• Sonuç bulunamadı

Küreselleşme ile birlikte dönüşen ve gelişen iletişim anlayışlarının halkla ilişkiler üzerine etkileri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Küreselleşme ile birlikte dönüşen ve gelişen iletişim anlayışlarının halkla ilişkiler üzerine etkileri"

Copied!
198
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ

HALKLA ĠLĠġKĠLER VE TANITIM ANABĠLĠM DALI

KÜRESELLEġME ĠLE BĠRLĠKTE DÖNÜġEN VE GELĠġEN ĠLETĠġĠM ANLAYIġLARININ HALKLA ĠLĠġKĠLER ÜZERĠNE ETKĠLERĠ

DANIġMAN

PROF.DR. KADĠR CANÖZ

2019 KONYA

SERVER ĠRGE ġAHĠN YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

(2)

T. C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Bilimsel Etik Sayfası

Öğre

n

cin

in

Adı Soyadı : Server Ġrge ġAHĠN Numarası :17422001022

Anabilim Dalı : Halkla ĠliĢkiler ve Tanıtım Bilim Dalı : Halkla ĠliĢkiler

Programı

Tezli Yüksek Lisans Doktora

Tezin Adı: :KÜRESELLEġME ĠLE BĠRLĠKTE DÖNÜġEN VE GELĠġEN ĠLETĠġĠM ANLAYIġLARININ HALKLA ĠLĠġKĠLER ÜZERĠNE ETKĠLERĠ

Bu Tezsiz Yüksek Lisans Projesinin sonuçlanmasına kadarki bütün süreçlerde bilimsel etiğe ve akademik kurallara özenle riayet edildiğini, Tezsiz Yüksek Lisans Projesinin içindeki bütün bilgilerin etik davranıĢ ve akademik kurallar çerçevesinde elde edilerek sunulduğunu, ayrıca tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu çalıĢmada baĢkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda bilimsel kurallara uygun olarak atıf yapıldığını bildiririm.

(3)
(4)
(5)

Bugün için yaĢadığımız dünya ve dâhil olduğumuz toplumsal hayat, birçok yenilik, değiĢim ve dönüĢümün olduğu bir çağı yaĢamaktadır. Dönemlerin birtakım anahtar kelimeler ile anlamlandırılmaya çalıĢılması günümüzde oldukça sık rastlanan bir durum haline gelmiĢtir. YaĢanmakta olduğumuz dönemin betimlenmesinde de farklı uzmanlık alanları olan ve farklı düĢünce gruplarına mensup birçok kiĢi anahtar kavram olarak küreselleĢmeyi kullanmıĢtır. 20. Yüzyılın çocuğu olarak nitelendiren küreselleĢme kavramı gün geçtikçe etki alanını geniĢletirken aynı zamanda insanlarda küreselleĢmenin getirdiği yeni yaĢam koĢullarına hızla adapte olmaktadır.

Bu hızlı değiĢim sürecinde, iletiĢim teknolojisi alanında yaĢanan ilerleme ve farklılaĢan sosyokültürel ve ekonomik Ģartlar, toplumsal hayatın temeli olan iletiĢim alanında da algısal olarak dönüĢümleri ortaya çıkartmaktadır. Bilginin en önemli güç haline geldiği günümüz toplumlarında bilgiye eriĢimin daha kolay hale gelmesi ve denetim olanaklarının geniĢlemesi ile bu duruma paralel olarak kitlelerin etki altına alınarak yönlendirilmesi daha zor hale gelmiĢ. Buda iletiĢim temelli ikna faaliyetlerinde yeni araç ve yöntem arayıĢları içerisine girilmesine neden olmuĢtur. Bu geliĢmeler ıĢığında bilgi edinmenin koylaĢması ile beraber hem kurumsal hem de toplumsal alanda iletiĢim sürecinin yönetilmesi zorlaĢmıĢ ve yenilikçi bir dönemin baĢlaması kaçınılmaz hale gelmiĢtir. Yeni iletiĢim teknolojilerinin geliĢmesi ile iletiĢim faaliyetinin de biçim ve fonksiyonlarında birçok farklı boyutta değiĢim söz konusu olmuĢtur. Bu teknolojiler beraberinde enformasyonun üretim kapasitesinin artmasını ve dağıtım maliyetlerinin de aynı oranda düĢüĢe geçmesini beraberinde getirmiĢlerdir. Ġnteraktif iletiĢim olgusu ile kaynak ve alıcıya ait sınırlar yeniden ĢekillenmiĢ ve söz konusu sınırlar çerçevesinde yeni teknolojilerin kullanıldığı bir iletiĢim ortamı yani güncel tanımıyla „‟yeni medya‟‟ doğmuĢtur.

Bilgi toplumu olarak adlandıran günümüz toplumunda pazarda rakiplerine karĢı üstünlük kazanmaya çalıĢan kurumlar bilgiyi elinde tutmak ve etkin olarak kullanmak için birçok yeni araç ve teknik kullanmaktadır. Bu aĢamada bilginin elde edilmesi ve aynı Ģekilde doğru biçimde kullanılması aĢamasında halkla iliĢkiler departmanlarına önemli görevler düĢmektedir. Bu durum bize yaĢadığımız bilgi çağında nitelikli iĢ gücünün iĢletmelere kazanımı için ve itibarın geliĢtirilmesi ve arttırılması aĢmasında halkla iliĢkiler faaliyetlerinden yararlanmanın kaçınılmaz olduğunu göstermektedir. Göz ardı edilmemelidir ki yeni iletiĢim teknolojilerinin büyük bir ivme ile geliĢmeye devam ettiği günümüzde kurumlar hedef kitlelerine yeni teknikler ile etkili bir Ģekilde ulaĢabilen, geliĢen ve değiĢen Ģartlara hızla adapte olmuĢ halkla iliĢkiler uzmanlarına ve onlarına kullandığı yeni tekniklere ihtiyaç duymaktadır. Bu çalıĢma kapsamında küreselleĢmenin etkisi altında değiĢen ve dönüĢen iletiĢim anlayıĢlarının teknoloji odaklı olarak geliĢen iletiĢim anlayıĢlarının hakla iliĢkiler faaliyetlerine yansımaları ele alınarak, yeni medyanın ve sosyal ortamların halkla iliĢkiler çalıĢmaları kapsamında kamuoyu üzerindeki etkisi incelenmeye çalıĢılmıĢtır.

(6)

ABSTRACT

The world that we live in today and social life that we are involved in is experiencing an era of many innovations, changes and transformations in the age. Trying to explain the meaning of the eras with some keywords has become quite common in recent days. Many people with different fields of expertise and members of different groups have used globalization as a key word in order to explain the era that we are experiencing. The concept of globalization, which is described as the child of the 20th century, is rapidly expanding its influence scope and accordingly people are adapting to the new living conditions of globalization.In this frequent change process, the progress in communication technology and the changing socio-cultural and economic conditions reveal perceptual transformations in the field of communication which is the basis of social life.In today's societies where information has become the most important power, it has become more difficult to manipulate and influence the population correspondingly accessing to information has become easier and the control possibilities have expanded. Therefore the search of new tools and methods in communication-based persuasion activities are searched. In the light of these developments, it has become difficult to manage the communication process both in the corporate and social spheres, and it has become inevitable for an innovative period to begin. With the development of new communication technologies, there have been changes in the form and functions of communication activity in many different dimensions. These technologies have cause to an increase in the production capacity of information and a decrease in distribution costs. The boundaries of the source and receiver have been reshaped with the phenomenon of interactive communication and a new communication environment, “new media” has arisen within the framework of these boundaries. In today's society, which is called an information society, organizations that try to gain superiority over their competitors in the market use many new tools and techniques to keep and use information effectively. At this stage, the public relations departments have important duties in order to obtain and use the information correctly. This situation shows us that it is necessary to get benefit from public relations activities in order to gain qualified workforce to business corporations and to improve andincrease reputation in this age of information that we live in. It should be consider that in today's world where new communication technologies continue to develop with great momentum, business corporations need public relations experts who are easily adapting the developing and changing conditions who shall reach effectively the intended population by using new techniques. In this study, the reflections of the communication approaches which are changing and transforming under the globalization on technology-oriented, the effects of the new media and social media on public opinion were examined by considering the reflections on public relations activities.

(7)

ÖNSÖZ

KüreselleĢme ile birlikte dönüĢen ve geliĢen iletiĢim anlayıĢlarının halkla iliĢkiler üzerine etkileri adlı Ankara ilinde ampirik bir çalıĢma gerçekleĢtirilen bu araĢtırmam; küreselleĢme etkisinde yaĢanan teknolojik geliĢmelerin ve ortaya çıkan yeni iletiĢim araçlarının iletiĢim temelli bir disiplin olan halkla iliĢkiler alanına etkilerini ortaya koymayı amaçlayan bir durum tespitidir. Ġnsanoğlunun bir uzvu haline dönüĢen yeni iletiĢim teknolojilerinin bu alanda kullanımının etkilerini ölçmesi açısından önem taĢımaktadır.

Bu çalıĢmamın ortaya çıkıĢında, beni ilgi duyduğum alanda çalıĢmam yönünde desteleyen, bilgi birikimi ve deneyimi ile beni teĢvik eden ve yardımını asla esirgemeyen, sevgili danıĢman hocam Prof. Dr. Kadir Canöz‟e sonsuz teĢekkürlerimi ve saygılarımı sunarım. Ayrıca çalıĢmamı yürütürken bana önerileri ile destek olan değerli vaktini ayıran sayın hocam Prof. Dr. Ahmet Tarhan‟a ve çalıĢmalarını lisans hayatımın baĢından itibaren hep kılavuz olarak gördüğüm değerli hocalarım; Prof. Dr. Ahmet Kalender, Doç. Dr Hasret AktaĢ, Prof. Dr. Ömer Bakan, Prof. Dr. BaĢak Solmaz baĢta olmak üzere tüm hocalarıma sonsuz teĢekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum.

Eğitim hayatım süresince ve çalıĢmam boyunca benden desteğini asla esirmeyen ve maddi manevi her zaman yanımda olan baĢta sevgili babam AliĢan ġahin ve kardeĢim Hazal D. Seçkin olmak üzere tüm aileme sonsuz teĢekkür ediyorum. Bu süreç boyunca bana her zaman yeni bir bakıĢ açısı sağlayan ve bu süreci beraber yaĢadığım, tüm zorluklara benimle birlikte katlanan sevgili dostum Özge Ünal‟a ve asla pes etmeme izin vermeyen beni her zaman ve her koĢulda teĢvik ederek destekleyen, hiçbir konuda yardımını esirgemeyen, sabırla yanımda olan erkek arkadaĢım Mehmet Köksal‟a desteklerinden dolayı sonsuz teĢekkürlerimi sunarım.

(8)

ĠÇĠNDEKĠLER TABLOSU

ÖZET ... ĠĠĠ ABSTRACT ... HATA! YER ĠġARETĠ TANIMLANMAMIġ. ÖNSÖZ ... V ĠÇĠNDEKĠLER TABLOSU ... VĠ TABLOLAR LĠSTESĠ ... X KISALTMALAR ... XĠV GĠRĠġ ... 1 BĠRĠNCĠ BÖLÜM HALKLA ĠLĠġKĠLER, KAVRAMSAL BĠR ÇERÇEVE 1.1.HALKLA ĠLĠġKĠLER KAVRAMI ... 7

1.2.HALKLA ĠLĠġKĠLERĠN TARĠHSEL GELĠġĠMĠ ... 9

1.2.1. Amerika BirleĢik Devletleri‟nde Halkla ĠliĢkiler ... 10

1.2.2. Avrupa‟da Halkla ĠliĢkilerin Tarihsel GeliĢimi ... 13

1.2.3. Türkiye‟de Halkla ĠliĢkilerin Tarihsel GeliĢimi ... 16

1.3.HALKLA ĠLĠġKĠLERĠN ĠLGĠLĠ OLDUĞU KAVRAMLAR ... 21

1.3.1. Halkla ĠliĢkiler Ve Reklam ... 22

1.3.2. Halkla ĠliĢkiler Ve Propaganda ... 24

1.3.3. Halkla ĠliĢkiler Ve Pazarlama ... 26

1.3.4. Halkla ĠliĢkiler Ve ĠletiĢim ... 28

1.3.5. Halkla ĠliĢkiler Ve Lobicilik ... 29

1.3.6. Halkla ĠliĢkiler Ve Tanıtma ... 30

1.3.7. Halkla ĠliĢkiler Ve Sponsorluk ... 30

1.4.HALKLA ĠLĠġKĠLER MODELLERĠ ... 31

1.4.1. Basın Ajansı/ Publicity Modeli ... 32

1.4.2. Kamuoyu Bilgilendirme Modeli ... 33

1.4.3. Ġki Yönlü Asimetrik Model ... 34

1.4.4. Ġki Yönlü Simetrik Model ... 34

1.5.HALKLA ĠLĠġKĠLERĠN AMAÇLARI ... 35

1.5.1. ĠĢletme Açısından Halkla ĠliĢkilerin Amaçları ... 35

1.5.2. Toplumsal Açıdan Halkla ĠliĢkilerin Amaçları ... 36

1.6.HALKLA ĠLĠġKĠLERDE KULLANILAN ĠLETĠġĠM ARAÇLARI ... 37

1.6.1. Yazılı Araçlar ... 37

1.6.1.1. Gazeteler ... 37

(9)

1.6.1.4. Raporlar ve Yıllıklar ... 39

1.6.1.5. AfiĢ ve Pankartlar ... 40

1.6.1.6. Bültenler ... 40

1.6.1.7. Diğer Yazılı Araçlar ... 41

1.6.2. Sözlü Araçlar ... 41

1.6.2.1. Yüz Yüze GörüĢme ... 41

1.6.2.2. Telefonla GörüĢme ... 42

1.6.2.3. Toplantılar ... 43

1.6.2.4. Konferans ve Seminerler ... 43

1.6.2.5. Kongre ve Panel ... 44

1.6.3. Görsel ve ĠĢitsel Araçlar ... 44

1.6.3.1. Radyo ... 45

1.6.3.2. Televizyon ... 45

1.6.3.3. Film ve Video Bant ... 46

1.6.3.4. Sinema ... 46

1.6.3.5. Sergi ve Fuar ... 47

1.6.3.6. Festivaller ve YarıĢmalar ... 47

1.6.3.7. AçılıĢ, Yıldönümü ve Törenler ... 48

1.6.3.8. Diğer Görsel ĠĢitsel Araçlar ... 49

1.7.HALKLA ĠLĠġKĠLERDE YENĠ ARAÇLAR ... 49

1.7.1. Sms Ve Mms ... 49

ĠKĠNCĠ BÖLÜM KÜRESELLEġME, DEĞĠġEN ĠLETĠġĠM ANLAYIġLARI VE HALKLA ĠLĠġKĠLER 2.1.KÜRESELLEġME ... 52

2.1.1. Kavram Olarak KüreselleĢme ... 52

2.1.2. KüreselleĢmenin Tarihsel GeliĢimi... 55

2.1.2.1. Teknolojik KüreselleĢme ... 58

2.2.KĠTLE ĠLETĠġĠM ARAÇLARININ KÜRESELLEġMEDEKĠ ROLÜ ... 60

2.3.KÜRESELLEġMENĠN SONUÇLARI ... 61

2.4.KÜRESELLEġME,DEĞĠġEN ĠLETĠġĠM ANLAYIġLARI VE HALKLA ĠLĠġKĠLER ... 64

2.5.ĠLETĠġĠMĠN KÜRESELLEġME SÜRECĠNDE DÖNÜġÜMÜ ... 65

2.5.1. KüreselleĢme ve Uluslararası ĠliĢkiler ... 66

2.5.2. KüreselleĢen Ġnsan ĠliĢkileri ... 67

2.6.KÜRESELLEġEN DÜNYADA ĠLETĠġĠMĠN ÖNEMĠ VE YENĠ BOYUTLARI .... 67

(10)

2.6.2. Yeni iletiĢim Teknolojileri ve GeliĢmeler ... 69

2.7.BĠLGĠSAYAR TEKNOLOJĠSĠ VE ĠLETĠġĠM ALANINDA KULLANILMASI ... 73

2.7.1. Halkla ĠliĢkiler Faaliyetlerinde Yeni ĠletiĢim Teknolojilerinin Önemi ve Kullanımı ... 74

2.8.YENĠ HALKA ĠLĠġKĠLER ORTAMLARI,DĠJĠTAL HALKLA ĠLĠġKĠLER ... 80

2.8.1. Multimedya ... 81

2.8.2. Ġnternet ... 82

2.8.2.1. World Wide Web (www) Kavramı ... 85

2.8.2.2. Intranet ve Ġç Halkla ĠliĢkiler ... 85

2.8.2.3. Extranet ve DıĢ Halkla ĠliĢkiler ... 88

2.8.2.4. E-Posta ve Bireysel Halkla ĠliĢkiler ... 88

2.8.2.5. Ġnternette Promosyon ... 90

2.8.2.6. Sanal Ortamda Sponsorluk ... 91

2.8.2.7. Bloglar ve Forum Siteleri ... 92

2.8.2.8. Online Basın Bültenleri ... 93

2.8.2.9. Dijital Basın Kiti ... 94

2.8.2.10. Wiki ... 94

2.9.DEĞĠġĠME UĞRAYAN ĠNSAN DOĞASINDA HALKLA ĠLĠġKĠLERĠN DÖNÜġÜMÜ ... 95

2.9.1. E-Lobicilik ... 96

2.9.2. Kitle ĠletiĢim Araçlarının DeğiĢimi ... 98

2.9.3. Sosyal Medya ve Web Yönetimi ... 99

2.10.HIZLA YAYILAN YENĠ MEDYA KAVRAMI VE TEMEL ÖZELLĠKLERĠ ... 100

2.11.SOSYAL MEDYA KAVRAMI ... 104

2.11.1. Sosyal Ağlar ve Sosyal Medya ... 104

2.11.2. Geleneksel Halkla ĠliĢkilerden Sosyal Medyada Halkla ĠliĢkilere ... 107

2.11.3. Sosyal Medya ve Halkla ĠliĢkiler Alanında Kullanımı ... 110

2.11.4. Dünyada ve Türkiye‟de En Çok Kullanılan Sosyal Medya Platformları... 113

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM KÜRESELLEġME ĠLE DEĞĠġEN VE DÖNÜġEN ĠLETĠġĠM ANLAYIġLARININ HALKLA ĠLĠġKĠLER ALANINA ETKĠSĠ ANKARA ĠLĠNDE AMPĠRĠK BĠR ÇALIġMA 3.1.ARAġTIRMANIN METODOLOJĠSĠ ... 115

3.1.1. AraĢtırmanın Amacı ve Önemi ... 115

3.1.2. Varsayımlar (Sayıtlılar) ... 117

(11)

3.1.5. Yöntem ... 118

3.2. VERĠLERĠN TOPLANILMASI VE DEĞERLENDĠRĠLMESĠ ... 118

3.2.1. Anketlerin Hazırlanması ... 118

3.2.2. Anketlerin Uygulanması ... 119

3.2.3. Verilerin Değerlendirilmesi ... 119

3.3. BULGULAR ... 120

3.3.1. Katılımcılara Ait Özellikler ... 120

3.3.2. Gündelik Hayatta En Çok Kullanılan ĠletiĢim Araçları ... 122

3.3.3. Gündelik Hayatta Güvenilir, Teknolojik, Hızlı ve Ucuz Bulunan ĠletiĢim Araçları ... 122

3.3.4. KuruluĢlar Hakkında Bilgi Edinmede Yararlanılan ĠletiĢim Araçlarının Dağılımı ... 127

3.3.5. En Etkili Olduğu DüĢünülen ĠletiĢim Araçları ... 128

3.3.6. KuruluĢlar ve ÇalıĢmaları Hakkında Bilgi Edinilmede En Çok Yararlanılan ĠletiĢim Araçları ... 130

3.3.7. Web Sayfalarında Sosyal Sorumluluk ve Sponsorluklarla Ġlgili Bilgiler Olmasının Önemsenmesi ... 130

3.3.8. KuruluĢ Açıklamalarının ve Etkinliklerinin Öğrenilmesinde Kullanılan ĠletiĢim Araçları ... 135

3.3.9. KuruluĢların SMS ile bilgilendirici mesajlar atmasının önemsenmesi ... 140

3.3.10. KuruluĢların cep telefonu, kısa mesaj, internet ve sosyal medya ortamlarından açıklamalar veya duyurular yapmasının olumlu bulunması ... 144

3.3.11. Ġnternet, sosyal medya, cep telefonu ve kısa mesaj gibi yeni iletiĢim teknolojilerini kullanan kuruluĢlara yönelik düĢünceler ... 145

3.3.12. KuruluĢla Ġlgili Bilgi Alınmak Ġstendiğinde En Fazla BaĢvurulan Kaynaklar ... 149

3.3.13. Yeni ĠletiĢim Teknolojilerini Kullanmayan KuruluĢlara Yönelik DüĢünceler ... 150

3.3.14. KuruluĢların Halkla ĠliĢkiler Etkinliklerini Yeni ĠletiĢim Teknolojileriyle Kamuoyuna Açıklamasının Olumlu Bulunması ... 151

ARAġTIRMA SONUÇLARI ... 154

KAYNAKÇA ... 159

ÖZGEÇMĠġ ... 177

(12)

TABLOLAR LĠSTESĠ

Tablo 1. Grunig ve Hunta Göre Halkla ĠliĢkiler DavranıĢının Dört Modeli ... 32

Tablo 2. Yeni ĠletiĢim Teknolojileri, UNDP (United Nations Development Program), 2001 ... 71

Tablo 3. Gelenek Halkla ĠliĢkiler ve DönüĢen Halkla ĠliĢkiler ... 96

Tablo 4. Stokes‟un Geleneksel Medya ve Sosyal Medya KarĢılaĢtırmalı Analizi ... 107

Tablo 5. Katılımcıların YaĢa Göre Dağılımı ... 120

Tablo 6. Katılımcıların Gelir Düzeyine Göre Dağılımı ... 120

Tablo 7. Katılımcıların Mesleklerine Göre Dağılımı ... 121

Tablo 8. Katılımcıların Cinsiyete Göre Dağılımı ... 121

Tablo 9. Gündelik Hayatta En Çok Kullanılan ĠletiĢim Araçlarının Dağlımı ... 122

Tablo 10. Katılımcıların En Güvenilir Bulduğu ĠletiĢim Araçları... 123

Tablo 11. Katılımcıların En Teknolojik Bulduğu ĠletiĢim Araçları ... 123

Tablo 12. Katılımcıların En Hızlı Bulduğu ĠletiĢim Araçları ... 124

Tablo 13. Katılımcıların En Ucuz Bulduğu ĠletiĢim Araçları ... 124

Tablo 14. En ucuz iletiĢim aracının Cinsiyet değiĢkenine göre iliĢkisi ... 125

Tablo 15. En ucuz iletiĢim aracı algısının yaĢ değiĢkenine göre dağılımı ... 126

Tablo 16. Herhangi bir kuruluĢla iletiĢim kurmak istediğinizde en fazla kullandığınız iletiĢim aracı ... 128

(13)

Tablo 18. KuruluĢların kendisi ve çalıĢmalarıyla ilgili bilgi almak istediğinizde en fazla yararlandığınız iletiĢim aracı hangisidir? ... 130 Tablo 19. KuruluĢların web sayfalarında sosyal sorumluluk ve sponsorluklarıyla ilgili bilgiler olmasını önemsiyor musunuz? ... 131 Tablo 20. : KuruluĢların web sayfalarında sosyal sorumluluk ve sponsorluklarıyla ilgili bilgiler olmasının cinsiyet değiĢkenine göre önemsenme durumu ... 132 Tablo 21. KuruluĢların web sayfalarında sosyal sorumluluk ve sponsorluklarıyla ilgili bilgiler olmasının eğitim durumuna göre önemsenme durumu ... 133 Tablo 22. KuruluĢların web sayfalarında sosyal sorumluluk ve sponsorluklarıyla ilgili bilgiler olmasının yaĢ durumuna göre önemsenme durumu ... 134 Tablo 23. KuruluĢların yaptıkları açıklamaları ve etkinlikleri en fazla öğrendiğiniz iletiĢim aracı hangisidir? ... 135 Tablo 24. KuruluĢların Sosyal medyada yer alması, kuruluĢ hakkındaki düĢüncelerinizi ne yönde etkiler? ... 136 Tablo 25. KuruluĢların Sosyal medyada yer almasının, cinsiyet değiĢkenine göre olumlu bulunma yönü ... 137 Tablo 26. Yeni iletiĢim teknolojilerini kullanan kuruluĢlara yönelik düĢüncelerin cinsiyet değiĢkenine göre olumlu bulunma düzeyi ... 138 Tablo 27. Yeni iletiĢim teknolojilerini kullanan kuruluĢlara yönelik düĢüncelerin yaĢ durumuna göre olumlu bulunma düzeyi ... 139 Tablo 28. KuruluĢların SMS ile size bilgilendirici mesajlar atmasını önemsiyor musunuz? ... 140 Tablo 29. KuruluĢların SMS ile bilgilendirici mesajlar atmasının yaĢ durumuna göre önemsenme durumu ... 141

(14)

Tablo 30. KuruluĢların SMS ile bilgilendirici mesajlar atmasının aylık gelir dağılımına göre önemsenme durumu ... 142 Tablo 31. KuruluĢların SMS ile bilgilendirici mesajlar atmasının eğitim durumuna göre önemsenme durumu... 143 Tablo 32. KuruluĢların cep telefonu, kısa mesaj, internet ve sosyal medya ortamlarından açıklamalar veya duyurular yapmasını olumlu buluyor musunuz?... 144 Tablo 33. Ġnternet, sosyal medya, cep telefonu ve kısa mesaj gibi yeni iletiĢim teknolojilerini kullanan kuruluĢlara yönelik düĢünceleriniz ne yöndedir? ... 145 Tablo 34. KuruluĢların cep telefonu, kısa mesaj, internet ve sosyal medya ortamlarından açıklamalar veya duyurular yapmasının yaĢ durumuna göre olumlu bulunma durumu ... 146 Tablo 35. KuruluĢların cep telefonu, kısa mesaj, internet ve sosyal medya ortamlarından açıklamalar veya duyurular yapmasını aylık gelir dağılımına göre olumlu bulunma durumu ... 147 Tablo 36. KuruluĢların cep telefonu, kısa mesaj, internet ve sosyal medya ortamlarından açıklamalar veya duyurular yapmasının cinsiyet değiĢkenine göre olumlu bulunma düzeyi ... 148 Tablo 37. Herhangi bir kuruluĢla ilgili bilgi almak istediğinizde en fazla baĢvurduğunuz kaynak hangisidir? ... 149 Tablo 38. SMS, Ġnternet, Sosyal Medya gibi yeni iletiĢim teknolojilerini kullanmayan bir kuruluĢa yönelik düĢünceniz nasıldır? ... 150 Tablo 39. KuruluĢların internet ve sosyal medya üzerinden yarıĢmaları, etkinlikleri, burs dağıtımı duyurularını ve kamuoyuna açıklamaları yapmasını olumlu buluyor musunuz? ... 151

(15)

Tablo 40. KuruluĢların internet ve sosyal medya üzerinden yarıĢmaları, etkinlikleri, burs dağıtımı duyurularını ve kamuoyuna açıklamaları yapmasının cinsiyet değiĢkenine göre olumlu bulunma durumu ... 152

(16)

KISALTMALAR

PRSA: Amerika Halkla ĠliĢkiler Birliği TUHĠD: Türkiye Halkla ĠliĢkiler Derneği

ICO: Uluslararası ÇalıĢma Örgütü

IPRA: Uluslararası Halkla ĠliĢkiler Derneği BĠMER: BaĢbakanlık ĠletiĢim Merkezi TÜĠK: Türkiye Ġstatistik Kurumu

ABD: Amerika BirleĢik Devletleri

TODAĠE: Türkiye ve Orta Doğu Amme Ġdaresi Enstitüsü

KAYA: Kamu Yönetimi AraĢtırma Projesi

MEHTAP: Merkezî Hükümet TeĢkilâtı AraĢtırma Projesi M.Ö.: Milattan Önce

M.S.: Milattan Sonra

ADSL: Asimetrik Sayısal Abone Hattı TDK: Türk Dil Kurumu

TRT: Türkiye Radyo Televizyon Kurumu PSA: Kamu Hizmeti Duyuruları

DARPA: Savunma Ġleri Düzey AraĢtırma Projeleri Kurumu BĠT: Bilgi ĠletiĢim Teknolojileri

(17)

WWW: World Wide Web DPT: Devlet Planlama TeĢkilatı

SSCB: Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Biriliği ODTÜ: Orta Doğu Teknik Üniversitesi

(18)
(19)

GĠRĠġ

Ġnsanoğlu varoluĢundan süre gelen zaman boyunca kendisi ve çevresi ile daimi bir iletiĢim faaliyeti içerisinde yer almaktadır. Bu süreç içerisinde bilgi, enformasyon, duyurum, duygu ve düĢünce aktarımı, iĢ yapıĢ biçimleri sözlü ya da sözsüz olarak insanlar arasında daimi bir akım içerisindedir. ĠnletiĢim topluluklar halinde yaĢayan insanlar için oldukça önem arz etmekte ve hatta sosyalleĢmek açısından oldukça önemli olduğundan bir zorunluluk haline gelmektedir. Ġnsanlar, sosyal çevreleri içerisinde sağlıklı ve mutlu bir hayat sürebilmek adına ruhsal ve bedensel açıdan doyuma ulaĢabilmek için, toplumsal düzende yer edinebilmeli ve toplumsal hayatın gerekliliği olan kurallara uyum sağlamalıdır bu süreçte de iletiĢim oldukça önemli etken haline gelmektedir (Güngör, 2011: 35).

Ġnsanlar bilgi aktarımı sağlamak, ikna sürecini gerçekleĢtirmek, yönetebilmek, paylaĢımda bulunmak, değiĢime adapte olmak problem çözmek, iĢ biriliği sağlamak ve hatta eğlenmek için yani birlikte bir toplumsal hayatı sürdürebilmek için iletiĢim kurarlar. ĠletiĢim kurmanın bu kadar önemli olduğu insan doğasında, iletiĢimi gerçekleĢtirebilmek için geçmiĢten bugüne değin birçok iletiĢim aracı kullanılmıĢtır. Ġlk çağlarda iletiĢime yardımcı araçlar duman posta güvercinleri vs iken zaman içerisinde teknolojinin geliĢmesi ile birlikte gazete, dergi radyo ve televizyon gibi bugün geleneksel medya olarak adlandırdığımız iletiĢim araçları sürece yardımcı olmuĢtur. Ardından da içerisinde yaĢadığımız milenyum çağının çocuğu olarak konumlandıran bilgisayar, cep telefonu ve internet ile iletiĢim kurulmaya aralıksız olarak devam edilmiĢtir.

Teknolojik alanda meydana gelen büyük ivme, insanın iletiĢim araçlarından klasik beklentilerini tamamen ortadan kaldırmıĢtır. Yeni iletiĢim ortamının yarattığı mevcut durumda artık diyaloglar, „paylaĢma, iletme‟ amacının çok daha ötesinde yer almaktadır, Teknolojide yaĢanan devrim ile insanoğlunun belleğinin kapasitesini oldukça artmıĢ çünkü artık zaman ve mekan kavramı kalmamıĢ Mcluhan‟ın de söylediği gibi dünya artık global bir köy haline gelmiĢtir. ĠletiĢim artık sınır ötesine atlamak üzerine kurulmaya baĢlanmıĢtır. . Bilgi iĢlem kapasitesi ile eĢ zamanlı

(20)

insanoğlunun aklının da kapasitesi geniĢlemiĢ beyninin kapasitesi ile yetinmek zorunda kalmayan insanoğlu iletiĢim kurmak ve haberleĢmek için, fiziksel ortamın dıĢında yer alarak da bu süreci gerçekleĢtirebilir bir hale gelmiĢtir. Bu noktada gelinen sürece bakıldığında görülmektedir ki, teknikteki geliĢim ve ilerleme, insanın kendini ifade edebilmesi ihtiyacından bağımsız olmamıĢtır ve aslında her teknolojik geliĢme insanoğlunun kendi kapasitesindeki geliĢimin somutlaĢmıĢ halidir.

20. yüzyılın ikinci yarsında haberleĢme tekniklerinin geliĢmesi ve karasal yayıncılık imkânlarının yayın kültürünü ortaya çıkartması ve bu duruma paralel olarak, radyo televizyon ve uydu teknolojilerinin de devreye girmesi ile iletiĢimde bir nevi özerkliğini elde etmiĢtir. Bu ilerlemeler ıĢığında haberleĢme ve iletiĢim faaliyetlerindeki iç içe olma durumu telekomünikasyon olgusunu ortaya çıkartmıĢ ve bu olgununda küreselleĢmesi ile dünyanın ekonomik, Sosyo- kültürel ve politik biçiminin de gözle görülür bir biçimsel değiĢim görülmeye baĢlanmıĢtır. Yeni iletiĢim teknolojileri dünyanın geneline yayılmıĢ, önce iletiĢimin biçimini belirgin bir Ģekilde dönüĢtürmüĢ ve sonrasında da toplumsal yaĢamı bambaĢka boyutlara taĢımıĢtır. Örneğin; bilgisayar temelli yeni iletiĢim teknolojileri, ilk olarak elde edilen enformasyonun miktarında artıĢ yaĢanmasına neden olmuĢ ve isteyen herkes tarafından üretilen enformasyona ulaĢılması imkânını doğurmuĢtur. Sınırlar ortadan kaldırılmıĢ, zaman mekânı kavramı baĢka bir boyut kazanmıĢ, ticarette küreselleĢmeye çağı baĢlamıĢ ve elbet dönemimizin ekonomik biçimi olan kapitalizm dijitalleĢme yoluna girmiĢtir. Zamansal ve uzamsal kısıtlamaları ortan kaldırarak âdete bu aĢamada bir yıkım gerçekleĢtiren çok sesli daha çoğulcu bir katılımcı yaĢama yol açtığı içinde bu küresel dijital iletiĢim teknolojilerine „‟yeni‟‟ yakıĢtırılması yapılmıĢtır.

Diğer iletiĢim araçlarına nazaran internetin bilgi akıĢını arttırarak kolay bir hale getirmesi, karĢılıklı etkileĢimi arttırması zamansal ve mekânsal boyutta farklılık yaratması, sansür ve denetim mekanizmalarının görünür biçimde yer almaması ve çoğulcu bir yapıya sahip oluĢu, interneti çağımızın en etkili iletiĢim aracı konumuna yükseltmiĢtir. Dolayısıyla “teknolojik ve ideolojik nitelikli aygıtlardan biri, belki de

(21)

en önemlisi” (Kazancı, 2007: 368) olan internet ilk sıra olmak üzere tüm teknolojik ilerlememler ve sayısal temelli iletiĢim araçları, yaratmıĢ olduğu bütün fikir ayrılıkları ile beraber halkla iliĢkiler alanına da girmiĢ ve etkisi altına almıĢtır. ĠletiĢim temelli olan halkla iliĢkiler doğası gereği iletiĢim alanında yaĢanan her türlü değiĢimden en fazla etkiyi gören ve bu bağlamda yapısal olarak en çok değiĢime uğrayan alanlardan biridir. 21.Yüzyılda medya tüketicinin yaĢan standartlarını toptan değiĢime uğratmıĢtır. Bu yüzyılda, hızlı ve gittikçe daha fazla alıma teĢvik edilen bir hayata baĢlayan tüketiciler, artık satın alma kararını verirken her yandan gelen enformasyon bombardımanı içerisinde kendince daha güvenli daha hızlı ya da daha yenilikçi kanallar bulmakta ve bilgiyi alacağı kanalı kendi belirlemektedir. Bilginin tekelleĢtiği dönemin aksine birçok farklı bilgi kaynağının olduğu bu yeni dönemde halkla iliĢkilerde hedef kitlenin konumlandığı bu yeni iletiĢim ortamlarını iyi analiz etmeli ve temsil ettiği kurum ya da kiĢiyi bu alanlarda en doğru Ģekilde tanıtmalıdır. Ġhtiyaçları değiĢen medya tüketicileri artık, haberleĢme gereksinimini her an her yerde yanında taĢıyabileceği mobil cihazlarından karĢılamaya baĢlamıĢtır. Bu durum yeni iletiĢim teknolojilerinin anında etkileĢime ve karĢı kamuoyu oluĢturmaya imkân veren yapısal özelliği sayesinde zaman ve uzam sınırlılığını ortadan kaldırarak hızla organize olmaya fırsat tanıması gibi nitelikleriyle, aktivist uygulamalar için yepyeni fırsatlar sunmaktadır. Bu yeni koĢullara hızla adapte olabilen halkla iliĢkiler sektörü çalıĢanları da gündelik yaĢamın içerisinde yer alan bazı aktivizm araçlarını çevrimiçi ortamlara adapte ederek, çalıĢmalarını bu alan uygulamaya baĢlamıĢ kendisine yeni araç ve yöntemler edinmiĢtir. Yeni iletiĢim teknolojilerinin en büyük meyvesi olan Ġnternetin daha geniĢ kitlelere, daha hızlı ve daha etkili bir Ģekilde eriĢebilme imkânı yaratması halkla iliĢkiler faaliyetleri açısından bu aracın kullanımını kaçınılmaz hale getirmiĢtir. Yeni iletiĢim teknolojilerinin halkla iliĢkiler uygulamalarını nasıl ve ne amaçla değiĢtirebileceği sorusu henüz yanıtlanmıĢ ve kullanım için teknik açıdan yöntemler tam olarak belirlenmemiĢ olsa da artık yaĢanılan dönemin koĢulları bilgiye sadece ulaĢmak değil onu etkin olarak kullanabilmek olduğundan hedef kitlelere salt tek yönlü bir ileti akıĢını sağlamak yerine hedef kitleler ile karĢılıklı ileti alıĢ veriĢini sağlayacak koĢulların kullanılmasının iyi bir halkla iliĢkiler uygulaması için gerekli olduğu

(22)

yadsınamaz bir gerçek haline gelmiĢtir. KüreselleĢmenin ıĢığında ortaya çıkan teknolojik geliĢmeler ile yeni iletiĢim ortamlarının halkla iliĢkiler uygulama alanlarına uyarlanması, yazılı/görsel materyallerin ve çevrimiçi mecraların artıĢ göstermesi, anında etkileĢime olanak tanıyan sosyal paylaĢım ağlarının ortaya çıkıĢı, pazar dinamiklerinin kökünden değiĢime uğraması, halkla iliĢkiler Ģirketlerinin sayısının artması ve iletiĢim kanallarının zenginleĢmesi bu geliĢmelerin halkla iliĢkiler alanına doğrudan etki ettiğine kanıt niteliğinden. Bu durumda halkla iliĢkiler sektörü ve küreselleĢme doğrudan paralel biçimde ilerleyen ve birbirinden etkilenerek birbirini besleyen iki olgudur demek yanlıĢ olmayacaktır. Örgütlerin gittikçe artıĢ gösteren iletiĢim talepleri ekseninden internetle geliĢim gösteren yeni uygulama sahalarının ölçme teknikleri, hukuksal düzenlemeler, araĢtırma hizmetleri, tanıtıma olanak sağlayan faaliyetler gibi çalıĢmaların; halkla iliĢkilerin pek çok alt dalına ve reklamcılık, pazarlama, tutundurma, sponsorluk gibi halkla iliĢkilerin ortak alanlarına geniĢ bir görüĢ kazandırdığı görülmektedir. Sosyal paylaĢım ağları baĢta olmak üzere çevrimiçi gazetecilik, çevrimiçi insan kaynakları platformları, Web 2.0 faaliyetleri, internet reklamı, tanıtım alanları olan bloglar ve banner reklamlar, çevrimiçi basın bültenleri, SMS/MMS, Wi-Fi, RSS sistemleri, 3G telefonlar ve buna benzer her geçen gün artıĢ gösteren yeni teknolojiler iĢletmelerdeki yeni yönetim biçimlerini ve karĢılıklı iletiĢimi, bir baĢka tanımla elektronik halkla iliĢkileri (e-PR) zorunlu hale getiren etkenler olmuĢtur.

Bu koĢullarda artık internet teknolojisinin tek baĢına varlığı yeterlilik gösterememektedir. Bu geniĢ dünyanın içerisinde de etkileyiciliği çoğaltacak farklı yerlere ve yeniliklere doğmaktadır. Sosyal ağlar da iĢte bu insanların küresel teknolojilere anında adapte olan ve bunlar ile doyuma ulaĢmayan istekleri doğrultusunda ortaya çıkan tarihsel olarak yeni ancak geleneksel medya araçlarından çok daha etkili bir iletiĢim mecrasıdır. ÇıkıĢ noktasına bakıldığında yalnızca üniversite öğrencilerinin birbirleriyle iletiĢim kurmasını amaçlayan bir platform olarak tasarlanmıĢ olması tahmin edilemez bir büyüme ile bütün dünyaya yayılması, bu ağları beklentilerin çok daha ilerisine taĢımıĢ ve tasarım amacının dıĢında da kullanılmaya baĢlanmasına neden olmuĢtur. Çok sayıda ticari kurum yada kuruluĢun

(23)

kanaat önderlerinin ilgi gösterdiği sosyal medya ağları yeni bir rekabet ortamı yaratmıĢ ve bu duruma paralel olarak etkin kullanımın artması ile yaratıcılığın ve teknolojik bilgi birikimin sahnelendiği bir ortama dönüĢmüĢtür. Çünkü yeniliklere oldukça hızlı adapte olmuĢ ve alıĢmıĢ ve bu söz konusu yenilikleri artık temel bir ihtiyaç kategorisinde gören bir toplumun yenilikten uzak kurum ve kiĢilerce yönlendirilebilmesi günümüz Ģartlarında artık pekte mümkün olmamaktadır.

Akademik açıdan bakıldığından yeni iletiĢim teknolojilerinin ve bu alanda kullanılan araçlarının iletiĢim modellerinde yaĢanan geliĢime katkı sağladığına ve halkla iliĢkiler uygulamalarına da yeni bakıĢ açıları getirdiğine dair araĢtırmaların sayısı son yıllarda oldukça artıĢ göstermektedir. Bu çalıĢmaların birçoğu temelde yeni teknolojilerin, geleneksel halkla iliĢkiler uygulamalarını derinden sarsacağı ve tek yönlü, sadece kanalın aktif olduğu bir iletiĢime dayalı halkla iliĢkilerin yerine artık karĢılıklı diyalog temelinde statükocu olmayan yeni bir halkla iliĢkiler anlayıĢının boy göstereceği yönündedir. Bu araĢtırmalara bakıldığında baĢta internet olmak üzere tüm teknolojik ilerlemeler, yapılan çalıĢmalarla beraber halkla iliĢkiler alanı da zenginleĢmekte ve yapısı tekrar Ģekillenmektedir. Rekabet avantajını kazanmak için bütünleĢik iletiĢim yaklaĢımını kullanan ticari Ģirketler açısından yeni iletiĢim ağları etkili bir ortam sunmaktadır.

Kazancı‟nın da (2007:368) söylediği gibi artık, “eskinin „biz konuĢalım siz dinleyin‟ tarzındaki yapısını yeni teknolojiler „birlikte konuĢalım‟ kalıbına dönüĢtürmektedir”. Buna ek olarak internet, hızı oldukça yüksek ve buna zıt olara maliyeti de bir o kadar düĢük bir iletiĢim ortamı sağlamakta, ayrıca yazılı, görsel ve iĢitsel olarak pek çok etkinliği de aynı anda gerçekleĢtirebilme kapasitesindedir. Bu anlamda internet, bir halkla iliĢkiler aracı olarak, ticari Ģirketler kurum ve kiĢiler, siyasi partiler ve önderler, sivil toplum örgütleri, devlet kurumları ve getiri amacı gütmeyen tüm örgütlerde de hedef kitle ile karĢılıklı iletiĢimi sağlamada ve iletiĢimsel verimi arttırmada önemli bir konumdadır.

GeliĢen teknolojinin hızına biraz da olsa yetiĢebilmek, yaĢanan geliĢmelerin değiĢim ve dönüĢümlerin ortaya çıkarmıĢ olduğu yenilikleri, bu yeni alanların halkla

(24)

iliĢkiler gibi iletiĢim temelli bir alan üzerindeki etkilerini gözlemleyebilmek ve halkla iliĢkiler faaliyetlerinde teknolojik ortamların, sosyal ağların yarattığı etkiyi farklı bir bakıĢ açısıyla yansıtmayı amaçladığım bu çalıĢmamın; Birinci bölümünde halkla iliĢkiler kavramı detaylı bir Ģekilde ele alınmıĢ, dünyadaki ve ülkemizdeki geliĢimleri üzerinde durulmuĢtur. Halkla iliĢkilerin iliĢki içerisinde olduğu alanlara değinilerek halkla iliĢkilerin amaçları incelenmiĢtir. Ardından halkla iliĢkiler alanından kullanılan araçlar kategorisel olarak sınıflandırılarak detaylı olarak açıklanmıĢ ve halkla iliĢkiler modellerine dönemsel olarak ayrılarak yer verilmiĢtir.

Ġkinci bölümde küreselleĢme kavramı detaylı bir Ģekilde tarihsel olarak incelenmiĢtir. Bu bölümde kürselleĢmenin ortaya çıkıĢında ki etkenler, iletiĢim teknolojilerinin ve kitle iletiĢim araçlarının küreselleĢmenin yayılmasındaki etkisi ile küreselleĢmenin sonuçları ele alınmıĢtır. Ardından tezin ana konusu olan kürselleĢme ile değiĢen iletiĢim anlayıĢları ve bu değiĢim ve dönüĢümün halkla iliĢkiler olgusuna olan etkisi üzerinde detaylı bir çalıĢma yürütülmüĢtür. ĠletiĢimin küreselleĢme sürecinde dönüĢümü ile beraber yenilenen boyutları incelenmiĢ ve yeni iletiĢim teknolojilerine detaylı olarak yer verilmiĢtir. Halka iliĢkiler alanında kullanılan yeni iletiĢim araçlarından bahsedilerek yeni medya ve sosyal medya kavramları üzerinde durulmuĢtur.

ÇalıĢmanın üçüncü bölümde ise yeni iletiĢim teknolojileri ve bu bağlamda yeni medyan kanallarından yapılan halkla iliĢkiler faaliyetlerinin etkilerini ve halkı bilgilendirmedeki önemini ve güvenilirlik düzeyini ölçmek adına düzenlenen alan araĢtırmasının sonuçları analiz edilmiĢ, elde edilen veriler tablolar halinde sunulmuĢtur.

(25)

BĠRĠNCĠ BÖLÜM

HALKLA ĠLĠġKĠLER, KAVRAMSAL BĠR ÇERÇEVE 1.1. Halkla ĠliĢkiler Kavramı

Halkla iliĢkiler kavramı, ortaya çıkıĢından günümüze uzanan zaman boyunca yöneten ve de yönetilen kavramlarının hayata geçmesiyle birlikte kendini göstermiĢtir (ĠĢçi, 2002: 15). Ancak halkla iliĢkilerin günümüzde kullanılan Ģekliyle baĢlangıç olarak 20. Yüzyılın baĢlarını gösterebiliriz.Mevcut kullanımın baĢlangıcı her ne kadar yakın geçmiĢe dayanıyor olsa da halkla iliĢkilerin hem teori, hem de uygulama olarak temelini oluĢturan, iĢlev, uygulama alan ve boyutlarını, temel amaçlarını tam olarak tanımlayabilen bir ortak tanım yapılamamıĢtır (Okay ve Okay, 2002:1 ). Hutton‟a göre trilyonluk bir endüstri haline gelmesine rağmen hem teoride hem de pratikte halkla iliĢkiler kendine, amaçlarını, niteliğini ve kullanım alanlarını açıklayan ve genel olarak kabul gören bir tanımlama oluĢturulamamıĢtır(Erdoğan, 2008: 30).

“Halkla iliĢkiler nedir?” sorusuna, elle tutulur bir yanıtta alınamamaktadır. Çünkü sosyal bilimler alanında yer alan bütün disiplinler için yapılan tanımlarda ve çalıĢmalarda olduğu gibi halkla iliĢkiler alanında da bu soruya tek bir ortak cevap verme konusunda zorluk yaĢanmaktadır.Tanımlama üzerinde bir söz birliği sağlanamamasının temelinde halkla iliĢkilerin tarihsel süreci içerisindegeçirdiği değiĢim, uygulama alanının çeĢitli ve geniĢ oluĢması yatarken buna ek olarak yakın görülen bir takım alanlar (örneğin, reklamcılık, propaganda, tanıtım, insan kaynakları, sponsorlukve pazarlama) ile iç içe bulunmasından aynı çalıĢma metotlarından yararlanıyor olmasından kaynaklanan bir takım sorunlar yer almaktadır(Bülbül,2003:1). Tanım çokluğunun önemli nedenlerinden bir diğerine baktığımızda ise farklı görüĢ açılarından kaynaklanan sorunlar yer almaktadır, yani bu durumda diyebiliriz ki, halka iliĢkilerin iĢleviyle ilgili dünya görüĢlerinin farklılık göstermesi halkla iliĢkiler tanımlarının da farklılaĢarak artmasına neden olmaktadır (Kalender,2008: 18).

(26)

Bülbül (2003: 1) bu noktada asıl olanın halkla iliĢkilerin tanımı değil, bu kavram ile ne anlatılmak istendiği ve de ne anlaĢıldığıdır demiĢtir.Halkla iliĢkiler kavramına, anlaĢılır bir bakıĢ açısı getirmek için kuruluĢlar bazında, alanında yetkin kiĢilerin ve bilim insanlarının da fikir ve görüĢleri dikkate alınarak, genel bir çerçeve oluĢturulmak istenmiĢtir. Mesleğin önder ve geliĢtiricilerinden birisi olan Betül Mardin “halkla iliĢkiler sıradan olmakla, önemli olmak arasındaki farktır‟‟ demiĢtir (Bülbül, 2003:1).

Teakher‟ a göre (2006: 17) halkla iliĢkiler birçok alakasız olayların geliĢigüzel Ģekilde bir araya gelmesiyle gerçekleĢtirilen bir eylem değildir, dikkat edilmesi gereken bazı hususlar bulunmakta ve amaçlanan; iyi niyet çerçevesinde anlayıĢ sağlamaktır, bilinirlik kazanmak ve onay almak asıl hedeflenen değildir. Çoğunluğun düĢtüğü yanlıĢ algının aksine, halkla iliĢkilerin yapmak istediği bir organizasyonu övmek değil, o organizasyonun halkın hoĢuna gitmeyecek dahi olsa dürüst bir biçimde, Ģeffaflık içerisinde gerçeklere dayanan bir intiba sağlamasıdır.

1982 tarihindeise Public Relations Society of America (PRSA) tarafından geçerliliği kabul gören ve kullanılan bir halkla iliĢkiler tanımı ortaya koyulmuĢtur: “ Halkla iliĢkiler bir organizasyonun ve kamuoyunun karĢılıklı birbiriyle uyum içerisinde olmasına yardım eder” Ģeklinde yapılan tanım bugün halen PRSA tarafından tekrar edilmektedir (Erdoğan, 2008: 22).

John Marston iseThe Nature of PublicRelations adlı kitabında, halkla iliĢkileri,” hedef kitleyi etki altına alabilmek için planlanmıĢ ikna etmeye yönelik iletiĢim” Ģeklinde tanımlamaktadır( aktaran Peltekoğlu,1998:3).

Alternatif tanımlar halkla iliĢkilere farklı yaklaĢım tarzlarını göz önüne sermektedir. Bu yaklaĢımlar ekonomik, kültürel ve siyasal iliĢki tarzları ve doğurdukları sonuçlardan hareket ederek halkla iliĢkileri farklı bakıĢ açıları ile tanımlarlar(Erdoğan, 2008: 35).Ülkemizde ki halkla iliĢkiler uzmanlarının tanımlarına bakıldığında ise; ĠĢler (2007: 81) halkla iliĢkiler, iliĢkileri iyi yönde geliĢtirmeyi amaç edinen ve bunu gerçekleĢtirirken de profesyonel bir Ģekilde

(27)

inceleme, tasarlama ve planlama aĢamalarından geçirilen faaliyetlerin ortaya koyulması demiĢtir. Halkla iliĢkiler süreci kamuoyunu etkileme ve aynı zamanda ondan etkilenme sürecidir ve bu süreç içerisinde de kiĢinin ya da bir kurumun halkla olan iliĢkisini geliĢtirme ve kamuoyun tepkilerinden etkilenerek ilerleme sürecidir (Tortop,1998: 4; Mıhçıoğlu,1971: 12).

Halkla iliĢkiler konusunda yazılı kaynaklarda (ansiklopedilerde, sözlüklerde ve bu alanda ve iliĢkili olduğu alanlarda ki kitaplarda)farklı noktalara değinilen birçok alternatif tanım yer almaktadır (Asna,2006: 17). Genel itibariylehalkla iliĢkiler bugün kullandığımız biçimiyle tanımlanana kadar uzunca bir süreci aĢmıĢtır diyebiliriz. Yukarıda ki tanımlara bakıldığında ise vurgulanan bazı ortak noktalar göze çarpmaktadır bunlar;halkla iliĢkilerin gruplarla ve kitlelerle karĢılıklı iliĢki içerisinde olup anlayıĢ ve güven ortamını sağlaması ve bunun sürdürebilir olmasıdır, aynı zamanda kamuoyunda kuruluĢ hakkında olumlu bir imaj yaratılması gibi unsurlardır (Okay ve Okay, 2014:19).

1.2.Halkla ĠliĢkilerin Tarihsel GeliĢimi

Halkla iliĢkilerin, gerçek anlamda baĢlangıcına bakıldığında insanlığın tarihi kadar geçmiĢe dayanmakta (Sezgi,2007:30) ve ilk insanın tabiata egemen olmak için gösterdiği gayretler ve düĢünceler ise halkla iliĢkilerin ilk temellerin oluĢturmaktadır(ĠĢçi,2002:15). Ġnsanların yaratıcı ve üretici karakterleri, yaĢam koĢullarının mevcut durumu ile Ģekillenmekte, bu sebeple de halkla iliĢkiler tabii olarak insanlar arası olan her faaliyette ve her topluluk içerisinde yer almaktadır (Erdoğan,2008:37).Eski dönemler de halkla iliĢkiler faaliyetleri, Ģimdiki kullanımında farklı olarak çoğunlukla propagandaya yönelik çalıĢmalardan meydana gelmektedir. Nitekimgördüğümüz en eski örneklerden biri M.Ö 3000 yıllarında eskiTeb‟de papirüs üzerine yapılmıĢyarıĢ ilanlarıdır buna ek olarak ilk reklam örneği olarak Popei‟de duvarlar üzerine çizilmiĢ mesajlar ise ilk siyasal propaganda ve yardım kampanyası örneklerini olarak değerlendirilmektedir (Bülbül,2003:15). GeçmiĢte kralların, yaptığı faaliyetleri gösteren belge ve eĢyalarıyla gömülmeleri, bize o dönemlerde ki halkla iliĢkiler anlayıĢlarını kavrayabilmemiz için önemli

(28)

bulgular sağlamaktadır(Oktay,1975:32). Mısır ve Mezopotamya‟da, Ġran‟da dönemin yönetenlerini tanıtmak amacıyla hazırlanmıĢ tabletler ve bu iĢlevde ki yazıtlar en eski halkla iliĢkiler örneklerini bize iĢaret etmektedir(Gürüz,1993:9).

Cutlip ve Center ise, Irak‟ta arkeologların elde ettikleri M.Ö 1800 yıllarına ait olan, çiftçiler için hazırlanan, sulama, hasat gibi hususlara iliĢkin bilgi vermek amacı ile yapımı sağlanan tabletleri ilk halkla iliĢkiler faaliyetlerine örnek olarak göstermekte. Ayrıca bu tabletlerin bugün ABD Tarım Bakanlığı tarafından yayınlan bültenlerden çok farklı olmadığının altını çizmektedirler(Cutlip ve Center‟den aktaranPeltekoğlu,1998:57).

Halkla iliĢkilerin baĢlangıcı ve ilk emsalleri çok eski çağlara dayanan bir uygulama olarak kabul edilmesine karĢın, bugün hayatımızda olan anlamda halkla iliĢkiler son yüzyıllara ait bir durumdur. Uzmanların halkla iliĢkiler faaliyetlerinin, halkla iliĢkilerin baĢlangıcında olduğundan farklı olarak, düzenli, planlı ve en önemlisi hedeflenmiĢbir amaca yönelik biçimdeçalıĢılarak yapılmasının tarihin oldukça güncel olduğunu belirtmiĢlerdir (Kazancı, 2006:11).

Düzene girmesi ve bilim haline getirilmesi 1900‟lü yıllardan sonra olduğu için 20. Yüzyılın çocuğu olarak gösterilen halkla iliĢkiler(Onal,2000:1)geçmiĢten gelen alıĢılmıĢ tekniklerinden, geliĢen modern Ģartlara 21. Yüzyılın ilerleyiĢine paralel olarak adaptasyon sağlamıĢtır (Fidan, 2008:50).Canöz‟e (2008: 335) göre de; halkla iliĢkiler faaliyetlerinin bu denli önem kazanmasının en önemli sebebi, insanlar ve kuruluĢlar arası bilgi alıĢveriĢine olan ihtiyacın, her geçen gün daha da artmasıdır.

1.2.1. Amerika BirleĢik Devletleri’nde Halkla ĠliĢkiler

Dünya genelinde farklı teknik ve koĢullarda ortaya çıkan halkla iliĢkiler faaliyetleri, çağdaĢ halkla iliĢkiler çalıĢmaları olarak ise ABD‟de atılan temellerüzerinde ortaya çıkmıĢ ve geliĢmiĢtir.

Halkla iliĢkiler kavramının ilk kez ABD devlet baĢkanı Thomas Jefferson 1807‟de kongreye ilettiği bir mesajda sarf etmiĢtir (ĠĢçi, 2002:20)ancak bunu

(29)

uluslararası iliĢkiler kavramını kast ederek kullanmıĢtır. Günümüzdeki anlamına en yakın kullanımı ise 1882 yılında Yale Üniversitesi Hukuk Fakültesinde, Dormen Eaton isimli bir avukat tarafından yapılmıĢtır. Eaton halkla iliĢkileri; halk yararına kurulan iletiĢim faaliyetleri olarak tanımlayarak günümüzde ki amacına en uygun biçimde olarak ilk kez kullanmıĢtır (Peltekoğlu, 1993: 91).

Teoride yapılan tanımların yanı sıra Amerika BirleĢik Devletlerinde halkla iliĢkiler alanında atılmıĢ adımlara kronolojik olarak bakıldığında ise;

1896 yılında Amerikan seçim faaliyetlerinde halkla iliĢkiler uygulaması ilk kez planlı ve tertipli bir Ģekilde uygulamaya koyuluĢtur (Kazancı,1980: 1).

1897‟de Amerikalı “Yearbook of Railway” de “publicrelations” kavramı ilk keztam olarak günümüzde ki kullanımını yansıtır Ģekilde yer almıĢtır (Okay ve Okay, 2001: 13).

Bir diğer önemli geliĢme ise; halkla iliĢkiler alanının öncüleri olarak kabul edilen Ivy Lee ve Edward L. Bernays‟ın halkla iliĢkiler uygulamalarınaadım atmasıyla gerçeklemiĢ ve bu sektörde ilk örnekler ortaya koyulmuĢtur. Mesleğin çizgileri bu iki uygulamacı tarafından çizilmiĢ ve asıl anlamda öncü halkla iliĢkiler de onların zamanında ortaya çıkmıĢtır. Lee ve Bernays‟la beraber halkla iliĢkilerin ivme kazanmasında hiç kuĢkusuz dönemin Ģartları fazlasıyla etkin oluĢtur. Örneğin yazılı basının eriĢilebilir oluĢu ve “muckraker” denilen gazetecilik çeĢidinin doğuĢu modern halkla iliĢkilerin ilk örneklerinin ortaya çıkmasında etkili olan dönemsel faktörler arasında gösterilebilir.(Okay ve Okay, 2014: 20-21).

19. yüzyılın bitimine doğru, bilhassa ABD‟de halkla iliĢkiler oldukça hız kazanmıĢtır. Ivy Lee ile harekete geçen çalıĢmalar, geliĢtirilen yöntemler ve bilimsel teknikler ilepekiĢtirilerek bu alanda büyük ilerleme kaydedilmesini sağlayan uygulamalar yapılmasına yol açmıĢtır (Gürüz, 1993:9).Pratikte bakıldığında halklailiĢkiler temelli ilk iĢletmeyi Ivy Lee, New York‟ta açmıĢ ve ilk eserini “ Prensipler Bildirisi” adıyla kaleme almıĢtır. Halkla iliĢkilerde bir dönemin bitiĢi ve farklı bir dönemin baĢlangıcı olarak görülen Ivy Lee‟nin Prensipler Bildirisi‟yle “

(30)

halkı lanetleme” (public be damned) çağının sona erdiği ve “ halkı bilgilendirme” döneminin baĢladığı iddia edilir (Erdoğan, 2008:59).

YaĢanan geliĢmelerin ardından 20. yüzyılın baĢlangıç zamanlarında basın ajansları artık “Kamu Aydınlatıcısı” (Publicityman) adıyla anılır hale gelmiĢlerdir. Vazifeleri halkı bilgilendirmek olarak açıklanan bu ajanslar, kiĢi ve kuruluĢların görüĢleri, fikirleri ve faaliyetlerini kamuoyuna tanıtmayı kendilerine görev edinmiĢlerdir Özgür kamuoyu aydınlatma (Publicityman) adıyla bu yeni misyona uygun olarak kurulan bürosunun ilki ise 1900‟de George V.S. Michaelis ve Herbert Small tarafınca Bostan‟da hayata geçirilmiĢ ve ilk kez tamamen saydamlık ve halkla açıklama yapmak amacı güdülmüĢtür. Halkla iliĢkilerin kurucularından olan Bernays, bu bilim kolunun A.B.D‟dekiilerleyiĢini vebu duruma geliĢini Ģu Ģekilde sınıflandırmıĢtır (Onal, 2000: 4)

 1885-1900: “Lanet Halk “ Dönemi.

 1900-1917: „‟BilgilendirilmiĢ Kamuoyu‟‟ Dönemi.  1917-1919: „‟I. Dünya SavaĢı‟‟ Dönemi.

 1920-1941: „‟Uzmanlığın YükseliĢi‟‟.  1941-1945: „‟ II. Dünya SavaĢı‟‟ Dönemi.

 „‟1946‟dan günümüze halkla iliĢkilerin yaygınlaĢması‟‟.

Betül Mardin ise ABD‟de halkla iliĢkiler mesleğinin ilerleme sürecinibeĢ dönem olarak sınıflandırmıĢtır;(Fidan,2008:53)

 1900-1917: Gazetecilikte sorumsuzluk dönemi ve buna karĢı oluĢan savunma, tanıtma ve geniĢ kapsamlı reformlar süreci.

 1917-1919: (I.Dünya SavaĢı) Devlet tahlillerinin satıĢını hızlandırmak amacıyla yapılan halkla iliĢkiler faaliyetleri ve vatanseverliği alevlendirecek kampanyalar.

 1919-1933: (Kükreyen Yirmiler) SavaĢ döneminde halkla iliĢkiler deneyimi kazananların ortaya çıkan prensipleri ürün tanıtımında kullanmaları, iktidar kavgaları ve hayır cemiyetlerine bağıĢ toplama kampanyaları sayesinde ortaya çıkan yeni uygulama alanları.

(31)

 1933-1945: Büyük kriz ve ikinci Dünya SavaĢı. Mesleği geliĢtiren uzmanlaĢmayı sağlayan deneyimler.

 Günümüzde: Halkla iliĢkiler çalıĢmalarında büyük patlama ve mesleğin olgunlaĢması.

Bugünplüralistyapısının gereği olarak görülen günden güne artan halkla iliĢkilercilerin ABD‟de 100 000‟leri çoktan aĢtığı kaydedilmiĢtir ve bunun yanı sıra halkla iliĢkiler alanın da görev veren firmalarında sayısının 6 000‟i geçtiği öne sürülmektedir. Büyük çaplı Ģirketlerin çoğu yapılarının içerisinde halkla iliĢkiler bölümleri kurmuĢ ve bu birimlerde halkla iliĢkiler danıĢmalarına yer vermiĢlerdir. ABD‟de bu geliĢmeler ıĢığında günümüzde gerek devlet kurumları gerekse özel sektörde oldukça fazla halkla iliĢkiler çalıĢanına iĢ imkânı sağlayan meslek örgütleri oluĢturmaktadır, örneğin, 1948‟de kurulan PRSA (Amerikan Halkla ĠliĢkiler Birliği) bünyesinde 800‟ü aĢkın üye barındırmaktadır(Çamdereli, 2000: 12-13). Bu geliĢmeler ıĢığında halkla iliĢkiler alanında oldukça fazla istihdam sağlayarak birçok yenilikçi uygulamaya ve alanın geliĢmesine de büyük katkı sağlamaktadır.

1.2.2. Avrupa’da Halkla ĠliĢkilerin Tarihsel GeliĢimi

Avrupa‟da halkla iliĢkilerin ilerleyiĢi de bakıldığında aslında oldukça eskiye uzanmaktadır. Halkla iliĢkiler Avrupa‟da terimselanlamından ilk defa 1932 yılında kendine yer edinmiĢtir. Sonrasında ise II. Dünya SavaĢı‟nın devam ettiği dönemlerde, Alman hava saldırılarına maruz kalan BirleĢik Krallığın uyguladığı kamusal faaliyetler, halkla iliĢkiler uzmanlığının bir meslek olarak Avrupa‟da yaygınlaĢmasına ve benimsenmesine önemli katkı sağlamıĢtır. Avrupa‟da halkla iliĢkiler çalıĢmaları II. Dünya savaĢının ardındanüniversitelerde bu alanla alakalı bölümler açılarak harekete geçilmiĢtir(ĠĢçi, 2002: 24).Sonrasında yaĢanan 1929 krizinin yaĢattığı zorluklar ve Ġkinci Dünya SavaĢı sonrası Avrupa‟da fazlasıyla bozulmuĢ olan sosyal ve ekonomik durumu halkı yeniden bir araya getirme çalıĢmalarını artmıĢtır. Kitle iletiĢim araçları konusundaki teknik anlamda yapılan çalıĢmalar, dünyadaki süratli nüfus artıĢı, ideolojik savaĢlar, hızlı kentsel dönüĢümhareketleri gibi dünya hadiseleri, halkla iliĢkiler çalıĢmalarına her ülkede

(32)

olduğu gibi Avrupa‟da da bu alana duyulan gereksinimi çoğaltmıĢtır (Bozkurt, 2007: 111-112).

Avrupa ülkelerinde Ģimdi ki anlamda halkla iliĢkilerin kullanımı ise 1950 yılının ardından hayata geçirilmiĢtir. Avrupa‟da bu alandaki hareketliliklerin neredeyse tümü yönetimlerin öncülüğünde ve desteğiyle oluĢmuĢtur (Onal, 2000: 4). Avrupa ülkelerinde ki halkla iliĢkiler çalıĢmalara genel hatlarıyla göz atıldığında Ġngiltere‟de halkla iliĢkiler idarelerinde düzenli bir biçimde çalıĢmaların ilk baĢlangıcı 1912 yılında LioydGeorge‟nin seçim kampanyalarında görülmüĢ (Fidan, 2008:57) ve BaĢkan Lioyd George‟un 1912‟de oluĢturduğu tanıtma topluluğu, bugünkü “ Merkezi Enformasyon Bürosu‟nun “merkezinin kurulmasına öncü olmuĢtur. Aynı Ģekilde Ġngiltere‟nin diğer ülkelerde bilinirliğini sağlaması amacıyla kullanılan British Council‟debu alanda ki ilklerden bir olarak tarihte yer edinmiĢtir(Onal, 2000:6).YaĢanan bunca geliĢmeye rağmen halkla iliĢkiler kavramın fiilenilk kullanılıĢı 1932‟ye denk gelmektedir. Sonrasında yaĢanan geliĢmelere bakıldığında 1932‟de bir basın görevlisinin baĢkanlığın kadrosuna getirilmesi ve 1938‟de Sarayda Basın Sekreterliği açılması ile beraber basınla sağlıklı bir iletiĢimin önemi hükümet ve ilgili grupları tarafından da onay görmüĢtür (Peltekoğlu,2001:105). Halkla iliĢkiler sektörünün öneminin anlaĢılmasının sonrasında Ġngiltere‟de 1948 yılında kurulan halkla iliĢkiler enstitüsünün ise günümüzde 2000‟ün üzerinde katılımcısı bulunmaktadır (ĠĢçi,2002: 25).

Avrupa‟nın diğer ilerlemiĢ ülkelerine kıyasla Fransa‟da bu alanda ki donanımlı çalıĢmalar çok sonraları ortaya çıkmıĢtır. Fransa‟da savaĢın etkisiyle bir duraklama dönemi yaĢamıĢ bu süreci atlamasının ardından sanayi kollarına önem verilmesi ve bu kollarda yaĢanan geliĢmeler ile beraber oldukça büyük çekiĢmelerin yaĢandığıdünya sahasında bir Avrupa ülkesi olarak adını duyurmaya baĢlamıĢtır ( Fidan, 2008: 58). Bu sebeplede Fransa‟da halkla iliĢkiler, II. Dünya savaĢının ülkede doğurduğu ekonomik olumsuzluklardan kurtulma gayretleri sonunda faaliyete geçebilmiĢtir. Fransa‟dan birçok ekonomi uzmanı ABD‟ye gönderilmiĢ ve orada halkla iliĢkiler çalıĢmalarını gözlemleyerek, Fransa‟nın bu geliĢmelere ayak

(33)

uydurmasını sağlamak için harekete geçmiĢlerdir. Fransa‟da ilk halkla iliĢkiler çalıĢmaları Fransız Petrol Ģirketi vasıtasıyla baĢlatılmıĢ. Ardından öncelikle özel sektörün her kolundasonrasında ise kamu sektöründe halkla iliĢkiler hizmeti veren departmanlar açılması biçiminde ĢekillenmiĢtir ( ĠĢçi, 2002:24).

Ġtalya‟ya ise halkla iliĢkiler diğer Avrupa ülkelerinden farklı bir Ģekilde anayasa dayanarak planlanmıĢtır. Ġtalyan Anayasasının 97. ve 98. Maddelerinin birinci fıkrasında kısaca kamu çalıĢanları vatandaĢların hizmetindedir ve kamu ofisleri yansız olarak çalıĢmalarını sürdürür diye belirtilmiĢtir. Ġtalya devlet çalıĢanları kanunu, 11. MaddesindebaĢtan sona kadar memurların halkla iliĢkisinden bahsetmektedir. Örneğin, halkla iliĢkiler, devlete karĢı kamunun güvenini sağlamak, çalıĢanlar arasında iyi iliĢkilerin oluĢturulmak olarak belirtilmiĢ ve yaptığı yanlıĢ uygulamalardan da devlet adına değil kendi adına mesuliyet sahibi ilan edilmiĢtir (Tortop, 2013: 17).

Son olarak Almanya‟ya da halkla iliĢkilerin geçmiĢine bakıldığında ise; 19. Yüzyıla ve daha da öncesine kadar dayanmaktadır. Hitler döneminde halkla iliĢkiler açısından bir duraklama süreci yaĢandığından, ancak 1945‟den sonra bir meslek dalıolarak halkla iliĢkilerde bir ilerleme izleyebilmiĢtir ( Fidan,2008: 59). Duraklamanın ardından 27 Ekim 1949‟da tekrar faaliyete giren Alman Endüstri Ticaret kurumunun, 1950‟lerin ilk yıllarında bir basın kolu oluĢturmasını, baĢka kurumlarda emsal bölümlerin kurulması seyretmiĢtir. 1950‟li yıllarda bu sektörle alakalı eserlerin rakamındaçoğalma olurken, halkla iliĢkiler bugün sanayide ve aynı Ģekilde hükümette önem teĢkil eden bir faaliyet alanı olmuĢtur (Aktaran: Peltekoğlu,1998:95).

Avrupa ülkelerinde genel anlamda mesleki örgütlerin oluĢturulması da aynı Ģekil de 1950‟li yıllara denk gelmektedir. Ġngiltere‟de “Halkla ĠliĢkiler Enstitüsü” 1948‟de, Almanya‟da “ Alman Halkla ĠliĢkiler Kurumu1954‟de, Hollanda‟da “ Hollanda Halkla ĠliĢkiler Kurumu” (NederlandGenoopschop voorPublicRelation) 1954‟de” Ġtalya „da (L‟ AssociazianeĠtalianaPerle Relazioni) faaliyetlerine baĢlamıĢlardır(Onal,2000:6).

(34)

1.2.3. Türkiye’de Halkla ĠliĢkilerin Tarihsel GeliĢimi

Hem Avrupa hem da Asya ülkesi olarak görülen Türk topraklarında ise cumhuriyetin öncesi dönemde Osmanlı Devleti zamanında halkla iliĢkiler denilebilecek sayısız uygulamadan bahsedilebilir. Bu alanda verilebilecek örnekler;açık divan toplantıları, camilerde gerçekleĢtirilen duyurular, padiĢahın kıyafet farklılaĢtırarak (tebdil-i kıyafet) halkın içerisine karıĢması ve sorunlarını anlamaya çabalaması, o zamanın koĢulları içerisinde halkla iliĢkiler çalıĢmaları olarak sayılabilmektedir (Kazancı, 2006: 7-14). Ancak bu çalıĢmalar, düzenli ve devamlı olmamaktadır. Bir bakıma yöneticinin seçimine kalmıĢ vaziyettedir. Halkla iliĢkilerin profesyonel sayılabilmesi için, düzen ve devamlılık sağlanmalıdır (Kazancı,2006: 14-15). Osmanlı imparatorluğu zamanında oluĢturulan kervansaraylar, vatandaĢların yararlanabileceği çeĢmeler, padiĢahın seçtiği dönemlerde gereksinimlerini dinleme çalıĢmalarından çok basit birer halkla iliĢkiler emsali olarak söz edilebilir (Okay ve Okay, 2014:26).

Cumhuriyetin baĢladığı zamanlardan yaklaĢık 1946‟lı yıllara kadar sürdürülen toplumsal yapı, ülkemizde halkla iliĢkilerin geliĢimi için iyi bir zemin oluĢturmamıĢtır. (Kazancı, 2007: 232-235). Cumhuriyet‟in ilanının ardından Atatürk, yapmıĢ olduğudevrimleri halka anlatmak ve yayılmasını sağlamak üzerine çalıĢmalar gerçekleĢtirmiĢtir. Bu amaç için yurt gezileri yapmıĢ, gazetelerden faydalanmıĢtır, yenilikleri bizzat kendisi kullanarak halka örnek teĢkil etmeyi amaçlamıĢtır. Genel anlamda bu dönemde Atatürk‟ün halkla iliĢkiler çalıĢmaları; yenilikleri duyurmak, kabul görmesini sağlamak amaçlı faaliyet göstermiĢtir (Erdoğan, 2006: 141).Türkiye‟de Cumhuriyetin kuruluĢundan çok partili hayata geçiĢe kadar görevyapan yönetimlerden, sadece 1 Kasım 1946 yılına kadar görevde olan Celal Bayar yönetiminin programında polisin halkla iliĢkilerine dair bir bölüme yer verilmiĢtir (Okay ve Okay,2014:26).

Ülkemizde halkla iliĢkilerin geliĢiminde 1961 Anayasası‟nın da oldukça büyük bir etkisi olduğu söylenebilir. Halkın yönetim de yer alması, sendikalaĢma çalıĢmalarının yapılması ve vatandaĢların yönetim kadrolarına taleplerini

(35)

iletebilmeleri için gerçekleĢtirilen bir takım yasal düzenlemeler bu anayasa ile yürürlüğe girmiĢtir. Bu düzenlemelerin yapılması, halkla iliĢkilerin gerek kamu gerekse özel sektörde geliĢme göstermesine zemin hazırlamıĢtır.(Erdoğan, 2006:113).Türkiye‟de halkla iliĢkiler kavramının tam anlamda hayata geçtiği ilk birime bakıldığında ise, 1960 yılında kurulan Devlet Planlama TeĢkilatı (DPT) bünyesindekurulan “Yayın ve Temsil ġubesi” karĢımıza çıkmaktadır.

Türkiye‟de halkla iliĢkiler bir idare fonksiyonu olarak bilinçli veteĢkilatlı biçimde 1960‟lı yıllarda baĢlamıĢ, öncelikle kamu idaresi alanında kullanıma baĢlanmıĢtır. Kamu bünyesinde halka iliĢkiler faaliyetleri “basın bürolarının‟‟açılmasıyla hayata geçirilmiĢ, bu bürolar basına yaptıkları duyurularda kuruluĢ hakkında kamuoyuna bilgilendiren ve basında yer alan haberleri bir araya getirerek yöneticilerine,gazeteler tarafından kamuoyuna aktarılan düĢünceleri sonrasında kurumlarına sunma imkânı sağlamıĢtır(Asna, 1969:25). Bu büroların sağladığı yararların görülmesinin ardından farklı isimlerle temelde aynı amaca yönelik olarak; yayın temsil Ģubesi, propaganda, basın yayın ve halkla iliĢkiler,halkla münasebetler müdürlüğü, tanıtma Ģubesi, basın ve halkla münasebetler dairesi, neĢriyat müdürlüğü,enformasyon Ģubesi, basın temsilciliği ve basın müĢavirliği gibi oluĢumlar ortaya çıkmıĢtır (Tortop, 1971: 36).Fakat aslen halkla iliĢkiler uygulamalarının bir birim kurularak yürütülmesinin ilk örneklerine “Halkla Münasebetler” adı altında Türk Silahlı Kuvvetlerinde rastlanmaktadır (Okay ve Okay, 2014:27).

YaĢanan geliĢmelerin ardından Türkiye‟ de halkla iliĢkilerin geliĢimi adına atılan büyük bir adım olarak 1962 yılında, kamu kurumlarının yapmıĢ olduğu faaliyetleri tetkik etmek ve fikir vermek amacıyla bir proje için harekete geçilmiĢtir. Projenin ismi “Merkezî Hükümet TeĢkilâtı AraĢtırma Projesi” olarak belirlenmiĢ ve kısaca MEHTAP projesi olarak adlandırılmıĢtır. Proje; Devlet Planlama TeĢkilatı‟nın talebiyle Türkiye ve Orta Doğu Amme Ġdaresi Enstitüsü‟nün eĢgüdümüyle oluĢturulmuĢtur. Projenin raporu 1963 yılında yayınlanmıĢ ve raporda;devlet kuruluĢları çalıĢmaları yürütürken, karar alma aĢamasında kamuoyu ile yakın temas

(36)

içinde bulunmasının bir gereklilik olduğu belirtilmiĢtir. GeliĢmiĢ ülkelerde yönetimlerin, halkla iliĢkilere verdiği önem doğrultusunda yaptığı düzenlemeler ve halk ile güven çerçevesinde bir iliĢki oluĢturmak için çalıĢmalar yaptıkları raporda konu edinilmiĢtir. Bu bilgiler ıĢığında, Türk yönetiminde de çeĢitli birimlerdekurumların yapısına uygun olarak halkla iliĢki ve dinleme usulleri birimlerinin oluĢturulması teklif edilmiĢtir (Merkezî Hükümet TeĢkilâtı KuruluĢ ve Görevleri, 1966: 55). Bu doğrultuda bakıldığında Mehtap raporu Bakanlar Kurulu hükmüyle 1962-1963 tarihleri arasında hayata geçirilen ve Türkiye Cumhuriyeti merkezi hükümet örgütüne mensup kurumlar içerisinde görev dağılımını denetlemek ve kamu hizmetlerinde daha faydalı hizmetlere sahip olunması yolunda öneriler veren geniĢ kapsamlı bir rapordur (Todaie, 2018). Mehtap Projesi için elbette direkt olarak halkla iliĢkiler odaklı bir uğraĢ denilemez, fakat ülkemiz de ilk kez halkla iliĢkilere duyulan ihtiyaca resmi olarak değinmesi açısından oldukça mühim olduğu göz ardı edilemez bir gerçektir. Sonuç olarak bu oluĢuma bakıldığında Mehtap projesinin ortaya çıkıĢından günümüze kadar olan süre içerisinde kamu yönetimi açısından bir takımdüzeltmeler yaĢanmıĢ ancak birçok konuda yeterli geliĢim sağlanamamıĢ ve eksik kaldığı görülmüĢtür ( Fidan, 2008:69).

Türkiye açısından Halkla ĠliĢkiler alanının kurumlaĢması Türkiye Halkla ĠliĢkiler Derneğinin açılması ile gerçekleĢmiĢ, mesleğinin geliĢmesiaçısından daönemli bir baĢlangıçtır olmuĢtur. Dernek kurma fikri 1970‟den önce gündeme gelmesine karĢın‟‟ Babür Ardahan, Necdet Gürkut, Sağlam Dalaman, Bilge Kuraner, Canan Usman, Affan BaĢak, AyĢegül Dora, Rıdvan MenteĢ, Ġbrahim Çamlı, Mehmet Akter, Mehmet Turaç, Alâeddin Asna, Ahmet Ramazanoğlu ve Cüneyt Koryürek, Ender Gürol‟un‟‟ kurucu üye oldukları Halkla ĠliĢkiler Derneği günümüzden sadece 25 yıl kadar önce açılabilmiĢtir (Peltekoğlu, 1998:87).Türkiye Halkla ĠliĢkiler Derneği, Türkiye'deki halkla iliĢkiler çalıĢanlarınıbir araya toplayarak meslektaĢlar arasında yardımlaĢma ve birliği sağlamak, mesleğin bilinmesi ve ilerlemesi yolunda çalıĢmalar yürütmek üzere 1972 yılında hayata geçirilmiĢtir. Ġlk dönemi yerini sağlamlaĢtırma ile geçen derneğin kamuoyu tarafından bilinir hale gelmesiyle beraber, ikinci döneminde dünyaya açılarak IPRA ve öteki uluslararası kuruluĢlarla

(37)

bağlantıya geçmiĢ, sonraki dönemlerinde ise bünyesinde barındırdığı üye sayısını çoğaltmasıamaçlamıĢtır(Tuhid , 2018).

1980 sonrası dönemde ise Türkiye‟ de halkla iliĢkilerin nasıl Ģekillendiğini anlayabilmek adına kamu kuruluĢlarında halkla iliĢkiler çalıĢmalarına kronolojik olarak bakıldığında ise Ģu Ģeklinde özetlenmiĢtir ( Fidan, 2008:70-71);

 27 ġubat 1980 tarih ve 8/397 sayılı Kadro Kararnamesi ile Halkla ĠliĢkiler Bürosu, “Halkla ĠliĢkiler Daire BaĢkanlığı” Ģeklinde düzenlenmiĢtir.

 27 ġubat 1982 tarih ve 8/4334 sayılı “Bakanların Yeniden Düzenlemesi ve ÇalıĢma Esasları Hakkında Kararname” ile Halkla ĠliĢkiler Daire BaĢkanlığı ve Basın MüĢavirliği birleĢtirilerek adı “Basın ve Halkla ĠliĢkiler Dairesi BaĢkanlığı” adını almıĢtır.

 8 Haziran 1984ve 203 sayılı “ BaĢkanlık TeĢkilatı Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” ile bahsi geçen ünite tekrar“ Basın MüĢavirliği” ve “ Halkla ĠliĢkiler Dairesi BaĢkanlığı” olarak iki ayrı birim haline getirilmiĢtir. Daha sonra çıkarılan 3045 ve 3056 sayılı kanunla da BaĢbakanlık ve bazı bakanlıklarda basın ve halkla iliĢkiler müĢavirliği açılabileceği de söylenmiĢtir.

 1985 senesinde Ġzmir Halkla ĠliĢkiler Derneği açılmıĢtır(Peltekoğlu, 2007: 131).

 Ülkemizin önemli ajanslarından IMAGE Halkla ĠliĢkiler ajansı 1987 yılında mesleğin önemli isimlerinden birisi olan Betül Mardin tarafından hayata geçirilmiĢtir.

 1990 yılında Ankara Halkla ĠliĢkiler Derneği açılmıĢtır(Ahid, 2018).

 Zamanımızın en önemli üç halkla iliĢkiler ve iletiĢim ajansı olarak kabul gören Bersay, Global Tanıtım ve ORSA da 1990 yılında çalıĢmalarına baĢlamıĢlardır (Peltekoğlu, 2007: 132).

Şekil

Tablo 1. Grunig ve Hunta Göre Halkla ĠliĢkiler DavranıĢının Dört Modeli
Tablo  2.  Yeni  ĠletiĢim  Teknolojileri,  UNDP  (United  Nations  Development  Program), 2001
Tablo  4.  Stokes‟un  Geleneksel  Medya  ve  Sosyal  Medya  KarĢılaĢtırmalı  Analizi
Tablo 5. Katılımcıların YaĢa Göre Dağılımı
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

• Medya ilişkileri, finansal ilişkiler, kamusal işler, konu/sorun yönetimi, lobicilik bu uygulama alanlarından bazılarıdır.. Ayrıca; kriz yönetimi, itibar

• 1966 yılında, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne bağlı Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksek Okulu’nda ilk olarak halkla.. ilişkiler dersleri

• Yönetimin amaçları halkla ilişkilerin gerçekleşme nedeni ve yönetim halkla ilişkilerin uygulama mercii, hedef kitle olarak kamuoyu, halkla ilişkiler uygulamalarının

• Halkla ilişkiler çeşitli kitlelerle ikna, temsil, eğitim, bilgilendirme, imaj oluşturma ve itibar yapılandırma gibi amaçlarla uzun dönemli sağlıklı ilişkiler

• Dış halkla ilişkilerde kullanılan ortam ve araçları; organizasyon faaliyetleri, kitle iletişim araçları ve medya ile ilişkiler olarak.. sıralanabilir (Gürgen,

kurum imajı, kurum kültürü, çalışanlarının kişisel imajları, kurumun gerçekleştirdiği tüm iletişim faaliyetleri, ürün veya hizmetlerinin marka imajları

• Kurum İmajını Desteklemek: Yaptıkları çeşitli sponsorluk faaliyetleri ile firmalar halk kitlelerinde iyi niyet oluşturmakta, bunun yansıması olarak da, firmalar ile ilgili

• Kurumlar, ekonomik sermayenin yanı sıra bilgi sermayesi (kültürel sermaye), sosyal sermaye ve sembolik sermaye gibi sermaye biçimlerinin de kurum.. açısından