• Sonuç bulunamadı

Basın Açıklaması

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Basın Açıklaması"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Cilt: 56 Sayı: 668 Mühendis ve Makina

9

Cilt: 56

Sayı: 668

8

Mühendis ve Makina

Basın açıklaması

Ülkemiz topraklarının, sanayinin ve barajların büyük kısmı aktif deprem kuşağının üzerinde yer almakta; ancak deprem çok disiplinli bir mühendislik,

mimarlık, şehir plancılığı alanı

olma-sına karşın bu disiplinler rant uğru-na dışlanmaktadır. 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi sonrasındaki “yapı denetimi” düzenlemelerinde kamusal denetim alanı ticarileştirilmiş, katılım-cılığı ve meslek odalarının önerilerini dışlayan yaklaşım tamamen egemen olmuştur. Yapı Denetim Yasası’nda

kamu yapıları denetim dışı tutulmuş ve

TMMOB’ye bağlı ilgili Odaların yasa ve yönetmeliklerce tanınmış görevleri içinde bulunan mühendislik, mimarlık

hizmetlerinin mesleki yeterlilik, eğitim, belgelendirme, denetleme gereklilikleri

dışlanmıştır. Bu durum ile Gezi Parkı Direnişinin ardından TMMOB’ye bağlı Odaların mesleki denetim yetkilerinin kısıtlanmaya çalışılması birbiriyle iliş-kili neoliberal bir politika hedefidir. Planlama, mühendislik, mimarlık, yapı-laşma ve denetime ilişkin sistemik so-runları yansıtan ve yüzyılın afeti olarak

da anılan 1999 Marmara Depreminden

hiçbir ders alınmadığı; Deprem Şurası,

Ulusal Deprem Konseyi gibi oluşumla-rın devre dışı bırakılması ile, 2011 yılı sonundaki Van Depremi sonucu oluşan sosyal yıkım tablosu ile, yeni mevzuat düzenlemeleri, rant eksenli kentsel

dö-nüşüm programları ve bütün ülkenin imara açılması ile tekrar tekrar ortaya

çıkmıştır.

2011 yılındaki Kanun Hükmünde

Ka-rarnameler (KHK) ile Çevre ve

Şe-hircilik Bakanlığı yerel yönetimlerin

17 AĞUSTOS 1999 MARMARA DEPREMİNDEN VE SONRAKİ

DEPREMLERDEN RANT UĞRUNA DERS ÇIKARTILMAMAKTA,

SOSYAL AFET VE YIKIM TEHLİKESİ ARTMAKTADIR

Oda Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ekber Çakar, "17 Ağustos 1999 Marmara Depreminin 16. yılı ve yapı

denetimi" üzerine 17 Ağustos 2015 tarihinde bir basın açıklaması yaptı.

yapı, ruhsat vb. yetkilerini de üstlenmiş, TOKİ’ye çok özel yetkiler verilmiş, “kentsel dönüşüm” iktidarın elinde mer-kezileştirilmiş, TMMOB’nin merkezi vesayete tabi kılınması istenmiştir. Aynı KHK’ler ile bütün ülke imara açılmış, Yapı Denetimi Yasası’nda denetim dışı yapıların sayı, tür ve dağılımında önem-li değişikönem-likler yapılmış, yasanın dene-tim kapsamı daraltılmış, denedene-timsiz ya-pılaşmanın sınırları genişletilmiştir.

Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı’da (UDSEP 2012–2023) aynı

kapsamdaki yeni mevzuat ve uygulama sistemine dair önemli ipuçları sunmuş-tur. Neoliberal serbestleştirme politika-larında önemli bir yer tutan “kamu-özel

sektör işbirliği” yöntemi ile deprem

gibi kompleks ve tamamen kamusal düzlemde olması gereken bir alanın özel sektöre terk edilmesi doğrultusun-da yeni adımlar öngörülmüş, bölgesel

kalkınma ajanslarına depremle ilgili

sorumluluk verilmiştir.

“Serbestleştir-me, özelleştir“Serbestleştir-me, sivil toplumu güçlen-dirme ve yerelleşme” bağlamlı, kamu

kaynaklarını ve kamu erkini ayrıcalıklı biçimde kullanan, yasama-yargı dene-timini dışlayan, özel sektör ve uluslara-rası sermaye kuruluşlarıyla iç içe olan bu ajansların, yerel kaynaklar ile kent-leşme-yapılaşma alanını sermayeye na-sıl sunacağı önümüzdeki yıllarda daha net olarak görülecektir. TMMOB’nin tüm uyarılarına karşın, mühendislik, mimarlık uygulama, hizmet ve örgüt-leri bu “strateji” belgesinde de dışlan-mıştır.

Onuncu Kalkınma Planı’nda da “Kent-sel dönüşümün doğurduğu değer artış-larından kamuya kaynak sağlanması”

ve “Özel sektör tarafından geliştirilen

kentsel dönüşüm proje sayısının artı-rılması” amaçlanmıştır. Planda ayrıca,

“teknik müşavirlik firmalarının inşaat

sektörünün tüm üretim süreçlerinde ve kamu-özel işbirliği projeleri ile kent-sel dönüşüm gibi alanlarda daha etkin faaliyet göstermeleri temin

edilecek-kısmı 20 yaş üzeri konutlardan oluş-makta, yarıya yakını oturulamaz ve depreme karşı güçlendirilmesi gerekir durumdadır. Bu noktada yapı

deneti-mi konusu birinci derecede önem

ta-şımaktadır. Ancak bu konu, afet, risk,

kentsel dönüşüm, imar, kamu arazileri

kavramlarını da içeren mevzuat deği-şiklikleri ile kentlerden başlayarak tüm ülke topraklarını yeni sermaye birikimi politikaları kapsamında kâr-rant unsuru haline getirilerek istismar edilmektedir. Yargı kararlarına karşın tüm plan ve dönüşümlerle kentlerimiz, kırlarımız, kıyılarımız, ormanlarımız ve tüm doğal çevremiz yoğun rant projeleri ablukası altındadır. Hemen her ölçek için kulla-nılan dönüşüm kavramı, bugün finansal olarak “arazi geliştirme” anlamında kullanılmaya başlanmış, özellikle pey-zaj alanları olan bölgelere rant amaçlı yönelim artmıştır.

Depremlere karşı bütünlüklü önlemler ve sağlıklı, insanca bir yaşam ve çevre için, mevcut Yapı Denetim Yasası’nın öngördüğü, ticari yanı ağır basan yapı denetim şirketi ve planda öngörülen teknik müşavirlik şirketi modeli yeri-ne, uzmanlık ve etik niteliklere sahip

yapı denetçilerinin etkinliğine dayalı, meslek odalarının sürece etkin katılı-mını sağlayacak yeni bir planlama,

tasarım, üretim ve denetim süreci modeli benimsenmelidir. Bu noktada

uyarıyoruz: Yapı denetimi uygulama-sını yönlendiren kararlar ve ilgili tüm mevzuatın, TMMOB ve bağlı Odalar, üniversiteler ve ilgili kesimlerin katı-lımıyla düzenlenmemesi durumunda ülkemizi yeni büyük sosyal afetler, sosyal yıkımlar beklemektedir. Dep-remlere karşı önlemler bütünlüğü, gü-venli yapılaşma ve halkın kent ve çevre hakkı için neoliberal piyasacı yakla-şımlar reddedilmelidir.

Ali Ekber ÇAKAR

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı tir” denilerek mühendislik, mimarlık

hizmetlerinin kamusal niteliğinin özel sektör lehine tasfiyesi açık bir şekilde yer almıştır.

Onuncu Plan, “yaşam mekânlarının

ekonomik gelişme ve rekabetçiliği destekleme”ye tabi kılınmasını

hedefle-miştir. “Batıdan doğuya ve gelişmekte

olan ülkelere kayan üretim yoğunluğu ile uluslar üstü boyut kazanan yer se-çimleri ve şehirlerin rekabetçiliğini öne çıkaran yeni bir bölgesel gelişme ve şehirleşme” yaklaşımı “kentsel imaj yönetimi ve markalaşma” ile

cilalan-mıştır. Planın mantığı, “kentsel

dönü-şüm ihtiyacının büyüklüğüyle ortaya çıkardığı iş hacmi” yaklaşımıyla

belir-lenmiştir. Plan, “meslek örgütleri,

oda-lar, STK’lar ve özel sektör örgütlerinin hizmet kapasitelerinin geliştirilmesi ve kendi aralarındaki ağ yapılarının güçlendirilmesi” belirlemesiyle bu

ku-ruluşların yeni sermaye birikimi-rant politikalarına tabi kılınmasını da hedef olarak belirlemiştir. Plan, doğal afetler konusunu, iktidar ve sermaye çevrele-rinin sınırsız kâr-rant amacına tabi kıl-mıştır.

İktidar, birçok kez değiştirdiği İmar

Ya-sası ve Yapı Denetimi YaYa-sası’nda

yap-tığı değişikliklerle, Afet Riski Altındaki

Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Yasa’nın devamı niteliğindeki

düzen-lemelerle, Yapı Denetimi Uygulama

Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılması-na Dair Yönetmelik ve Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile; yapı

üretim ve denetim sürecindeki mühen-dislik-mimarlık projeleri arasındaki bağları bilimsel-teknik gerekliliklerden koparmakta, bu hizmetlerin kamusal niteliğini teknik müşavirlik kuruluşları aracılığıyla büyük ve büyümesi istenen sermaye güçleri lehine tasfiyede yeni adımlar atmaktadır.

Türkiye’deki yapı stokunun büyük bir kısmı ruhsatsız ve kaçak, büyük bir

Referanslar

Benzer Belgeler

23 Ağustos Cumartesi günü 18:00 sularında Sinop hükümet meydanında nükleer santrala karşı basın açıklaması yapan 33 ki şi gözaltına alındı.. Gözaltına

Pikniğe, BDP Şırnak İl Başkanı Baki Katar, BDP Cizre İlçe Başkanı Mehmet Atabilen ve BDP İlçe yöneticileri, BDP'li Şırnak Belediye Başkan Vekili Faik Saltan,

Metin içindeki birinci derece başlıklar büyük harf bold, ikinci derece başlıklar büyük harf normal, üçüncü derece başlıklar sözcük ilk harfleri büyük olmak

Bu çalışma için toplanan ancak ilk on sıralaması yapıldığından Tablo 2 ve Tablo 3’te yansıtılamayan verilere göre, 2000-2019 yılları arası 20 yıllık dönemde

Bilgi kaynaklarının düzenlenmesi ve erişime sunulmasına yönelik olarak geliştirilen ve Anglo- Amerikan Kataloglama Kuralları 2 (Anglo-American Cataloging Rules 2 - AACR2)’nin

Benim için, galiba önce bir baba, sonra bir ağabey ve daha sonra da öğretmendi.. Seni çok özleyeceğim

ÜNAK’05 toplant›s›n›n aç›l›fl›nda sunulan “ULAKB‹M ve Ulusal Bilgi Hizmetleri” bafll›kl› bildiri incelendi¤inde ULAKB‹M Cahit Arf Bilgi Merkezi

BDP Malatya İl Örgütü tarafından PKK'li ve PAJK'lı tutsaklar tarafından PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın sağlık, güvenlik ve özgürlük ko şullarının sağlanması ile