• Sonuç bulunamadı

Çorum Adli Tıp Şube Müdürlüğü’ne 2006-2007 Yıllarında Başvuran Cinsel İstismar Mağduru Çocuk Olgularının Değerlendirilmesi = The Evaluation of The Children Confronted With Sexual Abuse at Çorum Chairmanship of The Council of Forensic ...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Çorum Adli Tıp Şube Müdürlüğü’ne 2006-2007 Yıllarında Başvuran Cinsel İstismar Mağduru Çocuk Olgularının Değerlendirilmesi = The Evaluation of The Children Confronted With Sexual Abuse at Çorum Chairmanship of The Council of Forensic ..."

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Çorum Adli Tıp Şube Müdürlüğü’ne 2006-2007 Yıllarında Başvuran

Cinsel İstismar Mağduru Çocuk Olgularının Değerlendirilmesi

The Evaluatıon of The Chıldren Confronted With Sexual Abuse at Çorum Chaırmanshıp of The Councıl of Forensıc Medıcıne in The Period of 2006-2007

Erdal Özer* , Celal BÜTÜN**, Fatma YÜCEL BEYAZTAŞ**, Aynur ENGİN*** ÖZET

Çocuk istismarı; tıbbi, hukuki, sosyal yönleri olan önemli bir halk sağlığı sorunudur. Yetişkinin doyumu için çocuğun cinsel obje olarak kullanılması ve temas içermeyen cinsel dokunmadan tecavüze kadar geniş bir yelpazeyi tanımlayan eylem, cinsel istismar olarak tanımlanmaktadır. Son yıllarda dünyada çocuk istismarı konusu; gerek tıbbi, gerekse toplumsal açıdan giderek önem kazanmaya başlamıştır. Bu çalışmada; çocuk istismarı tipleri içerisinde saptanması en zor olan ve çoğunlukla gizli kalan, kısa ve uzun dönemli etkileri açısından önemini koruyan cinsel yönden çocuk istismarı konusuna dikkat çekmesi ve cinsel suç mağduru çocuklarda suçla ilişkili adli ve psikiyatrik özelliklerin ortaya konması amaçlandı.

Adli Tıp Kurumu Çorum Adli Tıp Şube Müdürlüğüne 01.02.2006 tarihinden 30.06.2007 tarihine kadar başvuran 18 yaşın altındaki 11 cinsel istismar olgusu değerlendirildi. Olguların ikisi (% 18,18) erkek, diğerleri (% 81,82) kızdır. Cezaevinde fiili livata sanığı olarak tutuklu bir erkek dışında diğerleri öğrencidir. Olay mekanına göre incelendiğinde üçü (% 27,27) açık arazide, üçü (% 27,27) işyerinde, ikisi (% 18,18) sanığın evinde, biri (% 9,05) cezaevinde gerçekleşmiştir. Bir mağdur da zeka geriliği tespit edilmiştir.

Çocuk istismarının tanınması ve önlenmesi için uygun düzenlemeler yapılması ve disiplinler arası işbirliği çok önemlidir. Sağlık personelinin sorumluluklarını yeniden gözden geçirmelerinin çocuk istismarını önleme konusunda katkısı olacağı kesindir.

Anahtar kelimeler: Çocuk, cinsel saldırı, cinsel istismar, adli tıp.

C.Ü. Tıp Fakültesi Dergisi 29 (2): 51-55, 2007

SUMMARY

The child abuse is an important public health problem with many medical, legal and social aspects.

Wide spectrum of activities contact and non-contact relationship between a child and an adult ranging from rapeto physically non-touching is defined as sexual child abuse if it is used for the adult's or other individuals' sexual stimulus and excitation. Child abuse has an increasing significance by medical and social point of view in the world in the recent years. In this study, it was aimed to determine of legal and psychiatry features connected with crime of sexual abuse victim children and to take attention to “sexually child abuse” being difficult pppdiagnosed among child abuse forms, generally becoming secret, being important as short and long effects.

Between the years 2006 and 2007, in 17 months period, 11 sexually abused under 18 victims were evaluated at the Forensic Medicine Council Çorum Chairmanship. Two (% 18,18) of the cases were male, the others (% 81,82) were female. All victims were student except one in prison, he was perpetrator of any other sexual assault. In three (% 27,27) of the cases, the crime scenes were outdoor; in three (% 27,27) of the cases, the crime scenes were office; in two (% 18,18) of the cases, the crime scenes were perpetrator’s home; one (% 9,05 ) of the cases, the crime scene was prison. One of the victims was mentally retardate.

For diagnose and preventing of the child abuse, the suitable arrangements and inter disciplinary cooperation are very important. The medical health professionals must look over responsibilities to help preventing of child abuse.

Keywords: Child, sexual assault, sexual abuse, forensic medicine.

* Uz .Dr., Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Çorum Adli Tıp Şube Müdürlüğü, Çorum. ** Yrd.Doç.Dr., Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp AD 58140, Sivas.

*** Yrd.Doç.Dr., Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD 58140, Sivas

51

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi

(2)

Çorum Adli Tıp Şube Müdürlüğü’ne 2006-2007 Yıllarında Başvuran Cinsel İstismar Mağduru Çocuk Olgularının Değerlendirilmesi

GİRİŞ

Çocuk Hakları Sözleşmesinin 1. maddesine göre, ulusal yasalarca daha genç yaşta reşit sayılma hariç, on sekiz yaşın altındaki her insan çocuk sayılmaktadır (1).

Çocuk istismarı, 0-18 yaş grubundaki çocuğun kendisine bakmakla yükümlü kişi veya kişiler tarafından zarar verici olan, kaza dışı ve önlenebilir bir davranışa maruz kalmasıdır. Çocuk istismarı; fiziksel istismar, cinsel istismar, duygusal istismar ve ihmal olarak dört temel grupta incelenmektedir (2,3).

Fiziksel istismar

Çocuğun kaza dışı fiziksel açıdan zarar görmesi ve bedensel bütünlüğünün bozulmasıdır (2,3). En yaygın rastlanılan ve belirlenmesi en kolay olan istismar tipidir (2). On sekiz yaşından küçük çocuk ya da gencin anne, baba ya da bakımından sorumlu başka kişi tarafından sağlığına zarar verecek biçimde fiziksel hasara uğraması ya da yaralanma riski taşımasıdır (4,5,6). Cinsel istismar

Psikososyal gelişimini tamamlamamış çocuğun bir yetişkin tarafından cinsel uyarılma için kullanılmasıdır. Tecavüz, ensest, çocuk pornografi, teşhircilik, cinselliği kışkırtan konuşmalar, pornografik film seyrettirme, cinsel organları okşama, oral sekse kadar değişen eylemler cinsel istismar spektrumu içindedir (2,3,7,8).

Cinsel istismar, çocuk istismarı tipleri içerisinde saptanması en zor olanıdır. Cinsel istismarın yaygınlığı konusunda bildirilen oranlar büyük farklılıklar göstermektedir (9). Cinsel istismarın her sosyoekonomik düzeyde görülebileceği bildirilmiştir (10).

Cinsel istismarın sık görüldüğü ailelerde genel olarak şu patolojiler bulunmaktadır.

Boşanma, şiddet, alkol ve madde kullanımı, cinsel sorunlar, sosyal izolasyon, baskın ve koşulsuz söz tutma isteyen ana baba modeli, rol çatışması gibi özellikler görülmektedir (11). Cinsel istismara uğramış çocuğun muayenesinde, rahat bir ortam sağlanmalı, uygun bir dil ve teknik geliştirilmeli, yeterli zaman ayrılmalı ve çocuk ile ilişki kurulmalıdır. Öyküde kendiliğinden yanıtlara olanak sağlamak için can alıcı sorular doğrudan olarak sorulmamalı, yönlendirici sorulardan kaçınılmalıdır. Cinsel istismara uğradığı iddia edilen çocuğun hekime başvurduktan sonra alınacak bilgi son derece önemlidir. Yapılacak görüşme ön yargıdan uzak olmalı ve yönlendirici olmamalıdır. Yetersiz bilgi yasal karar verilmesini bir başka deyişle çocuğun korunmasını engellerken yönlendirici bir görüşme ise suçsuz bir kişinin zarar görmesine yol açacaktır (12).

Duygusal istismar

Duygusal istismar, çocuk ve gençlerin kendilerini etkileyen tutum ve davranışlara maruz kalarak veya gereksinimleri olan ilgi, sevgi ve bakımdan mahrum bırakılarak, toplumsal ve bilimsel standartlara göre ruhsal yönden hasara uğratılmaları durumudur. Tanımlanması en zor ancak en sık rastlanılan istismar türüdür. Tek başına veya diğer istismar türleri ile birlikte bulunabilir (12).

İhmal

Çocuğa bakmakla yükümlü kişinin bu yükümlülüğünü yerine getirmemesi, beslenme, giyim, tıbbi, sosyal ve duygusal gereksinimler ya da yaşam koşulları için gerekli ilgiyi göstermeme gibi, çocuğu fiziksel ya da duygusal yönden ihmal etmesi şeklinde tanımlanmaktadır (2,12).

Bu çalışmada; cinsel suç mağduru olan çocukların mağduriyetlerini azaltmak ve gidermek, suça neden olan faktörleri irdelemek, suçluların tespiti, mağduriyetin ortaya konması ve gerekli

(3)

rehabilitasyon için davranış modelleri ve gerekli önerilerin sunulması amaçlandı.

GEREÇ ve YÖNTEM

Adli Tıp Kurumu Çorum Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nde 01.02.2006 tarihinden 30.06.2007 tarihine kadarki 17 aylık bir zaman diliminde düzenlenen 1.290 adli rapor incelendi. Bunlardan cinsel istismar mağduru olan 18 yaşın altındaki 11 olgunun adli raporları ve savcılık müzekkere evrakı değerlendirmeye alındı. Bu çalışmada; mağdurların yaş, cinsiyet, meslek, eğitim, olay mekanı, olay yeri, olay tarihi,ile muayene arasındaki süre, adli rapor, psikiyatrik muayene bulguları ve cinsel saldırı muayene bulguları, sanıkların cinsiyetleri ve mağdura olan yakınlıkları araştırıldı.

Elde edilen sonuçlar Excel 2003 programı kullanılarak frekans dağılımı yönünden değerlendirildi.

BULGULAR

Adli Tıp Kurumu Çorum Adli Tıp Şube

Müdürlüğü’nde 01.02.2006–30.06.2007

tarihlerinde düzenlenen 1.290 adli rapordan 11’inin (% 0,85) nedeni cinsel çocuk istismarıdır.

Bu çalışmada değerlendirmeye alınan 18 yaşın altındaki cinsel istismar mağdurlarının yaşlara göre incelenmesinde; beşinin (% 45.45) 15 yaşında, ikisinin (% 18,18) 16 yaşında olup birer olgunun 7, 8 ,11 ve 14 yaşlarında olduğu saptandı (Şekil 1).

Olguların ikisi (% 18,18) erkek, diğerleri (n= 9) kız olup; cezaevinde tutuklu olan biri dışında diğerleri ilköğretim okulunda okuyan öğrencilerdir.

Olay mekanına göre incelendiğinde olguların üçünün (% 27,27) açık arazide, üçünün (% 27,37) işyerinde, ikisinin (% 18,18) sanığın evinde, birinin (% 9,09) araç içinde, birinin (%

Özer ve ark.

9,09) cezaevinde cereyan ettiği, birinde ( % 9,09) olay mekanının belirtilmediği tespit edilmiştir (Şekil 2).

Sekiz (% 72,72) olgu yaz aylarında, ikisi (% 18,18) ilkbahar, biri (% 9,09) de kış mevsiminde gerçekleşmiştir.

Bütün olguların olaydan 72 saat sonra muayene için Şube Müdürlüğü’ne gönderildiği ve hiçbirine laboratuvar tetkiki yaptırılamadığı belirlendi. Beşinin (% 45,45) Çorum il merkezinden, altısının (% 54,54) da ilçelerinden geldiği görüldü.

Dört olgunun (% 36,36) daha önce düzenlenmiş adli raporu mevcut olup, bunlardan birinde cinsel istismarın fiziki bulgusu olduğu; diğer yedi (% 63,63) olgunun da daha önce düzenlenmiş adli raporu olmadığı saptandı.

Mağdurların birinde (% 9,09) zeka geriliği olup; himen muayenesi yapılan dokuz (% 81,81) kızdan sadece birinde (% 9,09) “eski yırtık” olarak tanımlanan fiziki bulguya rastlanmıştır. Bütün olgulara anal muayene yapılmış olup; fissür mevcut olan dört (% 36,36) olgunun birisinin erkek olduğu tespit edilmiştir.

Mağdurla yakınlığı bilinmeyen bir sanık dışında; ikisinin (% 18,18) akraba, sekizinin (% 72,72) de tanıdık olduğu belirlendi. Ayrıca sanıkların cinsiyeti tüm olgularda erkek olarak tespit edildi.

TARTIŞMA

Bu çalışmada Adli Tıp Kurumu Çorum Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nde düzenlenen 1.290 adli raporun % 0,85’i cinsel çocuk istismarıdır. Finkelhor’un yaptığı bir çalışmada çocukluk cinsel istismarının görülme sıklığı % 0,6–3,2’dir (13). Bu çalışmada da bu orana uygun sonuç ortaya çıkmıştır.

Olguların % 63,63’ünün 15 ve 16 yaşlarda olduğu belirlendi. Bu durum çalışmada

(4)

Çorum Adli Tıp Şube Müdürlüğü’ne 2006-2007 Yıllarında Başvuran Cinsel İstismar Mağduru Çocuk Olgularının Değerlendirilmesi

değerlendirilen olgu sayısı az olmakla birlikte, yaşın ilerledikçe cinsel istismar olgularının da arttığını göstermektedir.

Cezaevinde cinsel istismara uğrayan 15 yaşındaki bir olgunun, cinsel istismar sanığı olarak tutuklu olması da olayın sosyal ve kriminolojik açıdan ne kadar düşündürücü ve eğitime muhtaç bir yanı olduğunu sergilemektedir. Cinsel istismar öyküsü olan çocukların daha fazla cinsel saldırıda bulunduğu çalışmalarda bildirilmekle birlikte (14,15,16); çalışmamızda da olduğu gibi cinsel saldırı mağduru da olabilmektedirler.

Bu çalışmada cinsel istismar olgularının olay mekanları açık arazi, işyeri, sanığın evi, araç içi, cezaevi olarak görüldü. Olay mekanındaki çeşitlilik cinsel saldırı olaylarının her yerde olabileceğini akla getirmektedir.

Olguların büyük çoğunluğunun (% 90,91) yaz ve ilkbahar aylarında gerçekleşmiş olması bu mevsimlerde genel suç olaylarının sayısındaki artışa bağlı olabileceği düşünüldü.

Olguların tümü cinsel saldırı mağdurlarında yapılacak laboratuar tetkikleri için önem arz eden bir süreç olan 72 saatten sonra muayeneye getirildiği için hiçbirinde laboratuar inceleme yapılamamış olması, cinsel suç mağdurları için hak kaybına yol açacaktır. Ayrıca cinsel saldırı olgularının muayene için geç başvurmasının, akut fiziki bulgularının bir kısmının tespit edilemeden kaybolmasına yol açacağı da göz önüne alınırsa mağduriyet daha da fazla olacaktır.

Bir (% 9,09) mağdurda zeka geriliği tespit edildi. Suç sayılan cinsel davranışlara maruz kalan olgularda zeka geriliği, akıl hastalığı veya bedensel hastalık olması saldırgan açısından cinsel saldırıyı kolaylaştırıcı bir rol oynamakta ve mağdurun kendini ifade etmede, sorunlu davranışı tanımada zorluk yaşanmasına ve cinsel istismara açık hale gelebilmesine etken olabilmektedir (17).

Bu çalışmada mağdurla yakınlığı bilinmeyen bir sanık dışında tüm sanıkların tanıdık–akraba olması benzer çalışmalarla uygunluk göstermektedir (17,18). Bu da toplumsal değer yargılarımız ile bu konuda rol alan ekonomik, eğitim ve sosyal etmenlerin yeniden ele alınması ve konuyla ilgili çalışmalara önem verilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır.

Özellikle çocuk cinsel istismar mağdurları bedensel ve ruhsal açıdan çok fazla etkilendiklerinden cinsel saldırı tanı ve tedavi merkezleri gibi multidisipliner bir ekip tarafından muayene edilmesi ve izlenmesi çok önemlidir (19,20,21). Mağdurların travmatik hasarı gebelik, cinsel yolla bulaşan hastalıklar gibi durumların giderilmesi, suçun kanıtlanması ve suçlunun tespitine yönelik çalışmalar yapan organizasyonlar adaletin sağlanması için yararlı olacaktır. Bedensel ve ruhsal yönden saldırıya uğramış olmasına rağmen çocuk mağdurlar toplumsal değer yargıları ve toplum tarafından kendine biçilen rol nedeniyle kendisi veya başkaları tarafından haksızca suçlanmaktadır (22).

Bu olgularda oluşan zararın vakit kaybetmeden saptanması, suçun ve suçlunun belirlenmesine yönelik delillerin toplanması için organize kuruluşlar ülkemizde henüz tam olarak oluşturulamadığından çocuk, karakol karakol, hastane hastane dolaştırılmakta ve psikolojik yapıları daha da bozulmaktadır. Bu duruma saldırganın suçlu bulunamayabileceği endişesi de eklenince, olguların çoğu gün ışığına çıkamamakta veya mahkemeye geç ulaşmaktadır. Konuşulması, duyulması ayıp sayılan tabu niteliğinde olan cinselliğin tartışılabilmesi, okullarda cinsellik eğitiminin verilmesi ve multidisipliner organize kuruluşların kurulması ile cinsel saldırı olgularının sayısında ve mağduriyetlerin görülmesinde azalma olacaktır.

(5)

Sonuç olarak bu çalışmada; 17 aylık bir süreçte cinsel istismara uğrayan 11 olgu değerlendirilmiş; mağdurların çoğunlukla kız ve öğrenci olduğu, olay mekanı yönünden değişkenlik olduğu, cinsel istismarın en çok yaz aylarında gerçekleştiği, cinsel istismarla ilgili adli ve laboratuvar incelemelerinde yetersizlik bulunduğu, sanıkların sıklıkla erkek cinsiyetinde ve mağdurla akraba veya tanıdık olduğu belirlenmiştir.

KAYNAKLAR

1. B.M. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme-Unicef Türkiye Temsilciliği Yayını-Ankara 1995.

2. Polat O. Klinik Adli Tıp. Seçkin Yayıncılık 1. baskı Ankara 2004; 85-131.

3. Hancı İH. Adli Tıp ve Adli Bilimler. Seçkin yayıncılık 1. baskı Ankara 2002; 263-84 4. Taner Y, Gökler B. Çocuk istismarı ve ihmali:

psikiyatrik yönleri. Hacettepe Tıp Dergisi 2004;35:82-6.

5. Kaplan S. Pyhysical abuse and neglect. In: Lewis M, ed. Child and adolescent psyciatry. A comprehensive textbook. 2nd ed. Baltimore, MA: Williams&Wilkings, 1996;1033-41. 6. Kaplan S, Pelcovitz D, Labruna V. Child and

adolescent abuse and neglect research: a review of the past 10 years. Part 1: Physical and emotional abuse and neglect. J Am Acad Child Adolescent Psychiatry 1999;38:1214- 22. 7. Nurcombe B. Child sexual abuse,

Psychopathology, I. Cilt. In: Aust NZ. Psychiatry. 2000(1);34:85-91.

8. Topbaş M. İnsanlıgın büyük bir ayıbı: Çocuk istismarı. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni 2004; 3: 76-80.

9. Gorey KM, Leslie DR. The prevalence of child sexual abuse: integrative reiew adjustment for potential response and measurement biases. Child Abuse Neglect 1997; 21: 391-8.

10. Walrath C, ybarra M, Holden EW, et al. Children with reported histories of sexuel abuse:utilizing multiple perspectives to understand clinical and

Özer ve ark.

psychosocial sexual profiles. Child Abuse Negl 2003;27:509-24.

11. Green A. Child abuse and incest. In: Lewis M, ed. Child abuse and adolescent psychiatry. A comprehensive texbook. 2 nd ed. Baltimore, MA: William & W ilkins, 1996; 1041-8.

12. Runyan D, Corrine W, Ikeda R, et al. Child abuse and neglect by parents and other caregivers. In: World report on violence and health. Krug EG, Dahlberg LL, Mercy JA.(eds). World Health Organization, Geneva, 2002;57-86.

13. Finkelhor D. The international epidemiology of child sexual abuse. Child Abuse Negl 1994;17:67-70.

14. Tıraşçı Y, Gören S. Çocuk İstismarı ve İhmali. Dicle Tıp Dergisi. 2007;34(1):70-74

15. Polat O. Çocuk İstismarı. Adli Tıp Der yayınevi yayın no: 290, İstanbul, 2000; 207-231. 16. Topbaş M. İnsanlığın Büyük Bir Ayıbı:Çocuk

İstismarı. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni. 2004;3(4).

17. Karakaya I, Coşkun A, Ağaoğlu B, Şişmanlar ŞG, Öç Yıldız Ö, Memik Çakın N, Biçer Ü. Cinsel İstismara Maruz Kaldığı Bildirilen Olguların Ruhsal Değerlendirme Sonuçları. Adli Tıp Bülteni. 2006;11(2):53-58.

18. İzmirli M, Sur H, Polat N. Çocuğa karşı dayak olgusu ve çocuk istismarı. Çocuk Forumu, Ocak-Şubat-Mart 2000;3(1):37-49.

19. Polat O, İnanıcı MA, Aksoy ME. Adli Tıp Ders Kitabı (1. Baskı). Alemdar Ofset, İstanbul 1997:340-60.

20. Pynos RS, Nader K. Posttraumatic stress disorder. In: Mc Anarney ER, Kreipe RE, Orr DP, Camerci GD(eds), Textbook of Adolescent Medicine. PA: WB Saunders Co, Philadelphia, 1992; 104: 1003-9.

21. Mezey GC. Rape-victimological and psychiatric aspects. Br J Hospital Med 1985;28: 152-8. 22. Mann EM. Self reported stresses of adolescent

rape victims. J Adolesc Health Care 1981;2:29- Yazışma Adresi:

Yrd.Doç.Dr. Fatma YÜCEL BEYAZTAŞ

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp AD 58140, Sivas

(6)

Referanslar

Benzer Belgeler

Olayların yaş gruplarına göre dağılımı incelendiğinde intoksikasyon vakalarının %77,7’sinin 5 yaş altında, öz kıyım vakalarının %76,9’unun 15 yaş üstünde, yabancı

Bu çalışmada, Ankara’daki toplu taşıma türlerinden olan ve Dikimevi-Beşevler güzergahını kullanan otobüs ve raylı sistemin karşılaştırması çeşitli parametrelere

KT D 35-36: Köl tigin Bayırkun[ıŋ ak adg]ır[ıg] binip oplayu tegdi ‘Köl Tigin Bayırku’nun ak aygırına binerek hücum etti (boğa gibi saldırdı)’.. KT K 2; KT K 3:

44/664 yılında Bişr-i Ertal nam bir komutan idaresinde 40 bin kişi İstanbul- 'u tekrar kuşatmak için gönderildiler Sağa sola çok hasaret verdiler ve netice ala- madan bol

Baseline serum CRP and pro-calcitonin concentrations, absolute neutrophil and white blood cell counts in patients with community acquired pneumonia (CAP) or exacerbations of

Bu çalışmada, son iki yıl içinde Muğla Adli Tıp Şube Müdürlüğü'nden cinsel saldırıya uğrama nedeniyle adli rapor istenen olguların, durum tespiti amacıyla

SOSYAL VE BEŞERİ BİLİMLER ARAŞTIRMALARI DERGİSİ JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES AND HUMANITIES RESEARCHES Bahar/Spring 2015-Sayı/Issue 34.. 58 Sayentoloji Kilisesi’nde İnanç

Anahtar kelimeler: Epidermal nekroliz, toksik, sepsis, yoğun bakım, SCORTEN Mortalite.. Skalası, Nikolsky bulgusu