v ct.mı.1)(·rA. (200 5), 21,3-~: 75-78
FARK
LI
YAŞGRUPLARINDAK
i
ANADOLU
MANDALARıNDABAZI SERUM
BiYOKiMYASA
L
PARAMETRELERDEK
I
DEGlş
iMLER
Turan Civelek1@ Fatih MehmetBirdane1 Mustafa Küçükkebabçı2
The Changes
of
Somc
Ser um Bioehem ical
Parameteı-sin Ditlercnt
Age Groups
of
Ana tolian Butlalos
Özet: Çalışmada fandıyaş gruplarındakiAnadolu mandalarınınserumlarındaoan biyok imyasa lparametrelerdekideğişimler
araştırılmı ştı r. Klinik olarak sağlıkl ı, heriki cinsiyetten toplam 93 Anadolu mandası üzerinde yürütülen çalişma sonuçları;
SUN.TG.VLDLveGLUkonsantrasyonlarmınyenidoğanlardave 6-24 ayyaşgrubunda;CHOL,HDL ve CREA serum
kon-santrasyo nla r ını nise 6-24 ay ve :<!:36 ayyaş gruplarındabenzersevıyelerde old~unuortayakoymuştur. LDH veTPserum
konsant rasyonl arı n ıniseher
oç
grup için farkhllkarzettiğibelirlenmiştir.Anahtar Kelimeler:Manda.kolesterol,trigliser it,totalprotein
Sum mary:The purpose of this study was to examinethe changes of some serum biochemical parametersinoırterentage
çrocpsatotalof 93 clinica llyhearthyAnatolian Suffalos in either sex.Serum concentrationsof SUN.TG. VLDL andGLUir newborns and6 betwee n24 months age group;serum concentrations of CHOL, HDL and CREAin6between24 months agegroup and0!36 age groupweresmnar.On the otherhand theserum corıcentrationsof lDHandTP weredifferent for alıgroups
Key Words: Buttalo,cnoıe sterol.triglycerid es, totalprotein
Gırış
Günümüzden 300.000 yıl öncesinde yaşadığı
bilinen manda, Asya'dan tüm dünyaya yayılmış ve
ilk evcüteştirme yaklaşık 5000 yıl kadar önce
Me-zopotamya'da yapılmıştı r (BloOO ve ark.. 1991). Asya kökenli vahşi buttalolar (Bubalus amea. Bu-balus depressicorais, Bubalus rnlndorensls) muh-temelen bugünki evcil mandaların (Bubalis bubalis,
"water buttalc", "Hiver type" ve B. carabanesis
"Swamp type")atasıdır. B.bubatls ilkdefa M.Ö,600 yı lları nda Ortadoğu ve Afrika'da görülmüş olup, Asya kökenli mandalar italya, Bulgaristan gibi Av-rupa ülkelerine ve OrtalGüney Amerika'ya da
yayılmışlardır. Evcil mandalar.bataklık (Swamp) ve
nehlr (River)olmaküzere iki tiptir. Bataklık tipi man-dalar48kromozomlu olup GüneyAsya, Filipinlerve Endonezya'da yoğun olarak bulunur. Genellikle
taşıma amaçlı kullanılmaktadır. Nehir tipi mandalar
ise 20 alt türü olan, 50 kromozoma sahip
Hin-distan'ın batısı , Mısır, Pakistan ve Avrupa'da yo~un olarakbulunmaktadır(Ganguli, 1997).
Mandalar süt, et ve iş hayvanı olarak
kul-lanuabilrnektedir. Günümüzde dünya manda
nüfusunun yarısı Hindistan'da bulunmaktave manda sütü üretimoranıaçısındandünyasıralamas ındaHin
-distan ilk sırada yer almaktadır. Manda sütü üretim kapasitesiaçısındanilk dört ülkeHindistan,Pakistan,
Çin ve Nepal'dir. Dünya manda sütü üretim oranı
yılda%3.6 büyümegösterirken,Hindistan'dabuoran
%3.1, Pakistan'da ise %4,7'dir, Hindistan ve Pa
-kistan bölgesindeki mandaların hemen hepsi Nehir (Riverine) mandalarıd ır. Bunlar aras ı nda Murrah,
Mensana. Surti türleri Hindistan'da, Nili-Ravi ve Kundi türleri ise Pakistan 'da en çok bilinen'ıerıerdır.
Murrahtürleri300günde ortalama 2.000 kg (bazıları 5.000 kg), Nili·Ravi ise ortalama 180Q.2000 kg
(bazıları 4000 kg) süt verebürnektedir (Ganguli,
1997).
Dünyada manda nüfusu 1961'de 90 milyon
başken, 1982-1992 yılları arasında yaklaşı k 145
mil-yon olarak kaydedi lmiştir . Ülkemizde ise manda yetiştiriciri~i giderek azalmaktadır. 1970 ve 1990
GelişTarihi :0-105.2005 @:ıcivelckg-aku.edu.rr
ı.Kocate peUniversne siVeteriner Fakültesi .IçHastalıklarıAnabilimDalı,AFYON KA RAHISA R 2.Marmara HayvancılıkAraşurrnaEnstitüsüMUdUrlUğU,BALIKESıR
CiVEL EK.BiRDANE.KÜÇÜKKESARÇ!
yılları arasında manda populasyonumuzun 2/3'ünü kaybettiğimiz bildirilmiştir (1.117.000 baştan 371.000 başa) (Şekerden, 1996;Elitok,2003).
Türkiye'de nehir tipi manda yetişti riciliği yapılmakta olup, halen manda sadece yavrusu ve
kısmen sütüiçin elde tutulmaktaveotlakları fakir,
ba-taklık tipiarazilerdeyetiştirilmektedir. Orta Karadeniz bölgesi manda populasyonunun %40'lndanfazlasını
bulundurmaktadır. Muş, Kars, Afyonkarahisar,
Di-yarbakır ve Sivas illerinde yoğun olarak yetiştirilen
manda, istanbul'da bazı işletmelerde 500 baştan büyük sürüler halinde bulundurulmaktadır. Özellikle Vezirköprü, Turhal, Çarşamba ve Suluova gibi Ka-radeniz kıyı şeridi yerleşim bölgelerinde, 50-500
başlık sürüler halinde yetiştiriciliği yap ı lmaktad ı r (Şekerden, 1996). Dünyada olduğu gibi ülkemizde de asıl problem manda eti tüketimialışkanlığının
01-mamasıdır. Bunun temelinde mandanın ancakverim
dışı kaldığındakesilmesi ve etinden yararlanılma
yo-luna gidilmesi yatmaktadır. Ülkemizde manda sütü
pazarı, halkınsütçütip mandayakarşıilgisiniarttırmış
ve Afyonkarahisar gibi bölgelerde "Manda Kaymağı" üretimi amaçlı süt verimi özelliği baskın manda
yetiştiriciliği yaygınlaşmıştır. Bu bağlamda,
yetiştiricilik yapılan birçok ülkeden farklı olarak manda kaymağı farklı bir pazar olarak
düşünülmelidir.
FAO 1993 yılında Avrupa ve Yakın Doğu
ülkelerinde "MandaAraştırma Ağı"(Buffalo Research Network) adıyla ortak araştırma yapabilmeye ve
araştırmaları paylaşabilmeye imkan tanıyan bir sis-temkurmuştur(Rossi ve ark., 1997).Türkiye'de de il-gili enstitüler manda besleme, üretim ve idari ko-nularda sağlam kayıt tutulmasını sağlamakta ve halka geliştirdikleri stratejiler ile yol göstermektedir/er. Bununla birlikte manda, ana
neden olarak, elde edilen ürünlerin tüketim
alışkanlığının olmaması nedeniyle üzerinde sıklıkla
durulan vearaştırılan bir konuolmamıştır.
Sunulan çalışmada ülkemizde yetiştiriciliği yapılan ve kendi gen kaynağımızolan Anadolu
man-dalarında farklı yaş gruplarınagörebazıbiyokimyasal parametrelerdeki değişimler araştırılmış ve bu ko-nudakieksikliğin giderilmesihedeflenmiştir.
Materyal ve Metot
Çal ışma klinikolaraksağlıklı, aynı bakım ve bes-leme şartları altında tutulan, farklı yaş ve cin-siyetlerde toplam 93 manda üzerinde yürütüldü.
Mandalar yenidoğan (Grup1, n=19),6-24 ay (Grup2,
n=30)ve~36 ay yaş (Grup3,n=34) olmak üzere üç grubaayrıldı.
76
Grup1 malaklardan kan örnekleri doğum son
-rası, annesini emmeden önce, Grup2 ve Grup3 mandalardan ise eş zamanlarda juguler vein'den, zaptırapt altında vetekniğine uygun olaraktoplandı.
Kan örnekleri 3000 rpm'de 15 dakika süreyle santrüfüje edildi. Elde edilen kan serum örnekleri ölçümyapılıncayakadar -20°C'de saklandi.
Serum BUN (kan-ürenitrojen), LDH (Iaktat de-hidrogenaz), CHOL(kolesterol), TG (trigliserit),HDL (yüksek dansiteli Iipoprotein), GLU (glukoz), TP (total protein),CREA (kreatinin) seviyeleriticari test kitleri ile enzimatik olarak ölçüldü.VLDL (çokdüşük
dansiteli lipoprotein) ve LDL (düşük dansiteli
li-poprotein)konsantrasyonları ise denklemyardımıyla hesaplandı. [VLDL=triglyceride/5and LDL=total cho
-lesterol-(HDL cholesterol+triglyceride/5)] (Patil ve ark.,1992;Başoğluve ark,2002).
Elde edilen veriler SPSS(10.0) programı
kul-lanılarak bilgisayar ortamında değerlendirildi. Grup-lararasıönemlilik kontrolü p<0.05'egöreyapıld ı.
Bulgular
Gruplararası farklar ve önemlilikleriTablo 1'de
verilmiştir.
Ta rtışmave Sonuç
Çalışma sonuçları gruplar arasında bazı serum biyokimyasal parametrelerde yaşa bağlı bir
değişiminolduğunuortayakoymuştur.
Sunulan çaiışmada BUN, TG ve VLDL
kon-santrasyonlarınınGrup1 ve Grup2'debenzerolduğu
ancak Grup3'de yükseldiği, serum GLU kon -santrasyonlarınınise Grup1 ve Grup2'debenzerken Grup3'de düştüğü belirlenmiştir. CHOL ve HDL
serum konsantrasyonları ise Grup2 ve Grup3'de
benzer seviyelerde ve Grup1'Ie karşılaştırıldığında düşüktü. CREA serum aktivitesi ise Grup2 ve Grup 3'de benzer olmakla birlikte, serum seviyelerinin
Grup1'de düşük olduğu tespit edildi. Çal ışma sonuçları LDH ve TP serum konsantrasyonlarının
her üç grupiçinfarklılıkarzettiğini ortayakoymuştur.
Süt TG'ce zengin bir kompozisyona sahiptir (Holtenius, 1989;Haradagoda ve ark.,2002). Plaz-ma trigliseritlerinin esas olarak sığırlarda barsak kökenli olduğu ve laktasyondaki sığırların, her gün ortalama 1,5 kilogram sütyağını başlıca trigliseritten
sentez ve sekreteettiği düşünülmektedir(Uchide ve ark., 1997). Bu bağlamda; yenidoğan grubunda (Grup1) serum TG ve VLDL seviyelerinin düşük
olmasının başlıca nedeni;yavrunun henüz annesini
emmeden önce örneklemenin yapılmış olması ola
-bilir.Erişkin mandalarlakarşılaştırıld ığ ında Grup1'de
f-'urklı Ya~ GruplarındakiAnado luMandalarında..•
doQum anı stresiyle ilişkili olarak 'y'Ükseldi{ıi
görülmektedir(l ay veark.. 1997),Grup IlI'de serum
TP konsantrasyonların ın di{ıer iki grupla karşuaştmldığmda daha yüksek olduğu
görülmek tedir, Campanıle ve ark (199 1; 1995)
su-nulançalışmasonuçl a rıylabenzerolarak.kan prote in düzeylerinin yaşlılarda gençlerden daha yüksek
olduğu nu bildirmiştir. Mandalarda albumin ve TP
düzeylerirasyond aki proteindüzeyiyleyakın ilişkilidir,
Sivkc va ve ark (1997) mandalardaki yüksek rumen
amonyak kon santrasyonu ile yüksek BUN seviyeleri
ara sınd a pozitif korelasyon old uğ unu bildirmişti r.
Rasyondaki eksik lik serum düzeylerinde d~işikliğe yol açar (Bay ve
Dong.
,
1991), Mandalarda r u-mendekiselulolitikbakteri sayı sı oldukça fazladır, Bu yüzdenbesinlerimandalarçok dahaiyi sindirebilirler. Erişkin mandalarda rumend e resyonla alınan fer-mente olabilen organik materya l mikrobiyal protein
sentezinde maksimumdüz eyde kullanılır. Sonuç ola
-rak seru m TP ve BUN seviyesi artar (Visek, 1984).
USA Tarım Bakanlığının bildirdiğine göre manda
eti-nin koles terolü az (slğır:90, manda.ôt mg), proteini
ise fazlflr1lr(slğır:24. 1, manda:26.8g) (Çetin ve ark., 1994). Bu bağlamda çalışma sonuçları; et kolesterol
ve TP seviyelerinin serum seviyeleri ile ilişkili
ola-bileceğiniortaya koymaktadır. Sivkovave ark (1997) mandalarda GLU (66.90 mg/dı) ve TP (8.34 g/dl) konsantrasyonlarının sığırlara göre farkl ılık arz e t-mediğini, ancak kan üre konsantrasyonunun (manda, 51.8 mg/dl-sığır, 36.6 mg/dı) yüksek
oldu{ı unu bildirmiştir (Haradagona ve ark" 2002). Kolesteroldüze yiekscienenerjininvarlığı ve
ka-raciğer işlevinin d~erlendirilmesinde önem li bir
pa-rametredir (Tiwari ve ark.• 2(01). Ruminantlarda
CHOl'ün büyük kısmı intestina l orjinlidir ve serum
HDL'nin büyük kı smı n ı ise CHO L oluşturur (0/060
kadarını) (Rayssiguier ve ark.. 1988). CHOL artışı
veya azalışı, HDL artışı ve azalışından da'sorumlu olabilir,Kolesterol hepatik doku lipo protein üretiminin
iyi bir indikatörüdGr (Houpt, 1970; Haltenius, 1989;
tombaro ve ark., 1996). Öte yandan.ruminantrarda
penparıunentdö nemdehepatik Jipo protein sentez ve
sekresyonuazal ır, bununise sebebi bilinmemektedir.
Avallone ve ark (1996)yaptıkları birçal ışmada 1 ve 10haftalık buzağılarda yaşa bağlı olarak lDH ak-tıvitesinin iki misli, CREA aktivitesinin ise dört katı
arnığını bildirmişlerdir. CREA böbrek fonksiyon
göstergesiolmasına rağmen, yoQun kassal aktiviteye
bağlı olarak da kon santrasyonu artabilir. Total LDH
ve CREA aktivitesinin yaşla ilgili farklılıklarının
bi-lmmesi bu
en
zimler te
ilişkili doku hasarlarının tes-pitinde doQru yorumlamayı sağlayacağından
önemlidir(Jam ve are. 1982;lay ve ark., 1997;
Ell-tok, 2003).
77
Mandalarda biyokimyasal profil üzerine
yapı lmışçalışmalarınazlığ ı veyaşa bağlı farklılıkların
ortaya konmamış olması , parametrelerdeki
değişimlerin yeterince açıklanamamasına neden ol-maktadır. Sunulan çal ışma; bu alandaki eksiğin g
i-derilmesiyönündeyarar sağlayabil ir.
Tablo1.Gruplararasıfarklarveönemlilikleri
Parametre GRUP 1 GRUP 2 GRUP 3
Mean :1:SD Mean :tSD Mean :tSD
B
UN
(mgldl) 24,3:1:3,ga 30,3:1: 1ı,88 sı,3:!: 10,8bLD
H
(LUn) 1403,7:t214,ı8 815,2:t165,Sb 1866,5:t19()C CHOl (mgldl) 104,2:t 31,38 76,0:1:22b 65.7:1:9,2bTG
(mgldl) 18,5:1:8.Ba 18,3:1:10,73 30,6:1:8.SbHDL
(mgldL) 84,0:1:23,63 41,9:1:11,8b 41,5:1:rs
»
VLDL (mgldl) 3,7:1:1,&1 3,7:1:2,18 6,h l,abLD
L
(mgldl) 16,5:t8,43 30,4:1: 12,4b 18,h 5,48G
LU
(mg/d ı) 67,7:1:16,23 68,0%25,13 42,0%12,JbTP
(gldl) 4,7%o.s-
6,8:1:l,4b 8,O:tl,lC CREA (mgldQ O,7:t:0.13 l,O:t:O,4b 1,h O,2bGrup 1:Yenidoğan;Grup2:6·24 ayyaş:Grup 3:0i!36ay
yaş
Kaynaklar
Avetone. L. lombardi,P.,Florio,S.,d'Angelo,A.,Bogin,
E. (1996) Age-dependent variations ol lac tate oeny
-drogenasa and ereetinekinaseac uvınes in waterbutlalo
call serum. Eur.J. Clin.Chem. Clin. Biochem., 34, 12,
961-964.
Başoğlu, A.,Sevinç,M.,Birdane,EM.,Boydak,M.(2002)
Efficacyol sooıurnterare in thepreverıtionottenytiverin
dairycows.J.vetıntem. Med, 16,732·735. .
Bay, T.T., Dong,N.TK (1991) A study of physiological
crnenaol localcanre and buflaloes.Under graduated(Vi·
etnamese).Pac.otAni. Husbandry andVet. Med. Cantho
Univ.
BIOOd, D.C.H.. Handersan, JA, aaoosus. O.M. (1991)
"Veterinary MediCine"8thed.Banuere Tindal,london.
c
arreanne
.
G.,Bonavoglia,C.,Perrucci. G.F" Di Pota.A.ap-CIVELEK.BIRDAı E.KÜÇÜKKEBABÇI
partenentiad aziende con differente fertilita.Atti Fe.Me.S.
P.Rum..1,93-97.
Campanile,G.,DiPalo,R..Esposito,L..Boni,R..Di Meo,
C. (1995) Variazioni di alcune costanti ematiche in ıaı
tazione. Atti Xi Congr.Naz. A.S.PA,Grado (GO), Italia. 19-22June,77-78.
Çetin,Y.,Şahin, M.,Asker,R.. izgi,N.,Tümek,S.(1994)
Manda etininfizikselve kimyasal özelliklerinin saptanması
ve kesimyaşınınbu özelliklere etkisi.Mandacılık Araştırma
Enstitüsü,Afyon,Türkiye.
Elitok,B.(2003) Afyon bölgesimandaların bazı klinik,
he-matolojik ve biyokimyasal parametrelerinin saptanması.
AKÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu, 022.vF.13,
Afyon.
Ganguli,N.C.(1997) MUk production and quality in Asia.
5th World Buffalo Congress,Royal Palace,Caserta,Italy,
October 13-16,41-52.
Haradagoda, N.U.,Gunawardena,LS.,Ambagala,A.P.N.,
Munasinghe, D.M.S. (2002) Haemotological and b
i-ochemicalprofHes of adult female Lanka buffaloes.Buffaro
Journal,18,1,125-135.
Hottenius,P.(1989) Plasrna lipids in normalcows around
partus and incows withmetabolicdisorders withand w
it-hout fattyliver. Aeta Vet. Scand.,30,441-445.
Houpt, H. (1970) Trasfer of urea and ammonia to the
rumen.In:Physiology of digestion and Metabolism in the
Ruminant (AT Phillipson ed.), Oriel Press Umited, New
CastleUponTyne,Royaume-Uni,119-131.
Jain,N.C.Vegad,J.L.,Jain,N.K.,Shrivastava ,A.B.(1982)
Haematological studies on normal lactating Indian water
buffaloes.Res.in Vet. Sci.,32,52,56.
Lay,D.C., Randel,R.D.,Friend,T.H.,Jenkins,O.C.,
Ne-uendorff, DA,Bushong, D.M., Lanier,EK,Bjorge,MK
(1997) Effects of prenatal stress on suckling calves.
J.Anim.Sci.75,12,3143-3151.
Lombardi,P.,Availone,L., d'Angelo, A.,Bogin,E.(1996)
78
Gamma-glutamyltransferase and serum proteins in bu
t-taıo calves following colostral ingestion. Eur. J. Clin.
Chem.Clin.Biochem.,34,12,965-968.
Patil,M.D.,Talvelkar,BA,Joshi,V.G.,Deshmukh,BT
(1992) Haematological studies in Murrah Buffaloes:TLC.
DLC and micrometryofleucocytes.Indian Vet.J.,69
,760-761.
Rayssiguier,Y.,Mazur,A.,Gueux, E.,Beid,I.M.,Roberts,
C.J. (1988) Plasma lipoproteins and fatty Iiver in dairy
cows.Res. in Vet.Sci.,45,389-393.
Rossi,G., EI-Kereaby,F., Georgoudis, A., Kanchev, L.,
Magid, S., Polkowska, 1., Popovici, 1., Şekerden, O.,
Soued,A.,Turabov,T. (1997) FAO ResearchNetwork on
BuffaloforEuropa and Near-East:State of Art andFuture
Research Goals.5th World Buffalo Congress,Royal
Pa-lace,Caserta,Italy,Oetober 13-16,182-190.
Sivkova, K., Trufchev, H., Varliakov, 1., Zankova, M.
(1997) Comparative studieson fermentationprocessesin
the rumen and blood content of calves and buffalo calves.
ı. Effect of diet,containing alfalfa haylage.5th WorldBu
f-faloCongress,Royal Palace,Caserta. Italy,October 13
-16,307-311.
Şekerden,O.(1996) Buffalopopulationandproductiorı in
Turkey. Buffalo Network National Coordinator. Ziraat
Fakültesi,Samsun.
Tiwari,C.M., Chandramani, A.S., Jadhao, S.B.. Gawda,
SK, Khan, M.Y. (200 1) Studies on blood biochemical
constituens and Rumen fermantation in growing buffalo
calves fed ammoniated straw-based rations supp
-lemented withdifferent protein saurces.AnimalFeedSe
l-ence and Technology.89,119-130.
Uchide,T.,Tohya,Y.. Onda,K., Matsuki,N.. Inaba,M.,
Ono,K.(1997) ApolipoproteinB (apo B) concentrations in
lipoproteinsin cows.J.Vet. Med.Sci.,59,8,711-714.
Visek, W.J. (1984) Ammonia its effeet on biological
system, metabolic hormone and reproduction. J. Dairy