Mevlânâ Celâleddin Rumi
Bambaşka bu gün: çifte güneş var gökte; Benzersiz gün, eşsiz bir gün işte...
Müjdem var, ey sevgililer - aşk günü, gök Binlerce çiçekle şarkılar dökmekte.
Ben, ben değilim. Bir ân, ben olsaydım ben Dünyayı kırar, ezip geçerdim tümden... Aşkım ile birleşip o olsaydım ben, Benlik bir ağaçtır ya - sökerdim kökten. Umman gibi aşk: derin, sınırsız, uludur; Başlangıcı meçhul, sonu hep sır doludur. Canlar boğulur, çünki - umut verse bile İlk dalgalar - umman tümden korkuludur. Bak, işte, bu dilden ayrı dil var bende; Yer başka cehennemden cennetten de... Özgürse gönül, apayrı bir canda yaşar.
Her tertemiz inci, başka bir madende. Toprak da değilsin, su da - sen bambaşka: Balçık dünyadan öte - erdin aşka...
Can bengisudur. akar; beden bir arktır; Sen hem suya kaldın ilgisiz, hem ark’a. Sunmuştu bir ay yüzlü güzel dün gece düş: Ballar balı ağzı... ince siması gümüş;
Bir taze gül üstünde şekerler coşkun - Yahut da kamışlıktan bir gül büyümüş. Bir gün şu çiçekli dal, dolar meyvayla; Bir gün döner istek adlı şahin, avla... Aşk imgesi, şimdi, bir gelip gitse bile, Bir gün gelir... artık hiç gitmez - asla!
MART 1 9 9 5 ■ SAYI: 2 5 7 35
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi