M ğ ğ m u u m m u B B u m
Perihan Balcı, tarihi
Türk evlerini
liMiıtııll<ıWI>!7T'>MİIWiülWW|iUiP<K|W|MIWWtAıı mutfıiıVr i '"'-jkorumak için 20 yıldır
. - .... .. 2savaş veriyor
•te»/*»v'-ü-f J*Eski evlerin son sahibi
FO TO Ğ R A F
TU TK U S U
Eski Tiirk evlerinin fotoğraflarını çeken Perihan Balcı, “ Hiç mücevher veya takı almam. Paramı eski evlerin fotoğraf ve maketlerine harcıyorum" diyor. Bugüne kadar 44 sergi açan Perihan Balcı, küçük, büyük, eski yeni, her biri ayrı özellikte olan evlerin iç özellik lerini gösteren fotoğraflar çekeceğini sözlerine ekliyor. (Fotoğraflar: Erol DİKSOY)
Ürgüp'te, geleceğin aşçı ve garsonları yetişiyor
Turistik öğrenciler
Turizm okulunda
yatılı olarak kalan
14 kız, 30 erkek
öğrenci, yem ek
pişirmeden,kat ve
salon hizmetlerine
kadar çeşitli derslere
katılıyor, turistik
tesislerde uygulamalı
eğitim yapıyorlar
ÜRGÜP, ÖZEL
T
ÜRK turizmine “ İsviçre kalitesi” vermek için gelece ğin aşçı ve garsonları Ür güp’te yetiştiriliyor. Kültür ve Tu rizm Bakanlığı’na bağlı olarak tu rizm eğitimi veren TÜREM (Turizm Eğitim Merkezi) Ürgüp’te açtığı okulda 14’ü kız 44 öğrenciyi eğiti yor.YATILI OKUL
Bütün giderlerin bakanlıkça kar şılandığı okulda, öğrenciler yatılı ka lıyor. Öğrenciler turizmde söz sa hibi olan Avrupa ülkelerindeki dü zeyde eğitim ve öğrenim görürken; bütün dersleri uygulamalı olarak ya pıyorlar.
Mutfak, servis ve kat hizmeti ol mak üzere 3 dalda öğrenim gören öğrenciler ayrıca ayda 60 saat İn gilizce ve Almanca dersi alıyorlar. Turizm için gerekli niteliklerde ye tiştirilen öğrenciler, bir yıl sonra bi rinci sımf turistik yerlerde hizmet ve rebilecek duruma geliyorlar.
ARI KOVANI GİBİ
44 öğrencinin “ turizm ci" ola rak hazırlandığı TUREM’in Ürgüp’ teki yatılı okulu ise bir arı kovanı gibi çalışıyor. Kızh-erkekli 44 turizm sevdalısı genç, özellikle uygulamalı yaptıkları derslerde; daha kaliteli tu rizm hizmetine hazırlanıyor.
Ürgüp’teki TÜREM merkezin de yöre halkı için de çeşitli kurslar düzenleniyor. Bu tür kurslarda gö nüllülerin yanı sıra turistik tesisle rin personel ve birim şeflerine ya bancı dil ve rehberlik dersi veriliyor.
K IZ L A R D A N İÇKİ SERVİSİ
Ürgüp’ teki turizm okulunda genç turizmciler özel derslerin yanı sıra, uygulamalı eğitim görüyorlar. Turban tesislerinde kat ve salon eğitimi gören kız öğrenciler, bu kez öğret menleri Hüseyin Güntürk’ e içki servisi hazırlıyorlar. TÜ R EM öğrencilerinin bütün çalışma larında Okul Müdürü Halis Güler, hep yanlarında oluyor öneri ve uyarılarda bulunuyor.
Liiset LEVİS
G
EÇMİŞİN kültür mirasım ti tizlikle korumak bunları ge lecek nesillere tanıtmak ve öğretmek bütün ülkelerin gururla yaptıkları bir görev. Yeniden çok daha değerli olan eski, insanların mimari kültürünü ve birbirleriyle olan ilişkilerini ortaya koyan son belgelerdir.Eski Türk evlerinin 20 yıldır fo toğraflarım çeken Perihan Balcı, gerçek bir yaşam uygarlığının en gü zel örneği olan Türk mimarisini ölümsüzleştirmeye çalışıyor.
FOTOĞRAF TUTKUSU
Özellikle eski İstanbul evleri ve yalılanm fotoğraflarla yaşatmaya çalışan Perihan Balâ'nın, İstanbul, Ankara, İzmir, Paris, Londra ve Lozan olmak üzere yurt içi ve yurt dışında 44 kişisel sergi açmış. Fo toğraf sanatının zamanı belgeleme açısından çok önemli olduğunu be lirten Balcı, 1976 yılında kurduğu “Türkiye Tarihi Evleri Koruma Derneği” ile bugün, en az 200 yıl lık geçmişi olan Türk evlerinin ona rım ve restorasyon çalışmalarım sür dürüyor.
MİMARLAR YOKTU
Türk evinin her köşesinin gerek sinmelerle dolu olduğunu ve gerek siz hiçbir şey bulunmadığını anla tan Perihan Balcı, “Türk evindeki çıkmalar, cumbalar, tepe pencere ler, saçaklar, kafes veya kepenk- ler dış görünüme hâkimdir. İçinde ise yüklükler, ocaklar, nişler, so falar, sedirli oturma düzeni ve ha vuzlar vardır. Bunlann hepsi gün lük yaşamda yeri olduğu için ya- pdmıştır. Mimaride hiçbir savur ganlığa ve aşırılığa kaçılmamıştır. Evler yaz-kış kullanılabilecek şekü- de inşa edilmiştir" diyerek şöyle de vam ediyor:
“Bu evleri yapanlar mimar de ğillerdi ama halkın gereksinmelerini çok iyi biliyoriardı. O zamanlar şe hir ve imar planlan yoktu ama bir ev başka bir evin görünüşünü ka pamayacak kadar birbirlerine say- gıb yapılmışlardı.”
BİR EVDEN 10 EV
“Medeniyetimizi her şeyden önce evlerimizden başlayarak ka- nıtlamalıyız. Geleceğimiz için geç mişimizi koruyup, yaşatmak gerek tiğine inandığım için kendimi bu işe adadım" diyen Perihan Balcı, bu evlerin kaybolması ile Türklerin sos yal yaşam kanıtlarının da yok ola cağını söylüyor.
“Mantar gibi yükselen apart manlar, Anadolu Türk evinin ge leneksel görüntüsünü ve özellikle rini yok etme derecesine varmıştır. O zamanlar Türk insanının bir ya şam tarzı vardı. Bir evde 3 nesil bü yük bir anlayış uyum ve rahatlık içinde yaşayabiliyordu. Türk insa nı ekonomikti. Şimdi o bir tek evin yerini 10 ev aldı.”
Eski Türk evlerinin mimari özel liklerinin gelecek nesillere tanıtılması gerektiğini söyleyen Perihan Balcı, sözlerini şöyle tamamlıyor:
“Türk yayanımdaki mükemmel kadm-erkek ilişkisi ev sahibi misa fir ilişkileri, aile çocuk ilişkileri ve en önemlisi komşuluk ilişkileri ve dayanışması çocuklara öğretilmeli ve sevdirilmelidir. Bu evler yıkıma terk edildiği sürece Türklerin ne ka dar büyük bir medeniyetten geldi ğine kimseyi inandırmak mümkün olmaz.” Erkek öğrencilere bir bütün koyunun etlerinin parçalanması, köftelik, pirzolalık, şiş bölümlerinin çıkarılması anlatılıyor.
H'VMlılrJL
m'AlkH
Turizm okulunda öğrenim gören 14 kız öğrenci, kat bölümünde uygulamalı eğitim yapıyorlar, öğretmenleri Nezahat Topal’ ın denetiminde, kız öğrenciler yataklara çarşaf seriyor, yerlerin temizliğini yapıyor, odaları çiçek gibi parlatıyorlar.Türkiye Tarihi
Evleri Koruma
Derneği Başkam,
çektiği fotoğraflarla,
dünyada eşi olmayan
mimari tarzını
gelecek nesillere
öğretmek istediğini
söylüyor
İstanbul evleri ile
yalılarını fo to ğ ra f
çekerek ve
maketlerini yaparak
yaşatm ak isteyen
Balcı, birer mantar
gibi yükselen yen i
apartmanlardan
şikâyet ediyor
M A K E T L E R İN İ Y A P T IR IY O R
Türkiye Tarihi Evleri Koruma Derneği Başkanı Perihan Balcı, restore ettikleri evlerin küçük maketle rini de yaptırıyor. Halkevi, konak, köşk ve yalı olmak üzere Türklerde 4 tip ev görüldüğünü belirten Perihan Balcı, "Maketlerden de anlaşılacağı gibi İstanbul evleri Safranbolu evlerine göre daha süs lüdür. Ayrıca İstanbul evi daha dışa açık evlerdir” diyor. Perihan Balcı, ayrıca bu evleri yapanların mimar olmadıklarını fakat evin her köşesinin bir ihtiyacı karşılamak için inşa edildiğini söylüyor.
• > Harem-selamlık geleneğinin heryerde göze çarptığı Türkevi’ nin kapısında da, bugünkü kapı zili görevini yapan, biri kadına, biri erkeğe ait iki duyuru aracı var. Misafir kime gelirse, ona ait olan duyuru aracını kullanıyor. B ö j > k a d ı n ve erkek, sadece kendilerine gelen misafirlere kap.yı açıyor.
# Anadolu Türkrvi’nde her kapı tokmağının şekli, o evin er keğinin mesleğini gösteriyor. Örneğin, İzmir yöresindeki eski bir Türkevi’ndeki tabut şeklindeki kapı tokmağı, o evde bir mezar cının oturduğunu anlatıyor. Evde dul bir kadın oturduğa ise, yi ne parmağında yüzük olmayan el şeklindeki bir kapı tokmağından belirleniyor.
ı ahşap olan Türk evinde v/3U dan sonra Batı etkisiyle kalem işi süsleme giriyor. Bunun en belirgin örneği Safranbolu evlerinde görülüyor. Camların aralarına, üst kısımlarına ve tavanla duvarın birleştiği eyimli düzey ler, çiçek motifli süslemeler kalem işiyle çizilip hoyamyor.
TURK EVİNDE YAPI TEKNİĞİ
• Zemin katta taş, ana kat olan üst katta ahşap kullanılmış. Pencereler iki alt, iki üst olmak üzere dört kanatlı. Önlerinde kor kulukları, ahşap pancurları ve kafesleri üe yaşamın ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde yapılmış. Alçak tavanlı ve az pencereli olan orta kat kış evi, bol pencereli, üst katlar ise yazlık ev olarak kulla nılabiliyor.
• Odalar, pişirme, yeme, yatma, oturma ve hatta yıkanma (gusülhane) gibi odada kalanın bütün gereksinmeleri düşünüle rek yapılmış.
• Odaların arkasında sofalar ve eyvanlar var. Evlere ayakkabı ile girilmediği halde, sofaların tozu odalara girmesin diye, oda ka pıları bir basamak yukanda yapılmış ve girişe bir seki konulmuş. • Odaların içi çiçeklikler, oymalar, dolaplar, nişler ve ocak lardan oluşuyor. Kapı, dolap ve pencere üstlerini birleştiren ser gen denen raflar, sofalarda çepeçevre yapılmış. Bu sergenler, baharda arapsabunu ile silindikten sonra, üzerine mevsim mey veleri dizilirdi. Meyvelerden yaydan koku, deodorant sıkıtmışça sına bütün eve yayılırdı.
• ' Sergenlerin hemen üstünden tekne tavan başlar. Bu eğilimli düzeylerde kalem işi manzara ve çiçek motifli süslemeler bulunur. Tavan ve taban, daima ahşaptır. Tavan, genellikle çıtalı geomet- rikjüslem elerle bir tavan göbeği Ue tamamlanır.
• Odalarda, sedirli oturma düzeni, mobilya olarak kullanılır. Bunlann üstü hah, kilim veya kenarlan dantelle işlenmiş beyaz örtülerle kaplıdır.
Safranbolu’ daki Asmazlar Konağı nda haremlik ile selamlı ğın arasına ahşap bir dönme dolap yapılmış. Evin hanımı, misafirlere ikram edeceği bütün malzemeyi bu dolaba yerleş tirip, selamlığa doğru çevirmek yoluyla ikramda bulunuyor
• Türkevi’ndeki yaşam medeniyetinin en güzel örneklerinden biri, odalarda özel yıkanma yerlerinin olması. Odalardaki gömme dolapların içinde bulunan bu yıkanma yerleri, adeta küçük bir ha mama benziyor. Su, ocakta ısıUlarak altı çinkodan yapılmış olan oturma yerlerinde yıkanılabiliyor.
• H er Türkevi'niu içinde ayrıca kadın ve erkek için bir iba det odası var. Odanın içine küçük bir mibrap yapılmış.Böylevce kadın ve erkek, ayn ayn 5 vakit namazını kılabiliyor. Evlerde Kuran-ı Kerimm, yatağın baş ucunda yüksek bir yere asılıyordu.
■ ■ ■ ■ ■ ■ ■ ■ ■ ■ ■ ■ i
O Trabzonlu Neslihan, ayda 80 bin lira kazanıyor
Ressam kız
Faruk ATA TRABZON’dan bildiriyor
T
RABZON Lisesi mezunu Neslihan Gençtürk, yap tığı yağlı boya tablo ve se ramik işleriyle ayda 80 bin lira ge lir sağlıyor.Neslihan Gençtürk, küçük yaşlarda resime karşı büyük bir tutkusu olduğunu ve liseyi bitir dikten sonra yağı boya tablo yap maya başladığım belirterek, “Bu nun yanında seramik çalışması ve kumaş desenleri üzerine rengâ renk motifler işliyorum. Bunları satarak aileme ayda 70-80 bin lira katkıda bulunuyorum” diyor.
BAŞKA İŞ YOK
Kendisine ayrılan bir odada sürekli çalışma yapan Gençtürk’e evde kardeşleri Dilruba, Gamze ve Banu yardımcı oluyor. Çalış malarında en büyük desteği ba bası ve annesinden gördüğünü be lirten genç ressamı, evde başka hiçbir iş yaptırılmıyor.
Neslihan Gençtürk bugüne kadar yaptığı çalışmalarım içeren bir sergi açmayı da düşünüyor. Resim çalışmalan yanında spor da yapan Neslihan, hafta sonlan ka rate kursuna gidiyor. Çok yönlü sanatçı Neslihan Gençtürk, Kız Meslek Lisesi’nde sezon sonları düzenlenen defilelerde mankenlik de yapıyor.
R E N G A R E N K T A B L O L A R
Neslihan Gençtürk, rengârenk yağlıboya tabloların yanında seramik, çiçek, kumaş üzerine de senler ve çeşitli motiflerden oluşan çalışmalar yapıyor. Kardeşlerinin de kendisine yardım ettiği ni söyleyen Trabzonlu güzel ressam, yaz aylarında sergi açmak istediğini anlatıyor.
Taha Toros Arşivi