• Sonuç bulunamadı

Feyhaman Duran sergisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Feyhaman Duran sergisi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Feyham an D uran sergisi

1970

’te yitirdiğimiz ressam Feyhaman

liştirmiştir. “Sanatkâr, kcııdi işinin kaidesini kendi

Duran’ın yapıtları, Mensucat Santral’ın

desteğiyle İstanbul Üniversitesi Güzel

Sanatlar Bölümü’nün Kuyucu Murat Paşa

Medresesi’ndeki sergi salonunda

sergileniyor. Dr. Gül İrepoğlu 12 nisan

saat 16.00’da sergi salonunda sanatçıyla

ilgili bir konferans verecek.

Dr. GÜL İREPOĞLU

_______ ^ ___

1886 yılında İstanbul’da doğan Feyhaman Duran, Galatasaray Sultanîsi’nin altıncı sınıfını bitirdikten sonra bir süre Bab-ı Âli’de kâtip olarak çalıştı, ar­ dından Galatasaray Sultanîsi’nde Fransızca güzel yazı ve resim öğretmenliği yaptı. Ailesinde şair ve hattat­ lar bulunan sanatçının aileden gelen yetenek ve gör­ güsü onu yönlendirdi, başarılı portre çalışmaları yap­ tı. Genç ressamın yeteneğini gören Abbas Halim Pa­ şa onu 1911 yılında Paris’e resim eğitimine yolladı. Aynı dönemde Çallı İbrahim, Nazmi Ziya, Ruhi, Hik­

met Onat, Avni Lifij, Namık İsmail ve Sami Yetik

de Paris’te çeşitli atölyelere devam ediyorlardı. Sanatçı burada Academie Julian’da Jean-Paul Laurens ve Al-

bert Laurens’ın, Ecole des Beaux-Arts’ta Fcrnand Cormon’un atölyelerinde ve bir süre de Arts Deco-

ratifs’te eğitim gördü. Birlikte çalıştığı bu akademik ustaların üsluplarını benimsemeksizin tekniğini ve bil­ gisini geliştiren Feyhaman, Paris müzelerinde de ün­ lü ustaların tablolarını kopya ederek kendini yetişti­ riyordu. Ancak sanatçının portre türüne olan ilgisi­

nin artarak sürmesinde, Jean-Paul Laurens’ın port­

reye önem veren bir ressam oluşunun etkisi gözlene­ bilir. Paris’in sanat havası içerisinde Feyhaman, sa­ natçı kişiliğini olgunlaştırdı, birikimine yeni değer­ ler kattı. İleriki yıllarda daha olgunlaşacak olan üslubunun temelleri burada gelişti. Sonuçta onu en çok etkileyen akım, o yıllarda Avrupa’da artık aka­ demik bir üslup niteliğine bürünmüş olan Empres­ yonizm oldu.

Sanatçı 1. Dünya Savaşı’nın çıkmasıyla Paris’te bu­ lunan diğer ressam arkadaşlarıyla birlikte yurda dön­ mek zorunda kaldı. İstanbul’da 1916 yılından başla­ yarak Osmanlı Ressamlar Cemiyeti’nin açtığı Gala­ tasaray Sergilerine katıldı. 1919 yılında İnas (Kız) Sanayi-i Nefise Mektebi’nde resim öğretmenliğine başladı, 1922 yılında öğrencilerinden Güzin Hanım ile evlendi. Kız ve Erkek Sanayi-i Nefise Mektepleri birleştirilince 1927 yılında Sanayi-i Nefise Mektebi’n­ de (Güzel Sanatlar Akademisi) öğretmenliğe atandı. 1951 yılında emekli olana kadar burada atölye şefi olarak birçok öğrenci yetiştirdi.

Feyhaman’ın Empresyonizmi aynen kabullendiği söylenemez. Saf renklere olan düşkünlüğü ve hızlı ça­ lışan bir ressam olması, onu yöntem açısından emp­ resyonistlere yaklaştıran unsurlardır. Ancak sanatçı, resimlerinde yeri geldikçe daha gerçekçi veya daha an­ latımcı bir havaya girerek kendini bu akıma değil, bu akımı kendine uygulamış, kendine özgü bir üslup

ge-yaratabildiği zaınan orijinaldir” diyen Feyhaman, sa­

natı yalnızca görüneni aktarma olarak düşünmemiş, görünenin ardındaki anlamı, büyüyü ve güzelliği de kavramaya çalışmıştır. Portre türüne önem veren bir ressam olarak Feyhaman, portrelerinde benzetme amacının yanı sıra tualine yansıttığı yüzlerde kişinin iç dünyasını, karakter özelliklerini aramıştır. Sanat­ çının duygusal, şiirli ve zaman zaman coşkulu kişili­ ğini, daha çok onun peyzajları yansıtır. Natürmort türünde de çok sayıda eser veren sanatçının çiçek veya meyvelerden oluşan düzenlemeleri, onun doğaya olan ilgisinin birer yakın plan çalışması olarak yorumla­ nabilir.

Türkiye’de çağdaş resmin yerleşmesinde önemli rol oynamış 1914 kuşağı ressamlarından olan Feyhaman Duran, bu kuşağın yüklenmek zorunda olduğu so­ runları ve sorumlulukları taşımış bir sanatçıdır. Ya­ şamını, kendisi gibi ressam olan sevgili eşi Güzin Du­

ran ile birlikte resim yapmaya vermiş olan Feyhaman

Duran, hat sanatı ile de ilgilenmiştir.

1970 yılında yaşama veda eden sanatçı, Süleyma- niye’deki evini, içindeki zengin koleksiyonla birlikte İstanbul Üniversitcsi’ııe bağışlamıştır. Güzin Duraıı’ın vefatından sonra aynen korunan bu ahşap ev ve bah­ çesindeki atölyesinin, restore edildikten sonra içindeki eşyalarla birlikte bir “Ressam Evi Müzesi” olarak de­ ğerlendirilmesi çalışmaları sürmektedir.

Sergilenen eserler, Feyhaman Duran Evi’ndeki ko­ leksiyondan seçilmiştir.

SARI VAZODA ÇİÇEKLER — Feyhaman Duran Resim Sergisi 21 nisana kadar açık kalacak. Feyhaman Duran'm evindeki ko­ leksiyondan derlenen yapıtlar arasında 1937 tarihini taşıyan “Sarı Vazoda Çiçekler” adlı tablo da yer alıyor.

Referanslar

Benzer Belgeler

In contrast, during the transient increase in D-Asp levels in 7-day-old rats, D-Asp IR was additionally evident in regions where differentiating bipolar cells had begun to

Onun çalışmaları sonucunda bilim artık tek tek olguların anlaşılmasına yönelik bir etkinlik olmaktan çık- mış, görünüşte aralarında hiçbir ilişki olmayan pek çok

The E&T activities in the field of occupational radiation protection at the national and international level are mainly interested and implemented by Ankara

Çin, ışınlanmış gıda ticareti konusunda en önemli ülkelerden biridir ve 200’den fazla onaylı ışınlama tesisi rapor edilmiştir.. Türkiye’de Türkiye’de iki adet gama

“Sağlık Müzesi” de bir hastalıklar sergisi olmamalı, gerçekten sağlığı anlatan, sağlığı öğreten bir müze olmalıdır.. "Sağlık Müzesi”

Cenazesi bugünkü pazartesi gü­ nü Kadıköy'ünde Moda çayırındaki köşkünden saat 15 da kaldırılarak Kadıköy Osmanağa camiinde ikindi namazı kılındıktan

Mayors of Budapest have been regular visitors to the Lukács baths, while staff from the Hungarian Foreign Ministry have preferred to immerse themselves in the affairs

Hilmi Ziya Ülken, Şekip Tunç onuruna düzenlenen bir gecede "Düşünce tarihimizde iz bırakan dü­ şünürleri hatırlamak, doğum günle­ rinde onlarla ilgili