2.3.1. Yazmacılığın Tanımı ... 14

2.3.2. Yazmacılığın Anadolu’daki Gelişimi ... 15

2.3.3. Tokat’ta Yazmacılık ... 16

2.3.4. Tokat Yazma Baskı Sanatının Teknik Özellikleri ... 17

2.3.4.1. Kalem İşi Yazma ... 18

2.3.4.2. Kalıp-Kalem Yazma ... 19

2.3.4.3. Kalıpla Yazma ... 20

2.3.5. Kalıp Oymada Kullanılan Araçlar ve Kalıp Oyma... 21

2.3.5.1. Kalıp Oymada Kullanılan Araçlar ... 21

2.3.6. Kalıp Yapımı ... 24

2.4. Tokat Yazmalarında Kompozisyon/Motifler ... 26

(12)

2.4.2. Kullanılan Kompozisyonlar ... 27

2.4.2.1. Dairesel planlı kompozisyon ... 27

2.4.2.2. Yüzeyin tamamen motif tekrarlarıyla doldurularak oluşan kompozisyon ... 28

2.4.2.3. Kare planlı kompozisyonlar ... 32

2.4.2.4. Kenar bordürlü içi boş yazmalar ... 36

2.4.2.5. Dikdörtgen olarak tasarlanmış yazmalar ... 38

2.5. Tokat Yazmalarında Kullanılan Renkler ... 40

2.6. Tokat Yazmalarında Kullanılan Boyalar ... 40

2.6.1. Bitkisel Boyalar ... 40

2.6.2. Hayvansal Boya (Kırmız)... 43

2.6.3. Kimyasal Boya ... 44

2.6.4. Akremin Boya ... 44

2.7. Yazma Baskıda Kullanılan Malzemeler ... 44

2.8. Tokat’ta Yazma Baskı Teknikleri ... 46

2.8.1. Beyaz Üzerine Siyah Kara Kalem Baskı ... 46

2.8.2. Siyah Üzerine Beyaz Söktürme (Ağartma) Baskı ... 48

2.8.3. Boyanmış Renkli Bez Üzerine Siyah Kara Kalem Baskı ... 49

2.8.4. Boyanmış Renkli Bez Üzerine Beyaz Söktürme (Ağartma) Baskı ... 50

2.8.5. Söktürülmüş Motiflere Renkli (Elvant) Baskı ... 51

2.8.6. Beyaz Üzerine Siyah Basılmış Motiflere İlave Renk Baskı ... 52

2.8.7. İpek (Serigrafi) Baskı ... 53

2.9. Eğitim ve Öğretim ... 54

2.9.1. Eğitim... 54

2.9.2. Biçimsel (Formal) ve Doğal (İnformal ) Eğitim ... 55

2.9.3. Örgün ve Yaygın Eğitim ... 56

(13)

2.9.5. Mesleki Yaygın Eğitim ... 57

2.9.6. Öğretim ... 58

2.10. Sanat Eğitimi ... 58

2.11. Yazmacılık Sanatı Eğitimi ... 59

BÖLÜM 3 ... 61

İLGİLİ ARAŞTIRMALAR ... 61

BÖLÜM 4 ... 64

YÖNTEM ... 64

4.1. Araştırma Yöntemi ... 64 4.2. Evren ve Örneklem ... 65

4.3. Veri Toplama Aracı ... 68

4.4. Verilerin Analizi ... 70

BÖLÜM 5 ... 71

BULGULAR VE YORUM ... 71

5.1. Ahmet Arpacıoğlu ile Yapılan Görüşme ... 71

5.2. Atıf Arpacıoğlu ile Yapılan Görüşme... 75

5.3. Hüseyin Er ile Yapılan Görüşme ... 80

5.4. Kadir Özdemir ile Yapılan Görüşme ... 84

5.5. Ömer Yaşın ile Yapılan Görüşme ... 88

5.6. Sebati Arpacıoğlu ile Yapılan Görüşme ... 93

5.7. Yasemin Ertaştan ile Yapılan Görüşme ... 97

5.8. Yurdanur Uçar ile Yapılan Görüşme... 101

5.9. Yusuf Gökyıldız ile Yapılan Görüşme ... 105

BÖLÜM 6 ... 109

(14)

KAYNAKLAR ... 113

EKLER... 118

(15)

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 1. Mordanların verdiği renkler ... 41

Tablo 2. Kök boyada kullanılan mordanlar ... 42

Tablo 3. Görüşme Yapılan Kişilerin Kişisel Bilgiler Özeti... 66

Tablo 4. Ahmet Arpacıoğlu’na Ait Kişisel Bilgiler ... 71

Tablo 5. Atıf Arpacıoğlu’na Ait Kişisel Bilgiler ... 75

Tablo 6. Hüseyin Er'e Ait Kişisel Bilgiler ... 80

Tablo 7. Kadir Özdemir'e Ait Kişisel Bilgiler ... 84

Tablo 8. Ömer Yaşın'a Ait Kişisel Bilgiler... 88

Tablo 9. Sebati Arpacıoğlu'na Ait Kişisel Bilgiler ... 93

Tablo 10. Yasemin Ertaştan'a Ait Kişisel Bilgiler ... 97

Tablo 11. Yurdanur Uçar'a Ait Kişisel Bilgiler ... 101

(16)

ŞEKİLLER LİSTESİ

Şekil 1. Yazma ... 13

Şekil 2. Yemeni ... 14

Şekil 3. Hitit döneminden kalan mühür örnekleri ... 16

Şekil 4. Kalem işi yazma ... 19

Şekil 5. Kalıp – kalem yazma ... 20

Şekil 6. Kalem işi elvan detayı ... 20

Şekil 7. Ihlamur ağacından oyulmuş gelincik, drama ve asma yaprağı motifli kalıplar ... 21

Şekil 8. Ihlamur ağacından oyulmuş gelincik, drama ve asma yaprağı motifli kalıplar ... 22

Şekil 9. Ihlamur ağacından oyulmuş gelincik, drama ve asma yaprağı motifli kalıplar ... 23

Şekil 10. Düzgün oyulmuş yazma baskı kalıbı ... 24

Şekil 11. Kalın ve ince uçlu aletler... 25

Şekil 12. Ihlamur ağacından oyulmuş kandilli motifli bir kalıp... 26

Şekil 13. Kullanılan motifler ... 27

Şekil 14. Dairesel planlı kompozisyon ... 28

Şekil 15. Kandilli yazma ... 29

Şekil 16. Kandilli yazma ... 30

Şekil 17. Kandilli yazma ... 30

Şekil 18. Kandilli yazma ... 31

Şekil 19. Tokat yarım elması ... 31

Şekil 20. Kare planlı kompozisyon – Tokat beşlisi ... 32

(17)

Şekil 22. Tokat içi dolusu ... 34

Şekil 23. On altı fulyalı yazma ... 35

Şekil 24. Tokat üzümlüsü ... 36

Şekil 25. Kenar bordürlü içi boş yazmalar ... 37

Şekil 26. Kaynana yumruğu ... 37

Şekil 27. Purket yazma ... 38

Şekil 28. Dikdörtgen olarak tasarlanmış yazmalar ... 39

Şekil 29. Şam hamamiye ... 39

Şekil 30. Kırmız Böceği ... 43

Şekil 31. Bez... 45

Şekil 32. Boya teknesi, fırça (boya yedirme), temizleme fırçası, baskı masası ... 45

Şekil 33. Beyaz üzerine siyah kara kalem baskı ... 46

Şekil 34. Siyah boyanın hazırlanışı ... 47

Şekil 35. Kireç boyanın hazırlanışı ... 48

Şekil 36. Yazmaların kazanda boyanması ... 50

Şekil 37. Boyanmış renkli bez üzerine beyaz söktürme (ağartma) baskı ... 51

Şekil 38. Söktürülmüş motiflere renkli (elvant) baskı ... 52

Şekil 39. Beyaz üzerine siyah basılmış motiflere ilave renk baskı ... 53

Şekil 40. İpek (serigrafi) baskı ... 54

Şekil 41. Eğitim şeması ... 55

Şekil 42. Kadın tahta baskı kalıp ustası ... 60

Şekil 43. Görüşme yapılan kişilerin ve ailelerinin eğitim durumları ... 68

Şekil 44. Yazma baskı ustası Ahmet Arpacıoğlu ... 72

Şekil 45. Yazma baskı ustası Atıf Arpacıoğlu ... 76

Şekil 46. Yazma baskı ustası Sebati Arpacıoğlu ... 93

(18)

SİMGELER VE KISALTMALAR LİSTESİ

M.Ö Milattan Önce

M.S Milattan Sonra

TDK Türk Dil Kurumu

TÜİK Türkiye İstatistik Kurumu

vb Ve benzeri

(19)

BÖLÜM 1

GİRİŞ

1.1. Problem Durumu

Günümüzde nüfus artışıyla çoğalan talepleri karşılamak için teknolojik gelişmeler hızla ilerlemiştir. Her alanda olduğu gibi sanat alanında da teknolojik gelişmelerden yararlanılmıştır. Elbette ki teknolojinin gelişmesi, hayatımızın içerisinde yer almasının sağlamış olduğu olumlu yanları kadar olumsuz yanları da bulunmaktadır. Teknoloji ile birlikte birçok sanat dalı unutulmaya yüz tutmuş, böylece bizim bu kültür mirasımızdan yararlanmamız zorlaşmıştır.

Yazmacılık sanatının tarihi çok eski yıllara dayanmaktadır. Dokuma sanatı ile beraber yapıla gelen el sanatlarından biridir. İnsanoğlunun süsleme ve kendini ifade etme ihtiyacı ile başlamış ilk el sanatlarından biri olduğu bilinmektedir.

Yazma; kumaş üzerine elle resmedilerek ya da tahta kalıplarla basılarak desenlendirilmiş kumaşlara verilen isimdir. Yazmacılık ülkemizde bir halk sanatı olarak doğup gelişmiş ve en güzel örneklerini İstanbul yazmaları ile vermiştir. Önceleri Anadolu’da gelişen yazmacılık Türk halkının elinde Türklüğün kendine özgü sanat anlayışı içinde yoğrulmuş ve Türk toplumunun vazgeçilmez bir eşyası olarak kendini kabul ettirmiştir. 17.,18. ve 19. yüzyıllarda Türk yazma sanatı ustalarının elinde yazmacılığın her yönü ile aşamasını yaparak saray eşyaları arasına da girdiğini görüyoruz (Kaya, 1988).

Yazmacılık sanatı üzerine yapılan araştırmalar ve yayınlar artmış olmasına rağmen henüz yeteri kadar yayın arşivi oluşmamıştır. Bugüne kadar yapılan araştırmalarda Tokat yazmalarının tekniği ve yapımı üzerine araştırmalar yapılmıştır. Tokat yazma baskı sanatının öğretiminin çözümlenmesi üzerine çalışma bulunmamaktadır. Böylelikle önemli kültür miraslarımızdan biri olan yazmacılık sanatını tam anlamıyla tanıma ve yararlanma konusunda eksik kalmamıza neden olmuştur.

Yazma baskı sanatının tarihsel süreci ve tekniği hakkında yapılan araştırmalar azda olsa bulunmaktadır. Tokat yama baskı sanatının öğretiminin çözümlenmesi üzerine çalışma bulunmamaktadır. Bu alanda hazırlanmış hiç bir yayın da yazma baskı sanatının öğretiminin çözümlenmesinden bahsetmemektedir. Araştırma kapsamında Tokat yöresi

(20)

geleneksel yazma baskı sanatının tarihsel sürecinin araştırılması ve aynı zamanda öğretimi incelenerek, “Tokat yazma baskı sanatı nasıl öğrenilmektedir?” sorusundan yola çıkılarak günümüzdeki etkililiği araştırılacaktır. Bu araştırma bahsedilmemiş ve araştırılmamış olan yazma baskı sanatının öğretimi hakkında hazırlanacak ilk araştırma olacaktır.

Türk kültüründe önemli bir yere sahip olan yazma baskı sanatını hakkında yeterli yayının olmayışı, günümüzde devam etmekte olan bu sanatın farklı yönlerinin bilinmeyişi, yazma baskı sanatının aynı zamanda öğretimi konusuna değinilmediği görülmektedir. Yazma baskı sanatı hakkında bu güne kadar genel bilgiler verildiği de dikkati çekmektedir.

1.2. Amaç

Bu araştırmanın amacı Tokat yazma baskı sanatının tarihsel sürecini, kaynaklarını, geçmişten bu güne kadar göstermiş olduğu gelişme sürecini sergilemek aynı zamanda çalışılmamış olan yazma baskı sanatının öğretiminin özelliklerini tespit etmek ve incelemek çalışmanın genel amacını oluşturmaktadır. Genel amaç doğrultusunda aşağıdaki alt amaçlara yanıtlar aranacaktır.

1.2.1. Alt amaçlar

1. Tokat yazma baskı sanatı geçmişten bu güne kadar ne tür ve hangi yönde gelişme göstermektedir?

2. Tokat yazma baskı sanatının öğretiminde hangi yöntemler kullanılmakta ve bu öğretim yöntemleri arasında bir farklılık bulunmakta mıdır?

3. Tokat yazma baskı sanatını daha çok kimler öğrenmek istemektedir?

1.3. Önem

Görsel iletişimde yazma baskı konusunda alan yazına katkı sağlama açısından, grafik tasarımda yer alan görsel iletişim, baskı gibi konulara kaynak ve destek olması açısından; sektörde çalışan usta ve tasarımcılara tasarım, öğretim esnasında yeni fikirler üretmeye yardımcı olması açısından; bu konudaki yeni araştırmalara temel oluşturabilmesi ve yol göstermesi açısından önemli olduğu düşünülmektedir.

(21)

1.4. Varsayımlar

1. Araştırmaya katılanların görüşlerinin doğru ve samimi olduğu varsayılmaktadır. 2. Araştırma ile yazmacılık sanatı hakkında yapılacak olan çalışmaların artacağı

düşünülmektedir.

3. Seçilen örneklemin evreni temsil edeceği varsayılmaktadır.

1.5. Sınırlılıklar

Araştırmanın Tokat merkezde yapılması nedeniyle sınırlılık söz konusudur. Araştırma, Tokat’ta faaliyet göstermekte olan öğretici ustalar ve öğrencilerinin vereceği cevaplar ile sınırlandırılmıştır. Örneklemdeki sınırlılık araştırma evreninin tamamının incelenmesinin olanaksızlığıdır. Araştırmada amaçlı örnekleme yönteminin kullanılması da sınırlılıklardan biridir.

1.6. Tanımlar

Baskı: Şekil, motif, resim, grafik veya yazıların gerçeklerine uygun ve benzer şekilde bir yüzeyin üzerine aktarılması ve çoğaltılması işlemidir (Yegin, 2014).

Cerek: Yazmalar boyandıktan sonra kurutulması için enine dikilen ağaç direklerdir (Erkan, 1990).

Elvan: Çok renkliliği ifade etmek için kullanılan eski bir sözcüktür (Erkan, 1990). Havuz: Boyama işlemi sonrası ıslatma işleminin yapıldığı yer (Ok, 2015).

Motif: Yan yana gelerek bir bezeme işini oluşturan ve kendi başlarına birer birlik olan öğelerden her biri (Türk Dil Kurumu, 2015).

Sembol: Bir düşünce, fikir ya da nesnenin yerini tutan, bir kavramı veya bir düşünceyi belirten gözle görünür ve anlamı belirten işaret. Bir anlam, nitelik, soyutlama ya da nesneyi göstermek, ifade etmek için kullanılan sözcük, işaret ya da mimik olarak simge/sembol, kendisine ortak bir sözleşme, anlaşma, uzlaşmaya da gelenek aracılığı ile belli bir anlam aktarılan uzlaşımsal işareti, belirli bir nesne, süreç veya işlemi ima etmeye yarayan şeyleri tanımlar (Cevizci, 2005).

(22)

Serigrafi: İpek baskı, elek baskı, şablon baskı olarak da adlandırılan serigrafi baskı, kalıpların delik kısımları içinden mürekkebin geçerek baskı malzemesi üzerine aktarılmasını sağlayan baskı tekniğidir (Ok, 2015).

Tezgâh: Baskı işlemlerinin yapıldığı masalara denilir. Kalıbın kumaşa kolayca temas edebilmesi ve kumaştaki fazla boyanın emilmesi amacıyla keçe ile kaplanır (Tezel, 2009). Yazma: Bohça, yemeni, başörtüsü, yorgan vb. şeyler yapmakta kullanılan, üstüne boya ve fırça ile veya tahta kalıplarla desen yapılmış bez (TDK, 2015).Oyulmuş kalıplar kullanılarak çeşitli boyalarla pamuklu, bezen de ipek kumaşlar üzerine elle çizilip resmedilerek veya basılarak yapılan bir kumaş süsleme sanatıdır (Türker, 1996).

(23)

BÖLÜM 2

KURAMSAL ÇERÇEVE

Bu bölümde Tokat yazma baskı sanatının tarihsel sürecini, kaynaklarını, geçmişten bu güne kadar göstermiş olduğu gelişme sürecini aynı zamanda çalışılmamış olan yazma baskı sanatının öğretiminin özelliklerini içeren kuramsal bilgiler yer almaktadır.

2.1. Tokat Yöresi ve Geleneksel El Sanatları

Tokat; Yeşilırmak havzasının bereketli toprakları üzerinde kurulmuş olmasının verdiği avantajla 6000 yıllık tarihi boyunca önemli bir ticaret ve kültür merkezi olmuş, 14 Devleti ve birçok Beyliği içerisinde barındırmış, önemli bir Anadolu şehridir. Orta Anadolu'nun verimli toprakları üzerinde bulunan Tokat şehrinin gelişimi ve yazma baskı sanatının merkezi olması fiziki ve coğrafi şartlarının desteğiyle olmuştur. Yerleşim olarak orta Anadolu’yu Karadeniz’e bağlayan bir bölgededir. Tokat Yeşilırmak ve Behzat deresinin kesiştiği yerde iki büyük kervan yolunun geçtiği önemli bir kavşak üzerindedir (Kilci, 2015).

14. yy.’ın sonlarında Osmanlı topraklarına katılan Tokat, menzil yolu üzerinde bulunmasının getirdiği ticari yoğunluğa paralel olarak Anadolu’nun önemli üretim merkezlerinden biri haline gelmiştir. XV. yy.’ın ikinci yarısı ile XVI. yy. arasında Tokat’ta tahtakale, aktarlar (baharatçılar), kazazlar (ipekçiler), külahçılar, haffaflar (ayakkabıcılar) ve saraçlar çarşıları ile iplik pazarı, at pazarı ve buğday pazarı bulunmaktaydı. Bu çarşı ve pazarlara ek olarak bakkallar, bezzazlar (bezciler), debbağlar (dericiler), habbazlar (ekmekçiler), haddadlar (demirciler), hallaçlar (yüncüler), hayyatlar (terziler), iğneciler, kazancılar, kuyumcular, neccarlar (marangozlar), pembeciler (pamukçular) ve sarıkçılara ait çarşılar da mevcuttu (Açıkel & Sağırlı, 2005).

(24)

Geçen zamanla beraber Tokat’ın elindeki bakır eritmeciliği ve buna bağlantılı diğer sanatlar, ipekli dokumacılık, boyacılık ve dericilik gerilemiş olmasına rağmen küçük sanatlar olarak yaşamaya devam etmektedir.

2.1.1. Tokat İlinin Tarihçesi

Tokat ilinin adı ile ilgili birkaç farklı yaklaşım bulunmaktadır. Geçmişte yöreye yerleşen “Togayıt Türkleri”n den Tokat adının geldiği, “Surlu Kent” anlamındaki “Toh-Kat” sözcüğünden geldiği, “çanak memleket” anlamında geçmişte kentin eski adı olarak kullanılan Dokeia kelimesinden türetildiği bu yaklaşımlara örnek olarak verilebilir. Tarihsel süreç içerisinde Dokat, Kah-Cun, Sobaru, Togat, Tokiye, Tukiye adları da kullanılmıştır (Türkiye İstatistik Kurumu, 2013).

Tokat ilinin M.Ö. 4000 yıllarına uzanan bir geçmişi vardır. Yerleşim yeri olarak geniş, sulak ve bereketli bir alana sahip olan bölgede tarih boyunca 14 devlet ve birçok beylik egemenlik kurmuştur. M.Ö. 2500 – 4000 yılları arasında Hitit ve Firig uygarlıklarının yaşadığı Tokat ilinde, bu döneme ait kalıntılar yer almaktadır. M.Ö. 6. yüzyılda İon kültürü ve Pers kültürü bölgeyi etki altına almıştır. Daha sonra Roma ve Bizans egemenliğinin hakim olduğu Tokat, Selçuklu Türklerinin Anadolu’ya hakim olması ile birlikte Türk egemenliği altına girmiştir. Selçuklular döneminde Anadolu’nun büyük kentleri arasında altıncı sırada olan Tokat, 12. yüzyılda Bizans ve Haçlı ordularının baskısına uğrasa da İlhanlı egemenliği bölgede gelişmesini sürdürmüştür. Bu dönemde ekonomi ve ticaret alanında gelişmeler yaşanmış, ticaret kervanları için düzenli yollar, köprüler, kervansaraylar ve hanlar inşa edilmiştir. Tokat ilinin birçok yerinde Selçuklu Türklerinin kültürü, mimarisi ve sanatı kendisini göstermeye devam etmektedir. Moğolların bölgeye saldırması ve büyük bir yıkım yapması sonrasında 14. yüzyılın sonlarına doğru Tokat ili Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliği altına girmiştir. Osmanlı’nın yükselme dönemlerinde Orta ve İç Anadolu bölgesinde önemli tarım ve sanayi merkezlerinden biri de Tokat ili olmuştur. Osmanlı’nın gerileme dönemindeki olumsuzluklardan Tokat da etkilenmiş, ekonomik canlılık ile birlikte gelişme süreci de sona ermiştir. 1863 yılında Sivas iline bucak olarak bağlanmış, 1878 yılında sancak beyliği olmuş, 1920 yılında müstakil liva olduktan sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanı ile birlikte tekrar il olabilmiştir (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2016).

(25)

Tokat ili Cumhuriyet döneminde gelişmeye başlamış, 1950 yılına kadar yavaş seyreden gelişmeler bu yıldan sonra hızlanmıştır. 2013 yılında 598.708 kişilik nüfusa sahip olan Tokat ilinde merkez ilçe dahil 12 ilçe, 37 belediye ve 608 köy bulunmaktadır.

2.1.2. Kültürel Çeşitlilik

Tokat ili, yerleşim yerinin özelliklerinden dolayı birçok kültür ve medeniyete tarihsel süreç içerisinde ev sahipliği yapmıştır. Hitit, Frig, Roma, Selçuklu, İlhanlı ve Osmanlı uygarlıkları, bölgeye egemen oldukları süreç içerisinde kendi kültürlerini inşa etmiş, bundan dolayı bölge geniş bir kültür mozaiğine sahip olmuştur (TÜİK, 2013).

İlin halâ ayakta duran tarihsel ve kültürel değerlerine örnek olarak aşağıdaki eserler gösterilebilir(Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2016):

 Zile Maşat Höyük’teki Tappiga Sarayı,

 Helenistik çağa ait kartal figürlü ionik sütun başlığı,  Zile’de Roma Anfi tiyatrosu,

 Zile Saat Kulesi ve Zile Ulu Camii,

 Ertana Beyliği’nden kalan Zile Beyazıt Bestami Camii ve Türbesi,  Tokat girişinde Yeşilırmak üzerindeki Selçuklu Köprüsü,

 Gök Medrese,  Pervane Hamamı,

 Niksar Ulu Camii ve Akyazı Kümbeti,

 İlhanlılar dönemine ait Niksar Çöreğibüyük Camii,  Artova’da Antik Saray Kenti,

 Pazar’da Mahperi Hatun Kervansarayı.

Yöresel giysiler açısından da köklü bir kültüre, zengin bir potansiyele sahip olan Tokat ilinde fes, yazma, iç saya, dış saya, şalvar, çorap, çarık, önlük, arkalık, tuzluk ve boncuklu bel bağlama ile 11 parçadan oluşan yöresel kadın giysileri önemli bir kültürel çeşitlilik oluşturmaktadır (Yılmaz, Söylemezoğlu & Yanar, 2011).

Tokat yöresine ait mutfak kültürü de Tokat’ın kültürel çeşitliliğinde önemli bir yer tutmaktadır. İşevi veya Akşana olarak adlandırılan mutfak, Tokat evlerinde büyük bir alana sahiptir. Kalabalık ailelerde oturma odası olarak mutfak kullanılmakta ve çoğunlukla yemekler yer sofrasında yenilmektedir.

(26)

2.1.3. Tokat ve Çevresi Geleneksel El Sanatları

Tokat ili, tarihsel geçmişinde birçok medeniyete ev sahipliği yaptığı için, her medeniyet ve kültürün etkisi altında geniş bir el sanatları kültürüne sahiptir. Halı, kilim, cicim, zili, heybe, çuval, hasır, maden (bakır, pirinç ve tunç) işleri, kuyumculuk, tesbihçilik, yazmacılık, ağaç oymacılığı ilde yapılan el sanatlarının sadece küçük bir örneği olarak söylenebilir. Eserlerdeki biçimler, renkler ve nakışlar, yapım inceliği, zerafeti ve özenli işçilik görenleri hayran bırakacak niteliklere sahiptir. Ekonomik olarak geçimlerini el sanatları ile sağlayan ustaların, zamanla ekonomik değerini yitiren sanatları bırakması ve yeni ustalar yetişmemesi yüzünden birçok sanat dalının yaşamını yitirdiği de bilinen bir başka gerçektir (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2016).

Keçecilik, taşçılık, mumculuk, boyacılık, sabunculuk gibi sanatlar toplumun ihtiyaçları karşısında yetersiz kaldıklarından dolayı günümüzde kaybolmuş veya koybolmak üzere olan sanatlara örnek olarak gösterilebilir (Ok, 2015).

Yörede birçok el sanatı işçiliği yapılmasına karşılık ekonomik açıdan daha fazla getirisi olan yazmacılık, dokumacılık ve bakırcılık bölgede en çok faaliyet gösterilen el sanatlarıdır.

2.1.3.1. Yazmacılık

Tokat yazmacılığının tarihi yaklaşık 600 yıl öncesine dayanmaktadır. Anadolu’nun birçok bölgesinde yazmacılık sanatı ile uğraşılmasına karşılık Tokat ilinin yazmacılıktaki yeri her zaman ayrı olmuştur. Yazmacılık sanatında en güzel örneklerin Tokat ilinde yapıldığı rivayet edilmektedir. Bunun en güzel örneği, Evliya Çelebi’nin anılarında Tokat yazmalarından büyük bir övgü ile söz etmesidir. Tokat yazmaları tarihsel süreç içerisinde birçok mani ve türküye de konu olmuştur.

Günümüzde birçok nedenden dolayı tarz değiştirmek zorunda kalan ve bu şekilde yaşama savaşı veren yazmacılık el sanatının en güzel örnekleri Tokat’ta verilmiştir (Çubuk vd., 2011).

Tokat yazmaları Karakalem ve Elvan olmak üzere iki tiptir. Yazmalarda doğadaki motifler desen ve kompozisyon açısından doğal bir görünüş ile ve özelliklerinden bir şey kaybetmeden kalıplara aktarılmakta ve yazmalarda baskı yöntemiyle kullanılmaktadır. Baskılarda Tokat ilinin özellikleri, karakteristik motifleri de kullanılmaktadır. Kalıp

(27)

ustaları tarafından genellikle doğadan alınan motifler, ağaç kalıplara ince bir işçilikle aktarılmaktadır (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2016).

2.1.3.2. Dokumacılık

Tokat ilinde dokumacılık yöresel olarak farklılıklar göstermektedir. Başçiftlik ve Almus-Muhat beldesinde halı dokumacılığı, Merkez-Günevi köyünde el dokuması (peşkir, çarşaf, elbiselik kumaş), kırsal kesimdeki köylerde kilim, cecim, sumak, hasır dokumacılığı, Kızık köyünde dokunan Kızık kilimleri, Reşadiye yöresinde alaca çorap örücülüğü ve heybe dokumacılığı ve Nebi köyündefolklorik giysiler yöresel dokumacılık örnekleri olarak sayılabilir (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2016).

Tokat yöresinde dokumacılık, ilin ekonomisi açısından tarihin her döneminde önemli bir yer tutmuştur. 18. yüzyılda Fransız kumaşlarının satışına Tokat’ta üretilen kumaşların büyük bir darbe vurduğu, Kırım’a, Rusya’ya ve Kafkasya’ya o dönemde 500 bin top Tokat kumaşı satıldığı, dönemin Fransız Konsolosu tarafından dile getirilmektedir (Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2016).

2.1.3.3. Bakırcılık

Osmanlılar zamanında büyük bir gelişme gösteren Tokat bakır işlemeleri, Tokat’ın bakır sanatçılığında önemli bir merkez olmasını sağlamıştır. Ergani ilçesindeki bakır madenlerinden çıkartılan hammadde, maharetli bakır sanatçılarının ellerinde hayat bulmakta ve bir sanat eseri olarak işlenmektedir. Son yıllarda özellikle ekonomik gerekçelerden dolayı bakır işlemeciliğin önem kaybettiğinin görülmesine rağmen, sanatsal estetiği ve kalitesi ile halâ ayrıcalıklı yerini korumaktadır (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2016).

Tokat bakır işçiliği dönem dönem destanlara da konu olmuştur. Köroğlu Destanı içerisinde “Tokat kervanından aldım bakırı / İncitmeyin fukarayı, fakiri” dizeleri buna bir örnek olarak gösterilebilir. Tarihsel süreçte Tokat iline önemli ekonomik getiri sağlayan bakırcılık, 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren canlılığını yitirmeye başlamıştır. Bakır fiyatlarının dünya genelinde düşmesi, Ergani’den develerle Tokat’a getirilen bakırın nakliye ve eritme masraflarının yüksek olması gibi nedenler sonucunda bakır işleyen yerler yavaş yavaş kapanmaya başlamıştır (Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2016).

(28)

2.2. Baskı

2.2.1. Baskının Tanımı

Baskı, resim ve yazıların aslına uygun biçimde, birden çok sayıda, çoğaltma işlemine verilen isimdir. Baslı basına bir teknik konu olan baskı işlemi, aynı zamanda bir sanat olarak tanımlanabilir (Tepecik, 1999).

Baskı ile ilgili aşağıdaki tanımlar yapılmıştır:

 1937 – Uluslararası Gravür Kongresi: “...baskı” terimi yalnızca elle uygulanmış herhangi bir prova için kullanılır ve mevcut veya uygulanabilecek herhangi bir diğer işlem titizlikle belirtilmelidir.

 Bütünüyle sanatçının kendisi tarafından tasarlanmış ve gerçekleştirilmiş bir veya daha fazla levhadan siyah veya renkli olarak alınan provalar, tüm mekanik veya fotomekanik işlemler kullanılmadan yapılan teknik özgün baskı sayılır.

 Amerika’daki Baskı Konseyi’nin 1961 tarihli tanımı: Sanatçı ana imgeyi levha, taş, ahşap, blok veya diğer malzemeleri içine veya üzerine baskının gerçekleştirilmesi amacıyla tek başına yaratmıştır. Baskı, sanatçının isteği doğrultusunda kullanacağı malzemelerden yapılır.

 Şekil, motif, resim, grafik veya yazıların gerçeklerine uygun ve benzer şekilde bir yüzeyin üzerine aktarılması ve çoğaltılması işlemidir (Yegin, 2014).

2.2.2. Baskının Tarihçesi

Baskının tarihçesi M.Ö. 3000 yıllarına dayanmaktadır. Harfli alfabenin bulunması ile sanat eserleri ve yazılı bilgiler baskı yöntemiyle çoğaltılmaya başlanmıştır. M.Ö. 2000’li yıllarda Orta Amerika’da seramik kullanılarak imal edilen rölyef silindirler baskı amaçlı kullanılmıştır (Yegin, 2014).

Baskı tekniğinin ilk kez Çin ve Kore’de doğduğu bilinmektedir. 1041 yılında Çinli demirci Pi-Şeng, kitap basmak amacıyla harfleri tek parça blok mühür haline getirmiş ve baskı yapmıştır. Ancak harflerin tek başına kullanılarak bir araya getirilmesi yöntemi kullanılmadığı için matbaanın başlangıcı olarak sayılmamaktadır. Bilinen ve kabul edilen ilk baskı, matbaanın yaratıcısı Gutenberg’e aittir. 1400’lü yıllarda yaşayan Gutenberg, ustalardan kalıp basmacılığı tekniklerini öğrenmiş, bu tekniği kullanarak Latince bir

(29)

dilbilgisi kitabı basmıştır. Daha sonra harfleri tahta veya maden parçalarına kazıyarak yan yana kelimeleri oluşturmayı keşfederek bugünkü matbaanın temelini oluşturmuştur (Küçükcan, 2006). Gutenberg’in tekniği, kitapların daha ucuza basılmasını sağlamış ve matbaa teknolojisi hızlı bir şekilde yayılmıştır.

Yazmacılığın nerede ve nasıl başladığı yönünde kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Temel olarak kumaş üzerine resmedilerek veya tahta kalıplara basılarak desenlendirilen kumaşlarla oluşturulan yazma sanatı, bir baskı tekniği olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle arkeolojik buluntulara bağlı olarak benzer teknik uygulamaların uygarlık tarihinde rastlanılan örnekleri ile yazmacılığın çok önceki yıllardan bu güne geldiği söylenebilir (Karoğlu, 1999).

2.2.3. Yazma Baskı Teknikleri

Baskı esasen kalıba aktarılmış olan resim ve yazıların bu kalıp yardımı ile çoğaltılma işlemidir. Günümüze kadar çeşitli yöntemler kullanılarak yazı, resim, motif, çizim ve benzeri birçok tasarımın baskı yöntemi ile çoğaltılması üzerine teknikler geliştirilmiştir. Yazma Baskı sanatını teknik özelliklerine göre gruplandırmakta mümkündür.

2.2.3.1. Ağaç Baskı

Ağaç baskı, tahta ya da düz ağaç kesiti üzerine bir desenin aktarılması, basılmayacak olan kısımlarının çeşitli oyma malzemeleri kullanılarak derinleştirilmesiyle elde edilen ıstampa- damga gibi bir yüksek baskı tekniğidir. Eski çağlardan beri kumaş basmacılığında bu yöntem kullanılmaktadır. Çizgi, biçim niteliği ve yalın anlatımı ile ağaç baskı, tarihin her döneminde ilgi görmüş bir tekniktir (Karaoğlu,1999).

Bilinen tüm sanatlar, birer anlatım aracıdır. Her biri kendine özgü farklı bir anlatım diline sahiptir. Araç gereç ve düşünce farkı, aynı çağ düzeyindeki sanat anlatımları düzeyinde bile, belirgin ayrılıkların doğmasına neden olur. Her sanat dalı farklı bir çizgi içerisinde kendini ortaya koyarken, onu açıklamak, yorumlamak, hatta eleştirmek için o sanatın özel dilini bilmek gerekir (Gökaydın,1987).

Baskı, oyularak hazırlanan kalıbın yüksek noktalarına boya verilerek yapılır. Bu işlem için ağaç üzerine çizilen resmin ağacın kâğıda basımının ters olacağı düşünülerek değişik oyma aletleri ile resmin aynen çıkarılması sağlanacak biçimde titizlikle oyulması gerekir

(30)

(Tekcan, 1987). Ağaç baskı ile desenler, ağacın dokusundan yararlanılarak oluşturulur. Ağacın bezir yağı ile yağlanması, oyma aşamasında düzenli ve kontrollü bir işçilik yapılmasını sağlamaktadır (Ferahoğlu, 2007).

Ağaç baskı yapılacak ağacının yarık, budaklı ve yaş olmaması gerekir. Kalıplık kütükler hazırlanırken kesilen parçalarda liflerinin yönlerinin dikkate alınması çok önemlidir. Lifler dik gelecek şekilde kalıplık ağaçların kesilmesi gerekir. Oyma esnasında kolaylık sağladığı için bu işlem göz önünde bulundurulmalıdır. Aksi halde kalıbı oymak zorlaşacak ve istenilen kalıbı elde etmek kolay olmayacaktır (Türker, 1996).

2.2.3.2. Serigrafi Baskı

Serigrafi baskı günümüzde elek baskı veya ipek baskı olarak da anılan bir baskı çeşididir. Ahşap, cam, kumaş gibi endüstri ürünlerinin yüzeylerine şablon kullanılarak baskı yapma tekniğidir. Serigrafi baskısında kullanılacak kalıplar ipekten veya ipek özelliği bulunan polyesterden yapılmaktadır (Kılınçeri, 2004).

Ofset, tipo, flekso gibi baskı teknikleri ile basımı çok zor olan veya basılamayan cam, porselen, metal ve kumaş gibi malzemelere baskı yapabilmek özelliği, serigrafi baskının kullanım alanını genişletmektedir. Bu teknikle sıvı ve gaz dışında her türlü maddeye baskı yapılabilmektedir (İstanbul Üniversitesi Teknik Bilimler MYO, 2016).

Serigrafi baskı yapılırken metal veya ahşap bir çerçeveye ihtiyaç vardır. Serigrafi baskı ipek üzerine yapılan bir baskı olmasından dolayı çerçeveye gerilmiş olması gerekir. Maskeleme yöntemi kullanılan serigrafi baskı işlemlerinde plastik veya metal dokumalardan elde edilen elek kalıplar kullanılır. Sıyırıcı yardımı ile baskı işlemi yapılırken tam olarak hazırlanan şablona göre baskı elde edilmiş olur.

2.3. Yazma

Yazma, ince tülbent üzerine tahta kalıplarla desen basılarak üretilen, etnografik değer de taşıyan başörtüsü olarak tarif edilmektedir (Sözen ve Tanyeri, 2011).

Yazma, Tokat yöresinde özellikle çeyiz sandıklarının vazgeçilmezidir. Tokat’ta yazma, yemeni, çit, çember, çevre, yapık, değirmi olarak da adlandırılır. Eskiden yazmaya kapatıcı örtü anlamına gelen “pusiş”de denildiği bilinmektedir. Yazma başa örtülerek veya oyalarla

(31)

süslenip fesin etrafına dolayarak da kullanılır. Bundan dolayı yazmaya verilen bu isimlerin çoğu bir şeyin etrafının çevrilişini de ifade etmektedir.

Şekil 1. Yazma

Yazma, kumaş üzerine elle resmedilerek veya tahta kalıplarla basılarak desenlendirilmiş kumaşlara verilmiş isimdir. Pamuklu kumaşlara üzerine boya, fırça ve tahta kalıplarla çizmek veya basmak suretiyle meydana getirilen eski bir el sanatı koludur. Diğer bir deyişle yazmayı; süslemede nakışın yerini alan baskı tekniği ile desenlendirilmiş kumaş olarak tanımlayabiliriz. Anadolu’nun birçok yerinde başörtü karşılığında kullanılan yazma, kimi yerlerde farklı sözcüklerde anlamını bulmuştur. Yazmaya çeşitli yörelerde çit, çevre, yemeni, çember, değirmi gibi adlar verilmektedir. Elazığ’da “başörtü, yazma ve basma” karşılığı olarak “çit” sözcüğü kullanılmaktadır (Şam, 1997).

Yazma; nakışın yerini alan bir cins boyalı dokumadır. Yazma sanatında doğal elyaflardan yapılan tekstil ürünleri kullanılmaktadır. Desenlendirmeler sentetik veya doğal boya maddeleri ile yapılır. Kumaşa boya uygulamasında farklı yöntemler kullanılır. Bu yöntemler direk baskı, aşındırma baskı ve rezerve baskı olarak adlandırılmaktadır. Boyama aşamasında fırçanın kullanıldığı yazmalar “kalem işi”, el kalıplarıyla yapılan yazmalar “kalıp işi”, hem kalıp hem de fırça kullanılarak yapılanlara ise “kalıp-kalem işi” denilmektedir. Yazmalar kullanılan renk adedine göre de adlandırılmaktadır. Zemin renginin dışında siyah ya da beyaz baskı kullanılan yazmalar “karakalem yazma”, çok renk kullanılan yazmalar ise “elvan yazma” olarak adlandırılmaktadır. Yazma üzerindeki kompozisyon ve desenlerde bitkisel, figüratif, geometrik şekiller ve yazılar bulunmaktadır. Yazmanın yapıldığı yörenin kültürü, kullanılan motiflere yansımaktadır (Bilgin, 1998).

(32)

2.3.1. Yazmacılığın Tanımı

Fırça ve kalıplar kullanılarak sonraları yalnızca ağaç kalıp kullanılarak ince kumaşlar üzerine siyah beyaz veya renkli olarak kumaş desenlendirme tekniği ile baskı işini yapanlara yazmacı denilmektedir. Yazma ve yazmacılığın tanımını çeşitli kaynaklarda bulmak mümkündür. Celal Arseven yazmacılığı: “yazmacılık pamuklu veya nadiren ipek kumaş üzerine kalem diye tabir edilen fırça, kalıp - kalem veya kalıp ile yapılan kumaş desenleme sanatıdır. Bu el sanatı ile desenlenmiş kumaşlara yazma, sanatçıya da yazmacı denir” olarak tanımlamıştır (Arseven, 1956).

Yazma başörtüsünün bir türüdür. Çoğunlukla kırsal bölgelerdeki kadınların başlarını örtmek için kullandıkları renkli ve desenli kumaşlar yazma olarak tanımlanmaktadır (Ferahoğlu, 2007). Oyma ile şekillendirilen kalıpların kullanıldığı, farklı boyaların pamuklu ve ipek kumaşlara resmedilerek veya kalıplar kullanılarak basılmasıyla yapılan bir kumaş süsleme sanatıdır (Türker, 1996).

Şekil 2. Yemeni

Motiflerini doğadan alan bu el sanatı, pamuklu kumaş üzerine elle resmedilerek ya da tahta kalıplarla basılarak yapılmaktadır. Zaman içerisinde farklı baskı tekniklerinin çıkması ile gerileyen bu sanat dalı, değişimlere uğramasına karşılık bu güne kadar örneklerini taşıyabilmiştir.

(33)

Osmanlı döneminde Müslümanlık dini gereğince insan ve hayvan figürlerinin yasak olması, süsleme sanatçılarının hayal güçlerini daha da genişleterek yeni süsleme motifleri aramaya yöneltmiş, saraylara giren yazmalara altın, gümüş gibi süslemeler ilave edilmiştir. Ermeni ustalarının da yazma baskı sanatına gönül vermesiyle beraber kendi döneminin en güzel örneklerini vermiştir (Kaya, 1988).

Günümüzde kaybolmaya yüz tutan bu el sanatının, kumaş, boya ve teknik bilgilerinin, bu işi yapan sayıca az kalmış ustalarla birlikte kaybolmaması ve yerine yeni yazma baskı ustalarının yetişmesi, yarınlara taşınması için akademik çalışmaların da yapılması gerekmektedir. sayıca az kalmış ustalarıyla ayakta durmaya çalışan yazmacılık sanatı, teknolojinin gelişmesiyle seri üretime (serigrafi yada metre baskı kumaş) geçilmesi, yazma baskı ustalarının daha da zor günler geçirmesine neden olmakta. Yazmacılık sanatında kullanılmak üzere doğadan elde edilen bitkisel boyaların da zaman içinde yeni kuşaklara aktarılamaması, kimyasal boyalarla yapılan yazmaların üretilmesi de yazmacılık sanatımızın kalitesini düşürmüştür (Ok, 2015).

Türkiye’nin hemen her yöresinde yazma sanatı uygulanmakla birlikte çok gelişmiş merkezler arasında, İstanbul, Tokat, Malatya, Bartın, Elazığ, İzmir, Kastamonu, Ankara gösterilebilir. Özellikle İstanbul yazmaları el sanatları içinde Doğu ve Batı kültürünün en iyi sentezlendiği örnekler olmuştur. Bulunan ilk örneklerin 14.yüzyıla ait olmakla birlikte Türk yazma örneklerinin çoğu 18.yüzyıl ile 20.yüzyıl arasında üretilmiştir. Kullanılan kumaşların ince olması ve yıpranma olanağının fazla olmasından dolayı az sayıda eser bulunmaktadır (Bilgin, 1998).

Baskı sırasında kullanılacak olan kalıbın uzun ömürlü olması ve boyayı emmesine özen gösterilir. Bunun içinde kuru ağaçlar seçilir. Kalıplar da doğadan motifler (kiraz, elma, üzüm yaprağı, çiçek yaprakları gibi)kullanılır ve kalıplar titizlikle oyularak yapılır (Tezel, 2009).

Başörtüsü, sofra bezi, yorgan yüzü, yastık kılıfı, seccade, mendil, gibi örneklerinin görüldüğü yazma baskılara ek olarak, elbise gibi ticari amaçlarla üretim de yapılmaktadır. Eskiden yapılan yazma baskılar el sanatı örneği özelliği taşırken, son zamanlarda yapılan baskılarda ticari kaygılara yönelik üretimlerin yapıldığını da görülmektedir.

2.3.2. Yazmacılığın Anadolu’daki Gelişimi

Yazmacılığın kökene ilişkin net bilgiler henüz bulunmamaktadır. Yazma baskı sanatın Hindistan, İran, Mısır, Orta Asya ve Güneydoğu Asya gibi uzak doğu kökenli bir sanat olduğunu savunan kaynaklara da rastlamak mümkün. Bazı kaynaklarda tarih öncesi çağlara ait, mühür biçimindeki kalıplarla baskı yapıldığı da savunulmaktadır. Tarih boyunca

(34)

kültürlerin, medeniyetlerin arasında köprü vazifesi görmüş Anadolu’da yapılan kazılarda, yaşamış ilk uygarlık olan Hititler’e ait, pişmiş kilden yapılmış, çok sayıda mühür ve damgalar bulunmuştur. Bazı kaynaklara göre bu kalıplarla, ilk yazma örneklerinin yapıldığı savunulmaktadır (Ferahoğlu, 2007).

Şekil 3. Hitit döneminden kalan mühür örnekleri (Tezel, Z. (2009). Yazmacılık sanatında desenleme teknikleri (Kalıp tekniğiyle ağaç baskı uygulama örneği). Gazi Üniversitesi Endüstriyel Sanatlar Eğitim Fakültesi Dergisi, 25, 27-40.).

Anadolu’da birçok medeniyetin hüküm sürmüş olması yazmacılık sanatının da kullanılan desenlerin çeşitliliğinin artmasını sağlamıştır.

Anadolu’da Osmanlının sanat anlayışına bakıldığında Müslümanlık dini gereğince insan ve hayvan figürlerinin yasaklanması, Türk süsleme sanatının dekoratif açıdan gelişmesinde ve süsleme sanatçılarının geleneksel biçimleri ahenkli bir biçimde çeşitli sanat dallarına aktarmasının büyük bir ilgi görmesinde başlıca etken oluşturduğunu söylemek mümkündür. Böylece sanatçıların hayal güçlerini daha da genişleterek yeni süsleme motifleri aramaya yöneldikleri de bilinmektedir (Ferahoğlu, 2007).

Türkiye’de geleneksel yazmacılık sanatının önemli merkezlerinin başında Tokat ili gelmektedir. Ayrıca Kastamonu, Ankara, Mardin, Bartın, Hatay, Gaziantep, Malatya ve Elazığ illerinde de yazmacılık sanatı devam ettirilmektedir (Tezel, 2009).

2.3.3 Tokat’ta Yazmacılık

Yazmacılık sanatının yapıldığı önemli merkezler Tokat, İstanbul, Kastamonu, Ankara, Elazığ, Bartın, Gaziantep, Malatya ve Hatay illeridir.

(35)

Tokat, yazmacılık sanatının yoğun olarak yapıldığı şehirlerin başında gelmektedir. Türker’in (1996) bildirdiğine göre, Tokat’ta yazmacılık sanatı, 600 yıl kadar öncesine dayanmaktadır:

Tokat’ın yazma gelirlerinin Valide Sultanlara ‘has’ olarak verildiği bu dönemde, kentteki hanlarda toplu olarak üretim yapan yazmacılar, işliklerinde hazırladıkları yazmaları boyahanelere verir ve karşılığında damga resmi öderlerdi. Bu vergiyi zorunlu kılmak amacıyla bölgede Tokat kenti dışında yazmacılık yapmak yasaklanmıştır.

“Evliya Çelebi, Tokat’ta imal edilen yazmalar için ‘Beyaz pembe bezi diyar-ı Lahor’da yapılmaz. Güya altın gibi mücelladır. Kalemkâr basma yüzü, münakkaş perdeleri gayet memduh olur’ der ve övgü ile söz eder”(Türker, 2001).

Tokat’ta, hem ‘karakalem’ denilen siyah beyaz yazmalar, hem de ‘elvan’ denilen renkli yazmalar basılmaktadır. Koyu kırmızı, siyah, patlıcan moru, kahve gibi renkler elvan yazmalarda sıkça kullanılmıştır. Tokat yazmalarında çoğunlukla desenler kumaşın tamamını kaplamaktadır. Tokat içi dolusu, içi boşu, beşlisi, dokuzlusu, yarım elmalısı, üzümlüsü ve kirazlısıyla, purket, kaşık sapı, asma yaprağı ve kaynana yumruğu Tokat yazmalarında en sık kullanılan desenlerdendir (Mahir, 2011).

Tokat yazmalarında kompozisyonu oluşturan motiflerde doğaya yakın bir anlatım şekli hâkimdir. Meyvesi bol olan yörede kiraz ve elmalar, çiçekler yazma kompozisyonunun ilham kaynağı olmuştur. Yazmalarda çoğunlukla koyu renkler kullanılmıştır. Koyu Kırmızı, bordo, patlıcan moru, koyu kahve, siyah renkler kompozisyona hâkimdir. Kırmızı ve siyah renkli yazmalar Alevi tarikatına mensup kişiler tarafından tercih edilmektedir. Bölgesel renk özelliklerini, bazı renklerin kullanılış renk sebeplerini, daha çok çevre halkının yaşantılarında aramak doğru olur. Tokat yazmaları genellikle koyu zemin üzerine çok renkli olup, geleneğe bağlı sağlam bir renk armonisi sergiler (Kaya, 1974).

2.3.4. Tokat Yazma Baskı Sanatının Teknik Özellikleri

Tokat’ta karakalem, elvan olmak üzere iki tip yazma basımı yapılmaktadır. Tokat yazmaları teknik yönünden kalıpla yazma grubunda yer almaktadır. Tokat yazmalarında desen ve kompozisyon olarak doğada bulunan motiflere hiç bir özelliği kaybettirilmeden kalıp üzerine aktarılmıştır (Ok, 2015).

Tokat yazmalarında birçok motif kullanılmaktadır. Bu desen ve motiflerin bir bölümü Tokat’a özgüdür. Tokat’ta alışılmış geleneksel yazma motiflerinin yanı sıra Tokat’a ait

(36)

olmayan farklı bölgelerin yazma motiflerine ve diğer el sanatlarından etkilenerek elde edilen motiflere de rastlamak mümkündür (Bilgin, 1998).

Yazmacılık teknik olarak 3 ana grupta incelenebilir: 1. Kalem işi yazma

2. Kalıp - kalem yazma 3. Kalıpla yazma

2.3.4.1. Kalem İşi Yazma

En makbul yazmalar birer sanat eseri olarak görülen “kalem işi” yazmalardır. Bu tür yazmalar günümüzde artık hiç yapılmadığı gibi, eski örneklerine de ender rastlanmaktadır. “Kalem işi” yazmada desen önce kalemle kâğıt üzerine resmedilir. Kumaş “gevger” adı verilen ayaklı çerçeve üzerine gerilir. Desen kumaşın altına konup kâğıttan görüldüğü şekilde kopya edilmek suretiyle önce konturlar çizilir. Deseni kumaş üzerine geçirmede diğer bir metot da işlemecilikte olduğu gibi deseni “silkme usulü” ile kumaşa geçirmektir (Kaya, 1974).

Silkme usulü yöntem; kâğıt üzerine çizilmiş olan desenlerin çizgileri sık sık delinerek, kağıdın altına kumaş yerleştirilip, tülbent bir torbaya konan kömür tozu veya toz boyanın kağıt üzerinde açılan deliklere hafif tamponlanması ve böylece kağıtta bulunan desenin kumaşa aktarılması yöntemidir (Türker, 1996).

Kalem işi yazmalarda ilk olarak fırça ile kontur çizilir. Daha sonra çeşitli renklerdeki boyalarla renkli olması istenen kısımlar boyanarak motif tamamlanır. Eskiden Boğaziçi, Kandilli’de yapılmakta olan bu tür yazmalar Kandilli yazmaları olarak ün salmıştır. Kalem işi yazmalar boyalarının kalitesi, kumaşlarının dayanıklılığı ve desenlerinin inceliği ile yazma sanatının en değerlilerindendir (Ok, 2015; Türker, 1996).

(37)

Şekil 4. Kalem işi yazma

2.3.4.2. Kalıp-Kalem Yazma

Kalıpla kumaş üzerine desen basılır, renkli olması istenen kısımlarım içi fırça yardımı ile boyanır. Eski İstanbul yazmalarının bazıları bu teknikle yapılmıştır (Kaya, 1974; Ok, 2015). Aşağıda kalıp-kalem tekniği ile yapılmış bir asma yapraklı baskı detayı görülmektedir.

(38)

Şekil 5. Kalıp – kalem yazma

2.3.4.3. Kalıpla Yazma

Genellikle ıhlamur ağacının oyulması ile hazırlanan kalıplardan yapılan baskı tekniğidir. Bu teknikte kalıp boya teknesine batırılıp kumaşa bastırılır. Böylece kalıpta bulunan desen kumaşa aktarılmış olur. Kalıpla yazma tekniği kalem işi yazma tekniğinin zorluğunu ortadan kaldırmak için düşünülmüş olsa da, kalem işi yazmaların kalite ve güzelliğine ulaşamamıştır (Erkan, 1990). Aşağıda kalıp yazma tekniği kullanılarak asma yaprağı motiflerin yer aldığı kalem işi elvan detayı görülmektedir.

(39)

2.3.5. Kalıp Oymada Kullanılan Araçlar ve Kalıp Oyma

2.3.5.1. Kalıp Oymada Kullanılan Araçlar

Kalıp, yazmanın kalitesini belirleyen önemli bir unsurdur. Eskiden yalnız kalıp oyma işle uğraşan ustalar bulunur ve bu ustaların hazırladıkları kalıplarla yazmalar basılırmış. Kalıp oymada ilk olarak şimşir ağacı kullanılmış fakat Şimşir Ağacı’nın oyulması zor olduğu için bu ağaçtan vazgeçilmiştir. Geleneksel yazma baskı sanatının kalıbında kullanılmak üzere oyulacak ağaçlarda bazı nitelikler aranmaktadır. Bu nitelikler:

1. Ağacın işlenme kolaylığı, 2. Boyayı eme ve taşıma gücü,

3. Çabuk aşınıp kullanılamaz hale gelmemesi, 4. Hafif olması.

Tokatta bu niteliklere en uygun ağaç ıhlamur ağacıdır. Yumuşak veher yerinde aynı özelliği gösteren ağaç olmasından dolayı kalıp oyan ustalarca en çok ıhlamur ağacı tercih edilmektedir. Ihlamur dışında en çok sarıçam ve armut ağacı tercih edilir. Armut ağacı sert olmasından dolayı zor oyulur, fakat kolay aşınmaz ve uzun ömürlüdür. Sarıçam ise, suya son derece dayanıklı bir ağaçtır. Ihlamur dışında sayılan ağaçlar sert olduklarından oyulması güçtür bu nedenle daha az tercih edilirler. Bu ağaçlar aynı zamanda dayanıklı olmalarından dolayı uzun süre baskı yapabilme olanağı sağlar (Türker, 1996). Aşağıda ıhlamur ağacından oyulmuş gelincik, drama ve asma yaprağı motifli kalıplar görülmektedir.

(40)
(41)

Şekil 9. Ihlamur ağacından oyulmuş gelincik, drama ve asma yaprağı motifli kalıplar Kalıp yapımı için tercih edilen ağacın tomrukları kurumaya bırakılır veya fırınlanarak neminden arındırılır. Hazırlanacak kalıbın boyutlarına uygun olarak kesilen ağaç budaklı, yaş ve çatlamış olmaması göz önünde bulundurulmalıdır.

(42)

2.3.6. Kalıp Yapımı

Kalıp hazırlarken ağacın budaklı ve yaş olmaması çok önemlidir. Kütüklerin kesimi sırasında liflerine dikkat edilmeli, kolay olabilmesi için lifler dik gelecek şekilde kesim işlemi yapılmalıdır. Aşağıda çok düzgün oyulmuş yazma baskı kalıbı görülmektedir.

Şekil 10. Düzgün oyulmuş yazma baskı kalıbı

Desen kalıba ne kadar düzgün aktarılır ve ustalıkla güzel oyulursa baskı sonucu da o kadar başarılı olur. Kalıba geçirilen motif, ortadan başlanarak oyulmalıdır. Oyma işlemi ‘nakışkul’ veya ‘kalemtraş’ denilen bıçaklarla yapılır. Nakışkul ile kesilen parçaları koparmak için ‘iskarpela’ denilen kalın ve ince uçlu aletler kullanılır (Erkan, 1990).

(43)

Şekil 11. Kalın ve ince uçlu aletler

Kalıbı oymaya başlamadan önce yapılması gereken bir işlem de %75 parafin ve %25 balmumu karışımını eritip oyulacak parçayı bu karışıma batırıp bir süre beklemektir. Bu işlem kalıbın hem kolay oyulmasını, hem de daha uzun ömürlü olmasını sağlar. Oyma işleminden sonra kalıbın arka tarafına kalıbın daha rahat tutulabilmesi için tutacak bir bölüm eklenir ve bu bölümün üstüne isteğe göre keçe kaplanarak daha rahat çalışma sağlanabilir (Erkan, 1990). Aşağıda ıhlamur ağacından oyulmuş kandilli motifli bir kalıp görülmektedir.

(44)

Şekil 12. Ihlamur ağacından oyulmuş kandilli motifli bir kalıp

2.4. Tokat Yazmalarında Kompozisyon/Motifler

2.4.1. Kullanılan Motifler

Tokat yazma motiflerini incelediğimizde, Müslümanlık dini gereğince insan figürlerinin yasaklanması nedeniyle Yazma baskı ustaları duygu ve düşüncelerini doğadan etkilenerek doğada bulunan çiçek, yaprak ağaç ile bütünleşerek ifade etmeye çalıştıkları motiflerin de açıkça görülmektedir. Bu desenler kumaşın tamamına basılmış ve boş yer kalmamasına özen gösterilmişlerdir. Bu çalışma tekniği de Tokat’a özgüdür.

(45)

Şekil 13. Kullanılan motifler

Soyut konular arasında, kandil, yıldız, ay, madalyon, tura, dörtgenler, üçgenler, baklava dilimleri, gibi geometrik biçimlerden oluşturulmuş nesne değerleri olan geometrik bezemelere çok enderde olsa rastlanmaktadır (Erkan, 1990).

2.4.2. Kullanılan Kompozisyonlar

Tokat yazmacılık sanatında çok çeşitli kompozisyonlar kullanılmaktadır. Ustalık gerektiren bu çalışmalar, belli bir sistem dâhilinde yapılmaktadır. Kullanılan kompozisyonlar genel olarak 5 gruba ayrılmıştır. Bunlar “dairesel planlı kompozisyonlar”, yüzeyin tamamen motif tekrarlarıyla doldurularak oluşan kompozisyonlar”, “kare planlı kompozisyonlar”, “kenar bordürlü içi boş yazmalar” ve “dikdörtgen olarak tasarlanmış yazmalar” olarak gruplandırılmıştır.

2.4.2.1. Dairesel planlı kompozisyon

Dairesel planda gelişen motifler, baskı yapılacak yüzeyi tamamen dolduran motiflerdir. Motiflerin kalıplara aktarılmasında bu sistemden hangisi yapılacaksa ona göre

(46)

kompozisyonun kalıba aktarımı oyma ustaları tarafından ayarlanır. Dairesel planlı kompozisyonun motifleri, tam ortadan başlar ve dışarı doğru yayılır. Dairesel motifte ortaya basılacak olan motif için tek parça kalıp hazırlandığı gibi, orta motif (göbek motifi) bazen iki parça ya da dört parça olarak ta hazırlanabilir. Orta motifin tamamının bir parçası (yani dörtte biri) olarak hazırlanmış ise kalıp dört defa basılır ve orta motifi tamamlanır (Tokat İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, 2013).

Ortaya basılan motiften sonra, onu çevreleyen motiflerin basılma aşamasına geçilir. Bu çalışmada orta motifi gibi dairesel olarak dışa doğru açılır, motifler birbirinin devamıdır kenar köşelere kompozisyonun tamamlayıcısı desenler basılır ve son olarak ta tüm motifi çevreleyen bordür (kenar) denilen motif baskısına geçilir. Böylece kompozisyon tamamlanmış olur (Ok, 2015).

Şekil 14. Dairesel planlı kompozisyon

2.4.2.2. Yüzeyin tamamen motif tekrarlarıyla doldurularak oluşan kompozisyon

Tokat Elmalısı: Kenar süslemesi dışında yazmanın yüzeyi aynı motifin tekrarlanması ile basılmış yazma çeşitlerindendir.

(47)

Kandilli Yazma: Köşelerinde kandil motifi olduğu için adına kandilli yazması denilmektedir. Zemini beyaz, ortasında tuğra motifi, köşelerde kandil motifi, köşeler arasına gelen yerlerde ise ay yıldızlı motifler kullanılmakta, kenar bordürle çevrilmektedir.

(48)

Şekil 16. Kandilli yazma

(49)

Şekil 18. Kandilli yazma

Tokat Yarım Elmalısı: Genellikle siyah zemine kırmızı ya da kırmızı zemine siyah olarak basılır. Elma motifleri parçalanmış düzensiz şekillerden oluşan kompozisyona sahiptir (Türker, 1996).

(50)

Tokat Kirazlısı: Bu yazmanın tasarımında sarı, kırmızı, beyaz zemin renkleri kullanılmıştır. Zeminin tamamen kiraz motifinin baskısı ile oluşmaktadır. Kenar bordürü ise paralel çizgiler arasına yerleştirilmiş üçgen ve beneklerden oluşmaktadır (Türker, 1996).

2.4.2.3. Kare planlı kompozisyonlar

Tokat Beşlisi: Tokat içi dolusu yazmalarındandır. Kenar suyunun kullanıldığı yazmalardandır. İsminden de anlaşılacağı gibi motif yazmaya beş defa basılmaktadır. Tokat beşlisi, Motifin yazmanın dörtkenarına birer defa ve ortasına da bir kez basılmasından meydana gelir. Günümüzde bu kompozisyon artık kullanılmamaktadır (Türker, 1996).

(51)

Şekil 21. Kare planlı kompozisyon – Tokat beşlisi

Tokat İçi Dolusu: Tokatla bütünleşmiş en yaygın ve bilinen yazma çeşididir. Bu yazmanın basımında yüzeyin tamamen dolmasından dolayı bu isim verilmiştir. Kenar suyu olarak kullanılan motifi beşli yatay çizgilerin içerisinde büyük fasulye tanesini andıran motiften oluşmaktadır. Tokat yöresine ait olan bu yazmanın zeminde kırmızı renk tercih edilmektedir (Türker, 1996).

(52)

Şekil 22. Tokat içi dolusu

On Altı Fulyalı Yazma: Tokat içi dolu yazması gibidir. Bu yazmada motifin yukarıdan aşağıya, soldan sağa doğru dört defa basılması ile toplamda on altı kez motif tekrarlanmaktadır. Kenar suyuna Tokat’ın içi dolu kanar suyu motifleri basılır (Tokat İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, 2013).

(53)

Şekil 23. On altı fulyalı yazma

Çengelköy Yazma: Bu yazma da Tokat içi dolusunun özelliklerini taşımaktadır. Bir motifin dokuz kez tekrar edilmesinden meydana gelir. Kenarında bir birine bağlanmış dörtgenlerden oluşan motif kullanılmaktadır. Bu yazmada renk olarak kırmızı, sarı, mavi ve yeşil ile yer verilmektedir. Yazma dışında elbise, etek gibi ürünlerin motifi olarak da kullanılmaktadır (Türker, 1996).

Tokat Üzümlüsü: Bu yazma Tokat içi dolusu ve Çengel Köy yazmasının özelliklerini göstermektedir. Aralarındaki fark tercih edilen üzüm motifinden kaynaklanmaktadır. Üzüm motifinde zemin rengi olarak mor ve kırmızı renkler tercih edilir. Bu yazmada kırmızı, sarı, yeşil renklerde tercih edilir; ancak zemin renginin mor olarak tercih edilmesi bu yazmanın Tokat morlusu olarak ta adlandırılmasına sebep olmuştur (Öz, 2006).

(54)

Şekil 24. Tokat üzümlüsü

2.4.2.4. Kenar bordürlü içi boş yazmalar

Trabzon Kenar: Bu yazma türünde zemin rengi siyah olarak kullanılır. Sarı renkli bordür içerisinde bulunan çiçekler kırmızı ve yeşil renkleri kullanılarak elvant baskı ile renklendirilir (Türker, 1996).

Asma Yaprağı: Bu yazma Tokat’ın meşhur sembollerindendir. Yazmada asma yaprağı bordür olarak düşünülmüştür. Karşılıklı iki kenara dörder adet, diğer iki kenara üçer adar asma yaprağı motifi basılmaktadır. Yazmanın zemininde siyah renk kullanılır, motifler ise elvant baskı tekniği ile kırmızı ve yeşil olarak basılmıştır (Türker, 1996).

(55)

Şekil 25. Kenar bordürlü içi boş yazmalar

Kaynana Yumruğu: Bu motif Tokat’a has eski desenlerden biridir. Yazmanın kenar suyuna iki adet yapraklı motiften oluşan yumruğa benzetilen motif basılır. Motiflerin yumruğa benzetilmesinden dolayı “kaynana yumruğu” adı verilmiştir. Yazmanın zemininde siyah ve sarı renkleri kullanılmaktadır. Zemini siyah olan yazmalarda pembe, sarı ve mor elvant çalışması, zemini sarı olan yazmalarda ise pembe, yeşil, mor elvant çalışması yapılmaktadır (Ferahoğlu, 2007).

(56)

Purket Yazma: Bu motif Tokat’ın en eski yazma motiflerindendir. “Plaka yazma” olarak ta bilinmektedir. Purket motifi üç yaprak içerisine yerleştirilmiş bir büyük çiçek ve iki tarafına yerleştirilmiş iki küçük çiçek deseninden oluşmaktadır. Purket yazmanın zemininde siyah veya sarı renk kullanılır. Zemini siyah olan yazmalarda sarı, yeşil, mor ve kırmızı renkleri kullanılarak elvant baskı tekniği motiflerde renklendirme işlemi yapılır (Ferahoğlu, 2007).

Şekil 27. Purket yazma

2.4.2.5. Dikdörtgen olarak tasarlanmış yazmalar

Sinekli Hamamiye: 110x160cm veya 140x180cm ölçülerine sahip beyaz kumaşlara yapılan yazmalardır. Üç bölümden oluşmaktadır. Alt ve üste çiçek motifleri kullanılırken orta kısımda küçük sineğe benzer şekiller sık ve biri birinin tekrarı olarak kullanılmaktadır. Yazmanın kenarlarına ve bölümlerine birbirinden ayırması için ince kenar suyu motifi basılır (Hünerel ve Uysal, 2012).

(57)

Şekil 28. Dikdörtgen olarak tasarlanmış yazmalar

Şam Hamamiye: Zeminde genelde bordo ve siyah kullanılır. Üç bölümden oluşmaktadır. Alt ve üste5-6, 7-9 kez tekrarlanarak basılan sam hamamiye motifleri kullanılırken, orta kısımda bademli olarak adlandırılan motif sık ve biri birinin tekrarı olarak kullanılmaktadır (Öztürk, 2012).

Şekil

Şekil 1. Yazma
Şekil 2. Yemeni
Şekil 3. Hitit döneminden kalan mühür örnekleri (Tezel, Z. (2009). Yazmacılık sanatında  desenleme  teknikleri  (Kalıp  tekniğiyle  ağaç  baskı  uygulama  örneği)
Şekil 6. Kalem işi elvan detayı
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

3 Görüntü Yakalama moduna dönüş yapmak için tekrar Oynatma ( ) düğmesine basınız.. Bir Durağan

İlk bir buçuk ay içinde gazete çıkarmak için imtiyaz isteyenlerin sayısı 200'ü geçmiştir.297 Ancak yayından evvel kontrol ve muayene kalkhğı için yayından

İnsan doğasının iç yapısının kemiksiz değil, kıkırdaksı olduğu ve dolayısıyla bireyin eğitilip yönlendirilebileceği söylenebilir; ancak insan her durumda

Elektronik devrelerin baskı devre plaketleri üzerine yapılmasının sağladığı faydalar.. • Elektronik devrelerin seri

Milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatı koruma alanları ve sulak alanların tespiti, etüdü ve bunlardan tescil edilenlerin korunması,

Bir Yapıda veya Bağımsız Bölümde Devre Mülk Hakkını Kuracak Kimseler, O Yapının veya Bağımsız Bölümün Ortak Malikleri Olmalıdır 1228.. Devre Mülk Hakkının

Milli Eğitim Bakanımız Ziya SELÇUK beyefendiye, değerli hemşehrimiz Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Sayın Mahmut ÖZER Beyefendiye, yolumuza her daim ışık tutan Hayat

Peşin satışlarda siparişin %40'ı siparişle birlikte, bakiye teslimatta nakit ya da kredi kartı ile tahsil edilir.. Vadeli satışlarda siparişin %40'ı siparişle birlikte bakiye