H A L K I N G Ö Z Ü
H A L K I N K U L A Ğ I
H A L K I N
D İ L İ
Sene 20 — No. 5637 - f 1287
P E R Ş E M B E 10 K A S IM
1949
T E L E F O N : 20203 Fiatı 10 KuruşHükıunçtin ik i hedefi vardın
B iri m illetin mahfuziyetı» İkincisi
m illetin refahını temin etmek
.
Bu
ik i şeyi temin eden hükümet iy i
,
edemiyen fenadır
.
K. A T A T Ü R K
I « I I I I I I
XI acı yıldönümü
Bugün Yurdun her tarafında ih tifa l toplantıları
yapılarak Atatürkün aziz hatırası anılacak
Büyük Atatürkün fâni ha yattan ebedî hayata intika linin 11 inci yıldönümü mü nasebetiyle bugün yurdun her tarafında ve bu arada şehrimizde ihtifal toplantı ları tertip edilecek ve A ta türkün aziz hatırası tazim le yâdolunaeaktır.
Ebedî Atanın fâni haya
ta gözlerini kapadığı saat 9.05 te bütün Türk milleti onun manevî huzurunda ih tiram vakfesinde duracak bütün nakil vasıtaları ol dukları yerde kalacak, res mî ve hususî bütün müesse selerde bayraklar yarıya in dirilecektir.
Şehrimizdeki bütün eğlen
ce yerleri, tiyatro ve sine malar bugün millî mateme
katılarak faaliyetlerini ta til edeceklerdir. Yalnız bir kısım sinemalarda Kızılay ve diğer hayır kurumlan yararına olmak üzere Bü yük Atanın hayatı, kendi seslerile nutukları, İstanbul (Devamı Sayfa7, Sü, 3 de)
Türklerin vatan sevgisile dolu
olan göğüsleri, mel un ihtiraslara
karşı daima demirden bir duvar
g ib i yükselecektir,
K. A T A T Ü R K
Kendi olan
Büyük Adam
Yazan: M idhat Cemal K U N T A Y
O
n bir yıl evvel yine böyle bir kasım ayının onuncu günü onu ebediyen kaybet tik. Fakat bu ölüm günü, dünüktariııızı T a v a f
Bir milletin melalini söyler, derin derini Derya önünde çırpınarak Dolmabahçenin,, Gönlümde eski hatıralar, eyledim tavaf: Artık o doğmuyor diye muzlimdi her taraf. Çamlar hüzünlü, yollara düşmüş söğüt, çınar Yaprak döküp huzura kapanmıştı sonbahar. Mermerli methalin ona lâyık vakan boş, Heyhat o muhteşem kapının intizarı boş, Sessiz nöbetçiler de heyula dolaşmada, Her yerde bir kederli muamma dolaşmada. Susmuş bütün saray nefes almaz o izdiham Son uykusunda tek rahat etsin dîye Atam, Son uykusunda öyle mi bâr devir uyandıran Bİr ırka can veren Atatürk adlı kahraman.
Düşsün olur mu toprağa göçmüş cihan gibi, Sönsün ® mavi gözler bir asuman gibi. Sussun o mavera konuşan madeni şada Dursun olur mu hilkate bir fah r olan zekâ? Sözler M çağlayıp köpüren bir pınar gibi; Hisler kİ şahlanıp atılan dalgalar gibi. Atiye, hâle, geçmiş her anda bir temas. Bin türlü ihtisas ile, bin türlü ihtiras. Milyonla halkı oezb ile mihrak olan zekâ İfratı, haddesi, vecdi, tezadile bir dehâ... Bir meş’aleydi, neşesi her bezme nur olur Bir harikaydı benliği bir mülkü doldurur Cismiyle pek güzeldi ve ruhiîe devdi o, Bir yıldırımdı, bîr mütekâslf alevdi o.
Eyvah o varlığın bize kalmış efsanesi, Yastıkta bir ışık yele, arslan nişanesi, Karşımda servilik ve gurubun vuran ah Göklerde şimdi Çankayamn şanlı kartalı, Ey nam olan, zafer yaratan, inkılâp açan. Ey yol veren hükümleri tarihe bir zaman Ey eski kahramanları geçmiş asırların! Gaziye ihtiram Ue kalkın ve toplanın.
S af bağlayıp selâma durun hep! O’dur gelen, Türk ırkının muhabbeti üstünde yükselen
Ölmez, evet gönüllere heykel kuran Atam Lâkin nedir içimdeki payansız inhidam?
İB R A H İM ALÂED D İN
kadar, bugün kadar yenidir. Z a manın, ölenleri unutturmaktaki acı kudretinin, önünde cılız kal dığı acayip bir fâninin huzurun- dayız.
Çok farikaları vardı. fakat en kuvvetlisi «benzemek., ihtiya cini duymamasıdır. Kendisinin daha büyük olduğunu, ima ile, hattâ manidar sükûtla bile an latmadığı halde İskenderden Na polyona kadar hiç kimseye ben zetilmesini istemedi, ve bekleme di. Bunu bilenler yüzüne karşı yapamadıklarını, gıyabında ya pıyorlar, ve Napolyonla onun arasında benzerlikler arıyorlar dı. Halbuki Atatürk, zaferinin hududunu çizen kahramandı; Napolyon, Asyayı almak, Istan- bulda saltanat kurmak, Edirne yoluyle Parlse dönmek rüyala rını görmüştü, Atatürk sarayda ev gibi oturdu, devlet başkanlı ğım millet ferdi olarak yaptı; Napolyon, kendi taç giymiş, kar deşlerine taç giydirmiş ve taç giyecek bir oğlan doğsun diye ikinci defa evlenmişti.
Bununla da kalmamış, kendi sine İsa gibi tapacak derecede Fransızların cahil ve saf olma dıklarına yanmıştı. Atatürk be şerî bir kumandandı; Avrupa
l I m âsaylşi onun büyük askerli ğinden rahatsız olmadı. Napol yon İnsanların başına kendisi nin belâ olduğunu yine kendisi söylemiş ve Russonun kabrinde; «Bu adamla ben olmasaydık be şeriyet rahat ederdi» demişti. Atatürk memleketi büyük asker Iiğiyle kurtardıktan sonra vatan
2 savra
Piyasadaki
if as
ve akisleri
-
? W ' ' 5 1 U U &
R E S İ M L İ M A K A L E e Milletin talihini
elin
nde tutanlar
« Kendilerine bir mi/Ietin talihi tevdi olunan adamlar, milletin kuvvet ve kud retini yalnız ve ancak yine milletin haki kî ve kabili istihfaf menfaatleri
yolun-Yüksek faizle para
verenlerin
takibine geçiliyor
Büyük bir firmanın aciz h a line düşmesi üzerine piyasada husule gelen endişeli durum ve durgunluk devam etmektedir. Son günlerde piyasanın başlıca mevzuu olan bu meşede etra. fında ortaya yeni yeni rivayet ler atılmaktadır. Bu arada, bir firmanın krom satışlarına mu kabil 200 bin sterlin avans aldı ğı ve karşılığını temin edeme diği söylenmektedir.
Hali hazırda alacaklılarla tam bir mutabakat hasıl olma makla beraber bankaların bu firmaya âzami kolaylık göstere rek bir hal çaresi aramakta ol
dukları anlaşılmaktadır. Eğer firma alacaklılarile anlaşma İmkânı bulamazsa firmanın borçlu bulunduğu kimseler ara sızıda da iflâslar olacağı ileri sürülmektedir.
Piyasada geç vakit dolaşan biı- haberde bankaların bu fir maya 4 senelik bir vade vermek istedikleri bildirilmiş ise de alâ fcahlar buna imkân olmadığı mütaleasında bulunmuşlardır.
Diğer taraftan mevzuu bahs firmaya yüksek faizle para ve ren faizcilerin bir listesinin çı karıldığı, listenin savcılığa ve vergi tahsili için de defterdar lığa verileceği söylenmektedir.
--- o - ---
---Yatılı talebelerin
hazırladıkları rapor
Teknik Üniversitede bulunan yatılı talebeler tahsillerine de vam edebilmek için yatı yur dunda gerekli maddî imkân ve vasıflardan mahrum bulunduk lan, ve gene Milli Eğitim Ba kanlığı tarafından verilen 100 lira burs kifayetsiz olduğu için bu mevzu üzerinde Talebe Hak
larm ı Koruma Komitesi çalış- _______ D. _____ „ maktaydı. Bu hususta hazırla-) de tetkiklerde bulunm uştur.
da kullanmakla mükellef olduklarım bir an hatırlarından çıkarmamalıdır lar,»
K E M A L A T A T Ü R K
Ş E H İR H A B E R L E R İ
Şehirdeki gece kondulann
yıktırılmasına başlandı
Kızılayın malı diye gösterilen gece
kondularla Taksimdeki
gecekondu sinema da mühürlendi
¡Şehrin muhtelif yerlerinde kaçak olarak inşa edildiği an laşılan gecekonduların yıktırıl ması veya inşaatın durdurul ması için belediye yeni bazı ted birler almaktadır. Bu meyanda
bilhassa, Fatih ve Kadıköy gi- i pl!ann Klzllay merkezi üe ilgisi ' bulunmadığı meydana çıkmış sın haricî İnşaatı tamamlanan binaların çatılarına, muhtemel bir yıktırılma karar ve teşeb büsünü önlemek maksadiyle Kızılay bayrağı astıkları görül müş, tahkikat sonunda bu
ya-bi belli başlı muhitlerde so n ! i tır.
Sterlin vs
t'olara ait
şayialar
Dolar ve Sterlinin dü şeceği haberleri altın
Hatlarını yükseltti
Dün boreaya gelen haberlere göre; Avrupada doların deva lüe edilmesi zarureti ileri sürül düğünden İsviçre ve Fransada altın fiatlan yükselmiye başla mıştır.
Buhdaıı başka Sterlinin yeni den düşeceği de bu haberlerde
Bu yüzden borsalarda Sterlin sür- ayrı- atle düşmiye başlamıştır. E L lerinde dövizi olanların bunları
Evv elk i geceki şiddetli lodos
İstanbul »8 muhtelif şehir
lerde mühim tahribat yaptı
Fırtına
,
telefon ve telgraf hatlarını
kopardı» yıldırım çarpan iki kişi
öldü» kiremitler uçtu
Bir müddettenberl düzgün giden hava evvelki gün birden bire bozmuş ve saat 17.30 da h afif yağmurla başhyan lodos, gittikçe hızım arttırarak saba.
KARADA
Şiddetli fırtına sebebiyle şeh rin birçok semtlerindeki tele fon hatlan kopmuş damlar ve kiremitler uçmuştur. B u arada h a karşı fırtına halini almış ve j Topkapı asfaltı üzerinde bulu- saatte 79 kilometre hızla esml-1 nan bir selvi ağacı devrildiğin- ye başlamıştır. D aha sonra fır- ^en b*r müddet kapalı kal fana tedricen hafifliyerek sa.
mı§tır-bahleyin tamamen dlnm iştirj Pırtına sebebiyle; İstanbul Fırtınanın dinmiş olmasına rağ Ankara, Adana, Eskişehir, men dün hava bütün gün ka
palı geçmiş ve zaman zaman sağnak halinde yağmur yağmış tır,
Bursa ve İnegöl arasında ke silen telefon muhabereleri dün XI de temin edilebilmiştir.
Diğer taraftan, Eyübe bağlı .7 h Kâğıthane köyüne de yıldırım DENİZDE | düşerek Ali ve Kâzım adında Şiddetli lodos fırtınası sebe- iki gencin ölümüne sebep ol- biyle limanda bakm an birçok muştur.
deniz vasıtaları tehlikeli duru ma düşmüşlerdir. Haliçte ta m ir için gelmiş olan ve demirli bulunan büyük gemiler ve ba zı donanma birlikleri fırtına yüzünden demir taramışlardır.
F IR T IN A N IN Y U R TTA K İ TA H R İB A TI
i
6 e y Kızılay işaretini, ticarî inak-1 ayrıca ilâve edilmektedir, pılan gecekonduların yıktırıl- J saflarını örtmek için kullanan
masına dünden itibaren başlan bl! şahıslar hakkında da mış bulunmaktadır. ; ca kanunî takibata geçilmiştir.
Dün resmî makamlara başvu j Diğer taraftan Taksimde giz . , , , , , .. _ * ■ „ . ... , . , , ı satıp altın almıya başladıkları ranların iddiasına göre, F a tih , li inşa edilmekte olan gecekon- i
ve Şehremininde kaçak gece-, du sinemasının inşaatı durdu- söylenmektedir. Sterlin davalüe kondu inşasına girişen iki şah-1 rulmuş, bina mühürlenmiştir, den sonra 2.80 dolarken bugün
2.55 dolara düşmüştür.
Bu haberler piyasaya da te sir, etmiş ve altın fiatlan tek rar yükselmiye başlamıştır.
“ Kancalı kurt,,
hastalığı
devam ediyor
Sağlık Müdürü Faik Yargıcı* dün Anadoluiıisanna gitmiş ve kancalı kurt hastalığı
üzerin-llkokul kadroları
hakkında Eğitim
Müdürünün izahatı
nan b ir rapor dün, Milli Eği tim Bakanlığına, Türkiye Bü yük Millet Meclisi bütçe ve di lekle • komisyonla n başkanlık larına gönderilmiştir.
Ayrıca bir heyet bu mesele leri şifahen görüşmek üzere, 18 Kasımda Aııkaraya gidecek ve Milli Eğitim Bakanını ziya ret edecektir.
o
-Pakistan elçiliği
müsteşarı Moskovaya
tayin edildi
Pâkistamn Ankara Büyük Elçiliği Müsteşarı binbaşı S. M. Hasaıı, yakında Sovyetler Birli ğinde açılacak olan Pâkistan büyük elçiliği mftsteşarhğuıa tayin edilmiştir.
Binbaşı S M . Hasan’m yeri ne Pâkistan Dışişleri Bakanlığı genel sekreter yardımcısı Mian Nesim Hüseyin tayin edilecek tir.
Rakı masasındaki
münakaşanın sonu
Kumkapıda Arayıcı sokağın da oturan ve seyyar köftecilik yapan Safer ile aynı evin sahi binin oğlu Mehmet ve Agop a- dında diğer bir şahıs evlerinin bahçesinde oturup rakı içerler ken münakaşaya tutuşmuşlar bu kavga neticesinde Agop Sa- feri bıçakla müteaddit yerlerin den yaralamıştır. Yaralı tedavi altına aldırılmış, kanlı kavgayı yapan Mehmet ile Agop yaka
lanmışlardır.
Yapılan muayene sonunda 600 kişiden 65 inde kancalı kurt hastalığı görülmüş bunlar has tanelere kaldırılmışlarda-.
Dr. Faik Yargıcı ayrıca Ana- doluhisanndaki ilkokulları da gezerek öğrencilerin sıhhî du rumlarıyla meşgul olmuştur.
— 1 -O
---Dün gelen Çalışma
Bakanının demeci
Şem-Milli Eğitim Müdürü Murat Uraz ilkokulların son kadroları etrafında kendisiyle görüşen, bir arkadaşımıza şunları söyle miştir;
«— Millî Eğitim Müdürlüğü, İlkokulların son kadrosunu h a zırlamış ve dün vilâyete tasdik ettirmiştir. Bu kadrolarda kala balık sınıflarm mevcutları azal tılarak yeni şubeler açılması dolayısiyle, bazı ilkokullarda kadro fazlası olarak bulunan öğretmenlerden yüz kadarı ye ni açılan şubelere nakledilmiş, tir.
Bundan başka dört
öğretme-Yurdun muhtelif yerlerinden gelen haberlere göre evvelki ge eeki şiddetli lodos Bursa, İspat ta, Söke ve Ege bölgesinde hay Lomboz kapakları açık bulu- li tahribat yapmıştır. Bursa- nan bazı gemilerin de alt kat- da evlerin kiremit ve dam larına su dolmuştur. Bu arada la n uçmuş, elektrik ve telefon İstinyede bulunmakta olan Taı- şebekelerinde tahribat olmuş, sus vapurunun lombozlarından bazı duvarlar ve tabtaperdeler içeri girip alt katı kaphyan su- yıkılmıştır. Gece elektrik kon- ları boşaltmak için dışarıdan neticesinde çıkarı bir yan- yardım istenmiştir. «m lımıımî cereyan kesilmek
c . w, , , „ „ suretiyle önlenebilmiştir. Ci-Seferde bulunan gemiler fır.
Valinin dünkü
tetkik ve ziyaretleri
Vali .ve Belediye Reisi Orû. Prof. Dr, Fahrettin Kerim Gök- ay dün sabahleyin Elektrik Tramvay, Tünel idaresine gide
tına yüzümden rüzgâr tutmıyan yerlere sığınmak zorunda kal mışlardır. Fırtınanın Akdeniz- de devam etmesi sebebiyle Ho pa şilebi, Fiııikeye sığınmıştır. Marmaradan gelmekte olan ge miler rüzgârı arkalarına aldık ları için limanımıza mutad sa atlerinden evvel gelmişlerdir.
Askerleri hamam*
götürerek soy .n
sahte subaylar
Nihat Sargun ve Ahmet Bir
vara yıldırımlar düşmüş, şiddet li yağmur ve Uludağa kar yağ mıştır.
İspartada şiddetli fırtınadan sonra bol yağmur yağmıştır. Sö kede ise şiddetli fırtınada ce vizden büyük dolu hayli tahri bat yapmış, bütün camlar kı rılmış. kiremitleri uçurmuş, a- i ğaçları kökünden sökmüştür.
Dış hatlarefaki
vapur seferlerinde
tenzilât başlıyor
Denizyolarmın kış mevsimi-rek İşin menin muhtelif branş-1 adlarında iki sabıkalı, kendile- j mn yaklaşması ve Sterlinin indiJ —1 AATtıın XTS\ 01t*AATl oİlClİ VPPh vlltUAnİ __1 . V ı » w
KISACA ı
Ona lâyık
olm alıyız
— Ah! Atatüîk sağ ol saydı?
— Ah! Atatürk görsey di?
Öyle şeyler oluyor ki za man zaman, teessür ve ça reslzlik içerisinde böyle söyleniyor«
Ne olurdu, güzel iyi ve doğru şeyler karşısında, fa kat bu sefer iftihar duygu- lariyle ayni şeyler söyliye- bilseb:
— Ah! Atatürk sağ ol saydı!
— Ah Atatürk görseydi! SAC İ r YUMBK
Çalışma Bakanı Reşat
settin Sirer dün sabahki eks- l;ön sıhhi 11 öğretmenin de mü presle Ankaradan şehrimize gel fettiş raporlariyle yerleri değiş miştir. Bakan kendisiyle g ö rü -1 tirilmiştir.
şen gazetecilere şu br yı mt t ~ı j 1 '
'---bulunmuştur: i mi hastalık sigortası da sürat-— I§ Kanununun bazı nıad» le Meclisten çıkarılacaktır Çu- deierini değiştiren yeni kanım kurovadaki tetkiklerimden çok Meclisten süratle çıkarılacak, memnunum
far. İş kanununun bir kişi bile
çalıştıran yerlere teşmilini de rafından tenkit edildiğini işit- ıhtıVa eden bu tadilât 1950 den tim. Bu hususta ileride etraf önce kabul olunacaktır. Um u. hca cevap vereceğim.»
Grev hakkmdaki sözlerimin Demokrat Parti
ta-ları ha..smda izahat almış ve bütçesini tetkik etmiştir.
Vali, öğleden Sonra yağ ve peynir tüccarlarını kabul ede.
rine çavuş ve subay susu vere- rilmesi sebebiyle batı ve doğu rek G alata rıhtımında rastla- güney Akdeniz hattı vapur se- dıkları yirmi askeri hamadıa ferlerinde tenzilât yapılacağını götürmüşler ve burada asker- yazmıştık. Bu hususta yapılan rek şehrin yağ ve peynir ihti- ' i*1 rİ soyaı ak hamama sokmuş— tetkikler tamamlanarak tenzi. yaçlan hakkında izahat almış
tır.
K AR AKOLLAR IN TEFTİŞİ Ev velki gece ve dün gece Vali muavinlerinden Fazıl Uybadın ve Nazım Arda, İstanbul cihe tindeki karakolları teftiş etmiş ler ve asayişi gözden geçirmiş lerdir.
VALİ GAZETECİLER C E M İYETİN İ ZİYA R E T ETTİ
Vali ve Belediye Başkanı Ord. Prof. Dr. Fahrettin Kerim Gökay dün saat 16, da Gazete ciler Cemiyetini ziyaret etmiş basın mümessilleri ile görüş müştür.
İ S T E R
İ N A N
İ S T E R
İ N A N M A !
“ ABaşbakan demokrasi taraftarı oldu ğunu söylüyor; hükümetinin icraatı bu nun aksine tecelli ediyor.
Başbakan bir matbuat kanununa ih tiyaç olmadığını bildiriyor; kabinesinin bir üyesi olan Adalet bakanı, zehir zen berek bir tasarı meydana getiriyor.
Başbakan îzm irde Atatürkün bir an evvel ebedî istirahatgâhma tevdi edile
ceğini bildiriyor; halbuki bunu söyler ken bile, bu sözünün bir vadi bait oldu ğunu biliyor ve ona rağmen konuşuyor. Bu şartlar altında biz, söze değil an cak fiile inanmakta ve onu da elle tu tulur bir halde gördükten sonra kana at getirmekte haklı olduğumuzu anla mış bulunuyoruz. Sen de, ey okuyucu,
bu hakikate:
İ S T E R
İ N A N
İ S T E R
İ N A N M A !
lar, bu arada da el çabuklıığiy- lât nisbetleri tesiri t edilmiş le bazı para ve eşyalarım asır, «kental,
mışlarcbr.
Az sonra işin farkına ca hâdiseye el koyan sabıkalıları yakalamış, n para ve eşyayı da ederek sahiplerine vem
—---- ;--- o---ve
Dünya Gençlik
Birliği konseyi
toplantısı
1950 Ağustos
toplantısı İstan
bul da yaptlacak
Dünya Gençlik Birliği icra komitesi ikinci toplantısını Brilkselde yapmıştır. 28 Ekiııı- denberi devam eden bu toplan tı 8 Kasımda sona ermiş ve çok mühim kararlar aımşıfar. Bu top lantıya memleketimiz gençliği adına Türkiye MUli Talebe Fe derasyonundan, Teknik Üniver sile Talebe Birliği başkam Mü- kerem Taşçıoğlu iştirak etmiş tir. Komitenin aldığı karara gö re, Dünya gençlik birliği 1950 Ağustos konsey içtimai İstaıı- bulda yapılacaktır. Fransa ve Danimarka da konseyin memie ketlerinde yapılmasını istemiş lerdir. Bu surette, Ağustos a- ymda memleketimize dünyanın dört bir tarafından. 400 kadar delege gelecektir. İstanbulda bir konseyin yapılabilmesi için gerekli hazırlıklara Türkiye Millî Talebe Federasyonuma girişilmiştir. Türk delegesi, Mü- kerrem Taşçıoğlu, ayrıca dün ya Gençlik birliği daimî komite sine âza seçilmiştir.
Konsey topıaııtısı Şale köş-
i künde yapılacaktır. Gelecek de- ! 1 eğelerin istirahalleri ve mem
leketimizde yapacakları tetkik- j ler için, Millî Eğitim. Bakanlığı ; federasyona yardım edecektir. ! Dünya gençlik birliği geııel sek
Karısını öldüm
isteyen taciri
duruşması
Geçen sene Yeniköykarısı Perran Kuşkuyu beş t a - ' ve}> DavutPaşa kışlası banca kurşuniyle öldürmek kas da bir kenanndE diyle yarmayan Hüseyin Kuş- 'met i s m in i bir ark ku’nun biı-inci ağıreeza mahke- . . . __ .
. . , „ . . . - i yaptığı içki alemi sırası meşinde duruşması bitmiş bu- , __ ..
,
,. .
*
! kadaşmı başma sopa fl
lunmaktadır.
~ıa k öldüren Haşan Özer ci ağıreeza mahkemesin pılmakta olan duruşma sona ermiştir.
Evvelki gün Kadıköyden köp Mahkeme, cinayeti t rüye hareket eden Kadıköy va ren l$ enmiş olarak kal puru yolcularından Muammer maktulün tahrikini dı Başaran alt kat kanape örtüle- nünde tutmak şartiyle rini beline sararak dışarı çıkar seııe müdetle ağır haps ken yakalanmıştır. Muammer kûmiyetine karar vermi Başaran, cürmümeşhut mahke
mesindeki yargılanması sonun da 3 ay hapse mahkûm olmuş
tur.
Kadıköy vapurunda
kanape örtüsünü çalan
mahkûm oldu
— 40 —
Onlar kızgın yağda büyü - müş, iştihyı daha tahrik eder vaziyette idiler. Hatice hanım:
— Çok şey yapamadık, diye itiraz etti ve:
— Sumsalann bu kısmı etli, bu kısmı yumurtalı, bu kısmı tatlı, dedi.
Cahide hepsinden birer tane yedi. Sumsalar yarım francala ulan az küçük İdilerse de pamuk gibi h afif olduğundan mı, hiç bir ağırlık hissetmeden herkes
gibi
dördüncüye, beşinciye başr/IY/M BIIM IKI» Z il
Pl
Y A Z A N : A
yAZ 1
Ô U A K
İ
ladı. Doktor etrafına bakındı. Hatice hanım:
— Doktor bey çay mı? Bütün erkeklere çay verildi. Sonra kadm lar çay istediler.
«Ak idil boylan» şarkısını söy ledller. Koro gitgide muntazam taştı uzun ve kısa şarkıları bir biri arkasından söylediler. Fa kat melodilerde gittikçe ağlı- yan motifler galebe çaldı.
Meclis şarkı söyledikçe
Cahi-Adalet Battanij
(Etikete dikkat
için ağlıyor gibi geldi. Biri «Tu gan İlkeyim» şarkısına başladı. Maliyeci Hâmit:
— Bizde vardı, getirmedik. Haydi oğlum git getir.
Muallimin oğlunun kemanı
da meydana çıktı. Küçük bir or¡.Cahide, Sevimden mânasını sor Gençler de’ kendiliklerinden ça'kestra vücude geldi, Gençler ko i du- B?.ı ağlayışlı melodiye hiç
ya
geldiler... |ro ile bir «Kazan şarkisi» söyle!a&lz u »duramıyordu. Erkekler, Çaylar birbirini takip etti., diler. İkinci şarkıya hanımlar kadınlar, m ç l e r hepsi bir ağız da karıştı. Üçüncü daha uzun dan söylüyorlar, bazı yerlerin- oldu, erkekler de İştirak ettiler ¡de seslerini ağlar gibi yaparakyavaş yavaş yanaklarından aşa ğıya iniyordu. Doktora göz attı O da ayni halde... Muallim Sa üh de bütün yüzü yaşlanmış bir halde idi. Maliyeci biraz olsun dayanmak için gayret sarfedl-t yordu. Onun kirpikleri de yaş. deye bir şey için, bir büyük şey'ianm ağa başlamıştı.. Kadınlara
takip etti.. Sumsalar yenildi, nıedhedildi, meclis böylece devam etti.
Doktor:
— Şimdi gençler, marifetleri
nizi gösteriniz. Vahit, senin gi tuha hanım oldukça güzel sesiy taran var değil mi?
lir. Garmon var mı?
Cahide de söylemesini bilm edi-! «Tugan tr ey im i tekrar edi ği için uydurmağa çalıştı. Mei çorlardı,
İhtiyarlı tam manasiyle çog Haydi ge- 1 le bir melodi söyledi. Erkekler:
f . srençlik şarkısı dive
baktı.. Hepsi göz yaşı içinde idi ler. Cahide gençlere bakamadı,. Bu manzara onun bütün manş viyatını alt üst etti.
Böyle şen şatır mecliste' bu k a d a r : ciddî insanların ağlama la n hem de şu melodi gibi uzak larda, çok uzaklarda olan «Tu- gan İl» için göz yaşı dökmele ri hem garipti, hem de derin bir tatlılık veriyordu. Onun da muşlardı, ahide babasına bak j yaşlan gözünden akmak üzere fa. tki *ö » iki damla yaş ildi, fakat dayanıyordu. Sevim
le göz göze geldiler. Kızı uzun melodileri söylerke rinden yaşlar döküyordı Cahide dayanamadı, de bir iki billûr ve yan dan aşağıya yuvanlandı yet misafir gençlere ba lar da ayni halde idile: Uzun melodi birden Müzik de kesildi. Derin kûn hüküm ferma oldu, uzaktaki «Tugan İl» e için gûya birkaç dakik) kûta karar vermişti.
Sükûtu doktor bozdu — Bu melodi biraz ağ Haydi gençler, oynak b di.
«Aliye Banu» yu çalrrı ladılar. Araya şarkılar c