• Sonuç bulunamadı

Türkiye'de teşkilatlı zirai kredinin temelini atan büyük devlet adamı Mithat Paşa

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Türkiye'de teşkilatlı zirai kredinin temelini atan büyük devlet adamı Mithat Paşa"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

■ *&<><*

¿ / u l * 4**V.

. . s * * e * • j / i s l j i r O + S * * ' t ' * * ' ~J( - ' “* ' " " V *

*2 />

*

-

*

•** ° * ? ' A ' *r'-^

^ ^ 4 V ***' t / ' > }* * * * J ' / ' * ’•' * ' V* ^ ''. ^

J 'Ş J * y 6 ' i^y. *}y y * » y ''~ y e A kr* S

„ j v

S t y 'y ’ . J s

«>><

& * '.'t '* '* '

" ¿ t/ i* ¡¡/ ','

*^V ¿ Û / V Û ^ V . } /

rİtiS^c?'.' .L»~A> » y ^ t * ¿s»*''

•'“' J -/« / / «fO A*.

/‘,'.\ r ? 'y y y %

t y - S y '^ / i / V J r * V

*w»^

^ /Jb Wj?y

C sAS'^ "A s fŞ ~ y j'* J * y f ~ > ~ £ y ^ > ' C'S%J(j*r x.\ * f r t * ? j ’ ¿ ‘.S A / / V ^ - İ ^ x~ -y + s . 'Jyy y > ' s s ^ ' £ y f ^ j r - S ş y j ¿ y > i , 'y y _ J JÇ' - > >

**/».>✓

'’ J y < * j t r y y ' ^ - y

^ ¿J> ^

-e ^ t - J s

¿

a

». ’« ^ *-v‘

-^ /V ^ v> <* *■ jy ^ly y / f ,ı>

^ s y J İ .Ç 'Ş , y ^ \ y y * ' ^ ^ A ' ^ \ , 'y s / jb ‘/\> y~t tS -^ t

Mithat Paşanın hatıratında zirai kredi­ lerin mucip sebeplerini gösteren pasaj.

* ) - V j i i ^ *îi> *

Mithat Paşanın şehadetinden sonra, birkaç parçadan iba­ ret zati eşyası ve bunlar arasında şehadeti esnasında elin­ de tuttuğu teşbihi, nasılsa gizliyebildiği yazı takımı, Yıl­ dız Sarayına gönderilmiş, ikin ci Abdülhamit bunları bir torbaya koyarak muhafaza altında bulundurmuştur, ikin ­ ci Meşrutiyetin ilânından kısa bir müddet sonra — 3 İ mart 1324 tarihindevukubulan büyük irtica hareketini bastırmak üzere İstanbul’a giren Hareket Ordusu, ikinci Abdülhamit tahtan indirildikten sonra Yıldız Sarayına el koymuştu. Yukarıda resmini yayınladığımız hokka takımı Hareket Ordusu Kumandanlığınca Yıldız Sarayında bulu­ narak merhum Mithat Paşanın ailesine teslim olunmuştur.

B

İRİNCİ Meşrutiyetin kurucusu Mithat Paşa, Rusçuk'ludur. Rusçuk ileri gelenlerinden Hacı Ali Efendi zade Hacı Hâfız Mehmet Şeref Efendinin oğludur. İstanbul'da doğdu (1 8 2 2 ). Taif'te 62 yaşında boğdurula­ rak şehit edildi (1 8 8 4 ). Asıl adı Ahmet Şefik'tir. On yaşlarındayken Kur'anı ez- berliyerek hâfız olmuştu. On üç - on

dört yaşlarında Bâbıâlinin Divan-ı Hü­ mayun kalemine girdiği zaman, günün geleneğine uyularak kendisine «Mithat» mahlası verildi. Hayatı boyunca hep bu adla anıldı. Bir yandan bu kaleme de­ vam ederken, bir yandan da devrin ün­ lü müderrislerinden özel dersler alarak Arapça, harsça, nahiv, mantık, meani, fıkıh ve hikmet öğrendi. Büyük Reşit Paşanın tavsiyesi üzerine otuz beş ya­ şından sonra Fransızca öğrenmeye baş­ ladı. 1858 de Âli Paşanın sadrıâzamlığı sırasında Fransaya gönderilerek altı ay orada kaldı, dilini ilerletti.

1844-1849 yılları arasında kâtiplik vazifeleriyle Şam'da, Konya'da, Kasta­ monu'da bulundu. Istanbula dönüşünde önce mektupçu kaleminde çalıştı, sonra Mazbata Odası Başhal îfel iğine getirildi (1 8 4 9 ). Aynı yıl evlendi. Mithat Paşa bu vazifedeyken önemli bir tahkikat için Suriyeye gönderildi. Şunun bunun elin­ de kalmış olan Devlete ait binlerce li­ ranın meydana çıkmasını sağladı. O za­ man Arabistan Ordusu Müşiri Kıbrıs'tı

Bu resim Mithat Paşanın Viyanada bulunduğu sırada çekilmiştir. K ıym et­ li devlet adamımız Batı memleketle­ rindeki çok kısa süren ikametinden fikren büyük istifadeler sağlamış, bil­ hassa iktisadi alanda gördüğü bazı eserlerin memleketimizde benzerlerini kurmaya muvaffak olmuştu. Merhu­ mun yanında gördüğümüz genç, husu­ si kâtibi Vasıf Kılıcıan'dır. Aslen Sırb olan bu vefalı kâtip, Mithat Paşayı sürgüne gönderilinceye kadar bırak­ mamış ve sonra Parise çekilerek bu­ rada 1890 yılına doğru: Son Altesse Mithat Pacha le Grand Vezir adiyle bir kitap yayınlamıştır.

Mehmet Paşanın azline de sebep oldu. Mithat Paşanın, Mustafa Reşit paşa­ ca tanınıp korunmasına bu yararlığı se­ bep olmuştur. Bundan sonra Reşit Pa­ şanın reisi bulunduğu Meclis-i Vâlâ'da, Â li, Rüştü, Rıfat paşalar qibi vükelânın başkanlığında toplanan meclis müzake­ relerine Katılıyordu. Kıbrıs'lı Mehmet Paşa sadrıâzam olunca, Mithat Paşayı önce azletti, sonra da bir suçla mahke­ meye verdi. Fakat aleyhine uydurulan deliller boşa çıktığından daha önemli iş­ lerin başına getirildi. Yüksek gönüllü­ lük gösteren Mehmet Paşa, vezir rütbe­ siyle Niş valiliğine gönderdi (1 8 6 1 ).

Mithat Paşa, Niş valiliğinde büyük iş­ ler başardı. Uç yılda soygunculuğu or­ tadan kaldırarak halka güven ve huzur sağladı. Şoseler, köprüler, sulama ced- velleri, ıslahhaneler yaptırmak gibi bir­ çok işlerin üstesinden geldi. Bu işleri büyük bir takdirle takibeden Babıâli Pa­ şayı İstanbul'a çağırdı. Niş, Silistre, Vi- din eyaletleri Tuna vilâyeti adı altında birleştirilerek yeni bir vilâyet örneği ku­ ruldu (1 8 6 4 ). Osmanlı İmparatorluğu­ nu Batı âlemine bağlıyan Tunada Mit­ hat Paşa valiyken bütün tasavvurlarını gerçekleştirerek üç yıl içinde büyük ba­ şarılar gösterdi. İslav ve Bulgar haydut­ luğuna son verdi. Yollar, köprüler yap­ tırdı. Emniyet Sandığiyle Ziraat Banka­ sının temeli olan Menafi Sandıklarını kurdu. Gem icilik, Arabacılık şirket ve fabrikaları meydana getirerek Tuna'da ticaret vapurları işletti. Yeni belediye teşkilâtı, panayırlar, hastaneler, çeşme­ ler meydana getirdi. Terzilik, kundura­ c ılık , matbaacılık, litografyacıIık, baskı sanatı öğreten ıslahhanelerle sanat okul­ larını ilk defa kuran gene Mithat Pa­ şadır.

Bağdat, Edirne valiliklerinde bulundu­ ğu sıralarda, Devletin yapıcı ve yaratı­ cı ruhunu dile getiren, örnek tesisler kuran, yollar, kanallar, cedveller açtı­ ran Mithat Paşa, Meclis-i Vlâânın Şû­

rayı Devlet ve Ahkâm-ı Adliye diye iki daireye taksimi, yani hukuki işlerin mül­ ki ve idari işlerden ayrılması sonucun­ da 1868 de Devlet Şûrası Reisliğine ge­ tirildi. Bu ıslahatçı ve devrimci devlet adamı bu vazifesi sırasında, ölçü ve tar­ tıların âşâri sisteme çevrilmesi, Maadin Nizamnamesinin yapılması, İstanbul'da bir Sanayi Mektebi ile Emniyet Sandı­ ğının kurulması gibi önemli işler ba­ şardı.

II. Abdülhamit zamanında ise sadrı- âzamlığa getirildi. Mithat Paşa sadrı- âzamlığa gelir gelmez Kanun-i Esasi dü­ zeltmeleri ve tadillerini tamamladı. Ama sadrıâzamlığı uzun sürmedi.

Halkın sevgisinden ve nüfuzundan korktuğu için Sultan Aziz'in öldü­ rülmesi suçuna ortaklığı ileri sürü­ lerek Damat Mahmut ve Nuri Paşalarla mahkemeye verildi ve idamına hükmo- lundu. Sultan Hamit, büyüklük ve mer­ hamet gösteriyormuş gibi sahte bir dav­ ranışla idam kararını müebbet hapse çe­ virdi ve Taif'e sürgün gönderdi. Damat Nuri Paşa yolda öldü. Mithat ve Mah­ mut Paşalar, Taif'te üç yıl en kötü şart­ lar içinde, her gün zehirlenmek ve öl­ dürülmek korkusu içinde yaşadılar. Mit­ hat Paşa, 1884 yılının 7 mayısının gece­ sinde boğdurulmak suretiyle şehit edildi. Mithat Paşa, sonraları oğlu tarafın­ dan yayınlanan iki ciltlik hâtıratını bu­ rada, sürgündeyken yazmıştır.

Osmanlı İmparatorluğu tarihinin en seçkin simalarından biri olan Mithat Pa­ şa, hayatını coşkunca millet yoluna ada­ mış büyük bir vatan severdi. Derin bir önsezi, ve ileri bir görüşle temeline ilk harcını koyduğu müesseselerin çoğu bu­ gün ayaktadır. Bugünkü T . C. Ziraat Bankasına vücut veren Memleket San­ dıkları da onun eseridir. Teşkilâtlı zi­ rai kredinin 100. kuruluş yılım kutla­ dığımız şu günlerde aziz hâtırasını bü­ tün sıcaklığiyle kalblerimizde duymak­ tayız.

(2)

Referanslar

Benzer Belgeler

Ova, G., Özkaynak, E., Tan, A., Türkiye’de Yetiştirilen Bazı Yağlık Keten Tohumlarının (Linum usitatissimum L.) ve Filizlerinin Biyoaktif Bileşikler Açısından

Tahmin edilen SNP oranı %76.25 olmasına rağmen, bağlantı ( Linkage ) analizi gerçekleştirildiğinde kromozom üzerindeki tahmin edilen SNP lerin yer ve sırasının da yanlış

After Sultan Abdulaziz was remowed from the Çırağan Palace; and after Sultan Abdülhamit started to inhabit the Yıldız Palace and add new pavilions to it, the Malta Pavilion and

Tünel 1939 yılına kadar bu şirket tarafından çalıştırüdıktan sonra 16 Haziran 1939 günü ya­ pılan bir anlaşma ile Türkiye Cumhuriyeti Hükü­ metince

Suriyeli sığınmacıların ve mültecilerin sorunlarının sadece ulusal ve uluslararası politikanın bir konusu olarak değerlendiriliyor oluşu, ülkelerin yabancı halklarla

Horner sendromuna yol açan çeşitli sinir paralizileri vagal schwannomlar ile servikal sempatiklerden köken alan schwannomların ayırıcı tanısında yardımcı olabilir, ancak

Genç kadın bu deli sözüne fena halde sinirlenerek, deli sizsiniz, di­ ye cevap verniği gibi, daha bazı ke­ limeler ilâve etmiş, Hüseyin de ay­ nı şekilde