• Sonuç bulunamadı

Mozaikleriyle ünlü Kariye Camii

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Mozaikleriyle ünlü Kariye Camii"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Mozaikleriyle ünlü K ariye Camii

MUALLA SÜM ER Yazar-Fotogrufçı

K

adın Eserleri K ütüphanesi ve Bilgi M erkezi'nden dönüşte her zaman ilgi­ mi çeken birkaç tarihi binayı daha gör­ mek istedim. Eminönü-Sirkeci arasın­ daki Büyük Postane Caddesi’nde, gör­ kemli anıtsal mimarisiyle İstanbul’un kalbi imişçe- sine hızlı bir tempoyla çalışan Büyük Postane, gün­ delik yaşamda olduğu gibi filmlerde, edebiyatta da çıkıverir karşımıza.

Cephede, kuleleri, saçak konsolları, kat korniş­ leri, çinileri, pencerelerin üzerindeki küçük kon­ solların taşıdığı saçakları ile hemen ilgiyi çeker. Milli mimari döneminin en önemli mimarlarından

Vedat Tek tarafından 1905-1909 yılları arasında

büyük bir özenle yapıldığı belli olan dört katlı bi­ nanın en hoş özelliği, metal strüktüı lü cam bir ör­ tüyle örtülü oluşudur. İşığın alabildiğine yüksekten süzülüşCi huzur, çokgen sütunlar heybet, üst katla­ ra çıkan beyaz Marmara mermeri merdivenler gü­ ven verir insana. Ahşap kapıların bezemeleri, sıcak bir duyguyla sarar ziyaretçileri.

Büyük Postane’dcn çıkıp Sirkeci’ye yönelince 19. yy Batı ve Doğu kucaklaşmasını yansıtan mi­ marisiyle gar binası çıkıverir karşımıza. Marsilya ve A den’den getirtilen granitlerle tuğla bantların yatay çizgiler oluşturuşu, yan yana uzatılan birim ­ lerle binanın yatay görünümünü iyice vurgular. Cep­ henin ortasında büyük bir tonozla örtülü birim, iki

► Kariye’deki resim sanatı, İtalya’daki Rönesans akımının paralelinde

Bizans’ta da yeni bir sanat anlayışının başladığına işarettir.

yanındaki saat kuleleriyle Selçuklu taç kapılarını an­ dıran giriş kapısı, hareketli ve seçkin bir görünüm kazandırır Sirkeci G arı’na. 1888’de Alman mimar A. Jasmund’un tasarımıyla yapılmaya başlanan bi­ na, 1890’da, II. Abdülhamid adına Müşir Hamdi Pa­

şa tarafından hizmete sokulmuştur.

Yerebatan Sarnıcı___________________

Henüz 4-5 yaşlarındayken annemle birlikte Ye­ rebatan Sarnıcı’m görmeye gitmiştik. Dışarının sı­ cağından sonra yüzüme çarpan serin hava hoşuma gitmişti, ama adı bana korku vermişti. O zamanki haliyle loş bir yerdi, asker gibi dizili sütunlar... Kü­ çük bir sandal da vardı. Annem sarnıç olduğunu söy­ leyince şaşırmıştım, bizim evdeki sarnıca benzemi­ yordu hiç. Bu binbir direkli yerden korkmuştum, için­ de kalacakmışım gibi bir duyguya kapılmıştım.

Uzun yıllar sonra edindiğim bilgiye göre İmpa­ rator I. Justinianos tarafından yaptırılan bu sarnıç, 336 sütunlu imiş. Duvarları 3-5 cm kalınlığında su geçirmez harçla sıvanmış 138 x 64.6 m boyutların­ daki Yerebatan Sarnıcı, 1985-1988 yılları arasında büyük bir temizlik ve onarım görmüş.

Ne zaman Sultanahmet Parkı’ndan geçsem, III. Ahmet Çeşm esi’ne kaçırdığım sevgili top gelir. Eş­ siz güzellikteki bu tarihi çeşmenin ne yeşili, ne yal­

dızlı kubbesi, ne zarif mimarisi, kaçırıp da alama­ dığım güzel topumu unutturabildi. “Aç, besmeley­

le iç suyu, Han Ahmet’e eyle dua. 1728”. Çeşmenin

üzerindeki padişahın bu sözleri, günümüzde pet şi­ şelerle çok pahalı fiyatla satılan suları düşündürdü, acı acı gülümsedim.

Kariye,nin güzelim mozaikleri________

1 badet yerleri ne girerken duyduğum saygı ve kor­ ku, çocukken tanıştığım Kariye C am ii’nin mozaik­ lerini görünce sevince dönüşmüştü. Beş yaşından beri severim mozaik sanatını. Kiliseden camiye dö­ nüştürüldüğünü öğrenince garipsemiştim. Büyü­ yüp de mozaiklerdeki desenlerin anlamını fark edin­ ce, “ Keşke kilise olarak kalsaydı..” demiştim kendi kendime.

1948’den sonra M üzeler İdaresi’ne verilişine memnun olmuştum. Hele cami olarak kullanıldığın­ da namaz vakitlerinde mozaiklerin tahta kepenkler- le örtülmesini öğrendiğimde, Kariye’niıı müze olu­ şunu daha çok onaylamıştım.

Tarihi çok eskilere dayanan Khora M anastırı’nın İsa’ya adanmış bu kilisesinde mistik hava, ziyaret­ çileri müthiş etkiler. Khora, taşra anlamına da ge­ liyormuş; Konstantinius surlarının dışında kaldığı için olabilir.

6. yüzyıldan günümüze kadar gelen Khora, 1453’te Bizans’ın Tiirkler tarafından kuşatılmasından son­ ra bir süre boş kalmıştır.

II. Bayezid dönemi sadrazamı Atik Ali Paşa, kili­

seyi camiye çevirerek Ç em berlitaş’taki evkafına bağlamıştır. 1876'da İstanbullu Rum mimar P. Kup-

pas, Kariye C am ii’nde restorasyon çalışmaları yap­

mış, mozaiklerini temizlemiştir. Bundan sonra, ya­ bancıların ziyaret ettiği, hatta Alman İmparatoru

il. Wilhelm’in bile görmeye geldiği bir sanat eseri

olmuştur. Amerikan Bizans Enstitüsü, Kariye Ca­ m ii’nde onanm a, fresk ve mozaikleri temizletme­ ye 1948’de başlamış, 1959’a kadar J. W. Hawkins başkanlığında çalışmalar sürdürülerek tamamlanmış­ tır.

Kariye’deki resim sanatı, İtalya’daki Rönesans akımının paralelinde Bizans’ta da yeni bir sanat an­ layışının başladığına işarettir.

Kapının üstünde, Isa’ya kilisenin modelini su­ nan Teodoros M etohites’in tasviri, mozaiklerde İsa ve Meryem 'in yaşantılarından gerçekçi sahne­ ler, en gerçekçi boyutta gösterilmiştir. Yüzlerdeki güzel ifade, etkileyicidir.

1948’den sonra müzeleştirilen Kariye C am ii’nde İslam ibadetiyle ilgili hiçbir şey bırakılmamıştır. Yalnız sağ köşesinde yükselen geçen yüzyılda yapıl­ mış minare kalmıştır. Ahşap minberi ise Zeyrek C am ii’ne götürülmüştür.

SÜRECEK

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Ondokuzuncu yüzyılda şair Charles Baudelaire’in bu dönemin sanat teorisinin önemli bir parçası sayılacak olan şu ifadesi önemlidir: “Aslında bütün iyi ve

Burada yüzde sivilce yakınması ile polikliniğimize başvuran kız hastada deri bulguları ile tuberoskleroz kompleks tanısı düşünülen, radyolojik incelemelerle ek olarak

Araştırmada genç yetişkin yaşta erkek olma, 50-100 kg ağır- lık, anamnezde kulak enfeksiyonu, gürültüye maruziyet, ototoksite, otolojik travma öyküsü gibi işitme

Sonuç olarak, endemik bölgelerde, risk grubundaki özel- likle yaşlı hastalarda periferik artritlerin ayırıcı tanısında brusellozu dışlamak için serolojik tetkiklerin

Benzer şekilde firma 2’nin de finansal sıkıntı yılında etkinlik skorunun düştüğü finansal sıkıntıyı gidermek için yapılan faaliyetler çerçevesinde 2001

Fransa Ulusal Mecli­ si’nin sözde Ermeni soykınmı kararının ardından Fransa Cumhurbaşkanı Jac­ ques Chirac’m yasayı onaylaması Türki­ ye’deki sivil toplum

Olimpiyatlarda yeni medya olarak adlandırılan sosyal ve dijital medyanın sinsi pazarlama alanında kullanımına yönelik yapılan bir çalışmada, büyük spor organizasyonlarında