• Sonuç bulunamadı

SPACE TOURISM INITIATIVES AND POSSIBLE PROBLEMS WITH SPACE TOURISM

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "SPACE TOURISM INITIATIVES AND POSSIBLE PROBLEMS WITH SPACE TOURISM"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

©Copyright 2020 by Social Mentality And Researcher Thinkers Journal

SOCIAL MENTALITY AND RESEARCHER THINKERS JOURNAL Doı: http://dx.doi.org/10.31576/smryj.644

SmartJournal 2020; 6(38): 2341-2350 Arrival : 22/10/2020 Published : 15/12/2020

UZAY TURİZMİ GİRİŞİMLERİ VE UZAY TURİZMİ

İLE İLGİLİ OLASI PROBLEMLER

Space Tourism Initiatives And Possible Problems With Space Tourism

Reference: Gürsel, S. (2020). “Uzay Turizmi Girişimleri ve Uzay Turizmi İle İlgili Olası Problemler”, International

Social Mentality and Researcher Thinkers Journal, (Issn:2630-631X) 6(38): 2341-2350

Öğr. Gör. Dr. Serap GÜRSEL

Kocaeli Üniversitesi, Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi, Havacılık Yönetimi Bölümü, Kocaeli/Türkiye ORCID: 0000-0002-7759-5351

ÖZET

Uzay turizmi birçok farklı çeşit ve içeriğiyle talep gören niş turizm türleri içerisinde yer almaya başlamıştır. Özellikle astro-turizm kapsamına giren uzay astro-turizmi paketlerinde önde gelen bazı özel girişimlerin tasarladığı halkın da yoğun şekilde ilgisini çeken hizmetler bulunmaktadır. Dünya çapında uzay teknolojisi ile ilgili önemli yatırımlar gerçekleştiren söz konusu girişimler uzay turizmi de dahil olmak üzere birçok uzay konusunda öncü projelere imza atmıştır. Gelecekte tasarladıkları uzay turizmi hizmetleri günümüzde ve gelecekte hukuki sorunlara neden olabilecek niteliktedir. Çalışmada öncelikle uzay turizminin içeriği, unsurları ve özelliklerinden bahsedilmektedir. Bunun ardından dikkat çeken uzay turizm girişimleri açıklanmıştır. Uzay turizminde karşılaşılabilecek olası sorunlar irdelenerek çözüm yolları önerilerine de yer verilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Uzay Turizmi, Uzay Turizmi Girişimleri, Hukuki Sorunlar

ABSTRACT

Space tourism has started to take place among the most demanded niche tourism types that have many different types and contents. There are services designed by some leading private initiatives in space tourism packages that are especially within the scope of astro-tourism, which attract the attention of the public. These initiatives, which have made significant investments in space technology around the world, have carried out many pioneering projects in space tourism, including astro-space tourism. The space tourism services they designed in the future may cause legal problems today and in the future. First of all, the content, elements and features of space tourism are mentioned in the study. After that, remarkable space tourism initiatives were explained. Possible problems that may be encountered in space tourism are examined and suggestions for solutions are also included. Key words: Space Tourism, Space Tourism Initiatives, Legal Aspects.

1. GİRİŞ

Genel anlamda, "uzay turizmi" müşterilere uzay yolculuğu ile ilgili doğrudan veya dolaylı deneyim sunan herhangi bir ticari faaliyeti ifade etmektedir. Bu tür faaliyetler, yörüngesel tesislerdeki uzun süreli konaklamalardan kısa süreli yörünge veya yörünge altı uçuşlara ve hatta yolcuların kısa süreli yer çekimsiz ortamda kalmalarını sağlayan uçuşlara kadar birçok farklı tasarıma sahiptir.

Soğuk savaş yıllarında ABD ve SSCB rekabeti ile hareketlenen uzay yarışı halk ilgisini de çekerek popüler olmuştur. Günümüz uzay çalışmalarında ise devletler yerine özel girişimler aktör olarak bulunmaktadır. Özel girişimler tarafından uzaya yapılan uçuşlar giderek halk tarafından daha fazla ilgi görmektedir. Henüz düzenli uçuşlar bulunmamakla birlikte, "uzay turistleri" ile yörüngesel uçuşlar gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda şimdiye kadar, Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (ISS) beş "uzay turisti" konuk edilmiştir.

Günümüze kadar toplamda sadece yaklaşık 500 insanın uzaya çıkmasına rağmen, Virgin Galactic’in SpaceShipOne uzay gemisinde seyahat için neredeyse 300 kişi 200.000 dolarlık bilet fiyatını ödeyerek gönüllü olmuştur. Bu arada benzer şekilde diğer şirketler de uzay yolculuğu için reklam yapmakta ve hatta rezervasyon almaktadır. Bazı yolculukların fiyatı 35 milyon dolara kadar çıkmaktadır. Halkın yoğun ilgisiyle birleşen milyonerlerin ödeme istekliliği uzay turizminin gelişmesinde önemli rol oynamaktadır.

Özel girişimlerin uzay turizmi ile ilgili paketleri ve turları proje aşamasında dahi olsa ortaya çıkmaya başladığında, konuyla ilgili tartışmalar, eksiklikler ve sorunlar da gün yüzüne çıkmıştır. Hukuki anlamdaki eksiklikler en çok göze çarpan sorunlardır. Projelerin maliyetinin yüksekliği ve teknolojik gelişimlerle bağlantısı ve söz konusu teknolojilerin günümüzdeki belirsizliği konuyu içinden çıkılmaz hale getirmektedir. Lakin insanların talepleri ve para ödemeye istekliliği uzay

(2)

turizminin gelişimini kaçınılmaz kılmaktadır. Bu nedenle uzay turizmi ile ilgili sorunları tartışarak var olan sorunlara çözüm önerileri sunmak oldukça önemli hale gelmiştir. Çalışmada bu doğrultuda turizm içerisinde uzay turizminin yeri, uzay turizminin bileşenleri, uzay turizminde yaşanan gelişmeler, özel girişimlerin projeleri, yaşanabilecek sorunlar ve çözüm önerileri incelenecek ve tartışılacaktır.

2. UZAY TURİZMİNİN GELİŞİMİ

Dünya Turizm Örgütü'nün 2016 verilerine göre, dünya çapında gittikçe artan sayıda nokta turizme açılmıştır ve turizme oldukça yüksek miktarda yatırım yapılmıştır, bu da yeni iş ve işletmelerin yaratılmasına, ihracat gelirlerinde artışa ve altyapı geliştirmeye neden olmuştur. Son yirmi yılda turizm, çeşitlenerek ve gelişerek dünyanın en büyük ve en hızlı büyüyen ekonomik sektörlerinden biri haline gelmiştir. Turizm, zaman zaman yaşanan krizlere rağmen, sektörün gücünü ve dayanıklılığını gösteren kesintisiz bir büyüme göstermiştir. Uluslararası turist uçuşları 1950'de dünya çapında 25 milyondan 1980'de 278 milyona, 2000'de 674 milyona ve 2015'te 1186 milyona yükselmiştir. Bu veriler, küresel turizm sektörünün güçlü bir şekilde büyümeye devam ettiğini ve küresel ekonominin temel itici gücü olarak göründüğünü göstermektedir. Dünya Turizmi kalkınma ile yakından ilişkilidir, bu dinamik turizmi toplumun gelişimi için anahtar bir sektör haline getirmiştir.

Turizm, insanların kişisel veya ticari/mesleki amaçlar için normal ortamlarının dışındaki ülkelere veya yerlere hareket etmesini gerektiren sosyal, kültürel ve ekonomik bir olgudur. Bu insanlar ziyaretçi olarak adlandırılmaktadır. Turizm sosyal, ekonomik ve kültürel bir olgudur ve yıllardır dünya çapında muhteşem bir evrim geçirmiştir. Şu anda, turistler giderek maceraya aktif olarak katılmak ve çok sayıda deneyimin kahramanı olmak istediği için turizm talebi trendlerinde değişiklikler yaşanmıştır. Bu durumda turizm turistin etkileşime girebileceği eşsiz deneyimler aramakla ilgilidir. Bu yeni turist dinamikleri ışığında, derin uzayda seyahat etmek, turistlerin standartlarını karşılayacak ve özgün arayışlarını karşılayacak bir olgudur. Uzay turizmi, yeni ve eşsiz maceralar arayan bir tür turizmi çektiği için dünya çapında giderek daha fazla tanınmaktadır (Danov, 2020: s. 29-31).

Uzay turizmi kavramının farklı olası tanımları bulunmaktadır. Uzay turizmi, müşterilere alt-yörünge ve yörünge uçuşları ve son olarak da özel şirketlerin derin uzay uçuşları aracılığıyla uzay ortamı deneyimi sunan ticari faaliyetler olarak tanımlanabilmektedir. Uzay turizminin başka bir tanımlamasında ise; özel olarak finanse edilen ve/veya özel olarak işletilen araçlarla yörünge altı uçuşları ve uzay turizmi pazarı tarafından yönlendirilen ilgili teknoloji gelişimi ifade edilmektedir (Galvez ve Naja-Corbin, 2008: s. 1).

Evrenin keşfi her zaman herkesin hayalinde olmuştur. İnsanlığın her zaman bilinmeyeni keşfetmesi ve yeni heyecan verici yerlere seyahat etme isteği mevcuttur. Bu, SpaceX, Virgin Galactic, Blue Origin, vb. gibi şirketlerin, turistlerin macera ve eğlence aktiviteleri için uzayı keşfetmelerine ve yeni fırsatlar yaratmalarına neden olmuştur (Neagu, 2018: s. 10). Söz konusu girişimlerin uzay tarihine yeniden kullanılabilir araçlar yaratarak maliyeti düşürerek dahil olmaları uzay turizmini mümkün kılan gelişmedir.

Uzay yolculuğu, uzayda uçmak ve yıldızlara ulaşmak için sivil, askeri ve siyasi çıkarlarının modern yenilikçi uzay teknolojileri ile bir araya gelmesi ile ortaya çıkmıştır. ABD ve Sovyetler Birliği arasında Soğuk Savaş döneminde ortaya çıkan uzay yarışında, Yuri Gagarin'in 1961'deki ilk yörünge uçuşu, 1969’da ilk kez bir insanın aya ayak basması gibi büyük olaylarla tarihe damgasını vurarak günümüze ulaşmıştır (Cohen, 2017) (Neagu, 2018: s. 10).

Uzay turizmi ile ilgili faaliyetler ivme kazanmaktadır ve son birkaç yıldır SpaceShipOne uçuşu gibi önemli başarılar deneyimlenmiştir. İnsanların yörünge altı uçuşlarına büyük bir ilgisi bulunmaktadır ve son pazar araştırmalarında uzay turizminin havacılığın ilk günlerinde olanlara benzer sürekli bir ilerleme potansiyeli sunduğunu göstermektedir. Teknoloji ve operasyonel yaklaşım daha

(3)

olgunlaştıkça, tekrar tekrar kullanılmak üzere tasarlanan yörünge altı (suborbital) uçuş araçları maliyetleri yavaş yavaş düşürebilecektir (Galvez ve Naja-Colbin, 2008: s. 2).

Bütün bu olaylar insanlıkta büyük beklentiler yaratmıştır, bir gün uzay yolculuğu yapmanın mümkün olacağı düşünülmeye başlanmıştır. Fakat bu doğrultuda hareket eden devletler ve diğer özel aktörler, bu hayalin maliyetinin büyüklüğünü fark etmişlerdir. Denemelerde yaşanan kazalar sonucunda yitirilen insanlar da durumun tehlikesini ortaya koymuştur. Bu nedenle bu misyon için daha fazla zaman ve paraya ihtiyaç duyulduğu görülmüştür.

Uzay teknolojisinde yaşanan gelişmeler ile birlikte çeşitli girişimciler Ay’a ve Mars’a seyahat, Mars’ta koloni kurma ve hatta uzay otelleri kurma ve işletme planları yapmıştır. Uzay turizmi hayali gerçeğe 60 yaşındaki Amerikan milyarder Dennis Tito’nun 2001 yılında ABD’li iki astronot ile birlikte Rus uzay aracı Soyuz'da taşınmasıyla dönüşmüştür. Bu ilk gezi milyonlarca dolarlık bir iş dünyasının kapılarını dünyanın büyük girişimcilerinin zihninde açmıştır. Ancak Dennis Tito, fahiş miktarda para ödeyerek uzaya seyahat eden tek kişi değildir. Benzer miktarda parayı ödeyebilen diğer üç kişi ise: Güney Afrikalı Mark Shuttleworth, Greg Olsen ve Charles Simonyi’dir. Zengin iş adamları olarak, bu seyahati yapmak için 20-35 milyon doları karşılayabilmişlerdir. Bu nedenle, bu tür bir turizmin günümüzde sadece bunun için ödeme yapabilen bazı çok zengin insanlar için olduğu aşikardır (Beard ve Starzyk, 2002: s. 13).

Uzayda ticarileşmenin bir örneği Space X'tir. Space X, bir uzay turizmi ajansı olarak insanları Ay’a götürmeyi hedeflemektedir. Bu tür turizm şu anda kitlelere sunulan bir ürün olmadığı için tanınmamasına rağmen, bu turizmi tanıtmaya çalışan çok sayıda araştırmacı bulunmaktadır. Bu nedenle, ticari uzay turizmi endüstrisi için temel sorun, uzaya erişim maliyetini azaltmak için gereken özel yatırımı çekme ve aynı zamanda ticari yolcuları uzaya taşıma kapasitesini artırmak için kamu ve özel sektör desteğini harekete geçirme yeteneğidir (Brannen, 2010: s. 639). SpaceX, Virgin Atlantic ve Mars One gibi işletmeler bu turizmin maliyetlerini düşürmek amacıyla çalışmalar gerçekleştirmektedir.

Günümüzde oldukça az sayıda işletme uzay turizmi sunsa da pazarda çeşitli turizm seçenekleri bulunmaktadır. Uzay turizmi çeşitli şekillerde sınıflandırılabilmektedir. Bunlardan birine göre üç temel sınıf ve bunların alt sınıfları bulunmaktadır. Ana sınıflar; Karasal uzay turizmi, atmosferik uzay turizmi ve astro turizmdir. Karasal uzay turizminin alt sınıfları; uzay simülasyon cihazları, uzay tesislerinin gezdirilmesi ve uzay turizmi ile ilgili tutulma turları veya uydu gözleme, yıldız izleme turlarıdır. Atmosferik uzay turizminin alt sınıfları; yüksek irtifa jet uçuşları ve yer çekimsiz ortam turlarıdır. Son olarak astro turizmde ise alt sınıflar; dünya yörüngesi ötesi turlar (Ay ve Mars turları) ile Dünya yörüngesi turlarıdır (Uluslararası Uzay istasyonu turları ve yörünge turları) (Neagu, 2018: s. 12). Bu sınıflandırmadaki tüm türler günümüzde mevcut değildir. Örneğin Ay ve Mars seyahatleri günümüzde mevcut değildir.

Özel turizm deneyimleri, etkileşimli seyahatlerle kalıcı anılar yaratmayı hedeflemektedir. Gezginler turizme aktif olarak katılmaktadır. Kendilerine son derece benzersiz, kişiye özel, kişisel bir turizm deneyimi yaşatılmış gibi hissetmeyi sevmektedirler. Bununla birlikte, özgülük herkes için farklı bir şey ifade etmektedir. Bir kişiye özgü olan her zaman diğerine özgü değildir. Bu, özel deneyimlerin yalnızca duyguya dayandığı anlamına gelmektedir (Toivonen, 2017: s. 25-30). Uzay turizminin de tanımlanan özgünlüğü içermesi nedeniyle yüksek talep alacağı düşünülmektedir.

Tanımlana uzay gezileri oldukça pahalıdır (yörünge uçuşları yaklaşık 200.000 dolardır), bu yüzden niş bir turizm türü olarak kabul edilmektedir. Şu anda uzay yolculuklarının maliyeti oldukça yüksektir, ancak daha fazla yolculuk düzenlendiğinde fiyatların düşmesi beklenmektedir. Daha fazla şirket teknolojik altyapı sağlayarak bu pahalı işe girmek için planlamalar gerçekleştirmektedir. Birçok insan halihazırda Blue Origin ve Virgin Galactic'in Aurora İstasyonu'nda bir koltuk için 80.000 $ depozito ile rezervasyon yaptırmıştır. Uzaya seyahat etmenin başka bir yolu da sponsor bulmaktır. Bunun bazı örnekleri bulunmaktadır. Örneğin, 14 Ekim 2013'te Felix Baumgartner,

(4)

insanlı balon uçuş ile en yüksek irtifadan paraşütle atlayarak dünya rekorunu kırmıştır. Bu denemenin sponsoru ise Red Bull firması olmuştur (Neagu, 2018: s. 14).

Uzay seyahati sadece özel girişimlere özgü değildir. Devletlere ait resmi kurumlar da bilim adamlarının seyahatleriyle ilgili projeler düzenlemektedir. Tablo 1’de astro turizm başlığı altında yer alan girişimlerden bazıları listelenmiştir.

Tablo 1. Uzay Turizm Girişimleri

Kurum Türü Kime Özgü Nereye

NASA Devlet Bilim adamları Mars

Mars One Özel Seçili kişiler Mars

Virgin Galactic Özel Turistler Dünya Yörüngesi

SpaceX Özel Turistler Mars

Blue Origin Özel Turistler Dünya Yörüngesi

Orion Space Hotel Özel Turistler Dünya Yörüngesi

Kaynak: Neagu, 2018: s. 12

Tabloda görüldüğü şekilde uzaya seyahat etmek için geliştirilmekte olan farklı projeler bulunmaktadır. Yörünge gezileri sunmak isteyen üç şirket bulunmaktadır (Virgin Galactic, Blue Origin ve Orion Space). Devlet kurumu NASA, bilim adamlarını Mars'a göndermek istemektedir. Mars One ise özel bir vakıf olarak Mars’a göndermek için kızıl gezegende koloni kuracak astronotlar seçmektedir. Sadece SpaceX şirketi Mars'a turistik geziler düzenlemekle ilgilenmektedir.

3. UZAY TURİZMİ GİRİŞİMLERİ

Uzaya yolculukta tarihsel süreç içerisinde en önemli kurumlardan birisi Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi olan NASA’dır. NASA’nın açılımı; Ulusal Havacılık ve Uzay İdaresi’dir. Bu örgüt 1958'de ABD hükümetinin bir parçası olarak kurulmuştur. Uzayla ilgili bilim ve teknoloji ile ilgili tüm konuları araştırmaya ve keşfetmeye çalışmaktadır. NASA'nın gelecek yıllarla ilgili görevlerinden biri Mars görevidir. Söz konusu görev astronot ve bilim adamlarını Mars’a taşımayı amaçladığından ve diğer ülkelerin bilim adamları da bu görevde yer alabileceğinden uzay turizmi içinde değerlendirilmektedir. Öncelikle temel amaç Mars’ı incelemek ve Mars üzerinde yaşam ile ilgili deneyler gerçekleştirmektir. Son olarak 31 Temmuz 2020’de Perseverance’ı Mars’a göndermiştir. Mars’ta uçan araç olarak görev yapacak araç Mars’la ilgili bilgileri arttıracak ve dolayısıyla turizm de mümkün olabilecektir. NASA görevlerinde özel girişimlerden de hizmet satın aldığından teknolojinin gelişmesine de yardımcı olmaktadır. NASA 2030’a kadar uzaya Mars’a yerleşmek üzere insan göndermeyi planlamaktadır.

Bir diğer girişim özel girişim olan Mars One’dır. Mars One şirketinin amacı Mars'ta bir insan yerleşimi kurmaktır. Mars’ta koloni kurmak isteyen insanlardan başvuru almıştır. 202.586'dan fazla kişi görev için başvuruda bulunmuştur. Toplam 660 aday ikinci aşamaya ulaşmayı başarmıştır ve son olarak dünya çapında bu büyük etkinlik için 100 kişi seçilmiştir. Mars One, Mars'taki yerleşimi reality show’a dönüştürerek kendini finanse etmeyi amaçlamaktadır. Dünyanın dört bir yanından yatırımcılar Mars One'ın Mars'a yönelik görevinin bir parçası olabilmektedir. www.mars-one.com web sitesinde insanlar ayda 2 $'dan 200 $'a kadar bir bağış yaparak görevi finanse etmektedir (Ormrod ve Dickens, 2019: s. 238).

Görevin zamanlaması aşağıdaki şekildedir;

✓ 2022: Mars’a insansız bir deneme aracı yollanması, ✓ 2024: Mars ile iletişim için bir uydu gönderilmesi, ✓ 2026: Rover Mars’ta yerleşim için yer seçilmesi,

✓ 2029: İkinci bir gezici araç gönderilmesi ve giden araçların gelecek insanlar için yerleşim kurması,

(5)

✓ 2031: İlk yerleşim için dört astronotun yola çıkması, yedi ayda Mars’a ulaşması, ✓ 2032: İlk personel yerleşim yaparken ikinci personel grubunun yola çıkması,

✓ 2034: İkinci personel grubu yerleşim yaparken üçüncü personel grubunun yola çıkması.

Bir diğer özel girişim ünlü ulaştırma girişimlerinin devamı Virgin Galactic’tir. Virgin Galactic şirketinin temel amacı Dünya ile uzay arasında ticari bir hat oluşturmaktır. Amaçları uzayı erişilebilir kılmak, gelecek nesillere ilham vermek ve Dünyayı yeni bir perspektiften görmeyi mümkün kılmaktır. Bu özel şirket, turistlere Dünyayı mükemmel bir konumdan gözlemleme gibi benzersiz bir deneyimin tadını çıkarma fırsatı sunmaktadır. İnsanların bir Dünya yörüngesinde uzay uçuşunun maliyeti başlangıçta yaklaşık 200. 000 ABD Doları olarak öngörülmüş ve 200'den fazla kişi Virgin Galactic’in SpaceShipTwo gemisinde uçmak için peşin ödeme yapmıştır. ABD merkezli bir uzay danışmanlık şirketi olan FUTRON tarafından 2002'de yapılan 'Uzay Turizmi Pazar Araştırması'na göre, bunun daha sonra 2021'de uçmak isteyen yaklaşık 16.000 yolcu ile yaklaşık 50.000 ABD Doları'na düşmesi beklenmektedir (Cater, 2019: s. 62).

Bu yeni şirketlerin tüm çabaları bir uzay turizmi pazarı oluşturmaya çalışmaktır. Öncelikle bu gezilerin mümkün kılınmasını istenmektedirler. Astronotlar, Dünya'nın muhteşem görüntülerinin tadını çıkarabilmenin yanı sıra, yer çekimsiz ortamı da deneyimleyebilecektir. SpaceShipTwo seyahatini yapabilmek için 700 kişi para ödemiştir. Bu astronotlar 50'den fazla ülkeden, 10 yaşından 90 yaşına kadar aralıktadır. Gezegenin mükemmel bir manzarasına sahip olmak için bir biletin maliyeti 250.000 $'dır.

Bir diğer özel girişim Elon Musk’ın kurduğu SpaceX’tir. SpaceX şirketi Elon Musk tarafından Mars’ta koloni kurmak amacıyla kurulmuştur. Elon Reve Musk, 1999 yılında X.com'u (daha sonra PayPal olan), 2002'de SpaceX'i ve 2003'te Tesla Motors'u kuran Güney Afrika doğumlu bir Amerikan girişimci ve iş adamıdır. Musk, 2002'de Space Exploration Technologies Corporation'ı veya SpaceX'i kurmuştur. Ticari uzay yolculuğu için uzay aracı inşa etme niyetindedir. 2008 yılına kadar SpaceX tam anlamıyla kurulmuştur ve NASA’dan NASA adına uzay mekiği görevlerinin yerini alacak şekilde Uluslararası Uzay İstasyonuna astronot ve kargo taşımayı sözleşme ile üstlenmiştir (Pelton, 2009: s. 72).

Elon Musk’ın ve diğer özel girişimcilerin uzay tarihindeki en büyük başarısı, daha önce tek kullanımlık olan uzay araçlarını tekrar kullanılabilir hale getirmelerinde yatmaktadır. Böylece milyonlar tutan görev bütçelerinde hatırı sayılır düşüşler görülmüştür. İşte tam da bu nedenle uzay turizmi mümkün hale gelmiştir. Rusya ve ABD devlet olarak hedefledikleri uzay görevlerini devlet bütçeleri nedeniyle gerçekleştirememiştir. Elon Musk’ın NASA sözleşmelerini alması ile ABD ilk defa özel sektör yoluyla uzay görevlerini daha az maliyetle gerçekleştirir hale gelmiştir. Elon Musk’ın girişimleri uzay taşımacılığıyla sınırlı kalmamıştır. Aynı zamanda hava taşımacılığını taşımacılığın bir bölümünü uzaydan gerçekleştirerek kısaltmayı hedeflemektedir. Böylece Dünya üzerinde yaklaşık hava taşımacılığıyla 10 saat süren noktaların arasındaki yolculuğu yaklaşık 30 dakikaya indirmeyi planlamaktadır (Neagu, 2018: s. 22).

Bir diğer önemli özel girişim Blue Origin’dir. Blue Origin'in amacı, uzay uçuşunun maliyetini düşürmektir. Blue Origin, uzay uçuşuna uzun vadeli şekilde yatırım yapmaktadır. 2011 yılında Blue Origin, üç yolcuyu suborbital boşluğa güvenli bir şekilde gönderecek ve geri getirecek bir araç prototipinin test uçuşunu gerçekleştirmiştir.

Amazon'un kurucusu ve CEO'su Jeff Bezos, İnternet'in tüketicilerin sosyal ve satın alma alışkanlıklarına kademeli olarak getirdiği değişiklikleri herkesten daha iyi yorumlayabilmiştir. Jeff Bezos, havacılık turizminde bir devrim olmayı amaçlayan Blue Origin’i 2000 yılında kurmuştur. Bu şirketin amacı New Glenn adında yeni bir roket geliştirmektir. Bu roket yeniden kullanılabilir ve insanları düşük Dünya yörüngesine ve ötesine fırlatma kapasitesinde olacaktır. Uzaya turist göndermek için gerekli tüm altyapıyı inşa etmek, yenilikçi bir yolculuk sağlamak istemektedir ve önemli bir faktör de uygun fiyatlı olmasıdır. Bu amaçları doğrultusunda New Sheppard isimli roketi

(6)

beş kez uzaya giderek dönmek için kullanmışlardır. Bu şirket gelecekte kullanılan yörünge gezileri ve Ay'a seyahatler için tekrar kullanılabilir roketler sağlayarak uzay turizmini geliştirmeyi mümkün kılacaktır (Van Pelt, 2005, s. 139-148).

Son olarak bilinmesi gereken özel girişim de Orion Span Hotel girişimidir. Söz konusu girişimin Aurora İstasyonunun, Dünya yüzeyinin 200 mil üzerindeki yörüngedeki ilk lüks uzay oteli olması planlanmaktadır. Bu istasyonda 6 kişilik lüks konaklama yerleri tasarlanmıştır. Bunlardan ikisi mürettebat üyeleri (eski astronotlar) için ve 4 tanesi de konuklar için olacaktır. Bu Uzay İstasyonunun 2021'de fırlatılması planlanmıştır ve 2022'de turist almaya başlayacağı düşünülmektedir. Bu otantik astronot deneyimi 12 gün sürecektir ve turistler sıfır yerçekimi gibi farklı deneyimlerin keyfini çıkaracaktır, yukarıdan Aurora Borealis'i izleyecektir, uzayda yiyecek yetiştirecek veya çeşitli deneylere katılabilecektir. Bu eşsiz maceranın fiyatı kişi başı 9,5 milyon $’dan başlamaktadır (Van Pelt, 2005, s. 139-148).

Turistlerin bu geziyi yapabilmeleri için 3 ay boyunca katı bir eğitim almaları gerekecektir. Houston uzay merkezinde kurslar ve yerinde eğitim alacaklardır. Bu şekilde hem fiziksel hem de zihinsel olarak bu kadar zorlu bir yolculuğa dayanabilmek için hazırlıklı olabileceklerdir. Bu eğitimin sonunda kişiler şirketten Orion Span Astronot Sertifikası alacaklardır. Şu anda, ön ödeme olarak şirket geri ödenebilir kişi başı 8000 $ talep etmektedir. Planları, talepler arttıkça İstasyonu genişletmek ve ayrıca “uzay konutları” satmak ve devre mülk haline getirmektir. Bu nedenle misyonları, herkesin erişebileceği bir uzay turizmine ulaşmaktır (Neagu, 2018: s. 23). Bu şekilde, sadece turistleri uzayda kısa bir yolculukla ağırlamak değil Uluslararası Uzay İstasyonunda da kısa süreli (12 gün) bir astronot gibi yaşatmak için otel inşa etmeyi amaçlamaktadır.

Görüldüğü gibi, uzay yolculuğu ve yeni bir gezegende yaşam gibi hizmetler sunmak için gelişime devam eden birkaç şirket bulunmaktadır. Özel şirketlerin bu yenilikçi sektördeki mevcut yatırımı ve ABD hükümeti tarafından yapılan yatırım, bu turizmi sadece bir hayal değil, kısa vadede olası bir hizmet haline getirmektedir. Uzay turizmini mümkün kılacak gelişmeler yanında bir de uzay yolculuğu için yan teknolojiler geliştiren girişimler de unutulmamalıdır. Bunlar isimleri sayılamayacak kadar fazladır. Bir de uzay turizmi için inşa edilen uzay istasyonları bulunmalıdır. Bu uzay istasyonlarından ABD’de bulunanlar (Brannen, 2010: s. 667): Kaliforniya Uzay İstasyonu (Vandenberg AFB, Kaliforniya), Cape Canaveral Uzay İstasyonu (Cape Canaveral, Florida), Kodiak Fırlatma Kompleksi (Kodiak Adası, Alaska), Orta-Atlantik Bölgesel Uzay İstasyonu (Wallops Adası, Virginia), Mojave Hava ve Uzay İstasyonu (Mojave, Kaliforniya) ve son olarak da Oklahoma Uzay İstasyonu (Washita Country, Oklahoma)’dır.

5. UZAY TURİZMİ İLE İLGİLİ OLASI PROBLEMLER

Uzay turizmi kendine özgü özellikleri dolayısıyla kendine has sorunlara sahiptir. Özellikle niş bir turizm türü olması nedeniyle kullanacak kişiler ile ilgili hukuki problemler doğmaktadır. Uzay turizminin özgün yapısı nedeniyle yolculuk sırasında yaşanabilecekler ile birlikte kişilerin turist mi astronot mu sayılacağı problemi ortaya çıkmaktadır. Uzay turizmi oldukça pahalı bir turizm türüdür ve bu nedenle de sorumlulukla ilgili problemler ortaya çıkmıştır. Uzay turizmi farklı deneyimlere odaklanmış bir turizm çeşididir. Bu nedenle hizmet içeriğinin de ayrıntılı tanımlanması gerekmektedir. Son olarak da uzay turizmi teknolojinin gelişmesine bağlıdır. Günümüzde tam olarak geliştirilmemiş teknolojiler varsayılarak satılan hizmetler müşteriler açısından sorunlara sebep olabilecektir.

Uzay turizmi ile ortaya çıkan işletmeler aslında sadece uzay turizmi için kurulmuş işletmeler değildir. Asıl amaçları uzayın keşfi, kullanıma açılması, bilimsel araştırmalar gerçekleştirmek gibi amaçlarken, teknoloji geliştirmek oldukça maliyetli olduğundan geliştirdikleri teknolojiden turizm yoluyla para kazanmayı planlamışlardır. Söz konusu teknolojiler askeri amaçlar ve iletişim için de kullanılabilmektedir. Örneğin, SpaceX'in roket Falcon 9'u 22 Şubat'ta yörüngedeki ilk İspanyol casus uydusu olarak fırlatmıştır. Bu uydunun birçok kullanım amacı bulunmaktadır. Bunlar: istihbarat uygulamaları, haritacılık, sınır kontrolü, doğal afetlerin değerlendirilmesi, şehir planlama

(7)

ve bölge planlaması, çevresel gözlem ve diğer bilimsel amaçlardır (Seo, 2013: s. 72-85). Bu işletmelerin temel amaçlarının farklı olması uzay turizmini bir yan ürün haline getirmektedir. Uzay turizminin büyümesi, havacılık teknolojilerindeki önemli yeni gelişmeleri kapsayacaktır. Özellikle yüksek uçuş hızlarıyla ilişkili yeniden kullanılabilirlik ve rutin süreçler ile ilgili olarak uzay teknolojisi geliştirme ve operasyonlarına havacılık bakış açısı gerekmektedir. Şimdiye kadar, yaklaşık 100 km'deki suborbital uçuşun, bir prototip aracıyla arka arkaya birkaç kez başarılı bir şekilde gerçekleştirilebileceği kanıtlanmıştır. Asıl zorluk, ilişkili operasyonlarla birçok misyonun karlı bir şekilde uçmasına izin veren bir araca sahip olmak olacaktır. Bu başarının uzay sektöründe önemli bir etkisi olacaktır. Havacılık sektöründe, başarılı olursa, bu tür bir gelişme uzun vadede, uzun mesafeli uçuşların süresini büyük ölçüde azaltma potansiyeli ile birlikte yüksek hızlı araç konseptlerine yol açacaktır (Goechlich, 2014: s. 20). Bu nedenle uzay turizmi havacılık sektöründeki gelişmeleri de etkilemektedir.

Öncelikle uzay turizminin kapsamındaki yörüngede gerçekleştirilmesi planlanan seyahatler ile diğer gezegenlere gitmeyi planlayan seyahatler için ülkelerin fırlatma istasyonlarına sahip olması gerekmektedir. Fırlatma istasyonlarının gelecekte uzay turizminin yaygınlaşması ile birlikte havacılığın gelişimindeki havalimanlarına benzer şekle bürüneceği düşünülmektedir (Brannen, 2010: s. 649). Fırlatma istasyonlarının geliştirilmesi de oldukça maliyetlidir. Dünya üzerindeki her nokta da fırlatma istasyonu geliştirmek için uygun değildir.

Uzay turizmi kapsamında verilecek bazı hizmetlerin içeriği henüz belirli değildir. Özellikle karasal uzay turizmi haricinde kalan, turistlerin hava sahasından ayrılarak gerçekleştirecekleri hizmetlerin içerikleri tam olarak belirlenmemiştir. İşletmeler teknoloji geliştirmektedir fakat teknoloji uzay turizmi için yeterli düzeye gelmemiştir. Planlanan zaman içerisinde çeşitli nedenlerle geliştirilememesi durumunda planlanan tüm hizmetlerde sarkmalar olacaktır. Beklenmeyen tüm gelişmeler uzay turizminin maliyetini de arttıracaktır. Planlamaların beklenen şekilde ilerlemesi durumunda da uzay turizmi diğer turizm türlerinden farklı hizmet bileşenlerine ihtiyaç duymaktadır. Bu bileşenlerden bazıları: fiziksel ve psikolojik değerlendirmeler, Dünya’da eğitim, uzay araçlarının kullanımının öğretilmesi, emniyet eğitimi, uzayda yaşam bilgisinin edindirilmesi, acil durum tatbikatlarıdır.

Uzay turizminin çeşitli avantaj ve dezavantajları bulunmaktadır. Uzay turizmi küresel ekonomiyi geliştirebilir çünkü bu yeni pazar binlerce veya milyonlarca iş yaratabilecektir. Uzaya veya diğer gezegenlere seyahat etmek için gerekli teknolojiyi yaratmak, yetenekli insanları işe almak demektir. Bu teknoloji sadece bu pazarda değil, diğer endüstriler için de kullanılabilecektir. Uzay tabanlı işletmelerin kurulması teknoloji gelişimini arttıracak ve bu gelişim de taşımacılığa katkıda bulunacaktır. Bir diğer avantaj da yeni turizm türünün maliyetlerinin, hizmet yaygınlaştıkça düşmesi ve maliyetler düştükçe de bu turizm türünü kullananlarda görülecek artıştır.

Uzay turizmi çabaları aynı zamanda insanlı uzay uçuşu programlarının nihai hedefleri, yani uzaya rutin insan erişiminin sağlanması ve Güneş Sisteminin uzun vadeli, sürekli insan keşfine hazırlanması ile ilgilidir. Bu anlamda, son hedefler ve gereksinimler tamamen farklı olsa bile, uzay turizmi faaliyetleri ile keşif programları arasında bir bağlantı bulunmaktadır. Bu nedenle, insanlı uzay uçuşu bağlamında özel sektörün ortaya çıkmasını desteklemek için bir ilgi oluşmalıdır. Uzun vadede ve kurumsal programlar çerçevesinde geliştirilen teknolojiler hem havacılık hem de uzay alanında gelişmeyi sağlayacaktır.

Dünya’daki kaynaklarla ilgili endişesi olan birçok bilim adamına göre çözüm uzaydadır. Uzay teknolojisinin geliştirilmesi için ilk adım devletler arası uzay rekabetidir. İkinci adım da uzay turizmi olacaktır. Dünya aşırı nüfusludur, bu, tüm sakinler için yeterli kaynağın olmayacağı bir zaman olacağı anlamına gelmektedir. Aynı zamanda uzay araştırması, evren hakkında daha fazla şey öğrenmemizi sağlayacaktır.

(8)

sağlamalıdır. Örneğin şimdiye kadar hiç kimse kızıl gezegene adım atmamıştır, bu nedenle bu ortamın insanlarda neden olabileceği koşullar ve risk hala bilinmemektedir. Bu nedenle, bir kişinin böyle önemli bir yolculukta tehlikeye maruz kalma riski oldukça yüksektir. Bir diğer dezavantaj ise tüm altyapıyı, teknolojiyi, uzay aracını vb. geliştirmek için gereken paradır. Bu para dünya çapında diğer önemli amaçlar için kullanılabilecek bir bütçedir (Neagu, 2018: s. 33) (Brannen, 2010: s. 667).

Uzay turizminde çeşitli hukuki sorunlar bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi hava hukuku düzenlemeleri ile uzay hukuku düzenlemelerinin birbiriyle uyumsuz olmasıdır. Burada temel sorun da hava-uzay sınırının belirsizliğinden kaynaklanmaktadır. Bu sınır sorununu ele almak için iki ortak yaklaşım bulunmaktadır. "İşlevsel" yaklaşım, sabit bir sınırla ilgili değildir, bunun yerine faaliyetin niteliğine veya amacına bağlı olarak "mekansal faaliyetler" için tek bir yasal rejim kabul etmektedir. Öte yandan, “mekansal" yaklaşım sabit bir sınır belirlemeye çalışmaktadır. Bununla birlikte, bu sınırın tam konumu tartışmalıdır. Çoğunluk görüşü, hava sahasının, aerodinamik yükselmenin merkezkaç kuvveti, von Karman hattı tarafından aşıldığı noktaya kadar uzandığı ve yaklaşık olarak 84 km. olduğudur. Daha yakın tarihli devlet uygulamaları, geleneksel uluslararası hukukun, yapay yeryüzü uydularının en düşük perigee yörüngesinin (deniz seviyesinden yaklaşık 95-110 km yukarıda) uzayda olduğu sonucuna varabileceğini ileri sürmektedir. Avustralya Uzay Faaliyetleri Yasası, Avustralya topraklarından fırlatma için lisans almak için, fırlatma aracı ve/veya yükün en az deniz seviyesinden 100 km yukarıda bir rakıma ulaşması gerekmektedir. Ulusal mevzuatın uluslararası hukuk üzerinde doğrudan bir etkisi olmasa da, bir geçerli uygulama ifadesi olarak kabul edilebilmektedir (Hobe, 2007: s. 444) (Yun, 2009: s.962-971).

Gelecekte, deniz seviyesinden 84 km ila 100 km yükseklikte bir sınır genel olarak kabul edilebilecektir. Ancak şimdilik, 80 ila 110 km arasındaki uzayın yasal statüsü net değildir. Bununla birlikte, hava veya uzay hukukunun uygulanabilirliği sorunu kullanılan aracın statüsü ile ilgili olarak çözümlenebilmektedir. Burada, öngörülen faaliyetlerin belirli özellikleri çok önemlidir. Bir uçaktan fırlatılan bir yörünge altı uçuş ve yerden veya Açık Denizlerden fırlatılan bir roketten ayrılan bir kapsüldeki yörünge altı bir uçuş bu kapsamda uzay uçuşu olarak değerlendirilmektedir (Hobe, 2007: s. 446).

Uzay turizmi, yaratabileceği fırsatlar ve aynı zamanda teşvik edebileceği rekabet açısından havacılık endüstrisini kesinlikle önemli bir şekilde etkileyecektir. Uluslararası düzenlemeler ve ulusal düzenlemeler ile havacılık sektörünün uğrayacağı rekabet incelenmeli ve düzenlenmelidir. "Uzay turizmi" faaliyetleri bir hava aracının ve/veya bir uzay aracının kullanımını içerebilmektedir. Bu tür faaliyetlerin gerçekleştiği yere bağlı olarak, hava hukuku veya uzay hukuku, hatta her ikisi de geçerli olabilmektedir. İki yasal rejim tarihsel olarak birbirinden bağımsız olarak gelişmiştir ve buna göre bazı büyük farklılıklar göstermektedir. Sonuç olarak uzay turizmi faaliyetlerinin yürütülmesine ilişkin çeşitli yasal sorunlar ortaya çıkmaktadır.

Uzay turizmi faaliyetlerinin yetkisi, hava ve uzay kanununun ilgili yasal hükümleri uyarınca ulusal makamlarca verilmektedir. Hava hukuku, eğer bir havadan fırlatma yapılırsa, ayrılmadan önce uçağa ve takılı uzay aracına muhtemelen uygulanacaktır. Aksine, uzay hukuku, itme için kullanılan rokete, yörünge altı araca ve bir uzay kapsülüne uygulanabilmektedir (Von der Dunk, 2011: s. 147). Uzay turizminde bir diğer hukuki problem sorumluluk konusudur. Sorumluluk konuları, potansiyel finansal risklerini değerlendirmesi gereken uzay turizmi faaliyetlerinin operatörlerinin büyük ilgisini çekmektedir. Sorumluluk açısından, "yolcu sorumluluğu" - aynı zamanda sözleşmeden doğan sorumluluk ve "üçüncü şahıs sorumluluğu" olarak da anılmalıdır. Yolcular gönüllü olarak uçuşa katılma riskini aldıklarında, operatör ve/veya lisans sahibi ile bir sözleşme ilişkisi oluşturmaktadır. Tersine, üçüncü şahıslar faaliyetlere dahil değildir ve operatör veya lisans alan ile herhangi bir sözleşme bağları bulunmamaktadır (Von der Dunk, 2011: s. 147).

Son hukuki problem ise uzay turistlerinin statüsü ile ilgilidir. Genel olarak, bir kişi üzerinde yargı yetkisini kullanan devletler, yolcuların hak ve görevlerini belirleme yetkisine sahiptir. Bununla

(9)

birlikte, uluslararası hukuk bir takım daha spesifik düzenlemeler içermektedir. Uçak ile ona bağlı uzay aracını ayrılıncaya kadar ayırt etmek önemlidir. Uzay aracı, ayrılmadan önce uçağın bir parçası iken, ayrıldıktan sonra görevin parametrelerine bağlı olarak bir uzay nesnesi olarak nitelendirilebilmektedir. Uzay kapsülünü fırlatmak için bir roket kullanılırsa, hem nesneler-roket hem de kapsül - uzay nesneleridir. Uluslararası hukukta ve çoğu ulusal hukukta "bir uçağın personeli" teriminin genel bir tanımı bulunmamakla birlikte, yolcuların bu terime giremeyeceği açıktır. Uzay turistleri hava hukuku açısından açıkçası yolculardır ve sonuç olarak, açıkça uçak kaptanının komutası altına girmektedirler. Buradaki ana soru, bu yolcuların astronot olarak kabul edilip edilemeyeceği veya astronotlara benzer bir statü verilmesinin gerekip gerekmediğidir. Bunun yolcu hakları ve yükümlülükleri üzerinde önemli bir etkisi olabilmektedir (McCauley, 2019: s.470-480).

6. SONUÇ ve ÖNERİLER

Turizm içerisinde bireylerin ihtiyaçları sürekli değişmektedir. Uzay turizminde, turistler daha önce sadece bilim kurgu filmlerinde hayal edebilecek veya görülebilecek benzersiz deneyimler yaşamak istemektedir. Bu talepler doğrultusunda Blue Origin, Virgin Galactic, Orion Span ve SpaceX gibi şirketler eşsiz bir fırsattan yararlanabilmektedir. Günümüzde uzay turizmi (özellikle astro turizm) oldukça azdır veya neredeyse yoktur. Çünkü bu tür bir yolculuğu gerçekleştirmek için fiyatlar hala çok yüksektir. Uzaya seyahat edebilecek turistler büyük miktarda para ödemek zorunda olduğu için uzay turizmi oldukça özel bir turizm türüdür. Sözü edilen şirketlerin temel amacı roketleri yeniden kullanarak maliyeti düşürmek ve dolayısıyla nihai fiyatı düşürmektir.

Ayrıca, SpaceX turistleri Mars'a göndermek için altyapı oluştururken, iletişim ve askeri uydular göndermiş ve yeniden kullanılabilir roketlerin kullanımı arttırmıştır. Bu şekilde, bilimsel araştırmalar dünya çapında diğer sektörlerin gelişimine de fayda sağlamaktadır. Uzayda seyahat vadeden işletmeler çeşitli hizmet türleri sunmaktadır. Bunlar; 1 günden 12 güne kadar değişen zamanı uzayda geçirmek, diğer gezegenlerde koloni kurmak ve yerleşim gerçekleştirmek şeklinde tasarlanmıştır.

Uzay turizmini zorlaştıran oldukça önemli unsurlar bulunmaktadır. Bu unsurlar uzay turizminin talebini etkilemektedir. Kişiler uzay turizmini talep ettiğinde oldukça yüksek maliyetler ile karşılaşmaktadır. Yüksek maliyetleri karşılayabilseler dahi uzay seyahatine katılmadan önce seyahatin boyutuna göre değişen zaman aralığında bir eğitim almaları gerekmektedir. Mars’a gidecek turistler 3-6 ay arasını gidiş yolunda ve yine aynı miktar süreyi dönüş yolculuğunda geçireceklerdir. Aynı zamanda bu seyahat sırasında insanların maruz kalacağı tehlikenin boyutu da oldukça yüksektir. Soğuk Savaş sırasında ABD ve SSCB tarafından uzayda gerçekleştirilen nükleer deneyler yüzünden uzayda radyasyon bulunmaktadır. Ayrıca uzay enkazı büyük miktarda tehlike yaratmaktadır. Örneğin, Mars'ın atmosferi Dünya'nınkinden çok daha iyi olduğu için Güneş radyasyonunun ne gibi bir etki yaratacağı bilinmemektedir.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen daha büyük bir uzay turizmi pazarının ve potansiyel olarak uzay uçuşunu deneyimleyen daha fazla sayıda vatandaşın oluşması, halkın insanlı uzay uçuşunun/keşiflerinin algısı üzerinde bir etkiye sahip olacaktır. Tüm devletler iletişim stratejilerinde böyle bir gelişmeyi dikkate almak zorunda kalacaktır. Bu doğrultuda özellikle olası sorunların çözümü için ulusal ve uluslararası yapılanma gerekmektedir.

Kısa vadeli yörünge altı uçuşların öngörülebilir gelecekte gerçekleşmesi muhtemeldir. Bu tür faaliyetler hava sahası ve uzayın yasal rejimleri ile ilgili önemli sorunlar yaratabilecektir. Bunun nedeni kısmen, bu iki rejimin şimdiye kadar gerçekten birbiriyle bağlantılı olmamasıdır. Söz konusu sorunlara çözüm geliştirebilmek için hem hava hukuku hem de uzay hukuku konusunda iyi bilinen kavramlardan yararlanan tutarlı çözümler bulmaya ihtiyaç duyulmaktadır.

Uzay turizmi teknolojik bir başarı olmayacaktır, çünkü insanoğlu yıllardır uzay keşfi yapmaktadır. Uzay turizmi ürün geliştirme başarısı da olmayacaktır. Turizmde yıllardır üretilen birçok niş ürün

(10)

Teknoloji ve ürün tasarımı buna destek olacak unsurlar olacaktır. Uzay turizmi kaçınılmaz bir üründür ve olası problemlerle karşılaşılmadan önce özellikle hukuki açıdan düzenlemelerin bir an önce ulusal ve uluslararası anlamda oluşturulması gerekmektedir.

KAYNAKÇA

Beard, S. Suzette ve Starzyk, Janice, (2002). Space Tourism Market Study, Orbital Space Travel & Destinations with Suborbital Space Travel, Futron Corporation.

Brannen, Thomas, (2010). Private Commercial Space Transportation's Dependence on Space Tourism and NASA's Responsibility to Both, Journal of Air Law and Commerce, Volume 75, Issue 3.

Cater, Carl, (2019). History of Space Tourism, Space Tourism: The Elusive Dream, Tourism Social Science Series, Volume 25, Emerald Publishing Limited.

Cohen, Eric, (2019). Extraterrestrial Life, Stellar Civilizations, and Aliens, Space Tourism: The Elusive Dream, Tourism Social Science Series, Volume 25, Emerald Publishing Limited.

Danov, Daniel Georgiev, (2020). A Review of Space Tourism Services: Supply and Demand Challenges, TOLEHO Journal of Tourism, Leisure and Hospitality, 2(1): 29-35.

Galvez, Andrés ve Naja-Corbin, Geraldine, (2008). ESA’s View on Private Suborbital Spaceflights, ESA Bulletin 135.

Goechlich, Robert A., (2014). Space Tourism: Hurdles and Hopes, International Journal of Aviation Systems, Operation and Trainings, 1 (1), January-June 2014.

Hobe, Stephan, (2007). Legal Aspects of Space Tourism, Nebraska Law Review, Volume 86 Issue 2.

McCauley, Megan, (2019). Astro-Not? How Current Space Treaties Could Fall Short of Protecting Future Space Tourists, The University of the Pacific Law Review, Volume 50, Issue 3 Symposium -- Judge Posner and Contract Law.

Neagu, Andreea Larisa, (2018). Space Tourism: A New Way of Tourism not so Distant in Time or Space, Universitat Jaume Thesis.

Ormrod, James ve Dickens, Peter, (2019). Space Tourism, Capital, and Identity, The Elusive Dream, Tourism Social Science Series, Volume 25, Emerald Publishing Limited.

Pelton, Joseph N., (2009). Space Planes and Space Tourism: The Industry and the Regulation of its Safety, George Washington University, SACRI Research Study.

Seo, Bo Rim, (2013). Future of Space Travel, Space Travel for the Masses: History, Current Status, Problems, and Future Directions, Worcester Polytechnic Institute.

Toivonen, Annette, (2017). Sustainable Planning for Space Tourism, Vertaisarvioitu Kollegialt Granskad, Peer-Reviewed, MATKAILUTUTKIMUS 13: 1–2/2017.

Van Pelt, Michel, (2005). Space Tourism, Adventures in Earth Orbit and Beyond, Praxis Publishing Ltd. Von der Dunk, Frans G., (2011). Space Tourism, Private Spaceflight and the Law: Key Aspects, Space, Cyber, and Telecommunications Law Program Faculty Publications, 60.

Yun, Zhao, (2009). A Legal Regime for Space Tourism: Creating Legal Certainty in Outer Space, Journal of Air Law and Commerce, Volume 74 | Issue 4.

Referanslar

Benzer Belgeler

Turizmin ölçüsüz bir şekilde ilerlemesi ve buna bağlı olarak oluşan turizm karşıtlığının somut belirtileri başta İspanya ve İtalya olmak üzere birçok

Sağlık turizmi tüm dünyada giderek önemi artan ve üçüncü yaş turizmi, engelli turizmi, medikal turizm ve spa&wellness turizm olmak üzere dört farklı segmenti

mutfak ve yemekler kategorisinde yer alan yemeklerin lezzetsiz olması (282 kişi) ve yemek çeşitlerinin az olması (79); otel, oda, bina ve eşyalar kategorisinde yer alan

Müşteri tatmini, tekrar ziyaret, tekrar satın alma, daha fazla ödemeye istekli olma ve tavsiye etme niyeti gibi davranışsal niyetler üzerinde olumlu etkiler sunmaktadır..

Kış mevsiminin çok yağışlı geçtiği ve sıcaklıkların sıklıkla sıfır derecenin altına düştüğü havaalanlarında bu faaliyetlerden uçuş operasyonuyla ilgili

Hizmet sunan organizasyonlara göre rekreasyon endüstrisi spor rekreasyonu, turizm rekreasyonu, kamu ve yerel yönetim rekreasyonu, terapatik rekreasyon, ticari rekreasyon ve işyeri

Robotik ise insanlar tarafından yapılan görevleri yerine getirmek için robotların yapımı, tasarımı ve kullanımı ile ilgilenen yapay zekâ alt alanıdır.. Çalışmada robotik

Elde edilen sonuçlara göre, bireysel faktörler kapsamında “yaratıcılık, bilinçli üretim, sunum ve pişirme yöntemleri”, sektörel faktörler kapsamında