Cumhuriyet Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi
Cilt: 9 Sayı: 2 2006
Bu çalışma, Türk Pedodonti Derneği 12. Ulusal Kongresi Poster Oturumunda sunulmuştur (27-31 Mayıs 2001, BODRUM-MUĞLA). *
Başkent Üniversitesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Pedodonti Anabilim Dalı, ANKARA. **Hacettepe Üniversitesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Pedodonti Anabilim Dalı, ANKARA.
111 ALT DAİMİ KESİCİ DİŞLERDE TALON TÜBERKÜLÜ:
İKİ NADİR OLGU SUNUMU
TALON CUSP IN MANDIBULAR PERMANENT INCISOR TEETH: REPORT OF TWO RARE CASES
Tahsin DEMİR* Meryem UZAMIŞ** Seval ÖLMEZ**
ÖZET
Talon tüberkülü süt ve daimi dişlerde, üst ve alt ön dişlerin mine sement sınırında veya singulum bölgelerinde görülen tüberkül benzeri yapıdaki nadir bir dental anomalidir. Bu olgu sunumunda alt ön daimi kesici dişlerde görülen iki ayrı talon tüberkülü rapor edilmektedir. Talon tüberküllerinden biri alt sağ daimi kesici dişte görülürken, alt sol daimi dişin konjenital eksikliği bulunmaktadır. Diğer talon tüberkülü ise alt sol daimi kesici diştedir ve diğer çeşitli dental anomalilerle birlikte izlenmiştir.
Anahtar kelimeler: Talon tüberkülü, daimi dişlenme dönemi
SUMMARY
Talon cusp is an uncommon dental anormaly refering to an accesory cusplike structure projecting from the cingulum area or cementoenamel junction of the maxillary or mandibular anterior teeth in the primary and permanent teeth. This report presents two rare cases of talon cusp in mandibular permanent incisor teeth. One of them was seen on the right mandibular permanent central incisor and the left mandibular permanent central incisor was congenitally missing. The other one was observed on the mandibular left permanent central incisor associated with other odontogenic abnormalities.
Key words: Talon cusp, permanent dentition
GİRİŞ
Talon tüberkülü, süt ve daimi dişlenme
dönemlerinde üst veya alt ön dişlerin singulum
bölgesinde, nadir olarak görülen bir dental bozukluktur.1,2
Bu tüberküller şekil olarak kartal pençesine benzediği
için “talon tüberkülü” terimi kullanılmaktadır.2 Ancak ön
dişlerin lingual yüzeylerinde görülen singulum
çıkıntılarına talon tüberkülü denilebilmesi için tüberkülün en azından mine-sement sınırından kesici kenarın yarısına
kadar uzanması gerekir.3,5 Mine, dentin ve zaman zaman
da pulpa dokusu da içeren talon tüberkülünün etiyolojisinde çevresel ve genetik faktörlerin etkili olduğu
iddia edilmektedir.4,6
Rubinstein-Taybi, Mohr, Sturge-Weber gibi
sendromlarla birlikte görülebildiği gibi çeşitli dental
anomalilerle birlikte de görülebilir.3,4,7-9
Talon tüberkülü en çok üst kesicilerde ve
genellikle de üst yan kesici dişlerde görülür.5,10-12 Alt
ön kesici dişlerde ise çok nadir olarak bildirilmiştir.4,5,13
Bu olgu bildiriminde, alt ön kesici dişlerde görülen iki
talon tüberkülü olgusu sunulmuştur.
OLGU 1
9 yaşındaki erkek hastanın kliniğimize
başvurduğunda erken karma dişlenme döneminde olduğu gözlendi. Alt sağ kesici dişin lingual bölgesinde sınırları belirgin, servikal bölgeden insizal bölgeye kadar uzanan “T” şekilli tüberkül görüldü (Resim 1).
Cumhuriyet Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi
Cilt: 9 Sayı: 2 2006
112
Yapılan ölçümlerde, tüberkülün insizo-servikal boyutu 7mm, mezio-distal boyutu 4mm ve labio-lingual boyutu 3 mm bulundu. Tüberkülün uç kısmı yuvarlak hatlı olduğundan hastada konuşma ve çiğneme fonksiyonları sırasında herhangi bir rahatsızlığa sebep olmadığı öğrenildi. Ayrıca ilgili dişin labial yüzeyinde derin bir yarık varlığı gözlendi.
Radyolojik değerlendirme sonucunda ters “V” şeklinde radioopak yapı gözlendi (Resim 2). Ayrıca hastanın alt sol daimi orta keserinin ise konjenital olarak eksik olduğu tespit edildi.
Resim 2. Alt sağ orta kesici dişe ait talon tüberkülünün radyolojik
görünümü
OLGU 2
13 yaşındaki erkek hastanın kliniğimize
başvurduğunda daimi dişlenme öneminde olduğu gözlendi. Alt sol orta kesici dişin lingual bölgesinde sınırları belirgin, servikal bölgeden insizal bölgeye kadar uzanan “T” şekilli tüberkül görüldü (Resim 3). Yapılan ölçümlerde, tüberkülün insizo-servikal boyutu 6.5 mm mezio-distal boyutu 3.5 mm ve lalio-lingual boyutu 3.5 mm olarak bulundu. Tüberkülün konuşma
ve çiğneme fonksiyonları sırasında herhangi bir rahatsızlığa sebep olmadığı öğrenildi.
Radyolojik değerlendirme sonucunda ters “V” şeklinde radioopak yapı gözlendi (Resim 4). Ayrıca bu hastanın da alt sağ daimi orta kesici dişinde ise şekil bozukluğu bulunduğu tespit edildi.
Resim 3. Alt sol orta kesici dişe ait talon tüberkülünün klinik
görünümü
Resim 4. Alt sol orta kesici dişe ait talon tüberkülünün radyolojik
Cumhuriyet Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi
Cilt: 9 Sayı: 2 2006
113
TARTIŞMA
Talon tüberkülü, diş gelişiminin morfodiferansiasyon aşamasında oluşan nadir bir odontojenik anomalidir. Özellikle üst dişlerde sıklıkla görülen talon tüberkülü, alt
dişlerde nadir olarak bildirilmiştir. Hedge13 literatürde
sadece 8 alt daimi kesici dişte talon olgusunun bildirildiğini rapor etmiştir.
Talon tüberkülü çeşitli dental anomalilerle birlikte
görülebilir.7,14 Bildirilen 1. olguda üst sağ sol 2. küçük
azılar, alt sağ 2. küçük azı ve alt sol orta kesici dişin konjenital eksikliği; 2. olguda ise damak dudak yarığı ile birlikte alt sağ orta kesici dişin şekil bozukluğu gözlemlenmiştir.
Talon tüberküllerinin erken dönemde teşhisi
önemlidir. Tüberkül ile dişlerin birleşim bölgelerindeki derin yarıkların varlığı çürük riskini arttırmaktadır. Bu
nedenle yarıkların uygun restoratif materyallerle
kapatılması uygun olur. Geç teşhis edilen olgularda, bu bölgelerde hızlı ilerleyen diş çürükleri endodontik ve periodontolojik problemleri de beraberinde getirmektedir.
Özellikle insizo-servikal boyutu fazla üst dişlerde bu tüberküller oklüzyonda erken temaslara sebep olmaktadırlar. Ancak alt dişlerde bu sorunlar olgumuzda da olduğu gibi görülmemektedir.
Radyolojik değerlendirmede talon tüberkülünün
pulpa dokusu içerip içermediği tam olarak
gözlemlenememektedir. Bu nedenle okluzyonun
engellendiği durumlarda temasların ortadan
kaldırılması için reaksiyoner dentin yapımına izin verecek 6-8 haftalık sürelerle kademeli olarak aşındırma yapılması ve hassasiyet giderici ajanların uygulanması önerilmektedir.
KAYNAKLAR
1. Mellor JK, Ripa LW. Talon cusp: A clinically significant
anomaly. Oral Surg 1970; 29: 225-28
2. Hattap FN, Yassin OM, Al-Nimri KS. Talon cusp in permanent
dentition associated with other dental anomalies: Review of literature and reports of seven cases. J Dent Child 1996; 63: 368-76
3. Mader CL. Talon cusp. J Am Dent Assoc 1981; 103: 244-6 4. Davis PJ, Brook AH. The presentation of talon cusp; diagnosis,
clinical features, associations and possible aetiology. Br Dent J 1986; 160: 84-8
5. De Sousa SMG, Tavano SMR, Bramente CM. Unusual case of
bilateral talon cusp associated with dens invaginatus. Int Endodon J 1999; 32: 494-8
6. Rantanen AV. Talon cusp. Oral Surg 1971; 32: 398-400 7. Gardner DG, Girgis SS. Talon cusp: A dental anomaly in the
Rubinstein-Taybi syndrome. Oral Surg 1979; 47: 519-21
8. Baker MA. Dental and oral manifestations of Rubinstein-Taybi
syndrome: Report of case. J Dent Child 1987; 54: 369-71
9. Goldstein E, Medina JL. Mohr syndrome or oral-facial-dijital II:
Report of two cases. J Am Dent Assoc 1974; 89: 377-82
10. Hattab FN, Yassin OM, Al-Nimri KS. Talon cusp-clinical
significance and management: Case reports. Quintessence Int 1995; 26: 115-20
11. Shafer WG, Hine MK, Levy BM. A textbook of oral pathology.
4 th ed. Philadelphia: WB Saunders; 1983. p. 40-1
12. Myers CL. Treatment of talon cusp incisor: Report of two rare
case. J Dent Child 1980; 47: 119-21
13. Hedge S, Ashok Kumar BR. Mandibular talon cusp: Report of
two rare cases. Int J Paediatr Dent 1999; 9: 303-6
14. Natkin E, Pitts DL, Worthington P. A case of talon cusp
associated with odontojenic abnormalities. J Endod 1983; 9: 491-5
Yazışma Adresi:
Dr. Dt. Tahsin DEMİR Başkent Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti Anabilim Dalı 11. Sokak No: 26
06490 Bahçelievler / ANKARA
Tel: 0 312 2151336 Faks: 0 312 2152962