• Sonuç bulunamadı

Özengen Müzik Eğitimi Alan ve Almayan 7. Sınıf Öğrencilerinin Müzik Dersine İlişkin Görüşleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Özengen Müzik Eğitimi Alan ve Almayan 7. Sınıf Öğrencilerinin Müzik Dersine İlişkin Görüşleri"

Copied!
95
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)

ÖZENGEN MÜZĠK EĞĠTĠMĠ ALAN VE ALMAYAN 7. SINIF

ÖĞRENCĠLERĠNĠN MÜZĠK DERSĠNE ĠLĠġKĠN GÖRÜġLERĠ

G. Süleyman TÜRK

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

GÜZEL SANATLAR EĞĠTĠMĠ ANA BĠLĠM DALI

GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ

EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

(3)

i

TELĠF HAKKI VE TEZ FOTOKOPĠ ĠZĠN FORMU

Bu tezin tüm hakları saklıdır. Kaynak göstermek koşuluyla tezin teslim tarihinden itibaren on iki (12) ay sonra tezden fotokopi çekilebilir.

YAZARIN

Adı : G. Süleyman Soyadı : Türk Bölümü : Müzik Eğitimi İmza : Teslim Tarihi :

TEZĠN

Türkçe Adı : Özengen Müzik Eğitimi Alan ve Almayan 7. Sınıf Öğrencilerinin Müzik Dersine İlişkin Görüşleri

İngilizce Adı : The Remarks Of 7th Grade Students Who Receive “Özengen” Musıc Education And Who Do Not Receıve It With Respect To Musıc Lessons

(4)

ii

ETĠK ĠLKELERE UYGUNLUK BEYANI

Tez yazma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyduğumu, yararlandığım tüm kaynakları kaynak gösterme ilkelerine uygun olarak kaynakçada belirttiğimi ve bu bölümler dışındaki tüm ifadelerin şahsıma ait olduğunu beyan ederim.

Yazar Adı Soyadı: G. Süleyman TÜRK İmza : ...

(5)
(6)

iv

ÖZENGEN MÜZĠK EĞĠTĠMĠ ALAN VE ALMAYAN 7. SINIF

ÖĞRENCĠLERĠNĠN MÜZĠK DERSĠNE ĠLĠġKĠN GÖRÜġLERĠ

Yüksek Lisans Tezi

G. Süleyman Türk

GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ

EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

Haziran, 2018

ÖZ

Bu çalışmada özengen müzik eğitimi alan ve almayan 7. Sınıf öğrencilerinin müzik dersine ilişkin görüşlerinin örgün eğitim içerisindeki motivasyon düzeylerinin saptanması amaçlanmıştır. Bu amaçla Gazi Üniversitesi Vakfı Özel Okulu‟nda “98” 7. Sınıf öğrencisi üzerinde uygulanan anketin analizleri sonucunda öğrencilerin örgün eğitim içerisindeki müzik dersine ilişkin görüşleri alınmış ve motivasyon düzeyleri belirlenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Özengen müzik eğitimi, örgün eğitim, motivasyon Sayfa Adedi : 95

(7)

v

THE REMARKS OF 7

th

GRADE STUDENTS WHO RECEIVE

“ÖZENGEN” MUSIC EDUCATION AND WHO DO NOT RECEIVE

IT WITH RESPECT TO MUSIC LESSONS

M.S. Thesis

G. Süleyman Türk

GAZI UNIVERSITY

GRADUATE SCHOOL OF EDUCATIONAL SCIENCES

June, 2018

ABSTRACT

The study aims to observe the standard motivational for the formal education process between the 7th-grade students who receive “özengen” music education and who don't receive it. And their preparedness with the commitment to this education. For this aim, Gazi University Foundation Special School "98" conducted a questionnaire about the opinion for the 7th-grade students who receive a music lesson in their schools and the motivation levels were determined.

Keywords : Ozengen music education, formal education, motivation Page Number : 95

(8)

vi

ĠÇĠNDEKĠLER

TELĠF HAKKI VE TEZ FOTOKOPĠ ĠZĠN FORMU ... i

ETĠK ĠLKELERE UYGUNLUK BEYANI ... ii

JÜRĠ ONAY SAYFASI ... iii

ÖZ ... iv

ABSTRACT ... v

ĠÇĠNDEKĠLER ... vi

TABLOLAR LĠSTESĠ ... ix

ġEKĠLLER LĠSTESĠ ... xi

SĠMGELER VE KISALTMALAR ... xv

BÖLÜM 1 ... 1

GĠRĠġ ... 1

1.1. Problem Durumu ... 2 1.2. Problem Cümlesi ... 2 1.2.1. Alt Problemler ... 2

1.3. AraĢtırmanın Amacı ve Önemi ... 2

1.4. Varsayımlar ... 3

1.5. Sınırlılıklar... 3

BÖLÜM 2 ... 4

(9)

vii

Örgün Eğitim ve Müzik Eğitimi ... 4

2.1. Örgün Eğitim ... 4

2.1.1. Örgün Eğitimin Tanımı ve Önemi... 5

2.1.2. Örgün Eğitimin Genel Özellikleri ... 6

2.1.3. Türkiye’de Örgün Eğitim ... 7 2.2. Müzik ... 8 2.2.1. Tanımı ve Önemi ... 8 2.2.2. Elementleri... 11 2.2.3. Müzik ve Beyin ... 12 2.3. Müzik Eğitimi ... 13

2.3.1. Müzik Eğitiminin Ana Sebepleri ... 15

2.3.2. Müzik Eğitiminin Parametreleri ... 16

2.3.3. Örgün Eğitimde Müziğin Yeri ... 18

2.4. Özengen Müzik Eğitimi ... 20

2.5. Motivasyonun Tanımı ve Ana BileĢenleri ... 22

2.6. Öğrenmede Motivasyon... 23

2.7. Müzik Eğitimi ve Motivasyon ... 27

2.8. Ġlgili AraĢtırmalar ... 28

BÖLÜM 3 ... 33

YÖNTEM... 33

3.1. AraĢtırmanın Modeli ... 33 3.2. Evren ve Örneklem ... 33 3.3. Ölçme Araçları ... 33

3.4. Verilerin Çözümlenmesi ve Yorumlanması ... 34

(10)

viii

BULGULAR ve YORUMLAR ... 35

4.1. Özengen Müzik Eğitimi Alan ve Almayan 7. Sınıf Öğrencilerinin Müzik Dersine ĠliĢkin GörüĢleri ... 35

BÖLÜM 5 ... 63

SONUÇ VE ÖNERĠLER ... 63

5.1. Sonuç ... 63 5.2. Öneriler ... 66

KAYNAKLAR ... 67

EKLER ... 74

EK-1: Anket Formu ... 75

(11)

ix

TABLOLAR LĠSTESĠ

Tablo 1. 7. Sınıf Öğrencilerinin Şubelere Göre Dağılımı ... 35 Tablo 2. “Çalgı Eğitimi Aldınız Mı?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 36 Tablo 3. Eğitimini Aldığınız Çalgıyı Kaç Yıl Çaldınız?” Sorusuna Vermiş Olduğu

Cevaplar ... 37

Tablo 4. “Eğitimini Aldığınız Çalgıya Halen Devam Ediyor musunuz?” Sorusuna

Öğrencilerin Vermiş Olduğu Cevaplar ... 38

Tablo 5. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Dersinin Eğlenceli Bir

Ders Olduğunu Düşünüyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 39

Tablo 6. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Ders Saatinin Daha

Fazla Olması Gerektiğini Düşünüyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 40

Tablo 7. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Dersine İlgili

Olduğunuzu Düşünüyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 42

Tablo 8. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Şarkı Söylemeyi Seviyor

musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 43

Tablo 9. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Çalgı Çalmayı Seviyor

musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 45

Tablo 10. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Derslerinden Sonra

Kendinizi Rahatlamış Hissediyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 46

Tablo 11. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Derslerinde

Kullandığınız Ders Araç-Gereçleriniz Konusunda Hassas Olduğunuzu Düşünüyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 48

(12)

x

Tablo 12. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Dersi Ödevlerinizi

Eksiksiz Yaptığınızı Düşünüyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 50

Tablo 13. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Dersinde Sınıf

Arkadaşlarınız İle Müzik Yapmaktan Keyif Aldığınızı Düşünüyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 51

Tablo 14. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Eğitiminin Size

Disiplinli Çalışma Alışkanlığı Kazandırdığını Düşünüyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 53

Tablo 15. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Eğitimi Sayesinde

Diğer Derslerde Daha Başarılı Olduğunuzu Düşünüyor musunuz?”Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 54

Tablo 16. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Eğitiminin

Motivasyonunuzu Yükselttiğini Düşünüyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 56

Tablo 17. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Eğitimi Sayesinde

Diğer Dersler İçerisindeki Motivasyon Düzeyinizin Arttığını Düşünüyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 57

Tablo 18. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müzik Dinlemenin Kendinizi

İyi Hissetmenize Neden Olduğunu Düşünüyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 59

Tablo 19. Çalgı Eğitimi Alan ve Almayan Öğrencilerin “Müziğin Sosyal İlişkilerinizi

Olumlu Yönde Etkilediğini Düşünüyor musunuz?” Sorusuna Vermiş Olduğu Cevaplar ... 60

(13)

xi

ġEKĠLLER LĠSTESĠ

Şekil 1. 7. Sınıf öğrencilerinin şubelere göre dağılımı ... 35 Şekil 2. “Çalgı eğitimi aldınız mı?” sorusuna vermiş olduğu cevaplar... 36 Şekil 3. “Eğitimini aldığınız çalgıyı kaç yıl çaldınız?” sorusuna vermiş olduğu

cevaplar ... 37

Şekil 4. “Eğitimini aldığınız çalgıya halen devam ediyor musunuz?” sorusuna

öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 38

Şekil 5. “Müzik dersinin eğlenceli bir ders olduğunu düşünüyor musunuz?” sorusuna

çalgı eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 39

Şekil 6. “Müzik dersinin eğlenceli bir ders olduğunu düşünüyor musunuz?”

sorusuna çalgı eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 40

Şekil 7. “Müzik ders saatinin daha fazla olması gerektiğini düşünüyor musunuz?”

sorusuna çalgı eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 41

Şekil 8. “Müzik ders saatinin daha fazla olması gerektiğini düşünüyor musunuz?”

sorusuna çalgı eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 41

Şekil 9. “Müzik dersine ilgili olduğunuzu düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı

eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 42

Şekil 10. “Müzik dersine ilgili olduğunuzu düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı

eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 43

Şekil 11. “Şarkı söylemeyi seviyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almış

(14)

xii

Şekil 12. “Şarkı söylemeyi seviyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almamış

öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 44

Şekil 13. “Çalgı çalmayı seviyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almış

öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 45

Şekil 14. “Çalgı çalmayı seviyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almamış

öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 46

Şekil 15. “Müzik derslerinden sonra kendinizi rahatlamış hissediyor musunuz?”

sorusuna çalgı eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 47

Şekil 16. “Müzik derslerinden sonra kendinizi rahatlamış hissediyor musunuz?”

sorusuna çalgı eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 47

Şekil 17. “Müzik derslerinde kullandığınız ders araç-gereçleriniz konusunda hassas

olduğunuzu düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 49

Şekil 18. “Müzik derslerinde kullandığınız ders araç-gereçleriniz konusunda hassas

olduğunuzu düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 49

Şekil 19. “Müzik dersi ödevlerinizi eksiksiz yaptığınızı düşünüyor musunuz?”

sorusuna çalgı eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 50

Şekil 20. “Müzik dersi ödevlerinizi eksiksiz yaptığınızı düşünüyor musunuz?”

sorusuna çalgı eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 51

Şekil 21. “Müzik dersinde sınıf arkadaşlarınız ile müzik yapmaktan keyif aldığınızı

düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 52

Şekil 22. “Müzik dersinde sınıf arkadaşlarınız ile müzik yapmaktan keyif aldığınızı

düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 52

(15)

xiii

Şekil 23. Müzik eğitiminin size disiplinli çalışma alışkanlığı kazandırdığını

düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 53

Şekil 24. Müzik eğitiminin size disiplinli çalışma alışkanlığı kazandırdığını

düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 54

Şekil 25. Müzik eğitimi sayesinde diğer derslerde daha başarılı olduğunuzu

düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 55

Şekil 26. Müzik eğitimi sayesinde diğer derslerde daha başarılı olduğunuzu

düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 55

Şekil 27. “Müzik eğitiminin motivasyonunuzu yükselttiğini düşünüyor musunuz?”

sorusuna çalgı eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 56

Şekil 28. “Müzik eğitiminin motivasyonunuzu yükselttiğini düşünüyor musunuz?”

sorusuna çalgı eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 57

Şekil 29. “Müzik eğitimi sayesinde diğer dersler içerisindeki motivasyon düzeyinizin

arttığını düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 58

Şekil 30. “Müzik eğitimi sayesinde diğer dersler içerisindeki motivasyon

düzeyinizin arttığını düşünüyor musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 58

Şekil 31. “Müzik dinlemenin kendinizi iyi hissetmenize neden olduğunu düşünüyor

musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 59

Şekil 32. “Müzik dinlemenin kendinizi iyi hissetmenize neden olduğunu düşünüyor

musunuz?” sorusuna çalgı eğitimi almamış öğrencilerin vermiş olduğu cevaplar ... 60

Şekil 33. Müziğin sosyal ilişkilerinizi olumlu yönde etkilediğini düşünüyor

(16)

xiv

Şekil 34. Müziğin sosyal ilişkilerinizi olumlu yönde etkilediğini düşünüyor

(17)

xv

SĠMGELER VE KISALTMALAR

ABD Amerika Birleşik Devletleri MEB Milli Eğitim Bakanlığı TDK Türk Dil Kurumu

(18)

1

BÖLÜM 1

GĠRĠġ

Müzik, insan doğasında derin kök salmış bir sanattır. Müzik, ayrı bir bilgi birimi, benzersiz bir iletişim biçimi, duyguların ve çıkarların organize edildiği ve ifade edildiği bir araçtır. Bireysel ve başkaları ile paylaşılan tecrübelerden oluşan bir alan olup derin bir esenlik duygusunu teşvik etmektedir.

Her yaştan çocuğun müzik potansiyeli ve müziksel yeteneği bulunmaktadır ve müzik eğitimi, aralarındaki bireysel farklılıkları ortaya çıkarmaktadır. Çocuğun müzikal ifadesi ve müzik deneyimine verdiği tepkiler ile müzik kompozisyonlarındaki yaratıcılıkları ve yenilikleri çocukları başarıya teşvik etmektedir.

Keşfetmek, denemek ve ses kombinasyonları ile risk almak, müzikal büyümenin temel bir unsurudur. Bu özellikleri ile müzik eğitimi çocukların yaratıcılıklarını geliştirmelerine, kendilerine olan saygılarının ve diğer alanlara olan motivasyonlarının artmasına olanak tanımaktadır.

Müzik eğitimi, çocuğun zekasını tüm yönleriyle geliştirmeyi amaçlayan dengeli bir müfredatın parçasıdır. Bilgi, beceri, tutum, duygu ve duyumların birleştiği etkili öğrenmeyi sunmaktadır. Müzik eğitimi ile çocuk tüm disiplinlerdeki anlayış için gerekli olan ayrımcılık, yoğunlaşma ve yansıtma becerilerini geliştirmekte, uzun ve kısa süreli hafıza geliştirmekte ve fiziksel nesnelerin zihinsel görüntülerini oluşturmayı, içerideki sesleri duymasını öğrenmesine neden olarak mekansal akıl yürütme yeteneğini ve motivasyonunu artırmaktadır.

Ayrıca müzik eğitimi, çocuğa, kendi başına veya bir grubun bir parçası olarak gerçekleştirdiği veya yarattığı memnuniyeti ve başarı duygusunu yaşattığı için, çocuk öğrenmeye ve daha etkili olmaya daha çok motive olmaktadır.

(19)

2 1.1. Problem Durumu

Özengen diğer bir deyişle amatör müzik eğitiminin, her yaştaki bireyler üzerinde ruhsal, sosyal ve psikomotor etkileri olduğu bilinmektedir. Bu eğitimin erken yaşlarda başlaması bireylerin kendileri ruhsal ve sosyal olarak geliştirmeleri için oldukça etkili olmaktadır. Yapılan az sayıdaki çalışma göstermiştir ki, ortaöğretim de özengen müzik eğitimi alan çocuklar ile almayan çocuklar arasında derse katılım, kazanım ve motivasyon farkı bulunmaktadır. Bu tez çalışmasında özengen müzik eğitiminin öğrencilerin derse katılım, kazanım ve motivasyonuna etkisi, bu motivasyon ile kendini geliştirmesi, özgüven kazanması, sosyokültürel yaşamı üzerindeki etkileri incelenecektir.

1.2. Problem Cümlesi

Araştırmanın problem cümlesi şu şekildedir:

 Özengen Müzik Eğitimi alan ve almayan 7.sınıf öğrencilerinin müzik dersine ilişkin görüşleri.

1.2.1. Alt Problemler

Araştırmanın alt problemleri şu şekildedir:

 Özengen Müzik Eğitimi alan 7.sınıf öğrencilerinin müzik dersine ilişkin görüşleri

 Özengen Müzik Eğitimi almayan 7.sınıf öğrencilerinin müzik dersine ilişkin görüşleri

 Özengen Müzik Eğitimi alan ve almayan 7.sınıf öğrencilerinin müzik dersine ilişkin katılım, kazanım ve motivasyon düzeyleri

1.3. AraĢtırmanın Amacı ve Önemi

Bu araştırmanın amacı, özengen müzik eğitimi alan ve almayan öğrencilerin örgün eğitim süreçlerinde derse katılım, kazanım ve motivasyon düzeylerinin araştırılmasıdır.

Ayrıca bu çalışmadan elde edilen sonuç ile öğrencilerin aldığı özengen müzik eğitiminin müzik dersindeki motivasyonlarına etkisi belirlenerek, bu bağlamda literatüre katkı yapılması da hedeflenmektedir.

(20)

3 1.4. Varsayımlar

Bu araştırmada;

 Madde 1: Katılımcıların anket sorularına doğru cevap verdiği varsayılmıştır.

 Madde 2: Yöntemin araştırmaya uygun olduğu varsayılmıştır.

 Madde 3: Seçilen örneklem, evreni temsil etmektedir.

1.5. Sınırlılıklar Bu çalışma:

 Yalnızca Gazi Üniversitesi Vakfı Özel Okulları 7.sınıf öğrencileri ile sınırlıdır.

 Kullanılan istatistiki yöntem ile sınırlandırılmıştır.

 Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü yönetmeliğinde belirtilen süreyle sınırlandırılmıştır.

(21)

4

BÖLÜM 2

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Örgün Eğitim ve Müzik Eğitimi

Bu bölümde, çalışmanın kuramsal çerçevesini oluşturan, örgün eğitim, müzik, müzik eğitimi ve motivasyon konuları genel özellikleri ile verilmektedir. Bu bağlamda örgün eğitimin tanımı ve önemi, genel özellikleri, Türkiye‟de örgün eğitim, müzik, müziğin tanımı ve önemi, elementleri, müzik ve beyin, müzik eğitiminin tanımı, önemi, yararları, tarihçesi, sebepleri, parametreleri, örgün öğretimde müziğin yeri, özengen müzik eğitimi kavramı ile motivasyonun tanım ve ana bileşenleri, öğrenmede motivasyon, motivasyonu artırmak için bazı öğretim stratejileri, öğrencilerde motivasyon, müzik eğitimde motivasyon başları alt başlıklar şeklinde ele alınmıştır.

2.1. Örgün Eğitim

Bireylerin çeşitli amaçlar için yetiştirilme süreçlerine eğitim adı verilmektedir. Bireylerin kişilikleri bu süreçte farklılaşmakta ve bu farklılaşma ile birlikte eğitim sürecinde değer, tutum, beceri ve bilgiler kazanılmaktadır. Eğitim bireyler için hayatın her anında ve her alanında gerçekleşebilmektedir. Eğitimi genel olarak resmi ve resmi olmayan olarak ayırmak mümkündür. Resmi olmayan eğitim genellikle cami, asker ocağı, işyeri, aile gibi yerlerde kültürlenmeyi sağlamaktadır. Resmi eğitim ise, resmi kurumlarca okullarda ve resmi kurumlarda verilmekte ve düzenli olarak yapılmaktadır (Fidan ve Erden, 1994, s. 13).

Resmi eğitim, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından belirli amaç ve hedeflere göre hazırlanmakta ve okul çatısı altında düzenli şekilde yapılmaktadır. Okullarda verilen eğitim, çevre, araç gereçler, yönetici, öğretmen, öğrenci ve eğitim programı olmak üzere

(22)

5

altı öğeden oluşmaktadır ve bu altı öğe resmi eğitimin özelliğini belirlemektedir (Fidan ve Erden, 1992, s. 72). Planlı şekilde yapılan resmi eğitim bu altı öğeyi içeren örgün ve yaygın eğitimden oluşmaktadır. Yaygın eğitim her yerde yapılabilirken, örgün eğitim “okul” adı verilen kurumlarda yapılmaktadır (Erden, 2007, s. 125).

2.1.1. Örgün Eğitimin Tanımı ve Önemi

En genel tanımı ile örgün eğitim, “resmi olarak planlanan ve ardışık biçimde düzenlenen, öğretmen ve öğrencinin üzerine düşen görevlerin açıkça tanımlandığı, öğretmenin eğitim amacıyla öğrenciyi yönetmeye çalıştığı ve sorumluluk aldığı, öğrencilerin yazılma veya alınmasıyla ilgili işlemlerin yerine getirilmesini gerektiren eğitimdir.” (Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, 2013, s. 5).

Örgün eğitim, ilkokuldan başlayarak, üniversiteye kadar bireylerin en önemli gelişim evreleri boyunca aldığı eğitimdir. Örgün eğitim genel olarak toplumun önceliklerini belirlemede işlev görmektedir. Örgün eğitimin kalitesi, gelecek nesillerin kalitesini belirlemektedir. Örgün eğitim ile ilgili genel bilgiler şu şekilde verilebilmektedir (Erden, 2007, s. 125):

 Örgün eğitimde ders konuları ve dersler eğitimin çeşidine göre farklı olabilmektedir ve bu da ders konularının planlı ve programlı işlenmesini sağlamaktadır.

 Örgün eğitim, eğitimi alan bireyin amacına yönelik olarak değiştirilebilmektedir. Toplumun ve bireyin gereksinimleri bu amacı şekillendirmektedir. Şekillenen amaç doğrultusunda eğitim yolunu belirlemektedir.

 Örgün eğitimde kişinin gelişimi sağlanmaktadır. Gelişim ise, toplumu ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan kalkındırmak için en etkili aracı oluşturmaktadır. Yani örgün eğitim kalkınmanın ilk adımını oluşturmaktadır.

 Örgün eğitimde amaç önceden belirlendiği için, plan doğrultusunda öğrenme etkili şekilde işleyebilmektedir.

 Örgün eğitimde ders kitapları kullanılmakta ve eğitimin sürekliliği birbirinin devamı olan bu kitaplar ile sağlanmaktadır.

(23)

6 2.1.2. Örgün Eğitimin Genel Özellikleri

Örgün eğitim, genel olarak okul öncesi, ilk, orta ve yükseköğretimi bünyesinde bulundurmaktadır ve iki temel özellik taşımaktadır (Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu [TESK], 2017):

1. Örgün eğitim tüm vatandaşlar için mecburidir.

2. Örgün eğitim kültürel, siyasal ve ekonomik kalkınmanın gereksinimlerine göre planlanmakta ve bireylerin yetenekleri ve ilgileri doğrultusunda faydalandıkları temel eğitimi oluşturmaktadır.

Örgün eğitim bu iki temel özelliğin yanında başka özellikler de içermektedir. Bunlar şu şekilde sıralanabilmektedir (Çelikkaya, 1997):

 Tanımlanabilir hedef ve özel amaçlar doğrultusunda müfredat odaklı bir eğitimdir.

 Çocukların eğitimi için özel olarak planlanmıştır.

 Doğrudan eğitim ve öğretim yoluyla eğitimi içermektedir.

 Bireyleri, çocukluktan olgunluğa erişmek için uygun bir meslek edinebilecekleri ve toplumsal olarak istenen bir yaşam sürdürebilecekleri bir hayata hazırlamak amacı taşımaktadır.

 İyi planlanmış, bilinçli okullar ve örgün öğretim kurumları, sosyal açıdan gelişmiş gruplara örgün eğitim vermek için özelleşmiş ve uzmanlaşmış kurumlardır.

 Örgün eğitimde belli bir zaman çizelgesi kapsamında bulunan belirli norm ve stiller uygulanmaktadır.

 Örgün eğitimde uygun öğretim yardımcıları ve yöntemleri olan müfredat, ders kitapları, tesisler, laboratuvarlar ve oyun alanları gibi altyapılar ile eğitim desteklenmektedir.

 Örgün eğitimde belirli nitelik ve eğitime sahip profesyonel öğretmenler eğitim vermektedir.

 Öğretmen merkezlidir.

Özetle, örgün eğitim, kontrollü ve planlı bir şekilde resmi kurumlarda profesyonel eğitmenler tarafından verilmektedir. Örgün eğitimde öğrencilere pozitif davranışlar kazandırmak temeldir ve gelişimin yönü belli bir amaca doğrudur.

(24)

7 2.1.3. Türkiye’de Örgün Eğitim

Türkiye‟de örgün eğitim Türk Milli Eğitim Sistemi‟nin genel yapısındaki iki eğitimden birisini oluşturmaktadır ve genel olarak 4 kademeden oluşmaktadır. Bu kademeler ve özellikleri şu şekildedir (Demirkasımoğlu, 2012):

1. Okul öncesi eğitim: Mecburi olan ilköğretim yaşına henüz gelmemiş olan üç ila beş yaş aralığındaki çocukların isteğe bağlı eğitimidir. Çocukların okul öncesi eğitimi alması zorunlu değildir ancak devlet okullarında okul öncesi eğitim kurumları da bulunmaktadır. Genel olarak ana okulu ya da ana sınıfı olarak adlandırılan bu sınıflar, devlet okullarının bünyesinde olabildiği gibi özel ya da bağımsız kurumların bünyesinde de hizmet verebilmektedir. Bu eğitim ile genel olarak üç ila beş yaş aralığındaki çocukların duygusal, zihinsel ve bedensel gelişmeleri, güzel alışkanlıklar edinmeleri, çocukların bir sonraki aşama olan zorunlu ilköğretime hazırlanmaları, şartları iyi olmayan yerlerden gelen çocukların yetişme ortamlarının iyi şekilde yaratılması ve dilimizin doğru ve etkin kullanımının sağlanması amaçlanmaktadır.

2. İlköğretim: Her Türk evladının iyi bir vatandaş ve birey olması için gereken temel alışkanlık, davranış, beceri ve bilgiyi kazanmasını sağlayan ve zorunlu olan ilköğretim, altı ila on dört yaş aralığındaki çocukların öğretim ve eğitimini kapsamaktadır. Devlet okullarında parasız olan bu öğretim aşaması, özel okullarda da bulunmakta ve her ikisinde de çocukların kabiliyetleri doğrultusunda yaşama ve bir sonraki aşamaya hazırlanması, milli ahlaka uygun bir anlayışla yetişmesi amaçlanmaktadır.

3. Ortaöğretim: İlköğretimden bir sonraki aşama olan ve zorunlu olan ortaöğretim, teknik, mesleki ve genel öğretim kurumlarının, öğrencileri yükseköğretime, hayata, işe ya da mesleğe hazırlamasından oluşmaktadır. Dört sene sürmektedir ve genel olarak öğrencilere Türkiye‟nin kültürel, ekonomik ve sosyal kalkınmasında yardımcı olacak bilinci kazandırmak, toplumun problemlerini anlatarak, çözülmeleri için yollar aramak ve asgari ortak genel kültürü verebilmek amaçları taşımaktadır.

Teknik ya da mesleki ortaöğretimler genel olarak belirli meslek ve iş alanlarına işgücü yetiştirmektedir. Genel ortaöğretim ise, önceki aşamaların devamı olarak öğrencileri yükseköğretime hazırlamayı, toplumun problemlerini anlayarak

(25)

8

çözebilen ve toplumun kültürel, ekonomik ve sosyal kalkınmasında önemli rol oynayan nesiller yetiştirmeyi amaçlamaktadır.

4. Yükseköğretim: Minimum 2 sene öğretim veren yükseköğretim, ülkemizde zorunlu değildir. Araştırma merkezleri, Meslek yüksekokulları, konservatuarlar, yüksekokullar, fakülteler ve üniversiteler yükseköğretim kurumlarını oluşturmaktadır ve bu kurumlarda en üst aşamaya ulaşmış bilimsel araştırma ve insan gücü alanlarının gereksinim duyduğu bireyler yetiştirilmektedir. Türkiye‟de örgün eğitim kapsamında ele alınan yükseköğretim, kendi içerisinde örgün, yaygın, uzaktan ve açık olarak ayrılabilmektedir. Ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora basamaklarını içeren yükseköğretim, örgün eğitimde en üst kademeyi oluşturmaktadır.

2.2. Müzik

Günümüzde oldukça kompleks bir sanat dalı olan müzik, hayatın en eski olgularından birisini oluşturmaktadır. Geçmişten günümüze, sürekli olarak bulunduğu toplumlar ve etkileşime geçtiği bireyler ile kendisini geliştiren, yenileyen ve çoğaltan müzik, bireyler ve toplumlar için birbirleriyle uzlaşma, birbirlerine anlatma, tanımlama ve kendilerini ifade etme aracı olarak kullanılmıştır. Düşünce ve duyguların dizini şeklinde ifade edilebilecek müzik, neredeyse eşsizdir ve herkes tarafından anlaşılabilecek eşsiz bir dili oluşturmaktadır (Erol, 2001, s. 93-94; Fubini, 2003, s. 54).

Akıl ile kavranabilen ve duygusal olarak algılanabilen müzik hem bir bilim hem de sanat dalıdır ve çeşitli şekillerde tanımlanabilmektedir.

2.2.1. Tanımı ve Önemi

Müzik ile ilgili çok sayıda tanım yapılmaktadır. Bu tanımların bazıları müziği duygusal açıdan tanımlamakta bazıları ise matematiksel kavramlar ile açıklamaya çalışmaktadır. Tanımların her biri kabul edilebilir özelliktedir.

En genel tanımı ile müzik, bireylerin doğadan aldıklarını, düşüncelerini ve duygularını ifade eden ve anlatan düzenlenmiş seslerdir (Milli Eğitim Bakanlığı, 2013, s. 1).

Müzik kelimesi Fransızca “musique” kelimesinden köken almakta ve Türk Dil Kurumu (2017)‟na göre; “Birtakım duygu ve düşünceleri belli kurallar çerçevesinde uyumlu

(26)

9

seslerle anlatma sanatı, musiki” şeklinde tanımlanmaktadır. Başka bir tanıma göre ise müzik, “Duygu, düşünce, tasarım ve izlenimleri, belli bir amaç ve yöntemle, belirli bir güzellik anlayışına göre birleştirilmiş seslerle işleyip anlatan estetik bir bütündür” (Uçan, 1997, s. 10).

Müzik bir topluluğun, yöresel ya da genel geleneklerinden dini inançlarına, siyasi yapısından sosyal yaşantısına çeşitli unsurlara göre şekillenmektedir. Belli yöre ya da bölgeye özgü sözsüz ezgi ya da sözlü şarkılar, o yöre ya da bölgenin ve hatta tüm topluluğun değerlerini, geleneklerini ve düşünce tarzlarını aynalamaktadır. Müziğin kullanımı ile bir toplulukta bireyler en yoğun ve derin duygularından en sığ ve basit duygu ve düşüncelerine kadar her şeyi müzik ile ortaya koyabilmektedir. Ayrıca çok eski dönemlerden bu yana kulaktan kulağa ve teknolojinin gelişmesi ile nesilden nesile taşınabilme de müzik ile mümkün olmaktadır(Angı, 2013, s. 61-62).

İnsanlar müziği eski dönemlerden bugüne kadar sağlık, pazarlama, rehabilitasyon, dinsel, terapi, askeri, eğitim, dinlenme ve eğlence gibi amaçlarla bir araç olarak kullanmışlardır. Müziğin bu denli yoğun kullanılması eşsiz ve yeri doldurulamayacak bir araç haline gelmesine neden olmuştur (Angı, 2013, s. 62).

Müzik, kas faaliyetleri, kan dolaşımı ve duygusal etki gibi bazı fizyolojik tepkiler ortaya çıkarmaktadır. Örneğin; “savaş danslarında ve Osmanlı savaş geleneğinin tipik bir öğesi olan mehter marşında kullanılan müziksel ritimler fiziksel enerjiyi arttırmaktadır. Savaşta askerlerin psikolojik olarak şiddete hazırlanması amacını taşıyan tamtamların çalınması, dini ritüellerin ifa edilmesi esnasında yaşanan trans halinin sağlanması için bir ya da birden çok müzik enstrümanın ve sesin kullanılması müziğin milli ve dini duyguları harekete geçirdiğinin önemli göstergeleri olmaktadır” (Cengiz, 2011, s. 373).

Ayrıca çok eski tarihlerden bu yana, tedavi etmek, hastalığın seyrini değiştirmek, acıyı azaltmak ve şifa bulmak amacı ile de müzik kullanılmaktadır. Bireyden bireye değişse de müziğin insan vücudu üstündeki etkisi, teknoloji kullanımı ile günümüzde tıbbi olarak kabul görmüş ölçümler göstermektedir (Angı, 2013, s. 62).

Müziğin anlamı ve önemi ile ilgili söylenecek çok şey bulunmaktadır. Bunlar aşağıda maddeler halinde sıralanmaktadır (Mehta, 2015):

 Müzik, derindeki duyguların iletimi için önemli bir araçtır. Müzik duyguları, onu dinleyen hedef kitleye iletmenin bir yolunu sunmaktadır. Enstrümantal ya da vokal,

(27)

10

her müzik türü, düz kelimelerin ifade etmeye yetmediği duygu ve hislerle örülerek aktarım sağlamaktadır.

 Müzik, insanın ruh halini düzeltmek için kullanılmaktadır. Müzik insanları yatıştırmaktadır. Yani müzik yalnızca bir eğlence aracı olarak düşünülmemeli, terapi amaçlı kullanılabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır. Ruh halini düzeltmek ve melankoliyi kaldırmak için en iyi terapi olan müzik, en doğal antidepresandır.

 Müzik, eğlencelidir. Özellikle sıkıntıya kalıcı bir çözüm sunmaktadır ve çoğu insanın en sevdiği eğlencenin evrensel kategorisini oluşturmaktadır.

 Müzik yalnızca dinlemek ve eğlenmek için değil aynı zaman da yaratmak için kullanılan önemli bir araçtır. Sanatsal bir hobidir ve insanların boş zamanlarını değerlendirmelerine de yardımcı olmaktadır.

 Potansiyel kariyer olanaklarına açılan bir kapı olarak da işlev gören müzik, herhangi bir müzik kategorisinde iyi olan bireyler için önemli fırsatlar barındırmaktadır.

 Müzikler, filmlerin temel bileşenini oluşturmaktadır. Filmler müzik olmadan tamamlanamaz unsurlardır. Özellikle Hint filmleri gibi müziğin odakta bulunduğu filmler için önemlidir ve tüm filmlerde duygunun izleyenlere geçirilmesi önemli bir araç olarak kullanılmaktadır.

 Müzikler, dini bir araç olarak da kullanılabilmektedir. Genel olarak müzikal korolarla Tanrı‟ya övgüler gönderilmektedir. Çok eski zamanlardan bu yana yazılan kutsal şarkılar bulunmakta ve bu şarkıları söylemenin Tanrı‟yı memnun ettiği düşünülmektedir.

 Yoğun ve rahatlatıcı müzik kompozisyonu konsantrasyon güçlerini geliştirmekte ve motivasyona katkı sağlamaktadır. Öğrencilerin çoğu müzik dinlerken sınavlara daha iyi çalışabilmekte, müzik ile uğraşan çoğu öğrenci de derslerine daha iyi motive olabilmektedir.

 Müzik, dansı tamamlayan unsurdur. Müzik olmadan dansın varlığı şüpheye düşmektedir. Dans tamamen müziğe bağlı bir sanat biçimidir ve bu nedenle müzik dansın var olma sebebini oluşturmaktadır şeklinde bir ifade yanlış olmayacaktır.

(28)

11

 Müzik eğitim için oldukça önemlidir. Plato‟ya göre müzik bedenin gelişimi ve eğitilmesi için jimnastikte, beynin gelişimi ve eğitimi için matematikte ve ruhun doyurulması için her alanda kullanılan önemli bir disiplini oluşturmaktadır.

 Müzik bütün yaşayan canlılar tarafından sevilmektedir ve bu durum insanların ve diğer canlıların ortak bir noktası olduğunu göstererek müziğin evrensel yönünü ortaya çıkarmaktadır.

 Müziğin ruhsal, duygusal ve tıbben iyileştirici etkisi bulunmaktadır ancak bunun yanı sıra, sihirli bir yanı da bulunmaktadır. Yunan efsanelerinde birçok kez, dans ederek müziğin etkisi ile taşların inşa edildiği, lambaların aydınlatıldığı, taşların eritildiği, sonbaharda çiçeklerin açtırıldığı ve yağmurun yağdırılabildiğinden bahsedilmektedir.

Özetle iyi ve melodik müzik “doğa” gibidir. İnsanları beslemekte ve içten içe iyi hissettirmektedir. Müzik, insanları birden fazla şekilde tanımlayabilmektedir. Müziğin yarattığı rezonans sesi insanları, Tanrı'yı ve doğayı rahatlatmaktadır. Bir insan her hissi müzikte yakalayabilmekte ve kitlelere bir melodi şeklinde iletilebilmektedir. Dolayısıyla, müziğin bir insanın ilk sevgisi olduğu söylenebilmekte ve insan hayatında olmazsa olmazını oluşturduğu öne sürülebilmektedir.

2.2.2. Elementleri

Müziğin önemi ve tüm canlılar üzerindeki etkileri oldukça geniştir. Müziğin bu etkileri yaratabilmek için bazı elementlere sahip olması gerekmektedir. Bir müzikte olması gereken altı temel element bulunmaktadır. Bu elementler ritim, melodi, harmoni, ton, doku ve form şeklinde adlandırılmaktadır (Duckworth, 2007: xix). Bu öğeler şu şekilde açıklanabilmektedir (Estrella, 2017; Weehi, 2011; Montage, 2007):

 Ritim müzikteki zaman öğesini oluşturmaktadır. Farklı uzunluktaki notaların, düzenlenerek belirli desenler oluşturmasını sağlamaktadır. Müzikal sesler süresi ve yoğunluğuna göre gruplandırılarak bu desenler oluşturulmaktadır. Yani burada anahtar öğe zamandır.

 Melodi, bir dizi notanın çalınması suretiyle oluşturulan bütündür ve genel olarak ritimden ve “pitch”den etkilenmektedir. Çubuk olarak adlandırılan pitch, bir müzik

(29)

12

sesinin yüksekliği ya da düşüklüğünü ifade etmektedir. Melodi bu çubukların bir araya gelmesinden oluşan doğrusal bir dizidir.

 Harmoni, akor oluşturmak için aynı anda çalınan iki ya da fazla notadan oluşmaktadır. Yani melodi çubukların yatay dizilimi, harmoni de dikey dizilimi şeklindedir.

 Ton rengi olarak da bilinen ton ya da tını, bir enstrüman ya da sesi diğerlerinden ayıran ses kalitesini ifade etmektedir. Besteciler tınıları, tıpkı bir ressamın tuvali renklendirmek için renkleri yoğun, az ya da parlak kullanması gibi, bestelerini canlandırmak, bestelerine hayat vermek için kullanmaktadır.

 Doku, müziğin ruhunu oluşturmakta, dinleyene bir şeyler hissettirme görevini üstlenmektedir. Bir kompozisyonda kullanılan katmanların sayısını, türünü ve bu tabakaların nasıl ilişkili olduğunu dokusu göstermektedir.

 Son olarak form ise; müziğin organize edilme yolu olarak ifade edilebilmektedir. Bir müzik parçasındaki kısımların bütün hali ve kısımların sırasıdır.

Bu elementler birlikte kullanılarak müzik oluşturulmaktadır. Müzikle uğraşan ya da müzik yaratan birisinin bu kavramları bilmesi gerekmemektedir. Bu kavramlar yalnızca müziği tanımlarken kullanılan elementlerdir. Müzik oluşturulurken bu kavramlar kendiliğinden kullanılmakta, müziğin oluşumda ortaya çıkmaktadır.

2.2.3. Müzik ve Beyin

Müzik ve sanat, insan gelişiminde önemli bir rol oynamakta ve bilişsel, duygusal ve psikomotor yolların gelişimini güçlendirmektedir. Erken yaşta sanat ile zengin deneyimler, bir kişinin yaşamı boyunca daha yüksek bir insan deneyimi kalitesi sağlamaktadır. Mevcut çalışmalar, öğrenme sürecinin daha kapsamlı bir şekilde anlaşılmasına ve müziğin beyne olan etkisi ile anlama üzerindeki etkisinin anlaşılmasına vesile olmaktadır (Burton ve Taggart, 2011, s. 3).

İnsan vücudunun her bir kısmı, merkezi sinir sistemi ve sinirler dahil beyne bağlıdır. Beyin aynı zamanda kan dolaşımına hormon salınmasını da düzenlemektedir. Yani, beyin vücuda yayılmış daha geniş bir sistemin parçasını temsil etmektedir. İnsan beyninin en önemli gelişme periyotları, yaşamın ilk yıllarında ve ergenlik döneminde ortaya çıkar. Pek çok beyin gelişimi erken çocuklukta gerçekleşirken, beyin yaşam boyunca değişmeye devam

(30)

13

etmektedir Bununla birlikte, beyin yaşamın ilk on yılında yetişkinliğe göre daha az gelişmekte gibi gözükmektedir. Ayrıca, pozitif veya negatif erken deneyimler beynin yapısını ve işlevini değiştirebilmektedir. Beyin doğum öncesi dönemde ve yaşam boyunca bağlantı kurmaktadır (Gopnik vd., 1999).

Bazı bağlantıların genetik olarak önceden belirlendiği bulunsa da diğer bağlantılar çevre üzerindeki etkilerden kaynaklanmaktadır (Flohr ve Hodges, 2006). Yaşamın ilk on yılında bir çocuk tipik olarak yetişkinlerin iki katı kadar sinir aktivitesi ve bağlantıya sahiptir. Beyin dokularının ve bellek saklama bölgelerinin, stimülasyon ve kullanım sonucunda morfolojide işlevsel güç ve değişim kazandığına dair açık kanıtlar bulunmaktadır (Johnson, 2005).

Bu kanıtlardan büyük bir çoğunluğu da stimüle edici olarak müziği kullanmaktadır. Yapılan birçok çalışma, müzik dinleme ve enstrüman çalmanın, ses-motor efektleri, aktif odaklanma ve motivasyon üzerinde önemli etkileri olduğunu ortaya koymaktadır. Ayrıca müzik ve şarkı söylemenin kullanıldığı birçok deneyde, hareket etmenin ve bedensel gelişimin, odaklanma ve eğlenceli öğrenmenin daha etkili olduğunu ortaya koymaktadır. Özellikle erken çocukluk döneminde müzik ile yakın ilişkide olan bireylerin, ilerleyen hayatlarında daha gelişmiş oldukları ve daha etkili öğrenme sürecine girebildikleri uzun süren çalışmalarla ortaya koyulmuştur (Burton ve Taggart, 2011, s. 4-39).

2.3. Müzik Eğitimi

Eğitim, daha öncede bahsedildiği gibi toplumları ve bireyleri yetkinleştirme, geliştirme, değiştirme, yönlendirme ve biçimlendirmede oldukça etkili bir süreçtir. Modern eğitim, teknik, sanat ve bilim şeklinde ifade edilen 3 temel konu etrafında belli bir felsefi bütünleşme ile düzenlenerek gerçekleştirilmektedir. Müzik eğitimi ise bu 3 temel konudan ziyade, işitsel ve sessel özellik taşıyan bir sanat eğitimidir ve “güzel sanatlar eğitimi” alt dallarından birisidir (Uçan, 2005, s. 14).

Müzik eğitimi, özünde, bir müziksel davranışı, değiştirme ya da geliştirme süreci olarak ifade edilmektedir. Bu süreç, eğitim alan öğrenci, genç ya da çocuğun bireysel müzik hayatını esas almaktadır ve eğitim sürecinde belli hedeflere ulaşmak için yöntemli, düzenli ve planlı bir yol ile devam edilmektedir. Müzik eğitimi alan bir birey, aldığı eğitim sayesinde etrafı ile daha verimli, daha etkili, daha düzenli ve daha sağlıklı bir etkileşim ve iletişim kurmaktadır (Uçan, 2005, s. 14).

(31)

14

Bu bilgiler doğrultusunda müzik eğitiminin tanımı yapılacak olursa; kişilerin kendi hayatları aracılığıyla belli amaçlar güderek, müzikal davranışlar edinme, bu davranışlarını değiştirme ve geliştirme süreci olarak yapılabilmektedir. Müzik eğitimi ile kişinin değişen davranışları hem toplumu hem de toplumdaki diğer kişileri etkilemektedir (Say, 2009, s. 360-361).

Müzik eğitimi kendi içerisinde bölümlere, bu bölümlerde kendi içerisinde alt dallara ayrılmaktadır. Bu ayrım, eğitimde izlenen teknik ve yöntem, kullanılan materyaller ve içerikleri bakımından birbirinden farklılıklar ile yapılmaktadır. Eğitimin nasıl, kimlere ve hangi amaç doğrultusunda verileceği de bu ayrımda rol oynamaktadır. Genel olarak 3 alana ayrılan müzik eğitimi, şu şekilde ayrılmaktadır: Okullarda temel eğitim kapsamında verilen genel müzik eğitimi, gönüllü bireyler için kurulmuş olan kurumlarda özel imkanlar ile verilen amatör ya da özengen müzik eğitimi ve müziği meslek edinen bireyler için verilen profesyonel müzik eğitimi. Müzik eğitimi genel, amatör ya da profesyonel olsun, fark etmeksizin tek bir ortak amaca hizmet etmektedir. Bu amaç, bireysel ve toplumsal olarak yaşanan ve insan olgusunu tamamladığı düşünülen “müzik” unsurunun bilinçli, duyarlı, bilgili bir yaklaşım izlenerek yeni nesillere aktarılmasıdır. Bunun yapılması için temel okullarda verilen genel müzik eğitimi ile başlanmakta, daha sonra isteyen bireylere sırf tatmin ve müziksel katılım için amatör (özengen) müzik eğitimi verilmekte ve müziği meslek olarak seçecek bireyler için ise, profesyonel müzik eğitimi imkanları sağlanmaktadır. Bunlardan genel eğitim zorunlu iken, özengen ve profesyonel eğitim zorunlu değildir. Ancak özengen ve profesyonel eğitime katılan bireyler oldukça çoktur ve bu bireyler toplumun “müzikal gövdesini” oluşturmaktadır. Bu müzikal gövdeden profesyonel müzik eğitimine devam edenler müzik teknologluğu, müzik öğretmenliği, müzikbilimcilik, müzik sanatçılığı eğitimi, yorumculuk ve bestecilik gibi eğitimler ile alanlarında uzmanlaşmaktadır (Say, 2009, s. 361).

Müzik eğitiminde genel, özengen ve profesyonel eğitim seviyeleri birbirini tamamlayan parçalar olarak değerlendirilebilir. Genel olarak müzik eğitimi davranışları değiştirme ve geliştirme amacı taşımaktadır ve her seviyede davranış gelişimi doğrultusunda kapsadıkları şu şekildedir (Say, 2009: 361):

 Müzikten faydalanma

 Etkileşim ve iletişimde bulunma

(32)

15

 Müziksel yaratma ve bilgilendirme

 Çalgı çalma

 Şarkı söyleme

 Müziksel yazma, okuma ve işitme

2.3.1. Müzik Eğitiminin Ana Sebepleri

Günümüzde önde gelen bilim insanları ve eğitimcileri çocukların eğitiminde müziğin önemi üzerinde önemle durmaktadır. Bu durum günümüze özel bir durum değildir. Müzik eğitiminin önemi ve gerekliliği çok eski tarihlerden beri bilinmektedir. Müzik eğitiminin tarihçesine bakıldığında, Platon ve Sokrates‟e yani milattan önce 400‟lü yıllara kadar gittiği görülmektedir. Daha yakın tarihlere bakıldığında 1800‟lü yıllar ile birlikte devlet okul sistemi başlamış ve sistemin başlamasından bugüne müzik eğitiminin müfredatlarda yer aldığı gözlemlenmiştir (Orford, 2013). Müzik eğitiminin çok eski tarihlerden beri önemli olmasının ve zaman içerisinde gelişerek şimdiki haline gelmesinin sebepleri 4 ana başlıkta toplanabilmektedir (Randles, 2014, s. 4):

1. Kültürel Yükselme: Müzik, kültürün ana öğelerinden birisidir. Gelişim ve kültürel yükselmede de bu yönden oldukça önemlidir. Ülkeler, diğer ülkelerden geri kalmamak, onlar ile her alanda eş değer olmak ve kültürlerini uluslararası alanda duyurmak için müziği kullanmaktadır. Müzik eğitiminin verilme düzeyi ve insanların aldığı eğitim, yaptıkları müziğe doğrudan etki etmekte ve bu nedenle müzik eğitimi, kültürel yükselme için önemli görülmektedir.

2. Bütünleşmiş Toplum ve Göçmenlik: Müzik eğitimi, göçmenlerin yeni ülkeye uyum sağlamasında hem kitlelere hem de çocuklara hitap eden şarkılar ile oldukça faydalı olmaktadır. Ülkeler bu şekilde hem nüfuslarını artırmakta hem de göçmenlere değerlerini aktarabilmektedir.

3. Ticari refah: Okul gruplarının evriminde önemli bir bileşen olan iş dünyası ve endüstrinin refahında müzik eğitimi oldukça önemlidir. Müzik işi ve müzik eğitimi mesleği, ihtiyaçları analiz edebilmekte ve ihtiyaçların nasıl karşılanacağı göstermektedir.

(33)

16

4. Sosyal adalet ve çok kültürlülük: Çok kültürlü eğitim, sosyal adalette oldukça önemlidir ve müzik eğitimi, eğitime kültür katarak çok kültürlü yönünü zenginleştirmektedir.

Bu 4 ana sebep, müzik eğitiminin tarihsel süreçte önem kazanmasını ve altında yatan sebepleri ifade etmektedir. Müzik eğitiminin ana sebepleri, müzik eğitiminin yararları ile de açıklanabilir ve müzik eğitiminin yararları şu şekildedir. (Brown, 2014; Philips, 2006):

 Motor becerileri geliştirir.

 Beyni başarı için hazırlar.

 Üstün çalışma hafızasını teşvik eder .

 Düşünme becerilerini geliştirir.

 Öğrencilerin akademik başarısını kolaylaştırır.

 Sözlü bilginin geri çağrılmasını ve akılda tutulmasını sağlar.

 Matematik becerisini geliştirir.

 Okuma dilini güçlendirir.

 Sınav sonuçlarını iyileştirir.

 Hayat boyu başarıda rol oynar.

 Öğrencilerin dikkatini keskinleştirir.

 Azmi güçlendirir.

 Öğrencileri yaratıcı olmaya donanımlı hale getirir.

 Daha iyi çalışma alışkanlıkları kazandırır ve bireyin kendisine olan saygısını artırır. Özetle, müzik eğitimi empatiyi, kendine saygı ve özgüveni, duygusal esnekliği, dikkati, odaklanmayı ve dil becerileri ile matematiksel becerileri geliştirmektedir. Çocukların IQ‟sünü artırdığını gösteren çalışmalarda bulunmaktadır (Schellenberg, 2006).

2.3.2. Müzik Eğitiminin Parametreleri

Müzik, elle tutulabilir somut bir nesne değildir ve müziğin eğitiminin verilmesi somut olmaması nedeniyle zor olabilmektedir. Müzik eğitiminin kolay verilebilmesi için bazı

(34)

17

parametreler bulunmaktadır. Bu parametreler şu şekilde sıralanabilmektedir (World Library of Educationalists Series, 2012, s. 26-38):

 Kompozisyon: Kompozisyon, ses materyallerini anlamlı bir şekilde birleştirerek bir müzik nesnesi hazırlama eylemidir. Sesler deneyerek ya da bilinçli şekilde kompozisyon haline getirilebilir. Bir besteci, geçmiş tecrübelerden gelen malzemelerin nasıl ses çıkaracağını biliyor olabilir ya da rasgele sıralayabilir. Nasıl kullanılırsa kullanılsın müzik eğitimindeki kompozisyon besteci üretiminin artması için rasgele yapılmamakta, müzikle özel ve doğrudan ilişkilendirilen duyguların seslerle bir araya getirilmesi için önem arz etmektedir. Yani müzik eğitiminde kompozisyon, iç görüyü temsil etmektedir.

 Literatür çalışmaları: Kompozisyon hazırlamada müzik eğitimi verenlerin yararlanacağı kaynakları ifade etmektedir. Böylece eğitim alan bireylere, içgörüsel kompozisyon somut şekilde anlatılabilmektedir.

 İşitme: İşitme kelimesi “dinleme” kelimesi ile karıştırılmamalıdır. Müzik eğitiminde “dinleme” değil, “işitme” çok önemlidir. Yani, “müzik kulağı” olarak da adlandırılan özel bir yetenek gerekmektedir. Dinleme eyleminin aksine işitme eylemi, dinlenen kişiye karşı empatiyi de içermektedir ve dinlenen müziğin, eğitim ile ilgili unsurlarını almayı da sağlayabilmektedir. Yani işitme, duyarlı dinleme olarak da ifade edilebilmektedir.

 Beceri kazandırma: Müzik eğitiminin önemli parametrelerinden birisidir. Çünkü müziğin amacı, davranış kazandırma ve davranış değişikliği yapma şeklinde ifade edilmektedir. Müzik eğitimi verilen bireylere, işitme ile ilgili, enstrümanlarla ilgili ve nota ile ilgili bilgiler vermek gerekmektedir.

 Performans: “Müzik varlığı”nın iletilmesi olarak ifade edilebilen performans, bireylere müziğin varlığını hissettirebilmelidir ve müzik eğitimi için oldukça önemlidir.

Müzik eğitiminin parametreleri, müzik eğitiminin bileşenleri ile karıştırılmamalıdır. Müzik eğitiminin ya da müziğin bileşenleri, müzik eğitiminin anlatımında ve sunumunda kullanılan öğeleri ve terimleri ifade etmektedir. Ancak parametreler, bir müzik eğitiminin içerdiği, doğrudan öğretilemeyen, elle tutulamayan, ancak bir araya getirildiğinde müzik

(35)

18

eğitiminin özünü oluşturan unsurları ifade etmektedir. Parametreler derste somut şekilde öğretilememekte, ancak müzik eğitiminin ruhunu oluşturmaktadır.

2.3.3. Örgün Eğitimde Müziğin Yeri

Örgün eğitimde müzik, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından müfredata koyulan müzik dersinde kullanılmaktadır. Örgün eğitimde müziğin kullanımında “Türk Milli Eğitimi‟nin Genel Amaçları ve Temel İlkeleri”ne uygun bir şekilde hareket edilmektedir ve genel amaçlar şu şekildedir (Milli Eğitim Bakanlığı, 2017):

 Müzik kullanımı ile öğrencilerin estetik algısını geliştirmek

 Müziği araç olarak kullanarak deneyim, düşünce e duyguların ifadesine olanak sağlamak

 Müzik kullanımı ile yetenek ve yaratıcılığı geliştirmek

 Uluslararası, ulusal, bölgesel ve yerel müzik türlerini öğreterek çeşitli kültürlere ait unsurları zenginlik olarak algılatmak

 Özgüven ve kişilik gelişimine katkıda bulunmak

 Zihinsel becerileri müzik kullanımıyla geliştirmek

 Müzik kullanımı ile toplumsal ve bireysel ilişkileri geliştirmek

 Müzik çalışmalarında bilişim teknolojilerinden faydalanmalarını mümkün kılmak

 Toplu ve bireysel şekilde nitelikli farklı tiplerde enstrümanla şarkı çalma, söyleme ve dinleme etkinliklerine katılım sağlamak

 Müziksel bilgi ve algıları geliştirmek

 Müzik kullanımı ile Türkçe‟nin etkili, güzel ve doğru kullanımını sağlamak

 İstiklal Marşı başta olmak üzere, marşları özüne uygun şekilde seslendirmeyi sağlamak

 Müzik kullanımı ile sorumluluk, paylaşım ve sevgi duygularını geliştirmek

 Dünya ile bütünleşmeyi kolaylaştıran, milli bütünlük ve birliği sağlayan müzik kültürü ve birikimini nesillere aşılamak

(36)

19

 Atatürk‟ün Türk Müziği‟ne ait görüşlerini kavrayarak, gelişim amaçlarına ulaşılmasını sağlamak

Ayrıca örgün eğitiminde müzik dersi ve müziğin kullanılması ile öğrencilere belirli beceri ve yetkinliklerin kazandırılması amaçlanmaktadır. Bunlar ise şu şekildedir (Milli Eğitim Bakanlığı, 2017):

 Gelişmesi hedeflenen beceriler

o Etkin müzik yaratıcısı haline gelme o Kültürel çeşitlilik ve mirası geliştirme o Müzik kullanımı ile kendini ifade etme

o Her birey için öğrenilebilir olan müziği anlama

o Bir sanat ve bilim dalı olan müziğin diğer bilimlerle ilişkisini kurabilme o Manevi ve milli değerler ile müzik arasında bağlantı kurma

o Estetik, tarih ve kültürün müzikle bağlantısını kurabilme o Toplum ve müzik arasındaki bağı görme

o Toplu ya da bireysel müzik yapabilme

o Müzik söyleme, dinleme ve ritimsel etkinliklerle ile müzik yaratabilme o Beden ve müzik uyumunu sağlayabilme

o Müziği tanıyabilme

 Kazandırılması hedeflenen yetkinlikler o Kültürel farkındalık ve ifade o Girişimcilik ve inisiyatif alma o Vatandaşlıkla ilgili yetkinlikler o Öğrenmeyi öğrenme

o Dijital yetkinlik

o Bilim ve teknolojide ve matematikte yetkinlikler o Yabancı dillerde iletişim

(37)

20 o Anadilde iletişim

Genel olarak örgün eğitimde müzik, genel Türk Milli Eğitim Sistemi ile aynı temel hedefleri taşımakta, öğrencilerin mutlu ve sağlıklı biçimde yaşama hazırlanmasını sağlamak ve iyi vatandaş ve iyi insan olmaları için gereken alışkanlık, davranış, tutum, değer, beceri ve bilgilerle donatmak amacıyla önem arz etmektedir.

Müzik dersi örgün eğitimde, ilköğretim 1-8. Sınıfta her hafta bir ders saati şeklinde verilmekte ve 4-8. Sınıflarda seçmeli olarak haftada iki ders saati şeklinde alınabilmektedir.

2.4. Özengen Müzik Eğitimi

Özengen müzik eğitimi, “müziğe ya da müziğin belli bir dalında özengence (amatörce) ilgili, istekli ve yatkın olanlara yönelik olup, etkin bir müziksel katılım, zevk ve doyum sağlamak ve bunu olabildiğince sürdürüp geliştirmek için gerekli müziksel davranışlar kazandırmayı amaçlar” şeklinde tanımlanmaktadır (Uçan, 1997, s. 31). Yani özengen müzik eğitimi, müzik ile meslek için ya da profesyonel anlamda ilgilenen değil, müzikle yalnızca hobi olarak ilgilenen bireylere yönelik bir eğitimdir.

Özengen müzik eğitimi, bireylerin meslek ve iş kollarında hayata atılmalarından önce okul özelliği olan kurum ve kuruluşlarda özel ya da genel bilgiler açısından yetişmeleri için belirli kanunlara göre hazırlanan örgün eğitim kapsamında verilebilirken, örgün eğitimden faydalanmamış, okulunu erken bitirmiş ya da hali hazırda örgün eğitimde okumakta olan bireylere yaygın eğitim kapsamında da verilebilmektedir (Demirel, 1993: 100; Güneş ve Demirtaş, 2002, s. 120). Örgün eğitimde ve yaygın eğitimde özengen müzik eğitiminin verildiği kurum, kuruluş ve etkinlikler şu şekilde sıralanabilmektedir (Uçan, 1997, s. 32):

 Örgün eğitim

o Müzik yarışmaları o Müzik etkinlikleri o Toplu müzik kursları o Bireysel müzik kursları o Koro ve orkestra çalışmaları o Seçmeli çalgı ve ses toplulukları

(38)

21 o Eğitsel müzik kolu etkinlikleri o Seçmeli dersler  Yaygın eğitim o Şölenler o Yarışmalar o Festivaller o Konserler

o Toplu ve bireysel yarışmalar o Özel dersler

o Gönüllü, özel, resmi kişi ve kuruluşların amatörlere yönelik düzenledikleri kurslar

Özetle özengen müzik eğitimi hem örgün hem de yaygın eğitim içerisinde verilmektedir. Bu durum bazı avantajlar sağlamaktadır. Bu avantajlardan birisi, örgün eğitim içerisindeki belli yaş gruplarına verilen müzik eğitimini alamayan bireylerin, her yaşta ve istediği şekilde müzik eğitimi alabilmesine olanak tanımasıdır. Avantajlarından diğeri ise, müzik eğitimi için çok fazla seçenek sunabilmesidir. Bireyler müzik eğitimi almak için istedikleri kurum, kuruluş ve etkinlikten yararlanabilmektedir.

Özengen müzik eğitimi üzerine çalışmalar yeni olsa da özengen müzik eğitiminin kendisi yeni değildir ve Cumhuriyet‟in kurulması ile başlamıştır. Bu çalışmalar şu şekilde sıralanabilmektedir (Say, 1991, s. 21):

1. “Cumhuriyetin ilk evrelerinden itibaren belli orta ve yüksek öğretim kurumlarında ders dışı etkinlikler çerçevesinde koro ve çalgı toplulukları çalışmalarına yer verilmesi,”

2. “1930‟lu yıllardan itibaren halkevlerinde belli müzik kurslarının düzenlenmesi ve müzik topluluklarının oluşturulup çalıştırılması,”

3. “Cumhuriyetin ilk evrelerinden itibaren belli müzik derneklerinde bireysel ve toplu müzik ve kurs çalışmalarının düzenlenmesi,”

4. “1940 – 1950‟li yıllardan itibaren belli folklor derneklerince yürütülen belli müzik çalışmalarının yoğunlaşmaya başlaması,”

(39)

22

5. “1950‟li ve özellikle 1960‟lı yıllardan itibaren belli okullarda özengen müzik çalışmalarına ve etkinliklerine yönelişin belirgin bir hız ve yoğunluk kazanmaya başlaması,”

6. “1974 yılından itibaren ortaokul programlarında zorunlu müzik dersine ek olarak “koro, çalgı ve çalgı toplulukları” adıyla seçmeli derslere yer verilmesi,”

7. “Belli kamu kuruluşlarında ve özel kuruluşlarda düzenli özengen müzik çalışmalarına yer verilmeye başlanması.”

Oldukça köklü bir geçmişe sahip olan özengen müzik eğitiminin “amatör” olarak adlandırılması bazı tartışmalara yol açmakta ve müziğin profesyonellerin işi olduğunun öne sürülmesini gündeme getirmektedir. Ancak özengen müzik eğitimi, amatör müzik eğitimi kavramı ile ifade edilebilmesine rağmen, içeriği farklıdır ve müziğe gönül verenler tarafından eğitimi alınarak müziğe katkıda bulunulmaktadır.

2.5. Motivasyonun Tanımı ve Ana BileĢenleri

Motivasyon kelimesi ilk defa 1880‟lerde Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve İngiltere‟deki psikologlar tarafından kullanılmıştır. Başarının ardında yatan temel itici gücü ifade etmektedir (Keskin, 2008, s. 17).

Motivasyon, harekete geçirmek, etki altına almak, teşvik etmek, özendirmek, isteklendirmek ve güdülemek kavramları ile açıklanabilmektedir (Sarıkurt, 2007, s. 3). En genel tanımı ile motivasyon, bireylerin ne yaptığını ve yaptıkları için sarf ettikleri çabanın ne kadar olduğunu açıklayan, özel davranışların, yönetmenin ve üretmenin gelişmesini sağlayan güçlerin tamamıdır ve bireysel gereksinimlerin doyumu ile sonuçlananları yerine getirmek için oluşan düşünce eğilimi sonucunda gerçekleşmektedir (Jewell, 1985, s. 347; Jason ve Keaveny, 1980: 45). Motivasyon farklı şekillerde de tanımlanabilmektedir:

 Bireylerin ve kurumların gereksinimlerini doyumla sonuçlanacak bir iş ortamı oluşturarak, bireyin etkilenmesi, desteklenmesi ve böylece harekete geçme sürecidir (Can vd., 2011, s. 259).

 Yönlendirici bir güçtür (Hageman, 1995, s. 37).

(40)

23

 Bir bireyin amaçlarını gerçekleştirmek için kullandığı içsel itici gücü ifade etmektedir (Plunkett, 1996, s. 232).

Özetle, motivasyon bir insanın harekete geçmesini sağlamakta ve istediği şekilde harekete geçmesi için etkili faktörlerin bütününü ifade etmektedir. Tanımlardan anlaşılacağı üzere; motivasyonun üç ana bileşeni bulunmaktadır (Genç, 2010, s. 134):

 Bireyin herhangi bir davranışta bulunmasının sağlanması

 Davranışın yönlendirilmesi ve sürdürülmesi

 Davranışın gerçekleştirilmesinden mutluluk duyulması

Yani bir birey herhangi bir davranışta bulunmak için bir gereksinim duymakta, bu gereksinim için bir davranışa yönelmekte, davranış ile birlikte doyuma ulaşarak mutluluk duymakta, yani motive olmaktadır.

2.6. Öğrenmede Motivasyon

Motivasyon, öğrenme ve öğrenme davranışları üzerinde çeşitli etkilere sahiptir. İlk olarak, motivasyon davranışları belirli hedeflere yönlendirmekte, insanların gayret gösterdiği hedefleri belirlemektedir; bu nedenle, öğrenmede yapılan davranış ve tercihleri etkilemektedir. Motivasyon ayrıca emek ve enerjinin artmasına neden olmaktadır. Motivasyon, öğrenmek isteyen birinin heyecanla veya cansız tutumla bir görevi (hatta zor olanı) takip edip etmeyeceğini belirlemektedir. Motivasyonun öğrenme üzerindeki bu çeşitli etkileri şu şekilde ele alınabilmektedir:

 Motivasyon, davranışları belirli hedeflere yönlendirir ve öğrencilerin üzerinde çalıştıkları konuyla ilgili hedeflerini belirler (Pintrich vd., 1993; Maehr ve Meyer, 1997).

 Motivasyon, çaba ve enerjinin artmasına yol açar. Motivasyon, öğrencilerin ihtiyaç ve hedefleri ile doğrudan ilgili faaliyetlerde harcadığı çaba ve enerjiyi arttırır (Maehr, 1984; Csikszentmihalyi ve Nakamura, 1989).

 Motivasyon, faaliyetlerin başlatılmasını ve devam etmesini teşvik eder. Öğrencilerin aslında yapmak istedikleri bir göreve başlama olasılıkları daha fazladır. Genel olarak, motivasyon, öğrencilerin öğrenme ve başarılarını etkileyen

(41)

24

önemli bir faktör olan görev süresini artırır (Wigfield, 1994; Larson, 2000; Brophy, 1988).

 Motivasyon bilişsel süreçleri etkiler. Motivasyon, öğrencilerin dikkat ettiği şeyleri ve onu ne kadar etkili bir şekilde işlediklerini etkiler (Pugh ve Bergin, 2006; Pintrich ve Schunk, 2002; Eccles ve Wigfield, 1985). Örneğin, motive olmuş öğrenciler sıklıkla sınıfta bulunan materyali gerçekten öğrenmek için birlikte anlamlı bir çaba gösterirler; materyali anlamlı bir şekilde öğrenirler ve kendi yaşamlarında nasıl kullanabileceklerini düşünürler.

 Motivasyon genellikle performansı arttırır. Tanımlanmış diğer etkilerden dolayı- hedefe yönelik davranış, çaba ve enerji, başlatma ve sebat, bilişsel işleme ve sonuçların etkisi ile motivasyon genellikle performansın yükselmesine neden olur. Yapılan çalışmalarda göstermiştir ki sınıf etkinliklerinde en çok motive olan öğrenciler, en yüksek başarı düzeylerine sahip olanlardır (Walberg ve Uğuroğlu, 1980; Gottfried, 1990; Schiefele vd., 1992). Tersine, akademik başarıya az ilgi duyan öğrenciler liseden mezun olmadan önce ayrılma riski altındadır (Vallerand vd., 1997; Hymel vd., 1996; Hardré ve Reeve, 2003).

Öğrenci motivasyonu muhtemelen öğrenmenin tek en önemli unsurudur. Öğrenme özünde zor bir iştir; beynin sınırlarını zorlamaktadır ve bu yüzden sadece motivasyonla gerçekleşebilir. Yüksek motivasyona sahip öğrenciler kolayca öğrenebilmekte ve motive olmayan öğrenciler çok az şey öğrenebilmekte ve genelde öğretimi ağrılı ve sinir bozucu olarak tanımlamaktadırlar.

İyi öğretmen de motivasyona dayalı öğrenmenin merkezi unsurunu oluşturmaktadır. Çoğu zaman, öğrencilerin her dersi öğrenmek için motive edilmesi gerektiği kabul edilir, ancak bu makul bir beklenti değildir. Öğrencilerin hangi dersleri alacakları ve bu derslerde hangi eğitim faaliyetlerini tamamlamaları gerektiği bir yol gösterici olmadan anlamaları beklenemez. Aynı şekilde, bir öğrencinin bir materyali öğrenmesi için yapılan bir dersi de kendi kendine öğrenmesi beklenemez. Bir öğrenci bir dersteki materyali bilmiyorsa, öğrenilmesinin önemli ve tatmin edici olduğunu anlaması için, konuyla ilgili bir uzman olan öğretmenin, öğrencilere materyalin niçin neden önemli olduğunu ve onlara öğrenecek kadar değerli olduğunu göstermesi gerekmektedir. Bu mesajı iletmek etkili bir öğretmenin en önemli hedefidir. Bir öğretmenin, öğrencilerini öğrenmeye motive etmek için ne yapabileceği çokça incelenen bir konudur. Bireyler değişirken, öğrenme motivasyonu ile

(42)

25

tutarlı bir şekilde ilgili olan üç unsur vardır ve bu unsurlar öğretmenlerin motive etmek için kullanabileceği önemli unsurları belirlemektedir (Wieman, 2013):

1. Kişisel ilgi: Öğretmenin, öğrencilerine bir materyal, konu ya da dersi anlatırken öğrencileri motive etmek için kullanacağı ilk adım, öğrencilerin kişisel ilgisidir. Yani materyalin öğrencilerle bireysel olarak alakalı, ilginç ya da onlar için yararlı görülmesi gerekmektedir. Kullanılan materyal ile öğrenci arasında ilgi, alaka kurulması, öğrencinin ilgisini çekecek ve motive olmasını sağlayacaktır. Çünkü öğrenci kendisi ile ilgili bir materyal gördüğünde, o materyale anlam kazandırmak ve onu anlamak için kendileri ile ilgili gerçekleri kullanımı devreye girecek ve mesleklerinde ya da hayatlarının diğer alanlarında bu materyali nasıl kullanacaklarını anlatacaktır.

2. Seçim ve Kontrol: Diğer önemli ve neredeyse evrensel kabul edilebilecek motive edici unsur, öğrencinin öğrenme süreci üzerinde seçim ve kontrole sahip olduğunu hissetmesidir. Belirli bir dereceye kadar seçim ve kontrole sahip olmak, öğrencinin motivasyonunda önemli artışlar gösterebilmektedir. Örneğin; öğrencilerin hazırlayacağı ödevler ile ilgili konu ve biçim tercihlerine izin vermek, öğrencilerin istediği konu üzerinde yoğunlaşmasını ve ödevine motive olmasını sağlayacaktır. 3. Materyalde uzmanlaşma duygusu ve anlayışı: Üçüncü ve genel motive edici diğer

faktör ise, öğrenciye konuda uzmanlaşacağı bir anlayış kazandırmak ve bu uzmanlığa erişmek için izleyeceği süreci anlatmaktır. Bu şekilde uygun seviyelerde öğrenciler önüne koyulan meydan okumalar, öğrenciler tarafından kabul edilecek ve zor olarak gördükleri bu ödevleri, başarı ile tamamladıklarında kendilerini başarılı hissedecekleri için motive olacaklardır. Burada notların ve geribildirimlerin ders hedefleri ile uyumlu olması oldukça önemlidir.

Bu üç motive edici unsurun kullanımı ile birlikte öğrencilerin motivasyonunu geliştirmek için kullanılacak olan stratejiler şu şekildedir (Ambrose vd., 2010; Pintrich, 2003):

 Kişisel İlgi

o Mümkünse gerçek dünyadaki bağlamlar ve öğrencilerle alakalı olabilecek sorular kullanılmalıdır.

o Materyallerin diğer derslerde ve/veya gelecekteki hayatlarında nasıl yarar sağlayabileceği gösterilmelidir.

Şekil

Şekil  1. 7. Sınıf öğrencilerinin şubelere göre dağılımı
Şekil  3. “Eğitimini aldığınız çalgıyı kaç yıl çaldınız?” sorusuna vermiş olduğu cevaplar
Şekil    4.  “Eğitimini  aldığınız  çalgıya  halen  devam  ediyor  musunuz?”  sorusuna  öğrencilerin
Şekil    5.  “Müzik  dersinin  eğlenceli  bir  ders  olduğunu  düşünüyor  musunuz?”  sorusuna  çalgı
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Lyrik tenor: Rengi daha aydmlık ve daha yumuşak olan (lirik tenor hemen bütün İtalyan operalarının baş erkek rollerini elinde tutar ve tizlerinin parlaklığı ile belirir.

Araştırma sonuçları genel olarak değerlendirildiğinde; özengen piyano eğitiminin yaşa ve öğrenci seviyesine göre MEB tarafından hazırlanmış ortak, güncel ve uygulanabilir

Buna ek olarak çalışmanın en önemli sonuçları arasında kız öğrencilerin müzik dersine yönelik tutum düzeylerinin, erkek öğrencilere göre anlamlı düzeyde

Mısır işlerinde idareten ve si- yaseten en hazin bir fasıl teşkil eden bu fermanın verilmesi Şir- vanî Rüş.tü paşanın sadaretine, Saffet paşanın iki

Fakülte değişkenine göre öğrencilerin psikolojik ihtiyaçlar alt boyutları başarı ihtiyacı alt boyutunda anlamlı düzeyde bir farklılaşma gözlenirken

o) Mezun olunan lise türüne göre; genel öz yeterlik puanlarında, “Piyano Dersinde Ulaşılan Beceri Düzeyi/Seviyesi” alt boyutunda ve “Piyano Dersinde Ulaşılan

Çalışmadan elde edilen bulgular doğrultusunda katılımcıların çalgı çal- mayı öğrenmeye yönelik olarak müziğe ve çalgı çalmaya ilgi duyma, beceri edinme, müziği