• Sonuç bulunamadı

Buğday Fidelerinin Bor Toksisitesine Toleransında Çözünür Fenolik ve Çözünür Protein Miktarındaki Değişmeler = Changes of Soluble Phenolic and Soluble Protein Amounts on the Tolerance of Boron Toxicity in Wheat Seedlings

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Buğday Fidelerinin Bor Toksisitesine Toleransında Çözünür Fenolik ve Çözünür Protein Miktarındaki Değişmeler = Changes of Soluble Phenolic and Soluble Protein Amounts on the Tolerance of Boron Toxicity in Wheat Seedlings"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

C.Ü. Fen-Edebiyat Fakültesi

Fen Bilimleri Dergisi (2006)Cilt 27 Say 1

Bu day Fidelerinin Bor Toksisitesine Tolerans nda Çözünür Fenolik ve Çözünür Protein Miktar ndaki De meler

. ARI BAYKAL **I. ÖNCEL

Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, 06100 Tando an- ANKARA * E-posta: sebnembaykal@gmail.com

** E-posta: oncel@science.ankara.edu.tr

Received: 18.07.2006, Accepted: 28.11.2006

Özet: ki bu day türüne ait 2 genotipin (Triticum aestivum L. cv. K raç 66 ve Triticum durum Desf. cv.

Kunduru 1149 ) bor toksisitesine tepkileri incelendi. Sera ko ullar nda 6 hafta süreyle yeti tirilen fideler toprak yüzeyinden hasat edildi. Bor toksisitesi uygulamas topra a 0, 15, 30, 45, 60 ve 75 mg kg-1 B eklenmesiyle gerçekle tirildi.

Deneme sonunda bor toksisitesi alt ndaki bitkilerde fide boyu ve % kuru madde miktar n azald , bor miktar n artt ve oransal su içeri inde ise önemli bir de ikli in olmad tespit edildi. K raç 66 genotipinde çözünür fenolik miktar n 15 mg kg-1 B konsantrasyonunda artt , Kunduru 1149 genotipinde ise 30 mg kg-1 B konsantrasyonunda azald ve 60 mg kg-1 B konsantrasyonunda artt bulundu. Çözünür protein miktar , K raç 66 genotipinde 60 mg kg-1 B konsantrasyonunda artarken, Kunduru 1149 genotipinde 45 ve 75 mg kg-1 B konsantrasyonunda azald . Sonuçlar, incelenen iki genotip aras nda bor toksisitesine toleransta önemli farkl klar n oldu unu ortaya koymaktad r.

(2)

Changes of Soluble Phenolic and Soluble Protein Amounts on the Tolerance of Boron Toxicity in Wheat Seedlings

Abstract: Responses to boron toxicity of two genotypes belonging to two wheat species (Triticum aestivum

L. cv. K raç 66 and Triticum durum Desf. cv. Kunduru 1149) were investigated. Seedlings grown for six weeks were harvested from the soil. The boron toxicity treatments were carried out with addition of 0, 15, 30, 45, 60 and 75 mg kg-1 B in soil.

At the end of the study it was determined that seedling length and amount of percent dry matter were decreased, boron amount were increased and relative water content were not changed significantly in boron exposed plants. Soluble phenolic amount were increased in K raç 66 genotypes at 15 mg kg-1 boron concentration, but in Kunduru 1149 genotypes soluble phenolic amount were decreased at 30 mg kg-1 boron concentration and then were increased 60 mg kg-1 boron concentration. Soluble protein amount were increased in K raç 66 genotypes at 60 mg kg-1 boron concentration, but were decreased at 45 and 75 mg kg-1 boron concentration in Kunduru 1149 genotypes. Results indicated that there were important differences between studied two genotypes in tolerance to boron toxicity.

Keywords: Boron toxicity, boron tolerance, wheat, soluble phenolic, soluble protein.

Giri

Bitkisel üretimi s rlayan temel beslenme sorunlar n ba nda topraktaki besin maddelerinin bitkilere yaray n yetersiz olmas gelmektedir. Kurak ve yar kurak bölge topraklar nda yeti en bitkilerde bor (B) toksisitesinin bitkisel üretime zarar verdi i bilinmektedir [1,2].

Türkiye’de özellikle Bat Anadolu Bölgesi’nin Dünyadaki B rezervlerinin %61’ine sahip oldu u ve bölgede B kirlenmesinin su kaynaklar ve tar m alanlar etkileyen önemli bir problem oldu u bilinmektedir [3,4].

B bitkiler için gerekli olan esas mikro besin elementlerinden biridir. Pek çok vasküler bitki için gerekli bir mikro besin elementi oldu u da kan tlanm r [5]. B’un eker ta , hücre çeperi sentezi, ligninle me, hücre çeperi yap , karbonhidrat metabolizmas , RNA metabolizmas , solunum, IAA metabolizmas , fenol metabolizmas ve membranlar gibi pek çok metabolik olayda rol ald ileri sürülmektedir [6]. Ancak yüksek B konsantrasyonlar nda B toksisite ve tolerans n fizyolojik metabolizmas n çok iyi

(3)

anla lamad da ifade edilmektedir [7]. B’un, birçok bitki çe idinde yap sal, fizyolojik ve biyokimyasal olaylarda yer ald bilinmektedir [8].

Bor toksisitesinin yayg n görülen semptomlar kuru madde kayb , kök uzamas n engellenmesi, meyve çürümesi, yapraklarda öncelikle uç ve kenarlarda ba layan kahverengi lekeler ile klorozla ba lay p nekrozla devam eden bozulmalar [9,10,11,8], kabuk nekrozlar ve kambiyum ölümüne ba gövde ölümü [12], ya yapraklar n yan k bir görünüm al p erken dökülmesi [13] eklindedir.

Günümüzde yap lan çal malarda bitki türleri aras nda oldu u gibi ayn türün genotipleri aras nda da B toksisitesine duyarl kta büyük farkl klar n oldu u ve bu farkl klar n nedeninin bitkilerin B toksisitesinden ayn derecede fizyolojik ve morfolojik olarak etkilenmemesinden kaynakland ifade edilmi tir [14].

Bu çal mada, B toksisitesine kar toleransl olan ekmeklik (Triticum aestivum L. cv. raç 66) ve duyarl oldu u bilinen makarnal k (Triticum durum Desf cv. Kunduru 1149) [15] bu day fidelerinde B elementinin toksik düzeylerinin bitki boyu, % kuru madde miktar ve oransal su içeri i gibi fizyolojik parametrelerle ve çözünür protein, çözünür fenolik madde miktarlar gibi biyokimyasal parametrelerle belirlenmesi amaçlanm r. Farkl B konsantrasyonlar n uygulanmas yla meydana gelen toksik etkiye bu day fidelerinin tepkisi, belirtilen fizyolojik ve biyokimyasal parametrelerle de erlendirilmeye çal lm r. Bu amaçla büyüme ölçümleri yap lm ve biyokimyasal de iklikler test edilmi tir.

Materyal ve Metodlar

Bu çal mada iki bu day türüne ait 2 genotip kullan lm r. Bunlar Triticum aestivum L. cv. K raç 66 ve Triticum durum Desf. cv. Kunduru 1149’dur. Toprak, saks lara doldurulmadan önce hava kurusu haline getirilmi tir. Bu day tohumlar , içerisine polietilen torbalar geçirilmi 2 kg mutlak kuru toprak alan plastik saks lara 0, 15, 30, 45, 60 ve 75 mg kg-1 konsantrasyonlar ndaki B ile kar lm olan topra a ekilmi tir. Uygulanan B konsantrasyonlar için borik asit (H3BO3) kullan lm r. Deneme 4 paralel olarak

yürütülmü ve toplam 48 saks kullan lm r. Fidelerin yeti tirilmesinde kullan lan topraklara temel gübre olarak her saks ya amonyum nitrat (NH4NO3) formunda 100 ppm N

(4)

uygulanm r. Her saks ya 30 adet tohum ekilmi ve çimlendikten sonra fideler 22’ye seyreltilmi tir. Denemelerde kullan lan saks topra tarla kapasitesine (%TK=%25,78) yak n noktada tutulmaya çal lm ve sulama düzenli olarak saf su ile yap lm r. Fideler serada 24-32 ºC hava s cakl , %52 nisbi nem ve do al k ko ullar nda 6 hafta yeti tirilip toprak yüzeyinden hasat edilmi tir.

Hasattan hemen sonra her deneme grubundan rastgele seçilen 10`ar fidenin boyu ve ya a rl k ölçümleri yap lm r. Kontrol ve uygulama gruplar ndan rastgele seçilen 10`ar fidenin yapraklar ndan 4 mm çap nda 0,1 gr a rl ndaki disklerin kullan lmas yla oransal su içeri i belirlenmi tir [16]. B analizinde kullan lmak üzere, kimyasal ve biyolojik de imleri en dü ük düzeyde tutmak için fideler, 65 ºC’de 48 saat süre ile kurutulmu ve kuruma i lemi bittikten sonra da ö ütülmü lerdir. Bitkide B tayini, kuru yak lan bitki süzüklerinde Azomethin-H yöntemine göre Shimadzu UV-1201 marka UV-VIS model spektrofotometrede belirlenmi tir [17].

Çözünür fenoliklerin ekstraksiyonu ve analizi Ferralis ve ark. [18]’na göre gerçekle tirilmi tir. Çözünür protein Jordan ve ark. [19] taraf ndan belirtilen yöntem ile liyofilize edilmi kuru örnekten ekstrakte edilmi ve Lowry ve ark. [20]’na göre analiz edilmi tir.

Deneme topraklar n baz fiziksel ve kimyasal özellikleri analizlerle belirlenmi tir (Çizelge 1). Toprakta fiziksel analizlerden; nem tayini [21], tarla kapasitesi [21], kimyasal analizlerden ise, mikroelement (Zn ve Mn [22],Fe ve Cu [23], B [17], toplam azot [24], yaray fosfor [25,26], al nabilir potasyum [27], elektriksel iletkenlik [21] ve pH [21,28] tayinleri yap lm r.

Çizelge 1. Denemede kullan lan topra n baz fiziksel ve kimyasal özellikleri

Ph Elektriksel iletkenlik Nem (%) Tarla kapasitesi (%) B (mg kg-1) N (% ) P (ppm) K (me 100 kg-1) Mikroelement konsantrasyonu (ppm) Zn Mn Fe Cu 7,97 Tuzsuz 3,4 25,78 4 0,1165 11,8 0,160 0,86 8,49 7,64 0,44

Tüm veriler Minitab ve Mstat yaz ile dengelenmi anova testi yap larak, tekrarlar n aritmetik ortalamalar ve standart hatalar n hesaplamas ile Düzgüne [29]’e göre de erlendirilmi tir

(5)

Bulgular

Kontrol ve uygulama grubunda yer alan örneklerin kar la lmas ile B toksisitesinin bitki büyümesi ve metabolizmas üzerine etkileri incelenmi tir.

Farkl B konsantrasyonlar n uyguland ekmeklik ve makarnal k bu day fidelerinin B toksisitesinde meydana gelen semptomlar, semptomlar n ortaya ç zamanlar ve semptomlar n iddeti birbirinden farkl k göstermi tir. Ekmeklik bu day fidelerinde B toksisitesi semptomlar ya yaprak uç ve kenarlar ndan ba layan sararmalar ve yaprak ayas na do ru ilerleyen gri-aç k kahverengi kurumalar eklinde ortaya ç km r. Makarnal k bu day fidelerinde ise B toksisitesi semptomlar ya yapraklar n uç ve kenarlar nda sar -kahverengi kurumalar eklinde ortaya ç kmakta ve artan B konsantrasyonlar na ba olarak yaprak ayas nda k rm -kahverengi nekrotik lezyonlar eklinde görülmektedir, ayr ca bu semptomlar n etraf nda yer yer sararmalar olu maktad r. B toksisitesi semptomlar makarnal k bu day fidelerinde ilk önce, h zl ve iddetli bir

ekilde, ekmeklik bu day fidelerinde ise daha geç ortaya ç km r.

Yap lan morfolojik gözlemlerde toksisite semptomlar n daha çok ya yapraklar n uç ve kenarlar nda yo unla , ayn yapra n gövdeye yak n bölümlerinde ise semptomlar n oldukça azald veya hiç ortaya ç kmad gözlenmi tir. Toprakta artan B konsantrasyonlar na ba olarak B’un bitkinin ya yapraklar nda daha fazla toksisiteye neden oldu u görülmü tür.

B toksisitesi alt nda her iki genotipe ait fidelerin uygulanan B konsantrasyonunun art na ba olarak fide boyu (p<0,01 , ekil 1.a.) ve %kuru madde miktar (p<0,01 , ekil 1.b.) azal rken, bor miktar (p<0,001 , ekil 1.c.) artm , oransal su içeri inde ( ekil 1.d.) gözlenen farkl klar ise istatistiksel aç dan önemli bulunmam r.

Uygulanan B konsantrasyonlar nda ekmeklik ve makarnal k bu day fideleri aras ndaki etkile imin çözünür fenolik miktar üzerine etkisi istatistiksel olarak önemli bulunmu tur (p<0,001 , ekil 2.a.). Buna göre ekmeklik bu day fidelerinde 15 mg kg-1B konsantrasyonunda çözünür fenolik miktar artm , makarnal k bu day fidelerinde ise 30 mg kg-1B konsantrasyonunda azalm 60 mg kg-1bor konsantrasyonunda artm r.

Uygulanan B konsantrasyonlar nda her iki genotip aras ndaki etkile imin çözünür protein miktar üzerine etkisi istatistiksel olarak önemli bulunmu tur (p<0,001 , ekil 2.b.).

(6)

0 10 20 30 40 50 60 Kontrol 15 30 45 60 75 Uygulanan B Konsantrasyonlar (m g/kg) Fide Boy u (c m )

Ekmeklik bu day Makarnal k bu day

0 5 10 15 20 Kontrol 15 30 45 60 75 Uygulanan B konsantrasyonlar (m g/ kg B) % K ur u madde

Ekmeklik bu day Makarnal k bu day

0 1 2 3 4 Kontrol 15 30 45 60 75 Uygulanan B konsantrasyonlar (m g/ k g B) B o r m ik tar ( m g /g r KA )

Ekmeklik bu day Makarnal k bu day

0 20 40 60 80 100 Kontrol 15 30 45 60 75

Uygulanan B Kons antrasyonlar (m g/kg B)

Or a ns a l Su ç e ri i (%

) Ekmeklik Bu day Makarnal k bu day

c.) d.)

a.) b.)

Ekmeklik bu day fidelerinde çözünür protein miktar nda en fazla art , 60 mg kg-1 B konsantrasyonunda olmu tur. Uygulanan di er bor konsantrasyonlar nda çözünür protein miktar kontrole göre azalm r. Makarnal k bu day fidelerinde ise çözünür protein miktar 45 ve 75 mg kg-1B konsantrasyonlar nda azalm r.

ekil 1. Farkl B konsantrasyonlar nda (0, 15, 30, 45, 60, 75 mg kg-1) yeti tirilen ekmeklik (Triticum aestivum L. cv. K raç 66) ve makarnal k (Triticum durum Desf. cv. Kunduru 1149) bu day fidelerinin a.) fide boylar n konsantrasyona ba olarak de imi (n=10) b.) % kuru madde miktarlar n de imi (n=10) c.) B miktarlar n (mg gr-1KA) de imi (n=4) d.) oransal su içeriklerinin de imi (n=4)

a.) b.) 0 5 10 15 20 25 Kontrol 15 30 45 60 75

Uygulanan B Konsantr asyonlar (m g/kg B)

Ç öz ü nür Fenol ik Mi k ta r (m g /g r KA )

Ekmeklik bu day Makarnal k bu day

0 2 4 6 8 10 12 Kontrol 15 30 45 60 75

Uygulanan B Konsantr asyonlar (m g/kg B)

Ç öz ün ür P rot e in M ikta r (m g /g r K A )

(7)

ekil 2. Farkl B konsantrasyonlar nda (0, 15, 30, 45, 60, 75 mg kg-1) yeti tirilen ekmeklik (Triticum aestivum L. cv. K raç 66) ve makarnal k (Triticum durum Desf. cv. Kunduru 1149) bu day fidelerindeki a.) çözünür fenolik miktarlar n (mg gr-1 KA) de imi (n=4) b.) çözünür protein miktarlar n (mg gr-1 KA) de imi (n=4)

Tart ma

Paull ve ark. [14] B toksisitesine direnç gösteren bu day genotiplerinin, B toksisite semptomlar aç ndan önemli farkl klar gösterdi ini ve B toksisitesi ko ullar nda toleransl genotiplerde daha az semptom ortaya ç karken, duyarl genotiplerde iddetli toksisite semptomlar yla birlikte bitki geli iminin durdu unu gözlemlemi lerdir. B toksisitesine direnç gösteren bu day genotiplerinin, 150 mg kg-1 B uygulanan topraklarda yeti tirildiklerinde üründe önemli bir azalma göstermeksizin geli irken, duyarl genotiplerin 25 mg kg-1 B uygulamas nda dahi kuru madde ve ürün veriminde önemli oranda azalma gösterdi ini saptam lard r. Bu çal mada topra a uygulanan B, hem ekmeklik bu day fideleri hem de makarnal k bu day fidelerinin kuru madde miktar nda azalmaya yol açt bulunmu tur.

Türler aras nda ve hatta ayn türün genotipleri aras nda bile B al nda büyük farkl klar n oldu u bilinmektedir. Nable [30], yapt su kültürü çal mas nda 5 arpa ve 6 bu day genotipinin bütün organlar ndaki B miktar n ve total B içeriklerinin birbirinden oldukça farkl oldu unu bulmu tur. Söz konusu çal mada bütün genotiplerin dokular ndaki B miktar n artan B uygulamalar ile art gösterdi i, buna paralel olarak da bitki büyümesinin yava lad ve B toksisitesi semptomlar n artt gözlenmi tir. Ancak her B uygulamas yla dayan kl genotiplerin kök ve ye il aksamlar nda duyarl genotiplere göre daha az B biriktirdi i saptanm r. Nable ve ark. [31] taraf ndan yap lan çal mada, de ik arpa genotiplerinin yüksek B uygulamalar na kar tepkileri test edilmi ve B’dan dolay bitki büyümesinin yava lad gözlenmi tir. Bu ara lar dayan kl genotiplerin duyarl genotiplere k yasla kök ve ye il aksamlar nda daha az B birikti ini ileri sürmü lerdir. Bu çal ma sonucunda ekmeklik ve makarnal k bu day fidelerinin farkl B konsantrasyonlar nda B miktar n artt saptanm r. Genotipler birbirleri ile kar la ld nda ise toleransl olan ekmeklik bu day fidelerinin B miktar , duyarl olan

(8)

makarnal k bu day fidelerinin B miktar n yar kadar olmasa da, daha az oldu u bulunmu tur.

B toksisitesine dayan kl bir çok genotip, duyarl olan genotiplere göre ye il aksamlar nda daha az B bulundurma yetene ine sahiptir. Köklerdeki B miktar ile ilgili çok az bilgi oldu u için, B’a toleransl genotiplerde (tüm bitki aksam nda) B birikiminin azalmas yla sonuçlanan B’un absorpsiyonundaki engellenme mekanizmas n tam olarak çal p çal mad netlik kazanamam r. Bununla birlikte, hem ye il aksam hem de kökün birlikte de erlendirildi i su kültürü denemelerinde B al s rland ran mekanizman n çok say da bitki türü için çal gösterilmi tir. Örne in B toksisitesine dayan kl bu day, arpa [30], bezelye ve yonca [32] genotiplerinin duyarl genotiplere göre hem kökte hem de ye il aksamlar nda daha dü ük B miktarlar na sahip olduklar bilinmektedir. B toksisitesine dayan kl kta söz konusu genotiplerin büyük bir k sm n yüksek B konsantrasyonu içeren su kültürü, sera ve tarla ko ullar nda yap lan çal malarda benzer geli im gösterdi i ve tüm büyüme ortamlar nda dayan kl genotiplerde B absopsiyonunun s rl kald bulunmu tur [2]. Bu çal mada, ekmeklik bu day fidelerinde B miktar n makarnal k bu day fidelerine oranla daha az olu u, B toksisitesi semptomlar n ye il aksamda ortaya ç zaman n makarnal k bu day fidelerinden daha yava ve daha az meydana gelmesi, ekmeklik bu dayda tolerans mekanizmas olarak topraktan al nan B’u bir dereceye kadar engelleyebildi ini göstermektedir. Ayr ca B toksisitesinden daha az etkilenen ekmeklik bu day fideleri ile çok iddetli ekilde etkilenen makarnal k bu day fidelerinde B miktarlar aras ndaki fark n nispeten az olmas n nedenini bitkilerdeki doku tolerans yla aç klamak mümkün olabilir. B toksisitesinin daha çok mevcut B’un önemli miktarda sitoplazmada birikmesiyle kendini gösterdi i bilinmektedir. Fakat B daha çok hücre çeperinde veya vakuolde bulunursa B’un bitki üzerindeki tahribat n daha az olaca ifade edilmi tir [8].

Ekmeklik ve makarnal k bu day fidelerinin oransal su içeri inde meydana gelen de imler, uygulanan B konsantrasyonlar na ba olarak konsantrasyonlar aras geçi te belirgin bir fark olu turmamaktad r. Bu durum oransal su içeri inin uygulanan B konsantrasyonlar na dayan kl kta önemli bir de ikli e yol açmad ifade etmektedir.

(9)

B’un fenolik bile iklerin içeri inde ve fenolik metabolizmas ndaki de imlerle ili kili oldu u bulunmu tur [33]. Mondy ve Munshi [34]’nin yapt klar çal mada Ortario patateslerinde B’un yapraklara püskürtülerek uygulanmas ile fenolik miktar n belirgin bir ekilde azald bulunmu tur. Perkins ve Aronoff [35] fenolik miktar n ayçiçe i, domates, marul ve turpta B’un bitkideki konumu ile ters orant oldu unu ifade etmi lerdir. Çakmak ve ark. [36], ayçiçe i bitkisinde yapt klar çal ma sonucunda; B’un plazma membranlar üzerinde özel bir rolü oldu unu ve membran elemanlar fenoliklerle kompleks olu turarak koruduklar ve bunu fenoliklerin oksidasyonuyla yüksek toksik düzeylere ula mas ve serbest oksijen köklerinin olu umunu önleyerek yapt klar belirtmi lerdir. Bu çal mada ekmeklik bu dayda uygulanan 15 mg kg-1 B konsantrasyonunda çözünür fenolik miktar nda art , makarnal k bu dayda ise konsantrasyon art na ba olarak önce bir azal sonra bir art oldu u saptanm r. Bu çal mada, B toksisitesine kar toleransl oldu u bilinen ekmeklik bu day fidelerinde uygulanan 15 mg kg-1 B konsantrasyonda çözünür fenolik miktar n artmas , artan B konsantrasyonlar nda B miktar n kontroldeki seviyesine azalmas , ekmeklik bu dayda B’un hücre çeperi ve vakuolde birikti ini ve B miktar n artmas ile fenoliklerin oksidasyona u rad , bu nedenden dolay da fenolik miktar n azald söylemek mümkündür. B toksisitesine kar duyarl oldu u bilinen makarnal k bu dayda ise, B konsantrasyon art na paralel olarak fenolik miktar ndaki art B’un hücre çeperi ve vakuolde de il de sitoplazmada birikti ini göstermektedir. Bu da çözünür fenoliklerin B’a kar biyokimyasal aç dan dayan kl kta rol oynayabilece ini göstermektedir.

Bitkilerin a r metal [37], dü ük s cakl k [38], kurakl k [39], tuz [40], yüksek s cakl k [41] gibi çe itli stres ko ullar alt nda stres tolerans mekanizmas ile ili kili proteinler sentezledikleri bilinmektedir. Çal malar a r metal toksisitesinde yüksek bitkilerin bak r (Cu), kadmiyum (Cd), çinko (Zn), kur un (Pb), gümü (Ag), nikel (Ni), civa (Hg), kalay (Sn), alt n (Au), bizmut (Bi), vanadyum (V) ile bile ik olu turan metal ba layan polipeptitler sentezlediklerini göstermi tir [37,42]. Benzer olarak tuz stresi alt nda toleransl pirinç varyetelerinde bir tak m yeni proteinler sentezlendi i Naqvi ve ark. [43] taraf ndan saptanm r. Mahboobi ve ark. [44] toksik B konsantrasyonlar na yan t olarak arpa genotiplerinde total protein miktar n de imini incelemi ler ve B stresinin kök ve yaprak

(10)

dokular ndaki protein say nda ve miktar nda art lara ve azalmalara neden oldu unu saptam lard r. B uygulamas sonucunda toleransl genotipin köklerinde yeni sentezlenmi 3 proteinin oldu u, buna kar k duyarl genotipte bu proteinlerin olu mad , yaprak dokular nda ise kontrole oranla B uygulamas ile total protein miktarlar n de ti i, dayan kl genotipin yapraklarda en az 7 yeni proteinin sentezlendi i, duyarl genotipte ise herhangi bir de imin olmad bulunmu tur. Hem toleransl hemde duyarl genotipte kontrol grubuna göre 2 yeni proteinin sentezlendi i saptanm r. Arpadaki bu sonuçlar B toksisitesine kar baz arpa genotiplerinin tolerans nda yeni proteinlerin sentezlenebildi ini göstermi tir. Ayn ara lar yaprak dokular ndaki toksik B miktar n sonucu olarak polipeptit kompozisyonundaki de imlerin daha çok kök dokular nda oldu unu bulmu lard r. Bu nedenle özellikle kök seviyesindeki bu de imlerin B toksisitesine tolerans mekanizmas n temelini te kil etti ini ileri sürmü lerdir. Bu çal mada ekmeklik bu day fidelerinde uygulanan B konsantrasyonlar nda çözünür protein miktar önce azalm , 60 mg/kg B konsantrasyonunda ise artm r. Makarnal k bu day fidelerinde ise uygulanan farkl B konsantrasyonlar nda çözünür protein miktar n azald bulunmu tur. Stres ko ullar alt nda bitkilerde protein sentezinin azalmas , yeni proteinlerin sentezlenmesi ya da mevcut proteinlerin parçalanarak amino asitlere dönü mesi eklinde bir savunma mekanizmas olu turabildi i ileri sürülmektedir [45]. Konu ile ilgili yap lm olan çal malardaki sonuçlar göz önüne al narak, toleransl oldu u bilinen ekmeklik bu day fidelerinde çözünür protein miktar n 15, 30, 45 ve 75 mg kg-1 B konsantrasyonlar nda azalmas , 60 mg kg-1 B konsantrasyonunda ise artmas tolerans mekanizmas ile ile ilgili yeni proteinlerin sentezlendi ini, buna kar k makarnal k bu day fidelerinde ise çözünür protein miktar n azalmas , proteinlerin parçalan p aminoasitlerine dönü erek savunmada rol ald eklinde yorumlanabilir.

Sonuç olarak, B toksisitesine dayan kl olan ekmeklik ve duyarl olan makarnal k bu day fidelerinde meydana gelen semptomlar ve semptomlar n iddeti göz önüne al rsa uygulanan B konsantrasyonlar nda bu day fidelerinde çözünür fenolik ve çözünür protein miktar nda meydana gelen de imlerin tolerans mekanizmas yla ili kili olabilece ini göstermektedir.

(11)

Kaynaklar

[1] U.C. Gupta, Y.W. Jame, C.A. Campbell, A.S. Leyshon, W. A Micholaichuk, Review Can. J. Soil Sci. 1985, 65, 381-409.

[2] R. O. Nable, G. S. Bañuelos, J. G. Paull, Plant and Soil. 1997, 198, 181-198.

[3] H. Nebiler, Y. Erdo an, A. Olgun, C. Yerlikaya, The effects of boron in vineyard. 1st. Symposium on protection of environmental and Erhami Karaçam Kütahya-TURKEY. 1999.

[4] . Özkurt, Boron accumulation in carps tissues (Cypriks carpio L.,1758) in dam lakes Çatören and Kunduzlar (K rka-Eski ehir) Turk J. Biol. 2000, 24, 663-676.

[5] A. L. Sommer, C. B. Lipman, 1926, içinde C. J. Lovatt, L. M. J. Bates, Exp. Bot. 1984, Vol. 35, No. 152, 297-305.

[6] A. J. Parr, B. C. Loughman, 1983, içinde H. Marschner, Mineral Nutrition of Plants. 2nd Ed. Acedemic Press. New York. 1995, 379-396.

[7] J. Rozema, J. De Bruin, R. A. Broekman, 1992, içinde H. Marschner, Mineral Nutrition of Plants. 2nd Ed. Acedemic Press. New York. 1995, 379-396.

[8] H. Marschner, Mineral Nutrition of Plants. 2nd Ed. Acedemic Press. New York. 1995, 379-396.

[9] M. H. Dye, L. Buchanan, F. D. Dorofaeff, F. G. Beecraft, Die back apricot trees following soil application of boron. New Zealand J.Exp. Agric. 1983, 11, 331-342.

[10] J. J. Oertli, Plant and Soil, 1993, 155/156, 301-304.

[11] R. El-Motaium, H. Hu, P. H. Brown, 1994, içinde P. H. Brown, B. J. Shelp, Plant Soil, 1997, 193, 85-101.

[12] P. H. Brown, H. Hu, Ann. Bot. 1996, 77, 497-506.

[13] A. Bo gelmez, I. I. Bo gelmez, S. Sava , N. Pasl , Ekoloji- II. Toprak Ba kent Kli e Matbaac k, ANKARA, 2001, 668-674.

[14] J. G. Paull, B. Cartwright, A. J. Rathjen, Euphytica. 1988, 39, 137-144.

[15] M. Kalayc , A. Alkan, I. Çakmak, O. Bayramo lu, A. Y lmaz, M. Ayd n, V. Özbek, H. Ekiz, F. Özberisoy, Euphytica. 1998, 100,123-129.

[16] R. Kastori, M. Petrovic, N. Petrovic, J. Plant Nutr. 1992, 15(11), 2427-2439. [17] B. Wolf, Soil Sci and Plant Analy. 1971, 2(5), 363-374.

(12)

[18] L.Ferralis, I. Abbatista-Gentile, A. Matta, J. Plant Diseases and Protec. 1987, 94(6), 624-629.

[19] B.R. Jordan, J. He, W. S. Chow, Anderson. Plant Cell and Environ. 1992, 15,91-98. [20] O. H. Lowry, N. J. Rosebrough, A. L. Farr, R. J. Randall, J. Bio. Chem. 1951, 193, 265-275.

[21] L. A. Richards, Diagnosis and Improvement of Saline and Alkaline Soils. USDA, Salinity Laboratory, Agricultural Handbook, 1954, No. 60, 110-118.

[22] FAO. 1990. Mikronutrient, Assessment at the Country Level: An International Study. FAO Soil Bullettin by Sillanpaa. Rome.

[23] W. L. Lindsay, W. A. Narvell, Soil Sci. Soc. Am. J. 1978, 42, 421-428.

[24] J. M. Bremner, Total Nitrogen In Methods of Soil Analysis 2; (C. A. Black, ED), American Society of Agronomy, Madison, Wis., 1965, 1145-1178.

[25] S. R. Olsen ,V. Cole, F. S. Watanabe, L. B. Dean, Estimation of available phosphorus in soils by extraction with sodium bicarbonate. U.S. Dept. Of Agr. 939. Washingt. D.C. 1954.

[26] J. Murphy, J. P. Riley, Anal. Chem. Acta, 1962, 27, 31-36.

[27] Jackson, M. L. 1958. Soil chemical analysis p. 1-498-Prentice- Hall, Inc. Englewood Cliffs, N. J. USA.

[28] N. Ülgen, N. Yurtsever, Türkiye Gübre ve Gübreleme Rehberi, Toprak ve Gübre Ara rma Enstitüsü, Ankara,1974, Teknik Yay n No: 28,

[29] O. Düzgüne , Bilimsel ara rmalarda statistik Prensipleri ve Metotlar , Ankara Üniv.Ziraat Fak. Matb., Ankara,1963, S. 375.

[30] R. O. Nable, Plant and Soil. 1988, 112, 45-57.

[31] R. O. Nable, J. G. Paull, B. Cartwright, Plant and Soil 1990, 128, 225-232.

[32] J. G. Paull, R. O Nable,. A. W. H. Lake, M. A. Materne, A. Rathjen, J. Aust. J. Agric. Res. 1992, 43, 203-213.

[33] J. M. Ruiz, G. Bretones, M. Baghour, A. Belakbir, L. Romero, 1998, içinde J. M. Ruiz, P. C. Garcia, R. M. Rivero, L.Romero, Physiol Plant. 1999, 106, 151-157.

(13)

[35] H. J. Perkins, S. Aronoff, 1956, içinde N. I. Mondy, C. B. Munshi, J. Agric. Food Chem. 1993, 41, 554-556.

[36] L. Çakmak, H. Kurz, H. Marschner, Physiol. Plant. 1995, 95 (1), 11-18, Ankara. [37] W. E. Rauser, 1990, içinde H. Mahboobi, M. Yücel, H. A. Öktem, J. Plant Nutr. 2000, 23(3), 391-399.

[38] E. Singh, A. J. Laroche, 1990, içinde H. Mahboobi, M. Yücel, H. A. Öktem, J. Plant Nutr. 2000, 23(3), 391-399.

[39] E. A. Bray, 1993, içinde H. Mahboobi, M. Yücel, H. A. Öktem, J. Plant Nutr. 2000, 23(3), 391-399.

[40] R. Serrano, R. Gaxiola, 1994, içinde H. Mahboobi, M. Yücel, H. A. Öktem, J. Plant Nutr. 2000, 23(3), 391-399.

[41] E. R. Waters, G. J. Lee, E. Vierling, 1996, içinde H. Mahboobi, M. Yücel, H. A.Öktem, J. Plant Nutr. 2000, 23(3), 391-399.

[42] H. A. Öktem, V. C. Özalp, D. Nalbant, F. Ozkan, S. M. S. Naqvi, A. R. Memon, M. Yücel, 1992, içinde H. Mahboobi, M. Yücel, H. A. Öktem, J. Plant Nutr. 2000, 23(3), 391-399.

[43] S. M. S. Naqvi, V. C. Özalp, H. A. Öktem, M. Yücel, 1995, içinde H. Mahboobi, M. Yücel, H. A. Öktem, J. Plant Nutr. 2000, 23(3), 391-399.

[44] H. Mahboobi, M. Yücel, H. A. Öktem, J. Plant Nutr. 2000, 23(3), 391-399.

[45] J. Levitt, Responses of plants to environmental stresses. Academic Press. 1972. New York.

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu tarihlerde mescidin vakıf gelirleri, zemin-i dükkan, dükkan, hane, bağ, bahçe, zemin-i hane ve zemin icareleri ile nakit olarak vakfedilen akçeden elde edilen

Yapılan bu araştırmanın amacı; Gaziantep bölgesinde faaliyet gösteren otellerde çalışan personelin iletişim yeterlilik düzeyinin yükseköğretim düzeyinde

 Sosyal medya organları internet aracılığıyla haya- tın hemen hemen her alanına nüfuz etmiştir. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde

Yukarıda bahsedilen hastalık aşağıdakilerden hangisidir A)AIDS B)Verem C)Hepatit D)Kanser E)Sıtma SORU.7:Aşağıda verilenlerden hangisi bir dış parazittir. İnsana

Bu bağlamda, Ayhan Kaya’nın dört Batı Avrupa ülkesinde Müslüman göçmen- lere yönelik politikalar ve bu ülkelerdeki Müslüman göçmenlerin kimlik, kültür ve entegrasyon

facilitate them to generate, represent, and systematize information from designs and duplicates. In the direct or reverse engineering process, manufacturing

FKBOA8-c algoritmasının sonuçları incelendiğinde ise, Iris, Seeds ve Fertility veri kümeleri için tüm karşılaştırma kriterlerinde, Balance Scale veri kümesi

2.1.1 Doğrusal Olan veya Doğrusal Olmayan İntegral Denklemler 4 2.1.2 Tekil Olan veya Olmayan İntegral Denklemler 5 2.1.3 İntegral Denklemlerin Yapılarına