• Sonuç bulunamadı

Türk islam sanatı camilerimizde yansır...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Türk islam sanatı camilerimizde yansır..."

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Tİ'i r iy a la ıi|.(S a if.at ı

KÜLTÜR VE SANAT EKİ

FASIKUL 1

Türk İslâm sanatı

camil

* \ - 1 " y j * ■ ’ *

T

yıllar boyunca çeşitli ÜRK-lslâm sanatı yüz- mızın temel İlk ilavemize cam! ile başlama- nedeni yüzyıllar v alanlarda şaheserler boyunca Türk-lslâm sanatının bu \ ^ V;

Hantian alanda vüzlerce. binlerce birbirin- " > \

T

ÜRK-lslâm sanatı yüz­yıllar boyunca çeşitli alanlarda şaheserler denilen örnekler ver­ miş, mimaride, taş yontmacılığında, bakırcılıkta, por­ selencilikte, hattatlıkta, tezhipte ve daha birçok alanda övünülecek ürünler yaratan sanatçılara sahip olmuştur.

Bursa’nın Osmanlı İmparator­ luğunun ilk başkenti oluşu nede­ niyle bu yeşil ve şirin kentimizde Türk-lslâm sanatının en görkemli yapıtları bulunmaktadır. Bunlar arasında özellikle Murad Camii ve Türbesi, Ulu Cami, Yıldırım Camii, Yeşil Cami ve Yeşil Türbe seçkin yer tutmaktadır. Bu yapıt­ lar bir yandan dış görünüşleri ile öte yandan iç süslemeleri İle hay­ ranlık uyandıran niteliklere sahip­ tirler.

İlk ilavemize cami ile başlama­ mızın temel nedeni yüzyıllar boyunca Türk-lslâm sanatının bu alanda yüzlerce, binlerce birbirin­ den güzel örnekler yaratmış olmasıdır.

Aşağıdaki fotoğrafta görülen ünlü Yeşil Cami, Çelebi Mehmed diye de anılan Mehmed I tarafın­ dan 1415’de yaptırılmaya başlan­ mış, savaş yüzünden yapı yarım kalmış ve 1422 yılında Murad II zamanında tamamlanmıştır. Mi­ marı Hacı İvaz Bin Ahi Bayezid’- dir. "

Çinileri, (yanda), tahta işleme­ leri, tavan nakışları, oymaları, odalardaki hücrelerin çerçeve ve alçı kitabelikleri Yeşil Cami’e Türk-lslâm sanatında bulunduğu seçkin yeri kazandırmıştır.

* ‘ vs tİ - ■- V ı •* V - n X : s. . . ti ı s i t j / h ' - / £ /** <¿74

(2)

M illiyet

İÜ

r l y l ^ l â ı i | ( S a y a l ı

Y e şil

Cam i

Yeşil Cami’in Kıble tarafındaki sokağın karşısında, set üstünde Çelebi Suttan Mehmed’in türbesi vardır. Yeşil Türbe diye anılan yapıt 1421 yıiında Mehmed i’in ölümü üzerine acele yapılmıştır. Sekiz köşeli, dıştan yüksek bir kasnağı ve çadıra benzeyen kubbesi olan bir yapıdır. Türbe zemin ve bodrum kadından oluşur. Cümle kapısı ve dış cephe tamamen çini kaplamadır. Çinilerde egemen renk firuze yeşilidir.

Mihrap ve panolar bir sanat harikasıdır. Türbenin dışında yapılan restorasyonda değiştirilen çini panoiar, gerçeğe uygun yapıldığından devrini yansıtmaktadır. Yeşil Cami in mihrabının (sağda) şekli sonradan yapılmış bezemelerle değişmiştir. Duvarda görülen nakışlar da sonradan yapılmıştır. Hünkâr mahfilinin yanında iki mahfil daha görülmektedir.

Hareme ait olan bu mahfillerden şahına bakın bir küçük pencere açılmıştır.

Y ıldırım

Cam ii

Solda görülen Yıldırım Camii’nin yapımına 1390 yılında başlanmış, Timur istilâsı yüzünden yarım kalmış, Çelebi Mehmed döneminde Musa Çelebi tarafından bitirilmiştir.

(3)

i

m

ih

r

a

b

ı

h

ir

s

a

n

a

t

ş

a

h

e

s

e

r

id

ir

j -1 - ^ j y ı » rm u ı fa -J U M J jÇL ^jta^U^2JLJL« J&

.j f e Ö j & î

9Rwfls fS

..«lıaii

!2** İM '£»» iH

fi <

_

<

?

“S*p*2S«J

n ıV lM K ^ 3 ^ w ! fivffm b m u *9 «pc^’JRKlfiyiS [ J Î C m E

(4)

M illiyet

l u r l ^ İ $ l â n t . $ a ı t a i ı

M illiyet

T u H y l ^ I â ı i | S a a ı « ı t i

20 KUBBELİ... ORTASI HAVUZLU

İÇ GENİŞLİĞİ YÖNÜNDEN GÖRKEMLİ

VE BÜYÜK BİR YAPIT DUVARLARI

EN ÜNLÜ HATTATLARIN YAZILARI

İLE SÜSLÜ ESSİZ BİR SANAT ŞAHESERİ...

I

Ulu Cami

U

LU Cami, Bursa camileri­nin en büyüğü ve kuşku­ suz en güzelidir. Yıldırım Bayazıt tarafından 1395 yılında yaptırılmış ve adı­ na “büyük” anlamına gelen “Cami-i Kebir-Ulu Cami” denilmiştir.

20 kubbeli, ortası havuzlu ve duvarları en ünlü hattatların yazıları ile süslüdür. İç genişliği yönünden kentin en görkemli ve büyük tarihî yapıtıdır. Kubbeler 12 ayak üzerine oturtulmuştur. Camiin kapısında Ye­ şil Cami’i yapan İvaz Paşa’nın adı görülürse de, ifk inşaata Rüstem adında bir mimarın başladığı ileri sürülür. Cümle kapısı yanındaki duvarın sağında ve solunda birer minare bulunur. Cephedeki kapının

tam karşısında ve ikinci salonun ortasında mermer kenarlı bir havuz vardır.

Camiin pencereleri nakışlıdır. Mih­ rap 4 köşelidir ve hücresi ile yanları renkli motiflerle süslüdür. Oymalı mimber büyük dikkat çeker. Üzerinde 840 tarihi ve yapan ustanın adı (Elhac

Mehmed Ibni Dakki) kazılmıştır. Ulu Cami 1855’teki depremde hasar görmüş, 18 Kubbenin çökmesi üzerine büyük bir onarım görmüştür. Tarihî eserin iç kısımlarına sonradan kalemkari nakışlar eklenmiştir. Ayrıca duvarlar ve taşıyıcı ayaklar üzerinde çeşitli zamanlarda, devirlerinin ünlü hattattan tarafından yapılmış celi tarzında yazılar iç görünümü değiştir­ miştir.

(5)

M illiyet

T ü rlv h lîi'U .S a i(a l ı

M urad Cam ii

M

URAO Camii ve türbesi 1333 yılında Padişah Murad l’in annesi Nilüfer Hatun’un dileği üzerine Bursa Ovası na hâkim bir yerde ve kaplıcalara yakın Çekirge’de yapılmıştır. Camiin dış görünü­ mü daha ziyade bir kervansarayı andırır. Cami

gerek plan, gerek cephe ve dış görünüşü ile değişik bir

karakterdedir, önemli özelliklerinden biri üst katta birçok oda bulunmasıdır. Evliya Çelebi bu odaların kendi zamanında medrese olarak kullanıldığını belirtmiştir. Ancak bu bölümün Murad I zamanında resmî toplantı ve devlet işleriyle ilgili çalışmalar için kullanıldığını kanıtlayan belgeler vardır.

1 '-t--- 53 t ‘k .ı • tJ m g r i ^ -m -m ■MCESİ

(6)

M illiyet

'fit

rl^jtşlâ m .Sa ifui ı

ERZİNCAN'DA

B a k trc tltk

HER MOTİFLE

TÜRK ZEVKİNİ, SANATINI

VE İNCELİĞİNİ SERGİLER...

T

ÜRK-lslâmsanatının ilginç sanat kollarından biri de bakırcılıktır. Türkiye’nin çeşitli bölgelerindeki yerel el sanatları arasında, özellikle Erzincan bakırcılığı çok yaygın ve köklü bir değere sahiptir. Kentin sokaklarındaki sayısız bakırcı atölyelerinin vitrinlerindeki çeşitli bakır eşyalar herkesi,

özellikle yabancı turistleri hayranlık içinde bırakıp büyüler.

(7)

T u r l ^ l â ı ı ^ a i(a tı

8

K u şa kla r boyu

süren g e le n e k

Hrzincanlı için “ Doğuştan ijakırcı yaratılmış kişiler” demek iıiç de abartma olmaz. Henüz çocuk yaşında büyük bir hevesle bakır işlerine başlarlar. Demir keskilerle bakır üstüne çeşit çeşit ve birbirinden güzel nakışlar işlerler. Büyük

atölyelerin birçoğunda amatör çocuklar çalışır. Her atöiye bir sanat okulu niteliğindedir. Buralardan ustalar yetişir ve bu sanatın kuşaklar boyunca bir gelenek halinde sürüp gitmesi sağlanmış olur.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Ta h a Toros Arşivi

l i i ı i i i t t i imliyi it

Referanslar

Benzer Belgeler

Zeplin içindeki hidrojen, havadaki oksijenle tepkimeye girerek elektrik üretecek.. Hava gemisinin içindeki hidrojense yaln›zca yak›t

İÇLERİNDE “ Öğrenme aşkı” olan insan- lla r , ister düzenli bir eğitim döneminden geçsinler, ister geçmesinler, eninde so­ nunda muradlarına ererler,

— Beyoğlu, Galata, Süleymaniye, Kumkapı, Fener, Balat gibi henüz kentsel SİT niteliğini koruyan eski kentlerin oluşturulacak Büyük İstanbul Nazım İmar

Sonuç olarak bruselloz tedavisi süresince hastalar, baflta gastrointestinal sistem yak›nmalar› olmak üzere tüm yan etkiler aç›s›ndan takip edilmelidir.. Ek olarak,

In this study, HYSPLIT-online model was used which meteorological data provided and has pre- defined source terms to calculate the air concentration amounts of 137 Cs and

Esma Sultanin ölümünün ardından Tımakçızade Ailesi’ne geçen yalı, 1856’da, büyük bir yangın geçirerek tümüyle yok olmuş, sonra İstanbul’un seçkin yapılarına

Ünlü şair Tevfik ■t, yaşamı boyunca, kuş yuvası Aşiyan’ın sessiz ortamında güzel eserlerini üretti... Günümüzde müze olarak kullanılan Tevfik

Olma­ yacak şey istemem, onun için hayal kırıklığına uğramadım; o, insanı çok sarsar.. Emekli olduktan sonra kendimi bırakmayacağım