• Sonuç bulunamadı

Risk Taking Behavior: An Evaluation in terms of Childhood Trauma and Self-Esteem

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Risk Taking Behavior: An Evaluation in terms of Childhood Trauma and Self-Esteem"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Risk Alma Davranýþý: Çocukluk Çaðý

Travmalarý ve Benlik Saygýsý Temelinde Bir

Deðerlendirme

Risk Taking Behavior: An Evaluation in terms of Childhood Trauma and

Self-Esteem

Ýrem Eker1, Banu Yýlmaz2

1Psk., Ankara ÜniversitesiKlinik Psikoloji Yüksek Lisans Programý

2Doç. Dr., Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coðrafya Fakültesi Psikoloji Bölümü, Ankara

SUMMARY

Objectives: The purpose of this study is to investigate the types and the prevalence of risk taking behavior in young adults and its relationship with childhood trauma and self-esteem. Method: Data were collected from 126 female and 73 male undergraduate university students aged 18-26 years (mean age 21.13, SD=1.63), using three standardized scales, namely, Childhood Trauma Questionnaire, Coopersmith Self-Esteem Inventory, and Risk Taking Behavior Questionnaire. Besides these stan-dardized measures, an informed consent form was used in order to explain the purpose of the study and the eth-ical issues, and a demographic information question-naire was used to determine the characteristics of the participants. Results: The descriptive statistics revealed that the most frequent risk taking behaviors were smo king, drinking alcohol, and fighting whereas the least frequent ones were driving under the influence, and se xual abuse. The correlation analysis indicated a signifi-cant positive correlation between risk taking behavior and childhood trauma, and a negative correlation between risk taking behavior and self-esteem. The pre-dictors of the risk taking behavior were found to be sex, age, sexual abuse, and physical abuse according to the results of the stepwise hierarchical regression analysis. Conclusion: This research indicated the relationship between risk taking behavior and childhood trauma and self-esteem. The findings were discussed in terms of their implications with references to the related literature.

Key Words: Risk taking behavior, childhood trauma,

self-esteem

ÖZET

Amaç: Bu çalýþmanýn amacý, genç yetiþkin bireylerde risk alma davranýþlarýnýn türleri ve yaygýnlýðý ve çocukluk çaðý travmalarý ve benlik saygýsý deðiþkenleriyle iliþkisinin ince-lenmesidir. Yöntem: Çalýþmanýn verileri, 18-26 yaþ arasý (ortalama yaþ= 21.13, standart sapma= 1,63) 126 kadýn, 73 erkek üniversite öðrencisinden, Çocukluk Örse-lenme Yaþantýlarý Ölçeði, Coopersmith Benlik Saygýsý Ölçeði ve Risk Alma Ölçeði kullanýlarak toplanmýþtýr. Bu standart ölçme araçlarýnýn yaný sýra, formun baþýnda araþtýrmanýn amacýnýn açýklandýðý ve etik konularýn bildirildiði bir bilgilendirilmiþ onam formu ve katýlýmcý özelliklerini öðrenmeye yönelik bir demografik bilgi formu kullanýlmýþtýr. Bulgular: Betimleyici analizler, en sýk görülen riskli davranýþlarýn sigara ve alkollü içki kullan-mak ve fiziksel kavgalara girmek; az görülen riskli davranýþlarýn ise içkili araba kullanmak ve cinsel tacizde bulunmak olduðu ortaya koymuþtur. Korelasyon analizi sonucunda, risk alma davranýþý ve Çocukluk çaðý trav-malarý arasýnda po zitif iliþki gözlenirken, risk alma davranýþý ve benlik saygýsý arasýnda ise negatif bir iliþki bulunmuþtur. Hiyerarþik regresyon analizi, cinsiyet, yaþ, cinsel istismar ve fiziksel istismar deðiþkenlerinin risk alma davranýþýný anlamlý düzeyde yordadýðýný ortaya koy-muþtur. Sonuç: Bu araþtýrma, risk alma davranýþlarýnýn, çocukluk çaðý travmalarý ve benlik saygýsý ile iliþkisini göstermiþtir. Bu bulgular, ilgili yazýn kapsamýnda ele alý-narak doðurgularý açýsýndan tartýþýlmaktadýr.

Anahtar Sözcükler: Risk alma davranýþý, çocukluk çaðý

travmalarý, benlik saygýsý

(Klinik Psikiyatri 2016;19:27-36) DOI ID: 10.5505/kpd.2016.02996

(2)

GÝRÝÞ

Saðlýklý bir toplum oluþturabilmek ve bunun devamlýlýðýný saðlayabilmek için ülkenin genç nüfusunun önemi tartýþýlmaz bir gerçektir. Bu yaþ grubunun özellikleri göz önünde bulundurulduðun-da, farklý disiplinler tarafýndan ele alýnmayý gerek-tiren çeþitli sorun alanlarý söz konusu olmaktadýr. Genç yaþ grubunda yaygýn olarak görülen sorunlu davranýþlar, farklý alanlarýn bu sorunla ilgili önleme ve müdahale çalýþmalarýnda yer almasýný gerek-tirmektedir. Bu sorunlu davranýþlardan biri, son yýl-larda üzerinde daha fazla sayýda çalýþmanýn yapýldýðý risk alma davranýþýdýr (RAD) (Abdullah ve ark. 2003; Aras ve ark., 2007; Greene ve ark. 2000). Dünya Saðlýk Örgütü verilerine göre, alkol ve tütün kullanýmý, korunmasýz cinsel iliþki, þiddet içeren olaylara karýþma gibi riskli davranýþlar 10-24 yaþ aralýðýnda yüksek oranlarda görülmektedir (WHO, 2011). Risk alma davranýþý geliþimsel süreçte uyuma yönelik olarak deðerlendirilse de (Greene ve ark., 2000), uzun süreli olumsuz etkileri de gözlenebilmektedir (Ellickson ve ark. 2001). Bu çalýþmada, risk alma davranýþýnýn, çocukluk döneminde maruz kalýnan travmatik deneyimler ve benlik saygýsý açýsýndan incelenmesi amaçlanmýþtýr. Risk alma davranýþýnýn travmatik yaþantýlarýn ardýndan arttýðýný gösteren araþtýrma bulgularý (Klein ve ark. 2007; Pat-Horenczyk ve ark. 2007; Senn ve Carey, 2010) ve bu sorunun benlik saygýsý ile iliþkisi konusundaki çeliþkili bulgular (Jessor ve ark. 2003; Resnick ve ark. 1997; Shrier ve ark. 2001), bu çalýþmanýn yola çýkýþ noktasýdýr. Bu nok-tadan hareketle, genç nüfusu önemli ölçüde temsil ettiði düþünülen üniversite öðrencilerinde risk alma davranýþlarýnýn türleri ve yaygýnlýðý ve ülkemizde konuyla ilgili yapýlmýþ araþtýrmalarda daha önce birlikte ele alýnmamýþ çocukluk çaðý travmalarý ve benlik saygýsý deðiþkenleriyle iliþkisi incelenmiþtir.

YÖNTEM

Örneklem: Araþtýrmanýn örneklemini 18-26 yaþlarý arasýndaki üniversite öðrencileri oluþturmaktadýr. Katýlýmcýlara Ankara ilindeki çeþitli üniversite lerde, kolay eriþilebilir örnekleme (convenient sampling) yöntemiyle ulaþýlmýþtýr. Baþlangýçta araþtýrma kapsamýnda 217 kiþiden veri toplanmýþ,

ancak çok sayýda formu boþ býrakan 6 kiþinin ve yaþlarý dâhil edilme ölçütüne uygun olmayan 5 kiþinin formlarý araþtýrma dýþýnda býrakýlmýþtýr. Ayrýca ölçekleri dolduran 6 katýlýmcý uç deðerlere sahip olduðu için analizlere alýnmamýþtýr. Sonuç olarak, analizler toplam 199 katýlýmcýnýn formu göz önünde bulundurularak yapýlmýþtýr.

Katýlýmcýlarýn 126'sý (% 63.3) kadýn, 73'ü (% 36.7) erkektir. Yaþ uzamý 18-26; yaþ ortalamasý 21.13'tür (standart sapma=1.63). Sosyoekonomik düzeyleri-ni deðerlendirmeleridüzeyleri-nin istendiði soruya çoðunun (% 86.4) orta sosyoekonomik düzey yanýtýný verdiði görülmektedir. Üniversite öðrencisi olmalarý nedeniyle ailelerinden farklý bir þehirde yaþýyor ola-bilecekleri için sorulan "þu anda nerede / ne þekilde yaþýyorsunuz?" sorusu için verilen seçeneklerden "ev arkadaþýmla"yý iþaretleyenlerin aðýrlýktadýr (% 45,7). Ayrýca ulaþýlan katýlýmcýlarýn büyük bölümü (% 71.3) üniversitelerin sosyoloji, psikoloji, felsefe gibi sosyal bilimler bölümlerinde eðitim almak-tadýr. Araþtýrmada dýþlama ölçütü olarak göz önünde bulundurulan "herhangi bir psikiyatrik hastalýðý olma" bilgisine olumlu yanýt veren katýlým-cý yoktur.

Veri Toplama Araçlarý

Bilgilendirilmiþ Onam ve Kiþisel Bilgi Formu: Araþtýrmanýn amacýnýn açýklandýðý bilgilendirilmiþ onam formunda, katýlýmýn tamamen gönüllülüðe dayalý olduðu, istendiðinde sorularý yanýtlamaktan vazgeçilebileceði, bilgilerin gizli tutulacaðý konu-larýnda katýlýmcýlara bilgi verilmiþtir. Kiþisel bilgi formunda ise cinsiyet ve yaþ gibi demografik deðiþkenlere iliþkin sorular yer almaktadýr.

Çocukluk Örselenme Yaþantýlarý Ölçeði (ÇÖYÖ): Katýlýmcýlarýn 18 yaþ öncesi travmatik maruziyet-lerini deðerlendirmek amacýyla kullanýlan bu ölçek Bernstein ve arkadaþlarý (1994) tarafýndan geliþti rilmiþ; Aslan ve Alparslan (1999) tarafýndan Türkçeye uyarlanmýþtýr. Toplam 40 maddeden oluþan ölçekte her madde "Ben çocukken..." ifade-siyle baþlamaktadýr ve sorulan durumlarýn yaþanma sýklýðýna göre "hiçbir zaman", "nadiren", "bazen", "sýklýkla", "çok sýk" þeklinde 5'li Likert olarak puan-lanmaktadýr. Türkçe formda "duygusal kötüye kul-laným ve duygusal ihmâl", "fiziksel kötüye kulkul-laným"

(3)

ve "cinsel kötüye kullaným" olmak üzere üç alt boyut belirlenmiþtir. Alt ölçeklerden alýnan yüksek puanlar, ilgili türdeki kötüye kullanýmýn çocukluk veya ergenlikte daha sýk yaþandýðýný göstermekte-dir (Aslan ve Alparslan, 1999). Türkçe uyarlama çalýþmasýnda, ölçeðin Cronbach Alfa iç tutarlýk kat-sayýsý .96, alt ölçeklerin iç tutarlýk katsayýlarý ise .94-.96 arasýndadýr. Ölçeðin bu çalýþma için iç tutarlýk katsayýsý .95 olarak hesaplanmýþtýr (n=199). Coopersmith Benlik Saygýsý Ölçeði (CBSÖ): Katýlýmcýlarýn benlik saygýsý düzeylerini belirlemek amacýyla Coopersmith (1986) tarafýndan geliþtir-ilmiþtir. Ölçeðin kýsa formu 25 maddeden oluþmak-tadýr ve bir özbildirim ölçeðidir. Ölçekten

alýnabile-cek puanlar 0-100 arasýnda deðiþmekte ve yükselen puanlar benlik saygýsýnda artýþý iþaret etmektedir. Türkçe uyarlamasý Turan ve Tufan (1987) tarafýn-dan yapýlan ölçekte yer alan maddeler, katýlýmcýnýn kendisine iliþkin tanýmlamalarýna uygunluklarý açýsýndan evet-hayýr biçiminde iþaretlemektedir. Bu çalýþmada katýlýmcýlarýn sorularý daha kolay yanýtlamalarý için ölçek 5'li Likert tipinde sunul-muþtur. Ölçeðin araþtýrma örneklemi için he saplanan Cronbach Alfa iç tutarlýk katsayýsý .83 olarak bulunmuþtur (n=199).

Risk Alma Ölçeði (RADÖ): Risk alma davranýþý sýk-lýklarýný ve türlerini belirlemek için Bayar ve Sayýl (2000) tarafýndan geliþtirilmiþtir. Tek boyutlu olan ölçek 25 maddeden oluþmaktadýr ve bir özbildirim ölçeðidir. Her madde "hiçbir zaman", "nadiren", "bazen", "sýklýkla", "çok sýk" þeklinde 5'li Likert olarak puanlanmaktadýr. Ölçeðin iç tutarlýk kat-sayýsý .81'dir (Bayar ve Sayýl, 2000). Bu çalýþmada ölçeðin üniversite dönemine uygun hale gelmesi için, ayný ölçeði kullanan bir baþka araþtýrma da göz önünde bulundurularak (Uludaðlý ve Sayýl, 2009) frekans analizinde %50'den daha fazla oranda iþaretlendiði belirlenen ilk 6 madde (karþý cinsle arkadaþlýk etmek, yaya geçidini kullanmadan karþýya geçmek, gereðinden çok para harcamak, gece eve geç gelmek, ailenin onaylamadýðý kiþilerle arkadaþlýk etmek, arabada emniyet kemeri takma-mak) çýkarýlmýþ; analizler, ölçeðin 19 maddesi üzerinden hesaplanan deðerler kullanýlarak yapýlmýþttýr. Ölçeðin bu haliyle bu araþtýrma örnek-leminden elde edilen Cronbach Alfa iç tutarlýk kat-sayýsý .88 (n=199) olarak bulunmuþtur.

Ýþlem

Araþtýrmanýn verileri, aktarýlan ölçme araçlarý kul-lanýlarak toplanmýþtýr. Formun ilk sayfasýnda, araþtýrma etiði çerçevesinde, araþtýrmanýn amacýnýn anlatýldýðý, katýlýmýn gönüllülüðe baðlý olduðunun vurgulandýðý ve sorularý yanýtlamanýn herhangi bir rahatsýzlýða yol açmayacaðýnýn ve gerek duyulursa araþtýrmacýlarla iletiþime geçilebileceðinin belirtildiði bir açýklama ve rilmiþtir. Ardýndan, katýlýmcýnýn bu açýklamalara dayanarak sorularý yanýtlamayý kabul edip etmedik-lerini belirtmeleri istenen bir onam bölümü yer almýþtýr. Deðiþken Yaþ

x

Standart Sapma 21.13 1.63 Sýklýk (n=199) Yüzde (%) Cinsiyet Kadýn 126 63,3 Erkek 73 36,7 Sosyoekonomik Düzey Alt 13 6,5 Orta 172 86,4 Yüksek 14 7 Yaþama þekli Yalnýz 39 19,6 Ev arkadaþýyla 91 45,7 Ailesiyle 69 34,7 Bölüm Sosyal Bilimler 142 71,3 Hukuk 15 7,5 Dil 14 7 Mühendislik -Mimarlýk 9 4,5

Ýktisadi ve Ýdari Bilimler 7 3,5

Týp 6 3

Fen Bilimleri 6 3

(4)

Ölçekler, üniversitelerin farklý bölümlerinde öðren-im gören öðrencilere, araþtýrmacýlar tarafýndan, uygulamaya izin veren öðretim elemanýnýn dersinin bir kýsmý kullanýlarak sýnýflarda verilmiþ, kimlik bil-gisi istenmediði ve yanýtlarýn anonim olarak deðer-lendirileceði tekrar vurgulanmýþ ve yaklaþýk 15 dakika süren yanýtlamanýn ardýndan toplu halde geri alýnmýþtýr.

Veriler, çalýþmanýn temel amacý doðrultusunda regresyon analizi ile incelenmiþtir. Ayný zamanda, risk alma davranýþlarýnýn bu örneklemdeki sýklýðýna iliþkin bilgi elde etmek amacýyla frekans analizi yapýlmýþtýr. Bu analizler için bir 'Sosyal Bilimler Ýstatistik Paket Programý' kullanýlmýþtýr.

BULGULAR

Araþtýrma deðiþkenleri arasýndaki iliþkiyi incele-mek ve katýlýmcýlarýn ölçeklere verdiði yanýtlardaki tutarlýlýðý saptamak amacýyla Pearson Momentler Çarpýmý Korelasyon Analizi yapýlmýþ ve sonuçlar Tablo 2'de gösterilmiþtir.

Tablo 2'de görüldüðü gibi, Çocukluk çaðý trav-malarýyla risk alma davranýþlarý arasýnda pozitif yönde anlamlý bir iliþki (r= .46, p< .001) bulun-muþtur. Risk alma davranýþý ve benlik saygýsý arasýnda negatif yönde anlamlý bir iliþki (r= -.29, p< .001) gözlenmektedir. Ayrýca çocukluk çaðý travmalarý ile benlik saygýsý arasýnda (r= -.59, p< .001) negatif yönde anlamlý bir iliþki vardýr. Çocukluk örselenme yaþantýlarý ölçeðinin alt boyut-larý ile diðer ölçekler arasýndaki iliþkiye bakýldýðýn-da ise risk alma ölçeðinden alýnan toplam puan ile çocukluk döneminde yaþanan duygusal kötüye kul-laným ve ihmal (r= .42, p< .001), çocukluk döne-minde yaþanan fiziksel istismar (r= .40, p< .001) ve çocukluk dönemi cinsel istismar (r= .46, p< .001) arasýnda pozitif yönde anlamlý bir iliþki görülmek-tedir. Benlik saygýsý ölçeði toplam puanlarý ile çocukluk dönemi duygusal kötüye kullaným ve ihmal (r= -.57, p< .001), çocukluk dönemi fiziksel istismar (r= -.49, p< .001) ve çocukluk dönemi cin-sel istismar (r= -.41, p< .001) alt ölçekleri arasýnda negatif yönde anlamlý iliþkiler gözlenmiþtir.

Deðiþken Ort. (SS) 1 2 3 4 5 6 1 23,86 (4,18)

-

2 33,29 (13,29)

.42***

-

3 23,62 (7,78)

.40***

.73***

4 5,97 (2,51)

.46***

.52***

.59***

5 62,88 (21,26)

.46***

.95***

.89***

.66***

6 65,72 (12,43)

-.29***

-.57***

-.49***

-.49***

-.59***

-

Tablo 2. Toplam Ölçek Puanlarý ve Alt Ölçekler Arasýndaki Korelasyon Deðerleri

***p<.001 1. Risk alma 2. Duygusal istismar, ihmal 3. Fiziksel istismar, ihmal 4. Cinsel istismar 5. Çocukluk çaðý trav-malarý 6. Benlik saygýsý

(5)

Risk Alma Davranýþlarýnýn Görülme Sýklýklarý

Katýlýmcýlarýn ilgili ölçekte bulunan maddelere verdikleri yanýtlar 'nadiren', 'bazen', 'sýklýkla' ya da 'her zaman' þeklinde belirttikleri yanýtlar "belirli sýklýkta ve her zaman" olarak gruplandýrýlmýþ ve risk alma davranýþlarýnýn sýklýðýný belirlemek üzere frekans analizi yapýlmýþtýr. Yapýlan analizlerde en sýk görülen riskli davranýþlarýn sigara ve alkollü içki kullanmak ve fiziksel kavgalara girmek; az görülen riskli davranýþlarýn ise içkili araba kullanmak ve cinsel tacizde bulunmak olduðu saptanmýþtýr.

Frekans analizi sonuçlarý Tablo 3'te gösterilmekte-dir.

Risk Alma Davranýþýný Yordayan Deðiþkenler

Çalýþmanýn temel amacý doðrultusunda risk alma davranýþýný yordayan deðiþkenleri belirlemek amacýyla üç aþamalý hiyerarþik regresyon analizi yapýlmýþtýr. Regresyon denklemine ilk aþamada, etkilerini kontrol etmek amacýyla demografik deðiþkenler (cinsiyet ve yaþ), ikinci aþamada

çocuk-Risk Alma Davranýþlarý Belirli Sýklýkta ve Her Zaman

N

%

18-Karþý cinsle arkadaþlýk etmek 185 93,0

19-Yaya geçidini kullanmadan karþýya geçmek 178 89,4

22-Gereðinden çok para harcamak 153 76,9

24-Gece eve geç gelmek 129 64,8

20-Ailenin onaylamadýðý kiþilerle arkadaþlýk etmek 120 60,3

25-Arabada emniyet kemeri takmamak 107 53,8

9-Sigara kullanmak 85 42,7

15-Alkollü içki kullanmak 81 40,7

23-Baþkalarýyla fiziksel kavgalara girmek 79 39,7

17-Emniyet kemeri takmadan araba kullanmak 75 37,7

21-Tehlikeli sporlar (daðcýlýk, su kayaðý, rüzgâr sörfü, dalgýçlýk)

yapmak 66 33,2

8-Sarhoþ birisinin kullandýðý arabaya binmek 66 33,2

6-Siyasi toplantýlara katýlmak 65 32,7

1-Gaz veya uhu koklamak 60 30,2

10-Eðlencesine ve atari salonlarýnda para harcamak 59 29,6

14-Hýz sýnýrýný aþarak araba kullanmak 55 27,5

12-Otostop yapmak 51 25,6

7-Korunmak için býçak/çaký vb. aletler taþýmak 44 22,1

13-Ehliyetsiz araba kullanmak 44 22,1

11-Anne veya babanýn izni olmadan ebeveynlere ait arabayý

kullanmak 30 15,1

4-Kumar oynamak 28 14,1

5-Riskli cinsel iliþkiye girmek 28 14,1

16-Uygunsuz þekilde giyinmek 28 14,1

2-Ýçkili araba kullanmak 24 12,1

3-Cinsel tacizde bulunmak 7 3,5

(6)

luk örselenme yaþantýlarý alt ölçekleri (duygusal istismar/ihmal, fiziksel istismar, cinsel istismar), üçüncü aþamada ise benlik saygýsý puanlarý alýn-mýþtýr. Regresyon analizi sonuçlarý Tablo 4'te özetlenmiþtir.

Regresyon analizi sonucunda, birinci aþamada denkleme alýnan demografik deðiþkenlerden cin-siyetin açýkladýðý varyans % 19'dur (F1-193= 46,30, p< .001). Risk alma davranýþýný yordayan ikinci deðiþken olarak bulunan yaþ deðiþkeni ile birlikte açýklanan varyans % 23'e yükselmiþtir (F2-192=30,40, p< .001). Ýkinci aþamada denkleme giren cinsel istismar deðiþkeni, açýklanan varyansý %38'e yükseltmiþtir (F3-191= 40,15, p< .001). Bu aþamada denkleme giren fiziksel istismar varyansa %1'lik katký saðlayarak açýklanan toplam varyansý %39'a yükseltmiþtir (F4-190= 32,28, p< .01).

TARTIÞMA

Bu araþtýrmanýn temel amacý, risk alma davranýþlarýnýn, bu örüntüde etkili olabileceði düþünülen deðiþkenlerden çocukluk çaðý travmalarý ve benlik saygýsý açýsýndan incelenmesidir. Bu

doðrultuda yapýlan regresyon analizinde, bu iki deðiþkenin yaný sýra bazý demografik özellikler de denkleme alýnmýþtýr. Elde edilen bulgular, cinsiyet, yaþ, çocuklukta maruz kalýnan cinsel istismar ve fiziksel istismarýn, yaþamýn ileriki yýllarýnda riskli davranýþlar sergileme olasýlýðýyla iliþkili olduðunu ortaya koymaktadýr. Analiz sonucu cinsiyet açýsýn-dan deðerlendirildiðinde, erkeklerin daha fazla risk alma davranýþý sergilediði görülmüþtür. Ýlgili yazýn, bu bulguyu destekler niteliktedir (Arch, 1993; Kelly ve ark. 2005; Sarma ve ark. 2013). 150 çalýþmayý kapsayan bir meta analize göre de erkekler kadýn-lara göre daha fazla riskli davranýþ sergilemektedir (Brynes ve ark. 1999). Kadýnlarýn saðlýk, eðlence ve kumar oynama alanlarýnda riskli davranýþlarda bulunma olasýlýklarýnýn daha düþük olduðunu gözlenmiþtir (Harris ve ark. 2006). Kadýnlar bu alanlarý deðerlendirdiklerinde erkeklere oranla daha fazla olumsuz sonuç ve daha az zevk algýladýk-larýný belirtmiþlerdir. Sosyal alanlardaki risk alma eðilimi ise cinsiyet açýsýndan farklýlýk göster-memiþtir. Erkeklerin riskli finansal kararlar almaya da kadýnlardan daha eðilimli olduklarý bulunmuþ-tur (Powell ve Ansic, 1997). Cinsiyetler arasýndaki bu fark, Harris ve arkadaþlarý (2006) tarafýndan, kadýnlarýn riskli olaylar için algýladýklarý olasý

olum-Tablo 4. Risk Alma Davranýþýný Yordayan Deðiþkenler

Deðiþken (Regresyon R2 Uyarlanmýþ R2 â s.h. t F giriþ sýrasýna göre) 1. Aþama Cinsiyet .19 .19 .32 3 ,76 5 ,48 46 ,30*** Yaþ .24 .23 .21 3 ,66 3 ,66 30 ,40*** 2. Aþama

Duygusal istismar, ihmal - - - - - -

Cinsel istismar .39 .38 .30 3 ,30 4 ,35 40 ,15***

Fiziksel istismar, ihmal .40 .39 .16 3 ,26 2 ,39 32 ,28**

3. Aþama

Benlik saygýsý - - - - - -

(7)

suz sonuçlarýn daha çok, eðlence beklentilerinin ise daha az olmasý ile açýklanmýþtýr. Cinsel seçilim kuramý temelinde de, genç erkeklerin, etraflarýnda genç kadýnlar olduðunda günlük yaþam olaylarýnda daha riskli davrandýðý sonucu elde edilmiþtir (Pawlowski ve ark. 2008). Ayný analiz sonucuna göre, gençlik döneminde yaþ yükseldikçe risk alma davranýþlarý daha fazla görülmektedir. Konuyla ilgili önceki araþtýrmalarda yaþa iliþkin çeþitli sonuçlar elde edilmiþtir. Bir meta analiz çalýþmasý, bu araþtýrmanýn örnekleminin yaþ uzamý olan 18-26 yaþ aralýðýna iliþkin olarak, 18-21 yaþ grubunun, 21 ve üzeri yaþ grubuna göre daha fazla risk alma davranýþýnda bulunduðunu ortaya koymuþtur. Ancak 21 yaþ üzeri grubun ortalamasýný daha ileri yaþtaki bireylerin düþürmüþ olabileceði göz önünde bulundurulmalýdýr (Byrnes ve ark. 1999). Konuyla ilgili araþtýrmalar genel olarak gençlik dönemini kapsayan yaþ aralýðýnda yaþ yükseldikçe riskli davranýþlarýn arttýðýný ortaya koymaktadýr (Bayar ve Sayýl, 2005; Simons-Morton ve ark. 2001; Yýlmaz, 2000). Regresyon analizi sonucuna göre elde edilen bir baþka bulguya göre de, gençlik döneminde risk alma davranýþý olasýlýðýný arttýran bir baþka etmen, çocukluk çaðýnda cinsel istismara maruz kalmýþ olmaktýr. Bu bulgu, ilgili yazýn bil-gisiyle tutarlýdýr. Cinsel istismar yaþantýlarýna maruz kalan bireylerin korunmasýz cinsel iliþki, alkol ve madde kullanýmý gibi riskli davranýþlara daha eðilimli olabildikleri yönünde bulgular mev-cuttur (Noll ve ark. 2003; Paone ve ark. 1992; Rotheram-Borus ve ark. 1996). Bu bulgular, çocuk-luk çaðý yaþantýlarýnýn erken yaþta hamilelik için bir risk etmeni olduðunu; ayrýca baðýmlýlýk tedavisi sürecinde göz ardý edilmemesinin önemini ortaya koymaktadýr. Regresyon analizinde risk alma davranýþýný yordayýcý gücü bulunan bir baþka çocukluk yaþantýsý da fiziksel istismardýr. Ýlgili yazýnla (Ayan, 2007; Cavaiola ve Schiff, 1989; Riggs ve ark. 1990) tutarlý olan bu bulgu, fiziksel istismar geçmiþi olan bireylerin, yaþamlarýnýn ilerleyen dönemlerinde alkol ve sigara içme, yasal olmayan ilaç kullanma gibi riskli davranýþlara daha eðilimli olduklarýný göstermektedir. Aile içi þiddete maruz kalan çocuklarýn daha fazla saldýrganlýk eðilimi gösterdiði; bunun da risk alma davranýþlarýyla iliþ kili olabileceði belirtilmiþtir (Ayan, 2007).

Araþtýrmada incelenen bir baþka konu, risk alma davranýþlarýnýn görülme sýklýðýdýr. Bu amaçla

yapýlan frekans analizi sonuçlarýna göre, "yüksek riskli" olarak nitelendirilebilecek (Özmen ve Hatipoðlu Sümer, 2011) 'fiziksel kavgalara girmek', 'gaz veya uhu koklamak', 'riskli cinsel iliþkiye girmek' gibi davranýþlarý belirli sýklýkta ve her zaman yaptýðýný bildiren katýlýmcýlarýn oraný, oldukça yüksektir (sýrasýyla % 39,7, % 30, % 14,1). Katýlýmcýlarýn % 3.5'i 'cinsel tacizde bulunmak' eylemini belirli sýklýkta yaptýklarýný bildirmiþtir. Bu yönde yanýt veren katýlýmcýlarýn çocukluk örselen-me yaþantýlarý ölçeðine verdikleri yanýtlar ince-lendiðinde, tamamýnýn, bu ölçekten aldýklarý puan-larýn, tüm katýlýmcýlarýn bu ölçekten aldýklarý puan ortalamalarýndan daha yüksek olduðu; benlik saygýsý ölçeðinden aldýklarý puanlarýn da tüm katýlýmcýlarýn bu ölçekten aldýklarý puan ortala-malarýndan daha düþük olduðu görülmektedir. Bu bulgu, yaþamýn erken dönemlerinde maruz kalýnan her türden örselenme (duygusal, fiziksel, cinsel) ve ileri dönemlerde baþkalarýna yönelik cinsel taciz davranýþý arasýndaki iliþkiyi desteklemektedir. Benzer sonuçlar, konuyla ilgili baþka çalýþmalarda da elde edilmiþtir (Bayar ve Sayýl, 2005; Özmen ve Hatipoðlu Sümer, 2011). Bu bulgular, gençler arasýnda, hem kendi hem de baþkalarýnýn yaþam-larýný tehlikeye atabilecek davranýþlarýn yaygýnlýðý konusunda bir ipucu vermekte; dolayýsýyla, bu örüntünün ortaya çýkmasýnda etkili olabilecek etmenlerin belirlenmesi ve önleyici müdahalelerin belirlenmesinin önemini ortaya koymaktadýr. Araþtýrma deðiþkenlerinin birbiriyle olan iliþkisini belirlemek amacýyla yapýlan analiz sonuçlarý göz-den geçirildiðinde genel olarak deðiþkenlerin bir-birleriyle iliþkilerinin beklenen yönde olduðu görülmektedir. Ýlgili yazýnda çocukluk çaðý trav-malarý ile çeþitli psikiyatrik rahatsýzlýklar arasýnda pozitif yönde iliþki olduðuna dair tutarlý bulgular mevcuttur (Felitti ve ark. 1998; Green ve ark. 1999; Yanýk ve Özmen, 2002; Zoroðlu ve ark. 2001). Ayný iliþki, risk alma davranýþlarýyla da bulunmuþtur (Hernandez ve ark. 1993; Smith ve Thornberry, 1995). Dolayýsýyla, araþtýrmada elde edilen çocuk-luk çaðý travmalarý ve gençlik döneminde risk alma davranýþlarý sergileme iliþkisi, ilgili yazýn bulgularýy-la desteklenmektedir. Çocukluk çaðý travmabulgularýy-larýnýn ayný zamanda benlik saygýsýnda da sorunlara neden olabileceðini gösteren araþtýrma bulgularý mevcut-tur (Dubowitz ve ark. 2002; Gross ve Keller, 1992; Jessor ve ark. 2003; Newcomb ve ark. 1986; Oates

(8)

ve ark. 1985; Stein ve ark. 2002). Bu çalýþmada bu doðrultuda elde edilen bulgular, ilgili yazýndaki benzer sonuçlarla desteklenmektedir.

Kýsýtlýlýklar: Araþtýrmanýn bilimsel yazýna katkýlarý ve doðurgularýnýn yaný sýra, özellikle yöntemden kaynaklý bir takým sýnýrlýlýklarý da bulunmaktadýr. Her þeyden önce, araþtýrma deseninin kesitsel olmasý, incelenen deðiþkenler arasýnda bir neden-sonuç iliþkisi kurmayý engellemektedir. Dolayýsýyla, konuyla ilgili gerçekleþtirilecek boylamsal çalýþ-malara ihtiyaç vardýr. Ayrýca, kullanýlan ölçme araçlarýnýn özbildirime (self-report) dayanmasý katýlýmcýlarýn yanlý yanýt verme eðilimini ortaya çýkarabileceði için (örneðin, kendini iyi gösterme ya da olduðundan kötü gösterme), bu yöntemin kul-lanýldýðý tüm araþtýrmalarda olduðu gibi, bu çalýþ-mada da bir sýnýrlýlýk olarak düþünülebilir. Bu nedenle, özbildirime dayanan ölçüm araçlarýnýn kullanýmýna ek olarak, ayný katýlýmcýlarla yapý-landýrýlmýþ görüþmeler yaparak nitel analiz yön-temiyle elde edilecek bilgilerin, nicel veri sonuçlarýyla bir arada deðerlendirilmesi yararlý ola-caktýr. Araþtýrmada incelenen çocukluk çaðý trav-malarý bilgisinin geriye dönük olarak ölçek bilgisin-den elde edilmesi de çalýþmanýn bir baþka kýsýtlýlýðýdýr. Yetiþkinlerin çocukluk travmalarý gibi belli olaylarý doðru hatýrladýðýný gösteren araþtýrma bulgularýna (Brewin, Andrews ve Gotlib, 1993) karþýn, geriye dönük ölçümlerin geçerliliði ile ilgili ciddi tartýþmalar da mevcuttur (Petrosky, 2000; McGinn ve ark., 2005; Akt., Kaya, 2008). Bu nedenle, bu deðiþkenin incelendiði bazý çalýþmalar-da, kayýtlardan istismar öyküsü kanýtlanmýþ kiþiler katýlýmcý olarak çalýþmaya dahil edilmektedir. Araþtýrma deseni ve deðerlendirme araçlarýnýn türünün dýþýnda bu çalýþmada kýsýtlýlýk olarak yorumlanabilecek bir baþka nokta da, örneklemi oluþturan genç yetiþkin bireylerin üniversite öðren-cileriyle sýnýrlý olmasýdýr. Risk alma davranýþýnýn farklý sosyokültürel düzeylerde farklý örüntülerle ortaya çýkabileceði gerçeði nedeniyle, bu sýnýrlýlýk, bulgularýn genellenmesinin önünde bir engeldir.

SONUÇ

Bu araþtýrmanýn bulgularý, bu konunun görece daha az incelendiði genç yetiþkinlerde görülen risk alma davranýþlarýnýn, çocukluk dönemi örselenme

yaþantýlarý ve benlik saygýsý ile iliþkisini göster-miþtir. Çocukluk çaðýnda maruz kalýnan trav-malarýn yetiþkinlikte pek çok sorunla iliþkili olduðu bilgisinden hareketle, ergenlik ve genç yetiþkinlikte bireysel ve toplumsal açýdan önemli bir sorun alaný olan risk alma davranýþlarýnýn bu olasý temelini göz önünde bulundurmak, müdahalenin odaðýný belir-tiden kökene kaydýrmanýn gerekebileceði durumlar olabileceðini akýlda tutmayý saðlayacaktýr. Benlik saygýsý konusundaki bulgu da, tedavi kadar, benlik saygýsýna yönelik programlarla, önleyici müda-halelerin de göz önünde bulundurulabileceðine iliþkin kanýt saðlamaktadýr (Oates ve ark. 1985). Bu sonuçlar genel olarak, ülkemizde sayýsý çok fazla olmayan risk alma davranýþlarýnýn olasý kökenlerini anlamaya yönelik çalýþmalar konusunda yeni bil-giler saðlamýþtýr.

Yazýþma adresi: Doç. Dr. Banu Yýlmaz. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coðrafya Fakültesi Psikoloji Bölümü, Sýhhiye, Ankara, yilmazb@ankara.edu.tr

(9)

KAYNAKLAR

Abdullah ASM, Fielding R, Hedley, AJ (2003) Understanding Sexual Risk Taking Behaviour in Hong Kong University Students: A health promotion perspective. Prev Med 37: 311-318.

Aras Þ, Günay T, Özan S ve ark. (2007) Ýzmir Ýlinde Lise Öðren-cilerinin Riskli Davranýþlarý, Anadolu Psikiyatri Derg 8: 186-196.

Arch, EC (1993) Risk Taking: A Motivational Basis For Sex Differences. Psychol Rep 73: 3-11.

Aslan SH, Alparslan ZN (1999) Çocukluk Örselenme Yaþantýlarý Ölçeði'nin bir üniversite öðrencisi örnekleminde geçerlik, güvenirlik ve faktör yapýsý. Türk Psikiyatri Derg 10: 275-285.

Ayan S. (2007) Aile içi þiddete uðrayan çocuklarýn saldýrganlýk eðilimleri. Anadolu Psikiyatri Derg 8: 206-14.

Baumeister RF (2005) Rethinking Self Esteem Why Nonprofits Should Stop Pushing Self-Esteem and Start Endorsing Self-con-trol. Stanford Innovation Review: 34-41.

Bayar N, Sayýl M (2005) Brief Report: Risk-taking behaviours in a non-western urban adolescent sample. J Adolesc 28: 671-676. Bernstein DP, Fink L, Handelsman L ve ark. (1994) Initial reli-ability of and validity of a new retrospective measure of child abuse and neglect. Am J Psychiatry 151: 1132-1136.

Brewin, C., R., Andrews B. & Gotlib I., H. (1993). Psychopathology and early experience: A reappraisal of retro-spective reports. Psychological Bulletin, 113, 82-98.

Büyük Türkçe Sözlük, Türk Dil Kurumu Yayýnlarý, Ankara, 2010.

Byrnes JP, Miller DC, Schafer WD (1999) Gender differences in risk taking: A meta-analysis. Psychol Bull 125: 367-383. Campbell J (1990) Self Esteem and Clarity of the Self Concept. J Pers Soc Psychol 59(3): 538-549.

Caviola A, Schiff M (1989) Self-esteem in abused chemically dependent adolescents. Child Abuse Negl 13: 327-334. Coopersmith S (1967) The antecedents of self-esteem. San Francisco: W. H. Freeman Co.

Dubowitz H, Papas MA, Black MM ve ark. (2002) Child neglect: outcomes in high-risk urban preschoolers. Pediatrics 109: 1100-1107.

Durmuþoðlu N, Yýldýrým-Doðru SS (2006) Çocukluk örseleyici yaþantýlarýnýn ergenlikte yakýn iliþkilerde bireye etkisinin ince-lenmesi. Çocuk Genç Ruh Saðlýk Derg 15: 237-246.

Ellickson PL, Tucker TS, Klein DJ (2001) High-risk behaviours associated with early smoking: results from a 5-year follow up. J Adolesc Health 28: 465-473.

Evren C, Ögel K (2003) Alkol/madde baðýmlýlarýnda dissosiyatif belirtiler ve çocukluk çaðý travmasý, depresyon, anksiyete ve alkol/madde kullanýmý ile liþkisi. Anadolu Psikiyatri Derg 4: 30-37.

Felitti V, Anda RF, Nordenberg D ve ark. (1998) Relationship of childhood abuse and household dysfunction to many of the lead-ing causes of death in adult. Am J Prev Med 14: 245-258. Green CR, Flove-Valencia H, Rosenblum L ve ark. (1999) Do physical and sexual abuse differentially affect chronic pain states in women? J Pain Symptom Manage 18: 420-426.

Greene K, Krcmar M, Walters LH ve ark. (2000) Targeting ado-lescent risk taking behaviours: The contributions of egocentrism and senseation seeking. J Adolesc 23: 439-461.

Gross AB, Keller HR (1992). Long-term consequences of child-hood physical and psychological maltreatment. Agrr Behav 18: 171-185.

Harris CR, Jenkins M, Glaser D (2006) Gender differences in risk assessment: Why do women take fewer risks than men? Judgm Decis Mak 1: 48-63.

Hernandez JT, Lodico M, DiClemente RJ (1993) The effects of child abuse and race on risk-taking in male adolescents. J National Med Assoc 85: 593-597.

Jessor R, Turbin MS, Costa FM ve ark. (2003) Adolescent prob-lem behavior in China and the United States: A cross-national study of psychosocial protective factors. J Res Adoles 13: 329-360.

Kalkan M, Karadeniz-Özbek S (2011) Çocukluk çaðý travmalarý ergenlerdeki flört kaygýsýný yordar mý? Çocuk Genç Ruh Saðlýk Derg 18: 35-44.

Kavas AB (2009) Self-esteem and health-risk behaviours among Turkish late adolescents. Adolescence 44: 187-198.

Kaya, F. (2010) Çocukluk döneminde yaþanan istismarýn kiþiler-arasý iliþki tarzlarý üzerindeki etkisi: erken dönem uyum bozucu þemalarýn aracý rolü. Yayýnlanmamýþ yüksek lisans tezi, Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü.

Kelly DB, Rollýngs AL, Harmon JG (2005) Chronic Self-Destructiveness, Hopelessness, and Risk-Taking in College Students. Psychol Rep: 96: 620-624.

Klein H, Elifson WK, Sterk CE (2007) Childhood neglect and adulthood involvement in HIV-related risk behaviours. Child Abuse Negl 31: 39-53.

Nelson EC, Heath AC, Madden PAF ve ark. (2002) Association between self-reported childhood sexual abuse and adverse psy-chological outcomes results from a twin study. Arch General Psychiatry 59: 139-145.

Newcomb MD, Maddahian, E, Bentler PM (1986). Risk Factors For Drug Use Among Adolescents: Concurrent and longitudi-nal alongitudi-nalyses. Am J Public Health. 76: 525-531

Noll JG, Trickett PK, Putnam FW (2003) A prospective investi-gation of the impact of childhood sexual abuse on the develop-ment of sexuality. J Consult Clin Psychol 71: 575-586.

Oates RK, Forrest D, Peacock A (1985). Self- Esteem of Abused Children. Child Abuse Negl 9: 159-163.

(10)

behaviours among Turkish adolescents. Pers Indiv Differ 50: 4-9.

Paone D, Chavkin W, Willets I ve ark. (1992) The impact of sex-ual abuse: Implications for drug treatment. J Womens Health 1: 149.153.

Pat-Horenczyk R, Peled O, Miron T ve ark. (2007) Risk taking behaviours among Israeli adolescents exposed to recurrent ter-rorism: Provoking danger under continuous threat. Am J Psychiatry 164(1): 66-72.

Pawlowski B, Atwal R, Dunbar, RIM (2008) Sex differences in everyday risk-taking behaviour in humans. Evol Psychol 6: 30-42.

Powell M, Ansic D (1997) Gender differences in risk behaviour in financial decision making: An experimental analysis. J Econ Psychol 18: 605-628.

Resnick MD, Bearman PS, Bauman KE ve ark. (1997) Protecting adolescents from harm. J Am Med Assoc 278: 823-832.

Riggs S, Alario AJ, McHorney C (1990) Health risk behaviors and attempted suicide in adolescents who report prior maltreat-ment. J Pediatr 116: 815-821.

Rotheram-Borus MJ, Piacentini J, Van Rossem R ve ark. (1996) Enhancing treatment adherence with a specialized emergency room program for adolescent suicide attempters. J Am Acad Child Adolesc Psychiatr 35: 654-663.

Sarma KM, Carey RN, Kervick AA ve ark. (2013) Psychological factors associated with indices of risky, reckless and cautious dri-ving in a national sample of drivers in the Republic of Ireland. Accident Anal Prev 50: 1226-1235.

Senn TE, Carey MP (2010) Child maltreatment and women's adult sexual risk behaviour: Childhood sexual abuse as a uniqe risk factor. Child Maltreat 15: 324-335.

Shrier LA, Harris SK, Sternberg M ve ark. (2001) Associations of depression, self esteem, and substance use with sexual risk among adolescents. Prev Med 33: 179-189.

Simons-Morton B, Haynie DL, Crump AD ve ark. (2001) Peer and parent influences on smoking and drinking early adoles-cents. Health Educ Behav 28: 95-107.

Smith GE, Gerrard M, Gibbons FX. (1997) Self esteem and the relation between risk behaviour and perceptions of vulnerabili-ty to unplanned pregnancy in college women. Health Psychol 16: 137-146.

Smith C, Thornberry TP (1995) The relationship between child-hood maltreatment and adolescent involvement in deliquency. Criminology 33: 451-481.

Stein JA, Lelie MB, Nyamathi A (2002) Relative contributions of parent substance use and chilhood maltreatment to chronic homelessness, depression, and substance abuse problems among homeless women: Mediating roles of self-esteem and abuse in adulthood. Child Abuse Negl 26: 1011-1027.

Toker T (2011) Madde kullananlarda çocukluk örselenme yaþantýlarýnýn, madde kullanma eðilimi, benlik saygýsý ve baþa çýkma tutumlarý ile iliþkisi. Türk Psikiyatri Derg 22: 83-92. Turan N, Tufan B (1987) Coopersmith Benlik Saygýsý

Envanteri'nin (SEI) geçerlik-güvenirlik çalýþmasý. 23. Ulusal Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Kongresi Kitabý. Ýstanbul, s. 816-817.

World Health Organization (2002) World Report on Violence and Health. World Health Organization (2011) Young People: Health Risks and Solutions.

Yanýk M, Özmen M (2002) Psikiyatri polikliniðine baþvuran hastalarda çocukluk çaðý kötüye kullaným/ihmal yaþantýlarý ile intihar, kendine fiziksel zarar verme ve dissosyatif belirtiler arasýndaki iliþki. Anadolu Psikiyatri Derg 3: 140-146.

Yýlmaz, T. (2000). Ergenlikte risk alma davranýþlarýnýn incelen-mesi. (Yayýnlanmamýþ Yüksek Lisans Tezi). Ýzmir: Ege Üniver-sitesi.

Zoroðlu SS, Tüzün Ü, Þar V ve ark. (2001) Çocukluk dönemi istismar ve ihmalin olasý sonuçlarý. Anadolu Psikiyatri Derg 2: 69-78.

Referanslar

Benzer Belgeler

Ülkemizde yapılan başka bir çalışmada ise 2-6 yaş grubunda He- patit A Ig G seropozitifliğinin %33,5 olduğu tespit edilmiştir (17).. Bu çalışmada elde edilen Hepatit A Ig

Bizim araştırmamızda da kara, ak, kızıl, sarı renkleri ilk dört sırayı alırken, bunları boz ve gök renkleri takip etmektedir (Bk.. a) kara: Muğla yer adlarında en

Prematüre retinopatisi için birçok risk faktörü tanımlanmasına rağmen en önemli risk faktörlerinin gebelik haftası ve düşük do- ğum ağırlığı olduğu gösterilmiştir

Tedavisinde klasik fizik tedavi ve rehabilitasyon yaklaşımları, ağrı kesici ilaçlar, hasta eğitimi gibi tedavi yaklaşımları yer almaktadır.. Son yıllarda

Hepatitis surface antigen (HBsAg) as a forensic marker in establishing the source of blood stains has been evaluated by studying the stability of HBsAg in stains and

lobus caudalis'inin facies medialis'inde dorsal'den ventrocaudal'e dogru uzanan ve derinligi ortalama 3 mm olan bir sUlcus'un ~ekillendi9i, bu sulcus'dan doiaYI

Özürlü çocuğun, özel bakıma gereksinimi olduğu bilincinden hareketle bu maddenin 2 nci fıkrası uyarınca yapılması öngörülen yardım, çocuğun ana- babasının ya

The result further revealed that there is a significant difference in the comparison of emotional abuse, self-esteem and deviant behavior according to the age of