• Sonuç bulunamadı

Midhat Paşa'nın tarihsel işlevi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Midhat Paşa'nın tarihsel işlevi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

8 HAZİRAN 1980

M id h a t Pasa 'nm

9

TarihseI

S

STANBUL Ü niversitesi

I

Siyasal Bilimler Fakül-

■ fes/', İstanbul'da

“ M¡cihat

Paşa ve Zamanı”

konulu bir

seminer düzenledi. Bu seminere

yurt içinden olduğu gibi, yurt

dışından da çok sayıda bilim

adamı, yazar ve yönetici katıldı.

Midhat Paşa'nın değişik yönleri

bu seminerde enine boyuna

tartışıldı.

Semineri düzenleyen fakül­

tenin dekanı

Sayın Prof. Dr.

Tarık Zafer Tunaya, seminere

katılanların bir bölümüyle MİLLİ­

YET için bir forum düzenledi.

★ Prof. T U N A Y A — "İstanbul Universitesi’nin ondokuzuncu ve en genç fakültesi olan Siyasal B i­ limler Fakültesi, bu yd "M idhat Paşa ve Zamanı” konulu bir semi­ ner düzenlemekle şu amacı güt­ müştür:

İlk kez, kurumsallaşmış (mües­ seseleşmiş) bir insanı, zamanın ko­ şulları içinde ele alarak, yakın tari­ himizin bir bölümüne aydınlık ge­ tirebilmek... Yalnız tarihsel değil, bugünümüze de katkıda bulun­ mak. Neden bugün? Daha doğrusu Midhat Paşa ve zamanının, bizim zamanımızla ne ilişkisi var?

Midhat Paşa, devlet yöneticisi olarak, Osmanlı imparatorlu -ğu’nun çok geniş vilayetlerinde valilik yapmış olarak ve de büyük İktisadî görevler yüklenmiş olarak, hatta yakın tarihimizde, Türki­ ye'nin ilk yazılı anayasasının , 1293 (1876) Kanun-u Esasi’sinin yapıcı­ sı olarak, sadece bir kişi, bir isim olmaktan çıkmıştır. Yeni bir çığırın baş la tunlarından olduğu için, bu­ gün hâlâ tartışılan sorunların çeş­ me başmda bulunduğu için bir müessese - insandır.

Onun içindir ki, tarihle güncel karışımı içinde devam ediyor ve yaşıyoruz. Biraz sonra göreceği­ miz gibi, bugün yeni devletlerin kurulmuş olduğu eski Osmanlı ül­ kesinde, eserleri yaygındır. O, Balkanlarla Arap ülkelerinde, farklı toplumlar içinde, bıraktığı e- serlerle, bugün de yaşamaktadır. Ve asıl ilginç olanı, M idhat Paşa ’yı yalnız bu ülkelerin aydınlan değil, aynı zamanda, birçok Batık bilim adamları da incelemişlerdir. Şimdi bu durumu kanıtlayacağız.

Saym Prof. De Leone, ilk soru­ yu size yöneltmek istiyorum. M id­ hat Paşa’nın devlet hizmeti hak­ kında bilgi verir misiniz?”

OSMANLI'NIN GELECEĞİ

İÇİN ÇALIŞTI

★ Prof. DE L E O N E - "Midhat Paşa’y ı anlamak için önce ailesinin kökenine bakmak, daha sonra da devlet yönetimi, politikacı , kültür ve asker yönlerini incelemek gere­ kir. Midhat Paşa’mn ailesi oldukça muhafazakârdı. Nitekim onu da önce hafız yaptılar. Ancak o, daha genç yaşta devlet yönetiminde gö­ rev almak istiyordu ve çok genç yaşlarda Divan-ı Hümayun kale­ minde çalışmaya başladı. Kısa za­ manda yeteneği ve zekâsı ile sivri­ lerek kendisini gösterdi. Yabancı dil öğrenmek için çaba gösterdi. Arapça ve Fransızca öğrendi. Bu ona ufuklar açtı. Midhat Paşa’nın yaşamı birçok bölümlere ayrılır. Burada bunlara temas edilecektir. Belirtmek gerekir ki, Midhat P a ­ şa’mn yaşam bölümlerinin en etki­ ni Avrupa'da bulunduğu zaman­ dır. Avrupa’da özgürlük görmüş ve tatmıştır. 1848 devriminden sonra Ingiliz Anayasssfnı be­ nimsemiş ve bu Anayasa’yı Os­ manlI İmparatorluğu’na da adapte etmeye çalışmıştır.

Midhat Paşa, her zaman Os­ manlI t mparatorluğu’nun gelece­ ğini kurtarmak çin girişimlerde bulunmuştur. Bu arada, Italyan Anayasası’nm bir modelini getirt­ mek çin Italyan Dışişleri Bakanlığı ile fikir alışverişinde bulunmuş­ tur.”

★ Prof. T U N A Y A - “ Saym Dr. Todorove, Midhat Paşa’nın Bulgaristan’da yaptığı hizmetlere de siz ışık tutarmısınız?”

★ Dr. T O D O R O V E - “ Tüm Osmanlı reformcuları içinde M id ­ hat Paşa, kendine özgü bir kişilik olarak göze çarpmaktadır. O, "Tanzimatçılar” ve özellikle mer­ kezî yönetimin sorunlarıyla ince­ likle ilgilenen siyaset adamları a- rasında, taşra yönetiminde reform uygulamalarına geçen tek kişiydi. Bu çaba, Tanzimat’ın getirdikleri­ nin geniş halk yığınlarına yayıl­ masını amaçlayan tek ciddî girişim olarak değerlendirilebilir.

Kısa olmakla birlikte, Midhat Paşa'nın Tuna Valilği, onun geli­ şiminde ve mesleğinde önemli bir a- şamadır. Bu aşama, onun Osmanlı İmparatorluğumun bütünü için gerçekleştirmeyi amaçladıklarının, Bulgaristan ölçeğinde denenmiş bir sentezi, bir örnek çalışmasıdır. 1864’den 1868’e kadar geçen dört yıl içinde Midhat Paşa sosyo-eko- nomik ve kültürel hayatın tüm yönlerine değinen geniş kapsamlı ve çok iddialı bir programın yürü­ tülmesini üstlendi. Ancak amaçla­ dığının büyük bir bölümünü ger­ çekleştiremedi. Midhat Paşa’nın yönetici olarak başarıları kuşkusuz ekonomik alanda oldu. Onun yö­ netimi sırasında 3000 K m ’yi aşan yol ve çok sayıda köprü yapıldı. Pazarlamaya dönük bir tarımın gelişebilmesi, içerdeki pazarların gelişmesi ve ticaret burjuvasının güçlendirilmesi için yeterli bir ka­ rayolu ağının gelişmesinin önemini

İs /e v i

belirtmek gereksizdir. Ancak şu kadarını belirtmek gerekir ki, bu­ gün bile Bulgarlar için onun adı, yol yapımı ve ziraat bankalarının kurulmasıyla birlikte anılır.

EN ÖNEMLİ KATKISI:

ZİRAAT BANKALARI

Ziraat bankaları onun en önemli katkısıdır. Nesnel olarak yaklaşıl­ dığında, bankalar denemesinin pi­ yasa ekonomisini kolaylaştırmak ve tarımda kapitalist eğilimleri güçlendirmek çabası olduğu görü­ lür.

Bu bankaların kurulması, za­ man açısından uygun ve gerekliy­ di. Ancak, başka kredi kurumları- mn yokluğu nedeniyle tefeciliği önlemede başarıları sınırlı kalmış­ tı. Ne var ki, büyük önemleri ko­ nusunda kuşku duyulamaz.Başar­ dıkları hizmetin dolaylı bir kanuı 1878 yılında kurulacak Bulgar Z i­ raat Bankası’ nın temelini oluştur­ malarında görülebilir. Böylece, Midhat Paşa yalnızca Türk Ziraat Bankası’ nın babası değil, aynı za­ manda Bulgar Ziraat Bankası’nın da kısmen öncüsü olarak düşünül­ melidir. Midhat Paşa'nın karşılaş­ tığı tek gerçek yenilgi, Bulgar Ulusal Kurtuluş hareketine karşı izlediği politika alanında olmuş­ tur. Midhat Paşa’nın “ Osmanlı­ lık” akımını uygulamaya geçirme konusundaki fikirleri, ulusal ba­ ğımsızlık savaşımlarının büyük yoğunluk kazandığı bir döneme

ELEMAN

ARANIYOR

İthalât mevzuatını ve

formalitelerini gayet iyi bilen,

azami 35 yaşında,

Almanca lisanına vakıf,

askerliğini yapmış,

dinamik bir erkek eleman

aranmaktadır.

İlgililerin kısa hal tercümeleri,

varsa referansları ve

1 adet resimleri ile birlikte

P.K. 162 Karaköy-İSTANBUL

adresine müracaatları rica olunur.

Yalnız 2 gün için

ARNAVUTLUK HALK DANSLARI TOPLULUĞU

9 ve 10 Haziran 1980

saat 20.00’de

SPOR VE SERGİ SARAYINDA

Tribün ve balkon 100 TL.

Biletler 12.00-18.00 arası Harbiye Tiyatrosu gişesinde,

gösteri geceleri Spor ve Sergi Sarayı gişesinde

satılmaktadır.

GÖSTERİDEN SONRA BELEDİYE OTOBÜSLERİ

SAĞLANMIŞTIR.

Milliyet: 6057

TEŞEKKÜL GEMİLERİNİN YILLIK İHTİYACI OLAN

KURU KUMANYA, YAŞ SEBZE VE MEYVE

SATIN ALINACAKTIR

1 — ihale kapalı zarf usulüyle teklif almak suretiyle yapılacaktır. 2 — Konu ile ilgili şartnameler Fındıklı Meclisi Mebusan Cad­ desi No: 93-97 Koç Aslan Han Kat: 4’deki Malzeme İkmal Müdürlüğü’nden bedelsiz olarak temin edilebilir.

3— Kapalı zarf ile fiyat teklif mektupları en geç 25.6.1980 çar­ şamba günü saat 16.00’ya kadar yukarıdaki adrese verile­ cektir.

4— Teşekkülümüz 2490 sayılı kanuna tabi olmadığından ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir.

D.B. D E N İZ N A K L İY A T I T A Ş.

Prof. TUNAYA

«e

rastladı ve bu savaşıma karşı çık­ mak çabalan başarısız kaldı.

Genel olarak Midhat Paşa’nın Bulgaristan'daki reform politikası değişik açılardan değerlendirilebi­ lir. Ancak valiliği, Osmanlı reform gelişmelerinin bütünü içinde de­ ğerlendirildiğinde, yaptıkları Os­ manlI yönetiminde bir devrim ola­ rak belirlenebilir. Bu değerlendir­ me, yaptığı reformların özünde ol­ masa bile ortaya koyduğu olağan­ üstü çaba, beceri ve amaçladığı gerçekçi, sonuçlar dolayısıyla ye­ rinde olacaktır.”

* Prof. T U N A Y A - “ Saym Ünlü, bugünkü TC Ziraat Banka­ sı'mn esasını teşkil eden ve Midhat Paşa tarafından 1863 yılında kuru­ lan "Memleket Sandıkları” nın, 1862 yılında Almanya’da kurul­ muş Raiffeisen tasarruf ve ikraz sandıklarından yararlanılarak meydana getirildiği iddia edilmek­ tedir. Bu konudaki görüşleriniz nedir ve her iki sandık hakkında bilgi vermeniz, mümkün müdür? Müşterek yönleri nelerdir? Ayrılıkları var mıdır?”

İLK «MEMLEKET

SANDIÖInNIOKURDU

* Ü N LÜ - “ Midhat Paşa Bağdat Valiliği sırasında toprak reformu yaparak, topraksız köylü­ ye toprak dağıtmıştır. 1863 yılında da köylü ve çiftçiye üretimde kullanılacak krediyi sağlamak

G E N E L M Ü D Ü R LÜ G t

Basın: 15 690-6070

Midhat Pa^a,devlet yö­

neticisi Alarak,

Os­

manlI Imparatorluğu’-

nun çok geniş vilâyet­

lerinde valilik yapmış

olarak, büyük İktisadî

görevler yüklenerek,

Türkiye'nin ilk yazılı

Anayasa Kanunî Esa-

sî’nin yapıcısı olarak,

sadece bir kişi, bir

isim olmaktan çıkmış­

tır.

Bugün

hâlâ

tartışılan sorunların

çeşme başında bulun-

duğu için o, bir m ü -U L j

essese-insan’dır.

99

ÜNLÜ

/ T ] Midhat Paşa, köylü ve çiftçiye üretimde kul­ lanılacak krediyi sağla­ mak am acıyla ilk “memleket sandığı”m kurmuştur. İmece gibi Türk’ün öz malı bir gelenek ve kurum üs­ tüne inşa edilen mem­ le k e t s a n d ık la r ın ın Midhat Paşa’nın yara­ tıcı düşüncesinin eseri olarak kabul edilmesi kadar doğal bir şey olamaz. Bu kuruluşlar sonraları yurdun h e rH L J yanına yayılmıştır.

9 9

amacıyla, ilk Memleket Sandığı’nı Pirot kasabasında kurmuştur. Çiftçilerin boş ve özellikle tatil günlerinde devlete ait arazileri işleyerek elde ettikleri ürünler ve her çiftçiden her bir çift öküz başına . yarım kile [16 kilo) buğday alın­

ması ve gerek elde edilen ürünle­ rin, gerekse alman buğdayların satılması neticesinde elde edilen tutar, memleket sandıklarının ser­ mayesini oluşturmuştur.

1867 yılında memleket sandık­ lan için bir tüzük çıkarılmış ve bu tüzük Türkiye'de ilk Ziraî Kredi ve Kooperatif mevzuatı olmuştur. Böylece, dünyadaki ilk kooperatif­ ler yasası olan ve 1852'de yürür­ lüğe giren İngiliz Kooperatifler Yasası ndan 15 yıl sonra, Alman K ooperatifi«1 Yasası’yla da aynı yıl yasa niteliğinde bir tüzük Türkiye’de yürürlüğe girmiş olu­ yordu. Halen dünyada tanm alanındaki modern kooperatiflerin esasını oluşturan Raiffeisen ta ­ sarruf ve ikraz sandıklan, 1862 y ı­ lında Alman Kooperatifler Ya- sası'mn yürürlüğe girmesiyle Friedrich Wilhelm Raiffeisen ta­ rafından kurulmuştur. Bu kuru­ luştan bir yıl sonra Türkiye’de Midhat Paşa tarafından ilk tanm kredi kooperatifinin kurulması, bu kooperatifin Raiffeisen tasarruf ve ikraz sandıklarından yararlanarak meydana getirildiği ve hatta bir­ çok ortak yönlerinin bulunduğu kanışım uyandırmıştır. Raiffeisen tasarruf ve ikraz sandıklarıyla, memleket sandıklarının müşterek yönlerinin bulunduğu gerçektir. Ancak, imece gibi Türk'ün öz malı bir gelenek ve kurum üstüne inşa edilen Memleket Sandıklan'nm Mithat Paşa’nm yaratıcı düşünce­ sinin eseri olarak kabul edilmesi kadar doğal bir şey olamaz.

Dünya ziraî kredi tarihinde memleket sandıkları başlı başına bir yer kapsar. Raiffeisen ikraz ve tasarruf sandıklarıyla memleket sandıklarının ortak yönlerini üç madde halinde toplamak mümkün olabilir:

1. Raiffeisen tasarruf ve ikraz sandıklarında yönetim demokra­ tiktir. “ Bir ortak bir oy” esası ka­ bul edilmiştir. Bu sandıklan kendi kendileri yönetmişlerdir. Memle­ ket sandıklan da aynı biçimde ve sandık eminleri tarafından yönetil­ miştir.

2. Raiffeisen örgütünün faali­ yet alanı sınırlanmış ve mümkün olduğu kadar daraltılmıştır. Mem­ leket sandıklannın faaliyet alanı da, kaza sınırlan dışına çıkmamış­ tır.

3. Raiffeisen tasarruf ve ikraz sandıklannda, yönetsel işlerde ça­ lışanlar, fahrî olarak görev almış­ lardır. Memleket sandıklarındaki sandık eminleri de aynı biçimde görev yapmışlardır.

Raiffeisen tasarruf ve ikraz sandıklanyla, memleket sandıkla­ nılın ortak olmayan yönlerini de dört madde halinde belirtmek mümkündür:

1. Raiffeisen örgütünde müşte­ rek ve birbirine bağlı sorumluluk ve kefalet bulunmaktadır. Memle­ ket sandıklannda ise ortak çalışma vardır, ancak ortak sorumluluk yoktur.

2. Raiffeisen örgütü bir ortaklık kurumudur. Sandığa üye olmaya­ na kredi verilmez. Memleket san- dıklannda ortaklık yoktur, kredi alabilmek için üye olmak zorun­ luluğu da bulunmamaktadır.

3. Raiffeisen tasarruf ve ikraz sandıklannda sermaye yoktur. Yalnız ortaklığa girişte cüz'i bir ai­ dat alınmıştır. Memleket san- dıklannda hisse yoktur, imece usulü çalışma vardır. Bu çalışma sonucunda elde edilen ürünle, çiftçilerden her çift öküz başına alman yanm kile 15 kilo] buğda­ yın satışından elde edilen tutar, sandığın sermayesini teşkil etmiş­ tir.

4. Raiffeisen tasarruf ve ikraz sandıklannca verilen kredilerin vadeleri, bir yıldan fazla olabilmiş­ tir. Memleket sandıklarında ise vade bir yılı aşmamıştır.

Raiffeisen tasarruf ve ikraz sandıklanyla, memleket sandıkları arasındaki ortak ve ayrı olan yön­ ler, böylece incelendikten sonra, kısaca memleket sandıklarının TC Ziraat Bankası biçimine dönüşme­ si de, şöyle olmuştur:

Memleket sandıklan, 1863- 1867 yıllan arasında bir tüzüğü ol­ madığından yalnız Tuna vilâyetine ait kalmıştır. Sandık tüzüğünün çıkmasından sonra bu sandıklar, 1867 yümdan sonra yurdun her ta­ rafına yayılmıştır. Memleket san­ dıklan 1883 yılında “ Menafi

San-Prof. DE LEONE

Midhat Paşa'nın ya­ şam bölümlerinin en etkini Avrupa’da bu­ lunduğu zamandır. Av­ rupa’da özgürlük gör­ müş ve tatmıştır. 1648 devriminden sonra In­ giliz Anayasası’nı be­ nimsemiş ve bu Ana- yasa'yı Osmanlı İmpa­ ratorluğu’na adapte et­ meye çalışmıştır. Mid­ hat Paşa, her zaman Osmanlı Imparatorlu- ğu’nun geleceğini kur­ tarmak için girişimler- de bulunmuştur.

£ 9

Prof. KO RKUT

f i n Midhat Paşa, Doğulu

Arapların zihinlerinde

hiç silinmeyecek izler

bıraktı. Bağdat’ta çok

önemli ve etkili re­

formlar denedi. Bu yö­

relerde, onun izlerine

hâlâ rastlamak müm­

kündür. İlk Arap gaze- .

tesini kuran ve toprak

ları Bedevîler arasın­

da bölüştüren de odur.

Midhat Paşa’nın dev­

rimci fikirleri çok yay­

gın olmuş ve her za-

man Arapların umutla- ULA

rını süslemiştir.

9 9

dıklan” na dönüşmüş, daha sonra da 1888 yılında bu sandıklar kaldırılarak yerlerine Ziraat Ban­ kası kurulmuştur. 1888 yılında menafi sandıklanma sayısı 250 idi. Böylece 1863-1888 yıllan arasında, yani 25 yü içinde 250 sandık kurul­ muştur.

Bugün ise durum tümüyle ge­ lişmiştir ve TC Ziraat Bankası, 1017 şubesi, 130 milyar liraya ula­ şan mevduatı, 170 milyarı aşan kredi hacmi ve 37 bin personeliyle, Türkiye’nin en büyük bankası ol­ muştur."

ARAP ÜLKELERİNDE DE

ÖNEM KAZANMIŞTI

★ P rof T U N A Y A - “ Saym Prof. Korkut, Midhat Paşa sadece Batı’da değü, Arap ülkelerinde de hizmetleri olmuş ve önem kazan­ mış bir kişidir. Bunun nedenleri nasıl açıklanabilir?”

* Prof. K O R K U T - “ Midhat Paşa’ nın Araplarca ve özellikle

Dr. TODOROVE

4X 1 Midhat Paşa, yalnızca

Türkiye Ziraat Banka-

sı’nın babası değil,

aynı zamanda Bulgar

Ziraat Bankası’nın da

kısmen öncüsü olarak

düşünülmelidir. Onun

valiliği, Osmanlı re­

form gelişm elerinin

bütünü İçinde değer­

lendirildiğinde, yaptık­

ları, Osmanlı yöneti­

minde bir devrim ola­

rak belirlenebilir. Orta­

ya koyduğu olağanüs­

tü çaba, bunun bir ka­

nıtıdır.

Prof. DAVISON

T)

«e

Bir Osmanlı yöneticisi olarak Midhat Paşa, karşılaştığı sayısız so­ runla ayrı ayrı ve deği­ şik hizmet kademefe- rinde uğraşmıştır. Ko­ nulara geniş bir sabırla eğilmiş, imparatorlu­ ğun parçalanmasını is­ teyen devletlere karşı mücadele etmiştir. An­ cak, imparatorluğun i- çinde bulunduğu ağır sorunları tek bir devlet adamı çözem eyeceği için çabalan çoğunluk­ la başarısız kalmıştır.

Prof. Dr. Tarık Zafer TUNAYA

(i.Ü.Siyasal Bilimler Fakültesi Dekanı),

Ali Doğan ÜNLÜ (Ziraat Bankası

Genel Müdürü), Prof. Dr. Emeritus

DE LEONE (İtalya, Cagliari

Üniversitesi),Prof. Dr. H.R. DAVIS0N

(ABD,Washington Üniversitesi),

Prof. Dr. Zukan KORKUT (Suriye,

Damas Üniversitesi),

Dr. Maria TODOROVE (Bulgaristan,

Balkan Araştırma Kurumu)

T)

Doğulu Araplarca bu denli önemli olmasının nedeni,onun yönetimine ilişkin ileri fikirlerinden ve politi­ ka, ekonomi, anayasa alanlarında yaptığı reformlardan kaynaklan­ maktadır.

Gerileyen imparatorluğun has­ talıklarına, Avrupa’yı örnek ala­ rak bulmak istediği çareler ve geç­ mişe yönelik hareketlerden oluşan iki reform eğilimi, bildirge haline gelmişti: Bu iki bildirge de, M id ­ hat Paşa’nın düşüncelerindeki anayasal hareket yoluyla impara­ torluğu yükseltmek amacındaydı.

Midhat Paşa’nın ilk hocası ve etkisinde kaldığı tek insan Şeyhülislâm A rif Bey, despotizm taraftarlarının öne sürdüklerine bütünüyle karşıt olarak, anayasal demokrasiyle, Ortodoks Islâm’ın çelişkili olduğunu savunuyordu. Savunucusu olduğu fikirlerinden dolayı Midhat Paşa’ya “ liberalle­ rin babası", “ reformların babası” “ sultanların deviricisi M edhit” gibi birçok lâkaplar takılmıştı.

Midhat Paşa, Doğulu Arapla­

rın zihinlerinde hiç silinmeyecek izler bıraktı. Suriye'de çok başarılı olduğu özel görevinden başka, gençliğinde Bağdat’ta vali olduğu sıralarda etkileri yeni başlamıştı. Bağdat’ ta çok önemli ve etkili reformlar denemişti. Bu yöreler­ de onun izlerine hâlâ rastlamak mümkündür, ilk Arap gazetesini kuran ve toprakları Bedeviler ara­ sında bölüştüren de odur.

Sultanlar, imparatorluğun üst düzeydeki görevlilerini ve özellikle valileri, M ısır’da Mehmet A li Paşa örneğinden etkilenirler korkusuy­ la uzun süre işbaşında bırakmaz­ lardı. Bu arada Midhat Paşa’nın da Suriye’de bir yıldan az bir süre valilik yapması (1879-1880) gazetecilerin ve aydınların dikka­ tini çekmişti.

“Arap Rönesans’ ’ın yazarı Antonius, eserinde ünlü gazeteci Halil Huri’nin, Midhat Paşa’nın "Geçmişi ve geleceğiyle Osmanlı imparatorluğu” adlı dikkat çeken yazısını . Arapça’ya çevirdiğini belirtmiştir. Ayrıca, Beyrut duvarlarına asılan ilk afişlerin ya ­ sal olmayan Arap direnişlerinin Mithat Paşa’nın özgürlükçü düşüncelerinden kaynaklan­ madığını kim söyleyebilir? Hatta bağımsızlık savaşlarında ortaya çıkan “ milliyetçi” hareketlerin kaynağında bile Midhat Paşa’nın etkisi vardır.

Sonuç olarak, Midhat Paşa’nın devrimci fikirleri, ilerici hareketleri çok yaygındı ve Arapların umutlarını süslüyordu. Sultan Abdülhamit, onun ölüm cezasını

E l e m a n A r a n ı y o r

Sanayi m allarının uretım ınae fa a liy e t gösteren buyuk bir

k u ru lu şu n m u h te lif b ö lü m le rin d e g ö re v le n d irilm e k üzere, aşağıda

va sıfla rı b e lirtile n elem anlar alınacaktır

A ELEKTRİK B A K IM ŞEFİ ( EB )

En az altı yıl işletm e deneyim i olan Elektrik M ü h e n d isi veya

Elektrik Yüksek M ü h e n d is i, tercihen İn g iliz c e bilen,

B - F İN A N S M A N ŞEFİ ( FŞ )

Ü n ive rsite m ezunu, banka ve m uhasebe işle rin d e en az bir

d e n e yim li, İn g iliz c e bilen.

C - M A K IN A YÜKSEK M Ü H E N D İS İ

yi

VEYA M A K İN E M Ü H E N D İS LE R İ ( M M )

• Sanayi yatırım p ro je le rin in yö n e tim in d e , ö z e llik le pro je im alat

ve m o n ta j işlerinde den e yim li,

• Sanayi fırın la rın ın p ro je le n d irilm e s in d e ve /ve ya sanayi fırın ­

larının yapım ında fiile n çalışm ış, en az 5 - 7 yıl de n e yim li, en

çok 40 yaşlarında, iyi derecede İn g iliz c e bilen,

D - M A K İN A M Ü H E N D İS LE R İ, M E T A LÜ R Jİ M Ü H E N D İS İ,

K İM Y A G E R ( M M K )

En az b ir yıl d e n e yim li, tercihen İn g iliz c e bilen,

E - F İN A N S M A N P L A N L A M A U Z M A N I ( FP )

O D T Ü . B oğaziçi Ü niversitesi İşletm e b ölüm ü veya dengi

bir okuldan mezun, iyi İn g iliz c e bilen.

F P A Z A R L A M A D E P A R T M A N I İÇİN ( PD )

-İnşaat M ü h e n d isi, M akina M ü h e n d is i, M e ta lü rji M ü h e n d isi

veya İdari B ilim le r dalla rın d a yüksek öğrenim görm üş, iyi

İn g iliz c e b ile n , İsta n b u l dışına g e re k tiğ in d e g e çici görevle

kısa surede iş seyahati yapabilecek pazarlama elem anları,

G - DIŞ S A T IN A L M A M E M U R U

( DS )

Lise yada Yüksek Ö ğrenim görm üş iyi derecede İn g iliz c e bilen.

( ik in c i d il te rcih n e d e n id ir. )

Y ukarıdaki koşullara uygun, askerlik g ö re v in i tam am lam ış

adayların fo to ğ ra fla rı ekli ö z g e çm işle rin i içeren b ir m ektupla en-

geç 10 gün için d e , is te k li o ld u k la rı b ö lü m ü n kodunu b elirterek

P.K. 1 9 M e c id iy e k ö y - İsta n b u l adresine başvurm aları rica o lu n u r.

J

İ Y Ö N E T İ M A J A N S I |

500

.

000.000

(BEŞYÜZ MİLYON)’ LUK İŞ İÇİN

25.000.000 ile 40.000.00 0 arasında

SERMAYE ARANIYOR

Halen faaliyette bir şirket işini genişletmek,denenmiş

ve sonucu alınmış iş konusu için,yukarıda miktarı yazı­

lı sermayeyi aramaktadır.

Ciddi kişilerin-Firmaların İSTANBUL 22 48 29-22 94 35

nolu telefonlardan bilgi almaları.

halkın tepkisinden korkarak gerçekleştiremedi ve T a ife sürgün etti. T a ifte öldürülmesini emretti, onayladı ama bunu her zaman in­ kâr etmiştir.”

* Prof. T U N A Y A — “ Sayuı Prof. Davison, Midhat Paşa’nm özellikle devlet adamı olarak karşı­ laştığı güçlükleri ve bunları nasıl çözümlediğini ya da hangilerine çare bulup, hangilerine bula­ madığını anlatır mısınız?”

ZORLU SORUNLAR

KARŞISINDA...

* Prof. D AV İSO N “ Osmanlı İmparatorluğu nun tüm yöneticileri gibi Midhat Paşa da sayısız sorunlarla karşılaştı. Bu sorunlar dört grupta toplanabilir:, 1. imparatorluk İktisadî ve tek ­ nik olarak geri kalmıştı.

2. İmparatorluğun merkezinde ve taşrada yetersiz ve keyfî bir yönetim egemendi.

3. İmparatorluğun birçok küçük etnik grupları arasmda milliyetçilik düşünceleri gelişerek yayılıyordu. Etnik gruplar arasın­ da, özerklik ya da tam bağımsızlık için çaba gösteriliyordu.

4. Avrupa’nın büyük devletleri imparatorluğun işlerine sürekli olarak karışıyorlardı. Bu büyük devletler, kendilerinin stratejik ve ticarî çıkarlarını sağlamak için ba­ zen azınlık gruplarına destek oluyorlardı.

Bu dört sorun, “ Devlet-i Osmaniye nasıl kurtulabilir?" gibi bir büyük soru ile imparatorluğu karşı karşıya bırakıyordu. Eğer bu sorunların büyük bir bölümü çözümlenemezse imparatorluk parçalanmakla karşı karşıya idi.

Midhat Paşa, bu dört sorunla ayrı ayrı ve değişik hizmet kade­ melerinde uğraştı. Bilindiği gibi, Midhat Paşa iki kısa dönem sadra­ zam olarak ve çeşitli dönemlerde, değişik vilayetlerde vali olarak gö­ revler almıştı. Midhat Paşa, bu sorunlar karşısında şöyle hareket etti:

1. Her şeyden önce ekonomik konulara geniş bir sabırla eğildi. Bu arada, Tuna ve Bağdat vila­ yetlerinde vali iken birçok köprü ve yol yaptırdı. Çiftçinin üretimini artırmak için kurduğu ziraat san­ dıkları, Midhat Paşa’nın en büyük eserlerindendir.

2. Yönetim sorunlarına karşı da Midhat Paşa, 1864 ve 1867 yıllarında yeni “ Mahallî İdareler Kanunu" çıkarıp uyguladı, ma­ hallî idareler meclisinin gelişmesi­ ni sağladı ve bunda başarılı oldu. Ancak belirtmek gerekir ki, Mid­ hat Paşa’y ı İdarî alanda başarılı kılan öğe, kişiliği, çalışkanlığı ve bitmeyen enerjisidir.

«SEÇİLMİŞLERuDEN

OLUŞAN MİLLET MECLİSİ

3. Küçük etnik gruplar arasın­ daki milliyetçilik akımlarına bir düzen içinde karşı koymak için de Midhat Paşa çeşitli yollar denedi, iy i yönetim, yeni bir eğitim siste­ mi, ekonomik güçlerini artırıcı önlemlerle onların kazanılacağını umdu. Midhat Paşa'nın bu alanda en büyük katkısı, seçilmişlerden kurulu bir millet meclisinin meydana getirilmesini hazırla­ masıdır. Ona göre, bu mecliste tüm Osmanlı yurttaşları temsil edilmeli, Anayasa’ya ve yasalara göre de eşit olmabydılar. Bu parlamentonun aynı zamanda istibdadı da denetim altında tutmak gibi bir görevi olmalıydı.

4. Yabancı karışmaları önlemek için de, Midhat Paşa birçok yolla­ ra başvurdu, imparatorluğun bir parçasını isteyen ya da onun devletlere bölünmesini destekleyen devletlere karşı, özellikle İngiltere ve Fransa’y ı arkasına alarak mü­ cadele etti. Midhat Paşa iyi bir yönetim ve anayasal bir hüküme­ tin, yabancı karışmasını doğuran nedenleri ortadan kaldıracağını umuyordu. Ancak, tüm bu önlem­ lerin yararlı olmadığını görünce sadrazamlığı sırasında kendisi için tehlikeli olmasına rağmen aralık 1876 ve ocak 1877’de yapılan Tersane Konferansı’nda büyük devletlerin karışmalarına karşı katı bir tutum almak zorunda kal­ dı.

ÇAĞININ EN ÜSTÜN

DEVLET ADAMIYDI

Ancak. Midhat Paşa'nın, Osmanlı Imparatoriuğu'nu kurtarmak için gösterdiği çabalar başarısızlıkla sonuçlandı, im pa­ ratorluğun içinde bulunduğu sorunları sadece bir devlet adamı çözemezdi. Milliyetçilik hareketlerinde de Osmunlılık sade­ ce bir “ ideal” olarak kalmıştı. G e­ nelde kabul edilip benimsen­ memişti. Bunun etkileri impa­ ratorluğun daha sonraki yıllarda parçalanmasında görüldü.

Midhat Paşa'nın, çağının öteki Osmanlı devlet adamları ile karşı­ laştırıldığında, tüm çalışmaları ile daha üstün olduğu bir gerçektir.

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

a) Bakanlığın görev alanına giren Avrupa Birliği müktesebatına uyum ile ilgili konularda Bakanlık birimleri arasında koordinasyonu sağlamak, Dışişleri Bakanlığı ve/veya

a) Bakanlığın görev alanına giren Avrupa Birliği müktesebatına uyum ile ilgili konularda Bakanlık birimleri arasında koordinasyonu sağlamak, Dışişleri Bakanlığı ve/veya

Ağır Ceza Mahkemesince; Mehmet Selim ve Safiye oğlu, 05/10/1977 Yüksekova doğumlu ABDULBAKİ UÇAK, Şefik ve Yasemin oğlu, 13/06/1990 Diyarbakır doğumlu FIRAT

Madde 4 – Bakanlık temsilcisi, genel kurul toplantısından en az 10 gün önce, Kooperatifler Kanununun 45 inci maddesi gereğince Bakanlığa gönderilecek

m) Dernek tüzel kişiliği amaçlarını gerçekleştirmekte faydalı gördüğü ulusal ve uluslararası alanda faaliyet gösteren üst kuruluşlara Genel Kurul kararı ile

Yönetim Kurulu Genel Kurul tarafından asıl üyeler arasından iki yıl için seçilen 7 asıl ve 5 yedek üyeden oluşur. Asıl üyeler Başkan, Başkan Yardımcısı, Genel Sekreter,

Madde 32 – Merkez Disiplin Kurulu, Genel Kurulun sendika üyeleri arasından seçtiği 3 ü kadın 2 si erkek olmak üzere beş asıl üyeden oluşur. Asıllarla

Derneğin Genel Kurul tarafından yetkilendirilen yönetim organı olan Yönetim Kurulu’nun oluşum biçimi aşağıda belirtilmiştir.. 19.1) Yönetim Kurulu, iki yıllık süre