Kolon: Taşıyıcı sistemde düşey yapı
elemanlarına verilen isimdir.
Yapıda iç ve dış etkilerden oluşan
kuvvetleri (moment, kesme kuvveti)
temellere, temeller yardımı ile zemine
aktarırlar.
PAYE: Taş veya tuğla örülerek yapılan
Kolon Şekilleri;
• Kare kesitli kolonlar,
• Dikdörtgen kesitli kolonlar,
• Köşeli kolonlar,
• ‘T’ şeklinde kolonlar,
• Haç şeklinde kolonlar,
• Daire kesitli kolonlar,
Çelik Kolon
Betonarmede 100*100 cm olan bir kolonun çelik karşılığı 40* 40 cm.dir.
Bu da daha fazla net kullanım alanı, ofis binaları için yaklaşık %3-5 net
kullanım alanı kazancı demektir.
Ahşap kolon
Rutubeti %12’ye indirilerek
stabilitesi sağlanmış ağaçlar, talep
edilen ölçülere uygun olarak
üretilerek sertifikalı tutkallarla
birleştirilir. Soğuk lamine presi ile
max. 20 cm. genişliğinde, 130 cm.
yüksekliğinde 16 metre boyunda
eğrisel ve doğrusal ahşap yapı
elemanları Lamine edilerek
üretilir.
Eski zamanlarda kolon yapımı
Eski dönemlerde, kolonların
ağırlıkları yüksek olduğu için
taşınmaları ve yerleştirilmeleri zor
olmuştur. Kesme taşların üst üste
konulması ya da taşların harçlarla
birleştirilmesi şeklinde imal
edilmiştir. Ayrıca genellikle bu tip
kolonlarda; oluşacak gerilmeleri
karşılamak için farklı taşlar ya da
metal parçaları da kullanılmıştır.
Osmanlı Eserleri;
-Yatay ve düşey doğrultuda gözü rahatsız
etmeyecek bir kütle kompozisyonuna gidilmesi,
hantallık ve sert geçişlerin önüne geçilmeye
çalışılması
-Yapı elemanlarının büyüklüklerinin
Yunan mimarisi taşıma ve yük esasına dayanır. Yapı, katı bir blok etkisinde değildir. En eski tapınakların temelleri taştan, duvarlar tahta ve kerpiçten ,
çatıları ise tahtadan yapılıyordu. Bazen tahta tavanı desteklemek için salonun içine tek veya çift sıra
halinde tahta direkler dikilirdi. Daha geç bir
devrede, çevresinden ayırt etmek ve ona kutsal bir anıt görünümü verebilmek için etrafa bir sütun
çemberi çevrilmiştir. 7.yy`dan beri taştan
yapılmaya başlamıştır. Kullanılan her bir elemanın yada parçanın bir amacı vardır. Yapılar da hiçbir kolon sadece dekorasyon amaçlı kullanılmamıştır, onların görevi binayı taşımak ve destek vermektir. Çok azı dekoratif efekt vermek amacıyla
kullanılmıştır. Taşıyıcı olan (strüktürel) yüzeyler zaman zaman zenginleştirilmiştir fakat bunlar strüktürel yüzeyin işlevini ikinci plana itecek
Sütunlar üç bölümden oluşur: en altta yer alan sütun
kaidesi ya da tabanı, ortada bulunan sütun gövdesi ve
en üstte yer alan sütun başı. Sütun başı genellikle hayvan boynuzları ve bitki yaprakları gibi doğal formların stilize bir tasviridir. Ve sütun
başı saçaklık denilen yatay unsuru destekler.
Saçaklık da kendi içerisinde üç bölümden oluşur: En altta yer alan ve arşitrav adı verilen taş hatıllar, ortada yer alan friz ve en üstte yer alan ve yapının saçak
görevini gören korniş.
Abaküs adı verilen kare biçimli taş bir tabla sütun
başıyla saçaklık arasında bağlantıyı oluşturur. Abaküs'ün işlevi sütunun sağladığı desteği yaymaktır. sütun
gövdeleri doğrudan doğruya zemin üzerine
oturtulmuşlardır. Sütun gövdesi yalındır ve üzerinde, yukarıdan aşağıya doğru diklemesine uzanan ve fazla bir derinliği olmayan yirmi sütun yivi vardır.
Corinthian
ionic
Duvarlar son derece kalın ve dengenin sağlanabilmesi için eğimli
Geniş kirişler oluşturmak mümkün değil, bu yüzden taş sütunlar birbirine yakın inşa edilirdi. Kirişler gerilme direnci küçük olan maddelerden yapılırdı ve yekpare olmak zorundaydı.
•
• Eski Mısır’da kubbe yapımı bilinmiyordu bu yüzden tüm çatılar düzdü. • Taş yapılarda geniş kapı ve pencereler yapılamıyordu
KOLON DONATI
Kolon donatıları boyuna donatı ve etrafında sarılı etriyelerden oluşur. Boyuna donatılar hep üst kat için filiz olacak şekilde üretilir. Donatı çapının 40 ya da 50 katı uzunluk kadar filiz payı bırakılır.
Kolonlar en az 4 adet 16’ mm lik ya da 6 adet 14’ mm lik (4Ø16veya 6Ø14) donatıdan olur. Dairesel kolonlarda en az donatı 6Ø14 tür. Kolonların alt ve üst kısımlarında etriye sıklaştırması yapılır.
Etriyeler iç kolonlarda 1,5 cm, dış kolonlarda 2 cm pas payına göre hazırlanır. Etriye araları en çok 20 cm ya da 12 donatı çapı kadar olur.