• Sonuç bulunamadı

FİZİKSEL AKTİVİTENİN TARİHİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "FİZİKSEL AKTİVİTENİN TARİHİ"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÖZET: Burdur Sağlıklı Beslenme ve Danışmanlık Merkezi’nden Diyetisyen Serdar Bozkurt: “Çağımızın en bü-yük sorunu olmaya aday kronik hastalıklardan olan obezite artık insanlık için büyük bir risk içermektedir. Obeziteden korunmak veya obeziteyi önlemek için; bireylerin yaşına ev aktivitesine göre daha ideal enerji sağlayan beslenme plan-larına uymak, haftalık vücut ağırlığı ve yağ oranın takibi yapmak, öğünlerimizi genel anlamda evde yani içeriğini bil-diğimiz şekilde tüketmek, yemek yerken odaklarımız başka yerlere( Televizyon, bilgisayar, telefon, kitap vb. ) kaydırma-dan porsiyonlarımızı yavaşça tüketmek, yemek aralarında sık sık atıştırma yapmaktan kaçınmak, 3 ana öğün ve 3 ara öğün yapmak ve günlü aktiviteyi hayatımıza kazandırmak çok etkili taktiklerdir.”

ANAHTAR KELİMELER: Fiziksel Aktivite, beslen-me, sağlık, enerji, savaş.

ABSTRACT: Dietitian Serdar Bozkurt from Burdur Healthy Nutrition and Counseling Center: “Obesity from chronic diseases, which become the biggest problem of our age, is now a great risk for humanity. To proteck obesity or to prevent obesity; To consume our meals in the general sense at home, ie as we know the contents, to be able to eat our por-tions (TV, computer, phone, book, etc.) without shifting our focus to other places to eat slowly, avoid frequent snacking between meals, make 3 main meals and 3 snack meals, and make daily activities a very effective tactic. “

KEYWORDS: Physical activity, nutrition, health, energy, war.

(2)

Fiziksel Aktivite; geçmişten günümüze çok sayıda topluluk tara-fından sağlığın korunması ve iyileşti-rilmesi amacıyla normal yaşantının bir parçası olmuştur. Antik çağ toplulukla-rında insanlar fiziksel aktiviteyi bazı za-manlarda savaşmak için de araç olarak kullanmıştır. Savaş alanlarındaki yakın dövüş hareketlerini daha iyileştirmek için savaş dışındaki günlerde de tek-rarlayarak bir fiziksel aktivite doğur-muşlardır.

Antik Çin örneklerinden vere-cek olursak, savaş ya da dövüş sanat-ları olarak bilinen “kung-fu” tıbbi bir jimnastik olarak yaklaşık 4.000 yıl önce doğmuştur. Çin toplumu kendi yaptığı gözlemlerde kung fu veya diğer dövüş sanatlarını fiziksel aktivite olarak dü-zenli yapanların yapmayanlara göre daha az hasta olduklarını görmüştür. Devamında düşünülmüş ki “kung-fu” yu hastalıkların sağaltımında

kulla-nılabileceği kanısına varılmış. Eski Hindistan uygarlıklarında da fiziksel aktivite hem zihinsel hem de fizik-sel sağlığın iyileştirilmesi amacıyla yapılmış olduğu kayıtlara geçmiştir. Antik yunan toplumunda fiziksel aktivite ve egzersizin bedenlerine verdikleri bir ödül olarak nitelendir-miş ve bilgi kadar değerli olduğunu düşünmüşlerdir. Daha zinde ve aktif, sağlığın daha iyileştirilmiş bir yaşam tarzını çok vurgulayan Yunanlılar için fiziksel aktivite günlük gerçek-leştirilmesi gereken bir eğitim gibi varsaymıştır. İncelendiğinde Antik Yunan kalıntılarında hala günlük egzersizlerin etkileri görülmektedir. Örneğin ünlü yunan heykeltıraş My-ron’un eseri olan “Disk Atan Atlet“ heykeli ünlü bir örneğidir.

Üniversite ayarında ilk üst dü-zenli eğitim kurumu kurmuş ve bu-ranın adına “Academia” adını koyan ünlü yunan filozofu Plato, bu mües-sesede sporla matematiğe aynı öne-mi veröne-miştir. Bu kuruluşun girişine de “Matematik sevmeyen ve Spor yapmayan buraya giremez” yazısını koymuştur.

Günümüz çağlarına yaklaştıkça 19 yüzyılda tarım alanlarının kullanı-mının artmasıyla, yabani hayvanların evcilleştirilip kullanılmasıyla, evlerin köylerin şehirlerin inşa edilmesiyle insanlar gittikçe hareketsiz bir yaşam sürmeye başlamıştır. Teknoloji geliştik-çe endüstriyel devrim sonrası makina-lar otomobiller, toplu taşıma araçmakina-ları, tarım makinalarının ortaya çıkması ya-şamı iyice hareketsizleştirdiği aşikârdır ve artık yirminci yüzyıl ve diğer yarısın-da seyarısın-danter yaşam biçimi iyice geniş kitlelere ulaşmıştır.

İnsanlığın toplum olarak yaşa-mını sürdüğü eski çağlarda fiziksel ak-tivite gerekliliği çok önemliydi. Çünkü zafer, ödül veya hayatta kalmak için önemli bir özellikti. Güçlü ve dövüşe-bilen bireyler toplumda en iyi statü-de yer bulmuştur. Atik olan kendini yabani hayvanlardan koruyabilmiş ve hayatta kalmıştır. Ama şu anki boyuta tekrar geldiğimizde insanların daha az yürüdüğü, daha az el işi yaptığı, daha az aktif olduğu bir gerçektir. Oysaki herkesin sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürdürebilmesi için fiziksel olarak aktif olması gerekmektedir.

(3)

SAĞLIKLI BESLENME VE

DÜZENLİ EGERSİZİN

YARARLILIĞI

Diyabet, kanser, hipertansiyon, kardiyovasküler hastalıklar gibi kronik komplike hastalıklar ölümlere en çok sebebiyet verenler grubuna ön sıra-larda dahil olmaktadır. Bu saydığımız hastalıkların hepsi beslenme ve yaşam biçimleriyle yakın ilişkilidir. Bireylerin genetik yapıları bu kronik hastalıklara meyilli olduğu için önemli bir göster-ge olsa da; hatalı beslenme, sedanter yaşam, sigara içmek ve alkol tüketmek gibi istenilmeyen seçimlerde bu hasta-lıklara yakalanmada riskleri çok arttır-maktadır. Toplumda bireyler genetik geçmişlerini kontrol edemez fakat ne yediklerini ve yaptıklarını aktivitelerini şekillendirebilir.

Sağlıklı yaşam şeklini benim-semek hastalıkların oluşum risklerini azalmakta ve metabolizmada var olan hastalığın ilerlemesini yavaşlatmakta-dır. Buradaki sağlıklı yaşam şeklinin en önemli 2 özelliği sağlıklı beslenme ve düzenli aktivitedir.

Düzenli aktivite programına uymak ve devamlılık sağlayabilmek kronik hastalık risklerini az indirdiği gibi psikolojik olarak da mental duru-mumuzu iyileştirir. Psikolojik durumu-nu pozitif etkileyerek depresyon ha-lini, anksiyete ve uyku problemlerini azaltır. Vücudumuzun doğal

sakinleş-tirici “endorfin” kimyasalını salgılan-masını sağlayarak iyilik halini arttırır. Çalışmalara göre de endorfin hormo-nun mental hali iyileştirdiği, acıya karşı dayanma gücümüzü arttırdığı, iştah kontrolüne destek olduğu bilinmekte-dir.

(4)

Sağlıklı beslenme ve düzenli aktivite sağlıklı vücut ağırlığına eriş-mekte ya da korumak da çok etkiler. Sağlıklı bir vücut bileşenlerine sahip olmak sağlığın pozitif yönde ilerlemesi ve kaliteli uzun ömür sürmekle doğru orantılıdır. Vücut yağının istenilenden fazla olması diyabet, inme, solunum yetmezliği, bazı kanser türleri, kardi-yovasküler hastalıklar ve uyku bozuk-luğu gibi çeşitli sağlık problemlerinin ortaya çıkma olasılığını ciddi oranda arttırır. Aktif spor yapan bireylerin en iyi performansa ulaşmasında da sağ-lıklı ağırlığın ve beslenmenin sağlan-ması ergojenik bir destektir.

Çağımızın en büyük sorunu ol-maya aday kronik hastalıklardan olan obezite artık insanlık için büyük bir risk içermektedir. Obeziteden korunmak veya obeziteyi önlemek için; bireylerin yaşına ev aktivitesine göre daha ideal enerji sağlayan beslenme planlarına uymak, haftalık vücut ağırlığı ve yağ oranın takibi yapmak, öğünlerimi-zi genel anlamda evde yani içeriğini bildiğimiz şekilde tüketmek, yemek

yerken odaklarımız başka yerlere (Te-levizyon, bilgisayar, telefon, kitap vb.) kaydırmadan porsiyonlarımızı yavaş-ça tüketmek, yemek aralarında sık sık atıştırma yapmaktan kaçınmak, 3 ana öğün ve 3 ara öğün yapmak ve günlü aktiviteyi hayatımıza kazandırmak çok etkili taktiklerdir.

Sağlıklı beslenme ve düzenli aktivitenin insan sağlığı üzerine etkisi; • Fazla vücut ağırlığı ve yağının ba-şarılı şekilde azaltılması ve devam-lılığının sağlar

• Sistolik ve diastolik kan basıncının düşürerek hipertansiyon kompli-kasyonlarının azaltır

• Dinlenme sırasındaki kap atım sa-yısını azaltır

• İnme geçirme risklerini ciddi oran-da azaltır

• Kan yağ düzeylerinin düzenler, LDL düzeyini azaltırken HDL dü-zeyini arttırıcı etki yapar. Trigliserit düzeyleri üzerine de olumlu etki yapar

• Kan şeker regülasyonunu düzen-ler, insülin hassaslığını arttırır, Tip

2 diyabete yakalanma risklerini de azaltır.

• Denge ve koordinasyon hareketle-rimizi güçlendirir.

• Mortaliteyi azaltırken, yaşam süre-sin pozitif yönde etkiler.

• Kemik, eklem ve kas dokuları so-runlarını azaltır.

• Bağışıklığı güçlendirerek hastalık-lara yakalanma risklerimizi düşü-rür.

• Kansere (akciğer, kolon, meme, prostat, pankreas, kemik…) yaka-lanma riskinizi ciddi oranda azaltır. • Sağlıklı beslenme ve düzenli

ak-tivite çok uyumlu bir ikilidir. Hem sağlıklı yaşamak için hem de has-talıkların sağaltımında aktif rol alan bu unsurları en yakın sürede yaşamımıza kazandırmalıyız.

KAYNAK: Fiziksel Uygunluk ve Beslenme ile İlgili Temel Öğretiler – Prof. Dr. Gülgün ERSOY

Referanslar

Benzer Belgeler

 Koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında toplumun, farklı araçlar kullanılarak obezite, yeterli ve dengeli beslenme ve fiziksel aktivite.

Sualtı ölçüm yoluyla vücut yoğunluğu veya ağırlığı bir kere ölçülünce , vücut yağı yüzdesinin tespit edilmesi için esas denklemlerin kullanılması nispeten

alışkanlıkları, besin tüketim sıklıkları, antrenman yapılan ve yapılmayan gün için 24 saatlik geriye dönük besin tüketimi kaydı, kullanılan

Yapılan bu araştırmada da benzer olarak vücut ağırlığı normal kadınların fiziksel aktivite skoru şişman kadınların skorundan yüksek bulunmuş ancak vücut ağırlığı

Bu çalışmada obezite tanısı almış kişilerin yaşam kalitele- ri ve obeziteye karşı tutumları ile obezite tanısı aldıktan sonra obeziteden kurtulmuş bireylerin

Test sonucunda Kilo gruplarına göre yaş ortalama değerlerine bakıldığında zayıf grubun ortalama(16,86 yıl) değeri en yüksek ortalama değerine sahip olduğu, kilolu

Bu çalışmadaki sonuç bize SP’li çocukların kilo alımına engel olan bir çok eşlik eden sorunu düşünüldüğünde vücut ağırlığı persentil- lerinin

Yüksek bel çevresi, kişi normal vücut ağırlığına sahip olsa da risk yaratan bir durumdur.... VK – Bel-Kalça