• Sonuç bulunamadı

Türkiye'de 38 numara ayakkabı giyen 18-25 yaş arası kadınların ayak ölçülerinin ve tiplerinin incelenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Türkiye'de 38 numara ayakkabı giyen 18-25 yaş arası kadınların ayak ölçülerinin ve tiplerinin incelenmesi"

Copied!
73
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

TASARIM ANABİLİM DALI TASARIM BİLİM DALI

TÜRKİYE’DE 38 NUMARA AYAKKABI GİYEN 18-25 YAŞ ARASI KADINLARIN AYAK ÖLÇÜLERİNİN VE TİPLERİNİN İNCELENMESİ

Cem KARAKIZ 154263001008

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Danışman

Dr. Öğr. Üyesi Selda GÜZEL

(2)
(3)
(4)
(5)

i ÖZET

Zorunlu ihtiyaç olarak ortaya çıkan ayakkabı, zamanla gelişen ve değişen koşullar doğrultusunda önemli tüketim ürünlerinden bir tanesi olmuştur. Gün içerisinde uzun süre kullanılması nedeniyle insan sağlığı üzerinde de doğrudan etkili olabilmektedir. Hem rahat hem de sağlıklı kullanım özelliklerine sahip ayakkabıların üretilmesi ise antropometrik ölçülerin alınması ve doğru ayak numara sistemlerinin tespit edilerek kullanılması ile sağlanabilir. Vücudun bir parçası olarak, ayakların giysisi ayakkabıdır. Vücuda uygun ölçülere göre yapılması gerekmektedir. Bir bütün olarak bakıldığında ayak dinamik ve hareketli bir yapıya sahiptir. Ayakkabıyı oluşturan parçaların hazırlanmasında kullanılan ölçüler, ayağın formuna ve hareketlerine göre şekil aldığı için, kullanım sırasında dikişlerinde sökülme, ayağın hareketi esnasında zorlanma, sıkma ya da baskı uygulama gibi sorunlara sebep olabilmektedir.

Dünyada kullanılan farklı ayak ölçü sistemleri bulunmaktadır. Ancak, Türk halkının ayak ölçüleri ile ilgili bugüne kadar yapılmış antropometrik bir standart ölçü sistemi bulunmamaktadır. Türk Standartları Enstitüsü tarafından, ayakkabı üretiminde kullanılmak üzere 5553 no’ lu standart kabul edilmiştir. Yayınlanan bu standarta göre, Türk ayak yapısına en uygun numaralandırma sistemi olarak seçilen Fransız ölçü sistemi kullanılmaktadır. Ancak ayak yapısına ve ölçüsüne uygun olmayan sistemlerin kullanılması, tüketicilerin ayakkabı tercihleri üzerinde doğrudan etkili olmaktadır. Tüketici çoğu zaman satın almak istediği ayakkabı türleri içerisinden kendi ayak yapısına uygun ayakkabıları tercih etmek zorunda kalabilmektedir. Günümüzde çok hızlı değişen moda sektörü karşısında tüketici ihtiyaç ve beklentilerinin karşılanması zorlu rekabet koşulları altında firmalara avantaj sağlayacaktır.

Araştırmada Türk ayak yapısının belirlenmesi ve ölçülerin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Ayakkabının ayağa uyum sağlaması başta ayak sağlığı olmak üzere, bir çok konuda yaşanan problemleri en aza indirecek ya da ortadan kaldıracaktır. Ayakkabının ayağa uyum sağlaması ise ayak yapısına uygun form ve doğru ölçülerin kullanılması ile mümkündür. Bu nedenle araştırma soncunda elde edilen veriler hem üreticiler hem de tüketiciler açısından önem taşımaktadır. Belirlenen ayak formu ve

(6)

ii ölçüleri doğrultusunda hazırlanan kalıpların kullanılması, sektörde faaliyet gösteren işletmelerin, Türk ayak yapısına uygun ayakkabı üretmesine olanak sağlayacak, tüketicilerinde kullanım açısından ayak yapısına uygun, ayak sağlığını tehlikeye atmayan, ergonomik ve tercih açısından ise günün moda trendlerine uygun ayakkabı satın alabilmeleri açısından katkı sağlayacaktır.

Araştırmanın evrenini Konya Selçuk Üniversitesinde öğrenim gören, 38 numara ayakkabı giyen, 18-25 yaş arası rastlantısal olarak seçilen ve araştırmaya gönüllü olarak katılan 401 kız öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmaya katılanların belirlenmesinde Basit Olasılıklı (Rastgele) Örnekleme yöntemi kullanılmıştır. 18-25 yaş arası üniversite öğrencisi kadınların ayak ölçülerini belirlemek amacıyla yürütülen çalışmada deneme öncesi modeller içinden, tek grup son-test modeli kullanılmıştır. Araştırma verilerinin elde edilmesinde araştırmacı tarafından geliştirilen ölçek ve ayak numarası belirleme cetveli kullanılmıştır. Araştırma verileri SPSS paket programına aktarılarak frekans ve yüzde değerleri ile t-test, one way ve anova tukey testleri yapılmıştır.

Araştırma sonucunda en fazla oranlarla milo ölçüsünün 221-230 mm, konturpiye çevresinin 231-240 mm ve topuk-bilek çevresi ölçüsünün ise 301-310 mm aralığında olduğu ortaya çıkmıştır. Çıkan ölçüler ayakkabı üretiminde kullanılan TSE 5553 no’lu standart ölçüleri ile karşılaştırıldığında topuk-bilek ölçüsünde 6,1 mm daha az, konturpiye ölçüsünde 15,68 mm ve milo ölçüsünde 11,19 mm daha fazla ölçü farkı çıkmıştır. Katılımcıların ayak tiplerinin ise en fazla tip 1 olarak adlandırılan sınıfta yer aldığı görülmüştür.

(7)

iii ABSTRACT

Shoes, which emerged as a necessity, became one of the important consumer products with the developing and changing conditions in time. It can be directly effective on human health as it is used for a long time during the day. The production of shoes which have both comfortable and healthy usage characteristics can be achieved by taking anthropometric measurements and determining and using the correct foot number systems. As a part of the body, the clothes of the feet are shoes. It should be made according to the appropriate dimensions to the body. When we keep in perspective, the foot has a dynamic and moveable structure. Since the dimensions used in the preparation of the shoe components take shape according to the form and movement of the foot, it may cause problems such as disassembly of the seams during use, strain during the movement of the foot, squeezing or applying pressure.

There are different foot measurement systems used in the world. However, there is no anthropometric standard measurement system for the Turkish people's foot measurements. The Turkish Standards Institute has adopted the standard 5553 to be used in shoe production. According to this published standard, the French measurement system which is chosen as the most appropriate numbering system for the Turkish foot structure is used. However, the use of systems that do not conform to the foot structure and size have a direct impact on the shoe preferences of consumers. Often, the consumer may have to choose the shoes that are suitable for his or her foot structure among the types of shoes he wants to buy. Today, meeting the needs and expectations of consumers in the face of the rapidly changing fashion sector will provide advantage to companies under the challenging competition conditions.

The aim of the study was to determine the Turkish foot structure and to determine the dimensions. The adaptation of the shoe to the foot will minimize or eliminate the problems experienced in many subjects, especially the foot health. The adaptation of the shoe to the foot is only possible by using the appropriate form and correct dimensions for the foot structure. Therefore, the data obtained at the end of the research are important for both producers and consumers. The use of molds prepared in accordance with the determined foot form and dimensions, will enable enterprises

(8)

iv operating in the sector to produce shoes suitable for the Turkish foot structure; and will contribute consumers to buy shoes appropriate to the fashion trends of the day in preference that are suitable for foot structure, ergonomic and not jeopardizing foot health.

The population of the study consisted of 401 female students who were studying in Konya Selçuk University, wearing 38 size shoes, randomly selected between the ages of 18-25 and participating in the study voluntarily. To determine the participants, Simple Probability (Random) Sampling method was used. In this study, one group post-test model was used among pre-trial models in order to determine the foot measurements of university students aged 18-25 years. In order to obtain the research data, measure and foot number determination scale which is developed by the researcher were used. The data were transferred to the SPSS package program and t-test, one way and anova tukey tests were performed with frequency and percentage values.

As a result of the research, it was found that within the highest ratios the milo size was 221-230 mm, the contour circumference was 231-240 mm and the heel-wrist circumference was 301-310 mm. Compared to the TSE 5553 standard sizes used in shoe production, the difference in dimensions was 6.1 mm less in heel-wrist, 15.68 mm more in contour and 11.19 mm more in milo. It was observed that the foot types of the participants were at most in the class called type 1.

(9)

v ÖNSÖZ

Ayakkabı ihtiyacında tüketici beklentilerinin karşılanabilmesi, doğru ayak ölçülerinin tespit edilmesi ve bu ölçülere uygun ayakkabıların üretilmesiyle karşılanabilir. Doğru ayak numaralarının belirlenerek, tüketicinin ayak yapısına uygun üretilen ayakkabıları, kullanıcı açısından ayakkabıdan faydalanmasını da sağlayacaktır. Ayak anatomisine uygun olarak üretilen ayakkabılar, ayağın rahat hareket etmesini, vücut postürünün uygun şekilde durmasını ve bozulmamasını, eklem ve kas hareketlerinin istenilen şekilde kontrol edilmesini sağlar. Tüm bu etkenler değerlendirildiğinde ayak ölçülerinin bir standart içinde değerlendirilmesi ve doğru ölçü sistemi kullanılması gerekmektedir.

Bu araştırma ayakkabı sektörünün ihtiyaç duyduğu Türk ayak ölçü sisteminin geliştirilmesi ve standardizasyon oluşturulmasına yönelik olarak planlanmıştır. Araştırmanın amacı, ayakkabı tüketiminin en fazla olduğu düşünülen 18-25 yaş arası 38 numara ayakkabı giyen kadın tüketicilerin ayak ölçüleri ve tiplerinin belirlenmesidir. Ayrıca çıkan sonuçlar halihazırda kullanılan TSE ayakkabı standart ölçüleri ile karşılaştırılarak aradaki farklar tespit edilmiştir.

Araştırma sonuçlarının, ayakkabı üretim sektöründe faaliyet gösteren kalıp üreticilerinin ihtiyaç duyduğu ölçülerin belirlemesinde kaynak olarak kullanabileceği ve bu konu ile ilgili araştırma yapan kişi, kurum ve kuruluşlara faydalı olması beklenmektedir.

Bu araştırmanın planlanıp yürütülmesinde destek ve katkılarını gördüğüm, Tez izleme komitesinde yer alan, başta danışmanım Dr. Öğr. Üyesi Selda GÜZEL’ e, Prof. Dr. Nurgül KILINÇ’a, araştırmama katılarak bana destek veren tüm göünüllülere, kendilerine ayırmam gereken vakitten feragat ederek, akademik çalışmalarıma destek veren kıymetli eşime ve çocuklarıma teşekkürlerimi sunarım.

(10)

vi İÇİNDEKİLER ÖZET ... i ABSTRACT ... iii ÖNSÖZ ... v İÇİNDEKİLER ... vi ŞEKİLLER LİSTESİ ... ix FOTOĞRAFLAR LİSTESİ ... x

TABLOLAR LİSTESİ ... xii

I BÖLÜM 1. AYAK YAPISI VE AYAKKABI... 1

1.1. Ayak Anatomisi ve Ayağın Yapısı ... 1

1.1.1. Calcaneus, Os Calcis (Topuk Kemiği) ... 1

1.1.2. Talus ... 2

1.1.3. Metatarsus (Ayak Tarağı) ... 2

1.1.4. Naviküler Kemik ... 2

1.1.5. Phalanges Digitorum Pedis (Ayak Parmakları) ... 3

1.1.6. Ayak Tabanı ve arterler ... 4

1.1.7. Ayağın Yük Aktarımı ... 4

1.2. Ayakkabı Tanımı ve Tarihçesi ... 6

1.3. Ayakkabıyı oluşturan parçalar ... 9

1.3.1. Saya Parçaları ... 11

1.3.2. Taban ... 15

(11)

vii 1.5. Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa ve Türkiye’ de Kullanılan Ayak

Ölçü Sistemleri ... 19

1.5.1. Amerika Birleşik Devletleri Ölçü Sistemi ... 19

1.5.2. Fransız (Metrik - Paris Pontu - Continental) Ölçü Sistemi ... 19

1.5.3. İngiliz Ayak Ölçü Sistemi ... 20

1.5.4. Mondopoint Ayak Ölçü Sistemi ... 21

1.6. Konu İle İlgili Araştırma ve Çalışmalar ... 22

1.7. Araştırmanın Amacı ... 23 1.8. Araştırmanın Önemi ... 25 II BÖLÜM 2.1. Araştırmanın Modeli ... 28 2.2. Evren ve Örneklem ... 28 2.3. Sayıltılar ... 30 2.4. Sınırlılıklar ... 30

2.5. Veri Toplama Tekniği ... 30

2.6. Veri Analiz Tekniği ... 36

2.7. Tanımlar ... 37

III BÖLÜM 3. BULGULAR ... 38

3.1. 18-25 Yaş Arası 38 Numara Ayakkabı Giyen Kadınların Ayak Ölçüleri ... 38

3.2. 18-25 Yaş Arası 38 Numara Ayakkabı Giyen Kadınların Ayak Tipleri ... 40

3.3. 18-25 Yaş Arası 38 Numara Ayakkabı Giyen Kadınların Ayak Ölçüleri ile Ayakkabı Üretiminde Kullanılan Ayak Ölçü Sistemi Arasındaki Farklar ... 41

(12)

viii 3.4. 18-25 Yaş Arası 38 Numara Ayakkabı Giyen Kadınların Ayak

Tiplerinin Karşılaştırılması ... 42

3.5. 18-25 Yaş Arası 38 Numara Ayakkabı Giyen Kadınların Yaşları ile Ayak Ölçülerinin Karşılaştırılması ... 46

3.6. 18-25 Yaş Arası 38 Numara Ayakkabı Giyen Kadınların Boyları ile Ayak Ölçülerinin Karşılaştırılması ... 46

3.7. 18-25 Yaş Arası 38 Numara Ayakkabı Giyen Kadınların Kiloları ile Ayak Ölçülerinin Karşılaştırılması ... 47

IV BÖLÜM 4. SONUÇ VE ÖNERİLER... 48

4.1. Sonuç ... 48

4.2. Öneriler ... 50

KAYNAKÇA ... 51

Ek-1. Ayak Ölçüm Şablonu ... 56

(13)

ix

ŞEKİLLER LİSTESİ Sayfa

Şekil 1: Ayak Bölgesi Kemikleri ... 1

Şekil 2. Ayak tipleri ... 4

Şekil 3. Düz zeminde yük dağılımı ... 5

Şekil 4. Yüksek ökçede yük dağılımı ... 5

Şekil 5. Ayakkabıyı oluşturan parçalar ve kullanılan terimler ... 9

Şekil 6. İngiliz Ölçü Sistemi ... 21

(14)

x

FOTOĞRAFLAR LİSTESİ Sayfa

Fotoğraf No 1: Farklı model sayalar ... 11

Fotoğraf No 2: Ayakkabı Burun (Maskaret) ... 11

Fotoğraf No 3: Ayna ... 12

Fotoğraf No 4: Yüz ... 12

Fotoğraf No 5: Gamba (kol) ... 12

Fotoğraf No 6: Dil ... 13

Fotoğraf No 7: Fileto ... 13

Fotoğraf No 8: Konç ... 13

Fotoğraf No 9: Kıyılık ... 13

Fotoğraf No 10: Astar ... 14

Fotoğraf No 11: Bağ, kapsül ... 14

Fotoğraf No 12: Bombe ... 14

Fotoğraf No 13: Fort ... 14

Fotoğraf No 14: Taban ... 15

Fotoğraf No 15: Esas taban ... 15

Fotoğraf No 16: Bel ... 15

Fotoğraf No 17: Ökçe altı ... 16

Fotoğraf No 18: Kadino ... 16

Fotoğraf No 19: Vardola (Deri) ... 16

Fotoğraf No 20: Vardola (Plastik) ... 16

Fotoğraf No 21: Taban Astarı ... 17

Fotoğraf No 22: Bel Demiri ... 17

Fotoğraf No 23: Mostra ... 18

(15)

xi

Fotoğraf No 25: Ayak ölçüm tablosu üzerinde numara doğrulama ... 33

Fotoğraf No 26: Tarak çevresinden milo ölçüsünün tespiti ... 33

Fotoğraf No 27: Kontürpiye çevresi ölçüsünün tespiti ... 34

(16)

xii

TABLOLAR LİSTESİ Sayfa

Tablo 1. Fransız Sisteminde Kadın Ayakkabı Numaraları ... 20

Tablo 2. Mondopoint Ölçü Sistemi ... 21

Tablo 3. Milo (Tarak) Çevresi Ölçüleri ... 38

Tablo 4. Kontürpiye Çevresi Ölçüleri ... 39

Tablo 5. Topuk-Bilek Çevresi Ölçüleri ... 39

Tablo 6. Ayak Tipi Dağılımı ... 40

Tablo 7. TSE 5553 No’lu 38 Numara Ayakkabı Standart Ölçüleri ile Katılımcılardan Elde Edilen Sonuçların Karşılaştırılması ... 41

Tablo 8. Tanımlayıcı Analiz ... 42

Tablo 9. Katılımcıların Ayak Ölçüleri ile Ayak Tipleri Arasındaki Çoklu Karşılaştırma Analizi ... 43

Tablo 10. Ayak Ölçülerinin Ayak Tiplerine Göre Karşılaştırılması ... 44

Tablo 11. Kontürpiye Ölçüsünün Ayak Tiplerine Göre Dağılımı ... 44

Tablo 12. Milo Ölçüsünün Ayak Tiplerine Göre Dağılımı ... 45

Tablo 13. Topuk-Bilek Ölçüsünün Ayak Tiplerine Göre Dağılımı ... 45

Tablo 14. Yaş Dağılımına Göre Ayak Ölçülerinin Ortalamaları ... 46

Tablo 15. Boy Dağılımına Göre Ayak Ölçülerinin Ortalamaları ... 46

(17)

1 I BÖLÜM

1. AYAK YAPISI VE AYAKKABI 1.1. Ayak Anatomisi ve Ayağın Yapısı

İnsan iskeletinin en önemli ve en karmaşık bölümü olan ayak, 26 adet kemikten meydana gelmiş bir yapıdır (Sekil 1). İnsan iskeletinin yaklaşık %25’nin ayakta olduğu düşünülecek olursa ayak biyomekaniğinin ne kadar kompleks ve karmaşık olduğu anlaşılabilir. Ayak yapısını oluşturan kemikleri birbirine bağlayan ligamentlerin, hareketi kontrol eden kasların ve kemik ile kasları birbirine bağlayan tendonların işleyiş biçimleri ve birbirleriyle olan ilişkilerini anlamak ayak biyomekaniğini anlamak açısından büyük önem taşır (Gülçimen ve Ülkü, 2008: 27).

Şekil 1. Ayak Bölgesi Kemikleri (Megep, 2011: 4). 1.1.1. Calcaneus, Os Calcis (Topuk Kemiği)

Topuğu oluşturan bu kemik yukarıda talus, önde kuboid kemikle eklemleşir. Ayağın en büyük ve yük taşıyan kemiği topuk kemiğidir ve altı yüzü vardır. Yukarı

(18)

2 kısmında bir olukla ayrılmış talusla eklemleşen iki eklem yüzü vardır. Arka yüzü topuğu oluşturur ve aşil tendonu yapışma yeri mevcuttur. Dış ön yarısındaki küçük çıkıntıya trochlea peronealis denir, bu kısım peroneus longus ve brevis krişlerini birbirinden ayırır (Cankurtaran, 2011: 7).

1.1.2. Talus

Talus baş, boyun, gövde, yan ve arka çıkıntı olmak üzere beş ayrı bölgeye ayrılmıştır. Talus dorsifleksiyonda ayak bileği stabilitesini sağlayan, ön kısmının daha geniş olduğu kesik bir koni şeklindedir. Talus başı, boyundan sonra daha geniş- leyerek konveks bir eklem yüzü oluşturur ve konkav olan navikula ile talonaviküler eklemi oluşturur. Alt yüzeyinde kalkaneus ile eklemleşerek talokalkaneal eklemi oluşturur. Arka ve iç-ön eklem yüzü (faset) arasında arka yandan ön içe yaklaşık 40 derecelik bir açıyla sulkus tali bulunur ( Öznur, vd. 2013:160).

1.1.3. Metatarsus (Ayak Tarağı)

Uzun kemik sınıfından olan metatarsal kemiklerin proksimal bölümlerine basis ossis metatarsi, distal ucuna caput ossis metatarsi, gövde kısmına ise corpus ossismetatarsi denir. Metatarsal kemikler proksimalde kuneiform ve kuboid kemiklerle, distalde ise proksimal falankslarla eklem yaparlar. Metatarsal kemikler birbirleriyle ve proksimal falankslarla ayak transvers arkına destek olacak biçimde yay şeklinde eklem yaparlar. Metatarsal kemikler içinde en uzunu os metatarsale II, en ince ve küçüğü os metatarsale V’dir. En kısa ve kalın olan, aynı zamanda klinik ve cerrahi olarak en önemli olan ise os metatarsale I’dir. Yine os metatarsale I’i diğer metatarslardan ayıran bir diğer özellik ise os metatarsale I’in epifizi proksimalde bulunurken diğer metatarsal kemiklerin epifizi distalde yer alır (Demir, 2015: 7,8). 1.1.4. Naviküler Kemik

Naviküler kemik, talus ve medial küneiform arasında medial kolonun devamlılığını sağlayan bir tarsal kemiktir. Hareket sırasında ağırlık taşımada önemli rolü vardır. Ayak medial ve lateral iki kolondan oluşur. Her bir kolon diğerinin

(19)

3 stabilitesine katkıda bulunur. Medial kolonun devamlılığını sağlayan tarsal naviküler kemik, dorsal ve plantardan ligamentlerle sağlamlaştırılmıştır (Sezer ve Gülcü, 2017: 49)

1.1.5. Phalanges Digitorum Pedis (Ayak Parmakları)

Phalanges adı verilen bu kemikler başparmakta iki, diğer parmaklarda üçer adet olmak üzere toplam 14 adettir. Başparmaktakiler hariç phalanx proximalis, phalanx media, phalanx distalis olarak adlandırılırlar. Başparmakta ise sadece phalanx proximalis ve phalanx distalis yer alır. Bu kemiklerin proximal uçlarına basis phalangis, distal uçlarına caput phalangis ve iki uç arasında kalan gövde bölümüne corpus phalangis adı verilir. Fonksiyonel olarak, metatarsal bölgede yer alan 5 metatarsal kemik ile ossa digitorumu oluşturan 14 adet falanks, ön ayak olarak sınıflandırılmaktadır (Zeybek, 2011: 11)

Ayak parmaklarının uzunluğuna göre, morfolojik olarak üç ayak tipi sınıflandırılmıştır. Bunlar Tip 1, Tip 2, Tip 3 olarak ayırılmıştır.

Yaygın ayak şekli, daha uzun bir halluks'a sahip olan (1.> 2.> 3.> 4. > 5.) "mısır tipidir". "Yunan tipi" olanları hallukstan daha uzun bir ikinci ayak parmağına sahiptir (2.> 1.> 3.> 4.> 5.) ve diğer ayak çeşitlerinin çoğu, parmaklarda benzer uzunluklara sahip bir "kare tipindedir" (Şekil 2). 708 amerikalı ve 513 japon ve koreli erkek denek ile Hawes ve Sovak (1994) tarafından yapılan bir araştırma, Amerikalıların % 76.09'unun ve japon ve koreli erkek deneklerin sadece % 50.8'inin Mısır ayağı tipinde olduğunu bulmuştur (Goonetilleke, 2012: 50).

(20)

4 Şekil 2. Ayak tipleri

(https://douloureux.org/douleur-sur-le-dessus-du-pied-explication/?cn-reloaded=1) 1.1.6. Ayak Tabanı ve arterler

Bu arterler a. tibialis posterior’dan kaynaklanır. A. tibialis posterior, m. abductor hallucis kasının derininde aynı isimli sinirlerle paralel seyreden medial ve lateral plantar arterlere ayrılır.

A. plantaris medialis: Posterior tibial arterin iki terminal dalından küçük olanıdır ve topuk çıkıntısı ile medial malleol arası mesafenin orta noktasında retinaculum musculorum flexorum’un derininden geçer.

A. plantaris lateralis: Posterior tibial arterin iki terminal dalının büyük olanıdır. Retinaculum musculorum flexorum’un derininden geçerek m. flexor digitorum brevis ve m. quadratus plantae arasında, n. plantaris lateralis’in lateralinde oblik olarak seyreder (Akman, 2009: 16).

1.1.7. Ayağın Yük Aktarımı

Vücut ağırlığı iki bacaktan ayaklar vasıtası ile yere intikal eder. İki ayağımızı çıplak olarak düz bir zemin üzerine, 10 cm aralıkla basalım. Ayağımızın her noktasının yere aynı basınçla basmadığını, bazı noktaların zemin ile daha çok temasta olduğunu hissederiz. Bu noktalar vücut yükünün yere intikal ettiği noktalardır (Şekil 3). Çıplak

(21)

5 bir ayakta, bacaktan gelen yükün %57'si topuk merkezinde, %43'ü ise 1. ve 5. tarak başlarındadır (Megep, 2007: 12).

Şekil 3. Düz zeminde yük dağılımı

Ayakkabı giyildiğinde, vücut yükünün dağılımı ökçe yüksekliğine göre değişir (Şekil 4).

• Ökçe yüksekliği 2 cm ise T= %50, M=%50 • Ökçe yüksekliği 4 cm ise T= %43, M= %57 • Ökçe yüksekliği 6 cm ise T=%25, M=%75

(22)

6 Şekil 4. Yüksek ökçede yük dağılımı

1.2. Ayakkabı Tanımı ve Tarihçesi

Ayakkabı, ayağı dış etkenlerden korumak için,ayağa giyilen ayak giysilerine verilen genel bir isimdir. Ayakkabı kadın, erkek ve çocuklar için farklı guruplarda değerlendirilmesinin yanısıra, özel amaçlı ayakkabılar olarakta kategorilere ayrılır. Mesleki amaçlı ayakkabılar (spor dallarında kullanılan ayakkabılar, askeri amaçlı ayakkabılar vb), güvenlik amaçlı kullanılan ayakkabılar (iş güvenliği ayakkabıları), sağlık amaçlı kullanılan ayakkabılar (diabet ayakkabısı, ortopedik amaçlı ayakkabılar) olarak farklı amaç guruplarında da incelenebilir. Günlük kullanım amacıyla üretilen ayakkabılarda da kendi içinde farklılıklar oluşmuştur. Kışlık yazlık ve sezonluk ayakkabılar bu grupları oluşturur. Bu sayılan ayakkabılarda geçmişten günümüze modanın da etkisiyle çeşitlenmiş ve günümüze kadar ulaşmıştır. Günümüzde de malzeme biliminin gelişmesiyle özel amaçlı ve günlük kullanıma uygun ayakkabılar, tasarımcıların elinden çıkmaya devam etmektedir.

Ayakkabı insanların yaşadığı coğrafi koşullar, değişen iklim farklılıkları ve kültürlerin etkileşimi ile birlikte tarih içerisinde gelişim göstererek şekillenmiştir. Bir ihtiyaç olarak ortaya çıkan ayakkabı, antropolojik yapıya uygun ayağın fiziksel uyumuna göre geliştirilerek oluşturulmuştur. Günümüzde insanların kullanım şekillerine göre biçimlenen ayakkabı, hem estetik, hem sağlık hem de özel amaçlı olarak kullanılmaktadır. Öncelikle bir gereksinim olarak kullanılan ayakkabı, tüketim

(23)

7 kültürü ile birlikte, insanlara sunulan ayakkabı çeşitliliği ve moda içerisindeki konumuyla, statü ve kişiliği tamamlayan bir ürün haline gelmiştir.

Ayakkabıların çeşitlenmesinin temel nedenlerinden biriside, tüketim kültürü ile birlikte hareket eden moda endüstrisinin sunduğu seçeneklerin bir sonucu olarak, ayakkabı giyen kişilerin, toplum içinde statülerinin belirleme isteği ve bu tercihlerin sonucu olarak, kendilerini giyim kuşamlarıyla toplum içinde bir sınıfta konumlandırma isteklerinden kaynaklanmaktadır.

Moda sektörünün içerisinde tamamlayıcı bir aksesuar olarak görülen ayakkabı, estetik kaygıların yanında içerisinde ergonomiyide barındırmaktadır. Bu yüzden ayakkabı tasarımına multidisipliner açıdan bakılması doğru olacaktır. Endüstriyel bir ürün olarak ayakkabı üretimine, tüketici kitlenin maksimum yarar göreceği bir kullanım aracı olarak yaklaşmak gerektiği, bu yüzden tüketici kitlenin ayak ölçüm parametrelerinin en doğru sonuçlarla değerlendirilmesi de gözden kaçırılmamalıdır. Başarılı bir ayakkabı tasarımının tek göstergesi bu yüzden ayakkabının görsel ve estetik duruşu olmamalıdır. Tüketici beklentisi açısından ergonomik yönü ve kullanım rahatlığıda değerlendirilerek, doğru ölçülere göre ayakkabı tasarımlarının gerçekleştirilmesi önemlidir.

İspanya’ da keşfedilen ilkçağ insanlarının tasvirinin bulunduğu mağara resimlerinde, insanların bot kullandığı görülmüştür. Tarih öncesi çağ bilimcisi paleontolog olan Fransız Peder Brevil, yıpratıcı doğa koşullarına karşı Cilalı Taş insanlarının, hayvan derileri ile ayaklarını koruduğunu söylemiştir (Kanbak, 2010: 19). Antik çağ ayak giyiminin temel biçimleri olan ilkel sandalet ve ayağı saran deriler gibi giyecekler milattan önceki dönemlere dayanmaktadır (Mcdowell, 1989:32). İlk uygarlıklar çağında sandalet şeklinde olan ayakkabı, Mısırlılar tarafından milattan önce 3000 yıllarında yaşamış olan Firavun Narmer devrinde görülmüştür (Yelmen, 2005:9,10). Evlilik törenleri gibi özel durumlarda ise güne uygun giysiler giyilmiştir. Ayrıca insanlar ayaklarına deriden yapılmış sandalet ya da ayakkabılar giymişlerdir (Bordreuil vd., 2015: 283).

(24)

8 Rönesans ile insanların uyanışını simgeleyen bu dönem içinde, insanların serbest düşünce ortamına kavuşması ve atılımıyla bilimin ve dolayısıyla insanın kendi kendini araştırmasına ve incelemesine olanak sağlamıştır. İnsanoğlunun antopometrik ölçümlerine ait ilk modern araştırmalarının 18. Yüzyılda karşımıza çıktığını görmekteyiz (Güleç vd., 2009: 189)

Ayakkabı Türkler’de ise Orta Asya’dan başlayarak farklı isimlerle anılmıştır. Türk kaynaklarında ‘Edik’ ayakkabı için kullanılan ilk kelime olarak karşımıza çıkar. Uygur metinlerinde karşımıza çıkan edik kelimesi, bugün Anadolu’da yaşayan diğer lehçelerde de yaygın olarak kullanılmaktadır (Naskalı, 2003:19). Bu dönemi anlatan kaynaklara, resimlere, Hun aristokratlarına ait kurganlardan çıkartılan buluntulara göre çizmeler geometrik ve stilize motiflerle, dikiş ve işleme teknikleri ile altın ve gümüş sırmalarla işlenerek yapılmışlardır (Ögel, 1991:128) Türklerde ayakkabıcılık deri işlemeciliğine bağlı olarak gelişme göstermiştir. Türk kültür tarihinde ayakkabı biçimleri Orta Asya’dan başlayarak çeşitlenip değişik adlarla anılmıştır. Orta Asya’da başta çizme olmak üzere çarık, başmak gibi ayakkabı türleri giyilmiştir (Özdemir ve Çelik, 2013: 134). Orta Asya’dan Anadolu’ya göç eden Türkler kültürlerini de beraberlerinde taşıyarak her türlü alışkanlık ve geleneklerini devam ettirmişlerdir. Özellikle tarım ve hayvancılıkla uğraşan kesim, Anadolu’nun hemen her yerinde hayvan yetiştiriciliğine bağlı olarak dericilik ve ayakkabıcılıkla uğraşmışlardır (Kuru ve Paksoy, 2008: 823).

Anadolu Türkleri’nde ayakkabıcılık sanatı ile ilgili en eski bilgiler İbn-i Batuta Seyahatnamesi’ nde görülür. İbn-i Batuta 1330 yılında Antalya’ da dikicilerin bulunduğunu anlatır. Evliya Çelebi de Seyahatnamesi’nde İstanbul’da Mercan yokuşunda Babuççu bekarlarının kaldığı odalardan söz eder. Aynı anda ayakkabıcılar hakkında bilgi verir. Ayakkabı çeşitleri, onları yapan sanatkarların iş bölümleriyle de anlaşılır (https://www.tursab.org.tr).

Türkiye’de ayakkabı imalatı 19. yüzyıl sonlarına kadar tümüyle el işçiliğine dayanmıştır. 1884' te Beykoz’daki Deri Fabrikası’na ayakkabı imalatı bölümü eklendi. Ayakkabıcı esnaf ve sanatkârları 1920’lerde Dersaadet ve Biladı Selase (İstanbul) Ayakkabıcı Esnafı Cemiyetini kurdu. 1933' te Sümerbank’a devredilen Beykoz Deri

(25)

9 ve Kundura Fabrikası, makineli üretimin yapıldığı bir işletme olmuştur. Cumhuriyet’in ilanından 1950’ ye kadarki dönem ise, ayakkabı sektörü açısından ısmarlama ayakkabı dönemi olarak adlandırılır. Bu dönemde üretimin tamamıyla el emeğine dayanması, üretim miktarını sınırlandırmaktaydı. Saya makinesinden başka makine olmadığı için her iş basit aletlerle elde yapılmaktaydı (Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, 2017:338).

11 Temmuz 1933' te Beykoz Deri ve Kundura Fabrikası Sümerbank Deri ve Kundura Sanayi Müessesesi adını almış ve işçi sayısı 2 binin altına düşmeden 1987' ye kadar çalışmıştır. İşletmede yıllık üretim kapasitesi 2 milyon 500 bin çift ayakkabıya kadar ulaşmıştır. 1970 - 1990 yılları arasında Beykoz'un kârıyla Sümerbank Van ve Tercan ayakkabı fabrikaları ve Sarıkamış Deri ve Kundura Fabrikası kurulmuştur (Çakıroğlu, Başar, 2013:50).

1.3. Ayakkabıyı oluşturan parçalar

Ayakkabı Taban ve Saya olmak üzere iki ana bölümde değerlendirilir. Bu bölümler ise kendi içinde parçalara ayrılmaktadır (Şekil 5).

(26)

10 Şekil 5. Ayakkabıyı oluşturan parçalar ve kullanılan terimler

(27)

11 1.3.1. Saya Parçaları

Fotoğraf No 1: Farklı model sayalar

Saya, ayakkabının üst kısmını oluşturan, iç kısmına modele göre astar dikilen ve kalıba çekilerek tabana monte edilmeye hazırlanmış ayakkabının üst bölümüdür. Sayanın parçaları ise kendi içinde bölümlere ayrılır.

Fotoğraf No 2: Ayakkabı Burun (Maskaret)

Burun, ayakkabı giyildiğinde parmakların üzerine gelen ve burun kısmı olarak tarif edilen en ön bölümüdür. Bazı modellerde maskaret olarakta adlandırılır.

(28)

12 Fotoğraf No 3: Ayna

Ayna, ayakkabının burun kısmının bitimini takiben ön üst kısmına gelen yer için kullanılan isimdir.

Fotoğraf No 4: Yüz Fotoğraf No 5: Gamba (kol)

Yüz, ayakkabının modeline göre ön üst yüzeye verilen isimdir. Modele göre şekli farklılık gösterebilir.

Gamba, sayanın yan kısmından arkaya kadarki bölümüne gamba denilir. Kol olarakta tarif edilir.

(29)

13 Fotoğraf No 6: Dil Fotoğraf No 7: Fileto

Dil, ayakkabıda ön yüzden başlayıp bileğe kadar çıkan, bağcıklı modellerde ise ayak üst yüzeyini rahatsız etmemesi için bağ yatağının altında bulunan parçadır.

Fileto, ayakkabının arka ortasını birleştirmek ya da model ile ilişkili süs parçası olarakta kullanılan parçaya verilen isimdir. Ayakkabı modeline göre şekli değişkenlik gösterebilmektedir.

Fotoğraf No 8: Konç Fotoğraf No 9: Kıyılık

Konç, bilek üzerine çıkan ayakkabılarda ve kısa botlarda bilekten dize doğru devam eden parçaya verilen isimdir. Konç parça olarak gamba ile birlikte tek parça olabildiği gibi gambadan ayrı bir parça olarakta yapılabilir.

Kıyılık, ayakkabının ağız kısmında kıyısına denk gelen yere dikilen şerit şeklindeki parçadır.

(30)

14 Fotoğraf No 10: Astar Fotoğraf No 11: Bağ, kapsül

Astar, ayakkabının iç kısmına dikilen meşin parçaya denir. Kendi içinde dil altı, yüz, gamba ve çoraplık olarak bölümlere ayrılır.

Bağ, bağlı ayakkabılarda, ayakkabının iç ve dış kolunu birbirine bağlamak için açılan deliklere, bağcıkların geçmesi için takılan metal ya da plastik malzemeden oluşur. Bağcıklar ise deri, sentetik gibi malzemelerden yapılmaktadır.

Fotoğraf No 12: Bombe Fotoğraf No 13: Fort

Bombe, ayakkabının yüzü ile astarının arasına, burun kısmının altına konulan sert sentetik malzemedir. Ayakkabının ön kısmının şeklinin bozulmaması için kullanılır.

Fort, ayakkabının arka filetosu ile iç astar çoraplığı arasına konulan genellikle sentetik sert malzemeye fort denir. Ayakkabının arkasının çökmemesi ve şeklini koruması için kullanılır.

(31)

15 1.3.2. Taban

Fotoğraf No 14: Taban

Taban, ayakkabının saya parçalarının birleştirildikten sonra, alt kısmına monte edilmek için hazırlanmış, ayağı zemindeki dış etkenlere karşı koruyan, çeşitli malzemelerden yapılan kısmıdır. Kendi içinde bölümlere ayrılır ve farklı parçalardan oluşur.

Fotoğraf No 15: Esas taban Fotoğraf No 16: Bel

Esas taban, ayak tabanın parmak uçlarından başlayıp, iç ve dış tarak noktalarının bitimine kadar olan kısmıdır.

Bel, ayak tarak noktalarının bitiminden ökçe başlangıç noktalarına kadar olan kısıma denir.

(32)

16 Fotoğraf No 17: Ökçe altı Fotoğraf No 18: Kadino

Ökçe altı, ayağın topuk altına gelen bölgeye yapılan ökçenin yapıldığı bölgeye verilen isimdir.

Kadino, tabana yapılan ökçenin yan yüzeyine verilen isimdir.

Fotoğraf No 19: Vardola (Deri) Fotoğraf No 20: Vardola (Plastik)

Vardola, sayanın taban ile birleşim kıyısına dikilen ya da yapıştırılarak monte edilen kenar süsüdür. Deri ya da plastik malzemelerden yapılır.

(33)

17 Fotoğraf No 21: Taban Astarı

Taban astarı, ayakkabı sayasının, tabana monte edilmeden once çivi ve yapıştırıcı ile ya da monta makinasında arada kalıp kalacak şekilde montalandığı, deri ya da farklı malzemelerden oluşan parçasıdır.

Fotoğraf No 22: Bel Demiri

Bel demiri, ayakkabı tabanının bel kısmına gelen yerine montelenen demir malzemedir. Ökçe ile esas taban arasında sağlam bir köprü görevi görürken, ayakkabının ortasının çökmesini engeller ve dengeli bir basış sağlamaya yardımcı olarak ayakkabı gövdesini güçlendirir.

(34)

18 Fotoğraf No 23: Mostra

Mostra, ayakkabı tabana monte edildikten sonra taban astarının üzerine yerleştirilen deri, tekstil ya da sentetik malzemeden oluşan parçadır. Ayak ile taban astarı arasında kalır.

1.4. Günümüzde Türkiye’de Ayakkabı Üretim Sektörü

Ayakkabı endüstrisi emek yoğun üretim yapılan bir sektör olmasının yanı sıra, yarı ya da tam makinalaşmış üretim yapan ve ürün ortaya koyan bir sektördür.. İnsan emeğinin her aşamada işin içinde olmasından dolayı tam makinalaşma olarak anılan tesislerde bile, üretimin her aşamasında el yordamı işin içine girdiği için el sanatı gerektiren işçiliğinide korumaktadır.

Ayakkabı üretimi farklı meslek gruplarının birlikte çalışmasıyla oluşmaktadır. Ayakkabının üst kısmını oluşturan sayacılık, Ayakkabıyı tabana monte etme aşamasında elle ya da makina yardımıyla montacılık, yan sanayi olarak anılan, ayakkabının şeklini belirleyen ve monta aşamasında ayakkabının yüzünün tabana birleştirilmesinde iç kalıp olarak kullanılan ayakkabı kalıbı imalatı, ayakkabı taban üretimi, deri üretimi ve aksesuar üretimi sektörlerinin bir araya gelmesi ile oluşmaktadır. Tüm bu sektörler biraraya geldiğinde, istihdama önemli ölçüde katkı sağladığı görülmektedir. Türkiye’de ayakkabıcılık sektöründe 300.000 kişinin çalıştığı, bu kişilerin 20.000’inin sanayileşmiş, kalan 280.000 kişinin ise sanayileşmemiş işletmelerde istihdam edildiği bilinmektedir. Sektörde yer alan işletmelerin yaklaşık olarak %50’si İstanbul’da faaliyette bulunurken işletmelerin

(35)

19 çoğunluğu İstanbul ve İzmir’de faaliyet göstermektedir. Konya, Bursa, Gaziantep, Ankara, Manisa, Adana ve Malatya ayakkabı üretiminin yapıldığı diğer önemli şehirler olarak bilinmektedir. Türkiye’de 500 milyon çift üretim kapasitesi olduğu söylenen ayakkabı sektöründe bu kapasitenin sadece yarısı kullanılabilmektedir. Resmi rakamlarda ise üretim miktarı çok daha az olarak görülmektedir (Gümüş, 2013: 11).

Ayakkabıcılık mesleğinin tüm kollarında yaşanan gelişmelerle birlikte, iş gücü ihtiyacı hala usta çırak ilişkisine dayalı gelişmektedir. Ara eleman olarak görülen teknik eleman ihtiyacı vardır. Ayakkabı üretiminde ihtiyaç duyulan tüm malzeme, altyapı ve pazarlama ihtiyaçlarına yönelik akademik araştırmaların yapılarak, Türk ayakkabı sektörünün Dünya’ da rekabet yeteneğini artıracak bilimsel veriler ile ayakkabı endüstrisinin gereksinimleri tespit edilmelidir.

1.5. Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa ve Türkiye’ de Kullanılan Ayak Ölçü Sistemleri

1.5.1. Amerika Birleşik Devletleri Ölçü Sistemi

Barleycorn eski bir ölçü birimidir ve bu ölçeklendirmede ise 1 inç için 1/3 oranı kullanılır. Bu da 8.46 mm. anlamına gelmektedir. Genellikle yarım numara ölçeklendirmelerde ise bu ölçü birimine göre 1 inç’in 1/6 oranı kullanılır ki, bu da 4.23 mm. artış anlamına gelmektedir. Bu ölçeklendirme sistemi ABD ve İngiltere'de yapılan ayakkabılar için temel oluşturmaktadır. Burada en büyük ayakkabı büyüklüğü oniki inç (12 büyüklüğünde) olarak esas alınır ve barleycorn ölçme sistemine göre geriye doğru küçülerek gider (http://bilgive.blogspot.com, 2016).

1.5.2. Fransız (Metrik - Paris Pontu - Continental) Ölçü Sistemi

Fransız sisteminde diğer bütün sistemlerde olduğu gibi temel ölçü olarak kalıp uzunluğu baz alınır. Her bir numara aralığı 6,66 mm’dir. Her 2 cm uzunluk farkında 3 numara değişir. Yani 2 cm = 3 numaradır. Ölçü cm ve mm olarak belirtilir. Ölçü birimi Paris Pontu’dur. Paris Pontu 2/3 cm’dir. Avrupa’da en çok kullanılan sistem olan

(36)

20

Fransız sistemi ülkemizde de uygulanmaktadır. Fransız sistemi ile metrik ve İngiliz sistemleri arasındaki ilişkileri veren formüller aşağıdadır (Megep, 2013: 57).

P.P. = Fransız sistemine göre numara veya pont diyeceğiz.

1 P.P. = 1 pont = 2/3 cm buna göre 3 P.P. = 2 cm ve 2 numara = 1 1/3 cm.

Bu verilenlere göre kalıp uzunluğunu bulmak için kullanılacak formül;

U: Kalıp uzunluğu birimi cm dir.

N: Kalıp numarası örnek 37 numara, 42 numara gibi, U = N x 2 / 3 cm

Kalıp uzunluğuna göre numara bulma formülü;

N = U x 3 / 2 numara

Tarak çevresi kalıp numaraları için standarttır. Aşağıda örnek iki numara için olması gereken tarak çevreleri verilmiştir. Tarak çevresi 37 numara 7, kalınlık bayan = 220 mm , 42 numara 8, kalınlık erkek = 250 mm standart ölçüdür. Tarak çevresi numaralar arasında 4 mm artar ve azalır (Megep, 2013: 58).

Tablo 1 Fransız Sisteminde Kadın Ayakkabı Numaraları

Fransız ölçü sistemine göre karşılaştırmalı kadın ayak ölçüleri

Fransız 34 35 35,5 36 37 37,5 38 38,5 39 39,5 40 41 42 İngiliz 2 2,5 3 3,5 4 4,5 5 5,5 6 6,5 7 7,5 8

1.5.3. İngiliz Ayak Ölçü Sistemi

Numaralandırmanın temelini oluşturan en eski kayıtların İngiltere’ye 1324 yılına kadar uzandığı görülmektedir. 1324 senesinde Kral II. Edward 1 inch’in resmi ölçüsünün üç arpa tanesi olacağı ve her bir arpa tanesinin (yaklaşık 1/3 inch) bir tam ayakkabı numarasını simgeleyeceği yönünde bir buyruk vermiştir. Bu buyruk sayesinde ilk defa ayakkabıların boyunun belirlenmesinde bir ölçü birimi kullanılmaya başlanmıştır (Karavana, 2008: 9).

(37)

21 İngiliz ölçü sisteminde İngiliz ölçü birimi olan inç (parmak) kullanılır. Numaralandırma ‘0’ numaradan başlar bu numaranın karşılığı ‘4’ inç’tir. Kalıplar her üç numarada 1 inç büyür veya küçülür. 0’ dan başlayıp 13. numarada biten kısım çocuk ayakkabısı (kalıp) numaralarıdır. 13’ten sonra tekrar 1 numaradan başlayıp devam eden kısım ise yetişkin ayakkabılarına ait numaralardır.

" = İnç 0 numara = 4"

Şekil 5. İngiliz Ölçü Sistemi 1.5.4. Mondopoint Ayak Ölçü Sistemi

Mondopoint sistemi direkt olarak metrik sistemin milimetrik bölümünü kullanan sistemdir. Farklı ülkelerde birbirinden farklı sistemler kullanılması nedeni ile ülkelerin anlaşmalarında sıkıntılar yaşanmaktadır. Ayakkabı ihracatı ve ithalatında doğru ayakkabının yapılması zor olmaktadır. Bütün bu nedenlerden dolayı Mondopoint sistemi bütün dünya ülkelerinde kullanılan ortak bir numaralandırma sistemi olması amacı ile düzenlenmiştir. Santimetre cinsinden ayak uzunluğu ölçülerinin numara olarak söylenmesi temeline dayanmaktadır (Megep, 2007: 62).

Tablo 2 Mondopoint Ölçü Sistemi

İngiltere Ayakkabı 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

Avrupa - 34 35,3 36,75 38 39,25 40,5 42 43,25 44,6 46 47,25 48

ABD Erkek Ayakkabı 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

ABD Kadın Ayakkabı 31/2 41/2 51/2 61/2 71/2 81/2 91/2 101/2 111/2

Japonya - 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 Meksika - . . . 4,5 5,5 6,5 7,5 8,5 9,5 10,5 11,5 12,5 Cm (Ayak) Ayak 21,4 22,4 22,9 23,8 24,9 25,7 26,6 27,6 28,3 29,3 30,1 . Mondopoint Ayak 214 224 229 238 249 257 266 276 283 293 301 . Inches Ayak 8 3/8 8 6/8 9 1/16 9 7/16 9 13/16 10 2/16 10 2/16 10 1/2 11 3/16 11 9/16 11 7/8 .

(38)

22 1.6. Konu İle İlgili Araştırma ve Çalışmalar

Aktaş (1991) “Yetişkin Türk Kadın ve Erkeklerinde Ayak Yapısının Plantogramla İncelenmesi” isimli çalışmasında, Plantogram yardımıyla alet üzerindeki ayak uzunluğunu, topuğun en arka noktası ile en uzun parmak izinin distal ucu arasındaki uzunluğu alarak ölçümü yapılmıştır. Türk insanının ayak uzunluklarını belirlemek amacıyla yapılan çalışmada, kadınların ortalama ayak uzunluğu 226 mm. ortalama ayak genişliği 85,6 mm, ortalama tarak mesafesi 88,7 mm olarak bulmuştur.

Yıldırım (1984) “Yetişkin Türk Erkeklerinde Boy ile Bazı El ve Ayak Ölçüleri Arasında Somatometrik İlişkileri” konulu çalışmasında Türk insanının antropolojik açıdan ölçülerini belirlemek amacıyla ölçümler yapmıştır. Ölçüm sonuçlarında Türk erkeklerinin ortalama boy uzunluğu 174,58 cm El uzunluğu 19,53 cm, ayak uzunluğu 25,76 cm, ayak genişliği 9,97 cm olarak bulunmuş, çıkan sonuç parametreleri ile literaturde yer alan bilgilerin karşılaştırılması yapılmıştır.

Yıldırım (1988) tarafından, Edirne’de rastgele seçilmiş, vücudunda herhangi bir sakatlığı olmayan 10-50 yaş arası yüz kadın ve 25-55 yaş arası yüz erkekte ayağın farklı noktalarından dörtyüz ölçüm yapılarak, Türk kadın ve erkeklerinde ayak ölçüleri isimli bir çalışma yapılmıştır. Yapılan çalışmada Türk insanının TSE standartlarına göre belirlenen ayak numaraları ile karşılaştırılma yapılmasında kullanılabilecek önemli verilere ulaşılmıştır. Bu çalışmaya göre Türk insanının ayak ölçüsü avrupa insanı ile karşılaştırıldığında ayak boyunun daha kısa ve tarak çevresinin daha geniş olduğu sonucu ortaya çıkmıştır.

Yorulmaz (1991) çalışmasında Trakya Üniversitesi’nde öğrenim gören, anne babası Trakyalı olan 44 erkek öğrenci üzerinde antropometrik ölçüm yaparak, genetik ve çevresel faktörlerden ne ölçüde etkilendiklerini belirlemeyi amaçlamıştır. Yapılan genel ölçümlerde öğrenci vücutlarının ölçüleri içinde ayak ölçüsü de hesaplanmış ve ayak uzunluğu 25,79 cm, ayak genişliği 9,47 cm olarak bulunmuştur.

Öznur (2001) ayağın ön eklemlerinin tutulması ile ilgili yaptığı araştırmasında, ayak ölçüsüne uygun olmayan kalıp kullanılarak yapılan

(39)

23 ayakkabıların, ayak metatarsal (tarak kemikleri) yapısını bozduğu sonucuna ulaşmıştır. Nöroartropatiye ve enfeksiyon riskine yol açan sebepleri inceleyerek, tedavi sürecinde özel yapım, burun kısmı yüksek ve geniş ayakkabı ve tabanlık kullandırılan hastaların iyileşme süreci üzerine etkisini test etmiştir.

Dizbay (2010) “Diabetik Ayak İnfeksiyonları” konulu araştırmasında, diyabetik hastalarda en sık rastlanılan komplikasyon sebeplerini açıklamıştır. Ayak biyomekaniğinin basınç artışına, kallus gelişimine ve ayak ülserine sebep olmasını, klinik değerlendirmeler sonucunda ayak bakımına ve bakım yetersizliklerine, ayak anatomisine uygun olmayan ayakkabı kullanımının risklerini açıklamıştır.

İnan (1947) Türkiye’ de yaşayan halkın, 1937-1938 yılları arasında antropolojik karakterlerini belirlemeye yönelik yapmış olduğu çalışmasında, toplam 84 il ve ilçe merkezinde Türkiye’ yi 10 coğrafi bölgeye ayırmış ve 20.263 kadın, 39.465 erkek olmak üzere, toplam 59.728 kişi üzerinden 28 farklı antropometrik ölçü almıştır. Yapmış olduğu kapsamlı araştırma sonucunda, coğrafi bölgenin, cinsiyetin, mesken, meslek, sosyo- ekonomik denilebilecek, gıda, gelir seviyesi, kasaba veya şehirde yaşamanın söz konusu ölçüm değerlerine etkili olduğunu bildirmiştir.

Karavana (2008) araştırmasında, insanımızın ayak yapısına tam uymayan kalıplar kullanılarak yapılan ayakkabı üretiminin, tüketicilerin ayak sağlığına zarar vermesi yanında, tüketiciler tarafından kullanılan ayakkabıların daha kısa sürede yıpranıp, deforme olmasına, dolayısıyla ekonomik anlamda da ciddi bir kayba yol açtığını belirtmiştir. Bununla birlikte, Türk insanının ayak ölçülerini tam olarak yansıtmayan TS 5553 (1998)’deki ölçüleri ayakkabı üreticilerinin kendi bilgi ve tecrübelerine dayanarak bilimsel olmayan bir şekilde değiştirerek kullandıklarını, bu nedenle de farklı firmalar tarafından üretilen aynı numaraya sahip ayakkabıların boyutlarının farklı olabildiği sonucuna ulaşmıştır.

1.7. Araştırmanın Amacı

Ayakkabı insanlık tarihi kadar eski ve insanlar tarafından binlerce yıldır kullanılan temel ihtiyaç malzemelerinden birisidir. Yapılan arkeolojik kazılar,

(40)

24 ayakkabının insanoğlunun vazgeçilmez giyim eşyalarından birisi olduğunu göstermektedir. Bu yönüyle bakıldığında ayakkabıcılık meslekler içerisinde de en kadim iş kollarından birisidir. Hem meslek hem de insan ihtiyacı olarak büyük değere sahip olan ayakkabıcılık ve ayakkabı, insan sağlığıyla da yakından ilgilidir.

Vücut postürünün bozulmaması ve dengede kalması için önemli bir unsur olan ayakkabının, giyen kişinin rahat hareket etmesini sağlayarak iskelet yapısını da bozmadan işlevini yerine getirmesi gereklidir. Ayak ve vücut sağlığının korunması amacıyla antropometrik ölçümler yapılıp, ayak anatomisine uygun olmayan ayakkabı kullanımından kaynaklanan problemlerin önüne geçmek ve ayak yapısına uygun ayakkabı kullanabilmek için, Türk ayak ölçülerinin belirlenmesi gerekir. Bu ölçülerin ortaya koyulması, sadece ayak ergonomisi için değil, ayak ile ilişkisi olan diğer endüstriyel ürünlerin tamamı için önemli bir veri oluşturacaktır.

Dünya’ da modern sistemle üretim yapan ayakkabı üreticileri, Amerika ve Avrupa’ da, neredeyse yüz yıl önce ortaya koyulmuş antropometrik ölçü sistemlerine uygun ayakkabı üretmektedir. Türkiye’ de henüz böyle bir ölçü sistemi bulunmadığı için üretimler yurtdışı kalıplarına göre yapılmaktadır.

Ayakkabı modellerinin farklılığı ve ayak şekillerinin uyumu arasındaki ilişki, ayakkabı üretiminde kullanılan kalıpların, ayağın ölçülerine uygun yapılması ile birebir ilgilidir. Türkiye’de üretimi yapılan ayakkabılarda kullanılan kalıplar, Türk Standartları Enstitüsünün belirlediği ve yayınladığı, TSE 5553 no’lu standart olarak kabul edilmiştir (https://intweb.tse.org.tr). Fransız ölçü sistemini referans alarak ayakkabılar yapıldığı için, ayakkabı kullanımında bazı problemler yaşandığı görülmektedir.

Türk halkının ayak yapısına uygun olmayan ölçü sistemine göre üretilen ayakkabıların, kullanıcı kitle tarafından belirtilen problemlerin çözümü için, hem tasarım hem konfor açısından gerekli olduğu bilinmektedir. Geç kalınmış olsa da, Türk insanı ayağının antropometrik yapısının ölçülerek, Türklere ait ölçü sisteminin hayata geçirilmesi önem arz etmektedir. Türkiye’ de üretilen ayakkabıların kullanıcıların ayak yapısına uyumu ve ergonomisi açısından, Türk ayak ölçülerine ve ayak tiplerine

(41)

25 en yakın standartlarda olması, öncelikle ayak ölçüleri ve tiplerinin belirlenmesi ve Türk ayak yapısına uygun bir standart ortaya koyulması gerekmektedir. Türkiye’ de bu alanda standart oluşturmak için akademik çalışma sayısıda yeterli değildir. Türk ayak yapısının belirlenmesine katkı sağlaması amaçlanan bu çalışma ile, ayak ve ayakkabı uyumu açısından doğru numara ve ölçülerin belirlenmesi ve üreticilerinde Türk ayak yapısına uygun ayakkabı üreterek, ayakkabıların ayağa uyumu, ergonomisi, kullanım sırasında yaşanan diğer problemleride en aza indireceği düşünülmektedir. Uygulama sonrası ortaya çıkan sonuçların Türk ayak kalıbı ölçü sistemine de katkı sağlamasıda amaçlanmaktadır.

Bu amaç doğrultusunda aşağıdaki sorulara cevap aranacaktır.

 18-25 yaş arası 38 numara ayakkabı giyen kadınların ayak ölçüleri nelerdir?  18-25 yaş arası 38 numara ayakkabı giyen kadınların ayak tipleri nelerdir?  18-25 yaş arası 38 numara ayakkabı giyen kadınların ayak ölçüleri ile

ayakkabı üretiminde kullanılan ayak ölçü sistemi arasında fark varmıdır?  18-25 yaş arası 38 numara ayakkabı giyen kadınların ayak tipleri arasında fark

varmıdır?

 18-25 yaş arası 38 numara ayakkabı giyen kadınların yaşları ile ayak ölçüleri arasında fark varmıdır?

 18-25 yaş arası 38 numara ayakkabı giyen kadınların boyları ile ayak ölçüleri arasında fark varmıdır?

 18-25 yaş arası 38 numara ayakkabı giyen kadınların kiloları ile ayak ölçüleri arasında fark varmıdır?

1.8. Araştırmanın Önemi

Ülkemizde Türk ayak ölçü sistemi ile ilgili geniş ölçüde bir çalışma yapılmadığı görülmektedir. Türk ayak yapısına uygun bir ölçü sisteminin olması, hem üretici hem de tüketici için önem arzetmektedir. Bu problemin çözümü için antropometri bilimi kullanılarak Türk fiziki yapısının antropometrik ölçülerinin belirlenmesi gerekmektedir. Antropometri, İnsanın vücut ölçümlerinin tespitinde

(42)

26 kullanılmakta, toplumların antropometrik boyutlarının tespitinde pratikliği ile karşımıza genel olarak en çok kullanılan teknik olarak çıkmaktadır (Hıza, 2001: 51).

Zorunlu ihtiyaç olarak ortaya çıkan ayakkabı, zamanla gelişen ve değişen koşullar doğrultusunda önemli tüketim ürünlerinden bir tanesi olmuştur. Gün içerisinde uzun süre kullanılması nedeniyle insan sağlığı üzerinde de doğrudan etkili olabilmektedir. Hem rahat hem de sağlıklı kullanım özelliklerine sahip ayakkabıların üretilmesi ise antropometrik ölçülerin alınması ve doğru ayak numara sistemlerinin tespit edilerek kullanılması ile sağlanabilir. Vücudun bir parçası olan ayakların giysisi ayakkabıdır. Vücuda uygun ölçülere göre yapılması gerekmektedir. Bir bütün olarak bakıldığında ayak dinamik ve hareketli bir yapıya sahiptir. Ayakkabıyı oluşturan parçaların hazırlanmasında kullanılan ölçüler, ayağın formuna ve hareketlerine göre şekil aldığı için, kullanım sırasında dikişlerinde sökülme, ayağın hareketi esnasında zorlanma, sıkma ya da baskı uygulama gibi sorunlara sebep olabilmektedir. Bu sebeplerle birlikte ayak sağlığıda olumsuz etkilenmekte, ayakkabıların kullanım ömrü kısalmakta ve ekonomik olarakta kayıplara sebep olmaktadır.

Vücuda uyumda oldukça etkili olan eklem hareketleri vücut yüzey ölçülerinin belirli oranlarda değişmesine neden olduğu için bu değişim giysi formunu önemli ölçüde değiştirmektedir. Örneğin; statik dirsek ölçüsü ile dinamik dirsek ölçüsü farklı, dirsek ölçüsü belirlenirken kolun dinamik özelliğinin göz ardı edilmesi nedeniyle önemli bir sorundur (Vural vd., 2006: 344). İnsan bedeni için uygulanan “Orantı Kuralı”, insan biçimini ve sanat disiplinindeki temel ölçüyü belirtir. İdeal bir insan ölçüsünden bahsetmek hatalı olabilir. Çünkü her insanın vücudunda ideale uymayan farklılıklar olabilir ve bu farklılıklar o kişinin vücut karakterini yansıtmaktadır. Bundan dolayı “Orantı Kuralı” genel anlamda doğru olsada, farklı kişilere göre değişken niteliktedir. (Hogarth, 1999: 36).

Bunun yanısıra giysilerin vücuda uygun olarak üretilmemesinin bir çok sakıncası vardır. Örnek olarak; bazı giyeceklerin, vücuda baskı yaparak, hareketlerin kısıtlanmasına, çeşitli hastalıklara hatta kazalara sebep olmaktadırlar (Daanenn ve Reffetrsth, 2007: 203). Ayakkabı da vücut giysilerinde olduğu gibi hareket esnasında değişimlere uğrayabileceğinden, hareketliliğide gözönünde bulundurularak doğru

(43)

27 ölçülerle yapılması gerekmektedir. Bu yüzden ayağı oluşturan eklemlerin bulunduğu noktaların doğru belirlenmesi, ölçümlerin doğru noktalardan yapılması ve Türk ayak ölçü sisteminin ortaya koyulması önemlidir. Dünyada kullanılan farklı ayak ölçü sistemleri bulunmaktadır, ancak Türk halkının ayak ölçüleri ile ilgili bugüne kadar yapılmış antropometrik bir standart ölçü sistemi bulunmamaktadır. Türk standartları enstitüsü tarafından, ayakkabı üretiminde kullanılmak üzere 5553 no’ lu standart kabul edilmiştir. Yayınlanan bu standarta göre, Türk ayak yapısına en uygun numaralandırma sistemi olarak seçilen Fransız ölçü sistemi kullanılmaktadır. Günümüze kadar Cumhuriyet sonrası Türk insanının antropolojik yapısının incelenmesi üzerine çalışma geniş ölçüde yapılmamış olmakla birlikte, “Türkiye genelini kapsayan ilk araştırma, Mustafa Kemal Atatürk’ün direktifiyle, Afet İnan ve Şekvet Aziz Kansu’nun önderliğinde İstatistik Umum Müdürlüğü ve pek çok kurumun katılımıyla 1937 yılında 64 bin yetişkin kadın ve erkek üzerinde gerçekleştirmiştir (İnan, 1947:75).”

Türkiye’ de ayakkabı üretimi yapan firmaların tamamı, kalıp ve taban üreticilerinin çıkardığı ölçülere göre ayakkabı yapmaktadır. Kalıp üreticileri sezon içerisinde kullanılacak olan kalıp modellerini yurdışı modellerine göre belirledikleri için, kalıpların çoğuda yurtdışından gelmektedir. Bu nedenle kalıpların çoğunluğu Fransız ayakkabı ölçü sistemine göre üretilmektedir. Farklı ülkelerin ayak ölçülerine uygun olarak hazırlanan kalıplar ile üretilen ayakkabıların kullanılması ise başta Türk ayağına uygun olmayışı gibi çok farklı problemlerin yaşanmasına sebep olabilmektedir. Özellikle ayak ve iskelet sistemi sağlığı açısından, ayak anatomisini ve vücut postürünü bozmayacak bir ölçü sistemi geliştirilerek üretimde kullanılması gereklidir. Ayrıca tüketici tercihlerinin ve problemlerinin belirlenerek uygun ayak ölçülerinde hazırlanan kalıplar ile ayakkabı tasarımları yapılmalıdır.

Şu an Türkiye’ de kullanılan ayakkabı kalıplarında, Türk ayak yapısına göre ölçülendirilmiş, ayak ergonomisi ve anatomisine uygun bir sistem geliştirilebilmiş değildir. Tüm bu etkenler doğrultusunda çalışmada 38 numara ayakkabı giyen 18-25 yaş arası üniversite öğrencisi kadınların ayak ölçülerinin belirlenmesi ve daha sonra yapılacak araştırmalara örnek teşkil ederek katkı sağlaması açısından önemlidir.

(44)

28 II BÖLÜM

2.1. Araştırmanın Modeli

18-25 yaş arası üniversite öğrencisi kadınların ayak ölçülerini belirlemek amacıyla yürütülen çalışmada deneme öncesi modeller içerisinden, tek grup son-test modeli kullanılmıştır. Bu model neden sonuç ilişkilerini belirlemek için doğrudan araştırmanın kontrolü altında gözlenmek istenen verilerin üretildiği araştırma modelidir. Tarama modelinde varolan durum gözlenirken deneme modelinde gözlenmek istenenlerin araştırılması söz konusudur. Deneme modelinde araştırma denenceler olarak ifade edilen amaçlarla aslında olayların nedenleri sınanmış olur. Böylece kuram geliştirmek için bir adım atılmış olur (Karasar,1984,92).

Problemin birinci safhası problemin tarif ve tahlil edilmesi, bilgilerin toplanmasıdır. İkinci safhada çözüme götürecek bir veya daha fazla hipotezlerin kurulması ve bunları doğrulamak için her birinden ayrı ayrı çıkarılan sonuçları karşılaştırılması vardır (Yıldırım,1966,76).

2.2. Evren ve Örneklem

Bu araştırmanın evrenini Konya Selçuk Üniversitesi’nde öğrenim gören 38 numara ayakkabı giyen ve 18-25 yaş aralığındaki kız öğrenciler oluşturmaktadır. Örneklemini ise 38 numara ayakkabı giyen, 18-25 yaş arası rastlantısal olarak seçilen ve araştırmaya gönüllü olarak katılan 401 kız öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmaya katılanların belirlenmesinde Basit Olasılıklı Örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Basit rastgele örnekleme de denilen tesadüfi örneklemede, evrendeki öğelerin her olası birleşiminin, örneklem içinde yer alması için eşit bir ihtimali vardır (Baltaci, 2018, 240).

Örneklem, belli kurallara göre, belli bir evrenden seçilmiş ve seçildiği evreni temsil yeterliği kabul edilen küçük kümedir. Araştırmalar çoğunlukla örneklem kümeler üzerinde yapılır ve elde edilen sonuçlar ilgili evrenlere genellenir (Karasar, 2005, s.110-111).

(45)

29 Ana kitle arasından ana kitleyi temsil edebilecek olan daha küçük kümeye örnek olay denir. Ana kitleyi oluşturan tüm elemanlara ulaşmanın mümkün olmadığı durumlarda örneklem almaya ihtiyaç duyulur. Örneğin, ana kitle tüm Türkiye’deki üniversite öğrencileri ise, örnek olayda her ilden belli sayıda öğrenci alınarak oluşturabilir. Örneklem aynı zamanda alt küme gibi tanımlanabilir. Örnek olay seçiminde önemli olan ana kitleyi iyi temsil etmesi, geçerlilik ve güvenilirlik seviyesinin yüksek olmasıdır (Padem, 2012: 63 ).

Örneklem büyüklüğünü saptamak için kullanılan bazı formüller şunlardır (Özdamar, 2003, s.116-118):

N: Evren birim sayısı, n: Örneklem büyüklüğü

P: Evrendeki X’in gözlenme oranı, Q (1-P): X’in gözlenmeme oranı Z : = 0.05, 0.01, 0.001 için 1.96, 2.58 ve 3.28 değerleri

d= Örneklem hatası = Evren standart sapması

t,sd= sd serbestlik dereceli t dağılımı kritik değerleridir (sd=n-1). t,sd kritik

değerleri sd= n-1 5000 olduğunda Z değerlerine eşit alınabilir.

Selçuk Üniversitesi merkez yerleşkesinde öğrenim gören 13.182 kız öğrenci bulunmaktadır. Evren üzerinden hesaplama yapıldığında,

n=1293 örneklem sayısı ortaya çıkmaktadır.

Evreni oluşturan Selçuk Üniversitesi merkez yerleşkede öğrenim gören kız öğrenci sayısı tespit edilmiştir. Ancak 38 numara ayakkabı giyen ve 18-25 yaş aralığındaki öğrenci sayısı tam tespit edilemediği için, evren sayısı üzerinden

(46)

30 örneklem sayısı hesaplanmış ve rastgele seçilen 401 kişi sayısının örneklemi yansıttığı varsayılmıştır.

2.3. Sayıltılar

 Araştırmada ayak ölçülerinin tespit edilmesi için kullanılan yöntem ve tekniklerin yeterli olduğu varsayılmıştır.

 Ayak tiplerinin belirlenmesinde kullanılan yöntem doğrudur. 2.4. Sınırlılıklar

 Araştırma 38 numara ayakkabı giyen öğrenciler ile sınırlandırılmıştır.  Araştırma Selçuk Üniviersitesinde öğrenim gören kadın öğrenciler ile

sınırlandırılmıştır.

Araştırma 18-25 yaş aralığı ile sınırlandırılmıştır. 2.5. Veri Toplama Tekniği

Araştırmanın kavramsal çerçevesinin oluşturulmasında literatür taraması yapılmıştır. Konu ile ilgili kütüphane ve veri tabanlarında yer alan kitap, tez, yerli ve yabancı makale, konferans notları ve sempozyum bildirileri taranmıştır. Araştırmanın uygulama kısmında Konya Selçuk Üniversitesi’nde öğrenim gören 38 numara ayakkabı giyen, 18-25 yaş arası kadınlardan rastgele seçilen denekler üzerinde iki farklı veri toplama tekniği kullanılmıştır. Birinci aşamada ayak ölçme aleti ile ayak numaraları ölçülmüştür. İkinci aşamada araştırmacı tarafından geliştirilen ayak ölçme şablonu üzerinde mezura yardımıyla ölçüler alınmış ve ayak ölçme şablonu üzerindeki alana demografik durum ve ayak ölçüleri kaydedilmiştir. Ayrıca ayak tiplerini belirlemek amacıyla ayak ölçüm şablonu üzerindeki veriler kullanılmıştır.

İnsan vücudu oranları konusunda fiziki antropologlar, anatomistler, ressam ve heykeltraşların yanında, teknologlar ve biyomedikal mühendisler çalışmaktadırlar. Bu çalışmalarda fiziki antropoloji tekniklerinden “Antropometri” kullanılmaktadır. Antropometri uygulamaları için uluslararası bazı sabit antropolojik noktalar tespit

(47)

31 edilmiştir. Standardizasyon için bu noktaların tüm araştırmacılar tarafından kullanılması gerekmektedir (Yıldırım, 1988: 77).

Araştırmaya katılan 18-25 yaş arası kız öğrencilerin ayak yapısını ortaya koyabilmek için, araştırmaya katılan her bir kişiden yaş, boy, kilo ve ayak numarası, bilek topuk, üst kontürpiye, milo, tarak çevresi olmak üzere 4 farklı noktadan ayak ölçüsü olmak üzere toplam 7 adet ölçüm alınmıştır. Araştırmaya katılan kişilerin ayak ölçülerininin belirlenmesinde üç ölçüm aracı kullanılmıştır.

a) Ayak Ölçüm Cetveli: Ayakkabı satışı yapanların ayak numarasını belirlemesine yardımcı olmak için üretilmiş ayak ölçüm cetveli.

b) Ayak Ölçü Şablonu: A4 kağıt üzerine, ayak uzunluğu, ayak genişliği, tarak noktaları (milo başları), parmak noktaları ve taban şeklinin, santimetre ve inch ölçü birimlerinin birebir ölçeklendirilerek aktarılması ile oluşturulmuş ayak ölçü skalası.

c) Ayakkabı mezurası: Bir yüzeyinde milimetre diğer yüzeyinde punt numaralandırma sistemi basılı olan, 60 cm uzunluğunda, 1 cm genişliğinde ölçüm aracı.

Ayak ölçüsü alınması esnasında deneğin ayakları vücut yükünü taşımadığı bir oturma pozisyonunda, ayak bileği ve diz kapağından aşağısı yere 90 derece açı olacak biçimde bir sandalyede oturur vaziyette TS ISO 9407’ de bildirildiği gibi ayakta çorap giyili şekilde ölçüm alınmıştır (Şekil 7).

(48)

32 Şekil 7. Ayak ölçüsü alınırken oturma pozisyonu

Fotoğraf No 24: Ayak ölçüm cetveli üzerinde numara belirleme

İlk önce denek oturur vaziyette iken, ayağı ayak numarası belirleme aletine bastırılarak ayak numarası tespit edilmiştir. Belirlenen numara ayak ölçüm şablonu üzerine kaydedilmiştir.

(49)

33 Fotoğraf No 25: Ayak ölçüm tablosu üzerinde numara doğrulama

Deneklerden ölçüler alınmak üzere, inch ve milimetre cetveli birebir kullanılarak, ayak uzunluğu, ayak genişliği, tarak noktaları (milo başları), parmak noktaları ve taban şeklinin ölçülerinin işaretlendiği bir ölçek şablonu geliştirilmiştir. A4 kağıdına oluşturulan ölçüm cetveline ayak bastırılarak, ayak ölçüsü doğrulanmıştır.

Fotoğraf No 26: Tarak çevresinden milo ölçüsünün tespiti

Ölçüm şablonuna ayak bastırılarak, ayak numarasına denk gelen noktalardan tarak milo çevresi genişliği mezura yardımı ile ölçülmüştür.

(50)

34 Fotoğraf No 27: Kontürpiye çevresi ölçüsünün tespiti

Ölçüm şablonuna ayak bastırılarak, kontürpiye çevresi mezura yardımı ile ölçülmüştür.

Fotoğraf No 28: Topuk bilek çevresi ölçüsünün tespiti

Ölçüm şablonuna ayak bastırılarak, topuk bilek çevresi mezura yardımı ile ölçülmüştür.

(51)

35 Bu ölçüler TS 5553 (1998) ve TS ISO 9407 (2001)’ de belirtildiği gibi ayak mm, boy ölçüsü cm, ağırlık ölçüsü kilogram olarak kayıt edilmiştir. Deneklerin ayakları üzerinden alınan tüm ölçüler aşağıda sırasıyla açıklanmıştır.

1. Ayak Boyu (Ayak Numarası) : En uzun ayak parmağı ile topuğun arka noktası arasında kalan mesafesi.

2. Tarak Çevresi (Milo) : Birinci ayak parmağı ile beşinci ayak parmağı metatarsophalangeal eklemlerin (ayak parmaklarının tarak noktasında büküldüğü eklemler) en dış noktasından geçen çevresinin ölçüsü.

3. Konturpiye (Ayak Kubbesi) : Ayağın altında bulunan boşluk ile üstünde bulunan en tepe noktasını çevreleyen ölçü.

4. Bilek -Topuk : Dizin alt kısmı ile ayağın birleştiği noktadaki bilek kıvrımının en orta noktası ile topuğun arka noktasının yer ile temas ettiği noktalardan geçen çevre genişliği ölçüsü.

5. Boy: Kişinin ayakta dik konumda dururken zeminle temas ettiği nokta ile başın en üst noktası arasındaki mesafe.

6. Ağırlık : Kişinin iki ayağı yere basılı dik bir vaziyetteyken, ceket, mont gibi dış giyecekleri ve ayakkabısı olmadan ölçülen vücut ağırlığı.

Ayak tiplerini belirlemek amacıyla üç farklı ayak tipi kullanılmıştır.

Tip 1 Tip 2 Tip 3

Ayak ölçme şablonu üzerine yerleştirilen ayak tipleri doğrultusunda, katılımcıların ayak tipleri incelenerek uygun olan ayak tipine işaretleme yapılmıştr.

Şekil

Şekil 1. Ayak Bölgesi Kemikleri (Megep, 2011: 4).
Şekil 3. Düz zeminde yük dağılımı
Tablo 1 Fransız Sisteminde Kadın Ayakkabı Numaraları
Tablo 2 Mondopoint Ölçü Sistemi
+7

Referanslar

Outline

Benzer Belgeler

Amaç: Bu çalışma çocuk acil ünitesine başvuran 0-18 yaş arası akut zehirlenme olgularının incelen- mesi amacıyla tanımlayıcı olarak gerçekleştirildi.. Gereç ve

Ancak mevcut patolojinin beynin diğer bölümlerini de etkilemesi nedeniyle motor bozukluğa sıklıkla epilepsi, görme ve işitme bozuklukları, oral motor fonksiyon

Yeniden Yayınları; 2006. EriĢim adresi: www.forteachersthedynamicsangerin children.htm 308. Preventing violence in youth. Canadian Medical Association Journal. YaĢam

Tablo 111:Futbolcularda cinsiyet ve yaş kategorisine göre besin öğelerini tüketim durumu

4.9 Hashimoto tiroiditine eşlik eden hastalıklar 32 6.1 Otoimmün tiroiditli vakaların tiroid otoantikor durumunun değerlendirilmesi 43 6.2 Otoimmün tiroiditi olan ve

Bunlara ek olarak öğrencilerin sosyal medya araçlarını nasıl anlamlandırdıkları, sosyal medyadaki paylaşımlarının içerikleri, nasıl paylaşımlardan

Çocuklar İçin Kişilik Ölçeği’nin faktör ve alt testlerinin, 12-18 yaş grubu çocuklarının cinsiyet ve yaşa göre farklılıkları ve ölçeğin iç

Araştırma sonucunda elde edilen bulgulara göre 14-18 yaş grubu ergenlerin babasının eğitim durumu ile Benmerkezcilik Ölçeği benlik odağı alt boyut puanları