• Sonuç bulunamadı

Halk Kültürünün Türk Halk Oyunları Bölümü ile Sınıf Öğretmenliği Bölümü Öğrencilerinin Kişilik Gelişmesine Etkisi Üzerine Bir Karşılaştırma Denemesi/Yrd. Doç. Dr. Metin Yaman Yrd. Doç. Dr. Metin Yaman

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Halk Kültürünün Türk Halk Oyunları Bölümü ile Sınıf Öğretmenliği Bölümü Öğrencilerinin Kişilik Gelişmesine Etkisi Üzerine Bir Karşılaştırma Denemesi/Yrd. Doç. Dr. Metin Yaman Yrd. Doç. Dr. Metin Yaman"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

G‹R‹fi

Ekonomik geliflme ile sosyal gelifl-menin bir arada ele al›nmas› gere¤inin önem kazand›¤› günümüzde; toplumda insan kaynaklar›n›n geliflmesi de büyük önem tafl›maktad›r. Gençlerimizin gü-nün flartlar›na uygun olarak yetiflmesi etkili ve verimli biçimde, topluma kat›l-ma imkânlar›n›n art›r›lkat›l-mas›, kalk›nkat›l-ma- kalk›nma-n›n sosyal boyutu yönünden gereklidir.

Gençlerimizin her yönden geliflmifl birer fert olarak, topluma

kazand›r›lma-lar› gençli¤in korunmas› politikakazand›r›lma-lar›n›n temel hedefidir.

Toplumca, yetifltirilen gençlerin ekonomik, sosyal, kültürel ve ruhsal yönlerden daha yeterli hayat flartlar›na sahip olmalar› ça¤dafl toplum ve demok-rasi düflüncesinin temel amac›d›r. Toplu-mun zaman içinde kendi süreklili¤ini sa¤layabilmesi bireylerinin sa¤l›kl› ve kifliler aras› iletifliminin uyumlu olmas› ile mümkündür.

Uyum, genelde bireyin çevresi ile

‹LE SINIF Ö⁄RETMENL‹⁄‹ BÖLÜMÜ Ö⁄RENC‹LER‹N‹N

K‹fi‹L‹K GEL‹fiMES‹NE ETK‹S‹ ÜZER‹NE B‹R

KARfiILAfiTIRMA DENEMES‹

A Comparative Study on the Effects of Folk Dance over the Personality

Development of the Department of Elementary School Teacher Students.

Yrd. Doç. Dr. Metin YAMAN*

ÖZET

Bu çal›flma ile halk kültürünün Sakarya Üniversitesi Devlet Konservatuar› Türk Halkoyunlar› Bölü-mü ile Sakarya Üniversitesi E¤itim Fakültesi S›n›f Ö¤retmenli¤i BölüBölü-mü ö¤rencilerinin kiflilik geliflimi üze-rindeki etkilerinin karfl›laflt›r›lmas› amaçlanm›flt›r.

Araflt›rmada Eysenck kiflilik envanterinden deneklerin ald›klar› puanlar tespit edilmifl buna dayal› olarak psikolojik, nevrotik, d›fladönüklülük-içe dönüklülük ve yalan özelliklerine göre de¤iflkenlik gösterip göstermedikleri tespit edilmeye çal›fl›lm›flt›r.

Anahtar Kelimeler

Halk Kültürü Kiflilik özellikleri, Halk oyunlar›, S›n›f Ö¤retmenli¤i ABSTRACT

This study aims to analyze the effects of the puclic culture on the personality development of the stu-dents attending to Turkish Folk Dances Department of State Conservatory School and Primary Education Department of Education Faculty in Sakarya University. In this research the scores, which are derived from Eysenck personality inventory, of the surveyed students are calculated, and the differences between psycho-logic, neurotic, extravagancy – intravagancy and lying characteristics of them is tried to be pointed out.

Key Words

Public Culture, Personality Traits, Folk Dances, Primary Education

(2)

sa¤l›kl› iletiflim kurmas› ve bunu geliflti-rip sürdürmesi olarak anlafl›lmaktad›r (Popkin 1989: 17). E¤itim ortam› da bu iletiflimin en yo¤un yafland›¤› alanlar-dan biridir (Tezcan 1981: 1–2).

E¤itim kültürel unsurlar› da içer-mektedir. Bireylere milli kültürünü, ta-rihini ö¤reten, ça¤›n gereklerine göre ge-reksinim duyaca¤› donan›mlar› sa¤laya-rak küresel rekabete haz›rlayan bir e¤i-tim sistemi hem küreselleflmenin artt›r-d›¤› rekabete baflar›y› getirecek hem de kültürüne ve de¤erlerine sahip ç›kacak bireyler yetifltirecektir. Gerçekten milli bir e¤itim sistemi, bireylerin kültürleri ve kimlikleri ile ilgili bilinç seviyelerini art›racak, dünya ile etkileflimleri sonucu kimliklerini korumalar›na imkan vere-cektir (O¤uz 2003: 47).

Kültür, bir toplumun sahip oldu¤u maddi ve manevi de¤erlerden oluflan öy-le bir bütündür ki, toplum içinde var olan bir çeflit bilgiyi, ilgileri, çekinceleri, de¤er ölçülerini, genel e¤ilim, görüfl ve düflünce ile her çeflit davran›fl flekillerini içine al›r. Bütün bunlarla birlikte, o ce-miyet mensuplar›n›n ekserisinde müflte-rek olan ve onu di¤er cemiyetlerden ay›rt eden özel bir hayat tarz› sunar (Turhan 1969: 56).

Türk kimli¤inin ve Türk halk haya-t›n›n bir parças› olan Türk evleri, avlu-su, cumbal› çerçeveleri, harem ve selam-l›klar›, misafir odalar›, gömme dolaplar›, her yatak odas›na gizlenen banyolar›, döfleme tarzlar›, mutfak al›flkanl›klar› ile bize ait oldu¤unu düflündü¤ümüz bir kültürün ve hayat›n yafland›¤› ve böyle-ce ulusal kal›t›m›n korundu¤u mekân-lard›r. Çarfl›m›zdaki demirciler, bak›rc›-lar, urganc›bak›rc›-lar, yorganc›bak›rc›-lar, semerciler… bizim kültürümüzü el sanat›na dönüfltü-rerek yaflat›yorlard›. Bugün Türk kimli-¤ini tan›mlarken ne giyime ne mimariye vurgu yap›yoruz ne de el sanatlar›m›-za… K›sacas›, giyimde, iç (evlerin bö-lümleri, eflyalar›) ve d›fl (apartman, site ve villa) mimaride, mutfakta, sanatta

(özellikle, sinema ve müzik) küresel bir tutum egemen oldu (O¤uz 2003: 22).

Kimlik olarak ifade edilen ö¤eler ki-flilik temellerinden kaynakl›¤›ndan, ba-¤›ms›z de¤illerdir (Özyurt 1995). Kiflilik, bireyin belirgin, de¤iflmeyen ve tutarl› olan özelliklerinin tümünü ifade eder (Aytaç 2001). Kiflili¤in oluflmas›nda ge-netik, aile ve aile d›fl› faktörler, toplu-mun beklentileri ve toplumsal uyum için gereklilikler, gibi bir çok etken rol oyna-maktad›r.

Kiflilik özellikleri, iyi – kötü, faal – durgun, at›lgan – çekingen, güvenilir – flüpheli gibi birbirine z›t s›fatlar halinde ifade edilebilir. Türkçede 10 – 15 binin üzerinde kiflilik özelli¤i oldu¤u kesindir. ‹ngilizcede yap›lan araflt›rmalar bu ra-kam›n 20 binin üzerinde oldu¤unu orta-ya koymufltur (Cücelo¤lu 1992: 417).

Fert olarak ele al›nd›¤›nda Türk’ün belli bafll› özellikleri, sözünde duran, ya-lan yere yemin etmeyen, mertli¤e, aç›k yüreklili¤e, aç›k sözlülü¤e sayg› duyan; onuruna düflkün, hem dünyevili¤e hem uhrevili¤e önem veren, teflkilatç›, ada-letle yöneten, fert ve toplum menfaatle-rini birbirine paralel kabul eden, hem yar› göçebeli¤e hem yerleflik hayata yat-k›n, Türk’e has ‹slami yaflama flekilleri olan insanlar fleklinde s›ralanabilmekte-dir.(Erkal 1994:135). Bütün bunlar dik-kate al›nd›¤›nda genel olarak Türklerin; iyi, faal, at›lgan, güvenilir gibi kiflilik özelliklerine sahip oldu¤u söylenebilir. Bu güzel özellikleri, maddi ve manevi de¤erleri günümüzde de koruyarak, ça-¤›n de¤iflen ve geliflen flartlar›na özün-den uzaklaflmadan uyum sa¤layabilen, Türk toplumunun Türk kimli¤i ve Tür-k’e has kültürel de¤erleri temsil edebi-len bireylerin yetifltirilmesi Milli bir flu-ur ve sorumluluk gere¤i yap›lmal›d›r.

Bugünün kültürü, geçen kuflaklar›n çabalar›n›n ve tecrübelerinin ürünüdür ve halen yaflayan insanlar›n tecrübeleri-ne göre de¤iflir ve zenginleflir. Kültür bizzat kendi kendisini belirler. Kültür özellikleri, birbiri üzerine etki yapar;

(3)

bundan yeni kombinezonlar ve sentezler meydana gelir. Her sosyo-kültürel sis-tem, flüphesiz çevresinden etkilenmekte-dir. Farkl› kültürler aras›ndaki etkile-flim neticesinde de¤ietkile-flimlerden baflka ay-n› toplumun kültürüde zaman içinde sü-rekli olarak de¤iflir. Kültür daima de¤i-flen, dinamik bir muhtevad›r. Geliflen ih-tiyaçlar, yeni tecrübeler, gelen yeni ku-flaklar›n ihtiyaçlar› kültürü de¤ifltir-mektedir.(Dönmezer 1990: 116)

Bu h›zl› de¤iflim ortam›nda ülkemiz bir taraftan bilim ve tekni¤in üst nokta-s›n› yakalama çabas›ndad›r. Di¤er taraf-tan varl›¤›n› korumak, sürdürebilmek ve geliflmifl ülkelere yetiflebilmek için zorlu bir mücadele vermektedir. Ülkemi-zin ortak ve temel bir mesele olarak çö-zümlemeye çal›flt›¤› konular›n bafl›nda, yeni kuflaklar› en iyi biçimde e¤itmek ve yetifltirmek yoluyla gelecekteki ortama uyum sa¤lamalar›na imkan haz›rlamak-t›r.

Ancak kültürel de¤erler korunmaz ise küreselleflme ve bat›l›laflma u¤runa bu kiflilik özelliklerinin de giderek ken-dine z›t s›fatlarla bezenece¤inden endifle edilmelidir.

Sa¤l›kl›, kendinden emin, ne istedi-¤ini bilen bir gençli¤in yetiflmesi bireyle-re bu f›rsatlar› tan›yacak uyumlu ve sa¤l›kl› ortamlar›n yarat›lmas›yla müm-kün olur. Günümüzde insanlar aras›nda iyi ve olumlu iliflkiler psikolojik sa¤l›¤›n temel belirtilerini oluflturmaktad›r. Bi-reyin çevresine dengeli ve sa¤l›kl› bir uyum sa¤lamas› onun baflkalar›yla iyi iliflkiler içinde olmas›n› sa¤larlar. Yetifl-mekte olan gençlerin uyumlu ve mutlu olmalar› en do¤al haklar›d›r.

Bu yüzden e¤itim alan›nda çok çe-flitli araflt›rmalar yap›lmaktad›r. E¤itim araflt›rmalar› ö¤rencilerin davran›flla-r›nda en etkili kiflinin ö¤retmen oldu¤u-nu göstermifltir. Toplumun e¤itim sevi-yesinin yükseltilmesi ve kalk›nman›n sa¤lanmas› için, ö¤retmenlerin görevle-rini isteyerek, severek yerine getirme-siyle mümkündür. Çünkü ö¤retmenlik

mesle¤i sevgi olmadan yap›labilecek bir meslek de¤ildir.

Bireyin içinde bulundu¤u meslekle kiflilik özellikleri birbiriyle ilgili olabilen konulard›r. Ö¤retmenin, rehberin, lide-rin kiflili¤i gençler aç›s›ndan önemlidir. Çünkü yetiflmekte olan gençler ö¤ret-menlerini ve liderlerini iyi bir model ola-rak alg›lamaktad›rlar.

Gelece¤imizin garantisi çocuklar›-m›z›, zihinsel, sosyal ve kültürel olarak yetifltirecek olan ö¤retmen aday› s›n›f ö¤retmenli¤i bölümü ö¤rencileri ile gençlere yeteneklerini gelifltirmede li-derlik edecek Türk halk oyunlar› bölü-mü üniversite ö¤rencilerinin kiflilik özel-likleri bu araflt›rman›n konusunu olufl-turmufltur. Kültürün kiflilik özellikleri üzerindeki etkileri ile bölümler aras› farkl›l›klar da konunun problemini olufl-turmaktad›r.

KÜLTÜR

Teknolojik geliflmenin aileye, sosyal iliflkilere, üretim iliflkilerine etkileri ol-du¤u muhakkakt›r. Bizim toplumumuz-da toplumumuz-da yaklafl›k iki as›rd›r bat›l›laflma yo-lunda gösterilen çabalar bir tak›m kül-türel de¤iflmelere, ticari ve teknolojik yeniliklere neden olmufltur. (Sezen 1993).

Tarihin derinliklerinden süzülüp gelen, zaman›n ve ihtiyaçlar›n do¤urdu-¤u, fluurlu tarihlerle, manal› ve zengin bir sentez oluflturan, sistemli ve sistem-siz bir flekilde nesilden nesle aktar›lan, bu suretle her bir insanda mensubiyet duygusu, kimlik fluuru kazan›lmas›na yol açan, çevreyi ve flartlar› de¤ifltirme gücü veren, nesillerin yaflad›klar› zama-na ve gelece¤e bak›fllar› s›ras›nda geçmi-fle ait at›f düflüncesi gelifltiren, inan›flla-r›n, kabullenifllerin, yaflama flekillerinin bütününe, kültür denmektedir. Bunun bir millete has olan› milli kültür olmak-tad›r. Kültürle ilgili olarak bir de ‘milli kültür’ kavram›ndan bahsetmek yerinde olacakt›r. ‘Milli kültür, di¤er toplumlar-dan farkl›l›¤› ortaya koyan, milli

(4)

karak-terin meydana getirdi¤i kültürdür’. (Öz-yurt 1995).

Kültür, maddesi ve üslubu ile haya-t›n bütünüdür. Kültürel kimlik ise bu bütünün gelenek, görenek ve e¤itim yo-luyla kifliye kazand›rd›klar› ve bunun fluuru olmaktad›r. (Özyurt, 1995)

Toplumlar, kültürleri ile yaflayan varl›klard›r. Her yaflayan varl›k gibi on-lar da içinde bulundukon-lar› ortamla etki-leflim içerisindedir. (O¤uz, 2003:22)

Bu günkü dünya, bireyi toplum içinde daha güçlü hale getirmifl ve öne ç›karm›flt›r. Bireylerin bilinç seviyesi, toplumun bilinç seviyesini belirlemekte-dir. Toplumsal denge bireyden yana kay-d›kça e¤itimin önemi daha da artmakta-d›r. (O¤uz, 2003:47)

Uzun y›llardan beri Türk toplumu-nun yaflant›s›n›n bir parças› olma özelli-¤ini korumufl, halk bilimimizin en önem-li unsurlar›nda birisi olan halk oyunlar›-m›z, bazen dü¤ünlerimizi, bazen har-man sonu, hasat sonu sevincimizi, bazen vatan borcumuzu ödemeye giden gençle-rimizin durumunu, k›vanc›n› ve kimi za-man da günlük u¤rafl›y› yans›t›r (Kes-kin,1988:102).

Ero¤lu’nun “Ait oldu¤u toplumun kültür de¤erlerini yans›tan, bir olay›, bir sevinci, bir üzüntüyü ifade eden, orijini itibariyle din ve büyüyle ilgili olan, mü-zikli ( Bir müzik aleti eflli¤inde ve ya bir müzik aleti olmaks›z›n el ve ayaklarla tempo almak, tutmak suretiyle) olarak, tek kifli veya gruplar halinde icra edilen, ölçülü, düzenli hareketlerdir”(Ero¤lu, 1988:124) fleklinde tan›mlad›¤› halk oyunlar› kültürün gerçek bir yans›mas›-d›r.

Halk oyunlar›, kültür miras› olarak kuflaktan kufla¤a devredilmektedir. Za-manla do¤al sahnesinden al›narak, mo-dern sahneye getirilmifl olan halk oyun-lar›, dünyada ve Türkiye’de profesyonel çal›flmalarla sahne sanatlar› aras›na al›nm›flt›r. Günümüzde halk oyunlar›-n›n, modern sahne sanatlar› aras›na al›nd›¤›n› ve çeflitli uzmanlar›n da bu

konu üzerindeki çal›flmalar›n› gözlemle-mekteyiz.(fienel, 1992: 283.)

Bizim danslar›m›z›n güzelli¤i ve çe-flitlili¤i pek çok milleti k›skand›racak kadar zengindir. Türk halk danslar› eski uygarl›klar›n tesiri alt›nda kalm›fl olabi-lir. Fakat Türklerin fethetmifl oldu¤u ül-kelere yapm›fl oldu¤u tesir elbette ki al-t›nda kalm›fl oldu¤u tesirden çok daha fazlad›r.(Do¤anç, 1970: 18)

K‹fi‹L‹K:

Kiflilik, psikoloji alan› içinde ele al›-nan ve üzerinde en çok araflt›rma yap›-lan konulardan birisi olarak görülebilir. Çok yönlü bir kavram olan kiflili¤in; bi-reylerin incelenebilir ve ölçülebilir dav-ran›fllar› dikkate al›narak ortaya konan davran›flsal yönü, toplumsal aç›dan in-celenmesine iliflkin sosyal yönü ve kiflili-¤i oluflturan dinamik güçlerin ele al›n›p incelenmesine yönelik olarak da derinlik psikolojisi yönü vard›r.

Kiflilik, kiflinin özelliklerini ortaya koyan hususlar›n tümünün oluflturdu¤u bir sistemdir. Birey sahip oldu¤u özellik-lere dayanarak, kendini baflkalar›ndan ay›rt eden ö¤eleri ortaya koyar. Kiflilik-ten söz etmek her insan›n bir ve tek ol-du¤unu belirtmektir. (Eren 2000: 68)

Eysenck’in kiflilik tan›m› flöyledir. “(Kiflilik), Kal›t›m ve çevre ile belirlen-mifl uzviyetin fiili veya potansiyel davra-n›fl bütünüdür. Kiflili¤in yap›s› ve gelifl-mesi zeka, karakter, mizaç ve bünye’den oluflan dört esas bölgenin karfl›l›kl› etki-leflimleriyle olur. (Evrim 1967: 99 – 100)

Bu araflt›rmada kiflili¤in uygulana-bilir, iflletilebilir ve anlaml› bir flekilde saptanabilir yani ölçülebilir oldu¤u var-say›m› üzerine yap›land›r›lm›flt›r. Birçok araflt›rmac› ve bu varsay›m› desteklemifl ve kiflili¤i nitelemek, kiflili¤in parçalar›n› ölçmek ve tan›mlamak ve kiflilik de¤er-lendirmelerine ba¤l› olarak davran›flsal sonuçlar› önceden tahmin etmek için u¤-raflm›fllard›r. Araflt›rmac›lar bireylerin nitelik, nicelik ve kifliliklerini en objektif flekilde araflt›rabilmek amac›yla testlerin gereklili¤i üzerinde durmufllard›r.

(5)

Bireyin baflar›s› için gerekli olan bilgi, kuramsal veya uygulamal› olarak test edilebilir. (Öztürk 1995: 73)

Yetenek testleri, kiflinin yeterli bir e¤itimle belli bir mesle¤i ö¤renmek için do¤ufltan yetene¤i ve kapasitenin olup olmad›¤›n› ö¤renmek için uygulan›r. (Fillippo 1982: 162)

Kiflilik testlerini basit olarak ifade etmek gerekirse, bu testler insan›n kifli-sel ve sosyal intibak›n› ölçmek amac›yla kullan›lm›flt›r. ‹flte baflar›l› olmak için yetenek ve baflar›n›n yan› s›ra kiflide duygusal olgunluk, sorumluluk duygu-su, kurallara uyma gibi özellikler okul ve çal›flma hayat›nda önemli rol oy-nar.(Yalç›n 1994: 78)

Kiflilik testleri, bireyin sosyal uyumlar›n›, bireysel e¤ilimlerini, çal›fl-ma tempolar›n›, genel düflünce yap›lar›-n›, birlikte çal›flabilme ruhlar›n›n olup olmad›¤›n› de¤erlendirir. (Erdo¤an 1990: 119)

Bir kiflide, zekâ, yetenek, mesleksel ilgi, bilgi olabilir ancak mesle¤in gerek-tirdi¤i belli kiflilik özelliklerinden eksik-li¤i, bireyi baflar›s›zl›¤a götürür.

Kiflilik Boyutlar›

Eysenck’e göre kiflilik boyutlar› da-ha sonra bilim çevrelerince de genifl öl-çüde kabul gören ve dört kiflilik boyutu-nun anlatan perspektifin bir yans›mas›-d›r.

Nevrotik Boyutu (N)

Eyseck, nevrotiklik deyimini denge-sizlik, duygusall›k ve duygusal dengesiz-lik deyimleri ile efl anlaml› olarak kulla-n›lm›flt›r. Eysenck’e göre nevrotiklik te-mel ö¤esi, duygusal hassasiyettir.

Nevrotiklik puan› yüksek bir kimse bo¤ucu s›k›nt› içinde olan, kayg›l›, ruh durumu de¤iflken, ço¤u kez çöküntü içinde olan bir kimsedir. Uykular› kötü, haz›m s›k›nt›lar› ve ya s›rt a¤r›lar› gibi psikomatik rahats›zl›klardan flikâyetleri vard›r. Her duygusal uyar›lm›fll›k yaflan-t›s›ndan sonra tekrar dengeye dönmekte güçlüklerle karfl›lafl›rlar.

Yüksek nevrotiklik puan› d›fla

dö-nüklükle birlikte bulunursa böyle bir kimse al›ngan, huzursuz kendini kolay-ca heyakolay-cana kapt›ran ve sald›rgan bir kimse olabilir. K›sacas› her fleyi kendile-rine dert edilen kayg›l› kimselerdir. Olaylar›n kötüye gidebilece¤ini düflü-nürler bu düflünceleri kuvvetli kayg›ya neden olur. Bunun karfl›t› olan dengeli bir kimse ise, duygusal tepkileri yavafl her hangi bir duygusal uyar›lm›fll›ktan sonra k›sa sürede eski durumuna döne-bilen, sakin, kontrollü, kolayca kayg› ve kedere kap›lmayan kimsedir (Eysenck 1982: 9-10)

D›fla dönüklük – içedönüklük boyutu (E)

Bu teoriye göre, kiflilik yap›s›, birbi-rinden ba¤›ms›z, ikiuçlu yatay ve iki di-key boyut üzerinde de¤erlendirilmifltir. Yatay boyutun bir ucunda içe dönüklük, öteki ucunda d›fladönüklük ; dikey boyu-tun üst ucunda nevrotiklik, alt ucunda ise normal tipler bulunmaktad›r. Bütün insanlar›n kiflilik yap›lar› bu iki boyut aras›nda bir yerde bulunur. (Köknel 1986: 109)

Bir ucunda içe dönüklük, bir ucun-da ise d›fla dönüklük bulunan yatay bo-yutu iki ucunda yeralan normal tiplerin özelli¤ini Eysenck flu flekilde ortaya koy-mufltur:

Tipik içe dönüklük olanlar, sessiz çevreye karfl› kapal›d›rlar. ‹nsanlardan kaçar, kendi bafl›na kalmak isterler, okumak, yazmak, resim ya da müzik gi-bi u¤rafllarla ilgilenmekten hofllan›rlar. ‹nsanlarla kolay iliflki kuramazlar. Zor arkadafl edinirler. Yapacaklar› hareketi önceden düflünüp tasarlarlar. Günlük yaflant›y›, olaylar›, kiflileri ciddiyetle ele al›rlar. Sakin, telafls›z yaflam biçimini sever, duygu ve coflkular›n› çok s›k› de-netim alt›nda tutarlar. Afl›r› duygula-n›mdan kaçar, hareketlerini ve davra-n›fllar›n› iyi denetler, çok ender olarak sald›rgan davran›flta bulunurlar. Güve-nilir insanlard›r. Kurduklar› toplumsal iliflkileri s›n›rl› ve dengeli olarak sürdü-rürler. Ahlak kurallar›n› büyük de¤er

(6)

verirler. Yaflama bak›fl aç›lar› karamsar-d›r.

Tipik d›fla dönük olanlar, insanc›l, canayak›nd›rlar, insanlarla birlikte bu-lunmaktan hofllan›rlar. Kolay iliflki ku-rar, çok arkadafl edinirler. Kendi bafllar›-na kalmaktan okumak ve çal›flmaktan hofllanmazlar. Heyecan veren olaylardan hofllan›rlar. Hareket ve davran›fllar› üzerindeki denetimleri zay›ft›r. O anda içinden geldi¤i gibi hareket ederler. Ne-fleli ve hareketlidirler. Çok konuflur ve flakadan hofllan›rlar. Genellikle tasas›z iyimserdir. Gülmeyi e¤lenmeyi severler. Kolay k›z›p öfkelenir ve kendilerini kay-bederler. Sald›rgan hareketleri s›kt›r. Duygular›n› s›k› denetim alt›nda tuta-maz, ahlak ve toplum kurallar›na pek ald›rmazlar. Her zaman güvenilir de¤il-dirler (Köknel 1986: 110)

Psikotiklik Boyutu (P)

Eysenck kiflilik teorisinde psikotik-lik, psikiyatrik bir bozukluk olarak kav-ramlaflt›r›lm›flt›r. E¤er bu özellik belir-gin bir derecede ise, kifliyi psikiyatrik anormallikler gelifltirmeye yatk›n b›rak-maktad›r. Fakat bu yatk›nl›k psikozdan çok uzak anlamda kabul edilmektedir ( Tiryaki 1984: 14)

Psikotiklik puan› yüksek bir kimse, insanlardan pek hofllanmayan, yaln›z, ço¤u zaman huzursuz, hiçbir yere uyum göstermeyen kiflidir. Zalimlik ve merha-metsizlik belirgindir. Baflkalar›na oldu-¤u kadar, akraba ve dostlar›na karfl› da düflmanca tutumlara sahip olabilirler. Baflkalar›n› üzmek, onlar› aptal duru-muna düflürmekten hofllan›rlar. Tehlike-yi pek umursamazlar (Eysenck 1978: 11)

Yalan Boyutu (L)

Eysenck Kiflilik Envanterinde ya-lan ölçekleri, deneklerin kendileri hak-k›nda iyi izlenim verme amac›yla yan›lt-ma e¤ilimlerini gözlemek için kullan›l-maktad›r. Yine yalan ölçe¤i deneklerin kendilerini gizleme güdüsü alt›nda bu-lunmad›klar› durumlarda, yüksek yalan ölçe¤i puanlar›n›n sosyal töre ve

kural-lara uyum e¤ilimlerini belirtisi fleklinde yorumlanmaktad›r. (Eysenck vd 1978: 47)

Lider durumunda olan kifliler top-lumda örnek ve model oluflturmaktad›r-lar. Bu nedenle toplum nazar›nda etkin durumda olan kiflilerin kiflilik özellikleri büyük önem tafl›r. Bu gün yayg›n olarak kullan›lan Halk Danslar› da denilen halk oyunlar›, toplumun sevincini, hüz-nünü ve ya önemli bir olay›n› müzik efl-li¤inde beden dilini de kullanarak anlat-makta ve yeni kuflaklara kültür aktar›-m›n› sa¤lamak için köprü olmaktad›r. Bu çal›flma, her biri bir kültür elçisi sa-y›labilecek Türk halkoyunlar› bölümü ö¤rencileri ile bireyin kiflili¤inin, kimli-¤inin oluflmas› aflamas›nda en etkin ko-numda görev yapacak olan s›n›f ö¤ret-menli¤i bölümü ö¤rencileri ile yap›lm›fl-t›r.

ARAfiTIRMANIN ÖNEM‹: Bu araflt›rma gençlik ça¤› olarak adland›r›lan bir dönem içinde yer alan üniversite ö¤rencilerinin kiflilik özellik-lerini tespit etmeye yöneliktir. Araflt›r-man›n toplumun en dinamik kesimi ola-rak kabul edilen üniversite gençli¤ine yönelik yap›lmas›, araflt›rman›n önemini artt›rmaktad›r. Çünkü üniversite döne-mi gençlik ça¤›n›n belli özelliklerini tafl›-yan, yeni imkânlarla karfl›laflman›n ya-n›nda, birçok problemle birlikte ifade edilen f›rt›nal› yaflanan bir dönemdir.

Gençlerin karfl›laflt›klar› problem-lerden baz›lar› ailevi sosyal, ekonomik ya da kendi rollerine iliflkindir.

Bu çal›flma ile gençlik dönemini ya-flayan ve e¤itimine devam eden üniversi-te ö¤rencilerinin nas›l bir kiflilik yap›s›-na sahip olduklar› tespit edilmeye çal›-fl›lm›flt›r. Kiflilik özellikleri ile ruh sa¤l›-¤› kavramlar› iliflkilendirildi¤inde, bir bak›ma gençlerin nas›l bir ruh sa¤l›¤›na sahip olduklar› farkl› de¤iflkenlere ba¤l› olarak irdelenerek, Kültürün kiflilik ve ö¤renim gördükleri bölümler üzerine et-kisi de ortaya konmufltur.

(7)

YÖNTEM

Evren ve Örneklem

Bu çal›flman›n evrenini, 2003- 2004 E¤itim-ö¤retim y›l›nda Sakarya Üniver-sitesi Devlet Konservatuar› Türk Halko-yunlar› bölümü ö¤rencileri ile E¤itim Fakültesi s›n›f ö¤retmenli¤i bölümü ö¤-rencileri oluflturmaktad›r. 80 Türk halk oyunlar› bölümü ve 115 s›n›f ö¤retmenli-¤i bölümü ö¤rencisi olmak üzere toplam 195 ö¤renci bulunmaktad›r. Çal›flmada evrenin tamam›na ulafl›lmaya çal›fl›lm›fl, örneklem al›nmam›flt›r. Yap›lan araflt›r-ma sonucunda ulafl›lan ö¤renci say›s› 78 halk oyunu, 103 s›n›f ö¤retmenli¤i bölü-mü ö¤rencileri olmak üzere toplam 181 olup, dönen anket oran› %92,8’ dir.

Veri Toplama Arac›

Bu çal›flmada Eysenck Kiflilik En-vanteri kullan›lm›flt›r.

Modern araflt›rmalar bize kal›plafl-m›fl kiflilik testleri yerine Eysenck Kifli-lik Envanteri gibi soru – yan›t sistemine deneklerin daha haz›rl›kl› olduklar›n› ve sorulara rahat cevap verdiklerini göster-mektedir. Yine ayn› araflt›rmalar, uzun zamana ihtiyaç duyan ve denekle daha uzun bir iflbirli¤ini gerektiren di¤er test-lerden elde edilen sonuçlarla bu tür en-vanterlerden al›nan sonuçlar›n da fark-l›l›k göstermedi¤ini ortaya koymaktad›r. Eysenck Kiflilik Envanteri, H. J. Eysenck ve S. B. G. Eysenck taraf›ndan gelifltirilmifl olan yetiflkin kiflilik envan-terleri dizisinin son formudur. P (Psiko-tiklik) ölçe¤inin bulunmas› nedeniyle bu envanter, di¤erlerinden ayr›lmaktad›r. Eysenck Kiflilik Envanteri, 1982 y›l›nda H. Ü. Sosyal ve ‹dari Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümü Ö¤retim Üyelerinden Dr. Sedat Topçu’nun çal›flmalar› ile Standardize edilmifl ve ülkemizde kulla-n›labilmesi sa¤lanm›flt›r. Eysenck Kiflilik Envanteri, dört ayr› ölçe¤e ait, 90 as›l ve 11 yedek maddeden meydana gelmifltir. Bu maddelerin 23 tanesi N (Nevrotiklik),21 tanesi E(D›fladönüklük – ‹çedönüklük), 25 tanesi P(Psikotiklik) ve 21 tanesi L(Yalan) ölçe¤ine aittir.

D›fladönüklük – ‹çedönüklük, nev-rotiklik ve psikotiklik ölçeklerinin karfl›-l›¤› olan kiflilik boyutlar› ile ilgili bilgi birinci bölümde verilmifltir. Bu nedenle ad› geçen ölçeklere yeniden de¤inilme-mifltir.

N (Nevrotiklik) ölçe¤i tek türde so-rulardan oluflmaktad›r. Yani bu ölçe¤in sorular›nda her birine verilen “EVET” yan›t› nevrotikli¤e, “HAYIR” yan›t› ise boyutun karfl›t› olan dengelili¤e iflaret eder.

E (D›fladönüklük – ‹çedönüklük), P (Psikotiklik) ve L (Yalan) ölçeklerinde ise iki tür soru bulunmaktad›r.

Bu ölçeklerdeki baz› maddelere ve-rilen “HAYIR” yan›t›, ölçe¤in amaçlad›¤› özelli¤e iflaret eder. Örne¤in, E (D›fladö-nüklük) ölçe¤inde “Baflkalar› sizi çok ne-fle ve hayat dolu olarak görür mü? Soru-suna verilen “EVET” yan›t› yine ayn› öl-çekteki “insanlarla tan›flmak yerine, okumay› tercih eder misiniz?” sorusuna verilen “HAYIR” yan›t›, d›fladönüklük anlam›nda puanland›r›lm›flt›r.

Verilerin Çözümlenmesi ve Yo-rumlanmas›

Araflt›rmada elde edilen verilerin çözümlenmesi ve yorumlanmas›nda SPSS 11.0 paket program›ndan yararla-n›lm›flt›r.

An›lan paket program›ndan yarar-lan›larak Halk oyunlar› bölümü ö¤renci-leri ile S›n›f ö¤retmenli¤i bölümü ö¤ren-cilerinin kiflilik özelliklerinin belirlen-mesinde; aritmetik ortalama, standart sapma ve Independent Samples Test (t Testi) kullan›lm›fl ve yorumlanm›flt›r.

Araflt›rmada elde edilen veriler in-celeme konusu edilen de¤iflkenlere göre s›n›fland›r›lm›fl ve alt seçeneklere göre grupland›r›lm›flt›r. Denekleri test edebi-lecek bir flekilde ortalama (mean=), standart sapma (Std.Dev.=SK) gibi ista-tistikler hesaplanm›fl ortalamalar aras› farklar›n önemli olup olmad›¤› ba¤›ms›z örneklem gruplar› için kullan›lan t-Testi ile kontrol edilmifltir. Ortalamalar aras›

(8)

farklar›n önem dereceleri kontrol edilir-ken p=0,5 seviyesi dikkate al›nm›flt›r.

BULGULAR VE YORUMLAR Araflt›rmaya kat›lan deneklerin yafl ortalamas› 22, tepe de¤eri 21 ve stan-dart sapma 2,14’dür. Denek say›s› halk oyunlar› 39 bayan 39 erkek toplam 78, s›n›f ö¤retmenli¤i ise 46 bayan 57 erkek-ten, toplam 103 kifliden oluflmaktad›r.

Yukar›daki tabloya genel olarak ba-k›ld›¤›nda; büyük oranda hem konserva-tuar hem de s›n›f ö¤retmenli¤inde oku-yan ö¤rencilerin psikotik e¤ilimli olma-d›klar› görülmektedir. Ayn› flekilde her iki grup ö¤rencinin de d›fla dönük hayat sürdürdükleri anlafl›lmaktad›r. Ancak yine büyük oranda her iki grup ö¤renci nörotik e¤ilim sergilemekte ve yalana e¤ilimli olduklar› gözükmektedir.

Genel grup istatistiklerine bak›ld›-¤›nda; psikotik kiflilik özelli¤i ortalamas›

6 puan›n alt›nda (4,99), içe-d›fla dönük kiflilik özelli¤i ortalamas› 13 puan›n üs-tünde (14,36), nevrotik kiflilik özelli¤i or-talamas› 10 puan›n üstünde (12,62) ve yalan kiflilik özelli¤i ortalamas› ise 8 pu-an›n üstünde (11,21) oldu¤u görülmekte-dir.

Buna göre; genel olarak sadece psi-kotik e¤ilimler haricinde ö¤renciler d›fla dönük, nevrotik ve yalan kiflilik özellik-lerine sahiptir denilebilir.

Okul farkl›l›¤› dikkate al›nd›¤›nda yukar›daki tablodan da görülece¤i üzere psikotik e¤ilimli olmayan konservatuar ö¤rencilerinin psikotik kiflilik özelli¤i or-talamas› 4,68 ve s›n›f ö¤retmenli¤inde okuyan ö¤rencilerin ortalamas› da 5,22 puand›r. Buradan her iki bölümün pu-anlar›n›n 6 puan›n alt›nda olmas› psiko-tatik olmad›klar›n› ancak bölümler aras› karfl›laflt›r›ld›¤›nda ise s›n›f

(9)

¤inde okuyan ö¤rencilerin konservatuar-daki arkadafllar›na oranla daha fazla psikotik e¤ilimli olduklar› sonucu da ç›-kar›labilir.

Okul de¤iflkeni ile kiflilik özellikleri aras›ndaki iliflki t testi ile ölçüldü¤ünde, yaln›zca “içe-d›fla dönük” kiflilik özelli¤i ile okul türü aras›nda 0,001 düzeyinde anlaml›l›k de¤erine ulafl›lm›flt›r. Yani konservatuar ö¤rencileri ve s›n›f ö¤ret-menli¤inde okuyan ö¤renciler aras›nda bu kiflilik özelli¤i konusunda farkl›lafl-ma yaflanfarkl›lafl-maktad›r.

Cinsiyet ayr›m› göz önünde bulun-duruldu¤unda; yukar›daki tablodan da görülece¤i üzere psikotik e¤ilimli olma-yan erkek ö¤rencilerin psikotik kiflilik özelli¤i ortalamas› 5,60 ve bayan ö¤ren-cilerin ortalamas› da 4,29 puand›r. Bu-radan erkeklerin bayanlara oranla daha fazla psikotik e¤ilimli olduklar› sonucu da ç›kar›labilir.

Cinsiyet de¤iflkeni ile kiflilik özel-likleri aras›ndaki iliflki t testi ile ölçül-dü¤ünde, yaln›zca “psikotik” kiflilik özel-li¤i ile cinsiyet aras›nda 0,003 düzeyinde

Tablo2- Genel Grup ‹statistikleri

Tablo 3- Okul Ayr›m›na Göre Grup ‹statistikleri

(10)

anlaml›l›k de¤erine ulafl›lm›flt›r. Yani er-kek ve bayan ö¤renciler aras›nda bu ki-flilik özelli¤i konusunda farkl›laflma ya-flanmaktad›r.

SONUÇ VE ÖNER‹LER

Genel anlamda her iki bölümün ö¤-rencilerinin psikotik e¤ilimlerinin olma-d›¤›, d›fla dönük, nevrotik ve yalana e¤i-limli olduklar› bulgular sonucunda tes-pit edilmifltir. Nevrotik ve yalan boyutu de¤erlendirilmesinde her iki bölüm ö¤-rencilerinin kayg›l›, ruh durumlar› de-¤iflken, uyku düzenleri kötü, duygusal uyar›lm›fll›k yaflant›s›ndan sonra denge-ye dönmekte güçlükle karfl›laflt›klar›; kendi haklar›nda olumlu izlenim verme çabas›yla yalan e¤ilimli olduklar› söyle-nebilir. Bu durum bulunduklar› yafl ve gençlik dönemi itibar› ile duygusal inifl ç›k›fllar›n ve de¤iflken iliflkilerin sonu-cundan etkilendiklerini ortaya koymak-tad›r. Mevcut dönemlerinin özelli¤i iti-bar› ile yo¤un bir duygusal hareketlilik

içerisinde bulunan ve bunun nevrotik fi-ili yans›mas› olarak ortaya ç›kan kayg›-l›, dengesiz, a¤r›l› ve çöküntülü ruh hali bazen hakim toplumsal de¤erlerle çat›-flabilecek durumlara gelince, genellikle hata fleklinde yorumlanabilece¤inin far-k›nda olan genç, bu durumun k›sa vade-li telafisi için yalan e¤ivade-limi gösterebivade-lir.

Genel olarak her iki bölüm ö¤renci-lerinde görülen d›fla dönüklük özelli¤i-nin belirtileri olan insanc›l, cana yak›n, insanlarla birlikte olmaktan hofllanan, kolay iliflki kurabilen, çok arkadafl edi-nilebilir özelliklerine sahip, buna karfl›-l›k kendi bafl›na kalmak yaln›z çal›fl-maktan ve okuçal›fl-maktan hofllanmayan, heyecan veren olaylardan hofllanan, ça-buk öfkelenen kiflilik özelliklerine sahip olduklar› tespit edilmifltir.

Denekler tespit edilen d›fla dönük-lük özellikleri ve psikotiklik aç›s›ndan sa¤l›kl› yap›lar› branfllar›n›n ihtiyaç du-yulan temel kiflilik özelliklerini

yans›t-Tablo5- Cinsiyet Ayr›m›na Göre Grup ‹statistikleri

(11)

maktad›r. Gençlerde görülmek istenen kiflilik özellikleri tabii ki; iyi, faal, at›l-gan, güvenilir gibi olumlu sözcüklerle ifade edilmesidir. Ancak toplumumuzda uzun y›llard›r küreselleflme, bat›l›laflma, AB ye girme u¤runda verilen çaba sonu-cu birtak›m kültürel de¤iflmenin yan›n-da gençlerde de kiflilik erozyonunun bafl-lad›¤› söylenebilir.

Kültürler dünyan›n neresinde olur-sa olsunlar, mevcudiyetlerini bünyele-rinde bar›nd›rd›klar› kurumlar ve ku-rumlaflma süreçlerine borçludurlar. Kül-türel kurumlar›n arkas›nda önemli ölçü-de geleneksel bir birikim, yasa, örf, mad-di ve manevi dayanaklar vard›r. (Gü-ven,1999:272). Aksi takdirde küresellefl-me ve bat›l›laflma u¤runa toplumda kül-tür erozyonu dolay›s› ile bireylerde de kimlik ve kiflilik zedelenmesi yaflanabi-lir. Kültürüne sahip ç›kmayan toplumlar milli kimliklerini yitirmek ile yüz yüze kalabilirler. Bu çal›flmada da görülece¤i gibi gençlerin kiflilik özelliklerinde baz› sapmalar tespit edilmifltir.

Zedelenen milli kimlik ve kiflilikler, kaybedilen birçok de¤er, bilinçli ve fluur-lu Milli E¤itim politikalar› sayesinde, yeniden onar›larak birey ve toplumsal hayattaki yerini alabilir. Bu yüzden Türk Milletine ait maddi ve manevi kül-türün detayl› bir flekilde araflt›r›larak kay›tlara geçirilmesi, her f›rsata da gör-sel ve yaz›l› anlat›m› yap›larak arflivlen-mesi böylelikle yeni kuflaklara aktar›m› sa¤lanmal›d›r.

Bu tür çal›flmalar›n daha kapsaml› olabilmesi için kiflilik boyutlar› yan›nda benlik boyutlar›n›n da araflt›r›lmas›n›n faydal› olaca¤› düflünülmektedir.

KAYNAKLAR

Aytaç, Serpil.(2001): Örgütsel Davran›fl Aç›-s›ndan Kiflili¤in Önemi, Uluda¤ Üniversitesi. http://www.isguc.org/arc_view.php?ex=212 25/05/2004

Cücelo¤lu, Do¤an.(1992): ‹nsan Ve Davra-n›fl›. ‹stanbul. Remzi Kitabevi. s.417

Dönmezer, Suphi.(1990): Sosyoloji, ‹stan-bul, Beta Bas›m Yay›n Da¤›t›m. A.fi. s.116

Do¤anç, Ayhan. (1970). Halk Oyunlar› Üze-rine Bir Derleme. Folklor Dergisi. Cilt:1 s.18

Erdo¤an, ‹lhan.(1990): ‹flletmelerde Kifli De¤erlemede Psikoteknik, ‹stanbul. s 119

Eren, Erol.(2000): Örgütsel Davran›fl Ve Yö-netim Psikolojisi. ‹stanbul. Beta Bas›m–Yay›m-Da-¤›t›m. s.68

Erkal, Mustafa,(1986): Sosyolojik Aç›dan Spor, Ankara, Milli E¤itim Gençlik Ve Spor Bakanl›-¤› Beden Terbiyesi Ve Spor Genel Müdürlü¤ü Yay›-n›.

Erkal, Mustafa,(1994): ‹ktisadi Kalk›nma-n›n Kültür Temelleri, ‹stanbul, Der Yay›n›. s.135

Ero¤lu, Türker,(1988): Türk Halk Oyunla-r›nda Sahne Düzeni Uygulamas›n›n Gereklili¤i Ve Ortaya Ç›kan Problemler, Türk Halk Oyunlar›n›n Sahnelenmesinde Karfl›lafl›lan Problemler Sempoz-yumu Bildirileri, Kültür Bakanl›¤›. Ankara Mifad Yay›nlar›:102, S:124.

Evrim, Semlin.(1967): Psikoloji Aç›s›ndan fiahsiyette Bir Boyut Olarak ‹çedönüklülük

D›fladönüklülük – Sorunu Üzerine Bir Arafl-t›rma. ‹stanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Ya-y›n›. s.99-100

Eysenck, H. J. And S. B. G. Eysenck. (1978): Manuel Of Eysenck Personality Questiona-ire (Junior And Adult). London. Hodder And Stough-ton Ltd. s.9-10-11-47

Flippo, B. Edwin.(1982): Personel Manage-ment. London. s.162

Güven, Özbay. (1999). Türklerde Spor Kül-türü. Ankara. Atatürk Kültür Merkezi Yay›nla-r›.s.272

Keskin, E.(1988). Sahneleme Üzerine. Türk Halk Oyunlar›n›n Sahnelenmesinde Karfl›lafl›lan Problemler Sempozyumu Bildirileri. Kültür ve Tu-rizm Bakanl›¤›. Ankara. Mifad yay›nlar›. s.102

Köknel, Özcan.(1986): Kayg›dan Mutlulu¤a Kiflilik. ‹stanbul. Alt›n Kitaplar Yay›nevi. s.109-110

O¤uz, Öcal.(2003): Küresel Olma Veya Yerel Kalma ‹kileminde Türk Halk Kültürü. Türk Yurdu Dergisi. 189.say›. s.22, 47.

Öztürk, Zekai.(1995): ‹flletmelerde Personel Seçimi Yöntemleri Ve Psiko Teknik. Ankara. s.73

Özyurt, Selahattin,(1995): Kültürel Kimlik ve Türkiye’de Birlik fiuuru Aç›s›ndan Türk Kimli¤i Meselesi. ‹stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Ens-titüsü. Doktora Tezi, ‹stanbul.

Popkin, M.K.(1989): Adjustment Disorders And Impulse Control Disovder. s.17

Sezen, Lütfü.(1993). Erzurum fiehir Folklo-ru. Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Doktora Tezi

Tezcan, Mahmut.(1981): Kuflaklar Çat›flma-s›: Okuyan Ve Çal›flan Gençlik Üzerine Bir Araflt›r-ma. Ankara. Kad›o¤lu Matbaas›. s.1-2

Tiryaki, M. fiefik. (1984): Spor Yapanlarla Yapmayan Bireylerin Kiflilik Özellikleri Yönünden Karfl›laflt›r›lmas›na ‹liflkin Bir Araflt›rma, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Yük-sek Lisans Tezi. s.14

Turhan, Mümtaz,(1969): Kültür De¤iflmele-ri, ‹stanbul, Devlet Kitaplar›, 1000 Temel Eser. s.56

Yalç›n, Selçuk.(1994): Personel Yönetimi. ‹s-tanbul. s.78

Referanslar

Benzer Belgeler

Ankara’da 1993’te yapt ıkları ölçümde 1 metreküp alanda 2.2 nanogram arsenik tespit edildiğini, 2008 Aralık-2009 Ocak aylarında ODTÜ kampüsündeki örneklerden

Ankara’da 1993 y ılında yaptıkları ölçümde 1 metreküp alanda 2.2 nanogram arsenik tespit edildiğini, 2008 Aralık- 2009 Ocak aylarında ODTÜ; kampüsündeki

Araştırmaya katılan öğretmenlerin görüşlerine göre ilkokul yöneticile- rinin sâhip olması gereken hizmetkâr liderliğin empati boyutuna ilişkin özel- likler arasında

Din, büyü, tabu kavramlarıy- la ilgili kısaca bilgi verdikten sonra esas mevzumuz olan Dede Korkut Kitabı’nda yer alan dinsel, büyüsel ve tabusal uygulamaları

Türkiye’de halk biliminin kuru- cusu, öncüsü olarak kabul edilen Ziya Gökalp’in alanla ilgili yaklaşım ve metotlarını oluştururken temel aldığı

Geleneksel eğlence ortamları yöre halkının geleneği deneyimledikleri mekânlar olmaktadır. Bu ortamlarda yörenin gençleri, geleneği öğrenerek, kuşaktan kuşağa

Bir ayağı eksik olan halk edebiyatı ve folklor çalışmalarının, Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra tamamlanabileceğini düşünüyordum ve gerçekten de

E¤imli bir arazide modüler olarak çözülmüfl Köy De¤irmeni Projesi, ifllevi gere¤i mekâna ba¤l› bir çözüm içermez. Yine yerel malzeme olan ahflap ve tafl›n