• Sonuç bulunamadı

Ektopik Gebelik Olgularının ß-hCG Düzeylerinin ve Mevsimlere Göre Dağılımının Değerlendirilmesi = Determination of the Levels of ß-hCG and Seasonal Variation of Ectopic Pregnancies

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ektopik Gebelik Olgularının ß-hCG Düzeylerinin ve Mevsimlere Göre Dağılımının Değerlendirilmesi = Determination of the Levels of ß-hCG and Seasonal Variation of Ectopic Pregnancies"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi

193

Ektopik Gebelik Olgularının ß-hCG Düzeylerinin ve Mevsimlere Göre Dağılımının

Değerlendirilmesi

Determination of the Levels of ß-hCG and Seasonal Variation of Ectopic Pregnancies

Bülent DURAN *, Meral ÇETİN **, Yeşim TİMUROĞLU ***, Nihal DEMİRKÖPRÜLÜ ***,

Timuçin TİMUROĞLU ***

ÖZET

Bu çalışmamızda kliniğimize başvuran ektopik gebelik olgularının ß-hCG düzeylerini ve mevsimsel dağılımını araştırdık. Kliniğimizde 1997 ve 2002 tarihleri arasında ektopik gebelik tanısı konulan 30 olgu retrospektif olarak değerlendirildi. Olgular başvurusu sırasında saptanan değerlerine göre 0-500 mlU/ml, 500-1000 mlU/ml, 1000-1500 mlU/ml, 1500-2000 mlU/ml ve 3000 mlU/ml üzeri olmak üzere beş gruba ayrıldı. Ayrıca olguların başvuru tarihlerine göre mevsimsel dağılımı incelendi. Olguların ortalama yaşı 34.1(yaş dağılımı 19-51)’di. Ektopik gebelik olgularının %90’ında başlangıç ß-hCG değerlerinin 2000 mIU/ml’in altında olduğunu tesbit ettik. Ayrıca, ektopik gebelik olgularının mevsimlere göre anlamlı dağılımı olmadığını saptadık.

Anahtar kelimeler: Ektopik gebelik, serum ß-hCG düzeyi, mevsimsel dağılım.

SUMMARY

We investigated the levels of ß-hCG and seasonal distribution of the ectopic pregnancy cases that administered to our clinics between the years 1997 and 2002. We examined the files of 30 patients with the diagnosis of ectopic pregnancy, retrospectively. The cases were assigned into five groups regarding their ß-hCG levels at the administration time to our clinic. The mean age of the patients was 34.1 (19-51) years. We found out the levels of serum ß-hCG below the 2000 mIU/ml at 90% of the patients. In addition, we determined that there was no significant difference rate of appearence of the ectopic pregnancy cases according to the seasons.

Key words: Ectopic pregnancy, levels of serum

ß-hCG, seasonal appearance

C. Ü. Tıp Fakültesi Dergisi 25(4):193 – 196, 2003 GİRİŞ

Ektopik gebelik fertilize ovumun endometrial kavite dışında herhangi bir dokuya implante olmasıdır. Uterin bir yerleşim şekli olan intertisyel ve servikal yerleşimli gebelikler de ektopik gebelik olarak tanımlanır. En sık 30-40 yaşları arasında ve sosyoekonomik bakımdan gelişmiş ülkelerde görülür. Menarştan menopoza kadar üreme çağında 200 gebelikte bir görülür (1).

* Yrd. Doç. Dr., Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı, Sivas

** Doç. Dr., Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı, Sivas

(2)

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi

193 Patofizyolojisi fertilize ovumun endometrial

kaviteye ulaşmasını geciktiren veya engelleyen faktörlerin sebep olduğu prematür implantasyon şeklinde açıklanmaktadır. Etyolojisinde birçok risk faktörü bildirilmektedir. Geçirilmiş PID, RIA kullanımı, tubal cerrahi öyküsü, progesteron içeren kontraseptif yöntemlerin kullanımı, geçirilmiş laparotomiler, infertilite öyküsü, endometriozis sorumlu faktörler olarak kabul edilmektedir (1).

Ektopik gebeliğin klasik semptomları adet gecikmesi, ağrı ve vajinal kanama şeklindedir. Kantitatif hCG ile sonografik bulguların korelasyonu ektopik gebelik tanısında altın standardı oluşturmaktadır. Trofoblastlar tarafından salgılanan ß-hCG serumda ovulasyondan yaklaşık on gün sonra pozitiftir. ß-hCG serum değerleri normal bir intrauterin gebelikte birkaç gün arayla iki katına yükselir. Bu katlanarak artış gebeliğin altıncı haftasına kadar sürer. ß-hCG değerinde azalma, sabit kalma veya normalden az artışlarda anormal intrauterin gebelik veya ektopik gebelik düşünülür.

Bu çalışmamızda kliniğimize başvuran ve ektopik gebelik tanısı alan hastalarda ß-hCG düzeylerini ve olguların mevsimlere göre dağılımını araştırdık.

GEREÇ VE YÖNTEM

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinde 1997-2002 yılları arasında ektopik gebelik tanısı konulan 30 olgu retrospektif olarak değerlendirildi.

Her olgunun yaşı, gravidası, korunma yöntemi ve menstruel anamnezi alındı. Son adet tarihinin ilk günü esas alınarak adet gecikmesi, vajinal kanama ve ağrı öyküsü olan hastalarda ß-hCG değerleri ve transvajinal ultrason ile ektopik gebelik tanısı konuldu. Olgular başvurusu sırasında saptanan ß-hCG değerlerine göre 0-500 mlU/ml, 0-500-1000 mlU/ml, 1000-10-500 mlU/ml, 1500-2000 mlU/ml ve 3000 mlU/ml üzeri olmak üzere beş gruba ayrıldı. Ayrıca olguların başvuru tarihlerine göre mevsimsel dağılımı incelendi.

Veriler ortalama ± standart sapma ve oran olarak sunuldu. Gruplar arasındaki verilerin ortalamalarını karşılaştırmak için tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanıldı. Oranların karşılaştırılmasında Fisher exact test uygulandı. P<0.05 anlamlı olarak kabul edildi.

BULGULAR

Olguların ortalama yaşı 34.1’di (19-51). Olguların %10’u nullipar (n=3) ve %90’ı multipar (n=27) idi (Tablo 1). Son adet tarihine göre gebelik haftası 2-3 hafta olan %46.6 (n=14), 4-5 hafta olan %40 (n=12), 6-7 hafta olan %10 (n=3), 8 hafta üzeri olan %3.3 (n=1) olgu saptandı (Tablo 2). Hastaların kontrasepsiyon yöntemleri sorgulandığında %33.3’ nün (n=10) RİA kullandığı belirlendi (Tablo 3). Hastaların ß-hCG düzeyleri değerlendirildiğinde 0-500 mlU/ml olan %13.3 (n=4), 500-1000 mlU/ml olan %23.3 (n=7), 1000-1500 mlU/ml olan %23.3 (n=7), 1500-2000 mlU/ml olan %30 (n=9), 3000 mlU/ml üzeri olan %10 (n=3) olarak belirlendi (Tablo 4). Hastaların mevsimlere göre dağılımı incelendiğinde %46.6’sının (n=14) kış, %26.6’sının (n=8) ilkbahar, %16,6’sının (n=5) sonbahar, %10’unun (n=3) ise yaz mevsimi şeklinde dağılım gösterdiği saptandı (P>0.05) (Tablo 5).

Tablo 1. Olguların parite durumu.

Ektopik Gebelik Hastaların karateristikleri N=30 % Nullipar 3 10 Multipar 27 90

Tablo 2. Gebelik haftasının SAT’a göre değerlendirilmesi.

Ektopik Gebelik Gebelik Haftaları N=30 % İstatistiksel Anlamlılık 2-3 hf 14 46.6 P>0.05 4-5 hf 12 40 P>0.05 6-7 hf 3 10 P>0.05 8-13 hf 1 3.3 P>0.05

Tablo 3. Olguların kontrasepsiyon durumu.

Ektopik Gebelik Kontrasepsiyon Yöntemleri N=30 % İstatistiksel Anlamlılık Korunmayan 9 30 P>0.05 Koitus interuptus 7 23.3 P>0.05 RİA 10 33.3 P>0.05 Kondom 2 6.6 P>0.05 Vajinal yıkama 2 6.6 P>0.05

(3)

Duran ve ark.

195

Tablo 4. Olguların ß-hCG değeri.

Ektopik Gebelik hCG düzeyleri (mIU/ml) N=30 % İstatistiksel Anlamlılık 0-500 4 13.3 P>0.05 500-1000 7 23.3 P>0.05 1000-1500 7 23.3 P>0.05 1500-2000 9 30 P>0.05 3000-4500 3 10 P>0.05

Tablo 5. Ektopik gebelik olgularının mevsimlere göre dağılımı.

Ektopik Gebelik Mevsimler N=30 % İstatistiksel Anlamlılık Kış 14 46.6 P>0.05 İlkbahar 8 26.6 P>0.05 Sonbahar 5 16.6 P>0.05 Yaz 3 10 P>0.05 TARTIŞMA

Ektopik gebelik reproduktif yıllar içerisinde cinsel aktif kadınlarda ortaya çıkabilen ve sonuçları itibarı ile ciddi bir hastalıktır. Genellikle 25-34 yaşları arasında görülür. Ektopik gebelik oranı 30 yaşından sonra giderek artmaya başlar ve özellikle de 35 yaşından sonra bu artış hızlanır (2). Bizim olgularımız da 19 ile 51 yaşları arasında yer almaktadır ve ortalama görülme yaşı 34.1 olarak bulunmuştur. On sekiz yaşın altında olguya rastlanmaması toplumumuzun cinsel etkinlik açısından diğer toplumlara göre daha tutucu olmasıyla bağdaştırılabilir.

RIA kullanımı ektopik gebelik etyolojisinde suçlanan önemli bir faktördür. Genel anlamda kontrasepsiyonun dış gebelik riskini azalttığı bilinmesine rağmen, RIA kullananlarda bu riskin arttığı bildirilmiştir (1). Olgularımızın korunma yöntemlerine baktığımızda yalnızca 9 olgunun korunmadığı (%30), diğer 21 olgunun (%70) ise değişik yöntemlerle korunmakta iken ektopik gebelik oluştuğu görülmektedir. Bunlar içinde de en yüksek oran %33.3 ile RIA kullananlara aittir (P>0.05).

Birçok çalışmada aynı gebelik haftalarında olan intrauterin gebeliklere göre, ektopik gebelik olgularında serum ß-hCG düzeylerinin daha düşük olduğu gösterilmiştir. Malatyalıoğlu ve arkadaşları, 1993-1995

yılları arasında jinekoloji polikliniğine başvuran 30 ektopik gebelik ve 31 intrauterin gebelik olguları üzerindeki yaptıkları çalışmada, serum ß-HCG düzeylerini karşılaştırmışlar ve ektopik gebelik olgularında anlamlı şekilde düşük bulmuşlardır (3). Cortwright 101 ektopik gebelik olgusunu içeren çalışmasında, başlangıç ß-hCG düzeylerinin olguların %83’ünde 2000 mIU/ml’nin altında saptarken, erken intrauterin gebelik olgularının sadece %13’ünde bu düzeyin altında olduğunu bulmuşlardır (4). Bizim çalışmamızda da, ektopik gebelik olgularının %90’ında başlangıç ß-hCG değerleri 2000 mIU/ml’in altındadır.

Ektopik gebeliğin mevsimlere göre dağılımı incelendiğinde, olgularımızın %46.6’ının kış mevsiminde görüldüğünü tespit ettik ancak diğer mevsimlerle arasında anlamlı farklılık yoktu. Strolego ve ark. ile Michelas ve ark. yaptıkları araştırmalarda ektopik gebeliğin yaz döneminde daha fazla görüldüğünü tesbit etmişlerdir (5, 6). Bunların aksine, bazı araştırmalarda, ektopik gebeliğin özellikle kış ve bahar aylarında daha fazla görüldüğü saptanırken (2, 7), Romer ve arkadaşları da, ektopik gebeliğin görülme sıklığı açısından mevsimler arasında herhangi bir farklılık olmadığını savunmuşlardır (8). Bizim çalışmamızın sonuçları da bu çalışmaya paralel sonuçlar göstermektedir.

Sonuç olarak, ektopik gebelik olgularının mevsimsel dağılım açısından farklılık göstermediğini tesbit ettik. Ancak, bu elde ettiğimiz sonuç bütün bölgelere genellenemez. Sadece Sivas bölgesi için meteorolojik değişikliklerin ektopik gebelik risk faktörleri arasında yer almadığı söylenebilir.

KAYNAKLAR

1. Cagnacci A, Landi S, Volpe A. Rhythmic variation in the rate of ectopic pregnancy throughout the year. Am J Obstet Gynecol 1999; 180: 1067-1071.

2. Coste J, Job-Spira N, Aublet-Cuvelier B, Germain E, Glowaczower E, Fernandez H, Pouly JL. Incidence of ectopic pregnancy. First results of a population-based register in France. Hum Reprod 1994; 9: 742-5.

3. Malatyalıoğlu E, Yanık A, Şener E. Ektopik gebelik ve erken intra uterin gebeliğin ayırıcı tanısında serum ß-HCG, P, E2, PRL ve HPL düzeyleri. Jinekoloji ve Obstetrik Dergisi 1996; 10: 168-171.

4. Cortwright PS. Diagnosis of ectopic pregnancy. Obstetric and Gynecology clinics of North America 1991; 18: 19-37.

(4)

Ektopik Gebelik Olgularının ß-HCG Düzeylerinin ve Mevsimlere Göre Dağılımının Değerlendirilmesi

196

5. Strolego F, Rustico M, Pregazzi R. Seasonal incidence of extrauterine pregnancy. Minerva Ginecol 1995; 47: 499-502.

6. Michelas S, Creatsas G, Fakas G, Kaskarelis D. Ectopic pregnancy: outcome of 152 cases. Int Surg 1980; 65: 355-8.

7. Goldenberg M, Bider D, Seidman DS, Lipitz S, Mashiach S, Oelsner G. Seasonal patterns in tubal pregnancy. Gynecol Obstet Invest 1993; 35: 149-51.

8. Romer T, Schmidt T, Negwer U, Rosel HD, Lober R. Is there a seasonal incidence of ectopic pregnancy? A retrospective analysis. Zentralbl Gynakol 1994; 116: 628-30.

Yazışma Adresi :

Dr. Bülent Duran

Referanslar

Benzer Belgeler

Metotreksat ile medikal tedavi daha düşük β-hCG düzeylerinde, daha küçük gebelik kesesi varlığında, cerrahi tedavinin olası olmadığı durumlarda tercih edilirken, β-hCG

tadenofibrom ve erken bir intrauterin gebeliğin birUkte bulunması, hikaye ve fizik muayenenin yarusıra daha objektif taru metodları olan trans­. vaginal USG ve

Klasik kolektif davranış teorisi, insanların rasyonel bireyler olduğunu ve toplumsal hareketlerin bu rasyonelliği karşılamadığını savunurken, Olson’un

Altın Orda ve Kırım sahasına ait diplomatik yarlıklar, genel olarak Osmanlı diplomatikasında nâme-i hümâyun olarak adlandırılan ve yabancı devlet adamları ile yüksek

Bu çalışmada toplam 176 (%2,5) olayın mülkiyeti kendisine ait olmayan yerin, malın veya ürününü satılması şeklinde gerçekleştiği tespit edilmiştir.

The metal ions and organic bridging ligands build numerous one-, two-, and three- dimensional polymeric networks with this type of coordination polymer

Daha önceki iki gebeli¤i sonucunda iki normal do¤umu olan ve son adet tarihinden emin olamayan 21 yafl›ndaki hasta tu- boovarian abse ön tan›s› ile baflka bir hastaneden

Sonuç olarak, interstisyel ektopik gebelikte rüptürden önce tanı koymak güç olmakla bir- likte erken tanı, morbidite ve mortalite riskini azaltmak açısından çok