İlginç Yayın Özetleri
Qf The American Journal o f Clinical Nutr'ıtion CİLT 26/ 1973
© B ed e v ile rd e M ay asız E km eklerde Yüksek O ra n d a B ulunan F ytat la r ın Y ol A çtığ ı O steo m alacia. Berlyne, G. M ., Ari, J . B., N ord, E ve
S h a in k in , R . Sayfa :910
© B eslenm e D u ru m u n u n S a p tan m a sın d a K ol A ntropom etresi. Gurrey, J . M . ve Jelliffe, D . B. S ayfa: 912
© K a r a c iğ e r H a s ta lığ ın d a Çeşitli A m ino A sidlerin K and aki Amonyak K o n s a n tra s y o n u n a E tkileri. R u d a m n , D ., G alam bos, J . T ., Smith, R . B. S a la m , A . A. ve W a rıe n Sayfa: 916
© L a k to z In to la ra n s ı O la n K im selerde A zot ve Enerji K ullanım ı. Callovvay, D . H . ve C h enow eth, W . L. Sayfa: 939.
© P ro te in -K a lo ri M a ln u trisy o n u n d a Serum A vitam ini, Retinol Bağ lay ıcı P ro te in ve P re a lb u m in K onsantrasyonu. K araciğerden Retinol Ç ıkışı ile İlg ili B ozukluklar. S m ith, F. R ., G oodm an, D. S., Zatclam a, M . S., G a b r, M . K ., El M a ra g h y , S ve Patvvordhan, V. N. Sayfa: 973. © B eslenm e ve Spor. Lewis, S. ve G utin, P. Sayfa: 1015.
Bedevilerde O steom alacia ve Mayasız Ekmekteki Fitik Asid D a h a öncek i ra p o r la r d a Bedevi kadın lard aki osteom alacianın çarşaf g iy m e le ri n e d e n i ile g ü n eşten y a ra rla n a m a m a la rı dolayısı ile D vitam ini y ete rsiz liğ in e b ağ lı o ld u ğ u gösterilm iştir. Bu yazıda, bedevi kadınlardaki o s te o m a la c ia n ın fytik asidi çok yüksek, m ayasız ekmek tüketim i ve diyet le rin k a lsiy u m d a n yetersizliği ile ilgili olduğu, anlatılm aktadır. D okular d a k i v ita m in D ko n san trasy o n u no rm al bulunm uştur. Bedevi kad ın lard a ki o s te o m a la c ia n ın esas enerji k aynakları mayasız ekmek olan A m erikan k ız ıld e rilile rin d e k in in b ir benzeri olduğu ileri sürülm ektedir.
B eslen m e D urum unun Saptanmasında Kol Antropometresi B u y a z ıd a kol kas kitlesinin basit yöntem lerle ölçülmesine ait teknik a n la tılm a k ta d ır. K o l kas kitlesi v ü cu t kas dokusunun ve protein deposu
n u n b ir göstergesi olarak k ab u l ed ildiğ in d en b u ö lçü m lü p ro te in -k a lo ri m alnutrisyonu h ak k ında bilgi edinilebileceği b e lirtilm e k te d ir. U y g u la m a d a kol çevresi ve deri altı yağı (skin folda) ölçülm ekte b u n la r d a n geliş tirilm iş b ir m o nogram la u z u n m a te m a tik h e sap la m a y a g e ç m e d e n kol kas kitlesi b u lu n m ak tad ır.
Amino Asidler ve Kan Amonyağı
K ron ik karaciğer h astaların ın b a z ıla rın d a p ro te in li b e sin le r a lın d ığ ı zam an kandaki am onyak a rtm a k ta ve sin ir sistem i b o z u k lu ğ u n u n oluşm asında etm en olm ak tadır. Bu ra p o r, 18 a m in o a sid in siro z lu v e sağlam kişilerde kan am onyak d üzey in in etkisine a it a ra ş tır m a s o n u ç larını içerm ektedir. B u n la rd a n 10 a m in o a s id , k a n a m o n y a k d ü z e y in i arttırm ıştır. A m ino asidler a m o n y ak a rttırıc ı etk ileri y ö n ü n d e n 3 g rup ta toplanm ıştır.
1. Yüksek düzeyde a rttır a n la r; glisin, serin, te ro n in , g lu ta m in histidin, lizin ve asp arag in dir.
2. O rta düzeyde a rttır a n la r; leusin, a la n in , v a lin , fe n ila la n in , isoleusin, tirozin ve p ro lin dir.
3. Çok az yükseltenler; arg in in , a sp artik asid, g lu ta m ik asid, trip to - fan dır. Y azarlar, ilk g ru p tak i am in o asidi erin yüksek d ü z e y d e a m o n y a k oluşturm asını yıkım m etabolizm asının ilk reaksiyonu o la n d e a m in a s y o n veya deam idasyonu, diğerlerinin ise asp artik asid yolu ile k reb s h a lk a s ın a girişini aksettirdiğini belirtm ektedirler.
Laktoz întoleransı Gösteren Kişilerde Enerji ve A zot K u lla n ım ı Laktoz emilim ine karşı toleransı azalm ış o lan 4 sağlam erkekle k o n tro l olarak alm an 2 erkek yalnız süt ve b u ğ d a y p ro te in le rin i iç e re n d iy e tle rle beslenerek azot dengesi ölçülm üştür. D eneklerden ikisi, d iy e tte k i 48 g m . laktoz 4 eşit doza bölünerek yem eklerde verildiği z a m a n h iç b ir e m ilm e bozukluğu gösterm em iştir. D iğer ikisinde ise so lu n u m d a h id ro je n artışı, g a ita d a nem , kuru m ad d eler ve enerji kaybı g ö rü lm ü ştü r. D iy e t b u ğ d a y pro tein i içerdiği z am an b u ölçülerle birlikte, g a ita d a y ağ ve a z o t k a y b ı, laktoz em ilim i statüsüne bağlı olm ıyarak artm ıştır. D olayısı ile a z o t dengesi b u ğ d ay p ro tein i içeren diyette sü t d iy etin d en d a h a d ü şü k b u lu n m uştur. Bu ara ştırm a d a k u llan ılan sü t laktoz enzim i ek len erek la k to z u n % 46 sı m onosakkaritlere çevrilm iş o lan özel sü ttü r. D olayısı ile a lın a n sütteki laktoz m ik tarı azalm ak tad ır. Bu tü r sütlerin, d iy e tle rin d e fa z la süt alm aları gerekli laktoz intoleransı gösteren kişiler için y a ra rlı o la c a ğ ı belirtilm iştir.
P r o t e i n - K a l o r i M a l n u t r i s y o n u n d a K a r a c i ğ e r d e n R e tin o l Ç ık ış ı İ l e İ l g i l i B o z u k l u k
V ita m in A, d o laşım d a özgül b ir proteine bağlı olarak prealbum inle ta şın ır. B u n a re tin o l b a ğ la y a n pro tein (RBP) denir. Bu rapor, protein k a lo ri m a ln u tris y o n u n u n A vitam ini taşınm a sistemine etkisine ait araş tırm a y ı iç e rm e k te d ir. 21 kuvaşiorkorlu çocukta, serum daki R B P, preal- b u m in , v ita m in A, koro ten ler, alb u m in ve toplam protein düzeylerinde ö n e m li d e re c e d e dü şm e görülm üştür. Çocuklar vitam in A eklenm eden p ro te in ve e n e rji y ö n ü n d e n beslendikleri zam an 11 inde serum RBP, v ita m in A ve p re a lb u m in düzeyi kontrol deneklerinkine yükselmiştir. A ltı ç o c u k ta b u m a d d e lerd e k i yükseliş d a h a az düzeyde bulunm uştur. M a ra s m u s lu 6 ç o c u k ta ted av id en önce vitam in A ve RBP, konsantras y o n u k o n tro lle rd e n farklı bulun m am ıştır. K uvaşiorkorda vitam in A, R B P v e p r e a lb u m in konsan trasy o n ları b irbiri ile paralellik göstermek te d ir. B u n e d e n le k u v aşio rk o rd a serum daki vitam in A düzeyinin düşük lü ğ ü k a ra c iğ e rin v ita m in A b ıra k m a yeteneğindeki azalm ayı aksettir m e k te d ir. P ro te in sentezi için gerekli diyet proteini ve enerji verildiği z a m a n k a ra c iğ e rd e p la z m a p ro tein lerinin yapım ı artm ak ta ve vitam in A m n d o la şım a geçişi ko laylaşm aktadır. Böylece plazm a RBP ve preal b u m in d ü z e y le rin d e yükseliş görülm ektedir.
B e s l e n m e v e S p o r
B u y a z ıd a ü ç soru c e v ap la n d ırılm ak ta d ır:
1. E k zersizlerd e y a ğ ve k a rb o n h id ra t ne derecede kullanılm aktadır? 2. Bu m a d d e le rin alınım ı, fiziksel hareketlerdeki dayanıklılıkta e tk e n m id ir?
3. D iy e tte k a rb o n h id r a t ve yağ alınım ının arttırılm ası fiziksel h a re k e t y e te n e ğ in i etk iler m i?
A ğ ır fizik sel h a re k e tle rd e esas enerji kaynağı karbonhidrattır. Beden eğiti m i, y a ğ m e ta b o liz m a s ın d a n sağ lan an enerji oranını arttırır. Kas glikojeni esas e n e rji k a y n a ğ ı o ld u ğ u n d a n , boşalm ası kan şeker düzeyini düşürür. D o la y ısı ile m erk e zi sin ir sistem inin bozuk çalışmasına ve yorgunluğa y o l a ç a r. K a s g lik o jen m ik ta rı diyetle değiştirilebilir. D ah a önce kas g lik o jen i b o şa ld ı ise s o n ra d a n m iktarın ı d a h a yüksek düzeye çıkarm ak o la n a ğ ı v a rd ır . Bu d u r u m u n fiziksel hareketi uzun süre gerektiren spor la rla , fu tb o l, b a sk etb o l gibi kısa sürede aşırı fiziksel hareketi gerektiren s p o rla r ile ilgisi ü z e rin d e d u ru lm ak tad ır.
E ğ e r sp o r y a rışm a sın a b aşlam ad an önce yüksek karbonhidratlı d iy e t verilirse, kas glikojen düzeyini proteinli ve yağlı diyetlerden d a h a
130 BESLENM E VE D İY E T D E R G İSİ ça b u k yükseltir. S p o rd a dayanıklılığı a rttırm a k için b e d e n e ğ itim i k a d a r diyetinde ay arlan m ası gerekm ektedir.
0 Nutrition Revieıvs clLT 31/9731
© Sigara, G ebelik ve Ç ocuğ u n G elişim i, sayfa: 143.
© Ç o cuk larda E n d e r G ö rü len A ilevi V ita m in B12 M a la b s o rp s iy o n u sayfa: 149.
© Askorbik Asid ve K olesterol Yıkım ı, sayfa: 154. Sigara, Gebelik ve Çocuğun Gelişim i
Bu yazıda, iki a ra ştırm a özetlenm iştir. B u n la rd a n b iri g e b e lik te s ig a ra içilmesi ile oluşan k arbonm onoksidin fetüs için toksik m a d d e o ld u ğ u n u işaretlem ekte, diğeri sigara içim in in çocuk d o ğ d u k ta n s o n ra u z u n sü re kalıcı zararlı etkisi olm adığını b elirtm ek ted ir. B u n a k a rşın a r a ş tır m a la r , gebelikte sigara içen k a d ın la rd a n d o ğ an ço c u k la r a ra s ın d a d o ğ u m a ğ ırlığ ı düşük olanların sigara içm eyenlerden d a h a çok o ld u ğ u n u g ö s te rm e k te d ir. D oğum ağırlığı düşük o lan yeni doğm uş ç o c u k la rd a h a s ta lık la r d a h a sık görüldüğünden gebelikte sigara içilm em esi d o ğ a c a k ç o c u ğ u n sağlığı için gerekli görülm ektedir.
Çocuklarda Ender Görülen Ailevi V itam in B12 M a la b s o r p s i yonu
V itam in B I2 yetersizliği, y orgunluk, m akrositik a n e m i, ish al, k u sm a , öğürm e gibi sindirim ve em ilm e bozu klu k ları ve sinir sistem i b o z u k lu k ları ile belli o lm aktadır. Y alnız bitkisel besinlerle b e sle n e n H in tlile r dışındaki in san lard a diyete bağlı v ita m in B 12 yetersizliği ço k e n d e rd ir. V itam in B12 em ilim i karışık b ir m ek an izm a ile o ld u ğ u n d a n d eğ işik em ilm e bozuklukları o lm aktad ır. Bu y azıd a, sehilin g ve d iğ e r testle rle vitam in B)2 em ilm e b ozu k lu ğ u n u n özelliğinin ta n ın m a s ı a n la tılm a k tadır. Bu k on ud a üç olgu incelenm iştir. O lg u la rd a n b irin d e in trin s ik faktör sentez edilm ekte fak at bu, b arsak tak i alıcı ile b a ğ la n m a m a k ta d ır. Bu kişiye yılda 3-4 defa 1 m g. lık k o b alam in verilm esi g e re k m e k te d ir. O lg u lard a n İkincisinde iki bebek kız kardeşte tra n s k o b a la m in I I n in ta m a m en yokluğu görülm ü ştü r. B u n lara h a fta d a 2 sefer 1 m g. lık k o b a la m in verilm esi gerekm ektedir. Ü çü n cü olguda, in trin sik fa k tö r B 12 k o m p le k si n in b arsa k laıd a k i alıcıya bağlanm ası m ü m k ü n o ld u ğ u h a ld e , v ita m in in b u kom pleksten a y rılarak k an d ak i tra n sk o b a la m in II y e b a ğ la n m a s ı olanaksız b u lu n m u ştu r. B ü tü n b u n la r v ita m in B I2 y e te rsiz liğ in in çok yönlü genetik bo zukluklarla ilgili o ld u ğ u n u gösterm ek ted ir.
İL G İN Ç YAYIN Ö Z ET LE R İ 131
A sk o rb ik A sid ve Kolesterol Yıkım ı
A skoı b ik asid, kolesterolün ad ren alstero id horm onlarına dönüşmesi için g e re k lid ir. B u n a karşın , y ak ın z a m a n la ra kad ar askorbik asidin koleste ro lü n y ık ım ın d a k i rolü ü zerind e çok az araştırm a yapılm ıştır. K ronik a sk o rb ik asid yetersizliği o lan G ine d om uzlarında yapılan araştırm ada, k o le ste ro lü n safra . asitlerin e dönüşm esi için dokularda yeter m iktarda a sk o rb ik a sit b u lu n m a sın ın gerekli olduğunu işaretlenm ektedir.
Çf Journal o f the American Dietetic Association GİLT 65/ 1973
© Y u m u r ta A kı B u lu n a n Soya Proteininin İnsan Beslenmesindeki Y e te rliliğ i. T u rk , E. R ., Corm vell, E. P., Brooks, D. M ., ve Butter- w o rth , E. L . sayfa: 519.
© D iv e rtik u l H a s ta lık la rın D iyetle T edavisi Plumley, F. ,P. ve Francis, B., sa y fa : 527.
© F e n ilk e to n ü rü lii Ç o c u k la rd a Serum Lipidleri. Alosta, B. P., Alfm- s la tte r, B. R . ve K o c h , R . sayfa: 631.
Y u m u r ta A kı Bulunan Soya Fasulyesi
P ro te in iç in en iyi k a y n a k sayılan etin ü retim i dünyadaki insanların g e re k sin m e sin i k a rşıla y a c ak düzeyde değildir. H e r geçen gün et açığı a r tm a k ta d ır . Bu açığı k a p a tm a k için ete göre üretim i d ah a ucuz olan k u r u b a k liy a tta n o la n soya fasülyesinden biraz y u m u rta akı eklenerek lezzet, g ö rü n ü ş ve iç y a p ı y ö n ü n d e n ete benzer yiyecekler hazırlanm ıştır.
B u ç a lış m a d a , tic a ri o lara k hazırlanm ış bu tip yiyeceklerin protein d e ğ e rle rin in y ete rliliğ i araştırılm ıştır. A raştırm a 16,17,19 yaşlarında 3 ki şi, y e tiş k in le rd e n de 5 kişi ü ze rin d e yapılm ıştır. Bu kişiler b ir hafta süreyle p ro te in siz d iy etle b eslen d ik ten sonra 12, 15, 18 ve 21 gm. protein alınacak şekilde etsiz yiyecek lerle beslenm işlerdir. Bu diyetlerin herbiri ayrıca 5 gm . d a sebze ve m ey v elerd en p ro tein sağlamıştır. Diyetler kg. başına 30 k a lo ri v e re c e k şekilde ay arlanm ıştır. A raştırm a sonuçlarına göre kg. b a ş ın a p r o te in a lın ım ı 0.45 gm . a yükseldiği zam an azot dengesi sağlana b ilm iş tir. D iy e tle rd e etsiz yiyeceklerdeki y u m u rta akından gelen protein m ik ta r ın ın a lın a n p ro te in in 1 /3 ü n d e n d a h a az olduğu hesaplanm ıştır. Bu tip y iy ec e k le rin p ro te in kalitesinin oldukça yüksek olduğu sonucuna v a rılm ıştır.
D ivertikü l H astalıklarının Diyetle Tedavisi
Y a k ın z a m a n la r a k a d a r k a lın b a rsa k ların divertikül hastalıklarında posası az y u m u ş a k d iy e t k u lla n ılm ak ta y d ı. Son yollarda bu tip hastalıklarda p o sası y ü k sek d iy e tle r k u llan ılm ası görüşü benim senmeye başlamıştır.
132 BESLENME V E D İY ET D E R G İSİ Bu yazıda, m iktarı yüksek ekm ek k u lla n ıla ra k h a z ırla n m ış posalı diyetin divertikül hastalıkları tedavisindeki etkisini o rta y a k o y m ak için y apılan çalışma an latılm ak tadır. A raştırm a, spastik kolon tip in d e d iv erti- külü olan poliklinik hastaları üzerinde yapılm ıştır. H a sta lığ ın ta n ıs ın d a , karın ağrısı, dışkılam ada değişiklik ve m ukus d u ru m u gibi g österg eler esas alınmış, divertikül oluşum u b u lu n m a y a n spastik ko lo n lu h a s ta la r araştırm a dışı bırakılm ıştır. Bu şekilde seçilen h a s ta la r ü z e rin d e e n az 6 ay ençok 3 yıl süre ile incelem e yapılm ıştır. Bu sü reler için d e h a s ta la r ın kendi seçtikleri besinler y a n ın d a g ü n d e 6 dilim kepeği yüksek ekm ek yemeleri sağlanm ıştır. D iyetlerin sindirilm eyen k a rb o n h id ra t o ra n ı % 4 olarak bulunm uştur.
Günlük alm an p roteinin % 54 ü n ü n kepeği yüksek ek m ek ten g eldiği görülm üştür. Bu tü r diyet tedavisi ile h a sta la rın % 71 in d e h a sta lık belirtileri önlenm iştir.
Fenilketonürili Çocuklarda Serum Lipidleri
Bu yazıda, fenilketonürili, tedavi edilmiş ve edilm em iş ç o c u k la rd a se ru m lipidlerinin d u ru m u n u o rtay a koym ak için y a p ıla n a ra ş tırm a a n la tıl m aktadır. A raştırm a 70 tedavi görm üş, 23 geç tan ınm ış ve te d a v i g ö rm e miş çocuk üzerinde yapılm ıştır. A yrıca 31 ço cukta k o n tro l g ru b u o la ra k incelenmiştir. H e r g ru ptak i çocukların diyetleri ile se ru m d a k i ko lestero l, total lipid ve yağ asidi analize edilm iştir.
Analiz sonuçları şöyledir: T ed av i görm üş ço c u k la rd a g ü n lü k k a lo ri nin % 10-14 ü proteinden, % 29-38 i y a ğ d a n ve % 48-62 side k a rb o n h id ratlard an gelm ektedir. T ed avi edilm em iş ç o cu k lard a p ro te in % 10-20 yağ % 19-36 ve k a rb o n h id ra tta % 49-69 o ra n ın d a en erjiy e k a tk ıd a bulunm aktadır. K ontrol g ru b u n d a k alo rin in % 14-17 sinin p ro te in d e n % 26-44 ü n ü n yağdan ve % 42-57 sinin de k a rb o n h id ra tta n sa ğ la n d ığ ı görülm üştür.
T edavi edilmiş ve edilm em iş fenilketonürili ç o c u k la rd a s e ru m kolesterol düzeyi norm al çocuklardan önem li derecede d a h a d ü şü k b u lu n m uştur. B unun y an ında to tal lipid düzeyinde g ru p la r a ra s ın d a b ir değişik lik görülm em iştir. T edavi edilmiş fenilketonürili ç o c u k la rd a lin o leik asid m iktarı norm allerden yüksek, palm itoleik ise d ü şü k b u lu n m u ş tu r. B unun y an ın d a norm al çocuklarda linoleik asid, ted av i gö rm em iş fenil- ketonürililerden d a h a yüksek düzeydedir.
Nutrition clLT 27/ 1973
© V itam in D M etabolitleri. Lowson, D . E. M . sayfa: 79.
İL G İN Ç YAYIN Ö Z E T L E R İ 133 © R a ş itiz m v e O ste o m a lac ia. S tam p , T . C. B. sayfa, 79.
© O steo p o ro sis. E x to n -S im ith , A. N . sayfa: 116. V ita m in D M etabolitleri
Bu y a z ıd a , d iy e tle a lın a n v ey a d erid e 7-dehidrokolesterolden ultraviole ışın la n m a sı ile o lu şa n v ita m in D n in karaciğer ve böbreklerde değişmeye u ğ r a d ık ta n s o n ra a k tiv ite gösterdiği anlatılm aktadır. V itam in D k ara c iğ e rd e 2 5-h idrok sik olekalsifero l’e (25-H CC) ve böbreklerde 1,25-dehid- ro k sik olek alsifero l’e (1 ,25 -D H C C ) dönüşm ektedir. Böbreklerdeki dönü- ş ü m p a r a tiro id ve k a lsito n in h o rm o n la rın ın denetim i altında yapılm akta d ır. K a n d a k i k a lsiy u m dü z e y in in düşm esi ile paratiroid horm onu salgılan- m a k ta ve b u n u n so n u c u o la ra k b ö b rek ler 1,25-DHCC yapım ını hızlan d ırm a k ta d ır . 1,25 D H C C , kalsiyum em ilim ini arttırm akta, kalsiyum a tım ın ı a z a ltm a k ta ve kem ik k alsiyu m un u m obilize ederek kan kalsiyum d ü z e y in in n o rm a le d ö n m esin i sağ lam ak tad ır. A raştırm a verileri 1,25 D H C C u n v ita m in D n in a k tif şekli o ld u ğ u n u işaretlem ektedir. Kemikte v e b ö b re k te 2 5 -H C C y o ğ u n lu ğ u yüksek olm asına karşın böbrekte 1,25- D H C C y a p ılm a o la n a ğ ı olm ad ığ ı z a m a n kem ik m obilizasyonunda etkisini g ö ste rm e m e k te d ir. Bu b u lg u la r re n a l osteodistrofinin tedavisinde yol gö sterici o lm a k ta d ır.
V ita m in D Yetersizliğinin Nedenleri
V ita m in D y etersizliğ in e bağ lı b ozukluklar bebek, çocuk ve gençlerde r a ş itiz m ; y e tişk in k a d ın la rd a d a O steom alacia ile ilgilidir. Yetersizliğin o lu şu m n e d e n le ri d iy et, h a v a kirliliği, yükseklik, deri pigmentasyonu ve y a ş a m a şekli ile ilgili o lab ilm ek ted ir. B unun yanında, çölyak ve benzeri in ce b a rs a k h a s ta lık la rı, kolestram in tedavisi, kısmi gastrektomi gibi d u r u m la r d a ra şitiz m ve osteom alacianın oluşum nedenlerindendir. Y ü k sek d o z d a a n tic o n v u ls a n t ilâ ç la r alan hastalarda osteomalasia ve ra ş itiz im y a ln ız v ita m in D em ilim in in azalm asına bağlı olarak oluşma- m a k ta fa k a t k a ra c iğ e r en zim lerin in kolekalsifeıolu aktif olm ayan şekle d ö n ü ş tü rm e le ri su retiy le p la z m a 25-H C C düzeyinin düşmesinden ileri g e lm e k te d ir.
R a ş itiz m ve O steom alacia
B u y a z ıd a , v ita m in D m etab o lizm ası özetlenerek raşitizm ve osteom alacia te d a v is in d e g erek li v ita m in D şekilleri ve dozları eleştirilmektedir. V ita m in D m e ta b o liz m a sı b o zu k lu ğ u n u n tedavisinde kullanılan yüksek d o z la r b a z e n ze h irle n m ey e yol açm ak tad ır. En iyi tedavi yolu ağızdan u y g u n d o z d a v ita m in D v erm ektir. 1.25 m g (50 000 ünite tabletlerin
134 BESLENME VE D İY E T D E R G İSİ ted avi için uygun olm adığı 0.25 m g (10 000) ü n ite v ita m in D 2 v e y a D 3 ve 0.1 m g. lık dihydrotachysterol d o zların ın k u llan ılm ası g e re k tiğ i ileri sürülm ektedir. T edav id e v itam in D m e ta b o litle rin e d ik k a t edilm esi gerektiği an latılm ak tad ır.
Osteoporosis
Y azıda, osteoporosis in tan ım ı ve özellikleri ile h a sta lık ta k i k e m ik k a y ıp ların ın oluşum u an latılm ak tad ır. H a stalığ ın o lu şu m u n u n e tk e n le rin d e n biri beslenm edir. D iyette, kalsiyum , v ita m in D , v ita m in C ve p ro te in in yetersizliği hastalıkla ilgili görülm ekted ir. A yrıca flu o rid le r ve g a s tro to m i de hastalığın oluşum unun etk en lerin d en d ir. A ğır osteoporisisi o la n h a s ta la rd a günlük 50 mg. sodyum flu o rid , 900 m g, kalsiyum ve h a fta d a iki defa 50 000 î. U lik vitam in D verilm esi ile iyi sonuç a lın d ığ ı b e lirtilm e k te d ir.
Q( The JVew England Journal o f M edicine CİLT 289/ 1973
© Protein H id ro lizatların ın Beyine Etkisi. O lm ay , J. W ., H O , O . L . ve Rhee, V. sayfa: 391.
© T anınm am ış Yetişkin F en ilk eto n ü ri H astalığ ı. P e rry , T . L ., H a n s e n , B., R ichards, F. M . ve Sokol M . sayfa: 395.
© Şişm anlıkta Plazm a G lukogan H o rm o n u . K alk ho ff, R . K ., G o ssain , V. V. ve M atu te, M . L. sayfa: 465.
Protein Hidrolizatlarının Beyine Etkisi
Son yıllardaki a ra ştırm a la rd a , g lu tam ik , a sp a rtik ve sisteik g ib i b e lirli asidik am ino asidlerin beyine olum suz etki y a p tık la rı r a p o r e d ilm iştir. B unun için p a re n tera l beslenm ede son y ılla rd a sık k u lla n ıla n p ro te in hidrolizatlarının b u y ö nden etkisi sıçan lar ü z e rin d e in c e le n m iştir. 10 günlük h a y v an lara kğ. başına g ü n lü k 20, 40, 60, 80, ve 100 m ik ro g ra m - lık kazein ve fib rin h id ro lizatları verilm iştir. K a z e in h id ro liz a tla rın ın her düzeyi, fib rin h id ro liz a tla rın ın 80 ve 100 m ik ro g ra m lık m ik ta r la r ı gelişen hipotalam usdak i sinir h ü c re lerin in a k u t d e je n e ra s y o n u n a sebep olm uştur. Bu bozukluk asidik am ino asitler a lın d ık ta n s o n ra h a y v a n tü rlerin d e görülen d u ru m a benzem ekted ir. İçin d e asidik a m in o a sitle r b u lu n m a y a n kontrollü am ino asit k arışım ları b ey in d e o lu m su z h iç b ir etki gösterm em işlerdir. Bu nedenle p a re n te ra l b e slen m ed e k u lla n ıla n h id ro liz a tla rd a asidik am ino asitlerin m ik ta rla rı k o n tro l e d ilm e lid ir. T anınm am ış Yetişkin Fenilketonüri Hastalığı
N o rm al zekâ gelişimi o lan yetişkinlerde fen ilk eto n ü ri h a s ta lığ ın a çok en d er rastlanır. Bu y azıd a 4 yetişkin kard eşte g ö rü le n ö n c e d e n t a n ı n m a mış ve tedavi edilm em iş fenilk eton ü ri d u ru m u a n la tılm a k ta d ır. B u n la r
İL G İN Ç Y A Y IN Ö Z F .T L E R t 135 d a n ü ç k a d ın ın n o r m a l z e k â gelişim i v a rd ır. Bu üç k a d ın fenil ketonürili o lm ıy a n 9 ç o c u k d o ğ u r m u ş tu r. Ç o c u k la rın hepsinde değişik derecede z e k â g e riliğ i g ö r ü lm ü ş tü r . B u n la rd a n ikisi a ğ ır psikiatrik hastalık göster d iğ in d e n h a s ta n e d e te d a v ile ri g erek m iştir. G özlem lere göre k ad ın ların ilk g e b e lik le rin in ilk g ü n le rin d e id r a r d a r u tin o lara k y ap ılacak ferrik k lo rid testi b a z ı z e k â g e rilik lerin i ö n lem ede y a rd ım cı olacaktır. Ş işm a n la r d a P la z m a Glukogan H orm on u Düzeyi
D ia b e ti o lm ıy a n şişm a n k a d ın la rd a p la z m a g lu kogan h o rm o n u aktivitesi ö lç ü lm ü ş h e r h a n g i b i r d eğişiklik gö rü lm em iştir. P ro tein ve k a rb o n h id rat a h n ım ın a k a rşı p a n k r e a tik alfa h ü c re le rin in çalışm ası n o rm al bulunm uş tu r. A lg in in v e rild iğ i z a m a n alfa h ü c re le rin in d uy arlığ ın ın neden arttığı ise b ilin m e m e k te d ir. Ş işm a n lık ta in su lin artışı olm asına karşın b u d u ru m g lu k o g a n d ü z e y in i e tk ile m e m e k te d ir.
N utrition and M etabolism CÎLT 15/15/ 1973
© A ilev i T ip I I H ip e rlip o p ro te in e m in in E rk en T anısı. G reten, H ,. VVengeler, H ., ve S a n d e rs, S. J . , sayfa: 128.
© Isıtılm ış P r o te in in S in d irim ve K u llan ılm a sı P ronczuk, A., Pawlowska D . ve B a rtn ik , J . say fa: 171.
A ilevi T ip II H iperlipoproteinem inin Erken Tanısı.
T ip I I h ip e rlip o p ro te in e m i atherosklerosisin erken oluşum unda önemli e tm e n le r d e n b iri s a y ıld ığ ın d a n d o ğ u m öncesi ve doğum sonrası devrede b u h a s ta lığ ın ta n ın m a s ı için b ir a ra ş tırm a yapılm ıştır. D ö rt A lm an kentin d e 1.323 y e n i d o ğ m u ş b e b e k te ko rd o n k an ın d a k i kolesterol m iktarları ta y in e d ilm iştir. A ra ş tırm a so n u ç la rın a göre hastalık % 1-8 o ran ın d a g ö rü lm e k te d ir. H a s ta lık d o ğ u m d a b ir çok bebekte tanınabilm ekte fakat
az s a y ıd a k i b e b e k le rd e ta n ın m a sı m ü m k ü n olm am aktadır. Is ıtılm ış Proteinlerin Sindirim ve Kullanım ı
P ro te in in , y ü k sek ısıd a işlenm esi besin değerini düşürm ektedir. Bu düşüş p r o te in le şek er a ra s ın d a o lu şan M a y la rd reaksiyonu iledir. Bu yazıda ısıtılm ış p r o te in in fare le rd ek i sindirilm e ve m etabolizm a d u ru m la rı a n la tılm a k ta d ır . O to k la v d a glikozla birlikte tutulm uş kazein ve fırında p işirilm iş kek fare le re y ed irilm iştir. M a y la rd reaksiyonu sonucu oluşan b ile şik le rin h e p s in in sindirilem ediğ i fak at b u m ad delerin em ilebildiği ve i d r a r la a tıld ığ ı g ö rü lm ü ştü r.
136 BESLENM E V E D İY E T D E R G İS İ Journal o f American Medical Association C,LT 226/ 1973
© H a fif ve İleri D erecedeki Ş işm anlıklar İç in R a sy o n e l D iy e t. T u llis, I. F. sayfa: 70.
© D iyetle Potasyum Y etersizliğinin Ö nlenm esi. N ag y , M . sa y fa : 87. H a fif ve İleri Derecedeki Şişm anlıklar îçin R asyon el D iyet Şişmanlık için diyet düzenlem ede iki husus d ü şü n ü lm e lid ir. (1) E n e rji harcam ası, (2) bireyin psikolojik d u ru m u . Ş işm an lığ ın o lu şm a s ın d a psikolojik ve davranış özelliklerinin rolü gittikçe ö n e m k a z a n m a k ta d ır. Bu nedenle şişm anlık tedavisi için d iy et d ü z e n le m e d e b u e tm e n le re d ik k a t etm ek zo ru nludu r. Şişm anlığın önlenm esi için d iy e t ve fiziksel h a re k e t esastır ve b u n ların iyi sonuç verm esi için b irey in d a v ra n ış la rın ın d eğiş tirilmesi gerekir. Fizyolojik ve Psikolojik o lara k h a f if ve ile ri d e re c e d e k i şişm anlıklar ayrıcalık gösterir. H a f if şişm anlık u z u n b ir sü re, h a r c a n a n d a n çok az m ik tard a fazla enerji a lm a k ta n ileri gelir. İle ri d e re c e d e k i şişmanlık ise uzu nca süre yüksek e n e ıji alın ım ı ve ru h sa l b o z u k lu k la r sonucu oluşur. Şişm anlığı tedav i edici d iy etin a n a h a tla r ı ş u n la rd ır. (1) Bireyin fiziksel canlılığını karşılayab ilm ek için g ü n d e 3 v e y a 4 ö ğ ü n yenm elidir. H e r öğün yem ek en az 300 k alori sa ğ la m a lıd ır. A r a la r d a h iç bir şey yenm em eli, gü nlük fiziksel h a re k e t a rttırılm a lıd ır. A z a r a z a r uzunca sürede zayıflam a önerilm ek ted ir. H a f if ş işm a n lık la rd a (% 10-15) 2 h aftad a yarım kg. k a d a r za y ıfla m a iyidir. İle ri d e re c e d e ş iş m a n lık la rd a diyet bireyin psikolojik d u ru m u ve d a v ra n ışla rı d ik k a te a lın a ra k d ü z e n lenm elidir. D iyetini u zu n süre uyg u lam ası için b ire y in u y a rım ı ve k e n d i kendine harekete geçirilm esi ileri d erecede kısıtlanm ış d iy e t d ü z e n le m e den d ah a y ararlıd ır. U y g u n fiziksel h a re k e t y a p m a sı için şişm a n kişi uyarılm alıdır. Bazı çalışm alar, h ekim ve d iyetisy en in d e n e tim in d e 20-35 kişilik g ru p la r şeklinde tedavi ö rg ü tlen m esin in y a ra rlı o la c a ğ ın ı b e lir t m ektedirler.
Diyetle Potasyum Yetersizliğinin Ö n len m esi
K onjestif K alp hastalık ların d a yem ekler içerisine p o ta s y u m b ik a r b o n a t eklenm esinin a n ti asit etkisi ile sindirim i z o rla ştıra b ile c eğ i ve b u n e d e n le uy g ulam anın doğru olm ıyacağı b elirtilm ek ted ir. P o ta sy u m ek sikliğ ini önlem enin en iyi yolu d iy ette kepeği a y rılm am ış ta h ıl, m e y v e , sebze, et ve ceviz ve benzeri p o tasy u m d a n zen g in y iy ecek lerin b u lu n d u r u l m asıdır.
İL G İN Ç Y A Y IN Ö Z E T L E R İ 137 & Cereal Chemistry clLT 5°/l97S
© T i c a r i B u lg u r u n L y sin le Z enginleştirilm esi. S houp, P. K ve H erry, W . E . sa y fa : 571.
T ic a r i B ulgurun L ysinle Zenginleştirilm esi
H a y v a n d e n e y le ri, y ü k sek p ro te in li b u lg u ru n , n o rm a l b u lg u r yerine k u lla n ıld ığ ın d a , fa z la b ir besleyici y a ra r sağlam adığım gösterm iştir. B u n u n la b e r a b e r , yü k sek p ro te in li b u lg u ra lysin eklendiğinde büyüm ede ö n e m li d e re c e d e b ir y ü k selm e g ö rü lm ü ştü r. B una göre, b u lg u r diyetteki p r o te in in in te k k a y n a ğ ı ise yüksek p ro te in li b u lg u r lysinle zenginleştırıl- m e d iğ i ta k d ir d e ek b ir besleyici d eğ eri yoktur. B una karşın, yüksek p ro te in li b u lg u r, lysin g e re k sin im in i k arşılay an diğer yiyeceklerle yenildiği z a m a n d a a y n ı şekild e besleyici y a ra r sağlam ıştır.
0 Diabetes, c t L T 2 2 / 7 1 3 / 1 9 7 3
© T r ip t o f a n ’ın H ip o g lise m ik Etkisi. M c. D aniel, H . G. Boshell, B. R. v e R e d d y , W . J .
T r ip to fa n m H ip o g lisem ik Etkisi
T r y p to p h a n m e ta b o liti o la n q u in o lin ic asitin gluconeogenesisi bloke e d e n m e k a n iz m a s ın ı a ç ık la m a k ve fizyolojik ve patolojik koşullar altında b u s ü re ç te k i e tk isin i ta y in etm ek için sıçan deneyleri plânlanm ıştır. D a h a ö n c e k i ç a lış m a la r, ciğerdeki 10-4 y o ğ u n lu ğ u n d a quinolinic asitin, g lu co n e o g e n e sis d e h ız sın ırlayıcı b ir enzim olan p-enolpruvate carboxy- k in a se fa a liy e ti ü z e rin d e d ü zen leyici b ir etkisi old uğ un u ve try p to p h an ın d ia b e te s m e llitu s ’d a q u in o lin ic asite dönüşm esinin azaldığını göstermiştir. B u ç a lış m a d a değişik m ik ta rla rd a k i try p to p h a n ın , oxalacetatein p-enol- p r u v a t e ’a d ö n ü şm e sin d e k i etkileri ve b u dönüşm eyi etkilem ek için g e re k li q u in o lin ic asit d ü zey i belirtilm ek tedir. K araciğ er h e r g ram ın d a 43 m cg . q u in o lin ic a sit içerd iğ in d e, gluconeogenic a ra ü rü n lerin in düzeyin d e b ir d e ğ işm e m e y d a n a gelm iştir. Bu düzeye, L -try p to p h am n aşağı y u k a rı g ü n lü k d iy e t a lın ım ın ın d ö rtte biri k a d a rın ın in tra p erito n e l y o lu y la , y a rısı k a d a rın ın d a in tra g astric yoluyla kullanılm asıyla erişilmiş tir. H e m d iy a b e tli, h e m cortison tedavisi görm üş h ay v a n la r try p to p h a n ın q u in o lin ic asite d ö n ü şm esin d e belirli b ir azalm a gösterm işlerdir. K linik u y g u la m a y ö n ü n d e n h e r iki patolojik d u ru m d a d a niasin gereksinim i en a z ın d a n iki k a t o lm a k ta d ır. Bu nedenle en sınırlı diyetlerde bireyler (tıp k ı H a r tn u p h a s ta la rın ın p elleg ra o lu şu m una m eyilli o ldukları gibi) n ia s in y e te rsiz liğ in e çok d a h a fazla d u y arlıd ırlar.
138 BESLENME VE D İY ET D ERG İSİ Q f Food Technology c lLT 27/55/1973
© Aseptik Paketlem enin K im yasal Sterilizasyonu R iester, B. W . Aseptik Paketlemenin K im yasal Sterilizasyonu
A m erika Birleşik D evletlerinde, düşük asitli yiyeceklerin aseptik p a k e tle n m esinde kim yasal sterilizasyonun, ticari o lara k k u lla n ılm a d a n önce em in b ir yol olduğu doğrulanm alıdır. Bu süreç Batı A lm a n y a ’d a k u lla n ıl m aktadır. 1973 T e m m u zu n d an bu y an a düşük asitli yiyecek im a la tç ı larının FD A (A m erikan Besin ve ilâç yönetim i) ne k a y ıt y a p tırm a la rı ve h e r ü rü n (im âlat) için b ir m uam ele p ro g ram ı h azırlay ıp , b u im â la tın yeterliliği hakkında bilimsel delil sağlam aları isten m ek tedir. S ü rece ek olarak paketin b ü tü n lü ğ ü de düşünülm ektedir. B irinci a d ım , k im y asal sterilizasyonun paketlem e m ad delerin in k ap alı tu ta b ilm e y e te n e ğ in i etkileyip etkilem ediğini tay in etm ektir. A yrıca, p a k e tin tü m d a y a n ık lılı ğının dağıtım ve m uam ele sırasında zedelenm esi de d e ğ e rle n d irilm e lid ir
(bazıları paketlerin açıkça satıcılar tara fın d a n b o z u ld u k la rın ı b e lirtm e k tedirler) . FD A bu gelişimi engellem ek istem ekte, fak a t sterilizasyon m u a melelerindeki önem li değişikliklerin kesif b ir şekilde h e d e f a lın a ra k in c e lenmesi ve tüketicinin korunm asına in an m a k ta d ır. H a le n A m e rik a B ir leşik Devletlerinde bilinen ticari işyerleri için hiçbiri ne p a k e tin kim y asal sterilizasyonu ne de düşük asitli yiyeceklerin lehim li k u tu la rd a k i o d a sıcaklığında dağıtım ı ile ilgilenm em ektedir.
Ql Journal American o f the O il Chemistry Society c lL T 5° /1973
© Eritilmiş Hexitollerle Isı M uam elesinden Geçm iş S ert K a b u k lu Yemişlerin Sağlığa U ygunluğu, Alfın, S latter, R . B. W ells, P., M ergood, L. ve M elnick, D. sayfa: 348.
© Pişirme O rtam ı O larak H exetoller. W altking, A. E., Bleffert, G . W ., Brickman, L., ve Wells, P. R . sayfa: 353.
© Bazı M argarinlerin L ipid Bileşimi. C a rp e rter. D. L. ve Slover, H . T . sayfa: 372.
Eritilmiş Hexitoller ve Kuru Yem işler
H exitollerden, sorbitol ve m an n ito l k atı y ağ lar gibi yüksek d e re c e le rd e erirler. K a tı y a ğ lard an ayrı o larak b u n la r o k sid atif b o z u lm a y a k arşı d uyarlı değillerdir. S ert kab uk lu yem işlerin b u y a ğ o lm a y a n o r ta m d a kavrulm aları (roasting) önerilm ektedir. B unun için b ir h ex ito ller k a rışım ı kullan arak (ağırlık esasına göre 80 kısım m an n ito l ve 20 kısım so rbito l) elde edilen son ü rü n ü n sağlığa u y gu n lu ğ u nu tay in d e biyolojik d e n e y le r planlanm ıştır. K u ru kavrulm uş y e r fıstığı ile klasik y ö n tem le açık h a v a d a kavrulm uş yer fıstığı, y er fıstığı ezmesi k ıv am ın a gelen e d e ğ in
İL G İN Ç Y A Y IN Ö Z E T L E R İ 139 ç e k ilm iş v e h id ro je n e y e r fıstığı y ağ ı ile stabilize edilerek sıçanlara veril m iş tir. E ritilm iş h e x ito l k a rışım ın d a kavrulm uş yer fıstığında hiçbir to k sik m a d d e b u lu n m a m ış tır.
P iş ir m e O r ta m ı O larak Hexitoller
M a n n it o l v e s o rb ito l y u k a rd a a n la tıld ığ ı gibi yer fıstığını kavurm ak için k u lla n ılm ış tır . Ç iğ y e r fıstığı b ir d e rin y a ğ k ızartm a tavasında 330°F de h e x ito l k a rış ım ın d a k ıza rtılm ıştır. 82 saatlik birçok tek rarlarla kullan ı lm a d a n s o n ra o r ta m d a n b ir ö rn ek alınm ıştır. Ö rnekte önem li b ir b o z u lm a (d e te rio ra s y o n ) ve hexitol k om p o n an tların ın difrensiyal a y ır m a k a lo rim e tre s i, g az lik it k ıo m ato g rafisi ile analiz edilen polyol ö r n e k le r in in h iç b ir in d e ö n em li d erecede osidatif indirgem e ürünleri g ö r ü lm e m iş tir.
S e ç ilm iş M a rg a rin lerin Lipid Bileşimleri
T ü k e tic iy e s u n u la n s e rt ve y u m u şa k m arg a rin le ri temsil eden on m argarin ö r n e ğ in in b ile şim le ri a n a litik y ö n tem lerle araştırılm ıştır. A nalizler, total y a ğ a siti b ile şim i, d o y m am ış y a ğ asitlerinin doym uş yağ asitlerine o ran la rı, m o n o e n ve d ie n frak siy o n ların ın to ta l trans ve cis içeriği, m onoen iz o m e rle rin d e çift b a ğ ın y eri, birleşim yüzdesi, trigliseridlerin 2 d u ru m u n d a y a ğ a s itle rin in d ağ ılım ı, tokofeıol içeriği, ve alfatokoferolun d o y m a m ış y a ğ a sitle rin e o ra n la rın ı kapsam ıştır. Beklendiği üzere y u m u ş a k m a r g a r in le r d a h a fazla doym am ış yağ asitleri içerm ekte d irle r. F a k a t y u m u şa k m a rg a rin le rin tü m ü n ü n , tüm sert m argarinler d e n d a h a fa z la d o y m am ış y ağ asitleri içerdiği söylenemez. A spur (yabancı s a fra n ) y a ğ ı iç e re n m a rg a rin en yüksek doym am ış-doym uş yağ oranına s a h ip b u lu n m u ş tu r. B u lu n a n tokoferol şekilleri orijinal bitkisel yağın n ite liğ in i ta ş ım a k ta d ır, ve alfa-tokoferolun doym am ış yağ asitlerine o r a n l a r ı h e r g r a m için 0.1 d e n 0.5 m gr. a k a d a r değişm ektedir. M arg arin le r a y n ı z a m a n d a tra n s doym am ışlığı, izom erlerin yerleşimi ve trigliserid le r in y a p ıla n m ik ta r ın d a d a b irb irin d e n ayrılm aktadır.
Çf N e w England Journal Medicirıe CİLT 28°/1973
© H a f i f V ir a l H a s ta lık ta K a rb o n h id ra t M etabolizm ası Bozukluğu R a y fie ld , R . J . C u rn o ce, R . T ., George, D. T . ve Beisel, W . R. sa y fa : 618.
© R e n a l Y e tm e z liğ i O la n H a s ta la rd a T u ru n çg il Suyu. Levy, N ., Boxer, J . v e C a r te r , A . sayfa: 753.
140 BESLENME VE DİYET D ERG İSİ
H a fif Viral Hastalıklarda Karbonhidrat M etabolizm ası
N o rm a l kişilerde bakteriyal enfeksiyonlar, hiperglisem i ve glikoz to leran sı bozulm asını yükseltm ekte, diyabetik h a sta lard a ise insulin g ereksin im ini a rtırm a k ta d ır. O n norm al, şişm an olm ayan erkekte kum sineği h u m m a s ı n ın (h afif kendi kendini sınırlayıcı b ir viral hastalık) glikoz to leran sı ve g likoregulatör horm o n lard ak i d inam ik değişikliklerle b irlik te a ra ş tırıl m ıştır. Enfeksiyonla k arb o n h id rat m etabolizm asında önem li değişiklik ler görülm üştür. Yükselmiş açlık serum glikoz d eğerlerinin yükselm esi, glikoz toleransının azalm ası h a fif ve h ip er insulinem ia, h a sta lığ ın ateşli devresindeki glucagen, glicocorticoidler, büyüm e k o rm o n u ve serbest yağ asitleriyle ilişkili bulunm uşlardır.
Renal Yetersizlikte Turunçgıl Suyu
R enal yetm ezliği olan h astalar için diyet sıkıcıdır. T u ru n ç g ille rin suyu yüksek potasyum içerdiğinden verilm em ektedir. Bu n ed enle p o rta k a l ve greypfruit suları ikili değiştirm e reçinesi ile m uam ele edilerek h a z ır la n mıştır. Sodyum polistiren sulfonat ve Dow ex 50 W . ile m u am e le ed ilen turunçgil suyunun lezzeti tam am en d o y u ru cu d u r. D ow e 50 W , h e m potasyum hem sodyum içeriğini düşürm ek tedir. E ğer toksik etk ileri olmazsa, hastalar için bu yöntem lerle düşük p o tasyum lu ve so d y u m lu turunçgil suları hazırlanabilecektir.