• Sonuç bulunamadı

Attila İlhan'a mektuplar...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Attila İlhan'a mektuplar..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

16 ŞUBAT 2001 CUMA

YAZI O D A SI

SELtM İLERİ_____________

flttilâ İlhan'a

M ektuplar...

Attilâ Ilhan’a Mektuplar (Otopsi Yayınevi), yazık

ki Kimi Sevsem, Sensin...’i (Bilgi Yayınevi) unuttu­ rur gibi oldu. Herkes mektuplan konuşuyor; “her sa­

bah yanılmak!.. ”, “yalnızlığı denemek” gibi çok gü­

zel şiirlerin yer aldığı o şiir kitabından kimse konuş­ muyor.

Attilâ Ilhan kendisine yazılmış mektupları yayım­ layabilir miymiş, yayımlayamaz mıymış? Mektuplar yayımlandığına göre bu soruyu sormak niye? He­ men ikinci soru; Mektuplann yayım hakkı yazanın mıdır, gönderilen kişinin midir?.. Bir de üçüncü so­ ru var: Henüz yaşayan kişilerin mektuplannı yayım­ lamak etik değerlere sığar mı? Dört beş gündür hep dinliyorum soruları, yanıtlamıyorum.

Ustamız, aziz dostum Attilâ Ilhan’a ya 1967’de yaz­ dım ilk mektubu ya 1968’de. 1980’lere kadar sürüp gitmiş mektuplanm. İlk mektup kitapta yok, keşke olsaydı.

Yirmi, yirmi beş yıl öncesinin Selim İleri mektup­ larını derin hüzünler duyarak okudum. Attilâ Ilhan iyi ki yayımladı.

Entelektüel hayatımızın son 5 yıldaki en büyük özel­ liği, her şeyi magazinleştirmek. Attilâ Ilhan’a Mek­ tupların başına gelen de başka şey değil.

Hepimiz öfkelerimiz, kırgınlıklanmız, dersiz topsuz sözlerimizle de vanz. Aynca, neredeyse otuz yıl ön­ ceki sözlerimizden, yazılanmızdan çizilerimizden bugün uzaklaşmış olabiliriz.

Brecht’in Bay K. öykülerinden birini hatırlıyorum:

İşte otuz yıl sonra Bay K.’ye, hiç değişmemişsiniz demişler, Bay K. sapsarı kesilmiş...

Kitapta yer alan mektuplanmı birçok açıdan sap­ san kesilmeyerek okudum. Ne kadar yol alabildiği­ mi, ne kadar olgunlaşabildiğim!' insafsızca ölçüp bi­ çerek, tartarak okudum. Henüz otuzuna varmamış genç biryazann gözü dönük ihtiraslannı yakaladım. Delicesine yazmak ihtirasımın yanı başında, delice­ sine sevmek/delicesine nefret etmek gençliklerimi buldum. Şaşırdım, o gençliğin sönüp gitmiş olma­ sına, içim burkuldu.

Yazı yazarak geçinmek sorunlarım üşüşüverdi. 1980’lerin ortasına kadar, yıllar yılı, tek bir ceketle, tarazlanmış, rengi uçup gitmiş bir lacivert ceketle haşır neşirliğim aklıma geldi. Çul dediğin nedir de­ dim sonra, bir kez daha.

Kitabın doksanıncı sayfasında başlayan mektup­ lanm, yüz elli yedinci sayfada bitiyor. Tarihsiz bir kart göndermişim. Bodrum’dan mı, Antalya’dan mı, çıkaramadım. Şu son cümle:

“Yüreğimin bütün çıkmazlannı derleyip toparla­ maya çalışıyorum. ”

Bugüne döndüm, yüreğimdeki katılıktan hoşnut olup olmadığımı kendi kendime sordum.

İtiraf edeyim ki bu mektuplan, 1960’lann çok sev­ diğim şarkılannı şimdilerde dinler gibi okudum. Yaz­ dıktanım çok sevdiğimden değil; her satınn, her sö­ zün beni bir zaman dilimine, belli bir sürece alıp gö­ türmesinden o kadar hüzünler kuşandım.

Araya giren yıllar, dargınlıklar, banşmalar, ölümler, gençliğimin usul usul çekip gidişi... - •

Başlayıp başlayıp yanm bıraktığım romanlan an­ latmışım Attilâ Ilhan'a. Bir tanesini sonuna kadar yazmıştım, Çağdaş Bir Cinayet; sonra yayımlamak­ tan vazgeçtim. Birkaç yıl önce yırtıp attım. Şu an tu­ haf bir pişmanlık...

Çekemezliklerimden nereye kadar kurulabildiği­ mi de sordum. Yüzüm, çok şükür, yine sararmadı.

Attilâ Ilhan, Kimi Sevsem, Sensin.Jin şiirlerinden

“nasıl olduysa... ”da “istenmeyen adam hemen her devirde” diyor. Ben Attilâ Ilhan’a yazıya çiziye sığ­

mayacak kadar çok şey borçluyum. Bir dönemdi ki bütün yeni yazarlara sayısız olanak sağlamıştı.

Attilâ Ağbi’nin bana yazdığı mektuplan da oku­ mak isterdim. Gelgelelim bende kimsenin mektubu kalmadı, ölümümden sonra dosyalanmdan tek bir mektup çıkmayacak.

Tekrar ediyorum: Attilâ Ilhan, iyi ki yayımladı.

Takvimde

İz

Bırakan:

“İnsanı ancak kendisi tamam lar/içinde başka dı­ şında başkasın / eksiğin fazlana elbet bulaşacak / öbürü sığacak bunun derisine /yoksa sabaha sağ çıkamazsın” Attilâ Ilhan, Kimi Sevsem, Şensin... (“yalnızlığı denemek”), Bilgi Yayınevi, 2001.

Referanslar

Benzer Belgeler

Yaptığım araştırmalar Fosforlu Cevriye’deki Adam’ın Nazım ol­ duğunu gösteriyordu” demesi üzerine uzun yıllar Suat Derviş ve eşi Reşat Fuat Baraner ile

Üç kez ardarda kadın öykücülerimizin kazandığı Sait Faik Öykü Ya­ rışmasında Seçiciler Kurulu'nu Oktay Akbal, Tahsin Yücel, Sabahattin Kudret Aksal, Haldun

Özet: Ülkemiz ormancılığında ilgi gruplarının orman kaynaklarına ve bu kaynakların yönetimine ilişkin görüş ve bakış açılarının belirlenmesi amacıyla

Başlangıçta Latin Amerika ekonomilerinin yaşadıkları krizlere yönelik olarak geliştirilen ve daha sonra dünyanın farklı bölgelerinde de yaygın olarak uygulanan

Erken baþlangýç grubunun, geç baþlangýç grubuna göre ilk depresif epizod yaþý daha düþük, toplam depresif epizod sayýsý ve depresyonda atipiklik daha yüksek, LSAÖ

[3] used the two-dimensional PLAXIS 2D (Finite Element Code for Soil and Rock Analysis) software, which is based on the finite element method. Deformation analysis of

Bu araştırma ile ‘Cerrahi Hastalıkları Hemşireliği’ dersi alan hemşirelik bölümü, ikinci sınıf öğrencilerinin, klinik eğitimleri sırasında birebir

Eski cadde muhakkak ki şimdikinden daha ağır başlıydı; sinemaların panayır yerlerine yakışır ilânlarına raslanmazdı; hele dört dükkânda bir nereye